Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Nurculuk Nedir, Gerçek Nurcu Kimdir?

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Aslinda kolay kolay böyle mesrepli konulara yazmayi hic istemem.Bu konuda karsi cikmaya calisan kardesler neden konuyu dagitirsinizki?Ben okumuyorum ama bir ara yanlis buton sebebi ile bakmak zorunda kaldim bir cok yazinin silindigini görünce okumaya calistim tabiki icerigini degil sadece verilen cevaplar ne mihvelde diye.Bence konu sadece bir mesrebe göre yazilmis onu sevenler ve senpati duyanlar cevap yaziyor birakin herkes kendi yollarinda rahat yazsinlar.

GÖKTÜRK_İSLAM
Arkadaşlar yukarıda sayılanlar nurculara has birşey mi?
Müslüman bir kimsenin böyle olması gerekmez mi?neden şuncu buncu diyoruz.anlamıyorum ya hak bir allah bir değilmi yolumuz islam değil mi?

Böyle düsünmen güzel cünki Allahin yolu Nur olan Kurandadir diyerek seni tastik ederim...
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
Arkadaşlar yukarıda sayılanlar nurculara has birşey mi?
Müslüman bir kimsenin böyle olması gerekmez mi?neden şuncu buncu diyoruz.anlamıyorum ya hak bir allah bir değilmi yolumuz islam değil mi?

Konuyu başından takip ettiyseniz bunların zaten tüm müslümanların uyması gereken kuralları olduğundan bahsettik. Yani, bu ayrım değil. Senci benci de değil. Hatta ilk sayfalarda "sahtesi" meselesini bile konuştuk.

Konudaki yorumlarda örneği geçtiği için yazıyorum. Bunu şöyle düşünebilirsiniz: Siz marangozsunuz. Her yönü ile işi iyi biliyorsunuz. Ben sizin karşınızda dükkan açtım. İşi iyi bilmiyorum. Detayları bilmiyorum, işin ehli değilim yani. Ama çok sesim çıkıyor, çok reklam yapıyorum ben Gerçek Marangozum diye. İşte bu noktada mesleği marangozluk olmayan ama gerçek marangozdan (Said Nursi (ks)) Marangozluğun kadilerini öğrenen birisi (Şevket Eygi) gelip bana diyor ki: "Bak sen marangozum diyorsun ama Gerçek Marangozluğun kaideleri bunlardır. Senin uymak gereken kadiler bunlardır. Ben bu kaideleri İşin Ehlinden, Gerçek Marangozdan (Said Nursi, Risale) alarak söylüyorum. " diyor ve bana olması gerekenin kadilerini yazıyor. Bu manada düşünmeniz lazım.

Olay bu. Yoksa zaten "Üstünlük Takvadadır.."

selametle..
 

GÖKTÜRK_ÝSLAM

New member
Katılım
12 Kas 2008
Mesajlar
14
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Yaş
39
Konuyu takip ettim gardaş ben sadece sormak istedim.ama güzel ülkemde birçok marongoz türedi hepsi aynı yolun yolcusu ama birbirlerini bile sevmiyorlar ne hikmetse anlamıyorum.

Sözün bittiği yer üstünlük takvadadır oraya buraya gitmeyle olacak iş değil

selametle
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
İşte burada nefisler; en doğru yol ile tek doğru yol kavramlarını karıştıyor. O zaman ayrım tekfire gidiyor. Doğrudan ya da dolaylı. Sorun yollarda kurucularında değil, sorun arkadan gidenlerde.
Bir ek: Sorun Dava'da değil, amaçlarda değil, Sorun davaların içindeki çıbanlarda. Yani amaç ve kişileri karıştırınca hem zan yapılıyor hem de ayrımlar artıyor.

Karışık mı oldu biraz?

selametle..
 

GÖKTÜRK_ÝSLAM

New member
Katılım
12 Kas 2008
Mesajlar
14
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Yaş
39
işte burada nefisler; en doğru yol ile tek doğru yol kavramlarını karıştıyor. O zaman ayrım tekfire gidiyor. Doğrudan ya da dolaylı. Sorun yollarda kurucularında değil, sorun arkadan gidenlerde.
Bir ek: Sorun dava'da değil, amaçlarda değil, sorun davaların içindeki çıbanlarda. Yani amaç ve kişileri karıştırınca hem zan yapılıyor hem de ayrımlar artıyor.


karışık mı oldu biraz?

tıpkı mezhepler gibi desek olabilir mi acaba?
Bir elmanın içinde kurt var ise o elmayı komple öldürür zamanlar dediklerinde bu hesap he gardaşım.
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Konuyu başından takip ettiyseniz bunların zaten tüm müslümanların uyması gereken kuralları olduğundan bahsettik. Yani, bu ayrım değil. Senci benci de değil. Hatta ilk sayfalarda "sahtesi" meselesini bile konuştuk.

Konudaki yorumlarda örneği geçtiği için yazıyorum. Bunu şöyle düşünebilirsiniz: Siz marangozsunuz. Her yönü ile işi iyi biliyorsunuz. Ben sizin karşınızda dükkan açtım. İşi iyi bilmiyorum. Detayları bilmiyorum, işin ehli değilim yani. Ama çok sesim çıkıyor, çok reklam yapıyorum ben Gerçek Marangozum diye. İşte bu noktada mesleği marangozluk olmayan ama gerçek marangozdan (Said Nursi (ks)) Marangozluğun kadilerini öğrenen birisi (Şevket Eygi) gelip bana diyor ki: "Bak sen marangozum diyorsun ama Gerçek Marangozluğun kaideleri bunlardır. Senin uymak gereken kadiler bunlardır. Ben bu kaideleri İşin Ehlinden, Gerçek Marangozdan (Said Nursi, Risale) alarak söylüyorum. " diyor ve bana olması gerekenin kadilerini yazıyor. Bu manada düşünmeniz lazım.

Olay bu. Yoksa zaten "."

selametle..



Ben bastanda dedim konuya müdahil olmamaya calisiyorum;Ama konunun en basinda ilk kural dahi Kurana aykiri degilmi?Siz bir Gurubun maddelerini siralamissiniz.Ama gercek islamin Kuranda oldugu gercegini bir guruba mal etmissiniz diger guruplarda kendilerinde oldugunu iddia ediyorlar öyle degilmi Mehmedim.Son sözün olan ayetse basimizla gözümüz üzerinedir....Üstünlük Takvadadır.
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
tıpkı mezhepler gibi desek olabilir mi acaba?
Bir elmanın içinde kurt var ise o elmayı komple öldürür zamanlar dediklerinde bu hesap he gardaşım.

Mezheplerde tekfir mi var ki benzetelim. İfadeniz yanlış.

Siz kişileri ve davaları karıştırıyorsunuz. Sizin mantıkla gidecek olsak, sağlam elmalarıda yok etmek lazım. Yok benim kastım çürük elmayı çıkarmak diyorsanız yine başa dönüyoruz, siz davaları ve kişileri(çürük elmaları) karıştıyorsunuz. Buyrun bu konudaki net izah.

Davalar madde ile ölçülmez. Ancak; davadan madde nemalanmak isteyenler olabilir. Bu ikisinin farkı, biri maddi kazanç elde etmiştir, diğeri manevi kazanç. Maddi kazanç illa ki para değil; bazen bi övgü, bazen ...desinler, bazen benden başkası yapamaz gibi nefse hoş gelen, RİYA kokan davranışlar da olabilir.

Davalar ile içindeki nemacılar/çıkarcılar farklıdır. Nemalananlara bakarak, davayı kötülemek ise zulüm ve haksızlıktır. Bu vebaldir, cehalettir.
Hak davanın temsili içinde çıkar peşinde koşmak demek, içi-dışı bir olmayan, tutmayan demektir. Münafıklık kavramı nedir sorusuna, Dışında İslami, içinde Tağuti düşünce sahibi olan kimsedir denebilir. İşte, Hak davalardan çıkar elde etme peşinde koşanlar, bu tarif içine (AllahuAlem) girerler. Bu yüzden kişi savunduğu düşüneyi neden savunduğunu sorgulamalı. Kendini de. Sonra Hak anlatmalı ki, nefsin tuzağına düşmesin.

Hak davada samimiyet olmalıdır. Samimiyet öz demektir. O özü yakalayanlar, davanın gerçek erleri ve misli ecirlerin sahibidirler İnşaAllah.

Efendimiz, 630 yılında 5-6 bin kişi ile Mekkeyi fethetmek için çıktığında, Mekke'ye varana kadar ordu, civar kabilelerin katılımı ile 10 bin dolayında bir sayıya ulaşmıştır. O dönemde müslümanların sayısı bu civarda iken, 631 yılında, Efendimizin Veda Hutbesinde bu sayı 114 bin ile 124 bin arası bir rakama ulaşmıştır. Peki bu 1 yılda ne değişti de sayı bu kadar arttı?
Güç dengesi değişti.
Efendimiz güçlendi ve nüfuzu arttı. İşte bunu görenler akın akın İslam'a geldi. Ancak; Güç dengesi müşrikler lehine iken, sayı 100 binleri bulmamıştır. İşte bu zorlu dönemlerde Hak dava içinde yer alanlar Gerçek Özü oluşturan Mücahidlerdir.
(Bu örnek, sonradan gelenlerin münafık olduğunu manasında değil, Hak davanın özü olanları tanıtmak içindir. Yoksa niyet okuyucu değiliz.)

Siz istediğiniz kadar uğraşın, didinin. Hak Davada olsa, içinde nemalanmak için, gizlenmek için gelenleri engelleyemezsiniz, bitiremezsiniz. Haliyle, insanlara bakarak amacı ölçmek, yuvarlak çizmek için pergeli sabitlemeyi unutmaye benzer. Bir ayağı sabit olmayan pergelle yuvarlak çizemezsiniz.
İşte; Amaç ile aracı karıştırarak, davaya hizmet etmiş olunmaz. Davayı ölçmüş olunmaz.

Allah gerçek Mücahid olmayı nasip etsin.

selametle..

Devam edebiliriz inş.. Buyrun..

selametle..
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
Ben bastanda dedim konuya müdahil olmamaya calisiyorum;Ama konunun en basinda ilk kural dahi Kurana aykiri degilmi?




Birincisi: Ehl-i sünnet ve cemaat dairesi içindedir...

Aykırı değil abi. Ehl-i Sünnetin tanımı zaten Kuran ve Sünnet Dairesinde olmaktır.
......



Siz bir Gurubun maddelerini siralamissiniz.Ama gercek islamin Kuranda oldugu gercegini bir guruba mal etmissiniz diger guruplarda kendilerinde oldugunu iddia ediyorlar öyle degilmi Mehmedim.Son sözün olan ayetse basimizla gözümüz üzerinedir....Üstünlük Takvadadır.


Abi bir grup derken, bu ayrım demek değil. En kısa şekliyle izah şudur: "Ben şu cemaatteyim diyen ey insan, peşinden gittiğin üstadın kaidelerine uy o zaman. İşte o kaideler. Hiç biri Kuran'a muhalif değil." gibi. ;)


selametle..
 

GÖKTÜRK_ÝSLAM

New member
Katılım
12 Kas 2008
Mesajlar
14
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Yaş
39
Kim,i tanıdıysam hep maddi yönden almış gidiyorlar başlarını.manevi yönlerini rabbim bilir.bu kişilere nasil itimat edilir bilinmez.dediklerini iyi anlıyorum gardaş

selametle
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Aykırı değil abi. Ehl-i Sünnetin tanımı zaten Kuran ve Sünnet Dairesinde olmaktır.
......






Abi bir grup derken, bu ayrım demek değil. En kısa şekliyle izah şudur: "Ben şu cemaatteyim diyen ey insan, peşinden gittiğin üstadın kaidelerine uy o zaman. İşte o kaideler. Hiç biri Kuran'a muhalif değil." gibi. ;)


selametle..


Senin bu yazina Nisa 109 aklima geldi nedense....



5:119. Allah şöyle buyuracaktır: Bu, doğrulara, doğruluklarının fayda vereceği gündür. Onlara, içinde ebedî kalacakları, zemininden ırmaklar akan cennetler vardır. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte büyük kurtuluş ve kazanç budur.


 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
Ne diyelim, Allah cümlemizden razı olsun abi. Bu ayetteki "doğru"lardan kılsın. -Amin-

Hayırlı akşamlar.:)

selametle..
 

Blue_Shine

New member
Katılım
7 Kas 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Ahir zamanın (ki üstad Bedüizzaman(k.s) tarifi içerisindeki ahir zamandan bahsediyorum yoksa Resulü Zişan efendimiz(s.a.v)'in vefatından sonraki her dakika ahir zamandır ancak ben günümüz kastedilerek yapılan tanımdan bahsediyorum) tanımı içerisinde Üstad'ımın işaret ettiği en önemli husus her bireyin kendini kurtarmakla uğraşmasının daha doğru ve daha önemli olduğu yönündedir.

Üstad'ım Rusya esaretinden döndükten sonra ki dönemde bir İslam Alimi Bedüizzaman(k.s)'nın cemaatçiliğe yada tarikatçiliğe yada ne isimle adlandırırsanız adlandırın grupçuluğa uzak tavırları sebebiyle kendisine bir tartışma esnasında ;

- Ümmet ne olacak efendi ümmet ne olacak ..???

gibi bir hitabette bulunmuş ve Üstad'ımın cevabı

- Ümmetçilik bitmiştir efendim artık zaman her bireyin kendi kurtarma zamanıdır. Artık kimse kimseye yardım edecek durumda değildir.

gibi olmuştur.. (Hatamdan veya yanlışımdan dolayı Allah(c.c)'ın affına sığınıyorum)

Netice itibariyle herbiriniz aşşağı yukarı Risaleleri okuyorsunuz ve anlıyorsunuz maşallah. Peki hiç dikkat etmiyormusunuz genel itibariyle verilen mesajların çok ama çok büyük bir kısmı hep sadece bir birey içindir. Üstad'ım herkes risaleleri okusun ve anladığı ölçüde kendine fayda sağlayarak kendini kurtarsın diye çabalamıştır Allahualem. Ayrıca herbirinizce malum olan "Devir tarikat devri değil hakikat devridir. O hakikat ise ancak ve ancak Kur'an-ı Azümişşandır" söylemide buna işaret etmektedir.

Ha bu noktada diyebilirsiniz ki anlayamayan veya yeteri kadar ders çıkarmayan arkadaşımız ne olacak onun günahı ne.. ?? Bu demek değildir ki herkes birbirini bıraksın kendi derdine düşüp herkesten elini eteğini çeksin... Ama eskiden olduğu gibi büyük tarikatlar yada gruplar artık mümkün değildir..

Teşbih ile küçük bir misal vermek gerekirse;

Herbirimizi bir ışık kaynağı (NUR) kabul etsek. Üstad'ım (k.s) ile aramızdaki fark nicedir ...???? Eğer O(k.s) 1000 watt değerinde ise biz belki 1 watt'ın binde biri değiliz (nefsime söylerim). Neticede onun aydınlatma gücü ile bizimki arasında dağlar, fersahlar fark var iken ve hal bu olmasına rağmen Üstad'ım dahi risaleleri yazarken ve dahi anlatırken çok geniş kitlelere hitap etmekten çekinmiş ve böylesine bir grup oluşturmaktan çekinmiş iken bizim gücümüz ne olaki birbirimizi aydınlatmak için bu kadar yanıp tutşuyoruz.

Her Nur ancak gücü dahilinde ki yeri aydınlatmak ile yükümlüdür ki bundan önce gücünün ne olduğunu bilmek ise en başlıca görevi olur.

Bu sebeple iyisimi bırakınız kimse kimseye marangozluk öğretmeye kalkmasın ta ki marangozluk öğreteceğiniz kişi kendi Nur alanızda ise o ayrı (misal kardeşin, annen, baban, vs vs)

Netice gruplar küçük dahi olsa aynı ışık (NUR)etrafında toplanmışlar aynı cins ışık yayıyorlar ise ışığın kuvveti otomatikman yüksek olacaktır..

Velhasıl-ı kelam; Önce paçanızı kurtarınız ve ışık (NUR) olunuz..

Selam ile ;

(bi afvike ya rabbena)
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
@Blue_shine
Hocam nasıl okudunuz yazıyı şaşırdım. Neresinde kim kime bişey öğretiyor? Örneğide yanlış anlamışsınız?
Marangozluk öğretilmiyor. Mesele şu: Gerçek marangoza benzemeye çalışan kişiye, Gerçeğinden (Üstad'tan) işin belirlenen kaideleri aktarılmış. Bu kadar.
Sizin dediğinizle bi alakası yok.
...

Birde, yukarda bahsettiğiniz bireysellik sözünü nereden söylemiştir üstad? Bulabilirmisiniz? En azından kastedilen sizin söylediğiniz gibi mi? Onu anlayalım.

Çünkü; ASR Suresindeki; Hakkı ve Sabrı tavsiye etmekle bi çelişkimi oluyor? Anlamadım.

selametle..
 

batyr

New member
Katılım
20 Kas 2008
Mesajlar
5
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Selamunaleykum.
Nurculuk meselesi, bilgi vermekten daha çok münazaraya dönüşmüş sanıyorum. Ve benim gibi, bu terimleri yeni tanıyanların aklına soru işaretleri getiriyor.
nurculuk(nurcu),Risale-i Nur okuyan ve düşüncelerini onun bakış açısından alan değilmidir.
Bazıları tam yaşar bazıları yarım yaşar.Elinden geldiği kadarıyla.İlle de belli bir kalıpları mı olması gerekir?
Allah rızası tektir.Ona giden yollar fazladır.İnsan aklına yatan aracı kullanır.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Ahir zamanın (ki üstad Bedüizzaman(k.s) tarifi içerisindeki ahir zamandan bahsediyorum yoksa Resulü Zişan efendimiz(s.a.v)'in vefatından sonraki her dakika ahir zamandır ancak ben günümüz kastedilerek yapılan tanımdan bahsediyorum) tanımı içerisinde Üstad'ımın işaret ettiği en önemli husus her bireyin kendini kurtarmakla uğraşmasının daha doğru ve daha önemli olduğu yönündedir.

Üstad'ım Rusya esaretinden döndükten sonra ki dönemde bir İslam Alimi Bedüizzaman(k.s)'nın cemaatçiliğe yada tarikatçiliğe yada ne isimle adlandırırsanız adlandırın grupçuluğa uzak tavırları sebebiyle kendisine bir tartışma esnasında ;

- Ümmet ne olacak efendi ümmet ne olacak ..???

gibi bir hitabette bulunmuş ve Üstad'ımın cevabı

- Ümmetçilik bitmiştir efendim artık zaman her bireyin kendi kurtarma zamanıdır. Artık kimse kimseye yardım edecek durumda değildir.

gibi olmuştur.. (Hatamdan veya yanlışımdan dolayı Allah(c.c)'ın affına sığınıyorum)

Netice itibariyle herbiriniz aşşağı yukarı Risaleleri okuyorsunuz ve anlıyorsunuz maşallah. Peki hiç dikkat etmiyormusunuz genel itibariyle verilen mesajların çok ama çok büyük bir kısmı hep sadece bir birey içindir. Üstad'ım herkes risaleleri okusun ve anladığı ölçüde kendine fayda sağlayarak kendini kurtarsın diye çabalamıştır Allahualem. Ayrıca herbirinizce malum olan "Devir tarikat devri değil hakikat devridir. O hakikat ise ancak ve ancak Kur'an-ı Azümişşandır" söylemide buna işaret etmektedir.

Ha bu noktada diyebilirsiniz ki anlayamayan veya yeteri kadar ders çıkarmayan arkadaşımız ne olacak onun günahı ne.. ?? Bu demek değildir ki herkes birbirini bıraksın kendi derdine düşüp herkesten elini eteğini çeksin... Ama eskiden olduğu gibi büyük tarikatlar yada gruplar artık mümkün değildir..

Teşbih ile küçük bir misal vermek gerekirse;

Herbirimizi bir ışık kaynağı (NUR) kabul etsek. Üstad'ım (k.s) ile aramızdaki fark nicedir ...???? Eğer O(k.s) 1000 watt değerinde ise biz belki 1 watt'ın binde biri değiliz (nefsime söylerim). Neticede onun aydınlatma gücü ile bizimki arasında dağlar, fersahlar fark var iken ve hal bu olmasına rağmen Üstad'ım dahi risaleleri yazarken ve dahi anlatırken çok geniş kitlelere hitap etmekten çekinmiş ve böylesine bir grup oluşturmaktan çekinmiş iken bizim gücümüz ne olaki birbirimizi aydınlatmak için bu kadar yanıp tutşuyoruz.

Her Nur ancak gücü dahilinde ki yeri aydınlatmak ile yükümlüdür ki bundan önce gücünün ne olduğunu bilmek ise en başlıca görevi olur.

Bu sebeple iyisimi bırakınız kimse kimseye marangozluk öğretmeye kalkmasın ta ki marangozluk öğreteceğiniz kişi kendi Nur alanızda ise o ayrı (misal kardeşin, annen, baban, vs vs)

Netice gruplar küçük dahi olsa aynı ışık (NUR)etrafında toplanmışlar aynı cins ışık yayıyorlar ise ışığın kuvveti otomatikman yüksek olacaktır..

Velhasıl-ı kelam; Önce paçanızı kurtarınız ve ışık (NUR) olunuz..

Selam ile ;

(bi afvike ya rabbena)


Ali İmran 104
Sizden, hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.


Maide 35
Ey iman edenler! Allah'tan korkun. O'na yaklaşmaya yol arayın ve yolunda cihad edin ki kurtuluşa eresiniz.


Hac 77
Ey iman edenler! Rükû edin; secdeye kapanın; Rabbinize ibadet edin; hayır işleyin ki kurtuluşa eresiniz.



Ali İmran 103
Hep birlikte Allah'ın ipine (İslâm'a) sımsıkı yapışın; parçalanmayın. Allah'ın size olan nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman kişileridiniz de O, gönüllerinizi birleştirmişti ve O'nun nimeti sayesinde kardeş kimseler olmuştunuz. Yine siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle açıklar ki doğru yolu bulasınız.



Maide 2

Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu, dinî) işaretlerine, haram aya, (Allah'a hediye edilmiş) kurbana, (ondaki) gerdanlıklara, Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt-i Haram'a yönelmiş kimselere (tecavüz ve) saygısızlık etmeyin. İhramdan çıkınca avlanabilirsiniz. Mescid-i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz kin sizi tecavüze sevketmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde yardımlaşın, günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü Allah'ın cezası çetindir.

Nahl 90
Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.


Saffat 25
Size ne oldu ki birbirinize yardım etmiyorsunuz?


Şura 39
Bir haksızlığa uğradıkları zaman, yardımlaşırlar.

Acaba Allah (cc) bu ayetler de ne diyor?..


 

fani olaný istemem

New member
Katılım
12 Nis 2008
Mesajlar
251
Tepkime puanı
46
Puanları
0
Yaş
52
Özellikle hanifdostlar sitesinde nurculuk ayrı dindir.Said nursi kafirdir.gibi abuk subuk yorumlar yapıyorlar.Bunlar laftan anlamayan eşekler sürüsü ne dersen de fanatikleşmişler sapıtmışlar.Tasavvufa küfürdür falan diyorlar.Kendilerini güya saf arı dine adamış.kendilerini din havarisi ilan eden dangalaklar sürürüsü.Ben onlara Yaşar nuri nin yardakçıları diyince çok bozuldular siteden attılar.Bunlar olsa olsa çamurdostlar olur.İnternet ortamını bozan fitne fesada sebep bu siteyi Allah rızası için birisi çökertsede şu forumlara kalite gelse.Konuyla ne alakası var diyeceksiniz çok alakası var.Oradan okuduklarını copy paste yapıp yaymayı Allah rızası için vazife sayanlar bu tür başlıklar atıyor.Birde iktibas forum var.Buda aşağı yukarı aynı çizgide
 
Katılım
21 Kas 2008
Mesajlar
111
Tepkime puanı
30
Puanları
0
Yaş
41
ummetcilik hicbir zaman bitmeyecektir.muslumanlarin topraklari isgal altindayken mabedlerimiz hacli cigmeleriyle ezilirken kimse benim isim imanimi kurtarmak diyemez...

ey iman edenler size ne oluyor ki allah yolunda toplanin deyince yere yigilip kaldiniz diyor tevbe suresinde.Allah yolunda toplanmak yerine kimse kitap okuyum imanimi kurtarayim bu bana yeter diyemez...iman ettigi degerler icin savasmasi lazimdir...tevhid hakim olana kadar savasmasi gerekir...Kuran ve sunnet ve asirlardir yazilan tefsirlerde iman kurtarmaya fazlasiyla yeterlidir.
 
Üst Alt