31 Temmuz 2006
31 Temmuz 2006
Bugün 31 Temmuz 2006 Recep:6 Temmuz:18 Hızır:87 Mekke’de Kanlı Cuma (1988)
KUR'ÂN-I KERİM:
Kur'ân-ı Kerîm, bütün beşeriyetin huzur ve saadetini sağlayan ilahi bir kitaptır. O, bütün insanlığa Cenab-ı Hakk'ın Rabbanî bir beyanı, bir talimatıdır. Kur'ân'ın böyle bir kitap olduğunda şüphe yoktur. Kur'ân, aynı zamanda muttakiler için bir hidayettir, hak yolu gösteren ilahi bir nurdur.
O, Hz. Peygamberin, en büyük ve ebedi bir mucizesidir. İnsanları her çeşit karanlıklardan çıkarsın ve onları nura, aydınlığa kavuştursun diye Allah Teâlâ, Kur'ân-ı Resul-i Ekremi'ne indirmiştir. Nitekim Allahü Teâlâ:
"Resulüm; bu Kur'ân, insanları Rablarının izni ile karanlıklardan aydınlığa; her şeye galip ve hamde layık olan Allah'ın yoluna çıkarman için, sana indirdiğimiz bir kitaptır." buyurmuştur. (İbrahim - 1)
Kur'ân, insanlara en doğru, en âdil ve en sağlam olan yolu gösterir. Kur'ân, Allahü Teâla'nın apaçık bir nurudur. O'nun akla hayret veren güzellikleri, ilim ve hikmetleri sınırsızdır. O'na iman eden öndedir, O'na dayanarak söyleyen doğruyu söyler. O'nun buyruklarına göre amel eden kurtuluşa erer. O'na sımsıkı sarılan dosdoğru olan yolu bulmuş olur.
Kur'ân dinin direği, İslâm'ın esasıdır. O İslâm ki Allah, O'nu kulları için din olarak seçmiştir. Kur'ân insanlara, dünya ve ahiret saadetini gösteren, tanıtan hikmetli bir kanundur. Kur'ân'ın bir hidayet rehberi olarak gönderilmiş olmasından asıl gaye de budur. Onlara kendilerinin yaratılış hikmetlerini, hayatın sırrını bildirmesi, insanları ebedi saadete götürmesidir.
31 Temmuz 2006
Bugün 31 Temmuz 2006 Recep:6 Temmuz:18 Hızır:87 Mekke’de Kanlı Cuma (1988)
KUR'ÂN-I KERİM:
Kur'ân-ı Kerîm, bütün beşeriyetin huzur ve saadetini sağlayan ilahi bir kitaptır. O, bütün insanlığa Cenab-ı Hakk'ın Rabbanî bir beyanı, bir talimatıdır. Kur'ân'ın böyle bir kitap olduğunda şüphe yoktur. Kur'ân, aynı zamanda muttakiler için bir hidayettir, hak yolu gösteren ilahi bir nurdur.
O, Hz. Peygamberin, en büyük ve ebedi bir mucizesidir. İnsanları her çeşit karanlıklardan çıkarsın ve onları nura, aydınlığa kavuştursun diye Allah Teâlâ, Kur'ân-ı Resul-i Ekremi'ne indirmiştir. Nitekim Allahü Teâlâ:
"Resulüm; bu Kur'ân, insanları Rablarının izni ile karanlıklardan aydınlığa; her şeye galip ve hamde layık olan Allah'ın yoluna çıkarman için, sana indirdiğimiz bir kitaptır." buyurmuştur. (İbrahim - 1)
Kur'ân, insanlara en doğru, en âdil ve en sağlam olan yolu gösterir. Kur'ân, Allahü Teâla'nın apaçık bir nurudur. O'nun akla hayret veren güzellikleri, ilim ve hikmetleri sınırsızdır. O'na iman eden öndedir, O'na dayanarak söyleyen doğruyu söyler. O'nun buyruklarına göre amel eden kurtuluşa erer. O'na sımsıkı sarılan dosdoğru olan yolu bulmuş olur.
Kur'ân dinin direği, İslâm'ın esasıdır. O İslâm ki Allah, O'nu kulları için din olarak seçmiştir. Kur'ân insanlara, dünya ve ahiret saadetini gösteren, tanıtan hikmetli bir kanundur. Kur'ân'ın bir hidayet rehberi olarak gönderilmiş olmasından asıl gaye de budur. Onlara kendilerinin yaratılış hikmetlerini, hayatın sırrını bildirmesi, insanları ebedi saadete götürmesidir.