Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Bir mezhepsiz namazı nasıl kılar ?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

islamci

New member
Katılım
5 Eki 2007
Mesajlar
123
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
siz o zaman dırek cabrail a.s bağlanıyorsunuz oylemı

yanı dırek allahtan vahıy gelıyoo öylemı


şaşarım aklınıza
kardeş öyle birşey yazmışsınki sana ne deyim. dikkat et sözlerine. cebrail a.s. e bağlanmaya gerek yok, Allah(c.c.) tan vahiy gelmesine gerek yok. zaten kuran Allah(c.c.) ın sözü değilmi? sen şimdi benim evdeki kuranı cebrail a.s. direk elden teslim etti dersin.
 

islamci

New member
Katılım
5 Eki 2007
Mesajlar
123
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Rasulullah (s.a.s)'in sünnetini gözardı ederek, Allah (c.c)'nun indirdiği Kur'an'ı Kerimi Allah'ın istediği şekilde anlamak ve uygulamak mümkün değildir. İslam düşmanı kafirler bu gerçeği çok iyi bilmekte ve cahil halkları kandırmak için şöyle söylemektedirler:

"Uyulması gereken tek kaynak Kur'an'dır. Çünkü yalnız Kur'an Allah'ın kelamıdır ve yalnız Kur'an Allah tarafından korunmuştur. Rasulullah (s.a.s) ise sadece Kur' an'ı konuşmuş, Kur'anda geçen hükümlere uymuş ve uymayı emretmiştir."

kardeş islam düşmanı kafirler olarak nitelendirmişsin bile sen şimdi bunu eline geçirsen hiç bakmadan öldürürsün. adam ne güzel söylemiş siz hâlâ inad ediyorsunuz.resule bağlı bir adam bak sözlerine ondan sonra konuş. sen şimdi biz böyle dedik diye bizide öldürürsün. bi bakmışsın öldüre öldüre insan kalmamış dünyada. birde bakmışsın kıyamet kopmuş.

kuranı kerimi anlamak ve uygulamak neden mümkün değil. kuranda akıl sahipleri kuranı anlar diyor. bu nasıl çelişki ben onu anlamadım.



arkadaşlar beni kaale almadığınızdanmı bana cevap yazmıyorsunuz yoksa cevapları olmayan sorular mı sormaya başladım......
 

Ebu Zerr

New member
Katılım
8 Haz 2007
Mesajlar
866
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Yaş
45
Konum
Ankara
Metin Mete: Selamün Aleyküm,Senden baska ciddiye alinacak yok imis.Tam istedigim degil ama cevap verdigin icin tesekkür ederim.Yukardaki alinti yaptigim yer cok elestirilir ama su an sirasi degil.Diger yerler ise kaale almaya lüzum görmedim.Müsade et su bir kac kisiye bir tesekkür edeyim yaptiklari o nazik durumlarina sonra dönerim konuya.Benim istedigim sizden Resulden geldigine göre Resulün bu namazi kiyam,Rüku ve Secde olmak üzere tam olarak tarifle göstermesi lazimdi veya Resule nasil ögretildigini bir hadisle aciklasaniz ben aslinda o hadisi biliyorum(Hani Cebrailin Resule güzel bir sahabe kiliginda gelip ögrettigi abdes ve namaz hadisi) ama her neyse su alimciklerde bildiklerini yazsinlar sonra dönelim.

Alptraum: Peygamberimiz (a.s.) nasıl namaz kılardı, namazın kılınış şeklini nasıl tarif etmiştir?
Resûlullah (A.S.) Efendimizin nasıl namaz kıldığını Müslüman halka tarif edip anlatan büyük sahabi Ebû Mâlik El-Eş'ari’yi (R.A.) dinleyelim; Abdullah bin Ganem naklediyor:
Bir gün Ebû Mâlik El-Eş'ari (R.A.), Eş'ari kabilesine şöyle seslendi:

“Ey Eş'arî kabilesi! Toplanınız, kadınlarınızı ve çocuklarınızı da toplayın, tâ ki size. Resûlullah (A.S.) Efendimizin bize Medine'de kıldırdığı namazı tarif edip anlatayım.”
Bunun üzerine kabile halkı erkeğiyle, kadın ve çocuklarıyla toplanıp bir araya geldiler. Ebû Mâlik, önce güzel bir abdest aldı, Resûlullah (A.S.)'ın yaptığı gibi her azayı yeterince yıkadı. Sonra güneş gök kubbe ortasına geldi, her şeyin gölgesi titreşip kaldı. Biraz daha beklediler, netice cisimlerin gölgesi doğuya doğru kendini gösterince, yani öğle vakti girince, kalkıp ezan okudu. Önce erkekleri öne alıp saf bağlamalarını, sonra çocukların, sonra da en geride kadınların saf bağlamasını sağladı. Sonra ikamet okuyup öne geçti, ellerini kaldırarak Tekbir getirdi. Fâtiha-i şerifeyi ve kendisine kolay gelen bir sureyi okuduktan sonra tekbir getirip rüku’a gitti; üç kere Sübhane'llahi ve bi-hamdihi (veya Sübhanellahi'l-Azîm) dedikten sonra «Semiallahu limen hamidehu» diyerek belini doğrulttu. Sonra tekbir getirerek secdeye vardı, sonra tekbir getirip başını secdeden kaldırdı, sonra tekrar tekbir getirip ikinci secdeye vardı, sonra tekbir getirip ayağa kalktı. Böylece rekâtta tam altı tekbir getirmiş oldu. Tabii ikinci rekâta kalkarken de tekbir getirerek kalktı. Böylece namazı kıldırıp tamamladıktan sonra cemaate dönerek şöyle dedi:

Benim getirdiğim tekbirleri iyice muhafaza edin, rükû' ve secdeleri nasıl yaptığımı iyice öğrenin. Çünkü bu, gündüzün şu saatlerinde Medine'de Resûlullah (A.S.) Efendimizin bize kıldırdığı namazın kendisi (bir benzeri) dir. Resûlullah (A.S.) farzı kıldırınca O da cemaatine dönerek şöyle buyurmuştu : «Ey insanlar! İşitin ve anlayın; biliniz ki Allah'ın öyle kulları var ki onlar ne peygamberdir, ne de şehittirler, fakat peygamberler ve şehitler onların makamlarına ve Allah'a olan yakınlıklarına gıpta ederler.»
Bunun üzerine Bedevilerden biri kalkıp Resûlullah'a yaklaştı ve elini göğsüne doğru kıvırıp dedi ki:

- “Ya Resûlullah! Şu sözünü ettiğin Allah (C.C.) kulları kimlerdir, onları bize tanıtır mısın?”
Bedevinin bu sorusuna fazlasıyla memnun kalan Efendimiz (A. S.) şöyle cevap verdi:

- «Onlar insanlardan ayrılıp (Hakk'a) dönenler ve kabilelerin garipleridir. Aralarında yakın bir akrabalık da yoktur, fakat onlar Allah için birbirini severler ve saf bağlayıp dururlar. Kıyamet günü Allah, çıkıp oturmaları için onlara nurdan minberler hazırlar. Böylece onların hem yüzlerini, hem elbiselerini nur kılar. Kıyamet günü insanlar o günün dehşetinden korkarken onlar korkmaz. Evet, onlar, üzerlerinde hiç bir korku
olmayan ve üzülmeyen Allah dostlarıdır.» (Ahmed bin Hanbel - Ebû Ya'lâ : İsnad-i Hasen ile.. El-Hâkim : Sahih isnad ile.. )
Diğer Bir Rivayet:

Bir adam Mescid-i Saadete girip namaz kıldıktan sonra Resûlullah (A.S.) Efendimize gelerek selâm verdi. Efendimiz onun selâmını alıp karşılık verdi ve buyurdu ki:

«Dön yeniden namaz kıl, çünkü sen namaz kılmadın!» Adam bu emir üzerine dönüp yeniden namaz kıldı ve Peygamber'e (A.S.) dönüp geldiğinde, Efendimiz yine ona:

«Dön yeniden namaz kıl, çünkü sen namaz kılmadın!» buyurdu ve bu hal üç defa tekrarlandı. Adam çaresiz kalıp dedi ki:

«Seni hak peygamber olarak gönderen Allah'a and olsun ki bundan daha iyisini bilmiyorum, siz bana öğretin.» Resûlullah (AS.) da ona şöyle tarif etti:

«Namaza durunca önce tekbir getir. Sonra Kur'ân'dan sana kolay gelenini oku. Sonra rükû'a var, bütün organların sakinleşinceye kadar bekle, sonra başını kaldırıp belini iyice doğrult. Sonra secdeye var, yine azan sakinleşinceye kadar bekle ve secdeden kalktığında yine oturuşun ölçüsünü alıncaya kadar bekle. Yine secdeye var ve âzan sakinleşinceye kadar bekle ve her rekâtta bunları aynen yerine getir.» (Buharı - Müslim - Ahmed bin Hanbel : Ebû Hüreyre (R.A.)'den.) (Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/230-232)

İŞTE AMUDA KALKARAK NAMAZ KILARSANIZ BÖYLE SAÇMALARSINIZ METİN METE BEY!!! NEYMİŞ?
 

yelken06500

New member
Katılım
12 Eyl 2007
Mesajlar
772
Tepkime puanı
131
Puanları
0
Konum
istanbul
yağ ile ilgili bilgi amaçlı

yağ ile ilgili bilgi amaçlı

Kimsenin eksigiyle ugrasmadim kimseyi kinamadim varsa delilin yaz yoksa sus daha acik nasil yazayim ha.Laf salatasina cevirdin birazcik sus..Kimsenin yanlisini gole cevirmedim aksine hatasini önce kendisine bildirdim düzeltmesi icin o dedigin ancak size mahsus bir özellik oldugunu seziyorum...Bak adam ne güzel yazmis degilmi sende varsa yaz...

bakıyorumda zeytin yağı gibi üste çıkmaya çalışıyorsun ...

suçüstü tavırları bunlar arkadaş..

konuyu biz açtık soruyu da biz sorduk..

cevabın varsa yaz yoksa bırak onla bunla tartışmayı .....

eğer biraz idrakin varsa sana ne sorulduğunu anlarsın ona cevap yazarsın ..

hatası olduğunu kabul ediyorsan nasıl doğru yapılacağını da anlat...

bundan açık nasıl soru sorulur inan bilmiyorum..

ALLAH(cc) akıl fikir versin..
 

ebubekr

New member
Katılım
9 Eki 2007
Mesajlar
127
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Yaş
40
Konum
çanakkale
kardeş öyle birşey yazmışsınki sana ne deyim. dikkat et sözlerine. cebrail a.s. e bağlanmaya gerek yok, Allah(c.c.) tan vahiy gelmesine gerek yok. zaten kuran Allah(c.c.) ın sözü değilmi? sen şimdi benim evdeki kuranı cebrail a.s. direk elden teslim etti dersin.



islamcı kardesim benım burda kastettiğim namaz konusu ıcın
kuranda namaz hakkında bılgı verılmıyor acıkca

sunnet ve hadıslerden öğrenıyoruz


konu namaz olunca oyle yazdım


yanlıs yere gıtmesın konu uyardığın ıcın tesekkur ederım
 

ebubekr

New member
Katılım
9 Eki 2007
Mesajlar
127
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Yaş
40
Konum
çanakkale
sen şimdi elinde olsa dinsiz dediğin adamıda öldürürsün ha. zaten bu konu normal bir tartışma yada açık oturum olsaydı metin mete ölürdü kesin. dinsiz diye kabul edip öldürürdünüz hadi yalan diyin.



valla şeriatle yonetılseydık dediğin doğru olurdu

demekrası dıye bısey var oyle her gorduğumuzun kafasını kesmıyoruz bız

ınsan gıbı konusuyoruz

ama sızlerden emın değilim valla efendısını tanımıyan adamdan hersey beklenır
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Metin Mete: Selamün Aleyküm,Senden baska ciddiye alinacak yok imis.Tam istedigim degil ama cevap verdigin icin tesekkür ederim.Yukardaki alinti yaptigim yer cok elestirilir ama su an sirasi degil.Diger yerler ise kaale almaya lüzum görmedim.Müsade et su bir kac kisiye bir tesekkür edeyim yaptiklari o nazik durumlarina sonra dönerim konuya.Benim istedigim sizden Resulden geldigine göre Resulün bu namazi kiyam,Rüku ve Secde olmak üzere tam olarak tarifle göstermesi lazimdi veya Resule nasil ögretildigini bir hadisle aciklasaniz ben aslinda o hadisi biliyorum(Hani Cebrailin Resule güzel bir sahabe kiliginda gelip ögrettigi abdes ve namaz hadisi) ama her neyse su alimciklerde bildiklerini yazsinlar sonra dönelim.

Alptraum: Peygamberimiz (a.s.) nasıl namaz kılardı, namazın kılınış şeklini nasıl tarif etmiştir?
Resûlullah (A.S.) Efendimizin nasıl namaz kıldığını Müslüman halka tarif edip anlatan büyük sahabi Ebû Mâlik El-Eş'ari’yi (R.A.) dinleyelim; Abdullah bin Ganem naklediyor:
Bir gün Ebû Mâlik El-Eş'ari (R.A.), Eş'ari kabilesine şöyle seslendi:

“Ey Eş'arî kabilesi! Toplanınız, kadınlarınızı ve çocuklarınızı da toplayın, tâ ki size. Resûlullah (A.S.) Efendimizin bize Medine'de kıldırdığı namazı tarif edip anlatayım.”
Bunun üzerine kabile halkı erkeğiyle, kadın ve çocuklarıyla toplanıp bir araya geldiler. Ebû Mâlik, önce güzel bir abdest aldı, Resûlullah (A.S.)'ın yaptığı gibi her azayı yeterince yıkadı. Sonra güneş gök kubbe ortasına geldi, her şeyin gölgesi titreşip kaldı. Biraz daha beklediler, netice cisimlerin gölgesi doğuya doğru kendini gösterince, yani öğle vakti girince, kalkıp ezan okudu. Önce erkekleri öne alıp saf bağlamalarını, sonra çocukların, sonra da en geride kadınların saf bağlamasını sağladı. Sonra ikamet okuyup öne geçti, ellerini kaldırarak Tekbir getirdi. Fâtiha-i şerifeyi ve kendisine kolay gelen bir sureyi okuduktan sonra tekbir getirip rüku’a gitti; üç kere Sübhane'llahi ve bi-hamdihi (veya Sübhanellahi'l-Azîm) dedikten sonra «Semiallahu limen hamidehu» diyerek belini doğrulttu. Sonra tekbir getirerek secdeye vardı, sonra tekbir getirip başını secdeden kaldırdı, sonra tekrar tekbir getirip ikinci secdeye vardı, sonra tekbir getirip ayağa kalktı. Böylece rekâtta tam altı tekbir getirmiş oldu. Tabii ikinci rekâta kalkarken de tekbir getirerek kalktı. Böylece namazı kıldırıp tamamladıktan sonra cemaate dönerek şöyle dedi:

Benim getirdiğim tekbirleri iyice muhafaza edin, rükû' ve secdeleri nasıl yaptığımı iyice öğrenin. Çünkü bu, gündüzün şu saatlerinde Medine'de Resûlullah (A.S.) Efendimizin bize kıldırdığı namazın kendisi (bir benzeri) dir. Resûlullah (A.S.) farzı kıldırınca O da cemaatine dönerek şöyle buyurmuştu : «Ey insanlar! İşitin ve anlayın; biliniz ki Allah'ın öyle kulları var ki onlar ne peygamberdir, ne de şehittirler, fakat peygamberler ve şehitler onların makamlarına ve Allah'a olan yakınlıklarına gıpta ederler.»
Bunun üzerine Bedevilerden biri kalkıp Resûlullah'a yaklaştı ve elini göğsüne doğru kıvırıp dedi ki:

- “Ya Resûlullah! Şu sözünü ettiğin Allah (C.C.) kulları kimlerdir, onları bize tanıtır mısın?”
Bedevinin bu sorusuna fazlasıyla memnun kalan Efendimiz (A. S.) şöyle cevap verdi:

- «Onlar insanlardan ayrılıp (Hakk'a) dönenler ve kabilelerin garipleridir. Aralarında yakın bir akrabalık da yoktur, fakat onlar Allah için birbirini severler ve saf bağlayıp dururlar. Kıyamet günü Allah, çıkıp oturmaları için onlara nurdan minberler hazırlar. Böylece onların hem yüzlerini, hem elbiselerini nur kılar. Kıyamet günü insanlar o günün dehşetinden korkarken onlar korkmaz. Evet, onlar, üzerlerinde hiç bir korku
olmayan ve üzülmeyen Allah dostlarıdır.» (Ahmed bin Hanbel - Ebû Ya'lâ : İsnad-i Hasen ile.. El-Hâkim : Sahih isnad ile.. )
Diğer Bir Rivayet:

Bir adam Mescid-i Saadete girip namaz kıldıktan sonra Resûlullah (A.S.) Efendimize gelerek selâm verdi. Efendimiz onun selâmını alıp karşılık verdi ve buyurdu ki:

«Dön yeniden namaz kıl, çünkü sen namaz kılmadın!» Adam bu emir üzerine dönüp yeniden namaz kıldı ve Peygamber'e (A.S.) dönüp geldiğinde, Efendimiz yine ona:

«Dön yeniden namaz kıl, çünkü sen namaz kılmadın!» buyurdu ve bu hal üç defa tekrarlandı. Adam çaresiz kalıp dedi ki:

«Seni hak peygamber olarak gönderen Allah'a and olsun ki bundan daha iyisini bilmiyorum, siz bana öğretin.» Resûlullah (AS.) da ona şöyle tarif etti:

«Namaza durunca önce tekbir getir. Sonra Kur'ân'dan sana kolay gelenini oku. Sonra rükû'a var, bütün organların sakinleşinceye kadar bekle, sonra başını kaldırıp belini iyice doğrult. Sonra secdeye var, yine azan sakinleşinceye kadar bekle ve secdeden kalktığında yine oturuşun ölçüsünü alıncaya kadar bekle. Yine secdeye var ve âzan sakinleşinceye kadar bekle ve her rekâtta bunları aynen yerine getir.» (Buharı - Müslim - Ahmed bin Hanbel : Ebû Hüreyre (R.A.)'den.) (Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/230-232)

İŞTE AMUDA KALKARAK NAMAZ KILARSANIZ BÖYLE SAÇMALARSINIZ METİN METE BEY!!! NEYMİŞ?



Verecek cevabin kalmadimi hint uzmani bos versen ondan bundan topladigini getir kendinde olan beyyinelerini...Yoksa cevabin susta uzman olarak anlim seni....
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt