Kur'an I Kerim'i elle tutmak...

Kişi Abdestli iken tahsil ettiğini. Ezberinden, Hamamcı ikende okur.
Ancak takva sahipleri bu hal ile hallendiklerinde derhal Teyemüm ederler...!

Şüphesiz bu, değerli bir Kur'an'dır, Korunmuş bir kitaptır. Ona ancak temizlenenler dokunabilir." (Vakıa 56/77-79)

bu ayet unutuldu sanırım....

seyfullah putkıran' Alıntı:

Şüphesiz bu, değerli bir Kur'an'dır, Korunmuş bir kitaptır. Ona ancak temizlenenler dokunabilir." (Vakıa 56/77-79)

bu ayet unutuldu sanırım....

Genişletmek için tıkla ...

Buradaki dokunmanın manası elle dokunmak mı yoksa diğer manada mı?

seyfullah putkıran' Alıntı:

Şüphesiz bu, değerli bir Kur'an'dır, Korunmuş bir kitaptır. Ona ancak temizlenenler dokunabilir." (Vakıa 56/77-79)

bu ayet unutuldu sanırım....

Genişletmek için tıkla ...

Merhaba seyfullah,

Üstteki yazının konusu bu ayetler.

chamdali' Alıntı:

Merhaba seyfullah,

Üstteki yazının konusu bu ayetler.

Genişletmek için tıkla ...

o yazıları okudum....ama o yazılar sadec okuyanın yorumu .. ben ayeti direk açık bir şekilde okuyorum... yeterli değilmi?

seyfullah putkıran' Alıntı:

o yazıları okudum....ama o yazılar sadec okuyanın yorumu .. ben ayeti direk açık bir şekilde okuyorum... yeterli değilmi?

Genişletmek için tıkla ...

Önemli olan ayeti doğru anlamak. Ayet gerçekten açık. Ancak bizim zihinlerimiz bazen açık olan ayetleri doğru anlamakta zorlanabiliyor. Ayetleri kendi bağlamında ve Kur'an bütünlüğünde değerlendirmek gerekiyor.

chamdali' Alıntı:

Önemli olan ayeti doğru anlamak. Ayet gerçekten açık. Ancak bizim zihinlerimiz bazen açık olan ayetleri doğru anlamakta zorlanabiliyor. Ayetleri kendi bağlamında ve Kur'an bütünlüğünde değerlendirmek gerekiyor.

Genişletmek için tıkla ...

bidakka sadec kuran yeter diyen sizkardeşleirm şidmi sen ayetleri anlıyamazmısın diyorsunuz? yani biri göstermeli öylemi yani sizce ben yanlış anlaıdm yazısı yazılan adma doğru anladı öylemi? peki bu kuranda bhasettiği ulul elbab tanımına uyan birimi?

mehmet_16' Alıntı:

Çapanoğlu sizin gibi düşünmüyor.Onun dediğine göre sadece namaz kılarken boy abdesti alınır,farzdır.Diğerleri farz değildir.
Ayetler:
Nisa Suresi 43 Ey iman edenler! Sarhoşken, ne söylediğinizi bilinceye kadar, cünüpken de -yolculuk halinde olmanız müstesna- boy abdesti alıncaya kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hastalanırsanız yahut yolculuk halinde bulunursanız yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız, bütün bu durumlarda su da bulamamışsanız, temiz bir toprakla teyemmüm edin. Yani yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Allah Afüvv'dür, günahları affeder, Gafûr'dur, hataları bağışlar.


Maide Suresi 6 Ey iman sahipleri! Namaza duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice temizlenin! Hasta yahut yolculuk halinde iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinizi ve ellerinizi ondan meshedin. Allah size zorluk çıkarmak istemiyor. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor ki, şükredebilesiniz.

Genişletmek için tıkla ...

sevgili mehmet,
bu ayetleri chamdalı nın yazısına ekle ve hepsini tekrar oku, inan senin soruna cevap veriyor..
Farz olma ya da olmama meselesi de bana, sana göre olamaz, ayette olanlar farz, olmayanlar değil demektir..
Bu konuda 2 ayet mevcut ve ikisini okuyunca neyin farz neyin değil olduğu zaten çıkıyor ortaya, gerisi teferruattır..

Kur'an Okumanin Abdest Veya Gusül İle İlgisi Yoktur.

Kur'an Okumanin Abdest Veya Gusül İle İlgisi Yoktur.

Mehmet kardeşimden alıntıdır.

Bu tip soruları sormayı pek sevmem ama yinede bazı arkadaşlara yardımcı olur diye soruyorum.

Hamamcıyken , boy abdesti almadan internette veya kitapta ,dergilerde,takvimlerde ,gazetelerde Kuran meali okumak günah mıdır?



--------------------------------------------------------------------------


Saygı değer mehmet kardeşim; eğer Kur'an okumaz isen ve sorduğun soruya da haddini bilmez birinden cevap almaya kalkarsan Kitabından uzak kalırsın.


Her şeyden önce Kuran'ın anlamı ÇOk okunan, üzerinde düşünülen, kavranılan, yaşanılan, ve başkalarına aktarılan,,, demektir. Ondan hiç bir zaman uzak olamazsın. Çünkü o hayat kitabı, cep defteri ve aslında hayatın ta kendisidir.


Kitabına böyle bir anlam yükleyen Allah, kullarından okumasını neden yasaklasın ki.? Bu yasakçı zihniyete göre maalesef Kur'an 1400 yıldan beri asla anlaşılamadı. Yani anlamak istemiyorlar. Bunun sebebini uzunca anlatmak istemiyorum. Bu form'daki Çamdalı'nın Kuran hakkındaki yazısını okursan
öğrenirsin.


Mademki bu kitabı gönderen Allahtır, Nasıl okunması gerektiği malumatını da elbette ondan almalıyız. Kur'an okuyacağımız zaman ne yapmamız gerektiği çok açık bir ifade ile Nahl Suresinde öğretilmektedir. Ona kulak verelim.


Nahl Suresi 98. Kur'an'ı okuduğun zaman, o kovulup taşlanmış şeytandan Allah'a sığın!


Anlaşılmayan bir şey varmı..? Yok. Peki Allah Abdest yada guslü neden zikretmedi dersin. Unutmuş olabilir mi..? Aslaaa.Şimdi gelelim Abdest ve gusül ile ilgili ayetlere. Ve abdestin, guslün ne için alınacağı şartlarına.


Maide Suresi 6. Ey iman sahipleri! Namaza duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice temizlenin! Hasta yahut yolculuk halinde iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinizi ve ellerinizi ondan meshedin. Allah size zorluk çıkarmak istemiyor. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor ki, şükredebilesiniz.


Ayette Görüldüğü gibi, Abdest sadece namaza kalktığımız zaman, tuvaletten gelmiş isek. Gusül gerektiren hal varsa yine namaz için gerekli. Su bulunamadıysa gerek abdestsizlik gerekse gusül, teyemmüm ile giderilecektir.


Bu ayetler Medinede veya hicrete çok yakın zamanda nazil olduğu rivayetlerde vardır. O zamana kadar Müslümanlar sence hiçTuvalete gitmemiş veya cünüp olmamış olabilirler mi..? Mümkün deyil. Peki Kuranı nasıl okudular... Abdest ayeti nasil oluncaya kadar hiç ellerini değmemiş olabilirler mi .? Asla.


İşte bu zavallılar Kuran okumadıkları için bunları bilemez. Ama Allah adına konuşmayı, yasakçılığı, fetva vermeyi çok iyi bilirler. Fakat her nasılsa '' Haddimi bilirim'' teranelerini hep istismar ederler.


Şimdi gelelim sarhoşla beraber aynı ayette zikredilen cünüp kimsenin neye yaklaşamayacağına. Söz Allahın olunca tabiki açıklama da bu kadar net olur.


Nisa Suresi 43. Ey iman edenler! sarhoşken, ne söylediğinizi bilinceye kadar, cünüpken de -yolculuk halinde olmanız müstesna- boy abdesti alıncaya kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hastalanırsanız yahut yolculuk halinde bulunursanız yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız, bütün bu durumlarda su da bulamamışsanız, temiz bir toprakla teyemmüm edin. Yani yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Allah Afüvv'dür, günahları affeder, Gafûr'dur, hataları bağışlar.



Var mı halen anlaşılamayan. Yukarıdaki Maide Suresindeki ayetin adeta değişik bir ifade ile tekrarlanmasıdır. Orada cünüpseniz temizlenip namaza durun, burada ise henüz gusül etmediyseniz namaza yaklaşmayın deniyor,hepsi bu.


Peki öyle ise bunların derdi ne olaki Kur'anı abdestsiz okutmazlar. Çünkü okursan bunlara bir şey sorma ihtiyacı hissetmeyeceksin. O zamanda bunların ilim diye ortaya yığdığı bir sürü herzenin alıcısı bulunmayacak. Bir taraftan biz bilmeyiz ülül elbab bilir derler ama, diğer taraftan Allah adına konuşmak gibi bir cür'eti ve küstahlığını gösterirler.


Vakıa suresindeki İstismar edilen ve abdestle uzaktan yada yakından alakası olmayan 79. ayetin yorumunu cımbızla çekip, tek başına anlamını değiştirerek yorumlarının kurbanı etmeyi ihmal etmezler.




Halbuki bu Sure nubüvvetin 7. yılında nazil olmuştur. ve abdes ifadesi hiç bir yerede geçmemiştir. O kunuyla ilgili ayetin nüzulüne henüz enaz beş yıl vardır.



VAKIA SURESİNDEKİ KUR'ANI ANLATAN AYETLER.


77. Bu, onurlu bir Kuran'dır.

78. Saklanmış-korunmuş bir kitapta (yazılı)dır.

79. Onu ancak temizler kavrayabilir.

80. Alemlerin Rabbinden indirilmedir.



Bakın burada da Kuranın kime ait olduğu, nerede saklandığı, kimin muhafazasında olduğu ve kim tarafından indirildiği anlatılmaktadır.

Burad abdesle ilgili bir tek anlam yoktur. Oku kardaeşim İster Türkçe, isterse arapça olsun asla dokunma konusunda hiç bir kutsiyeti yoktur.

Tam aksine onun kutsiyeti içerisindeki hükümlerdir. Hükümlerindeki kutsallığı, verdiği mesajı, ve hem dünya hemde ahiretimiz için vazgeçilmez hayat kitabımız oluşunu bir türlü kavramak istemeyenler, onu raflara kaldırmak suretiyle hayatımızdan dışlamışlardır bunlar Kur'anın ifadesiyle Rasulullahın kendilerini Allaha şikayet ettiği kimselerdir. Gel istersen Allaha kulakverelim.


Furkan Suresi 30. Resul de şöyle der: "Ey rabbim, benim toplumum, bu Kur'an'ı terk edilmiş/dışlanmış halde tuttular."


Aslında Hanımların ibadetleriyle ilgili bir yazıda bu konuyu detaylı olarak özel bir şekilde işlemiştim ama, sağolsunlar Kurana uyup bunlara uymadığı için tahammul edememişler ve silmişlerdir. Onlardan huzur-u ilahide davacı olacağımı açıkça haykırıyorum.

chamdali' Alıntı:

Ayetleri anlayamayacağını kendin daha önce ifade etmiştin seyfullah. Şimdi de anlayabildiğini mi söylüyorsun. Sen de tabii ki anlama potansiyeline sahipsin. Ancak hem anlayamam diyorsun (ki şu anda maalesef öyle görünüyor) hem de anladığını iddia ediyorsun. Hangisi?

Genişletmek için tıkla ...

ey gidi kardeşim soruma neden soru ile cevap veriyorsun? neden kesin cevap vermedin soruma?
ben hala söylediklerimin arkasındayım zaten bu anlayışımda benden değilki bende büyüklerimden öğrendiğimi söylüyorum.. yani demek oluyorki bu soruya cevabınız yok. ozaman bir düşünün içinizdeki çelişkileri yenin inşallah.. ben hala anlıyamam diyorum. ama siz anlarsınız diyorsunuz sonrada yanlış anlamışsınzı diyorsunzu ben bunu merak ettim...

56 - Vakia
77. إِنَّهُ لَقُرْآنٌ كَرِيمٌ

78. فِي كِتَابٍ مَّكْنُونٍ

79. لَّا يَمَسُّهُ إِلَّا الْمُطَهَّرُونَ


77,İnnehu lekur'anun keriymun.
78. Fiy kitamin meknunin.
79. Lya yemessuhu illelmutahherune.



77. Ki bu, hakikaten çok değerli bir Kur'an'dır.
78. Korunan bir Kitapta;
79. ona tertemiz temizlenmiş olanlardan başkası el süremez;

verilen ayetler ve bilgiler sağolun...
ancak zannımca konu kaymış..yani sonuç olarak genel yazılardan 2 soru çıkardım...
1)...kuran okunabilirmi..
2)...kurana dokunulabilirmi..
öğrendiklerime göre..evet..

"Ona tertemiz olanlardan başkası dokunamaz" (Vâkıa: 56/79)

ayette Allah "Dokunmasın" demiyor.."Dokunamaz" diyor..
yani isteselerde dokunamazlar..Kur'an'a herkesin (temiz, pis, müslüman, kâfir vs vs vs) dokundukların görüyoruz..bu âyette geçen kitaptan maksat Mushaf değil, 78. âyette açıklanan "meknûn; yani gizli, saklanan" kitaptır...Kur'an'ın levh-i mahfuzdaki aslıdır ve ona ancak melekler dokunabilir....

okunmasına gelince...
okunmamasını savunanların delili olan hüküm şudur..
"Hz. Peygamber'i, Kur'an okumasını, cünüplükten başka hiçbir şey engellemezdi".
ama peygamberimiz "cünüplük yüzünden okuyamıyorum" demedikçe bu anlam çıkmaz..belki o anlarda başka bi sebepten dolayı okumamıştır..

O Zaman Bilenler Gelsin, Onlarla Tartişalim...!

O Zaman Bilenler Gelsin, Onlarla Tartişalim...!

Bakara Suresi 80. Dediler ki: "Sayılı birkaç gün dışında ateş bize asla dokunmayacaktır." De ki: "Allah'tan bir ahit mi aldınız!Allah, ahdine asla ters düşmez.Yoksa siz Allah'a isnat ederek, bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?"



Bakara Suresi 236 Kendilerine dokunmadan veya onlar için herhagi bir mehir belirlemeden kadınları boşamanızda sizin için günah yoktur. Ancak onları nimetlendirin. İmkânları geniş olan kendi gücünde yapar bunu, imkânları sınırlı olan da kendi gücünde yapar. Örfe uygun bir nimetlendirme... Güzel düşünüp güzel davrananlar üzerine bir borç...



Bakara Suresi 237. Bir mehir belirlemişseniz ve kadınları hiç dokunmadan boşamışsanız, kesiştiğiniz mehirin yarısını verin. Ancak kadınların vazgeçmesi ile, nikâh bağı elinde bulunan erkeğin durumu müstesna. Erkekler olarak sizin vazgeçmeniz takvaya daha yakındır. Aranızdaki lütufkârlık farkını unutmayın. Allah, yapmakta olduklarını en iyi şekilde görmektedir.



Ali İmran Suresi 24. Bunun sebebi onların, “ateş bize sayılı birkaç gün dışında asla dokunmayacaktır” demeleridir.Uydurmuş oldukları yalanlar, dinlerinde kendilerini aldatmaktadır.



Ali İmran Suresi 47. Meryem dedi ki: “Rabbim, çocuğum nasıl olur benim?Bana hiçbir insan dokunmadı ki!” Allah cevap verdi: “Allah dilediğini işte böyle yaratır.Bir iş ve oluşa karar verdiğinde sadece ona “ol” der; o hemen oluverir.”



Ali İmran Suresi 174. Böyle olduğu içindir ki, Allah’tan bir nimet ve lütufla geri döndüler; hiçbir kötülük dokunmamıştı onlara.Allah’ın rızasını izlediler.Allah çok büyük bir lütfun sahibidir.



Nisa Suresi 90. Ancak sizinle aralarında antlaşma olan bir topluma sığınanlarla, kendi toplumlarıyla yahut sizinle savaşma konusunda yürekleri yetersiz kalıp da size gelenlere dokunmayın. Allah dileseydi onları elbette sizin üstünüze salardı, onlar da sizinle mutlaka savaşırlardı. O halde, sizden uzak durur, sizinle savaşmaz, size barış eli uzatırlarsa, artık Allah size, üzerlerine gitmek için bir yol vermemiştir.



En'am Suresi 145. De ki: "Bana vahyolunanlar içinde, bu haram dediklerinizi yiyecek birine yasaklanmış bir şey bulamıyorum. Yalnız şunlardan biri olursa başka: leş, akıtılmış kan, domuz eti -ki o bir pisliktir- Allah'tan başkası adına boğazlanmış bir murdar." Iztırar haline düşen, başkasının hakkına dokunmamak, zorunluluk sınırını da aşmamak şartıyla bunlardan yiyebilir. Çünkü senin Rabbin çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.



A'raf Suresi 35. Ey ademoğulları! İçinizden size ayetlerimi yüzünüze karşı anlatan resuller geldiğinde, korunup hallerini düzeltenlere hiçbir korku dokunmayacaktır. Onlar tasalanmayacaklardır da.



A'raf Suresi 73. Semud'a da kardeşleri Salih'i gönderdik. Dedi ki: "Ey toplumum! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka ilahınız yok. Size Rabbinizden bir beyyine/açık bir kanıt gelmiştir. İşte şu, Allah'ın devesi. Sizin için bir mucize. Rahat bırakın onu, Allah'ın toprağında otlasın. Kötü bir niyetle dokunmayın ona. Yoksa korkunç bir azap yakalar sizi."



A'raf Suresi 188. De ki: "Ben kendi nefsime, Allah'ın dilediğinden başka ne bir yarar sağlayabilirim ne de bir zarar verebilirim. Eğer gaybı bilseydim elbette daha çok hayır yapardım. Ama bana kötülük dokunmamıştır bile. Ben, inanan bir topluluk için bir uyarıcı ve müjdeciden başkası değilim."



Hicr Suresi 48. Orada kendilerine zahmet/yorgunluk dokunmaz. Oradan çıkarılmazlar da.



Meryem Suresi 20. Dedi: "Benim nasıl oğlum olur; bana herhangi bir insan dokunmadı. Ben bir kahpe de değilim."



Meryem Suresi 45. "Babacığım, ben sana Rahman'dan bir azap dokunmasından, böylece şeytanın dostu haline gelmenden korkuyorum!"



Ta-Ha Suresi 97. Mûsa dedi: "Defol, çünkü sen, hayatın boyunca "bana dokunmayın" diyeceksin! Ve senin için asla kaytaramayacağın bir hesap zamanı da var. O başını bekleyip durduğun tanrına bir bak! Onu kesinlikle yakacağız, sonra da un-ufak edip denize dökeceğiz."



Nur Suresi 35. Allah, göklerin ve yerin Nur'udur. Onun nurunun örneği, içinde çerağ bulunan bir kandile benzer. Kandil, bir sırça içerisindedir. Sırça, inciden bir yıldız gibidir ki, doğuya da batıya da nispeti olmayan bereketli bir zeytin ağacından yakılır. Bu ağacın yağı, neredeyse ateş dokunmasa bile ışık saçar. Nur üzerine nurdur o. Allah, dilediğini kendi nuruna kılavuzlar. Allah, insanlara örnekler verir. Allah herşeyi bilmektedir.



Ahzab Suresi 49. Ey iman edenler! Mümin kadınları nikâhlayıp da kendilerini, onlara dokunmadan boşarsanız, sizin belirleyeceğiniz bir iddet boyunca onları bekletme hakkınız yoktur. O halde, böyle durumlarda onları nimetlendirin ve kendilerini güzelce serbest bırakın.



Fatır Suresi 35. Lütfuyla bizi durulacak yurda kondurdu. Orada bize hiçbir yorgunluk dokunmaz. Orada bize hiçbir usanç da dokunmaz.



Fussilet Suresi 49. İnsan, hayır istemekten/hayır için dua etmekten bıkıp usanmaz. Kendisine bir şey dokunmaya görsün; hemen ümidini keser, yıkılır.



Kaf Suresi 38. Yemin olsun, biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri altı günde yarattık. Ve bize hiçbir yorgunluk dokunmadı.



Vakıa Suresi 79. Ona, arındırılmışlardan başkası dokunmaz.




Allah için soruyorum arkadaşlar. Kur'anın tamamında mevcut olan 21 adet Arapça ifadesiyle '' MESS '' ( DOKUNMAK ) kelimesi nin geçtiği ayetlerin tamamını buraya yazdım. İçinizde insaf ehli birisi bu kelimelerden el ile dokunmak anlamını çıkarırsa bende onu dinlemek istiyorum.


Etmeyin allah için ya. Kardeşim başkalarına arapça tavsiye ediyorsun bari arkasından şunuda söyle

Öğren ama Anlıyamazsın haa, kavrayamazsın haa, neyi kasdettiğini bilemezsin haa, Alimler bilir haa, Ülül elbab deyilsin haaaa, Adam bunları yapmasına rağmen figuran olup yanlışta ısrar edelere uyacaksa neden yaratıldı izah edermisin...?

El-Ezheri bitirenler de çok güzel Arapça biliyorlar ama Namazda peygamberimizin balgamını yere tükürüp onuda ayağıyla sildiğine, diğer bir rivayette cübbesinin içine sildiğine inanıp hemde ısrarla sünnet olduğunu savunuyorlar.

Ne dersin, bunlar gerçekten arapçayı öğrenmiş midir aceba..?

46 Yahudilerden öyleleri var ki, kelimeleri yerlerinden kaydırırlar; din içinde sövgüler üreterek, dillerini eğip-bükerek: "Dinledik, isyan ettik; dinle, dinlenmez olası, davar güder gibi güt bizi" derler. Eğer onlar, "Dinledik, boyun eğdik, dinle, bak bize!" demiş olsalardı, kendileri için daha hayırlı ve daha yerinde olurdu. Fakat Allah, küfürleri yüzünden onlara lanet etmiştir. Çok az bir kısmı hariç, iman etmezler.
-----------------------------------------------------
Yasakci zihniyeti paramparca edenlerden Allah razi olsun. Koyun olmayin aklinizi isletin. Sadece koyun güdülür insan güdülmez.

TAYFUR' Alıntı:

Bakara Suresi 80. Dediler ki: "Sayılı birkaç gün dışında ateş bize asla dokunmayacaktır." De ki: "Allah'tan bir ahit mi aldınız!Allah, ahdine asla ters düşmez.Yoksa siz Allah'a isnat ederek, bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?"



Bakara Suresi 236 Kendilerine dokunmadan veya onlar için herhagi bir mehir belirlemeden kadınları boşamanızda sizin için günah yoktur. Ancak onları nimetlendirin. İmkânları geniş olan kendi gücünde yapar bunu, imkânları sınırlı olan da kendi gücünde yapar. Örfe uygun bir nimetlendirme... Güzel düşünüp güzel davrananlar üzerine bir borç...



Bakara Suresi 237. Bir mehir belirlemişseniz ve kadınları hiç dokunmadan boşamışsanız, kesiştiğiniz mehirin yarısını verin. Ancak kadınların vazgeçmesi ile, nikâh bağı elinde bulunan erkeğin durumu müstesna. Erkekler olarak sizin vazgeçmeniz takvaya daha yakındır. Aranızdaki lütufkârlık farkını unutmayın. Allah, yapmakta olduklarını en iyi şekilde görmektedir.



Ali İmran Suresi 24. Bunun sebebi onların, “ateş bize sayılı birkaç gün dışında asla dokunmayacaktır” demeleridir.Uydurmuş oldukları yalanlar, dinlerinde kendilerini aldatmaktadır.



Ali İmran Suresi 47. Meryem dedi ki: “Rabbim, çocuğum nasıl olur benim?Bana hiçbir insan dokunmadı ki!” Allah cevap verdi: “Allah dilediğini işte böyle yaratır.Bir iş ve oluşa karar verdiğinde sadece ona “ol” der; o hemen oluverir.”



Ali İmran Suresi 174. Böyle olduğu içindir ki, Allah’tan bir nimet ve lütufla geri döndüler; hiçbir kötülük dokunmamıştı onlara.Allah’ın rızasını izlediler.Allah çok büyük bir lütfun sahibidir.



Nisa Suresi 90. Ancak sizinle aralarında antlaşma olan bir topluma sığınanlarla, kendi toplumlarıyla yahut sizinle savaşma konusunda yürekleri yetersiz kalıp da size gelenlere dokunmayın. Allah dileseydi onları elbette sizin üstünüze salardı, onlar da sizinle mutlaka savaşırlardı. O halde, sizden uzak durur, sizinle savaşmaz, size barış eli uzatırlarsa, artık Allah size, üzerlerine gitmek için bir yol vermemiştir.



En'am Suresi 145. De ki: "Bana vahyolunanlar içinde, bu haram dediklerinizi yiyecek birine yasaklanmış bir şey bulamıyorum. Yalnız şunlardan biri olursa başka: leş, akıtılmış kan, domuz eti -ki o bir pisliktir- Allah'tan başkası adına boğazlanmış bir murdar." Iztırar haline düşen, başkasının hakkına dokunmamak, zorunluluk sınırını da aşmamak şartıyla bunlardan yiyebilir. Çünkü senin Rabbin çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.



A'raf Suresi 35. Ey ademoğulları! İçinizden size ayetlerimi yüzünüze karşı anlatan resuller geldiğinde, korunup hallerini düzeltenlere hiçbir korku dokunmayacaktır. Onlar tasalanmayacaklardır da.



A'raf Suresi 73. Semud'a da kardeşleri Salih'i gönderdik. Dedi ki: "Ey toplumum! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka ilahınız yok. Size Rabbinizden bir beyyine/açık bir kanıt gelmiştir. İşte şu, Allah'ın devesi. Sizin için bir mucize. Rahat bırakın onu, Allah'ın toprağında otlasın. Kötü bir niyetle dokunmayın ona. Yoksa korkunç bir azap yakalar sizi."



A'raf Suresi 188. De ki: "Ben kendi nefsime, Allah'ın dilediğinden başka ne bir yarar sağlayabilirim ne de bir zarar verebilirim. Eğer gaybı bilseydim elbette daha çok hayır yapardım. Ama bana kötülük dokunmamıştır bile. Ben, inanan bir topluluk için bir uyarıcı ve müjdeciden başkası değilim."



Hicr Suresi 48. Orada kendilerine zahmet/yorgunluk dokunmaz. Oradan çıkarılmazlar da.



Meryem Suresi 20. Dedi: "Benim nasıl oğlum olur; bana herhangi bir insan dokunmadı. Ben bir kahpe de değilim."



Meryem Suresi 45. "Babacığım, ben sana Rahman'dan bir azap dokunmasından, böylece şeytanın dostu haline gelmenden korkuyorum!"



Ta-Ha Suresi 97. Mûsa dedi: "Defol, çünkü sen, hayatın boyunca "bana dokunmayın" diyeceksin! Ve senin için asla kaytaramayacağın bir hesap zamanı da var. O başını bekleyip durduğun tanrına bir bak! Onu kesinlikle yakacağız, sonra da un-ufak edip denize dökeceğiz."



Nur Suresi 35. Allah, göklerin ve yerin Nur'udur. Onun nurunun örneği, içinde çerağ bulunan bir kandile benzer. Kandil, bir sırça içerisindedir. Sırça, inciden bir yıldız gibidir ki, doğuya da batıya da nispeti olmayan bereketli bir zeytin ağacından yakılır. Bu ağacın yağı, neredeyse ateş dokunmasa bile ışık saçar. Nur üzerine nurdur o. Allah, dilediğini kendi nuruna kılavuzlar. Allah, insanlara örnekler verir. Allah herşeyi bilmektedir.



Ahzab Suresi 49. Ey iman edenler! Mümin kadınları nikâhlayıp da kendilerini, onlara dokunmadan boşarsanız, sizin belirleyeceğiniz bir iddet boyunca onları bekletme hakkınız yoktur. O halde, böyle durumlarda onları nimetlendirin ve kendilerini güzelce serbest bırakın.



Fatır Suresi 35. Lütfuyla bizi durulacak yurda kondurdu. Orada bize hiçbir yorgunluk dokunmaz. Orada bize hiçbir usanç da dokunmaz.



Fussilet Suresi 49. İnsan, hayır istemekten/hayır için dua etmekten bıkıp usanmaz. Kendisine bir şey dokunmaya görsün; hemen ümidini keser, yıkılır.



Kaf Suresi 38. Yemin olsun, biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri altı günde yarattık. Ve bize hiçbir yorgunluk dokunmadı.



Vakıa Suresi 79. Ona, arındırılmışlardan başkası dokunmaz.




Allah için soruyorum arkadaşlar. Kur'anın tamamında mevcut olan 21 adet Arapça ifadesiyle '' MESS '' ( DOKUNMAK ) kelimesi nin geçtiği ayetlerin tamamını buraya yazdım. İçinizde insaf ehli birisi bu kelimelerden el ile dokunmak anlamını çıkarırsa bende onu dinlemek istiyorum.


Etmeyin allah için ya. Kardeşim başkalarına arapça tavsiye ediyorsun bari arkasından şunuda söyle

Öğren ama Anlıyamazsın haa, kavrayamazsın haa, neyi kasdettiğini bilemezsin haa, Alimler bilir haa, Ülül elbab deyilsin haaaa, Adam bunları yapmasına rağmen figuran olup yanlışta ısrar edelere uyacaksa neden yaratıldı izah edermisin...?

El-Ezheri bitirenler de çok güzel Arapça biliyorlar ama Namazda peygamberimizin balgamını yere tükürüp onuda ayağıyla sildiğine, diğer bir rivayette cübbesinin içine sildiğine inanıp hemde ısrarla sünnet olduğunu savunuyorlar.

Ne dersin, bunlar gerçekten arapçayı öğrenmiş midir aceba..?

Genişletmek için tıkla ...

aramızda ilmi kuvvetli kardeşlerimiz varken bu siteden gidilir mi yahu
Allah razı olsun

teslimolan' Alıntı:

46 Yahudilerden öyleleri var ki, kelimeleri yerlerinden kaydırırlar; din içinde sövgüler üreterek, dillerini eğip-bükerek: "Dinledik, isyan ettik; dinle, dinlenmez olası, davar güder gibi güt bizi" derler. Eğer onlar, "Dinledik, boyun eğdik, dinle, bak bize!" demiş olsalardı, kendileri için daha hayırlı ve daha yerinde olurdu. Fakat Allah, küfürleri yüzünden onlara lanet etmiştir. Çok az bir kısmı hariç, iman etmezler.
-----------------------------------------------------
Yasakci zihniyeti paramparca edenlerden Allah razi olsun. Koyun olmayin aklinizi isletin. Sadece koyun güdülür insan güdülmez.

Genişletmek için tıkla ...

ahhhh kardeşim ahhhhhhh
insanların bu "raina" demeleri ne zaman bitecek bilmiyorum.
inşallah onlarda birgün(geç olmadan) "unzurna" dediklerini duyarız.

seyfullah putkıran' Alıntı:

ey gidi kardeşim soruma neden soru ile cevap veriyorsun? neden kesin cevap vermedin soruma?
ben hala söylediklerimin arkasındayım zaten bu anlayışımda benden değilki bende büyüklerimden öğrendiğimi söylüyorum.. yani demek oluyorki bu soruya cevabınız yok. ozaman bir düşünün içinizdeki çelişkileri yenin inşallah.. ben hala anlıyamam diyorum. ama siz anlarsınız diyorsunuz sonrada yanlış anlamışsınzı diyorsunzu ben bunu merak ettim...

Genişletmek için tıkla ...

Seyfullah, konu ile ilgili verilen cevaplar umarım soru soran arkadaşımızı tatmin etmiştir. Konu ile ilgili olmasa da üstteki ifadelerine cevap vermek isterim.

Hem anlayamam diyorsun hem de anlayamadığın ayetlerin sadece mealini yazıyorsun. Hem de senin düşüncene göre anlayamayacak insanlara.

Daha önce de defaatle ifade ettiğim gibi Kur'an anlaşılabilir bir kitaptır. Zaten anlaşılsın ve yaşansın için gönderilmiştir. Ama bu her okuyanın hemen herşeyi en doğru biçimde anlayabileceği anlamına gelmez. Herkes kendi kabı/kapasitesi oranında anlayabilir. Çaba ister doğru anlama ulaşmak. Samimiyet ister.

Evet, sözümün arkasındayım. Kur'an'ı sen de anlayabilirsin. Yeter ki gerekli gayreti göster. Ama önce anlayabileceğine inanman lazım.

Selamlar!

Not: Seyfullah, konu ile ilgili yazarsan daha mutlu olurum.

mehmet_16' Alıntı:

Çapanoğlu sizin gibi düşünmüyor.Onun dediğine göre sadece namaz kılarken boy abdesti alınır,farzdır.Diğerleri farz değildir.
Ayetler:
Nisa Suresi 43 Ey iman edenler! Sarhoşken, ne söylediğinizi bilinceye kadar, cünüpken de -yolculuk halinde olmanız müstesna- boy abdesti alıncaya kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hastalanırsanız yahut yolculuk halinde bulunursanız yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız, bütün bu durumlarda su da bulamamışsanız, temiz bir toprakla teyemmüm edin. Yani yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Allah Afüvv'dür, günahları affeder, Gafûr'dur, hataları bağışlar.


Maide Suresi 6 Ey iman sahipleri! Namaza duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice temizlenin! Hasta yahut yolculuk halinde iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinizi ve ellerinizi ondan meshedin. Allah size zorluk çıkarmak istemiyor. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor ki, şükredebilesiniz.

Genişletmek için tıkla ...

Mehmet_16,

Sözlerine ÇAPANOĞLU' nun cevap vermesini bekledim. O da sağolsun yazmış. Yazıyı tekrar okursan sanırım sorun kalmayacak.