Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Deist: Dinleri İnsanlar Oluşturdu...

  • Konbuyu başlatan kompLeks
  • Başlangıç tarihi
M

mehmet_87

Guest
sorduğum soruları ve aldığım cevapları takip edenlerin gördüğü gibi..yine cevap yok..herşey açık net iken vıdı vıdı gıy gıy tarzı felsefik cevaplar veriyor...hadi allah hidayet versin sana..
 

sumisali

New member
Katılım
3 Nis 2009
Mesajlar
1,903
Tepkime puanı
2,112
Puanları
0
Allah'ı kavramak, Allah'ı gereği gibi tanımak için akıl gerekir derken burada kastedilen "zeka" değildir. Akıl ve zeka birbirinden tamamen farklı iki kavramdır. Zeka, bir insanın biyolojik olarak sahip olduğu zihinsel kapasitedir. Zeka ne artar, ne azalır. Akıl ise sadece müminlere ait bir özelliktir. Allah'tan korkup sakınan takva sahibi müminlere Allah Katından büyük bir nimet olarak verilir. Akıl, Allah'ın samimi kullarına verdiği bir nur, bir anlayıştır. Ve insanın takvası ölçüsünde bu anlayış, yani sahip olduğu akıl seviyesi de artar. Akıl sahibi insanın en belirgin özellikleri, Allah'tan korkup sakınması, daima vicdanına uyması, her olayı, gördüğü herşeyi Kuran'a göre değerlendirmesi ve her an Allah'ın rızasını aramasıdır.
Bir insan, dünyanın en zeki, en bilgili, en kültürlü insanı dahi olsa eğer bu özelliklere sahip değilse "akılsız" olacaktır ve birçok gerçeği göremeyecek, kavrama yeteneğinden yoksun kalacaktır (Size bir korku ve umut (unsuru) olarak şimşeği göstermesi ile gökten su indirmek suretiyle ölümünden sonra yeri onunla diriltmesi de, O'nun ayetlerindendir. Şüphesiz bunda, aklını kullanabilecek bir kavim için gerçekten ayetler vardır. (Rum Suresi, 24)
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
sayın mehmet_87;Ben cevap vermek isterim. Ha Mehmet, ha raşid, ikiside aynı: müslüman. Sizin için farkeder mi ? Cevabınızı beklemeden devam ediyorum.
bunların hepsine cevap verdim. ama bir daha cevap vereyim. sanırım sizin istediğiniz türden cevaplar olmadığı için algılayamadınız.
Hayır, bunun için itiraz etmiyoruz, Kur'an kaynaklı olmadığı için cevaplarınız o neden ile itiraz ediyoruz.
en başta yaptığınız mantık hatasından bahsetmek istiyorum. yaptığınız şey benzetme ve genelleme. yani bilim bir şeyler buluyor ve siz onu kur'ana mal ediyorsunuz. bilimin bulduğunu kur'ana mal etmek zaten bilimsel değildir. neden öyle olmadığını uzun uzun açıklayacağım. bu sefer uzun uzun yazacağım ki net olarak anlaşılsın.
Kur'an kaynaklı giden bir insan mantık hatası yapmaz. Bakın Kur'an kaynaklı giderse şayet. Ama hayatının bir yerinde Kur'an'ı baz alacak, başka yerinde almayacak gibi bir gidiş yaparsa, o zaman bunu savunmayız. Bilim her ne bulursa bulsun, Kur'an da vardır. Size soğuk füzyondan bahsedildi, bilimin bulamadığı ama Kur'an da var olan bir şey. Bilim böyle bir şey olduğunu biliyor ama ne menem bir şey olduğunu bulamadı. Atom dediler onu örnek verdiler. Atom şu hali ile atom değil sadece parçacığı bunu Kur'an alimleri bas bas bağırıyor bunlardan biri de Edip Kemal Buhara adında bir alim. Duymuyorsunuz, görmüyorsunuz, okumuyorsunuz. Sonra "eksik bilgi ile" kalkıp bilim buluyor müslümanlar kalkıp sonrada bu Kur'an da var diyor, diyorsunuz. Farabi fizik ile ilgili o kadar şey buldu, yazdı çizdi söyledi aristo mantığının reddiyelerini yaptı, o günkü bilim bunu kabul etmedi ama şuan ki bilim kabul ediyor. Farabi müslüman diye kabul edilmeyen o kadar çok şey var ki, saysak onlarca şeyi bulur. Neden bunları görmek ve bunlardan bahsetmek istemiyorsunuz ? Cevap: çünkü Farabi müslüman dı da ondan.
ayrıca sorularımı numaralandıracağım ki hiç bir soru atlanmasın. çünkü daha önce sorduğum sorulara cevap alamadım. ilk sorum:

1) siz bilime inanıyor musunuz? bilimin her dediğini kabul ediyor musunuz?
Bilime inanmak elbette bir müslüman için önemlidir. Bilim olmadan iman olur mu ?

2) yazdığınız şey zaten ilmi değil. neden ilmi değil onu da söyleyeyim. göğe bakın diyor. gök dediğiniz neresi? atmosfer mi? galaksi mi? kainat mı? biz onu kuvvetle bina ettik diyor. ''kuvvetle bina ettik'' ne demek? kuvvetle bina edildiğini de bilim ispatlamış mı? ayrıca evrenin genişlediği einstein in formülleriyle ispatlanmıştır diyorsunuz. einstein hiçbir şey ışıktan hızlı olamaz diyor. ama ışıktan hızlı parçacıklar bulundu. şuan einstein in formülleri tekrar gözden geçiriliyor ve fizik baştan sona tekrar yazılabilir. kısacası bilim yanıldığını söylerse ve ''yanılmışız evren genişlemiyormuş'' derse ozaman ne diyeceksiniz? lütfen bu sorumu cevapsız bırakmayın. bilim evrenin genişlediğini ispatlamadan önce siz bu ayetten evrenin genişlediği yorumunu çıkarabilir miydiniz? yani şunu söylemek istiyorum. 6oo lü yıllarda kur'ana inanan insanlar evrenin genişlediğini biliyorlar mıydı? yani bilim evrenin genişlediğini bulmadan önce siz evrenin genişlediğini söylüyebilir miydiniz? bilim evrenin değil de, atmosferin genişlediğini ispatlasaydı; ozaman da evren yerine ''atmosferin genişlediği kur'anda yazıyor'' mu diyecektiniz? yani bilim neyi bulursa ayeti ona göre mi yorumlayacaksınız? peki bilim yanılırsa ayeti nasıl yorumlayacaksınız?Yazdığımız konular Kur'an ilmi ile ilgili, görmek istemezseniz, gözünüzü kapatırsınız elbette göremezsiniz. Ama görmek isterseniz söyleyecek ciltler dolusu sözlerimiz vardır. Gök dediği atmosferin katmanlarıdır. Atmosferin bu meşhur 7 katmanını bilmiyor gibi davranmayın canım artık sizde. İlkokul 5. sınıf çocuğuna öğretilirdi bu katmanlar, siz es mi geçtiniz. Hatırlayın hadi unuttuysanız: 1 -Yer kabuğu 2 - Stratosfer, 3 - İyonosfer, 4 - Mezosfer, 5 - Termosfer, 6 - Ekosfer, 7 - Troposfer. Sıralama hatası bana aittir, e bu kadar zaman oldu sayende tekrarlayınca biraz karışıklığını da hoş göreceksin. Eınstein hiç bir şey ışıktan hızlı olamaz dediğinde, İslam alimleri ışınlama hızından bahsediyordu, halen bahsediyor, biz okuyoruz. Ama siz görmüyorsunuz. Neden, çünkü müslüman kişi söyleyen de ondan. Bilim yanılsa da Kur'an söyleminden ve iddiasından vazgeçmez. Dönüp dolaşıp yine Kur'an'a geleceksiniz, mecbursunuz !Almanya alt yapısını soğuk füzyona göre hazırladı, Fransa ve İsrail hazırlık aşamasında, ama halen bulunamadı. Kur'an da var ve İslam alimleri bas bas bağırıyor, Huuu ! duyun artık bırakın kompleksi diyorlar. 600'lü yıllarda, insanlar senin daha bilmediğin, zaman zaman nasibinde varsa öğreneceğin şeyleri de biliyordu. Işınlama olayını biliyorlardı en basiti bu. Bilim bunu bulmak için kendini yırtıyor. Ama 600 'lü yıllarda insanlar şeytanın ışınlama yolu ile yer değiştirdiğini, azrail (as.)'ın ışınlama hızı ile hareket ettiğini biliyorlardı. Ve buna "ta-i zaman ta-i mekan" diyorlardı. Yani zaman ve mekan dışı anlamında bir söz. İlla Kur'an da ışınlama veya hadislerde yine aynı bu isimle mi geçmeli, o zaman mı inanacaksınız ?... Ayrıca; Evren genişlemiyor, evren daralıyor. Genişliyor diyen bilim, hal etmiş ve ettiğini zamanı gelince kabul edecek. Şimdi şimdi kara delik muhabbetleri çıktı, cern milyar dolarlar harcayıp big bang projesini uygulamaya çalışıyor. Ya, bırakın bu safsataları diyen bir tane İslam alemi çıkmıyor bu günlerde. Neden ? Çünkü, zamanında çok dediler biz okuduk halen okuyoruz, ama sizler kabullenmiyorsunuz. Tatlı su ve tuzlu suyu kabullenmediğiniz, ancak Jack Cousto'nun buluşu ile kabullendiğiniz gerçekler gibi...3) şunu da öğrenmek istiyorum. bilim evrenin genişlediğini ispatlamadan önce siz kur'ana inanmıyor muydunuz? yani orta çağ döneminde yaşasaydık, kur'ana inanmak için 1ooo yıl boyunca bilimin evreni ispatlamasını mı bekleyecektik inanmak için? bilim hiçbir şey ispatlamadan önce kur'ana inanmak için sebebimiz ne olacak?Ayetler olacak. Ve siz şuan bilimin evrenin genişlediğini iddia ediyorsunuz. Ben de İslam'a bakarak daraldığını, ve gittikçe de daralacağını iddia ediyorum. Hadi buyur ! Şuan hiç bir bilim adamı daralıyor demiyor, ben Kur'an'a bakarak diyorum. Ortaçağda da yaşasan bu sonuç Kur'an da var, uzay çağında yaşasan da var ! Halep ordaysa, arşın burada. Evren daralıyor ve gittikçe de daralacak. Genişleyen cisimler,maddeler. Ne dersin ? Al bir iddia daha sana; Hava esnektir. Bir kabın içindeki havanın yarısını absorbe edersek, kalan hava o kabın içine yayılarak yine kabı hava ile dolmasını sağlayacaktır. Hacim olarak aynı yeri kaplayacaktır. aristo amca ne demiş bu konuda ?..Tam tersini değil mi ? Bilim ne diyor şimdi ? Hadi, cevap ver !4) gelelim bilimsel kısma. kur'an da evrenin genişleyeceği zaten yazmıyor. bilim evrenin genişlediğini ispatlıyor ve ayet buna göre yorumlanıyor. bilim evrenin daraldığını ispatlasaydı; bu ayet hiç gündeme gelmeyecekti ve evrenin daraldığı ispatlansaydı; kur'an zaten evrenin genişlediğini söylemiyor diyecektiniz. kimse de aksini iddia edemeyecekti çünkü hakkaten de söylemiyor. yani bilimin evrenin genişlediğini ispatlaması bilimsel ama bunun kur'ana mal edilmesi bilimsel değil. sadece bir mantık hatası.
Yukarıda iddiamızı söyledik ve senin bahsettiğinin tam tersini yazdık. Bilim şuan mantık hatası yapıyor. Kur'an değil. Kur'an söylememişse, hiç bir zaman söylemez. Eğer söylemişse, sonuna kadar da söyler ve söylemekten kınanmaktan da çekinmez. Kınayacak gücü olan (ilmen) varsa eğer. Allah Allamül gayb'dır. Alimdir.


5) benim bildiğim kadarıyla yaratıcı ol der ve olur. ama anında olur. 2 günde veya 6 günde değil. ayrıca istemeye istemeye gelmek ne demek. yaratıcı istedikten sonra isteyip istememek kimin haddine. yedi sema ne demek? yedi tane gökyüzü mü? atmosferin bölümlerinden bahsediyorsunuz herhalde. atmosferi bölümlere ayırıp onlara isim veren zaten insanoğludur. 7 den fazla bölüme de ayırıp isim verebilirdi. aynı yağış şekilleri gibi. türkler 3-5 tane yağış ismi bilir. ruslar 2o çeşit yağış ismi bilir. gördüğünüz gibi ayet de yine net bir ifade yok. bilim adamları atmosferi 8 bölüme ayırıp isimlendirseydi yine bu ayet hiç gündeme gelmeyecekti. yukarıda olduğu gibi aksi de iddia edilemeyecekti. yani kimse şunu da diyemeyecekti: ''bakın bilim atmosferin 8 bölümden oluştuğunu ispatladı ama kur'an da 7 bölüm yazıyor'' diyemecekti. çünkü net olarak böyle bir ifade yok. yukarıda da olduğu gibi bilim bir şeyler buluyor, insanlar da ayetleri yorumlayıp bunu kur'ana mal ediyor. burada da bilimsel olan sadece bilimin bulduğu. bunun kur'ana mal edilmesinin bilimle hiçbir ilgisi yok.Su ve hava iki zıt komşudur. Birinin olduğu yerde diğeri olmaz, değil mi ? neden peki ? Biri cisimdir, diğeri de maddedir. Biri kütleyken diğeri gazdır. gaz ve kütle birbirinden farklı iki şeymidir ? cevap ; evet! İsteyerek de olsa istemeyerek de olsa bir yerde bulundukları zaman olur mu ? Olur ! Ayet ne diyor, isteyerek veya istemeyerek de olsa bir araya gelin ! diye emir ediyor. İçi hava dolu bir maddeyi suya daldırınca neden içine su girmez ? cevap basit, içinde başka bir şey var. Ama, suyun içinde gazlar var. Hakeza havada su var aynı zamanda. isteyerek de olsa istemeyerek de olsa bir araya gelme hali var yani. Ayete ters mi ? Bilime ters mi ? Bilim bunu 2-3 yüzyıl öncesinden buldu, Kur'an 1400 yıl öncesinden haykırdı ! neden duymadınız ? İnsanoğlu atmosferin 7 katı diye bir şeye isim verdi, 2. sorunuzda cevapladık o 7 katmanı Atmosfer de bu katmanlardan oluşan bir şeydir. İnsanoğlu 8 deseydi o zaman. Neden demedi ? Elini ağzını tutan mı vardı ? Peki 8 katman deyince ne olacaktı, bir kaç yüzyıl sonra bir kaç bilim adamı çıkıp bunun 7 olduğunu söyleyecekti tekrar. Bu birkaç yüzyıllık gecikmenin sebebi kim olacaktı, kimin eksikliği olacaktı ? Kur'an'ın mı, bilimin mi ? Suyun hafızası diye bir şey var. Bilim adamları deneylerini arttırıyor bu konuda hiç duydunuz mu suyun hafızası olduğunu ? Bir de toprağın hafızası diye bir şey var ki, daha bilimin bundan haberi yok. Ama Kur'an haykırıyor yine bunu ! Daha okuyacağınız ve Kur'an dan öğreneceğiniz çook şey var, çoook !



6) yukarıda da açıkladım bunların neden bilimsel olamayacağını. benim bu ayetlerden anladığımla sizin anladığınız bir değil. ben şunu anlıyorum Allah yedi tane gök yaratmış ve yedi tane yer. yani yedi atmosfer ve yedi tane dünya. ben şunu da söyleyebilirdim. bakın ayette yazılan gibi değil, ayette yedi tane dünya diyor ama güneş sisteminde 7 den fazla gezegen var. ama bunu da iddia edemiyorum. çünkü hep yuvarlak ifadeler. net bir bilgi yok. 'gök' derken neyi kastettiği ve 'yer' derken neyi kastettiği belli değil. birinde evreni kastediyor birinde atmosferi. bilim ne söylerse ona göre kalıba giriyor yani. bütün bunları söyleyeceğine net bir ifadeyle dünyanın yuvarlak olduğunu söyleseymiş daha inandırıcı olurdu. en azından insanlık bu bilgiye ulaşmak için 7oo sene beklemezdi ve bunun yüzünden kimsenin kellesi uçurulmazdı.

İstedikten sonra o kadar bilimsel şeyler varki Kur'an da, siz yeterki isteyin. Hem Neden 7 dünya diyorsunuz ? Bu yedi yer olarak size yeterli gelmiyorda, hayalinizde bir yere koyabilmek adına o yer tanımına dünya deme zorunda kalıyorsunuz. Sizde cahiliye dönemi insanısınız ? O zamanki insana anlatılırken bu ifade kullanıldı ve onlar sizden daha iyi anladı. Siz halen anlayamamışsınız oysa. Bu 7 katmanın kuşak gibi bir çizgide mi var olduğuna inanıyorsunuz. Bu tabakaların kalınlığından haberiniz var mı ? Yerküre ile ilk katmanın arasında yaklaşık 15 km var. Bazısının diğeri ile arasındaki mesafe 50-60 km. Her biri bir katman, her biri bir dünya. Her birinde katmanlarda yaşayan canlılar ? Biliyormusunuz bunları, bilim size bahsetmedimi daha bunlardan ? Ama Kur'an bize bahsediyor. ne oldu kim önde şimdi ? Ayrıca dünyanın yuvarlak olduğu rahman suresi 33. ayette geçer. ne oldu ? Rahman suresi size inmedi mi daha ? Haberiniz yok mu ? Orada önce 17. ayette iki mağrib (iki batı) ve iki meşrık (iki doğu) dan bahseder ve bunların arasında 33. ayette "kuturlar" diye bir tabir geçer. Meale bakma bulamazsın. Arapça bilen birine sor bakalım sana ne cevap verecek, kuturların ne olduğunu nasıl açıklayacak. Hadi uğraştırmadan söyleyeyim çaplar demektir. Çap nedir ? Yuvarlak bir şeydir. Yani dünya yuvarlaktır. Mağrib ve Meşrık arasında bir de çap düşün ne çıktı ortaya, yusyuvarlak bir dünya ! Nurtopu gibi, hadi hayrını görün. Biraz da ayette geçen iki doğu ve iki batıya kafa yorun bakalım daha neler çıkacak. Kimsenin kellesi dünya yuvarlak diyede düşmedi. Her şeyde olduğu gibi ifrata kaçılmasına gerek yok. Kur'an da varsa vardır, yoksa, zaten hiç bir zaman var olmamış bir şeyi bahsediyorsunuz demektir.


7) eğer benim dediğim gibi olmasaydı, bilim bir şeyi ispatlamadan önce her şeyi net bir şekilde söyleyebilirdiniz. söyleyemiyorsunuz çünkü ilk önce bilim ispatlıyor, ondan sonra siz kur'ana nasıl uydurabiliriz diye düşünüyorsunuz. kur'anda her şey yazıyorsa, ozaman bana kur'anda yazan ve bilimin henüz bulmadığı ve hiçbir insanın aklına gelmeyen bir şey söyleyin. ayrıca tevrata da incile de inanmazsınız. onların değiştirildiğine inanırsınız, bir de o kitaplarda böyle şeyler yazıyor mu dersiniz. yazıyor desem inanacak mısınız? incili tevratı getirsem göstersem bir şey değişecek mi sizin için. ben getirip göstersem yine inanmayacaksınız. değiştirilmiş diyeceksiniz hiçbir arkeolojik kanıtınız ve belgeniz olmadığı halde. o zaman niye incilden tevrattan delil istiyorsunuz? dediğim gibi kur'anda net bir ifade yok. bilim çalışıyor ve kur'ana mal ediliyor.Bunlar ilmi olmayan suçlamalar. O kadar şeyi görmüyorsunuz, Kur'an da olmayanı tevratta mı aramamızı bekliyorsunuz. Tevrat ve İncil muhteviyatı bakımından Kur'an da yer almaktadır. Ayrıca, İncili elimize almamıza veya Tevrat'ı elimize almamıza gerek yok. Tevrat ve İncil'in aslı yerle bir olmuştur. Adamlar kendileri bile kabullenmiş, siz daha gönüllü avukatlığına soyunuyorsunuz. Ku'an bir mihenk olarak ortada duruyor, Tevratı kabul eden, İncil'i kabul eden siz: SAYIN KOMPLEKS! cidden kompleks yapıyor ve Kur'an'ı bırakıp da Tevrat ve İncil'e yönelmemizi istiyorsunuz. Hani siz Din denilen olgunun insanlar tarafından uydurulduğunu söylüyordunuz ? Şimdi Tevrat ve İncil kaynaklarını mı övüyorsunuz bize. "Cidden siz haddi aşmış bir kavimsiniz. Ama bekleyin, şüphesiz biz de bekleyenlerdeniz." Geriye kalanlar ciddiye alıncak yazılar değil, HEZEYANLARINIZ !...

Size cevap vermeye çalışacağıma daha önemli bir şey yapsam hem dünyama hem ahiretime faydası olacak; 2 rekat teeccüd namazı kılsam bundan daha faydalı olacak sanırım. Bizim namazımız var çok şükr, sizin ? Korkularınız ve endişeleriniz. Tavsiye ederim, müslüman olun; kurtulun..!
 
K

kompLeks

Guest
sayın raşid;

yazılarınızı okudum. gerçi mehmet_87 kayda değer bir şey yazmamış. en kısa sürede yazılarınıza cevap yazacağım. yazacak çok şeyim var. ama yazmak için her zaman müsait olamıyorum. şunu da söylemek istiyorum sorularımı her zaman ki gibi eksik cevaplamışsınız. hatta en önemlilerini cevaplamamışsınız. 8, 9, ve 10 numaraları sorular cevaplanmamış. onlar da kur'anda yazıyor mu? benim için en önemlileri bunlardı. benim deist olmam ve dinleri insanların oluşturduğuna inanmamın sebeblerinden biri de bu son üç sorudur. bu son üç sorunun cevabı da bir çok şeyi açıklar zaten. bunları ilk kez sormuyorum. 19 sayfa yazı yazıldı ve ben defalarca bu soruları sordum. ama bir defa bile bu sorularıma cevap alamadım. bilmediğiniz için mi cevap veremiyorsunuz yoksa biliyorsunuz da kimseyle paylaşmak mı istemiyorsunuz? geçmişi kimse kurcalamasın mı istiyorsunuz? asıl önemli olan sorular, bunlar. bu konuda sizin ve sayın bekir'in yazacağı cevapları merak ediyorum. saygılar..

bir dip not olarak şunu da söylemek istiyorum. ben sizin ''sayın adam'' olduğunuzu düşünüyorum. yanılıyor da olabilirim. ama cümleleriniz onu andırıyor. o gitti siz geldiniz. tevafuk olsa gerek. sayın bekir, ne oldu sayın adam'a. biliyormusunuz. niye silinmiş üyeliği?
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Yazmış bulunduğumuz yazılar nedeni ile bize tebrik mesajları gönderen sevgili kardeşlerime teşekkür ederim. Özel mesaj yazma hakkım henüz olmadığı için cevap veremiyorum. Övülen ve övülmesi gereken, bize bu akılı ve mantığı uygun şekilde kullanıp bunu sergilememizi sağlayan Alemlerin Rabbı olan Allah'a (Celle celaluhu)'dır. Hamd ve şükr yalnız O'nadır.
Vesile olmamız, hakkımızda uğradığımız hayır ve lütüftur.


kompleks, sizin 8-9-10 numaralı sorularınıza kısmen cevap verilmiş diğer üyeler tarafından. Ben okudum, siz neden okumadınız ? Ama durun hemen cevap yazmayın ! size bu bahsettiğiniz sorular ile ilgili cevaplar da vereceğim inşaallah. Cevaplar bittikten sonra size buyrun dediğim zaman konu ile ilgili red fikirlerinizi yazarsınız. O ana kadar lütfen cevap yazmayın, bekleyin. Hiç olmazsa anlatım kargaşası yaşanmasın.
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
8- piramitler tabiki insan zekası. zaten ben de bunu iddia ediyorum. milattan önce 3ooo küsür yıl önce bile insan zekası bu kadar ilerideydi. siz de bana milattan 3ooo yıl önce insanların piramitleri nasıl bu kadar ileri bir bilimle inşa ettiğini açıklayın ozaman.

Sorunuzu cevaplamadan önce şu gerçeği iyi anlayın, Kur'an; bilimi açıklamaya çalışmıyor, bilakis bilim; Kur'an da geçen ayetleri açıklamak için kendini tabiri caizse parçalıyor. Zaman zaman yanlış yollara girse de, Kur'ana baktığı zaman kendini toparlıyor ve tekrar doğru yolda yürümeye devam ediyor.

Önkoşullarınız, sizin zannettiğiniz ve iddia ettiğiniz gibi çocuk yaşlardan gelerek Kur'an'ı "mutlak" kabul etmeniz ile alakalı değil, tam tersi materyalist felsefenin, evrim teorisinin bilgilerinin kirliliği ile oluşan şartlanmalar. Sizi küçüklükten beri insanın maymundan geldiğini anlatan, eski dönem insanlarının ilkel yaratıklar olarak mağaralarda yaşadığını, ateşin ne olduğunu bilmediği için av hayvanlarını çiğ çiğ yiyerek beslendiğini, daha sonra evrimleşip medenileşerek günümüze geldiğini anlatan ve sizi bu masalımsı destanlarla büyüten enformasyona kızmalısınız. Ne zaman aklınız erdiyse, işte siz o zaman Kur'an ve Allah ile karşılaştınız. O zamana kadar size anlatılanlar ile tam zıd bir açı oluşturduğu için bu bilgiler, bu sefer kalktınız, yeni tanıştığınız bu öğreti ve inanç mantığına daha önceki bilgileriniz ile karşı koymaya çalıştınız ve halen de çalışıyorsunuz. Oysa; karşısında olmanız gereken evrim mantığı rehberiniz olmasaydı, bunun yasnlışlığını görecektiniz. Geç kalmış sayılmazsınız, şimdi de görebilirsiniz.

Mısır halkı, ülke topraklarında bir firavun/tanrı barındırdığı ve o günün koşullarında da büyük bir uygarlığın merkezi olması nedeni ile cazibe merkeziydi. Cazibe merkezleri de her zaman, her konunun uzmanlarını topraklarına davet etmiştir. Her konuda uzman insanın yaşadığı bir uygarlıkta siz Kur'an da bahsedilen bir yapıyı tabiri caizse firavundan daha da fazla önemseyip göklere çıkarmaya çalışıyorsunuz. Fiavun da zaten göklere çıkarılmayı ümit ediyordu bu pramitleri yaptırırken, siz 3000 yıl sonra o'nun bu isteğini (dolaylı olarak da olsa) yerine getirmek için kendinizi yırtıyorsunuz, parçalıyorsunuz. Gerek yok inanın, hiç gerek yok.

Firavun bu pramitleri 3000 yıl önce yaptırdı değil mi ? Peki, düşünün bakalım Hz. Musa (as.) ne zaman yaşadı ? Tam da bu 3000 yıl önceki döneme denk geliyor olmasın sakın ! Beraber büyüdüğü çocukluk arkadaşı, geleceğin tanrı/firavun'u ve o an yaşayan firavunun eşi Asiye'nin (Allah rahmet etsin) üvey oğlu Musa ! (as.) Bir kişinin ölümüne sebep vermekten dolayı Mısır'dan kaçıyor, yıllar sonra geldiğinde heman tanrı/firavun'un veziri olmuş ülkeyi yönetiyor. Musa (as.) değişik yollarla 9 mucize ile kendisini Allah'a davet ediyor. Firavun, Musa'ya (as.) duyduğu ve Yüce olduğunu işittiği Musa'nın (as.) Rabbinin yüceliğine ulaşmak istiyor. Ve o yüceliğe ulaştığında Musa (as.)'ın Rabbini (haşa!) öldürerek, ciddi bir ortaktan kurtulmayı murad ediyor. Çünkü gösterilen mucizeler ile halk karşısında madara olmuş, perişan bir vaziyette üstüne üstlük tanrı'lık iddiası yerle bir olmak üzere. Ne yapıyor peki ? Bakın ne yapıyor:

"Firavun ise dedi ki: 'Ey millet! Ben, sizin için benden başka bir tanrı bilmiyorum. Haydi benim için çamura ocağı yak da ya Haman, bana bir kule yap; belki Musa'nın Tanrısı'na muttali olurum. Mamafih ben onu her halde yalancılardan sanıyorum'." Kasas : 38

Pişmiş kireçtaşı ile yapılan kuleler. Piramitlerin yüzeyi pişmiş kireç taşı ile oluşmuştur. Kireç taşı bilinen en yalıtkan malzemedir. Ateşte pişirildiği zaman kütleselleşir ve sandığınızdan da hafif bir kütle çıkar ortaya. Banyoda ayağınıza veya nasırlı yerlere kullandığınız beyaz delikli tüf taşı vardır ya, işte onun gibi bir malzeme. İç kısımlarında kullanılan granit ise, bugün bilim tarafından kabul edilen doğal iletkendir. Aynı zamanda radyoaktif bir malzemedir ve piramitin içerisinde oluşan havanın iyonizer olmasını sağlar. Yani her katta pişirilen tonlarca kireçtaşı, bir sonraki katı oluşturuyor. Her kat oluşturulduğunda granit bir malzeme ile kaplanarak bloksu bir görüntü verilirken, aynı zamanda granit ile de sağlamlaştırılıyor. Planı ise, mükemmel bir mimarlık şaheseri. Ama sandığınız gibi kral mezarı olsun veya fravunumuza havadar bir yer olsun diye değil, başka amaçlarla. Aynı zamanda elektrik için tasarlanmış bir kule ! Ne oldu ? neden şaşırdınız ? Mısır uygarlığı ve elektrik mi ? yanlış okumadınız...Hatta hiç okumadınız ! Kur'an da var desem ? nerde mi ? yok, göstermem, sizin bulmanız lazım. Bakın sizin iddianıza hem bilimsel hem de Dinsel yönden cevap verdik. Biraz da dinsel yönünü siz araştırın. Nasıl olsa bilimsel yönünü biliyorsunuz, sizin için zor olmasa gerek.


çünkü piramitlerin içindeki sırrı açıklamak kur'anı açıklamaktan daha zor.

Çok çirkin bir cümle ! Piramitler kutsal değil, hatta yapanlar tarafından dahi kutsal "atfedilmedi", ama Kur'an "kutsaldır" hembizim için, hem tebliğ eden için, hemde Alemlerin Rabbi için.


Bu arada, vaktiniz olursa Süleyman tapınağını da bir inceleyin, tavsiye ederim. O da çok muhteşem ve zanaat yönü itibari ile ve mimari açıdan ilginizi çekecektir. Tarih olarak belli bir tarih diyemem ama sanırım Musa (as)'dan bir 1000 yıl daha sonraya gidin. Günümüzden 2000 - 2300 yıl öncesi gibi bir zaman dilimi yani. Cinler yaptı, Kur'an da yazıyor. Bilim ise, hala şaşkın şaşkın bakmakla yetiniyor. Daha kapısının önüne konulan iki sutunun muhteviyatını ve gizemini çözmeye çalışıyor. Pisagaor denkleminden daha zormuş bildiğim kadarı ile, biraz da siz uğraşın...


9. sorunuza şimdi cevap yazmaya başlıyorum...
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
9) 64 milyon nüfusluk mu kıtasının yani bir medeniyetin yok olması aslında piramitlerin içindeki bilimi destekler nitelikte. ama bunu görebilmek ve parçaları birleştirmek için biraz düşünmek gerekiyor.
.
Piramitleri desteklese ne olur, desteklemese ne olur ? İnsanlık tarihi yeniden mi yazılacak ? Ölmüş olanları da yerinden kaldıracakmısınız ? Keşke pramitleri desteklemenin de daha ötesinde, uygarlıklarının ulaştığı medeniyet ve teknolojiyi öğrenme şansımız olsa eski uygarlıklardan. Keşke bunun için istesek eski medeniyetlerden haberdar olmayı. İstermisiniz ? O zaman gelin sizinle kolkola verip, Kur'an ile yolculuğa çıkalım.

Nereye gidelim ? mu kıtası Kur'an'a göre yakın bir dönem. Şöyle 64 milyonun geldiği insanlığın 2. atasına kadar uzanalım önce isterseniz.
İnsanlar gülüyor "bu Nuh varya, hepten şaşırdı. Kalktı, hiç üşenmeden ormanın içine, büyük bir suda yüzecek gemi yapıyor" diye alay ediyor yanından gelip geçerken kafirler. Ama burada gülüp geçenlerin hiç biri o güne kadar gemi görmemiş. İçine binmemiş, biliniyor ama görülmemiş. Aynı günümüzde de ışınlanma veya başka bir bilimselin varlığını bilmek ile henüz görmemiş arasında olmak gibi yani. Teknolojinin ilk safhası. Ve bu teknoloji bir uygarlığın sonu oluyor. Bunun gibi bir çok uygarlığın sonuna baktığınız zaman, teknoloji vesilesi ile son nokta konulmuş olduğunu görürüz.

Neyse, fazla hikayemsi olmak istemiyorum. Kur'an da "mu" kıtasının batırıldığı yazıyor. Sadece mu kıtası mı ? daha bir çok kavimler ve memleketler helak olmuştur. Ama sayının 64 milyon gibi uçuk bir ifade olması abartı olabilir. Destanlarda illa bir abartı yönü olmalı ki günümüze kadar ulaşsın. Neyse, konumuza dönersek sadece mu kıtası ile ilgili olarak, buyrun cevabı bu, tabi türkçe karakterler ile veriyorum klavyem arapça karakter barındırmıyor, araştırması da size kalmış: Elif Lam Mim. Açıklaması "Allah mu'yu batırdı" veya "Allah mu'yu yok etti".

Samimi müslüman kardeşlerim, bir an için sizlerin de kafası karışsın istemiyorum o neden ile sizlere açıklama gereği duyuyorum, Elif; bildiğiniz gibi Rabbimizi temsil eder. Arapça alfabede bir tek bu harfin ne önüne ne arkasına harf gelmez. Tektir ve Kur'an da her zaman Allah'ın remzi olarak işaret edilmiştir. Mim; başlı başına bir kelime de olur, başka bir şeye kök de olur ve istenildiği zaman mu olarak da okunur. Lam ise; kök olarak "la" yani yok etmekden de gelir. İlla bu anlamda demiyorum ama kök olarak la kelimesidir ve yok anlamındadır. Bu sadece küçük bir teori ve mantığa yakın izler taşıyor. Sadece dipnot olması açısından ele aldım. İlla bu demek (haşa) Rabbime hakaret olur ki, O'nun şanı hakaret içeren ifadelerden münezzehtir.

ELİF: Allah
Mim: Mu (Eğer böyle okursak, ki istersek okunabilir)
LAM: Yok (Kök olarak "la" kabul edilirse, ki cümle içerisinde edilebilir)

En doğrusunu Allah bilir.

Mu kıtasına varıncaya kadar Nuh, Ad, Semud, Lut kavimleri ve memleketleri helak oldu. Bu memleketlerde de ciddi nüfuslar vardı. Hele hele Nuh (as.) kavmi, yani Adem (as.) sonraki insanlığın nesli yok oldu. Bunlara ibret nazarı ile bakmak gerekirken, sadece mu kıtasına takılmak, biraz abes kalıyor.
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Bu gecelik bu kadar kompleks, 10. sorunuza inşaallah yarın cevap veririm. Ki, cevabı en kolay bir soru ama uzun açıklamalı yazacağım. Bugünde çok yoruldum, müsadenizle istirahate çekilmek istiyorum. Ama yazdıklarımızı sadece bizim penceremizden değil, aynı zamanda da Kur'an penceresinden okuyup anlamaya çalışın.

Eğer samimiyseniz...Öyle olduğunuz izlenimi var gibi, görmek isterim.
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
10) namaz saatlerinin nasıl hesaplandığını bana söyler misin? türkiye de ve arabistanda neye göre dakika dakika hesaplanıyor ve kutuplarda namaz saatleri nasıl hesaplanır. bana kabaca bir imsakiye oluşturabilir misin? ve oruç nasıl tutulacak kutuplarda? bana iftar ve sahur saatlerini oluşturur musun? kutupları açıkladıktan sonra uzayda güneşin batmadığı bir yerde oruç nasıl tutulur? ne güneşin etrafında dönüyoruz, ne de güneş bizim etrafımızda dönüyor. güneş hareketi diye bir şey yok. güneş hareketinin olmadığı bir yerde saatleri nasıl hesaplayacağız? nasıl oruç tutacağız ve nasıl namaz kılacağız?

[FONT=&quot]Evet geldik en meşhur sorunuza. Meşhur diyorum, çünkü sizin gibi kafa karışıklığı yaşadığını veya inanmadığını iddia eden insanların yegane mikser sorusudur. Çok taraftar toplar, acaip prim yapar. Cevap her seferinde verilir, ya az, yahut da yetersiz bulunur. Sorsan, mahallesinin camisinin bırak yolunu, caminin ne renkte boyası olduğunu bilmez, sözüm ona namaz kılacaktır da, kutuplarda kalmıştır, illa namaz vaktini nasıl bileceğini, bilemediği takdirde n’apacağını, Allah’a karşı bir mahcubiyet yaşamak istemediği için (!), sorar da sorar. İllet derecede düşkündür zira namazına. Sizi tenzih ederim, siz mutlaka kılmıyorsunuzdur, zaten sizin böyle bir derdiniz yok. Siz de benim gibi soranlardan bıktığınız için, biraz da sizin kafanızı karıştıran ve her yerde çıkan bir soru olduğu için, o neden ile sormuşsunuzdur, eminim. [/FONT]


[FONT=&quot]Şimdi; bu sorunuzun bir şeriat yönünden cevabını yazalım, bir de takva yönünden olanını yazalım. Siz, hangi tarafından isteyen olursa, o yönünden cevap verirsiniz size soranlara.
[/FONT]

[FONT=&quot]1 - Şeriat yönünden söylersek, namazın farz hükmüne girmesi için vaktin girmesi gerekir. Örneğin, siz kutuplarda ikindi namazını kıldınız ve akşamı bekliyorsunuz. Tam kararma anı girmeli ki, sizde namazınızı kılabilesiniz. Ama hava kararmadı, yani o bildiğimiz kızıllık ile karanlık girme anı gerçekleşmedi. Demek ki, vakit girmedi, vakit girmeden de namaz kılınmaz. Burada yani Türkiye de ikindi namazını[/FONT] kılan kişi akşam karanlığı girmeden kalkıp da erken bir saatte örneğin 20 dakika öncesinden kılıyor mu ? elbette kılmıyor. Peki, namaz saatine 20 dakika kala ölse, 20 dakika sonraki namazdan mesul mu ? değil. Neden, çünkü vakti girmeden öldü de ondan. O neden ile vakti girmeyen namaz, farz hükümleri içine dahil olmadığı için kılınmaz.

2 - Takva yönü ise, eğer siz yok arkadaş ben illa kılacağım derseniz, aynı meridyende beş vakite uygun namaz kılınabilen en yakın ülke neresi ise, (örneğin Hollanda diyelim) oradaki namaz saatleri ile aranızdaki mesafeyi hesap edip saat farkını da üzerine ekleyerek o saatte kılabilirsiniz.

Alın size örnek bir şekil. En üst kutup noktasındayız. Zirvedeyiz, İslam bayrağı sayenizde dalga dalga, püfür püfür esip dalgalanıyor ve siz namaz kılacaksınız. İkindiyi kılmıştınız akşamı bekliyorsunuz. En yakın ülke aynı meridyende neresiydi Hollanda! Tamam, önümüze alalım hollanda vakitlerini, getirelim hemen önümüze:

HOLLANDA (AMSTERDAM) NAMAZ VAKİTLERİ

Tarih
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Kıble Saati
01.11.2011 5 34 7 30 12 31 14 49 17 20 18 40 8 39
02.11.2011 5 36 7 32 12 31 14 47 17 18 18 38 8 38
03.11.2011 5 38 7 34 12 31 14 46 17 16 18 36 8 37
04.11.2011 5 39 7 36 12 31 14 45 17 14 18 34 8 37
05.11.2011 5 41 7 37 12 31 14 43 17 13 18 33
8 36
06.11.2011 5 42 7 39 12 31 14 42 17 11 18 31 8 35
07.11.2011 5 44 7 41 12 31 14 40 17 09 18 29 8 34

Bizim bulunduğumuz yer ile (kutuptayız ya) arasında +2 saat 15 dakika var.

Hollanda da imsak saat kaçta oluyor : 05:34
Kutupda bizim bulunduğumuz yerde : 07:49

Hollanda da akşam namazı saat kaçta giriyor: 17:20
Kutupda bizim bulunduğumuz yerde ne zaman : 19:35

Orucunuzu da, namazınızı da kılıp tutmaya yetecek kadar da geniş bir anlatım. İstediğiniz yerden başlayın.

Buda takva yönüdür. Hazır bir haftalık imsakiye verdim, vakit de girmek üzere emeğimizi boşa çıkartma bari kompleks, kılıverin namazınızı. Bize de dua edin.

Şimdi gelelim güneşe, Ey Rabbim, güneşe bile gittik ya, sonumuzu hayr et! Dünyada namazı niyazı dört dörtlük yaptık da şimdi güneşte kılacağız. Hatta güneş sisteminden de ötelere gittik, güneş filan da kalmadı ortalıkta. Başka bir galaksideyiz, burada güneş de yok. E, oraya kadar gittiysek, demek ki teknoloji had safhada. Kolumuzda ve bilgisayar ekranında saat denen bir alet var. Kıble neresi, elbette diğer galakside kalan dünya. Girin dünyanın koordinatlarını, uzay gemimiz ile hangi açıda bulunuyor göstergeye bakın, o yöne doğru dönün, ve; KILIN ! Ama lütfen dikkat edin; SEFERİ OLARAK 4 REKAT FARZLARINIZI 2 REKAT KILMAYI UNUTMAYIN !...

"Demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır" İnşirah: 5

Şimdi, ben size soracağım. Ama; önce vakti giren namazımı kılmam için ara veriyorum. Bekleyin, daha yazmayın.
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Evet, şimdi ben sorayım siz cevaplayın.

1 - Kur'an'a inanmadığınız için, Rabbiniz ile nasıl iletişim kuruyorsunuz ? Hani Allah'a inanıyorsunuz ama Din ve Kur'an'a inanmadığınız için o yönden çok merak ettim. Madem ki bir Rabbiniz var, O'nunla iletişim de kurmalısınız, değil mi ? Yoksa kurmuyormusunuz ? Sizi başıboş mu bıraktı da, free mi takılıyorsunuz ?

2 - Hayatınızda namaz kıldınız mı ? Kıldım dediğiniz bir yerde okudum, namaz kılan bir insan namazı bırakır mı ? Bırakırsa, eksiklik hisseder mi ? Mesela, nefes alamıyor gibi yada dağlar üzerine çökmüş gibi bir hale girdiniz mi ?

3 - Tatlı su ile tuzlu suyun birbirine karışmadığını ilk okuduğunuzda (basından) bunun Kur'an da da olduğunu görünce ne hissettiniz ?

4 - Japon bilim adamının 2010 yılında keşfettim dediği buluş nedir ? daha sonra bu keşfettiği şeyin 1400 yıl önce yaşayan Muhammed Mustafa'nın hadislerinde yer aldığını duyduğunda ne hissettiğini biliyormusunuz ?

5 - Ta-i zaman ve ta-i mekan ne demektir ? Nerede geçer ? Bilim bu şeyin neresindedir ?

6 - Soğuk füzyon nedir ?

7 - Dünyanın uzay çağını yaşayacağına inanıyormusunuz ?

8 - Ahiret diye bir şey var mı size göre ? Varsa, neden ? yoksa; neden ?

9 - Vucudunuzda, ölüm ile yaşamı bir arada bulundurduğunuzun farkındamısınız ?

10 - Size sarsılmaz bir iman ile "müslümanlığı teklif ediyorum," İslam olun ! ve ebediyen bu düşüncelerden kurtulun, kabul edermisiniz ?
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Örnek olarak verdiğim Hollanda'yı sadece örnek diyerek vermiştim, ama her şeyi düzgün yazdık bari örneğimiz de düzgün olsun diye düzeltiyorum. Kutup da ayazda beklemeyin şimdi. Temkin vakti için 15 dakika orada bayağı önemlidir. Size namaz saati olarak en yakını İsveç'in Tıerp şehridir. Buna göre kılın. Aşağıya sizin için tekrar alıntıladım. Bir haftalık yine. Siz bu hafta kılmaya başlayın inşaallah önümüzdeki hafta aylık gönderirim.

ISVEC
TIERP HAFTALIK NAMAZ VAKİTLERİ

Tarih
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Kıble Saati
01.11.2011 4 43 7 07 11 41 13 28 16 02 17 22 9 24
02.11.2011 4 45 7 09 11 41 13 26 15 59 17 19 9 24
03.11.2011 4 47 7 12 11 41 13 24 15 57 17 17 9 23
04.11.2011 4 49 7 15 11 41 13 22 15 54 17 14 9 23
05.11.2011 4 51 7 17 11 41 13 20 15 52 17 12 9 23
06.11.2011 4 54 7 20 11 41 13 19 15 49 17 09 9 22
07.11.2011 4 56 7 22 11 41 13 17 15 47 17 07 9 22
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Deneme yazılarınız geldi, cevabi yazılarınızı bekliyoruz inşaallah.
 
K

kompLeks

Guest
dün bir problem oldu. bilmediğim bir sebepten dolayı uzun uzun yazdığım yazı yayınlanmadı ve yazdığım yazılar da silindi. sonra tekrar denedim oluyor mu diye. oldu ama geç oldu. uykum geldi. sağlık olsun bir daha yazarım.

öncelikle şunu söylemek istiyorum. benim samimi olmamdan bahsetmişsiniz. samimi olmamam için bir çıkar sağlamam gerekir. ben buraya para kazanmaya gelmiyorum. ya da bir dinin misyonerliğini yapmaya gelmiyorum. her hangi bir çıkar sağlayamam yani. bunları daha önce de yazdım ama okumuyorsunuz heralde. halen samimiyseniz diyorsunuz. zevkimden mi oturup saatlerce yazıyorum. bunu söylerken bile art niyetlisiniz. verdiğiniz mesaj şu: '' samimiyseniz kabul ederseniz, kabul etmezseniz samimi değilsiniz.'' öncelikle yaklaşımınız hiç samimi değil ki. hümanist değilsiniz. sizden olmayanı kabul eden bir tavrınız yok. bildiğiniz tek şey hakaret etmek. insanları cahillikle suçlamak. en başta saygı. hangi inançtan olursa olsun, kimse kimseden üstün değildir.

piramit konusunda yine laf cambazlığı yapmışsınız. her dinde misyonerler olduğu gibi, sizin de bir misyoner olduğunuzu düşünüyorum. müslümanlığı yaymak için çalışan bir misyoner. yanılıyor da olabilirim. ama bu kadar laf cambazlığını ancak bir misyoner yapabilir. bunun için bir eğitim almış gibisiniz ya da bu sizin doğal yeteneğiniz. gelelim sebebine. aynı şeyleri defalarca yaıyormuşum gibi hissediyorum artık sıkıldım. anlayan anlamıştır heralde anlamayana da yapacak bir şey yok. old preacher'in dediği gibi herkes kendi düşünsün bulsun.

sizin söylediğiniz gibi 3ooo yıl öncesinden bahsetmiyoruz. 5ooo yıl öncesinden bahsediyoruz. 5ooo yıl önceki bilimden bahsediyoruz. 5ooo yıl önce bile insanların bu denli bilime hakim olmasından bahsediyoruz. siz 14oo yıl öncesinden bahsediyorsunuz. herhangi bir insan bunu bilebilir mi diyorsunuz? bilmiş işte arkadaşım. 5ooo yıl önce güneşin açısından saati bile hesaplamışlar. güneşin hangi iki gün odaya ışık vereceğini bile hesaplamışlar. siz bana diğer yapılardan bahsediyorsunuz. diğeri ne? bundan 1ooo sene sonra. o da benim düşüncemi destekliyor. o da bilimin ne denli geliştiğini gösteriyor. demek ki pramitlerin dönemindeki bilim muhammedin dönemindeki bilimden daha gelişmişti. bir şekilde medeniyetler kayboldu. yanlarındaki bilimi de alarak tüm sırlarını yanlarında mezara götürdüler. belki onlardan kalan bir kaç parça sırrı birileri buldu ve silsile yoluyla günümüze kadar dinler oluştu. o kadar yazdın benim söylediğim gerçekler değişti mi? 14oo yıl önce hangi insan uzay hakkında bilgi verebilir diyorsunuz. kardeşim 5ooo yıl önce astronomi biliyorlar. güneşin ne zaman nereye ışık vereceğini hesaplayabiliyorlar. muhammed onu bile hesaplayamamış. siyah iplikle beyaz ipliği birbirinden ayırt edinceye kadar yiyebilirsiniz demiş. siz öyle mi yapıyorsunuz? siyah iplikle beyaz iplik ayırt edildiğinde bile ezan okundu diye iftarınızı açıyorsunuz. ortalık zifiri karanllık olsa bile ezan okundu diye sahuru kapatıyorsunuz. sahur kapandıktan bir saat sonra ancak ayırt edilebiliyor iplikler.


soğuk füzyondan bahsetmişsin. onu da kur'an yazıyor değil mi? hatta aynen soğuk füzyon diye geçiyor kur'anda değil mi? elif lam mim gibi. neymiş bunun anlamı:''allah mu'yu yok etti''. allah akıl fikir versin. çok düşündün mü bu sonuca varmak için. üç gün düşündün gerçi. normaldir. soğuk füzyondan bahsetmiş. bari nezaman nerde kimin bulacağını da söyleseydi, tadımız tuzumuz kaçmasaydı. söyleyemez miydi? söyleyebilirdi tabiki. allah her şeyi bilmiyor mu? tabiki biliyor. allahın sözü olsaydı onları da yazardı. hatta laga lugaya gerek yok direk soğuk füzyon diye yazardı. ama niye yazmamış? çünkü yazarsa herkes imana gelir ve ozaman imtihanın anlamı kalmaz. öyle değil mi? imtihanın anlamlı olması için apaçık olmamalı hiç bir şey. hep şüphede kalmalı. adem herşeyi biliyordu, görüyordu. imtihanın onun için bir anlamı yok ozaman. imtihanın anlamlı olabilmesi için görmemek bilmemek gerekiyor. ozaman kur'an niye kendini ispatlamaya çalışıyor. niye gelecekten haber veriyor. kendini ispatlarsa imtihanın ne anlamı kalır. herkes iman ederse imtihanın anlamı kalmaz dimi? yani herkes sınıfını geçerse boşuna sınav yapılmış olunur. sınavın anlamlı olması için yarısının sınıfta kalması gerekiyor. öyle değil mi? ozaman namaz kılmayanlar inanmıyorlar mı? şüpheleri mi var? şüpheleri yoksa ve imana geldilerse ozaman imtihanın ne anlamı var?


kur'an kusursuzdur diyorsunuz. kimse onun gibi bir kitap yazamaz diyorsunuz. ben yazdım. kur'anın arkasına nasıl namaz kılınacağını, nasıl abdest alınacağını ve nasıl oruç tutulacağını yazın. işte zaman daha kusursuz bir kitap olur. bundan daha kusursuzu da yapılabilir. kur'an kusursuz olsaydı, en salağınız bile okusa aynı şeyleri anlardı. kusursuz olsaydı kur'an, onu anlamak için din alimlerine, fıkıhçılara ve hadislere gerek kalmaz dı. kusursuz olsaydı eğer kur'an, onu anlamak için kimseye sormazdık, tek başına yeterdi herkese. belki kur'anı okumuyorsunuzdur diye inanıyorsunuzdur.

benzetme yaparak inanmak ahmaklıkdır deyip aynı benzetmeyi değiştirip ikinci defa yapmışsınız. peki bu ahmaklığı ikinci defa yapmak nedir? halen laf cambazlığı yapıp gafınızı düzeltmeye çalışıyorsunuz. yaşamımdaki düzeni benzetmişsiniz yine. ama anafikir değişmemiş. ben allahın bir düzeni olduğuna inanıyorum zaten. benim yaşamımda bir düzen var. sizin benzetmenizdeki mantıkla hareket edersek, ben kendi düzenimi sağlamak için elçi ya da aracı kullanmıyorum. kendi düzenimi kendim kuruyorum ve devamını sağlıyorum. o zaman allah da kendi düzenini kendisi kurar ve devamını kendi sağlar. bunun için elçi ya da aracı kullanmaz. paragrafı uzun uzun yazıyorsunuz yaptığınız laf cambazlığı anlaşılmasın diye ama olmuyor dimi? geri de dönemiyorsunuz. kusura bakmayın bu benzetmeniz sizi batırdı zaten. yapılan bütün benzetmeler kendini batırır, verilen bütün örnekler kendini çürütür. ufak bir mantık yürütmek yeterlidir bunlar için?

anlayana bu kadar kelam yeter.

 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Bana bak terbiyesiz ! sana burada hakaret eden olmadığı gibi, zorla yaz diyen de olmadı. Sana ağzımı bozarsam, o zaman anlarsın hakaretin ne olduğunu. Sen kimsin terbiyesiz kafir ! Hz Muhammed (sav.) hakkında, ahbap çavuş gibi konuşuyorsun, kafir ! Sana zorla inan diyen varmı, var git ne halin varsa gör. Sizin gibi kafirlerin gideceği tek yer vallahi ve billahi cehennemin 7 derekeleridir. Beynin yetmeyince hakaret öyle mi ? cahil değilsin sen, zır cahilsin, cahilliğin her tarafından burada yüzlerce kişi tarafından görülüyor.

Nerde hakaret ettik şimdiye kadar, geldin müslüman mahallesinde salyangozda değil alenen domuz eti satmaya kalkıyorsun. Git, önce adam ol, oku beynini geliştir ondan sonra gel süslü cümleler kullanmadan derdini hakaret etmeden anlatmaya çalış.

Gerçi sen de o kadarcık zekada yok, olsa enb azından cevap verirdin. Piramitlere bile bir 3000 yıl diyorsun, cevabı da alnının ortasına yiyince 5000 yıl diyorsun. Amma kıvırıyorsun, eminim evde çay kaşığının şıkırtısına da kıvırıyorsundur. Madem beynin basmıyor da ne yapmaya buraya geldin. Aklın sıra karşında aptal müslüman mı bekliyordun. Ama olmadı değilmi, ışından atomdan füzyondan bahseden beyinler gördün, mantıklı olduğu herkes tarafından görülen sorulara muhatap oldun, şimdi kestirme yoldan hakaret, küfür gırla ne yaparsam mantığı ile içindeki pislikleri buraya boca etmeye çalışıyorsun. Çok çok senin şu mesajların silinir burayı kirletemezsin, ama; içindeki pisliğin ile ömür boyu sen yaşayacaksın. Pisliğinin içinde kal. Zaten her tarafından pislik ve cahillik akıyor. Defol ! pis kafir. Bir de cahil kafir !

Hanyayı da Konya'yı da anlayacağın gün geldiğinde, ne olduğunu işte o zaman anlarsın.

"Yine bunlara `Nâsın iman ettiği gibi iman edin!` denildiği zaman; `Yâ!... Biz o süfeha'nın (budalaların) iman ettikleri gibi mi iman ederiz? ` derler. Hâ!... Doğrusu süfeha kendileridir ve lâkin bilmezler!" ( Bakara : 13 )
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan


kur'an kusursuzdur diyorsunuz. kimse onun gibi bir kitap yazamaz diyorsunuz. ben yazdım. kur'anın arkasına nasıl namaz kılınacağını, nasıl abdest alınacağını ve nasıl oruç tutulacağını yazın. işte zaman daha kusursuz bir kitap olur. bundan daha kusursuzu da yapılabilir. kur'an kusursuz olsaydı, en salağınız bile okusa aynı şeyleri anlardı. kusursuz olsaydı kur'an, onu anlamak için din alimlerine, fıkıhçılara ve hadislere gerek kalmaz dı. kusursuz olsaydı eğer kur'an, onu anlamak için kimseye sormazdık, tek başına yeterdi herkese. belki kur'anı okumuyorsunuzdur diye inanıyorsunuzdur.



Sıkıştığınız zaman ya cevap veremiyor ve sessizliğe bürünüyorsunuz, ya da hep aynı yerlerde dönüp duruyorsunuz. Ne bir şey anlıyor, ne bir şey anlatabiliyorsunuz. Yaptığınız sadece ara sıra çaktırmadan İslam'a sövmek. Sıkıştığınızda "anlamak için buradayım" kılıfına bürünüyorsunuz ama yazdıklarınızla mazeretiniz hiç mi hiç uyumlu değil.

Örneği mesajınızdan alınan yukarıda ki pasaj. Ne kadar basit bir zihnyetle yazılmış. İki kere ikinin bile talim ve terbiye ile öğretildiği bir dünyada Kur'an ın tefsire ihtiyaç duyulmaması gerektiğini ve bu nedenle Kur'an ın aşağılanması çok küstahça.

Mesela; musa ve hrstyn nin kompLeks le aynı kişi olduğunu nasıl ben biliyor, siz de biliyor ama bir çok kişi bilmiyorsa, bu ne bilmeyenlerin bilgisizliği ne de benim alimliğim olmadığı gibi. Şimdi bu inceliği ve buna benzer bir çok hususiyeti forum kurallarına yazmak gerekmiyor ama davranmamanız gerekenler konusunda uyarılmış olmanız yeterli olmalıydı.

Demek ki, nasıl ki her ilim anlaşılması için talim ve terbiyeye ihtiyaç duyuyor, Kur'an ilmide öyledir. Bu tahsil ve terbiyeyi siz de alsanız anlama şansınız olur. Siz bunun böyle olduğunu çok iyi biliyorsunuz. Ama derdiniz ve davanız İslam'ı anlamak değil, onu aşağılamak. Bu nedenle de bu yazım size son ikazdır, son...
 

eflatun

New member
Katılım
17 Nis 2010
Mesajlar
34
Tepkime puanı
36
Puanları
0
yani sizin anlama kabiliyetiniz benimkinden daha mı fazla?
Anlama kabiliyeti değil,iman ile ilgiliymis bunuda ders tadında ,örneği ile öğrenmiş olduk elhamdülillah:)Hak rızası gözetenlerden,
görmek isteyene tüm esmalarını gösteren,duymak isteyene Kuran-i Kerim ile seslenen,tartışmasız en Yüce olan ALLAH (cc) razı olsun.
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Hala hırsımı alamıyorum ya, şu terbiyesizliğe bakın. Burada kimse hakaret etmeden sayın mayın diye hitap ediyor, yazı yazıyor, ciddiye alalım en azından kazanalım diye müsahama gösteriyor, terbiyesiz köpek ! hadsiz kafir ! sizin hepinizin ortak tavrımıdır bu, karşınızda adam gibi düzgün cevaplar veren müslümanlara, o hayvandan da aşağılık kabul edilen belhüm adal zekalarınız ile hakaret etmek. Yiyemeyince, laf cambazı ha ! Seni gidi şarlatan seni, seni gidi kafir köpek seni. İşte senin gibi insanların katli vaciptir İslam esaslarında.

Burada bize paramı veriliyorda, senin gibi kopuklara sayfalarca yazı yazılıyor. Yemiyor kızım yemiyor, uğraşma. Git turan dursunların sayfasına pusicik pusicik takıl.

Bizden olmayanları kabul etme tavrımız yok muş ! seni insan yerine koyduk da ne oldu ? köpek ! Ciddiye aldık da ne oldu ? Zormu geldi cevap vermek ? Daha tahareti öğreten müslümanlar olmasa acaba pisliğinden geçilirmiydi ? sanal dahi olsa burayı bile kokuturdun. Sonuçta piliğin de mecaz hali vardır, sende o mecazlardansın işte. Yani, hem reel pislik, hemde sanal pisliksin.

Temizlik müslümanlığın şiarından lavuk, o neden ile kendini müslüman ile kıyaslama. Müslümanın tırnağının altındaki kir tabakasına bile kurban ol sen. Ki, ona bile olamayacaksın.

Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu aleyhi ve Sellem efendimize hakaret et, müslümanlara salak de, yazdıkların ile (haşa) Allah'ı işini bilmeyen varlık sıfatlarına indirge, harbiden sormak lazım; senin bu haline aklı başında olan (varsa eğer) bir başka yakının ne diyor ? Köpekliğin doğuştan olduğu için seslenmiyorlar mı. Olsun be, pasaklı fino köpek bile olsa, köpek yavrusu köpektir, doğuran anası sahip çıkar önüne kemik koyar. Ulan o bile kendine ekmek veren eli ısırmaz, sen nasıl bir köpeksin de bu kadar nimet veren Rabbine karşı kafirleşebiliyor ve O'na (Celle celaluhu) hakaret ediyorsun. Hayvandan da aşağı olduğunu öğrendiğin zaman, ah keşke toprak olaydım diyeceğini hiç hesap etmiyormusun ? Vah zavallı, vah...Acıma anlamında değil, daha henüz acıma halini haketmedin, İNŞAALLAH SENİN CEHENNEM ÇUKURLARINDA YANARKEN FERYAT FİGAN SESİNİ DUYDUĞUM ZAMAN, İSTERSE BENDE CEHENNEMDE GÜNAHIMDAN DOLAYI YANIYOR OLAYIM, SENİN O BAĞIRMALARIN İLE FERAHLAYIP FIRSAT BULDUKÇA RABBİME ŞÜKÜR SECDELERİ EDECEĞİM.

Füzyonun soğuğunu değil, artık en hararetli olanımı diyeyim, yoksa sadece har olanı mı diyeyim, bir yerlerine yapıştığı zaman anlarsın nerede yazdığını.

Görün ey insanlar! bu aşağılık kafirlerin ortak noktaları:

1 - Kibar görünürler, terbiyeden nasipleri yoktur ama insan içine çıkıp kabul görmek için papağan gibi ezberledikleri kibar cümleler ile seslenirler diğer insanlara.

2 - Hadsizdirler, kendilerine ait en ufak bir nezaketleri olmadığı için, gerçek hayatta hayvan yerine dahi konulmadıkları için, herkesin değer yargılarını kendilerinin ki gibi zannedip hadisizce saldırırlar.

3 -Nankörlük yaşantılarında tavan yaptığı için, bırakın sizin nezaketen cevaplarınızı, kafirliğine rağmen kendine 3 öğün ekmek veren Rabbinin dahi kutsal görmemizi istediklerine küfür ederler.

4 - Zekaları kıt ve karanlık dehlizlerde olduğu için, mantık örgüsünden ve mantık yürütme kuramlarından bihaber yaşarlar. Bir şey anlattığınız zaman mongol bir 2 yaşında çocuğa anlatır gibi anlattığınız takdirde, sadece o zaman; boş boş bakan gözlerini kırpması gibi, göz kırpmaya çalışıp anladıklarını ifade etmeye çalışırlar.

5 - Pislikleri fıtratları gereğidir. Allah bilir evlerinde sabun ve şampuan bile yoktur, içi pis olanın dışının da pislik olması bundandır.

6 - Şekil a'da olduğu gibi, psikolojik nedenler ile kendilerini ifade etmeleri zor olması nedeni ile, şartlı refleks olması sebebi ile de kendilerine üye adı seçerken bile bilinçaltlarındaki seçenekleri kullanırlar (örnek:kompleks)

7 - Cahilliklerini kapatmak için, diğer kafirlikte tavan yapmış, bizler tarafından yine gerizekalı oldukları kabul edilen kafirlerin sözlerini kullanırlar. Sanarlar ki, müslümanlar kendilerinden daha gerizekalıdır. Oysa öyle olmadığını gördükleri zaman, kaçmaya çalışırlar, kaçarken de şeytanın ezanı duyduğu zamanki hareketini yapmak isterler, ama içinde kalırlar. Onların doğal kokuları olduğu için ayrıcarahatsızlık hissetmezler. Sizin bizim gibi değillerdir çünkü.

Biz, bunlara kısaca kafir diyoruz. Rabbimizin ahirette ne diyeceğini de bilerek söylüyoruz.

8 - Allah'ın ayetlerini, oyuncak sanıp daha iyisini ben yazarım diyecek kadar da cahildirler. Ataları darwın olduğu için, kısaca; memeli; iki ayaklı; ama maymun kılıklı olarak dolaşırlar.


Bu kadar. (Aslında değil ama sevdiğim bir kardeşimden telefon geldi, yeter o kadarı zaten anlayan anlar dedi)
 

mavigece

New member
Katılım
1 Nis 2006
Mesajlar
62
Tepkime puanı
28
Puanları
0
Yaş
38
KOMPLEKS....


bu bilim den kastın nedir..geçmiş sayfalarda hep bunun arkasına sığınmışsın...bu bilim bilim diye ısrarcı olduğun kavramını aslını araştırdınmı hiç?...

bilimsel kaynaklar kur'anı kerimi hep desteklemiştir...ha ama o ateist siteleri kastetmiyorum..onlar biraz olaya çağdaş(?) bakıyo...neymiş mişş bilim varken dine ne gerek varmış mış...bu çağ dışıymış mış mış...işte müslümanlar yobaz zincirlerini kıramayan...kendini dış dünyaya kapamış diye bir sürü ıvır zıvır makalenin bol olduğu siteler...onları geç..

ben bilimi destekliyorum yanlış anlaşılmasın yani osmanlı devletindeki o kendini batılılaşmaya kapatılan dönemi kınıyorum..o yüzden duraklama ve yıkılma dönemini yaşadık..o yüzden imparatorluğumuz yıkıldı...

ama bilim demek sadece BATI demek değildir!!!...bilim demek Almanyada ki hansın savunduğu görüşler vs ler değildir!!!...bunu anlatmaya çalışıyorum...

biz neden imparatorluk olduk biliyomusun komplex?...haa madem bilimi bu kadar savunuyosun o zaman TARİH BİLİMİNİ de biraz araştır bak bakalım Osman Bey ile Fatih Sultan Mehmet arasındaki padişahların yaşantısına..disiplinli, islami inançları sağlam ,edepli ,adaletli...bizim devrimizdeki gibi teröristleri imralıda beslemiyolardı...şimdi fatih sultan mehmet olsaydı çoktan aponun kellesi gitmişti...ha buna katil gaddar gibi yakıştırmalar yapabilirsin belki!..ama asıl adaleti nizamı sağlayanlar onlardı..ve onlar namazında abdestinde insanlardı...baknz..tarihi kaynaklar....
 
Üst Alt