Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dinler arası diyalog

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Eskiler derdi ki sevgili alptarum, " mescidin içi duruken, dışı haramdır".

Bilmem anlatabildim mi?...

O eskiler neye dayanarak haram diyormus ve birde eskilere degil Kurana ve bildirdiklerine göre davranmak en makbulu olacaktir sanirim. Siz disardaki insanlara yardim etmiyor olabilirsiniz ama tüm Dünyaya acilmak lazim degilmi ?
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
O eskiler neye dayanarak haram diyormus ve birde eskilere degil Kurana ve bildirdiklerine göre davranmak en makbulu olacaktir sanirim. Siz disardaki insanlara yardim etmiyor olabilirsiniz ama tüm Dünyaya acilmak lazim degilmi ?

Bak, bu konu, yazıldığı zaman ve bağlı olduğu gerekçe manasında başka açıklamalara muhtaç.

Yani o gün ki bir cevaba verilmiş bir cevaptır ve şimdi yine aynı konuya dönmek, bu satırlarda pek hoş durmayacak.

Ama istersen bunu sana öm ile yazarım.

Selamla
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Bana bir aciklama yapmana gerek yok, beklemiyorumda ,eger kendine aciklaman varsa yeterlidir.Lakin biz fikir alisverisi yapiyoruz ve sentezliyoruzda
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Bilmem, o zaman neden soru soruyor veya cevap veriyorsun?

Kendime açıklamam olmasa, sana nasıl yapmayı teklif edebilirim ki :)

Fikir alış verişi. aynen öyle alptraum, ve sentez.
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Bilmem, o zaman neden soru soruyor veya cevap veriyorsun?

Kendime açıklamam olmasa, sana nasıl yapmayı teklif edebilirim ki :)

Fikir alış verişi. aynen öyle alptraum, ve sentez.

Konuyu biraz kaydirdik gibi ama siz bana özel mesaj yolu ile iletiyim diyince garp bir hal aldi:)

Lakin burada forumdayiz istediginiz yerde konuyu acabilir veyada cvp yazabilirsiniz bende o bakimdan cvp verdim ama birileri bana özel mesaj ile cvp versin diye degil:)
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Hayır mesele var.

İslam 73 parça madem Kitap var hadis var niye bölünmeler oldu.

Demek İslamı imanı Kur'an'dan hadisten öğrendiğini iddia edenlerin bir kısmı yanlış yapıyor. Nedir yanlış bu kadar açık bir Kitap dururken niye insanlar bölünüyor.

Neyse konuyu budaklamam doğru değil.

Değerli Bekir kardeşim, derc ettiğin tefsiri ben red etmiyorum Hatta kabul ediyorum. Hatta aynı düşünüyoruz.

Çok ilginç; okuduklarımızdan ikimiz tamamen zıt şeyler anlıyoruz. Ben yazdıklarının dialoga delil olduğunu görürken sen dilaoga karşı delil gösteriyorsun.

Madem akıl ile nakil muaraza etti, biz de nakli tevil edip aklı esas alalım.

Evet Hristiyanların içinde iki sınıf var. Birincisi taassub ve ikincisi hür Hristiyanlar.

Elbette çoğu taasubtur ve elbette çoğu kafir ve dinimize düşmandır ve elbette onlardan olmadıkça bizi sevmeyecekler.

Ama inkişaf eden bir hür Hristiyan cemaati var. Fikirleri hür ve sorguluyorlar. Oysa taassub sorgulamaz. Taasub akletmez. Hür olan akleder. İşte hakikte ulaşmanın Adetullah nazarında birinci umdesi ortaya çıktı.

Akletmek.

Madem AVrupada hürriyetin verdiği nimet ile akletmeye başlayan ve sorgulamaya başlayan bir Avrupa var. Madem teslis inancını ve Hz. İsa'nın Allah'ın oğlu olduğunu sorgulamaya başlamışlar demek yardıma muhtaçlar.

Zira, taasubluktan azade olup, kölelikten çıkan biri yeni doğmuş bir bebek gibidir.

Ne istiyorsunuz.?Sorgulamaya başlayan, her türlü hak ve hürriyeti savunan, herkezin inancına saygı duyan, İslama düşmanlık beslemeyen hakikati arayan o Hristiyanları; anarşitlere, budistlere vesaireye mi terk edelim? Onlara dostluk elimizi uzatıp hakkı tavsiye etmeyelim mi?


Evet dava büyüktür. Bazılarının sığ aklına sığışmıyor diye, dialog gibi büyük bir davadan vazgeçilecek değildir.

İşte artık dialoga düşmanlık beslemek yerinde "nasıl bir dialog tartışması yapalım!

Filan cemaatinin yaptığı gibi mi, Nur cemaatinin yaptığı gibi mi? ve hakeza

Evet küfre ve zülme karşı ayrı ayrı iken mağlup olan Hristiyanlık ve İslamlar ancak bir ittihad dahilinde galip olabilirler. İşte bu ittihad alem-i İslam'ın hürriyetine kavuşmasına vesile olup tam bir ittifaka ve ittihada medar olacak.

Sen diyorsun, hür Hristiyanlarla ittihad ile uğraştığın kadar İslam ittihadı ile uğraşsan ya!

Hiç bir kimse ve hiç bir cemaat Nur Cemaati gibi İslam İttihadına çalışmamış.

Buyurun Uhuvvet risalesini okuyun. Buyurun İhlas Risalesini okuyun.

Sonra sizler eserleriniz ortaya koyun.

Vesselam


Yazdıklarınızın kırmızıya boyadığım kısmına katılıyorum. Hiç bir mesele yok burada. Ancak:

İtiraz edilen ana mesele gayrimüslimleri müslim etmek adına verilen mücadele ve bu anlamda ki "diyalog" değil, "dinler arası diyalog" tur. İtiraz bunadır. Bu kavramı ve namına yapılan hezeyanları ne kadar masum göstermeye çalışsanız da beraat ettiremezsiniz. "Yanlışlar yapıldı, olabilir, düzelttik" deyin, kurtulun.



Bakın karşılatırın sizin cenahınızdan olmayan İslami fırka ve cemaatleri acımasızca eleştirip dişleyen ve onların biribiri ile düşman olmasını sağlayan veya düşmanlıklarını artıran dialogcuların zihniyeti mi siz gibilerin zihniyeti mi?


Gelelim bu mavi kısma.

Beni suçladığınız kısımdaki şu tarz size bir çuvaldız gibi batmalıydı sayın kardeşim. " dişleyen"... Yani yabani hayvanlar veya köpekler gibi... Bu ifade şu ana kadar söylemeye çalıştığın ve ortaya koymaya çalıştığın bütün masumiyetini berbat etmeye yettiği gibi, dava,dava diye peşine koştuğunda ki takiyye yi ortaya koymaya yetiyor.



Yahu sizleri bu forumda görüyoruz. Nasıl İslamları Nurcu, şucu bucu diye ayırıyorsunuz. Yahu tek yapılan onu bunu eleştirmek.

Sonra "siz bölücüsünüz " demek.

Kendinizi aynada görüyor. Biz sanıyorsunuz. (sözüm böyle yapanlaradır)
Yukarıda ki bu sözleri ne maksatla söylediğini anlamadım. Eğer açarsanız, cevap vermeye çalışırız İnşallah. Yoksa da " kötü söz sahibinindir" der geçeriz.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Bakın sayın kardeşim.

Benim, dikkat edin, tekil konuşuyorum zira Allah (c.c.) ın, Rasülü (s.a.v)'in ve Onların emrettiğinin dışında hiç bir mensubiyeti olmayan bir kul olarak, ard niyet taşımayan İslam yolunda ki her adıma canım fedadır. Hem her dakika ve her an.

Adı ne olursa olsun. Senin sıkça kullandığın gibi " makamı" da ne olursa olsun.

İnsanlar yanlış yapmaz mı, yapar. Kim yapıyorsa Allah doğru olan yola çevirsin.

Ben, senin ifade ettiğin şeklile bir diyaloğa hiç mi hiç itirazım olamaz, nasıl olabilir ki. Ama sende bilmektesin neye itiraz edildiğini.

Bu vechile bu konuda sulh olduk diyelim. Allah cemaatinizin ikna gücünü artırsın İnşallah. Yanlış gidişatta olanları da düzeltsin, şaşırtmasın dilerim...
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Nur Cemaatinin senin haklı olarak itiraz ettiğin "Dinler Arası dialog" ile hiç bir alakası yoktur. Zaten, dialogun hristiyan bir erkek ile müslüman bir kadını evlendirmek olmadığına temas ederek cenahımı belli etmişim.


Böyle bir izinmi vermis senin cenahindan olmayan diyalogcular yazik cok yazik

90 dakika mac gol mü attin

Duha kardesim seni manen cok severim ama su cenah kismindaki ayirimi artik silersen bence dahada makbul olacak hizmetlerimiz.

Uzun söze ne hacet

selametle
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Böyle bir izinmi vermis senin cenahindan olmayan diyalogcular yazik cok yazik

90 dakika mac gol mü attin

Duha kardesim seni manen cok severim ama su cenah kismindaki ayirimi artik silersen bence dahada makbul olacak hizmetlerimiz.

Uzun söze ne hacet

selametle


Bilmiyorum Alptraum ama elime söyle bir yazi gecti.Acaba verdimi?Veya verdilermi?Veya organizeyi kim yapti?Her neyse ben buraya aktarayimda beraberce okuyalim...


dugun.jpg
Müslüman bir kadının ancak Müslüman bir erkekle evlenebileceğini, ehli kitapla –Yahudi ve Hıristiyan– evlenmesinin haram olduğunu, bu hüküm, üzerinde yorum yapılamayacak kadar kesin olduğunu daha önce yazmıştım.
Ayet ve hadislerde bu hüküm apaçık ortadadır.
“İman etmedikçe müşrik kadınlarla evlenmeyin.


Beğenseniz bile müşrik bir kadından imanlı bir cariye kesinlikle daha iyidir. İman etmedikçe müşrik erkeleri de (kızlarınızla) evlendirmeyin. Beğenseniz bile, müşrik bir kişiden inanmış bir köle kesinlikle daha iyidir. Onlar (müşrikler) cehenneme çağırır. Allah ise, izin ve (yardım) ile cennete ve mağfirete çağırır. Allah, düşünüp anlasınlar diye ayetlerini insanlara açıklar.”

(Bakara, 2/221) Abdullah Bin Ömer’in sözünü şimdilik hatırlatayım:
“Allah müşrik kadınları Müslüman erkeklere haram kılmıştır. “Ben bir kadının “Rabbim İsa’dır, demesinden daha büyük bir şirk bilmiyorum.”
Bununla birlikte; Müslüman bir erkeğin ehli kitap bir kadınla evlenmesine dinen cevaz verilmesine rağmen, İslam alimleri bunu uygulamak isteyenlere karşı çıkmışlardı.
Bazı sebeplerle ehli kitap kadınlarla evlenen Müslüman erkeklerin başlarına hangi hallerin geldiği hafızlarda tazedir.
Bundan bir sene bir ay önce Peygamberler diyarı Urfa’da;
onursal başkanı “Hocaefendi” olan Gazeteci ve Yazarlar Vakfı tarafından organize edilen “Dinlerarası Diyalog” sempozyumunda, müftü, haham ve papaz üçlüsünün şahitliğinde “Müslüman Maria, papaz Lester’la evlendirilmişti.
Daha sonra gazetelerinde BU BİR DEVRİM olarak duyurulan bu olayın sebebini sorduğumuz “kardeşler” olayı “var bir hikmeti” diyerek geçiştirdiler.
Böylece Allah’ın haram kıldığı bir şeyde hikmet aranabileceğini de duymuş olduk.
Daha sonra yaptığımız araştırmada şuna şahit olduk:
Urfa’da kıyılan bu nikah sonrası “bağlı” kızlarımızdan bazılarının papaz–haham fark etmez evlenmeye razı olduklarına şahit olduk.
14 Nisan 2000’de kıyılan nikahın bir benzeri geçen hafta kıyıldı.
Damat beyin doğum sonrası “mini bir operasyon” geçirip geçirmediğini soruşturmak bizim meselemiz değil.
"Bizi ilgilendiren, bir Müslüman kadının gayr–i Müslim biri ile evlenmesi.
Ben Müslüman değilim diyen biri için deyecek bir şeyimiz olamaz.
Peki son yapılan ve hala dillerde olan düğüne ne buyurulur?
Alman eski Başbakanı Helmut Kohl’un oğlu ile Peter ile sanayici Kemal Sözen beyin kızı Elif evlendiler.
Hem de sağlam olması için üç farklı nikahla.
Kilise,
İmam,
ve belediye.

Gerçi biz kilisede ve Bay Kohl’un Almanya’dan özel getirttiği papaz efendiler tarafından kıyılan nikahı kısmen de olsa gördük.
Ve bir de sayın Gürtuna’nın kıydığı belediye nikahını.
İmam efendinin nikah kıyma merasimi laiklik ihlal olmasın diye gizli icra edildi.
Ne ilginç ama. Dini bir kurum olan kilisede nikah kıymak serbest. Halkının yüzde 99’ü Müslüman olan bir ülkede imamın nikah kıyması yasak.
Peki sosyetenin demirbaş imamı meşhur hoca, Hıristiyan Peter Kohl ile Müslüman Elif bacımızın nikahını nasıl kıyabildi?
Dinimizce haram olduğuna hiçbir İslam aliminin itiraz etmediği bir evliliği hangi anlayışla İslamileştirdi hoca.
Şöyle mi sordu imam efendi?:
“Helmut Kohl oğlu Peter! Allah’ın emri, Peyganber (as)’ın kavli ve İmam Azam’ın ictihadiyle, Kemal kızı Elif’i eşliğe kabul ediyor musun?”
Çünkü nikah bu lafızlarla kıyılır dinimizde.
Allah’ın emrini yukarıdaki ayetten okuyun.
Hz. Peygamber (as)’ın bu nikah hakkındaki hükmü de şüdür: “Biz kitap ehli olan kadınlarla evleniriz, onlar bizim kadınlarımızla evlenemezler.”
İmam Azam’ın fetvasını yazmaya gerek yok.
Peki sayın İmam bunun yerine şunları mı sordu nikahta:
Sayın Peter nasıl görüyorsun bu memleketin halini?
IMF kredi gönderecek mi?
Elif kızımız kaç numara ayakkabı giyiyor?
Bu gibi soruları sorduysa bunun dinî hükmünü sayın modernistlere sorun ben bilmem.
Turşu ile tatlının,
Sürüngenle kanatlının,
Yaya ile atlının, birbirine karıştığı bir ülkede yaşıyoruz.

Rusya devriminden daha büyük tehlike imiş meğer “Bu Bir Devrim” olayı.
12 yıldır beraber olan bu iki evlat için bunca sıkıntıya ne gerek vardı?
Yoksa tıpkı Urfa’da olduğu gibi bu bir mesaj mıydı?
Bu mesajın bir uzantısı da, nikahın Almanya yerine Türkiye’de kıyılması mıydı?
Bilemeyiz.
Hem sonra bildiklerimiz neye yaradı ki?
Bildiklerimiz ve inandıklarımız?
Müslüm KARABACAK 30-05-2001 Yeni Mesaj
-------------------------------------------------
İşte Zaman Gazetesindeki 15-04-2000 tarihli haber:
Diyalogdan düğüne
Sosyoloji profesörü Hıristiyan Lester Kurtz ile gazeteci Müslüman Meryem Kurtz'un nikahları, Urfa'da İbrahim Camii'nde müftü, haham ve papazın huzurunda kıyıldı. Lester Kurtz ve Mariam (Meryem) Kurtz, Şanlıurfa'daki Dinlerarası Diyalog Sempozyumu'nun en ilginç konuklarıydı. Biri Teksas'tan yani Amerikalı, diğeri Darussalem yani Tanzanya'dan. Biri beyaz, diğeri ise siyahi. Biri metodist protestan bir ailede büyüyüp Quaker olarak hayatını sürdürüyor, diğeri ise Müslüman. Biri Teksas Üniversitesi'nde sosyoloji profesörü, diğeri ise gazeteci. Onları bir araya getiren bundan bir yıl önce Prof. Lester Kurtz'un Afrika'da katıldığı bir konferans olmuş. Konferansı bir gazeteci olarak takip eden siyahi gazeteci Meryem, Lester ile uzun bir tartışmaya dalmış ve bir hafta sonra kendilerini evlilik sürecinde bulmuşlar. Amerika'ya yerleşip resmi nikahlarını yapmışlar ve tam bir yıldır dini nikah kıymak için beklemişler. İşte bu bekleyişi nihayet önceki gün Urfa'da İbrahim Camii'nde müftünün huzurunda kıydıkları nikahla nihayete erdirdiler.
Hz. İbrahim'in mekanında
Haham, papapaz ve müftünün huzurunda kendisini kelime–i şehadet getirerek 'hem Hıristiyan, hem de Müslüman' ilan eden ve aynen çifte vatandaşlıkta olduğu gibi çifte dinli olmak istediğini ve Meryem ile evlenerek geçmişinde sahip olduğu Hıristiyan kültürle İslam kültürünü meczetmek istediğini belirten Lester, 'Quaker olduğum için herhangi bir Hıristiyan doktrinine bağlı hissetmiyordum kendimi, dolayısı ile İslamiyet'in güzellikleri ile geçmişimdeki Hıristiyanlıktan kaynaklanan güzellikler arasında bir tezat görmüyorum ve iki dinin güzelliklerini İbrahim Peygamber'in mekanında Musevi dostlarımın da duaları ile Meryem'le birlikte dini nikah kıyarak sürdürmek istiyorum' dedi. Gözleri dolu bir biçimde bu anı beklediğini belirten Meryem ise Lester'in geçen yıl bir ay oruç tuttuğunu, Ramazan boyunca beş vakit namaz kıldığını, birlikte Hıristiyan bayramlarını da kutladıklarını; fakat İslami usullerle nikah kıymayı hep arzuladıklarını vurguladı. Üç dinin duaları ile salavatlar eşliğinde gerçekleşen nikah merasimi, katılımcıları derin ve anlamlı düşüncelere sevk etti.
Hem Hıristiyan hem de Müslüman
Diyaloğun bir başka göstergesi ise Lester ile Meryem'in nikahlarıydı; haham, papaz ve müftünün huzurunda kelime-i şehadet getiren Lester kendisini, 'hem Hıristiyan, hem de Müslüman' ilan etti.
Kaynak: http://arsiv.zaman.com.tr/2000/04/15/guncel/2.html
Konuyla ilgili yazı : EHLİ KİTAP İLE EVLENME MESELESİ

dugun1.jpg
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
cevabi ben vermiyeyim lakin o adam üzerinde cok iftira oldu heleki o bayan kardesimiz hakkinda bu hüsn-ü zan i dahi gecti buyrun video 3. dakikadan sonrasi sanirim sizin sorunuzada cvp olur

 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
cevabi ben vermiyeyim lakin o adam üzerinde cok iftira oldu heleki o bayan kardesimiz hakkinda bu hüsn-ü zan i dahi gecti buyrun video 3. dakikadan sonrasi sanirim sizin sorunuzada cvp olur



Yani buna lüzum yoktu sanirim zaten konu su kilit cümlede"


Haham, papapaz ve müftünün huzurunda kendisini kelime–i şehadet getirerek 'hem Hıristiyan, hem de Müslüman' ilan eden ve aynen çifte vatandaşlıkta olduğu gibi çifte dinli olmak istediğini ve Meryem ile evlenerek geçmişinde sahip olduğu Hıristiyan kültürle İslam kültürünü meczetmek istediğini belirten Lester, 'Quaker olduğum için herhangi bir Hıristiyan doktrinine bağlı hissetmiyordum kendimi, dolayısı ile İslamiyet'in güzellikleri ile geçmişimdeki Hıristiyanlıktan kaynaklanan güzellikler arasında bir tezat görmüyorum ve iki dinin güzelliklerini İbrahim Peygamber'in mekanında Musevi dostlarımın da duaları ile Meryem'le birlikte dini nikah kıyarak sürdürmek istiyorum' dedi.

Bunda bir degisiklik zaten yok .Zaten kaynakta Zaman gazetesi.
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Zaman gazetesi ile de ilgili bir konusma vardi ama en güzel cvb i zaman gazetesi ile görüsmenizdir. Cünkü durum bundan ibaretse zaman gazetesi de böyle bir manset ile geldiyse durumun izahati videodaki konusmdada gecen son saniyeye kadar olan düggüne kadar olan zamani ele aliyorsa demekki dogruluk payi asil bilenlerindir onun icin bu gibi bir mevzu ile ,gazete yazisi ile dahi sonuca ulasamayiz.

Lakin bu adam namaz kiliyor ,bu adam oruc tutyor ise ben böyle hristiyan görmedim desem anlarsin sanirim:)
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Zaman gazetesi ile de ilgili bir konusma vardi ama en güzel cvb i zaman gazetesi ile görüsmenizdir. Cünkü durum bundan ibaretse zaman gazetesi de böyle bir manset ile geldiyse durumun izahati videodaki konusmdada gecen son saniyeye kadar olan düggüne kadar olan zamani ele aliyorsa demekki dogruluk payi asil bilenlerindir onun icin bu gibi bir mevzu ile ,gazete yazisi ile dahi sonuca ulasamayiz.

Lakin bu adam namaz kiliyor ,bu adam oruc tutyor ise ben böyle hristiyan görmedim desem anlarsin sanirim:)


Eger Sirk yoksa bence sorunda yok Alptraum,Ben ayetin dedigine bakarim yoksa ben o insanin kalbini yaripta bakmadim;

Allah’ı bırakıp bilginlerini, rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih’i Rabler edindiler. Halbuki hepsi de tek Tanrı’ya kulluk etmekten başka bir şeyle emrolunmadılar. O’ndan başka Tanrı yoktur. O bunların ortak koştukları şeylerden yücedir.

Tevbe Suresi 31


Bu ayetse sen karar ver ne demem gerekiyorsa?Ki adam o Rahibin önünde ben Hiristiyanim diyerek Teslis ediyorsa bana cevap vermek yakismaz...


Bunların içlerinden bir grup vardı ki, Allah’ın kelamını işitiyor, onu kavramalarının ardından bile bile tahrif ediyorlardı.

Bakara Suresi 75

Buysa ben zaten bir konu acmistim"Ben bir hiristiyanim"diye onu okumani tavsiye ederim..
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Evet Abi, malesef bu konuda haklısın.

Evet dialogun tek amacı hürriyet ile dinlerini hurafeden arındırmak isteyen Hristiyanlara yardımdır.

Bu durumlar halkın bu dialog ve devamında gelecek hakiki dini-i İsevi ve İslam ittihadına soğuk bakmasına vesile olmaktadır.

Zaten, o düğünün alem-i İslam nazarında soğuk kalması bir hata olduğuna delildir.

Muhabbetle



Ama sunu unutmamak gerekirki;Vatikanin baslattigi DIYALOG sadece Asyanin Hiristiyanlastirilmasidir.Yani sen Teslisi kabul edeceksin adam Alemlere Rahmet olan Muhammedi(Selam Allahin Resul/Resullerine olsun)Kabul etmeyecek.Cünki zaten adam kendinden baska din tanimiyor.Oturduk adamla dedik benim vaz gecemeyecegim sey Allahin birligini taniyin, Resulümüzü taniyin,Kuranin son Kitab oldugunu taniyin,Hak din Islamdir bunu taniyin acaba alacaginiz cevap kocaman bir Olmazmi yoksa Evet KABULMÜ?Adam baslar derki sizde bizim Teslisimizi taniyin?(Ne careki Kuran kabul etmiyor)ne yapacagiz?Simdi diyalogmu Tebyinmi?
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Değerli Abim biz o türden adamlara zaten yaklaşmıyor ve hemen terk ediyoruz.

Ayrıca dialogu Vatikan değil. Kur'an başlattı. "Sizinle bizim aramızda ortak söze gelin" dedi.

İşte dilaog budur.

Dialogun mertebeleri vardır.

1)Teslise inamış bir kişiye tebliğ ve beyan

2)Teslisten vaz geçmiş kişiye davet

Ancak, uslub önemlidir. Tebliğ ve beyan ve davet yaparken hürriyetlerine ilişilmemeli Onlara makul izahlar yapmak ve böylece ikna etmek metodunu istimal etmek elzemdir.

Dialogtaki amaç ortak sözdür. Oda "Tek bir ilah" olduğudur. Yoksa din asla müzakere edilemez. Yani, biz bir adım gelelim, işinize gelmeyen bir İslam hükmünden vazgeçelim, sizde bir hükümden vaz geçin" deniliyor değildir.

Diyorum ya Abi, dialoga karşı olmak yarine dialogun esasını tartışmalıyız. Nasıl olması gerektiğini konuşmalıyız.

Zira, ayrı ayrı iken küfre mağlup olan Hiristiyanlık ve İslamlar ancak hakiki dini-i İsevi ve İslam ittihadı ile galip edilebilir.

Muhabbetle


Bence siz bu ise Diyalog demeyiniz,Tebyin deyiniz cünki Ademden bugüne gelen aramizdaki tek ortak söz Allahi birlemektir.Eger siz Diyalogu Vatikanda ariyorsanizki görünen köy kilavuz istemez.Hic bir Musevi ve Isevi ortak söze gelmez cünki gelirse kendini inkar etmis olur.O nedenle kendimizi avutmaktan öteye gidemeyeceginiz Diyalogtan vaz gecip Tebyine girmek gerekirki bunuda hurafelerle yapilmasi kayiptan öteye gitmeyecektir.Davet var;Gercege davet buyrun hepimizin arasindaki gercege.KURAN...
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Simdi öncelikle duha kardesim ben senin hüsn-ü zan ile hareket ettigini umuyorum. Ne yazikki haydar bas in cikardigi videolar ile birebir örtüsen cümleleri hocaefendi cemaati ile risale-i nur diyaloglari farklidir demek sanki,diyalog din alisverisi yapmak gibi algilanmaya sebebiyet veriyor.Ben iyi hatirliyorum ki buraya yeni asya gazetesinin bir mektubuna cevaben makale asmistim ve senin itirazin gözün kapali,sinirli ve hiddetli bir sekilde olmustu ve bir hüsn-ü zan daha etmistin

Ne demistin

Hocaefendi basörtüsü teferruattandir demistir diye yazmistin

Halbuki böyle bir kelimenin gecmedigi FIKIH ilede aciklandiginda furuatin farz olan ibadetler demek oldugunu yazmistim.Ama demekki Mehmed kirkinci hocada yanilmisti senin gözüne göre ve diger hocalarda ama duha furuat teferruat demektir ile dogruyu bulmustu gibi bir düsüncen olmustu.

Simdi bu dügün meselesindede ayni tavri görüyorum sende.

Dügün meseleside tamamen provakasyon amacli haberler vardir

Simdi konu basligimiz ne dinler arasi diyalog ama mevzu öyle birseyki dedigin gibi diyalog nedir ne degildirden cok aha diyalog evlendiriyor aha diyalog el öptürüyor gibi yorumlari görüyoruz. Ama sordugumuzda diyalog sempozyumlarina katildinmi? hayir! Ben domuz ahirina girmem gibi kelimeleride görüyoruz madem gözünle görmedin o zaman su-i zan etmeyeceksin

veya sempozyuma katilanlara sordugumuzda,ne oldu islam ile hristiyan mi birlestirildi ya da islam hak din degildir mi denildi sorularini sordugumuzdada ne yazikki cevap alamiyoruz

yaptigimiz sadece gözü kapali elestiri

Metin abi yazdiklarim icerisinde ayirim yapmadigim icin sana da cevaben video yu koyuyorum buraya bastan sona izlemeni tavsiye ederim

Kurandan ayri bir durum mu var görürsün insallah.

 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Simdi öncelikle duha kardesim ben senin hüsn-ü zan ile hareket ettigini umuyorum. Ne yazikki haydar bas in cikardigi videolar ile birebir örtüsen cümleleri hocaefendi cemaati ile risale-i nur diyaloglari farklidir demek sanki,diyalog din alisverisi yapmak gibi algilanmaya sebebiyet veriyor.Ben iyi hatirliyorum ki buraya yeni asya gazetesinin bir mektubuna cevaben makale asmistim ve senin itirazin gözün kapali,sinirli ve hiddetli bir sekilde olmustu ve bir hüsn-ü zan daha etmistin

Ne demistin

Hocaefendi basörtüsü teferruattandir demistir diye yazmistin

Halbuki böyle bir kelimenin gecmedigi FIKIH ilede aciklandiginda furuatin farz olan ibadetler demek oldugunu yazmistim.Ama demekki Mehmed kirkinci hocada yanilmisti senin gözüne göre ve diger hocalarda ama duha furuat teferruat demektir ile dogruyu bulmustu gibi bir düsüncen olmustu.

Simdi bu dügün meselesindede ayni tavri görüyorum sende.

Dügün meseleside tamamen provakasyon amacli haberler vardir

Simdi konu basligimiz ne dinler arasi diyalog ama mevzu öyle birseyki dedigin gibi diyalog nedir ne degildirden cok aha diyalog evlendiriyor aha diyalog el öptürüyor gibi yorumlari görüyoruz. Ama sordugumuzda diyalog sempozyumlarina katildinmi? hayir! Ben domuz ahirina girmem gibi kelimeleride görüyoruz madem gözünle görmedin o zaman su-i zan etmeyeceksin

veya sempozyuma katilanlara sordugumuzda,ne oldu islam ile hristiyan mi birlestirildi ya da islam hak din degildir mi denildi sorularini sordugumuzdada ne yazikki cevap alamiyoruz

yaptigimiz sadece gözü kapali elestiri

Metin abi yazdiklarim icerisinde ayirim yapmadigim icin sana da cevaben video yu koyuyorum buraya bastan sona izlemeni tavsiye ederim

Kurandan ayri bir durum mu var görürsün insallah.




Benim cevabimda degisiklik yoktur?


Eger Sirk yoksa bence sorunda yok Alptraum,Ben ayetin dedigine bakarim yoksa ben o insanin kalbini yaripta bakmadim;

Allah’ı bırakıp bilginlerini, rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih’i Rabler edindiler. Halbuki hepsi de tek Tanrı’ya kulluk etmekten başka bir şeyle emrolunmadılar. O’ndan başka Tanrı yoktur. O bunların ortak koştukları şeylerden yücedir.

Tevbe Suresi 31


Bu ayetse sen karar ver ne demem gerekiyorsa?Ki adam o Rahibin önünde ben Hiristiyanim diyerek Teslis ediyorsa bana cevap vermek yakismaz...


Bunların içlerinden bir grup vardı ki, Allah’ın kelamını işitiyor, onu kavramalarının ardından bile bile tahrif ediyorlardı.

Bakara Suresi 75

Buysa ben zaten bir konu acmistim"Ben bir hiristiyanim"diye onu okumani tavsiye ederim..
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Tamam zaten adam evlenmeden önce teslis inancinin yanlis oldugunu vurguluyor isa allahin kulu ve elcisidir o resuldur diyor muhammed s.a.v. ise son peygamberdir diye kabul ediyor

Bunu uzatmanin demekki geregi kalmamis
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Yinede diyorum. F. Gülen cemaatinin hizmetlerini alkışlamayan tarafgirdir. Ama ben hürüm kendi Üstadımı dahi eleştirel , yani hür akıl ile okurken elbette F. Gülenin yaptıklarına da hür aklımla bakarım. Hür olduğum için aklım beni yanıltsada doğru önüme konduğu vakit kabul ederim.
Elbette hatalıyım. Hiç bir şey bilmediğimi biliyorum. Ama hürüm. Hakikati arıyorum. Bazen hakikat diye batılı alsam dahi hür olduğum için koynuma saklamıyorum.


Sen de böyle yap.


Şahsen ben alkışlamıyorum ve tarafgirim, ehli sünnet cenahına...
 
Üst Alt