Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Habibullah : Hz Muhammed Mustafa ( S.A.V)

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet

Selamün Aleyküm;


Allah ( c.c.) bu kainatı boşuna yaratmadı, Hiç bir şey yokken O vardı, O kadimdir, Herşeyi O yaratmştır,


Ecmain;Bunda bir sorun zaten yok.

Elbette ben Allah'ı seveceğim, fakat kalbinde zerre kadar Allah sevgisi , peygamber sevgisi varsa


Böyle bir seylemi beni sucluyorsun?Yani bizim sevgimiz kim icin?


zaten insanı sırat-ı müstakime götüren de sapıttıran da Allah'tır


Bizim imanimiz bunada tamdir,Süphemi ediyorsun?

Bize bu dini Hz. Muhammed ( s.a.v.) öğretmiştir, en güzel açıklamayı da o yapmıştır.Akıl akıldan üstündür, benim aklım en üstün akıl değildir, o halde anlayamadığım konularda mutlaka alimi dinlerim, benim doğrularım en doğru değildir.


Kitabullahta Alemlerin Rabbi Alimlerin agzindan bunlarin Tevili Rabbin yanindadir dedirtirken sen bu tevilleri alimlere sorarak neyi kanitlamaya calisiyorsun?Yoksa bir baska Rabbmi ariyorsun?


Neyse şeriat ekmek, tarikat meyve, biz ekmekle uğraşalım şimdilik, bu konu derindir, fakat sana Türk Tarihinde 3 tane büyük insan say desem 3'ü de tasavvuf ehli çıkar ,


Sen ekmegine bak ama su bir gercekki;Atalarim öyle yaptiysa benim ayni hatayi yapmam gerektigi diye bir kanun olmaz sanirim Alemlerin Rabbide Kitabullahta Atalarinin akilsizliklarina ragmen onlara uyanlari uyarmistir hemde bir cok ayette...
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet


Selamün Aleyküm;

Aslinda bir yazi ama her satiri bir cok cevap olusturuyor.

O'nun makamına bir örnek de şudur ki, dünya kurulaldan beri O'nun gibi hiç kimse ( beşer ) sevilmemiştir, O'nun devamlı olarak yüceltilmesinden başka hiç kimseye salavat getirilmesi emredilmemiştir


Simdi kirmizi yerdeki soruna delil nedir?Mavi yere gelince ben ancak söyle diyorum sizin anladiginiz taraftan dogru benim anladigim taraftan yanlis;Neden cünki O Salavat kelimesini"Yardim"olarak ceviri yaparsaniz görürsünüzki Bu anlam ayetin özüne uymaktadir yok sizinki gibi anlarsak Haydi Melekleri Insanlarida anliyorumda yaAllaha ne demeli?


fakat hiç bir kimseyi O'nun gibi yüceltmemiştir, O'nun getirdiği mesajlar dışında gelenler ümmet bilincinde olamamış, O şüphesiz ki tüm insanları Kelime-i şehadet etrafında birleştirmiştir, hiç bir beşeri sistem O'nun yanına bile yaklaşamaz, bugün hristiyanlar ki bu da çok az bir kısımdır, haftada bir kez kiliseye giderken, O'nun ümmeti Allah'ın huzuruna 5 defa çıkar, Allah'a olan randevusunu günde 5 kez yerine getirir.

Resuller arasinda ayrim yapmayiz diyen Alemlerin Rabbine bence fazla laubali bir söz gibi geldi bana..Acaba diyorum"La Ilahe Illallah"Sadece Resul Muhammedin ümmeti icinmi yoksa?Bugün Yahova sahitleri hergün en az iki defa ibadet yapiyorlar,Budisler neredeyse(Eski dönemlerde)Günün yarisini,Isin en enteresan tarafi Zerduslarda onlarinki günlük tam bes sefer ayrica ne hikmetse ayni Sabah,Ögle,Ikindi,Aksam ve Yassi namazlariniza denk gelen zaman dilimlerinde ibadetleri var..Yani buna bakarak senin savundugun sekilde bir sey o kadarda olagan disi degil.


fakat islam dini, ta asr-ı saadetteki canlılığını korumakta, insanların kalplerindeki sevgisi, itibarı giderek büyümekte, her geçen gün O'nu sevenlere bir yenisi daha eklenmekte.


Iste burasi tam bir fiyasko;Canliligini korusaydi simdi Dünyada sömürge olmazdi,Birbirlerini böyle firka kavgalariyla binlerce müminin kanina girmezdi(En azindan ABD nin yapmadigi katliami yapmazdi)Dünyanin en geri ülkeleri olmazdi(taasubun elinde)Evet hergün gelisiyorda dünya istatisliklerinde Budisler Islamdan kat ve kat daha fazla cogaliyor eger senin dedigin seyi baz alirsak...

Bugün bir kafir dahi , O'nun bu getirdiği bu güzellikleri inkar edemiyor, hepsi O'nun yüksek bir ahlaka sahip olduğunu haykırıyor.
O halde O'na habibullah demek fani insanların nazargahında iftira demekse, bırakın bana birileri müfteri desin ne çıkar, Allah'ın " hoşnut edeceğim " demekle onore ettiği, Fahr-i Kainata elbette Habibullah diyeceğim .


Evet onun getirdigi Kitabullah daim kalacaktir,Yüksek bir ahlaka sahip oldugunu söylemesende Alemlerin Rabbinin sözü ile sabit.Amenna.inandik iman ettik.Ama Iftiranin yeri cok ayri.Sana ben Müfteri demedim demem benim görevim degil kimseyi suclamak veya yermek benim isim degil.Eger böyle bir sey dedigimi zannederek kirildiysan özür dilerim asla böyle bir sey demem.O seninle Alemlerin Rabbi olan Allahin arasindaki bir sey.Ama benim sana söyledigim yanlisligi yani kardesin olarak ikaz görevimi yaptim.


O hiç bir zaman " arabım , arabım " dememiştir, O her zaman " ümmetim, ümmetim " demiştir, Taif'de başına taşlar atılırken, O Allah'a " Ya Rabbi bu topluluğu helak etme, onları iman nasip et " diye Allah'a dua ediyordu.


Kusura bakma ama bugün ikinci kez beni irkcilikla sucluyorsun.Evet ben bir Ülkücüyüm ama benim kafa tasci oldugumu nereden cikariyorsun.Nerede ben böyle insanlari irklarina göre degerlendirdim.Ben bir TÜRKÜM aslini inkar eden haramzadedir.Bu demek degilki ben Diger insanlari renk,Dil,irk ve ya baska seyle yargiliyorum.Birazci insaf etmeni tavsiye ederim.Evet yurt disinda yasiyorum bazen Arablarla birlikteyim bazan Almanlarla bazan Ruslarla.Onlarla cok iyi bir arkadasligim ve is ortamim var.Ama hic bir zaman onlari kücük görmedim...Tabiki Alemlere Rahmet olarak gelen Resul/Resuller Ümmet Ümmet diyecek bundan dogal ne olabilir.Bakin Stalinde dünyanin her yerindeki Koministlere Yoldas diyordu.Bende Muhammed Resulün Izindeyim ve bununla ögünüyorum.Bütün Resullere Allahin Selamiyla Selam olsun.
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
O halde O'na habibullah demek fani insanların nazargahında iftira demekse, bırakın bana birileri müfteri desin ne çıkar, Allah'ın " hoşnut edeceğim " demekle onore ettiği, Fahr-i Kainata elbette Habibullah diyeceğim .

Bakalım! Peygamberimiz neye uymuş?



Sebe;50: De ki: "Eğer saparsam, öz benliğim aleyhine saparım. Doğruyu ve güzeli bulursam bu, Rabbimin bana vahyettiği sayesindedir. Çünkü O, Semî'dir, Karîb'dir."





En’am;50: Onlara şunu söyle: "Ben size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum. Gaybı da bilmem ben! Size ben bir meleğim de demiyorum. Yalnız bana vahyedilene uyarım ben!" Sor onlara: "Körle gören bir olur mu? Hâlâ düşünmüyor musunuz?"



Â’raf;203: Onlara bir ayet getirmediğinde, "onu da şurdan burdan derleseydin ya," diye konuşurlar. De ki: "Ben sadece Rabbimden bana vahyedilene uyuyorum. Bu, Rabbinizden gelen gönül gözleridir, doğruya kılavuzdur, iman eden bir toplum için rahmettir."



Yunus;15: Ayetlerimiz onlara açık-seçik parçalar halinde okunduğu zaman, bize ulaşmayı ummayanlar şöyle dediler: "Bundan başka bir Kur'an getir yahut bunu değiştir." De ki: "Onu kendiliğimden değiştirmem benim için söz konusu olamaz. Ben sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem, büyük bir günün azabından korkuya düşerim."



Ahkaf;9: De ki: "Ben, resuller içinden bir türedi değilim! Bana ve size ne yapılacağını da bilmiyorum. Bana vahyedilenden başkasına da uymam! Ve ben, açıkça uyaran bir elçiden başkası da değilim.



Peygamberimiz kendisine vahyedilen Kur’an’a uymuş. Ömrünü, Kur’an’a uyarak ve tebliğ ederek geçirmiş.



Biz de; Kur’an’a uyacağız. Biz de; ömrümüzü Kur’an’da olanları yaşamımıza geçireceğiz. Biz de;Kur’an’da olanları teybin edeceğiz.İnşaAllah Teala.
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Selamün Aleyküm

Selamün Aleyküm

Selamün Aleyküm;


Böyle bir seylemi beni sucluyorsun?Yani bizim sevgimiz kim icin?

Bizim imanimiz bunada tamdir,Süphemi ediyorsun?

Burada cümle aslında sana hitap etmiyordu , fakat yanlış yazılmış, asıl orjinali şu olmalıydı Her kimin içinde zerre kadar Allah Sevgisi peygamber sevgisi.... diye başlamalıydı, fakat yanlış olmuş, hızlı yazdığım için bazen bu tip hatalar olabiliyor, özür....




Kitabullahta Alemlerin Rabbi Alimlerin agzindan bunlarin Tevili Rabbin yanindadir dedirtirken sen bu tevilleri alimlere sorarak neyi kanitlamaya calisiyorsun?Yoksa bir baska Rabbmi ariyorsun?


Şimdi Kuran'ı Kerim bir yoldur, sen o kitabın mealini okudum diye O'nu ben tamamen anlıyorum diyebilir misin????hem ayrıca Kuran-ı Kerim fasil arapçasıdır, araplar bile tam olarak anlamıyor, Türkçe'si nasıl karşılasın ????


Sen ekmegine bak ama su bir gercekki;Atalarim öyle yaptiysa benim ayni hatayi yapmam gerektigi diye bir kanun olmaz sanirim Alemlerin Rabbide Kitabullahta Atalarinin akilsizliklarina ragmen onlara uyanlari uyarmistir hemde bir cok ayette...
Ekmek de bir yere kadar, hem ayrıca dünyada meyve de var, ve bu insanlar için, şu ana kadar şu meyvenin tadına bakmamışsak, o bizim suçumuz, elbette onun da tadına zamanı gelince bakacağız.
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Selamün Aleyküm

Selamün Aleyküm

Selamün Aleyküm;

Aslinda bir yazi ama her satiri bir cok cevap olusturuyor.




Simdi kirmizi yerdeki soruna delil nedir?Mavi yere gelince ben ancak söyle diyorum sizin anladiginiz taraftan dogru benim anladigim taraftan yanlis;Neden cünki O Salavat kelimesini"Yardim"olarak ceviri yaparsaniz görürsünüzki Bu anlam ayetin özüne uymaktadir yok sizinki gibi anlarsak Haydi Melekleri Insanlarida anliyorumda yaAllaha ne demeli?

İşte O , Fahri Kainat ( s.a.v.)'in makamını tüm insanlara , şeytana, cinlere, meleklere velhasıl kelam kendisinin bildiği tüm yaratılmışlara makamını bildirmiştir, yoksa Allah niye bunu emretsin ki, o neden bunu emrediyor, istese buna ne gerek var, o istediğini yüceltir, istediğini zelil eder, ALLAH ( C.C.) her şeye gücü yeter, işte burada hiç bir faniye yapılmayan bir övgü yapılmıştır, O herhangi birisi değildir, o herhangi bir peygamber de değildir, o Ademoğlu'nun efendisidir. Şu gördüğün dünya onun suyu hürmetine yaratılmıştır.


Resuller arasinda ayrim yapmayiz diyen Alemlerin Rabbine bence fazla laubali bir söz gibi geldi bana..Acaba diyorum"La Ilahe Illallah"Sadece Resul Muhammedin ümmeti icinmi yoksa?Bugün Yahova sahitleri hergün en az iki defa ibadet yapiyorlar,Budisler neredeyse(Eski dönemlerde)Günün yarisini,Isin en enteresan tarafi Zerduslarda onlarinki günlük tam bes sefer ayrica ne hikmetse ayni Sabah,Ögle,Ikindi,Aksam ve Yassi namazlariniza denk gelen zaman dilimlerinde ibadetleri var..Yani buna bakarak senin savundugun sekilde bir sey o kadarda olagan disi degil.

Dünyanın her tarafında camilerde ezanlarda Muhammedun Rasulullah nidaları her yeri kaplıyor, elbette O'nun gibi kimse sevilmedi, elbette O'nun gibi hiç kimse övülmedi, O'nun gibi hiç kimse sevilmedi, sadece Hz. Muhammed Mustafa ( s.a.v.)'i annenden babandan daha çok sevmelisin, diğer peygamberlerde böyle bir husus yoktur, müslümanım diyen herkes en çok Hz. Muhammed ( s.a.v.)'i sevmek zorundadır.aksine bir görüşü varsa itikadında sorun vardır





Iste burasi tam bir fiyasko;Canliligini korusaydi simdi Dünyada sömürge olmazdi,Birbirlerini böyle firka kavgalariyla binlerce müminin kanina girmezdi(En azindan ABD nin yapmadigi katliami yapmazdi)Dünyanin en geri ülkeleri olmazdi(taasubun elinde)Evet hergün gelisiyorda dünya istatisliklerinde Budisler Islamdan kat ve kat daha fazla cogaliyor eger senin dedigin seyi baz alirsak...


Budistlerin sapık inançları beni ilgilendirmiyor, ayrıca bana göre islamiyet dışında tüm inançlar sapıkçadır, islamiyet dışında tüm sistemler insanlığı helak eder,bugün Avrupa islama susamış, her gün bu safa yeni bir kişi katılıyor, bakın bu sitede a.rabia rumuzlu bir üye vardı, kendisi ukraynalı ve çevresinde hiç kimse müslüman olmamasına rağmen, kızcağız islamı seçmiş, işte islam böyle bir şey, bugün amerikada islam yeni canlar buluyor, kızıl derililerin islama girdikleri, anlatılıyor, burada olay hayvanlar gibi çoğalmak değil, tabiki İslam asr-ı saadetteki canlılığını koruyor, tüm bidatler tutunamadı, hepsi zamanla helak oldu, hem ayrıca insanların dünyada zengin olacak diye bir kaide yokku, ne diyoruz "lehü-l Mülkü " yani mülk O'nundur, istediğini verir, istediğine vermez, bu dünya ne Karunlar gördü, hepsi toprak oldu, demek ki önemli olan zengin olmakdeğil, insanlık için güzel bir şeyler bırakabilmek,1400 yıl önce nasıl sahabiler islamın huzurunu yaşıyorsa, bugünde bu dini hakkıyla yaşamaya çalışanlar aynı şekilde bu huzurdan nasibini alıyorlar.


Evet onun getirdigi Kitabullah daim kalacaktir,Yüksek bir ahlaka sahip oldugunu söylemesende Alemlerin Rabbinin sözü ile sabit.Amenna.inandik iman ettik.Ama Iftiranin yeri cok ayri.Sana ben Müfteri demedim demem benim görevim degil kimseyi suclamak veya yermek benim isim degil.Eger böyle bir sey dedigimi zannederek kirildiysan özür dilerim asla böyle bir sey demem.O seninle Alemlerin Rabbi olan Allahin arasindaki bir sey.Ama benim sana söyledigim yanlisligi yani kardesin olarak ikaz görevimi yaptim.


Allah razı olsun, Metin Abi, kırılmadım, Hakk'ı savunurken kırılmak söz konusu olamaz,


Kusura bakma ama bugün ikinci kez beni irkcilikla sucluyorsun.Evet ben bir Ülkücüyüm ama benim kafa tasci oldugumu nereden cikariyorsun.Nerede ben böyle insanlari irklarina göre degerlendirdim.Ben bir TÜRKÜM aslini inkar eden haramzadedir.Bu demek degilki ben Diger insanlari renk,Dil,irk ve ya baska seyle yargiliyorum.Birazci insaf etmeni tavsiye ederim.Evet yurt disinda yasiyorum bazen Arablarla birlikteyim bazan Almanlarla bazan Ruslarla.Onlarla cok iyi bir arkadasligim ve is ortamim var.Ama hic bir zaman onlari kücük görmedim...Tabiki Alemlere Rahmet olarak gelen Resul/Resuller Ümmet Ümmet diyecek bundan dogal ne olabilir.Bakin Stalinde dünyanin her yerindeki Koministlere Yoldas diyordu.Bende Muhammed Resulün Izindeyim ve bununla ögünüyorum.Bütün Resullere Allahin Selamiyla Selam olsun.

Metin Abi ben nasıl seni ırkçılıkla suçlayayım, haşa böyle bir anlaşılmak olduysa özür dilerim, bana göre ülkücülük utanılacak bir şey değildir, senin anladığın tarzda ülkücü olmaktan onur duyarım, bu milleti düşünmek, bu milletin derdiyle dertlenmek ve orta Asyadaki hem soydaşlarımızı hem de din kardeşlerimizi düşünmek kadar ali bir şey var mı, şahsen ülkücülük bana göre güzel bir görüştür, ben ülkücüleri severim, çünkü insan atasını sevmeli, fakat Nihal atsız ülkücü değildir, ırkçıdır, sabah da nihal atsız'dan bahsettim, hakikaten böyle bir lafı var, ben de bir Türk'üm, fakat insanın ırkıyla övünmesi haramdır, fakat insan milletini sevebilir,insanın ceddindeki birisini örnek alması müstehaptır,insanın kendi ırkıyla övünmesi malayani bir iştir, osmanlı 3 kıtada at koşturmuş, ben bir osmanlı torunu olmaktan şu anki durumumuz nedeniyle utanç duyuyorum, onlar ki dünyaya hükmetmiş, biz sabah yelinin önündeki bir çöp gibi gelen geçen bizi vuruyor, bu durum benim gücüme gidiyor

Şunu da ekliyeyim, bizim rumuzumuzun sonu Alp ile biter, Alp'in ne anlama geldiğini söylemeye gerek yok sanırım...
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Nerdesin Ey Sevgili

--------------------------------------------------------------------------------

Varlığın bir ruh gıdası

Ve yokluğun kıyamet habercisi

Nerdesin ey en Sevgili!

Seni özlemişiz, şimdi sensiz ne eyleriz biz,

Sensiz güneş doğar mı, yağmur su indirir mi bize?

“Bilmiyorlar, bilmiyorlar, bilselerdi böyle yapmazlardı” dedin

Biz bile bile attık kendimizi günaha, harama ey en Sevgili,

Biz şimdi sana layık olamadık efendim;

Biz son Peygamberin (S.a.v), alemlere rahmet senin ümmetiyiz

Demekten utanıyoruz, Sen’in için:

“Size sizin içinizden öyle bir Peygamber geldi ki,

Sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir,

O size çok düşkündür...” buyurdu Allah,

Evet biz bilemedik efendim,

Kapında Kıtmir olmaya, sana layık olmaya geldik..



Nerdesin ey en Sevgili!

Dünya derdi bitap düşürdü bizi, Sen’i unuttuk

Sen’den daha çok sevdik eşimizi,

Çocuğumuzu, anne ve babamızı..

Ey en Sevgili! Senden çok biz kendimize değer verdik,

Yüzümüz yok sana gelmeye, utanıyoruz,

Ölmek için dünyaya geldiğimizi unuttuk..

Seni unuttuk, affeder misin bizi efendim?

Bizi kapına Kıtmir diye alır mısın efendim?

Her uğurda bir feda gerek

Senin ve dinin için feda olmaya geldik..

Başımız önümüzde eğik, gül yüzüne bakamıyoruz ki Sen’in,

Öyle ki ashabın da bile

“Onun imanı bir tarafa ümmetimin imanı bir tarafa konsa,

Onun imanı daha ağır gelir” dediğin

Sıdık-ı Ekber ve

“Benden sonra Peygamber gelseydi bu Ömer olurdu” dediğin

Hz Ömer senin yüzüne ancak bakabiliyordu sadece..



Nerdesin ey en Sevgili!

Seni anlatmaya ne hacet

Tevrat’ta Ahmed, İncil’de Ahyed

Kur’an-ı Kerimde Muhammed (S.a.v) ismiyle övülmüşsün Sen,

Allah sana “Habibim” yani “Sevgilim” dedikten sonra

Biz sana ne diyelim efendim,

Yaratılış sebebimiz olan sen, canımıza can olan sen

Gönlümüzün sultanı olan yine sen,

Kapında acip bir dilenciyiz şimdi

Ayağının tozu olmaya geldik efendim..

Sana layık ümmet olabilirsek

İşte o zaman kazanan biz olacağız,

İstemez miyiz ki dünya onların, ahiret bizim olsun, bizim..

Nerdesin ey en Sevgili, nerdesin…

Seni, sesini ve ölümsüzlük tadındaki gül kokunu özledik efendim.
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Selam Sana Ya Muhammed Mustafa

--------------------------------------------------------------------------------

SELAM SANA YA MUHAMMED MUSTAFA

Gelişini haber verdi Nebîler,
Son dönemde gelir Ahmed dediler,
Melekler yoluna güller serdiler,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Nûr-ı çeşmin gönüllerde zevk sefa.

İsrafil ninniler söyledi cana,
Çocuklukta özlem duydun babana,
Anam babam feda olsunlar sana,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Ruhu nakşın gönüllere pür şifa.

Gençliğinde cesur, mert bir civandın,
Doğruluğa ta yürekten inandın,
Muhammedü’l-emin unvanı aldın,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Cemâlin benzerdi hüsn-ü Yusuf’a.

Ceddin İbrahim’in Hanif dininde,
Bazen tüccar oldun Kenan ilinde,
Yalan yanlış yoktu senin dilinde,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Meleklerde olmaz sendeki vefa.

Mirâcına şahit oldu âlemler,
Sevenler müjdeli haberi bekler,
Firâkından yandı bütün felekler,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Gelmek istiyorum senin tarafa.

Ağzında dualar, gözlerin yaşlı,
Çocukla çocuktun, yaşlıyla yaşlı,
Oldukça vakurdun, hep ağır başlı,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Şöhretin yazıldı nurlu Mushaf’a.

Konuşurken sesin gayet sakindi,
Bakışın kararlı, gözler emindi,
Firdevs dedikleri Cennet tenindi,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Allah remzeyledi mim-i hurûfa.

Tenin gül kokardı, nefesin reyhan,
Dünyada sultandın, ukbada sultan,
Seni görmek ister bu fakir her an
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Şefâatin göster koyma A’râfa.

Ahlâkın Kuran’dı âdabın Furkân,
Ashâbın ışıktı, Ehl-i beyt nurdan,
Resul ayrılamaz çâr-ı yarından,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Ehl-i Beyte canlar feda bin defa!

Şah Ali, Fatıma, Hasan, Hüseyin,
Sevdam Zeynep ile Zeynel Abidin,
Sensin kıblem, sensin Kevser, sensin din!
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Her zerrene Halit feda bin defa.


not alıntıdır
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Selamün Aleyküm,Her yazina bir cok cevap yazmak isterim ama zaman ve yer müsaid degil o nedenle bir kacina kisa cevapla yetinecegim cünki konu cok aciliyor ve toparlamak güclesiyor....

Şimdi Kuran'ı Kerim bir yoldur, sen o kitabın mealini okudum diye O'nu ben tamamen anlıyorum diyebilir misin????hem ayrıca Kuran-ı Kerim fasil arapçasıdır, araplar bile tam olarak anlamıyor, Türkçe'si nasıl karşılasın ????


bakin bu sözünüze katilmiyorum?Cünki Alemlerin Rabbi tam bir Arabcayla geldigini söylüyor.Iki eger Kitabi Inis sirasina göre okursaniz(Bu sözüm iyi Araca bilenleri kapsiyor)anlamamak icin akildan fukara olmak lazim,cünki saf Arabca yazilanlar,O kadar saf bir mucizevi sekilde anlatim tarzi var.Türkcede her nedense Tefsirlerinde bir cok anlama gelen kelimeleri hep kendi istedikleri sekilde ceviri yapildigi icin anlam kargasasi mevcut.Mesela ben su an aklima gelmiyor ama bir ayette Nisa 34-olacak kesinbilmiyorum ama darb fiilinin bir cok anlami var,Bakın İbn Mansur, Lisanul Arab, Darb Maddesi,Cikmak,Gitmek,vurmak dövmek gibi daha bir cok anlami var.Eger dövmek/vurmak olarak alirsaniz bir sonraki ayete uymuyor.Isterseniz acin okuyun.Ama diger anlamlardan birini koyun bakin bir sonraki ayetle durumuna o zaman göreceksiniz Arabca ile anlasilmaz dediginiz ayetlerin anlamina....Iste bu konuda tavsiyem hem okuyun hem bazan ayetlerdeki kelimeleri arastirin.benim okumam böyledir.Yani anlarsiniz ama biraz Tevekkür biraz akil ile arastirma birazda sartsiz okumak.....
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Dünya ne diyor - hemen bakalım-

Dünya ne diyor - hemen bakalım-

Hiç kimse Hz. Muhammed’in prensiplerinden daha ileri bir adım atamaz. Avrupa’ya nasip olan bütün başarılara rağmen bizim bütün kanunlarımız, İslâm medeniyetine bakarak çok eksiktir. Biz Avrupa milletleri, büyük medenî imkânlarımıza rağmen, Hz. Muhammed’in son basamağına varmış olduğu merdivenin daha ilk basamağındayız.”
Johann Wolfgang von Goethe (Alman Şair ve Yazar)

* * *

Muhammed, hürmet ve saygıya fazlasıyla lâyıktır.Lev Nikolayeviç Tolstoy (Büyük Rus Yazar)

* * *

Büyük İslâm Peygamberi Yüce Yaratıcı’nın katına çıkıp onunla buluşmuştur. Ben Mirac’a bütün kalbimle inanıyorum.Fyodor Mikhailoviç Dostoyevski (Meşhur Rus Yazar)


Şöyle bir göz atmakla, Hz. Muhammed’in, bütün vasıflarını ve kahramanlıklarını görmek mümkündür. Bunlardan bazıları Peygamberliğinin ilk günlerinde ve bazıları da peygamberliğinden sonra olmuştur. Eşsiz mucizeleri gördüğüm zaman, O’nu rütbe bakımından insanların en büyüğü ve en yücesi olarak mütalaa ediyorum. Hatta; insanlık O’nun bir benzerini görmemiş ve görmeyecektir de…”
Aziz, Prof. Bosworth Smith (Mohammed and Mohammadanism, London 1874)

* * *

İslâm medeniyetinin modern dünyaya en büyük yardımı ve hediyesi ilimdir. Fakat Avrupa’yı, yeniden hayata kavuşturan şey, yalnız ilim değildir. İslâm medeniyetinden gelen daha başka tesirler Avrupa hayatına ilk parlaklığını vermişti.
Avrupa’nın ilerleme hayatında İslâm kültürünün kati tesirini takip edemeyeceğimiz bir tek safha bulunmadığı gibi tesirin kendini bütün azametiyle hissettirdiği saha tabii ilimler ve ilim zihniyetidir.
Orta çağın ilk yarısında dünyanın hiçbir milleti insanlığın ilerlemesine müslümanlar kadar hizmet etmemiştir. 9-12 asırlar arasında felsefe, tıb, tarih, ilahiyat, astronomi ve coğrafya mevzuunda Arapça olarak yazılan eserler herhangi bir lisanla yazılanların fevkinde idi
.”
Prof. Dr. Philip Khuri Hitti


Bitmeyen bir hayranlık, sürekli bir saygı, Arabistan’ın bu büyük Peygamberinin hayatını ve şahsiyetini inceleyen ve nasıl öğrettiğini, nasıl yaşadığını bilen herkesin bu güçlü Peygamber için ürpertici bir saygıyla dolmaması mümkün değildir. Kitabımda söyleyeceklerimin pek çoğu, çoklarının bildiği şeyler olsa da, ben onları ne zaman yeni baştan okusam, bu Arabistanlı Muallim için hep yeni bir hayranlık, yeni bir saygı duyuyorum.”Annie Besant, (Hindistan’ın Bağımsızlık Mücadelesi Liderlerinden) (The Life and Teachings of Muhammad, Madras, 1932)
* * *

’Ben şahsen Hz. Muhammed’in hayranıyım.’Sosyolog V.D.Eratsen

Asrımızda çeşitli ilim adamlarının yaptıkları tecrübe ve araştırmalar göstermiştir ki, pişirmek kaydıyla soğan ve sarımsağın damar sertliğini mühim ölçüde azalmalmaktadır. Ayrıca pirişilmiş sarımsağın kanda lipid (yağ) artmasına mani olduğu ve kan pıhtılaşma bozukluklarını da bir ölçüde engellediği, yüksek tansiyonlu kişilerde ise tansiyonun düşmesine yardımcı olduğu müşahede edilmiştir. Nitekim ondört asır önce Efendimiz’de (sav) bir hadislerinde sarımsağın pişirilerek yenilmesini tavsiye etmiştir.

Doğrusu aranırsa Hira Dağı mağarasında meleği gördüğü günden beri geçen 20 sene dünyayı değiştirmeye kafi gelmiş. Hicaz’ın kuru kumlarında yeni bir tohum filizlendirmişti; öyle bir filiz ki Arabistan’ı uyaracak, bir yandan Hindistan’a bir yandan da Bahr-i Muhite kadar uzanacaktı.

Emile Dermenghem
* * *

İnsanlığın sorunlarının üst üste yığılarak nerdeyse çözülmez hal aldığı günümüzde Hz. Muhammed’e her zamankinden daha fazla muhtaçiz. Eğer O aramızda olsaydı bütün bunları oturup bir fincan kahve içme rahatlığı ile çözerdi”
George Bernard Shaw ( İrlandalı dramatist, sosyalist düşünür ve 20.yüzyılın önde gelen tiyatro yazarlarından)
* * *

Tarihteki Yüz Büyük İnsan” adlı kitabıyla bütün dünyada yankılar uyandıran Amerikalı bilim adamı Prof. Michael Hart’a kitabın ilk yayınlandığı tarihten on yıl sonra, Kahire’de çağırıldığı bir ödül töreninde, El-Ahram Gazetesi muhabirlerince sorulan; “kitabınızın yayınlanmasının üzerinden 10 yıl geçti neredeyse. ‘100 ünlü Adam’ adlı kitabınızda birinci yeri Hz. Muhammed’e (s.a.v.) ayırmıştınız, hâlâ bu görüşünüzde ısrarlı mısınız?” şeklindeki soruya şu cevabı vermişti:

“Bu ünlülerin ilk listesi. Bu sayı 200-300’e bile çıkarılsa Hz. Muhammed’in (s.a.v.) listenin başındaki yeri sabittir.

Ben ünlüleri incelerken bazı sabit kriterler ortaya koydum. Bunlardan biri de, ünlülerin insanlık tarihinde bıraktıkları geniş ve derinlemesine izlerdir. Benim, ünlülerin en ünlüsü olarak Hz. Muhammed’i (s.a.v.) tercihim ise, O’nun hem peygamberliği, hem de dinî ve dünyevî seviyede fevkâlâde başarılı olmasıdır. İnsanlık ahlâkı, felsefî ve hukukî olarak İslâm’dan daha mükemmel bir din görmemiştir. Hz. Muhammed (s.a.v.)’in vefatından sonra da İslâm, dünyanın doğusunda ve batısında yayılmaya devam etti. Dünyada hâlâ bir çok insan kalpleriyle ve akıllarıyla İslâm’a yöneliyor. Hz. Muhammed’in (s.a.v.) davet ettiği din, 14 yüzyıl önce medeniyetin ve kültür merkezlerinin dışındaki bir bölgede doğmuştu. Ve zor şartlar altında yol aldı. Buna rağmen İslâm, dünyanın her yönüne yol buldu. Ve inanıyorum ki Hz. Muhammed (s.a.v.) gibi, her yönüyle mükemmel bir insan, bir daha gelmez.”

Prof. Dr. Michael Hart


Kral ve vezirler gibi azamet ve debdebe perdeleriyle gizlenmiş değildi. Kendi hırkasını kendi yamalar, kendi ayakkabısını kendi tamir ederdi. Harbe gider, ashabı ile istişare eder, emirlerini onlarla beraber verirdi.

Nasıl bir insan olduğunu her yönü ile kavminin bilmesi için böyle yaptı. Ona artık, siz ne isterseniz öyle deyiniz. Dünya’da taç ve ihtişam sahibi hiçbir imparatora, yamalı bir hırka içindeki bu insan kadar hürmet ve itaat edilmemiştir. Yirmiüç yıllık dünya imtihanı, gerçek bir kahraman için lüzumlu bütün unsurları taşımaktadır.”
Thomas Carlyle (Meşhur İngiliz Düşünür)

“İslamiyetten daha eski dinler, insanların ruhları üzerindeki hakimiyetlerini günden güne kaybetmekte oldukları halde, Hz. Muhammed’in dini bütün kudret ve hakimiyetini muhafaza etmektedir.”

Dr. Gustave le Bon (Fransız sosyolog ve amatör fizikçi)



Ben şunu iddia ediyorum ki, Hz. Muhammed en seçkin bir kıymettir. Yaradan’ın, böyle ikinci bir vücudu imkan sahasına getirmesi de ihtimalden uzaktır. Seninle aynı asırda bulunamadığımdan dolayı üzgünüm Ey Muhammed…
Prens Otto Von Bismarck (Modern Almanya’nın ilk şansölyesi -başbakanı)
* * *

Hz. Muhammed’in (sav) insan olması itibariyle, bütün insanlık muhakkak iftihar eder. Çünkü O Zât, ümmî olmasıyla beraber, onüç asır evvel öyle kanunlar ve esaslar getirmiş ki, biz Avrupalılar ikibin sene sonra onun kıymetine ve hakikatına yetişsek en mes’ud, en saadetli nesiller oluruz.Shebol (1927 Hukuk Kongresi Başkanı)

* * *

Meshur Peygamberler, fâtihler arasinda târih-i hayâti; Hz. Muhammed’in Târihi gibi, en ince teferruâtina kadar, en mevsuk sekilde kayd ve zapt olunan bir kimse gösterilemez.
John Davenport (Ingiliz bilgin)



Şişmanlık birçok hastalıkları da beraberinde getirmektedir. Son araştırmalar neticesinde şişmanlarda yüksek olan kolesterol seviyesinin damar sertliğine sebep olduğu, buna bağlı olarak da damar sertliği, yüksek tansiyon, kalb yetmezliği, böbrek ve göz hasarlarının meydana geldiği tespit edilmiştir. Dengeli beslenme mevzuunda ne kadar dikkatli olmamız gerektiğini Yüce Rehberimiz (sav) asırlarca önce şu kutlu sözleriyle belirtmişti: ‘Çok yemek kötü bir şeydir.’ ‘İnsanoğlunun midesini iyice doldurmasından daha zararlı bir şey yoktur.

Şayet gayenin büyüklüğü, vasıtaların küçüklüğü ve neticenin azameti insan dehasının üç ölçüsü ise, modern tarihin en büyük şahsiyetlerini bile Muhammed’le (sav) kıyaslamaya kim cesaret edebilir. O şahsiyetlerin en meşhurları ancak maddi kuvvetler kurdular. Halbuki, O (sav), orduları hukuk sistemlerini, imparatorlukları, kavimleri hanedanları ve dünyanın üçte biri üzerindeki milyonlarca insanı harekete geçirdi.

Alphonse Marie Louis de Lamartine (Fransız Tarihçisi)


İnsanlar her şeyden daha fazla Muhammed’e kulak vermelidir. Diğer bütün sözler, onun karşısında boş sözlerdir.”Thomas Carlyle (Meşhur İngiliz Düşünür)


Muhtelif devirlerde beşeriyeti idare etmek için Allah tarafından gönderildiği iddia olunan bütün münzel ve semâvi kitapları tam ve etrafiyle tetkik ettimse de, hiç birisinde bir hikmet ve isabet göremedim. Bu kanunlar, değil bir cemiyetin, bir ev halkının saadetini bile temin edecek mahiyetten pek uzaktır. Lâkin müslümanların Kur’an-ı, bu kayıttan azadedir. Ben Kur’an’ı her cihetten tetkik ettim. Her kelimesinde büyük hikmetler gördüm. Müslümanların düşmanları bu kitabın, Muhammed’in kendi eseri olduğunu iddia ediyorlarsa da, en mükemmel ve hatta en mütekâmil bir dimağda böyle harikanın zuhurunu iddia etmek hakikatlere göz kapıyarak kin ve gareze âlet olmak manasını ifade eder ki, bu da ilim ve hikmetle kaabil-i telif değildir.
Prens Otto Von Bismarck (modern Almanya devletinin kurucusu)



Ellerin et ve yağ gibi maddelerle bulaşık olması hem haşere hem de mikropların üremesi için zemin teşkil eder. Yüce Rehberimiz ‘ellerinde et veya yağ kokusu eseri olduğu halde yatan bir kimse bir hastalığa müptela olur veya hayvan ve haşerelerden bir zarara uğrarsa, kedisinden başkasını suçlu bulmasın’ buyurmuştur. Burada haşerenin yanında hayvan tabirinin kullanılması enteresandır. Hayvan, hayat sahibi yani canlı mânâsına da gelmektedir. Dolayısıyla mikrop mefhumuna işaret edilmektedir.

Hz. Muhammed (sav) toplu halde yapılan ibadetin o muazzam gücünü, tarihte ilk temsil edip gösteren insandır. Hiç şüphe yok, ki, çok geniş mikyasta, İslâm’ın kudreti, günde beş vakit kılınan namazın kudretinden kaynaklanmaktadır.

J. H. Lenison, Emotion as the basis of civilisation
* * *

Yeni keşiflerin veyahut ilim ve irfanın yardımı ile hallolan yahut çözülmesine uğraşılan meseleler arasında bir mesele yoktur ki, İslâmiyet’in esasları ile çatışsın. Kur’an-ı Kerim ve onun öğrettikleri şeyler ile fıtri kanunlar ve fenler arasında tam bir ahenk görülmektedir.

Lavazon

* * *

“Hz. Muhammed’in doğruluğu, faaliyeti, hakikati aramadaki samimiyeti, sonsuz azmi, hiçbir vakit sarsılmayan imanı, kendisini dinlemek istemeyenlere ezelî hakikati dinletmek yolundaki sebatı, bana kalırsa bunlar O’nun, o cesur ve azimkâr Peygamber’in son peygamber olduğuna en kat’i ve en emin delillerdir.”
Dr. Steingas
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Selamün Aleyküm,Her yazina bir cok cevap yazmak isterim ama zaman ve yer müsaid degil o nedenle bir kacina kisa cevapla yetinecegim cünki konu cok aciliyor ve toparlamak güclesiyor....




bakin bu sözünüze katilmiyorum?Cünki Alemlerin Rabbi tam bir Arabcayla geldigini söylüyor.Iki eger Kitabi Inis sirasina göre okursaniz(Bu sözüm iyi Araca bilenleri kapsiyor)anlamamak icin akildan fukara olmak lazim,cünki saf Arabca yazilanlar,O kadar saf bir mucizevi sekilde anlatim tarzi var.Türkcede her nedense Tefsirlerinde bir cok anlama gelen kelimeleri hep kendi istedikleri sekilde ceviri yapildigi icin anlam kargasasi mevcut.Mesela ben su an aklima gelmiyor ama bir ayette Nisa 34-olacak kesinbilmiyorum ama darb fiilinin bir cok anlami var,Bakın İbn Mansur, Lisanul Arab, Darb Maddesi,Cikmak,Gitmek,vurmak dövmek gibi daha bir cok anlami var.Eger dövmek/vurmak olarak alirsaniz bir sonraki ayete uymuyor.Isterseniz acin okuyun.Ama diger anlamlardan birini koyun bakin bir sonraki ayetle durumuna o zaman göreceksiniz Arabca ile anlasilmaz dediginiz ayetlerin anlamina....Iste bu konuda tavsiyem hem okuyun hem bazan ayetlerdeki kelimeleri arastirin.benim okumam böyledir.Yani anlarsiniz ama biraz Tevekkür biraz akil ile arastirma birazda sartsiz okumak.....



Not;yaziyi astiktan sonra siirleri gördüm ve birdaha cevap yazmayacagim....
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Âdem aleyhisselam, Arş’ta gördüğü nurun mahiyetini sual etti. Hak teâlâ buyurdu ki: (Bu nur, gökte Ahmed, yerde Muhammed denilen, zürriyetinden bir peygamberin nurudur. O olmasaydı, seni de, yer ve gökleri de yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]

Allahü teâlâ yine buyuruyor ki:
(Ya Âdem, Muhammed aleyhisselamın ismi ile her ne isteseydin, kabul ederdim. O olmasaydı, seni yaratmazdım.) [Hakim]


(Ey Resulüm, İbrahim’i halil [dost], seni de habib [sevgili] edindim. Senden daha sevgili hiç bir şey yaratmadım. Senin, benim indimdeki yüksek derecenin bilinmesi için dünyayı ve dünya ehlini yarattım. Sen olmasaydın, kâinatı yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Âdem aleyhisselam Cennetten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini bildiği halde, cevabını da diğer insanların duyması için] “Ya Âdem, onu henüz yaratmadım. Nereden bildin?” buyurdu. Âdem aleyhisselam da, Arşta “La ilahe illallah Muhammedün Resulullah” yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli isminin yanına ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: “Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım”) [Taberani]


(Allahü teâlâ, İbrahim’i halil edindiği gibi beni de halil edindi.) [Mevahib-i ledünniyye]

Şu halde Peygamber efendimiz hem habibdir, hem halildir.
(Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım) kudsi hadisi, Marifetname’nin ön sözünde, Yusuf-i Nebhani hazretlerinin Envar-ı Muhammediyye kitabının 13. sayfasında ve imam-ı Rabbani hazretlerinin Mektubat’ının 122. mektubunda vardır.

Mektubat’ın farisi haşiyesinde, bu hadisin Deylemi’nin Firdevsi’nde bulunduğu bildirilmektedir. Deylemi de, Buhari ve diğer muhaddisler gibi, meşhur ve muteber bir hadis âlimidir.
Mektubat-ı Rabbaninin 3.cildinde, (Sen olmasaydın Cenneti yaratmazdım), (O olmasaydı kâinatı yaratmaz, rububiyetimi izhar etmezdim) kudsi hadisleri de bildirilmektedir.

Mirac’da Allahü teâlâ, Peygamber efendimize, (Senden başka her şeyi senin için yarattım) buyurunca, Resulullah sallallahü aleyhi ve sellem de, (Ben de senden başka her şeyi senin için terk ettim) dedi. (Mirat-i kâinat) denilmektedir.”
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Aksini iddia eden varsa buyursun, her zaman bunu ispatlamaya hazırız şiir sevmeyenler varsa şiirle desteklemeyiz :)
 

Ebrar_2007

New member
Katılım
22 Haz 2007
Mesajlar
26
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
" Biz her peygamberin düşmanı olan insan ve cin şeytanların ,süslü sözler uydurmalarına ve kandırmak için biribirlerine bunları ilham etmelere izin verdik." (6:112 )
"O sana tüm detaylarıyla bu kitabı vahyediyorken De ki ,hüküm koyucu olarak ALLAH'tan başkası mı arayacağım? (Enam 114)


“De ki:Allah hakkında yalan uyduranlar asla kurtuluşa eremezler.
- Dünyada biraz geçimlik; sonra dönüşleri yine bize olacaktır. Biz de onlara inkar etmiş olmaları sebebiyle şiddetli azabı tattıracağız.” (Yunus: 69-70)
 

Ebrar_2007

New member
Katılım
22 Haz 2007
Mesajlar
26
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
En Kötü Karişim Hakla Batilin Karişimi Olsa Gerek.
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
En Kötü Karişim Hakla Batilin Karişimi Olsa Gerek.

Cenab-ı Rabbül Alemin bizleri bid'at ehlinden uzak tutsun, sünnet inkarcıları bid'at ehlidir, hiç bir batıl fikir uzun ömürlü olmamıştır, tutunamamıştır, Hak'dan ayrılan herşey sabah yelinin önündeki bir toz gibi savrulmaya adaydır, Rasulullah'ın sözleri vahiydi diyenler , kafirdir, çünkü Vahiyler Allah'ın kelamıdır, Rasulullah'ın sözleri önemlidir, bu dinin temel esaslarındandır, O herhangi biri değil, O Rasulullah'tır, Allah'ın elçisidir, o halde hiç kimse O'nun sünnetini çiğneyerek bir yerlere gelmeye çalışmasın,çünkü gelemez, sıkıca tutunduğu islamdan kayacaktır,
 

chamdali

New member
Katılım
28 Nis 2006
Mesajlar
647
Tepkime puanı
123
Puanları
0
Âdem aleyhisselam, Arş’ta gördüğü nurun mahiyetini sual etti. Hak teâlâ buyurdu ki: (Bu nur, gökte Ahmed, yerde Muhammed denilen, zürriyetinden bir peygamberin nurudur. O olmasaydı, seni de, yer ve gökleri de yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]

Allahü teâlâ yine buyuruyor ki:
(Ya Âdem, Muhammed aleyhisselamın ismi ile her ne isteseydin, kabul ederdim. O olmasaydı, seni yaratmazdım.) [Hakim]


(Ey Resulüm, İbrahim’i halil [dost], seni de habib [sevgili] edindim. Senden daha sevgili hiç bir şey yaratmadım. Senin, benim indimdeki yüksek derecenin bilinmesi için dünyayı ve dünya ehlini yarattım. Sen olmasaydın, kâinatı yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Âdem aleyhisselam Cennetten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini bildiği halde, cevabını da diğer insanların duyması için] “Ya Âdem, onu henüz yaratmadım. Nereden bildin?” buyurdu. Âdem aleyhisselam da, Arşta “La ilahe illallah Muhammedün Resulullah” yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli isminin yanına ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: “Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım”) [Taberani]


(Allahü teâlâ, İbrahim’i halil edindiği gibi beni de halil edindi.) [Mevahib-i ledünniyye]

Şu halde Peygamber efendimiz hem habibdir, hem halildir.
(Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım) kudsi hadisi, Marifetname’nin ön sözünde, Yusuf-i Nebhani hazretlerinin Envar-ı Muhammediyye kitabının 13. sayfasında ve imam-ı Rabbani hazretlerinin Mektubat’ının 122. mektubunda vardır.

Mektubat’ın farisi haşiyesinde, bu hadisin Deylemi’nin Firdevsi’nde bulunduğu bildirilmektedir. Deylemi de, Buhari ve diğer muhaddisler gibi, meşhur ve muteber bir hadis âlimidir.
Mektubat-ı Rabbaninin 3.cildinde, (Sen olmasaydın Cenneti yaratmazdım), (O olmasaydı kâinatı yaratmaz, rububiyetimi izhar etmezdim) kudsi hadisleri de bildirilmektedir.

Mirac’da Allahü teâlâ, Peygamber efendimize, (Senden başka her şeyi senin için yarattım) buyurunca, Resulullah sallallahü aleyhi ve sellem de, (Ben de senden başka her şeyi senin için terk ettim) dedi. (Mirat-i kâinat) denilmektedir.”

Bu mevahibi ledünniye yazarı bu sözleri kimden rivayet etmiş?
 

chamdali

New member
Katılım
28 Nis 2006
Mesajlar
647
Tepkime puanı
123
Puanları
0
soru:
chamdali' Alıntı:
Bu mevahibi ledünniye yazarı bu sözleri kimden rivayet etmiş?

cevap:
rusen_alp' Alıntı:
Kaynak yazılıdır, bulun araştırın okuyun....zahmet olacak ama ....

Selam,

Yunus 69: De ki: “Kendi uydurdukları yalanı Allah'a yakıştıranlar asla esenliğe erişemeyeceklerdir!”

Allah'a atfedilen sözün mutlaka bir delili olmalı. Yoksa bu söz kişiyi zor durumlara düşürür.

Allah'a atfedilen sözler yazmışsınız. Altlarına da Kur'an'dan ayet noları yazacağınıza mevahibi ledünniye yazmışsınız. Bu da yeni bir vahiy kitabı mı? Değilse Allah'ın sözlerine nereden/nasıl ulaşmış?

Selamlar!
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Cenab-ı Rabbül Alemin bizleri bid'at ehlinden uzak tutsun, sünnet inkarcıları bid'at ehlidir, hiç bir batıl fikir uzun ömürlü olmamıştır, tutunamamıştır, Hak'dan ayrılan herşey sabah yelinin önündeki bir toz gibi savrulmaya adaydır, Rasulullah'ın sözleri vahiydi diyenler , kafirdir, çünkü Vahiyler Allah'ın kelamıdır, Rasulullah'ın sözleri önemlidir, bu dinin temel esaslarındandır, O herhangi biri değil, O Rasulullah'tır, Allah'ın elçisidir, o halde hiç kimse O'nun sünnetini çiğneyerek bir yerlere gelmeye çalışmasın,çünkü gelemez, sıkıca tutunduğu islamdan kayacaktır,


güncelliyorum.....

Not : Hadis iki kısımdan teşekkül eder , birinci kısmı senettir, ikinci kısmı metindir, metinlerden şüphe eden bu hadis kitabında ravi zincirini öğrenebilir.
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Hadis ve sünnet inkarcıları her şeyin Kuran-ı Kerim'de olduğunu söylüyorlar, sonra onlara yaşasaydın Asrı Saadetten Rasulullah'ın sadece vahyolunanları mı yerine getirecektiniz, bunun haricindeki emirlerini yerine getirmeyecek miydiniz ? diye sorduğumuzda Onlar " elbette O'nun her dediğini yapardık " diyorlar, sonra alın işte şu hadisleri , sahabeyi izleyin dediğimizde onlar " biz rivayetlerle mi amel edeceğiz " diyorlar, sonra siz bir sahabe olsaydınız, Peygamber Efendimizden duyduğunuz hadisleri çocuklarınıza söylemiyecek misiniz, dediğimizde Onlar " evet tabiki " diyorlar.Kuran'da sahabeler hakkında güzel övgüler yazılıdır, fakat her ne hikmetse , bu kardeşler sahabelere güvenci hiç yok fakat, kendilerine gelince , kendilerinden güvenli kimse yok...
 
Üst Alt