ibrahim571632
New member
Gs ronaldinho'yu alıyormuş desem, yazdıklarıma bakmayıp ''allah birdir, aklını kullanıp o yolu bulabilirsin'' diyeceksiniz. Bi okuyun yazdıklarımı yahu. Alayınızın cevapları birbirini tekrarlıyor.Size ayetleri gösteriyorum, bana saptırıyon diyorsunuz. Neyini saptırıyorum yahu? Basbaya söylüyor işte söyleyeceğini. Huriler seni bekliyor, gerektiği zaman kadını döv, hristiyanla yahudiyi dost edinme vs. Bunların neyini bir bütün olarak ele alayım? Ha, bu ayetleri tamamlayan şu var şu var derseniz tamam. Ama bunları gösteremeyeceğinizi siz de biliyorsunuz. Ki eğer başka bir ayette bunların tersini iddia ediyor olsaydı kuran, kendi içinde olduğundan da öte çelişkiler zinciri oluştururdu. Yani bir ayette hristiyana düşman ol, diğerinde olma demiş olsaydı, uğruna yönetilen ülkeler batıyı şeytan diye adlandırmazdı. Bunları siz de çok iyi biliyorsunuz ama işinize gelmiyor, kabullenmek istemiyorsunuz.
Nerde bayan üyeler? yoksa o yorumlanmasını rica ettiğim ayetler hakkında fikirlerini belirtmekten çekiniyorlar mı? Sanırım çekiniyorlar.. Belki de bazılarının, yorumlanmasını istediğimin ana kadar o ayetlerden haberleri bile yoktu..
KURAN'I YANLIŞ YORUMLAMA NEDENLERİ
-Ön yargı -
-Art Niyet
-Samimiyetsizlik
-Müteşabih ayetlerle muhkem ayetleri karıştırmak
-Kuran'ı yorumlama tekniğini bilmemek
-Arapça bilmemek
-Allah katından bir akıl ve anlayış verilmemiş olması
-Düşünmemek
-Kuran'ı hurafelerle yorumlamaya kalkmak
-Kibir ve Büyüklenme
-Kuran'ın bilimsel ayetlerini kavrayamamak
-İçinde yaşadığı düzenin yanlış ölçülerine göre Kuran'ı yorumlamak.
Yahudi ve Hırıstiyanlarla ilgili sorunun cevabını bu ayetlerde bulabilirsin.
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]Al-i İmran[/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]110. Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; iyiliği emreder; kötülükten meneder ve Allah'a inanırsınız: Ehl-i kitap da inansaydı, elbet bu, kendileri için çok iyi olurdu. (Gerçi) içlerinde iman edenler var; (fakat) çoğu yoldan çıkmışlardır. [/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]111. Onlar (ehl-i kitap) size, incitmekten başka bir zarar veremezler. Sizinle savaşa girecek olsalar, size arkalarını dönüp kaçarlar. Sonra kendilerine yardım da edilmez. [/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]112. Onlar (yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah'ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur; Allah'ın hışmına uğramışlar ve miskinliğe mahkum edilmişlerdir. Çünkü onlar, Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar ve haksız yere peygamberleri öldürüyorlardı. Bu da, onların isyan etmiş ve haddi aşmış bulunmalarındandır.[/FONT]
Kadının dövülmesi ile ilgili ayeti bize eksik aktardığın dikkatimizden kaçmadı ilgili ayetin kısa meal ve tefsirini doğru ve eksiksiz olarak veriyoruz.Özellikle kırmızı vurgulu cümleye dikkat.
[Nisa 34.Ayet Tefsiri]
Erkekler, kadınlar üzerine hakimdir [aile reisidir.] Çünkü, Allahü teâlâ, bazı kullarını, bazı hususlarda bazısından üstün yaratmıştır. Hem de, erkekler, kendi mallarını, onlar için sarf ederler. Kadınların iyileri, Allahü teâlâya itaat eder ve kocalarının haklarını gözetirler. Kocaları hazır olmadıkları zaman, onların namuslarını ve mallarını, Allahın yardımı ile korurlar. Hıyanet etmesinden korktuğunuz kadınlara, karı koca haklarını öğretin ve tatlı sözlerle nasihat edin, onları yatağınızdan ayırın. Yine de, uslanmaz iseler, hafif dövün! Uslanırlarsa, onları üzecek şey yapmayın, kendilerini incitecek bahane aramayın.
Kırmızı vurgulu cümleye dikkat edersen kafandaki soru işareti yerini ikna ve itidale sevkedebilir.
Görülüyor ki, mala ve namusa hıyanet etmeyen kadınları dövmek değil, onları hiçbir suretle üzmek caiz değildir. Namusa ve mala hıyanet edenlere, her hükümet, her kanun, ağır ceza yapmaktadır. İslamiyet, kadınlara, çok kıymet verdiği, çok acıdığı için, hain olanlarını kanun pençesine düşürmeden önce, hafif vurmakla islah edilmelerinin de, tecrübe olunmasını emretmektedir. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir erkek, hanımını döverse, kıyamette onun davacısı ben olurum) [R.Nasıhin]
"Kalplerimiz senin bizi çağırdığın şeyden örtüler içinde, kulaklarımızda da bir ağırlık var ve seninle bizim aramızdan bir perde çekilmiştir" dediler. Fakat ertesi gün onlardan yetmiş kişi Resulullah'a gelip "Ya Muhammed bize İslâm'ı anlat" dediler, arzedip anlatınca İslâm'a girdiler. Resulullah gülümseyip "Elhamdülillah, dün benim davetime karşı kalplerinizde gılîf, kabuk olduğunu, kulaklarınızda ağırlık bulunduğunu söylüyordunuz, bugün müslüman oldunuz" buyurdu. "Ya Resulallah, biz dün yalan söylemişiz, öyle olsa idi asla hidayet bulamazdık" dediler.
Umarım sonunda sende aynı akıbeti paylaşırsın..
Son düzenleme: