Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Başka kaynağa ihtiyaç yoksa buyrun cevap verin

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
herşeyin kuranda olduğunu idaa edip resulullahı devreden çıkarmak isteyen sunnet munkirlerine soruyorum.Allah kuranda hiç bir ayeti hiç bir sureyi boşu boşuna indirip öğütlememiştir kuranı kerim aynı zamanda öğüt kitabıdır eğerki kuranda her şey acıklanmıştır kuran bize yeter başka kaynağa ihtiyacımız yok diyorsanız buyrun kurandan cevap verin ehli sünnetin kaynaklarına başvurmadan nasıl açıklayacaksınız.Tarihi bilgiler aynı zamanda ehli sünnet kaynaklarına dayanmakatadır bu yüzden tarih ilmindende cevap vermeden acıklayınki bilelim


(1) Ebu Leheb'in iki eli kurusun, kurudu da!
(2) Malı ve kazandığı kendisine fayda vermedi.
(3) Alevli ateşte yanacaktır.
(4) Karısı da odun hamalı olarak.
(5) Boynunda sağlam hurma lifinden örülmüş bir ip bulunacaktır.



1- Ebu leheb kimdir ,elleri neden kurusun

2-bu kişi ne yaptıda böyle bir cezaya çarptırılacak

3-karısı neden odun hamalı olacak

4-Ebu lehebin yaşadığı devir hakkında bilginiz varmı varsa dayanağınız nedir

şimdi benim bu sureden öğüt almam gereken yer nedir? bi zahmet bi aşıklayında bilelim
 

istanbluerdem

New member
Katılım
28 Ara 2007
Mesajlar
887
Tepkime puanı
168
Puanları
0
Konum
hayatýn ýcýnden
herşeyin kuranda olduğunu idaa edip resulullahı devreden çıkarmak isteyen sunnet munkirlere soruyorum.Allah kuranda hiç bir ayeti hiç bir sureyi boşu boşuna indirip öğütlememiştir kuranı kerim aynı zamanda öğüt kitabıdır eğerki kuranda her şey acıklanmıştır kuran bize yeter başka kaynağa ihtiyacımız yok diyorsanız buyrun kurandan cevap verin ehli sünnetin kaynaklarına başvurmadan nasıl açıklayacaksınız.Tarihi bilgiler aynı zamanda ehli sünnet kaynaklarına dayanmakatadır bu yüzden tarih ilmindende cevap vermeden acıklayınki bilelim


(1) Ebu Leheb'in iki eli kurusun, kurudu da!
(2) Malı ve kazandığı kendisine fayda vermedi.
(3) Alevli ateşte yanacaktır.
(4) Karısı da odun hamalı olarak.
(5) Boynunda sağlam hurma lifinden örülmüş bir ip bulunacaktır.



1- Ebu leheb kimdir ,elleri neden kurusun

2-bu kişi ne yaptıda böyle bir cezaya çarptırılacak

3-karısı neden odun hamalı olacak

4-Ebu lehebin yaşadığı devir hakkında bilginiz varmı varsa dayanağınız nedir

şimdi benim bu sureden öğüt almam gereken yer nedir? bi zahmet bi aşıklayında bilelim


Ebu Leheb, İslam tarihinde bir kişi. Tam adı, ebu leheb bin abdulmuttalib, asıl adı abduluzadır kureyş'in kavmi abduluzzaoğolları adını bu kişiden almıştır. İslam dininin peygamberi Muhaammed 'in amcasıdır. İslam kaynaklarına göre, İslam dinine karşıt görüşleri nedeniyle muhammed'e çeşitli kötülükler etmiş şahıstır.
kuranı kerımmde tebbet süresi Ebu Leheb'den bahseder. Kuran'da, ateşte yanıp, karısının da odun taşıyıcısı olarak boynunda iple yanacağı tebbet suresinin son ayetlerinde söylenmiştir. İslam kaynaklarına göre İslam düşmanı olarak kabul edilir. Bedir Savaşı'nın sonunda , 624 yılında öldü ve cesedi kalip kuyusuna atıldı. İslam kaynaklarına göre kuyuya en son atılan kafirdir. Ebu Cehil, Ümeyyet bin Halef,Utbe bin Rebia da bu kuyuya atılanlardandır


peygamber efendimizin amcası ve aynı zamandada en büyük düşmanıdır


Şurası dikkat çekicidir ki Mekke müşrikleri arasında Kur'an-ı Kerim'de ismi açıkça zikredilerek lânetlenilen tek kişi, Ebû Leheb'tir ve Hz. Peygamber'in öz amcası olması ona hiçbir fayda sağlamamıştır.
Daha sonraki dönemlerde de hep İslâm'a karşı müşriklerin yanında, hattâ başında yeralan Ebû Leheb, bazı rivâyetlere göre hasta olduğu için, bazı rivâyetlere göre ise kızkardeşi atike'nin gördüğü kötü bir rüya sebebiyle Bedir harbine bizzat iştirak etmemiş, ancak yerine ücretini vererek bir asker göndermiştir. Bedir hezimeti kendisine haber verildiği zaman son derece üzülmüş, yedi gün gibi çok kısa bir süre sonra da Mekke'de ölmüştür. Ölümünde oğulları dahi cesedini kaldırmaya yanaşamamışlar, kokuşuncaya kadar ortada kaldıktan sonra merasim yapmadan alelacele gömmüşlerdir.
Ebu Leheb, son derece zengin, iri cüsseli, kırmızı yüzlü, çabuk hiddetlenen birisi idi.




islama hak ve hakikate düşman olan ve bunu söndürebilmek için kundakçılık yapan kimseler, başka değil, kendileri için kötü bir akıbet hazırlarlar ve kendi elleriyle kendi çukurlarını kazarlar ve kendilerini saracak ve yakacak olan cehennem ateşinin yakıtlarını hazırlamış olurlar. Hiçbir kuvvet onu söndüremez ve onun önüne geçemez.


İşte görünüşte Ebu Leheb denilen şahıs ile onun karısından bahseder sanılan bu sure bize böyle yüksek bir ders vermektedir

umarım bu yazdıklarım yardımcı olmuştur kardeşim dua ile
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
Ebu Leheb, İslam tarihinde bir kişi. Tam adı, ebu leheb bin abdulmuttalib, asıl adı abduluzadır kureyş'in kavmi abduluzzaoğolları adını bu kişiden almıştır. İslam dininin peygamberi Muhaammed 'in amcasıdır. İslam kaynaklarına göre, İslam dinine karşıt görüşleri nedeniyle muhammed'e çeşitli kötülükler etmiş şahıstır.
kuranı kerımmde tebbet süresi Ebu Leheb'den bahseder. Kuran'da, ateşte yanıp, karısının da odun taşıyıcısı olarak boynunda iple yanacağı tebbet suresinin son ayetlerinde söylenmiştir. İslam kaynaklarına göre İslam düşmanı olarak kabul edilir. Bedir Savaşı'nın sonunda , 624 yılında öldü ve cesedi kalip kuyusuna atıldı. İslam kaynaklarına göre kuyuya en son atılan kafirdir. Ebu Cehil, Ümeyyet bin Halef,Utbe bin Rebia da bu kuyuya atılanlardandır


peygamber efendimizin amcası ve aynı zamandada en büyük düşmanıdır


Şurası dikkat çekicidir ki Mekke müşrikleri arasında Kur'an-ı Kerim'de ismi açıkça zikredilerek lânetlenilen tek kişi, Ebû Leheb'tir ve Hz. Peygamber'in öz amcası olması ona hiçbir fayda sağlamamıştır.
Daha sonraki dönemlerde de hep İslâm'a karşı müşriklerin yanında, hattâ başında yeralan Ebû Leheb, bazı rivâyetlere göre hasta olduğu için, bazı rivâyetlere göre ise kızkardeşi atike'nin gördüğü kötü bir rüya sebebiyle Bedir harbine bizzat iştirak etmemiş, ancak yerine ücretini vererek bir asker göndermiştir. Bedir hezimeti kendisine haber verildiği zaman son derece üzülmüş, yedi gün gibi çok kısa bir süre sonra da Mekke'de ölmüştür. Ölümünde oğulları dahi cesedini kaldırmaya yanaşamamışlar, kokuşuncaya kadar ortada kaldıktan sonra merasim yapmadan alelacele gömmüşlerdir.
Ebu Leheb, son derece zengin, iri cüsseli, kırmızı yüzlü, çabuk hiddetlenen birisi idi.




islama hak ve hakikate düşman olan ve bunu söndürebilmek için kundakçılık yapan kimseler, başka değil, kendileri için kötü bir akıbet hazırlarlar ve kendi elleriyle kendi çukurlarını kazarlar ve kendilerini saracak ve yakacak olan cehennem ateşinin yakıtlarını hazırlamış olurlar. Hiçbir kuvvet onu söndüremez ve onun önüne geçemez.


İşte görünüşte Ebu Leheb denilen şahıs ile onun karısından bahseder sanılan bu sure bize böyle yüksek bir ders vermektedir

umarım bu yazdıklarım yardımcı olmuştur kardeşim dua ile


maleysef yardımcı olmadı sen sorduğum soruları neden sorduğumu tam anlayamadın galiba. sünnet munkiri değilsen bırakalımda sünneti inkar edenler cevap versin.
 

istanbluerdem

New member
Katılım
28 Ara 2007
Mesajlar
887
Tepkime puanı
168
Puanları
0
Konum
hayatýn ýcýnden
maleysef yardımcı olmadı sen sorduğum soruları neden sorduğumu tam anlayamadın galiba. sünnet munkiri değilsen bırakalımda sünneti inkar edenler cevap versin.


dikkatini çekerim ki burası bir islamiforum sitesi sen galiba bu siteyi ateist siteleriyle karıştırdın bu sitede sünneti inkar eden yoktur kardeşim bunu da belirtmek isterim selametle
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
dikkatini çekerim ki burası bir islamiforum sitesi sen galiba bu siteyi ateist siteleriyle karıştırdın bu sitede sünneti inkar eden yoktur kardeşim bunu da belirtmek isterim selametle


aa burası ateist sitesi değilmi hay Allah yanılmışım :eek:


metin mete, islamcı, bodom ,kuranyeter git bunlara bir sor bakalım sünneti hadisleri inkar ediyorlar mı etmiyorlar mı
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
39/23-

Allah, müteşabih (benzeşmeli), ikişerli bir Kitap olarak sözün en güzelini indirdi. Rablerine karşı içleri titreyerek-korkanların Ondan derileri ürperir. Sonra onların derileri ve kalpleri Allah'ın zikrine (karşı) yumuşar-yatışır. İşte bu, Allah'ın yol göstermesidir, onunla dilediğini hidayete erdirir. Allah, kimi saptırırsa, artık onun için de bir yol gösterici yoktur.


11/1-

Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve herşeyden haberdar olan (Allah) tarafından birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış bir Kitap'tır (ki:)

2-

Öyle ki, Allah'tan başkasına ibadet etmeyin. Gerçekten Ben, sizi Onun tarafından uyaran ve müjdeleyenim;

3/7-

Sana Kitabı indiren O'dur. Ondan, Kitabın anası (temeli) olan bir kısım ayetler muhkem'dir; diğerleri ise müteşabihtir. Kalplerinde bir kayma olanlar, fitne çıkarmak ve olmadık yorumlarını yapmak için ondan müteşabih olanına uyarlar. Oysa onun tevilini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşenler ise: "Biz ona inandık, tümü Rabbimiz'in Katındandır" derler. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez.
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Alinti....


Niçin? Çünkü bu dinin sahibi olan Allah, inananlar için gerekli olanı, eksik bırakmaksızın (hadis/sünnet'e de ihtiyaç duyulmayacak şekilde) adına Kur'an dediği kitap vasıtasıyla kulu Muhammed'e göndermiştir. Gönderilen bilgileri yeterli bulanlar "işittik itaat ettik" derken; eksik ve anlaşılır bulmayanlar başka bilgi kaynaklarına (hadis/sünnet vb.) ihtiyaç duyup bunlarla inanmayı gerekli görmüşler. Bize göre, inanılması gereken bilgiler "sipariş üzerine" gelen bilgiler değildir. Yaratıcının kendi iradesi sonucu kullarına seçip, uygun gördüğü bilgilerdir.

Kur'an'a itaat, peygamber'e itaattir... Niçin? Çünkü peygamber inananları Kur'an'ın emirlerine itaate çağırmış; bu çağrıya uymakla peygamber'e itaat edilmiş oluyordu... Birileri, ısrarla peygamber'i Allah'ın dinine ortak etmek istiyor. Yani, Allah'la beraber peygamber de hüküm koysun istiyor... Bu hükümlere uymayı, peygamber'e uymakla bir sayıyor... Bu anlayış sapkın bir anlayıştır... Peygamber Allah'tan aldığı vahiyle hareket ediyor, bunu yeterli görüp inananları bunlara uymaya çağırıyordu...

Kur'an eksik gönderilmiş ya da anlaşılmaz bir kitap olsaydı, belki peygamber'e görev verilir, eksik olan taraflarını tamamlaması, anlaşılmaz olanlarını da izah etmesi, bir şeyler söylemesi istenirdi... Hayır! Biz biliyoruz ve de Kur'an'dan okuyoruz ki, Allah "dinini tamamlamış", din olarak da "İslam'ı beğenmiş" kullarına göndermiştir. Dini öğrenmek ve de yaşamak isteyenlere Kur'an yeter... Vesselam.

Kur'an'ın peygamber'e itaate çağırdığı doğrudur. "Peygamber'e itaat" denince neden akla Kur'an'a itaat değil de sünnet/hadis’e itaat akla gelir? Benim sorguladığım taraf budur...

Allah emirlerinin bilinmesi için bir peygamber'i göndermesi normaldir. Çünkü Allah "Sünnetullah"ı gereği bunu yapmaktadır. Adem peygamber'den bugüne kadar da hep böyle yapmıştır. Bunda şaşılacak bir taraf yoktur. Benim anlayamadığım; sizlerin elinizde Kur'an olmasına karşın niçin peygamber'den başkaca şeyler söylemesini istiyorsunuz?! Din denince Kur'an akla gelmeliyken; niçin! Sünnet/hadis de eklenmek isteniyor?! Daha ortada Kur'an yokken (şu an elimizde olan, tamamlanmış Kur'an'dan bahsediyorum), insanların yaşayan bir peygamber'e ihtiyaçları olması normaldir; fakat Kur'an tamamlandıktan sonra, peygamber'e ihtiyaç duyulması anlaşılır bir durum değildir.

Bizler için de peygamber gerekli olsaydı (örnek almak için), Allah'ın peygamber'e ölümü kıyamete kadar tattırmaması gerekmez miydi? Bu sorunun cevabı bende mevcut, bunu size soruyorum; peygamber vahyi iletmek ve de bir kul olarak yaşamakla mesuldü. Bu mesuliyetini tamamladı ve rahman'a kavuştu. Vefat ederken de bizlere Kur'an'ı bıraktı. İşte, bu Kur'an'ı yaşarsak peygamber'i örnek almış oluruz. Namaz'ın nasıl kılınacağına gelince; bunun için sünnet/hadis'e ihtiyaç yoktur. Yine Kur'an'a ihtiyaç vardır. Kur'an, namaz kılmamızı istiyor, namazı nasıl kılmamız gerekir? Sorusuna ise (bu soruyu bizler soruyoruz, sahabe sormuyordu) "bir bilene sorun" ayetini dikkate alarak cevap verilmelidir. Nitekim bizler bugün namazlarımızı nasıl kılacağımızı hadislerden değil, "bilenler" olarak anne/babamızdan öğreniyoruz. "Namaz kılın" emrini alan bir Müslüman’ın "kaç rekât kılalım?" sorusunu sorması gerekmez. Namazın, Kur'an'da belirtilmiş rükünleri yerine getirilerek kılınması yeterlidir. Bu rükünlerin 1(bir) rekâtla bile yerine getirilmesi, "namaz kılın" emrinin yerine getirmiş olması anlamına gelir. Günde 17(on yedi) rekât namaz kılan bir Müslüman, bu rakamları başkaları için de farz kılarsa burada bir yanlışlık yapılıyor demektir. Çünkü Allah bizden bu kadar (17 rekât) namaz kılmamızı (farz etmiyor) istemiyor. Biz kendi isteklerimizi Kur'an'da bulamıyorsak, peygamber'i devreye sokarak ona söyletmemeliyiz. Kur'an'ın verdiği kadarıyla yetinmeliyiz. Vesselam...

Peygamber'in namazla ilgili uygulamasının ne "ana" rükunları ne de "baba" rükunları vardır... Sadece Kuran’ın öğrettikleri vardır; peygamber de onları yapmıştır. Kuran’da namaz içinde -iki defa rükû, secde et- şeklinde ifadeler de yoktur. Kur'an'da yoksa yapmazsınız. Fakat yapmak isterseniz yaparsınız. Fakat bu yaptığınız "Kur'an'ın namazı" olmaz, "atalarınızın namazı" olur. Bu yapılanlar Allah'a din öğretmektir bilesiniz. "Peygamber yapmış" demekle de yapmış sayılmaz.

Birisi size "ağzınızı kapatın" dediğinde siz "gözünüzü kapatın" anlıyorsanız; Kur'an'ın "secde edin" emrini de "amuda kalkın" anlarsınız. Bu da sizin aklınızdan zorunuz olduğunu gösterir. Kur'an'ın emirleri akıl sahipleri içindir. Ağzını kapatmasını bilenler, secdenin de nasıl yapılacağını bilirler. Bunu becermek de akıl sahiplerinin işidir. "Namaz kılın" emrini alan insanlar, namazın nasıl kılınacağını peygambere sorsalardı, Allah Kur'an'ın bir çok yerinde ifade ettiği gibi “sana(peygambere) soruyorlar, de ki:...” şeklindeki ayetlerin içinde namazın nasıl kılınacağı sorusu bulunurdu. Bulunmadığına göre peygambere böyle bir soru sorulmamıştır cevabını da çıkarabiliriz. Aramızdaki ihtilafları çözmek için Allah'ın dinine iftira edip, yalan mı sokmamız gerekiyor? Birileri atalarından devraldıkları uydurmaları yaşamak istiyor ve de Kur'an'a yamamak niyetinde ise "aman ihtilaf çıkmasın" deyip susmamız mı gerekiyor? Ben bunu yapamamam, sizde yapmayın... Bize sağlam gelen rivayet(ler) yalnızca Kur'ân ayetleridir. Bu rivayetlere bakar, ibadetlerimizi ona göre düzenleriz. Böyle yapmakla da peygambere uymuş, onu örnek almış oluruz. Gerçek peygamber Kuran’da anlatılan peygamberdir... Lütfen taklitlerinden sakının.vesselam "peygamberi örnek almak" gerektiğinde neden sadece Kur'an değil de, hadisler akla geliyor?! Peygamber Kur'an'ı yaşadı, bizler de Kur'an'ı yaşarsak peygamberi örnek almış olmaz mıyız? Allah, bizlere ulaşan bilgiler içerisinden sadece Kur'an ayetleri için "koruma" sözü veriyor. Hadisler için bir söz vermiyor. Peygamberi tanımanın "birinci/ikinci etabı" olmaz.. Kur'an'ın tanıttığı kadarıyla "örnek" almalıyız. Başkaca hiçbir bilgiye itibar edilemez. Çünkü "korunmuş" luğu yok... Şirkin (hakk’la, batıl’ın ortaklığı) süzgeçten geçirilmesi gerekmediği gibi, hadislerin de süzgeçten geçirilmesi gerekmez. Çünkü hak’la batıl karışmıştır onun için...

"Tek gerçek" İslâm dininin Kur'an'dan başka hiçbir kaynağı olmadığı/olamayacağıdır...

Mahmut Celâl Özmen


http://www.antiemperyalizm.org/gercek/gazete/article_753.sht ml
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
sizce bu isimler hangi hadisi hangi sünneti inkar ediyorlar açık olursan sevinirim kardeşim




39/23-

Allah, müteşabih (benzeşmeli), ikişerli bir Kitap olarak sözün en güzelini indirdi. Rablerine karşı içleri titreyerek-korkanların Ondan derileri ürperir. Sonra onların derileri ve kalpleri Allah'ın zikrine (karşı) yumuşar-yatışır. İşte bu, Allah'ın yol göstermesidir, onunla dilediğini hidayete erdirir. Allah, kimi saptırırsa, artık onun için de bir yol gösterici yoktur.


11/1-

Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve herşeyden haberdar olan (Allah) tarafından birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış bir Kitap'tır (ki:)

2-

Öyle ki, Allah'tan başkasına ibadet etmeyin. Gerçekten Ben, sizi Onun tarafından uyaran ve müjdeleyenim;

3/7-

Sana Kitabı indiren O'dur. Ondan, Kitabın anası (temeli) olan bir kısım ayetler muhkem'dir; diğerleri ise müteşabihtir. Kalplerinde bir kayma olanlar, fitne çıkarmak ve olmadık yorumlarını yapmak için ondan müteşabih olanına uyarlar. Oysa onun tevilini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşenler ise: "Biz ona inandık, tümü Rabbimiz'in Katındandır" derler. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez.


:3_3_5v:
Bunlar olmadigi Kesin....
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
senin bu tevvillerini cok duyduk gördük

işinize geldimi muteşabihlerin arkasına gizlenirsiniz işinize gelmedimi muteşabihler hakkında olmadık tevillerde bulunursunuz


siz bırakın muteşabihlerin arkasına gizlenmeyi muhkem ayetleri bile ilah edindiğiniz aklınıza göre tevil ediyorsunuz

resule itaat edin o hevasından bir şey konuşmaz derken rabbimiz siz bu itaati bile farklı tevil ederek resule itaati kuran diye algılıyorsunuz

Şimdi diyeceğimi iyi dinle, gözlerini dört aç derim.

Allah'u Teala'nın Kur'an-ı İzam'ını, Rasulullah a.s.m bir bir açıkladı insanlara öğretti nasıl yaşanacağını. İnsanlar sorular sordular, Allah'ın elçisi de, ayetleri tahsis etti. İşte biz buna Sünnet diyoruz. Kur'an'dan ayrı bir sünnet değil bu. Yani, Rasulullah a.s.m sadece -size göre- postacılık görevi yapmadı, O, İslam dinini yeryüzünde yaşadı ve yaşattı. Şimdi siz bu sünnetden mahrum kaldığınız, ve ayetleri anlamak için, yırtınıyorsunuz.

Halbuki biz bu bereketten mahrum kalmıyoruz, elhamdulillah. bundan dolayı elleri kurusuca ebu lehebin ellerinin neden kuruduğunu karısının ona neden odun hamalı olacağını biliriz.

Ayetlerin nuzul sırasını ve nuzul nedenlerinide biliriz siz ise inkar edersiniz

misal rabbin sana ne darıldı nede gücendi ayetinin nedenini biliriz siz ise bilemessiniz anlamak içinde her birinizden farklı teviller çıkar.



En basidinden bir namaz hususunda "namaz kaç vakit ya da kaç rekat kılınır? diye Kur'andan getirin" dediğimizde tüm hadis münkirleri birbirlerine giriyor. Hadis kabul etmediklerinden gülünç gülünç birbirine çelişkili cevap veriyorlar ve diyorlar ki;

kimisi namaz 3 vakit, kimisi namaz 2 vakit, kimisi namaz 3 vakit ama ben 5 vakit kılıyorum geleneğe göre, kimiside kaç rekat kılacağını bilemiyor.
 

istanbluerdem

New member
Katılım
28 Ara 2007
Mesajlar
887
Tepkime puanı
168
Puanları
0
Konum
hayatýn ýcýnden
Halbuki biz bu bereketten mahrum kalmıyoruz, elhamdulillah. bundan dolayı elleri kurusuca ebu lehebin ellerinin neden kuruduğunu karısının ona neden odun hamalı olacağını biliriz.

Ayetlerin nuzul sırasını ve nuzul nedenlerinide biliriz siz ise inkar edersiniz

misal rabbin sana ne darıldı nede gücendi ayetinin nedenini biliriz siz ise bilemessiniz anlamak içinde her birinizden farklı teviller çıkar.



En basidinden bir namaz hususunda "namaz kaç vakit ya da kaç rekat kılınır? diye Kur'andan getirin" dediğimizde tüm hadis münkirleri birbirlerine giriyor. Hadis kabul etmediklerinden gülünç gülünç birbirine çelişkili cevap veriyorlar ve diyorlar ki;

kimisi namaz 3 vakit, kimisi namaz 2 vakit, kimisi namaz 3 vakit ama ben 5 vakit kılıyorum geleneğe göre, kimiside kaç rekat kılacağını bilemiyor.


ya hangi her yerde ve nerelerde namazın 3 vakit yada 2 vakit olduğu yazıyor ben bu kelimeleri ilk kez senden duyuyor ve görüyorum açmış olduğun konuda başka kaynağa ihtiyaç yoksa buyrun cevab verin diyorsun kardeşim sen önce başka kaynaklara bakıp burada bir ateist gibi tartışıcağına önce kurana bak kurandan başka kaynak yokmu tabiki vardır ama bütün kaynakları başı kuranı kerimdir hadisler rivayetler belki kuranda hepsi belirtilmemiştir ama sünnet kılınan olaylardır

örneğin veysel karani hzlerini hepimiz biliriz dimi bakın mesele kuranı kerimde veysel karani hzlerinden bahsedilmemiş ama onun olduğunu biliriz dimi

ve şimdi ben size bu soruyorum bakalım ne diyceksiniz

bu soruyu sorma gereksinimi nerden duydunuz?



aa burası ateist sitesi değilmi hay Allah yanılmışım :eek:


metin mete, islamcı, bodom ,kuranyeter git bunlara bir sor bakalım sünneti hadisleri inkar ediyorlar mı etmiyorlar mı

burada belirttiklerinizle açık olmasada bu kardeşlerimize ateist demek istiyorsunuz galiba ve yine soruyorumki

bu kardeşlerimiz hangi hadisleri inkar etmişlerdir?
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
ya hangi her yerde ve nerelerde namazın 3 vakit yada 2 vakit olduğu yazıyor ben bu kelimeleri ilk kez senden duyuyor ve görüyorum açmış olduğun konuda başka kaynağa ihtiyaç yoksa buyrun cevab verin diyorsun kardeşim sen önce başka kaynaklara bakıp burada bir ateist gibi tartışıcağına önce kurana bak kurandan başka kaynak yokmu tabiki vardır ama bütün kaynakları başı kuranı kerimdir hadisler rivayetler belki kuranda hepsi belirtilmemiştir ama sünnet kılınan olaylardır

örneğin veysel karani hzlerini hepimiz biliriz dimi bakın mesele kuranı kerimde veysel karani hzlerinden bahsedilmemiş ama onun olduğunu biliriz dimi

ve şimdi ben size bu soruyorum bakalım ne diyceksiniz

bu soruyu sorma gereksinimi nerden duydunuz?





burada belirttiklerinizle açık olmasada bu kardeşlerimize ateist demek istiyorsunuz galiba ve yine soruyorumki

bu kardeşlerimiz hangi hadisleri inkar etmişlerdir?



arkadaşım sen okuduğunu anlamayan bir insanmısın

araya girip olayı dağıtma istersen
 

yelken06500

New member
Katılım
12 Eyl 2007
Mesajlar
772
Tepkime puanı
131
Puanları
0
Konum
istanbul
anlarsın zamanla biraz konuyla ilgili parelel açılmış konu başlıklarından mesajları okursan orada görürsün...
 

Abdullah el-Necdi

New member
Katılım
20 Eki 2007
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
48
Konum
Almanya
"Sana da (ey Resulüm), bu zikri (Kur'an'i) indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara beyan edesin (aciklayasin)"

( Nahl - 44 )

Ayette, Hz.Peygamber'in vahyi sadece "teblig etmek" ile degil, ayni zamanda onu "tebyin etmek" ile, aciklamak ile de memur oldugu ifade edilmekte. Bu durumda Sünnet'i inkar edenler, Kur'an'i da (bu ayeti de) inkar etmis olmaktalar.

Bunlarin tutarsizliklarinin hangi birinden bahsedesin ?
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
hangi hadisi inkar ettik. kurana uygun olmayanları inkar ettik. kuranla bire bir örtüşen hadisleri inkar ettik mi? etmedik.ettiysek göster bize.
bide şunu sormak istiyorum kurana uyan bir insanı nasıl olurda ateistlikle suçlarsın buna anlam veremiyorum. bir müslümanı ateist görmek ne demektir?
Rabbim Allah(c.c.) tır. O, mutlak galiptir. sen hala beni ateistlikle mi suçlarsın??

Kendisinde hiçbir şüphe bulunmayan bu Kitab'ın indirilişi, âlemlerin Rabbi tarafındandır. (secde 2)



Kim peygambere itaat ederse, Allah'a itaat etmiş olur. Kim yüz çevirirse (bilsin ki) biz seni onlara bekçi göndermedik. (nisa 80)



Allah dileseydi ortak koşmazlardı. Biz seni onların başına bir bekçi yapmadık. Sen onlara vekil (onlardan sorumlu) da değilsin. (enam 107)



Onlara vadettiğimiz azabın bir kısmını sana göstersek de, (göstermeden) senin ruhunu alsak da senin görevin sadece tebliğ etmektir. Hesap görmek ise bize aittir. (rad suresi 40)


Biz onu (Kur'an'ı) hak olarak indirdik ve o da hak ile indi. seni de ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. (isra 105)


söyle bana senin rabbin kim??


konuyu baştan okusaydın anlama problemin olmayacaktı

arkadaş burası ateist site değil gibilerinden laf söylemişti bende ona nazire oslun diye cevap vermiştim her neyse konumuz bu değil

sen bana ayet yazıp durma bu ayetlerin hepsine itaat etmişiz ben bir başlık açtım

soru sordum cevap vereceksen ona cevap ver

sizki kurandan başka kaynağa ihtiyaç yoktur diye idaa edip resulun kuran açılımını red edenlersiniz

aranızda sorularımı açıklayacak bir ilim sahini çıkmayacakmı muteşabih ayetlerin arkasına gizlenmeden bi cevap verin verinde haklı olduğunuzu ıspatlayın
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
61
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Onlara de ki: "Allah hakkında mı bizimle tartışıp duruyorsunuz? Halbuki O, bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim işlediklerimiz bize, sizin işledikleriniz size aittir. Biz ona gönülden bağlanmış kimseleriz." ( bakara 139)

Deyin ki: "Biz Allah'a, bize indirilene (Kur'an'a), İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve Yakuboğullarına indirilene, Mûsâ ve İsa'ya verilen (Tevrat ve İncil) ile bütün diğer peygamberlere Rab'lerinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz." (bakara 136)




"Biz Allah'ın boyasıyla boyanmışızdır. Boyası Allah'ınkinden daha güzel olan kimdir? Biz ona ibadet edenleriz" (deyin). (bakara 138)




ayetlere birazcık olsun bakarsan yada okumaya gayret edersen ne demek istediğimi anlarsın. sen ayetlere değil sözlere bakıyorsun. bunu dememin sebebi ayetleri sadece okumandan dolayıdır. anlamaya çalışmıyorsun. anlamaya çalış.


Ey Islamci Kurani Kimler anlamaz bu soruya cevap ver?
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
Onlara de ki: "Allah hakkında mı bizimle tartışıp duruyorsunuz? Halbuki O, bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim işlediklerimiz bize, sizin işledikleriniz size aittir. Biz ona gönülden bağlanmış kimseleriz." ( bakara 139)

Deyin ki: "Biz Allah'a, bize indirilene (Kur'an'a), İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve Yakuboğullarına indirilene, Mûsâ ve İsa'ya verilen (Tevrat ve İncil) ile bütün diğer peygamberlere Rab'lerinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz." (bakara 136)




"Biz Allah'ın boyasıyla boyanmışızdır. Boyası Allah'ınkinden daha güzel olan kimdir? Biz ona ibadet edenleriz" (deyin). (bakara 138)




ayetlere birazcık olsun bakarsan yada okumaya gayret edersen ne demek istediğimi anlarsın. sen ayetlere değil sözlere bakıyorsun. bunu dememin sebebi ayetleri sadece okumandan dolayıdır. anlamaya çalışmıyorsun. anlamaya çalış.


tamam sen başlığa cevap veremedim sıradaki sünnet munkiri gelsin
emin olunki Allahın ayetlerini sizden iyi anlıyoruz neden mi çünkü bizim öğretmenimiz resullullahtır hani devreden çıkarmaya çalışıp yerine aklınızı geçirmeye çalıştığınız resulullah sizin ise kendi aklınızdır ve hiç birinizin aklı ve algılayış biçimi aynı değildir o yüzdendirki sünnet munkirleri kendi aralarında bile anlaşamazlar ve gülünç duruma düşerler

arkadaş siz diyorsunuzki resulullaha uymayın gelin aklımıza uyun şunu bilinki biz sizin aklınıza uymayız Allahı ayetlerinide mızrağın ucuna takmaktan vazgecin


ben size atesit demedim işte senin ve senin gibilerin algılayış şekli bu kadar basit

ama üstüne alınıyorsanda alınabilirsin zaten sünnet munkirliğinin sonu ateizimdir bunun çok örneklerini gördük

rabbimi sormussun rabbim kimdir diye

senin için yeterliyse rabbim kendini soranlara verdiği cevap şöyledir



186- Eğer kullarım sana benden sorarlarsa onlara de ki; ben kendilerine yakınım , bana dua edenin duasını, dua edince, kabul ederim. O halde onlar da benim çağrıma olumlu karşılık vererek bana iman etsinler ki, doğru yolu bulsunlar. bakara


4- Gökleri-yeri ve ikisinin arasında bulunanları altı günde yaratan, sonra arşa hükmeden ( istiva eden) Allah'tır. O'ndan başka bir dostunuz ve şefaatcınız yoktur. Düşünüp öğüt almıyor musunuz?

5-Allah, gökten yere kadar olan bütün işleri düzenleyip yönetir. Sonra işler, sizin hesabınızla bin yıl kadar tutan bir gün içinde O'na çıkar.

6- O görüleni de görülmeyeni de bilendir üstün ve merhametli olandır.

7- O Allah ki, her şeyin yaratılışını güzel yaptı ve insanı yaratmaya çamurdan başladı.

8- Sonra onun soyunu nutfeden, hakir bir suyun özünden çoğalttı.

9- Sonra ona biçim verdi, ona kendi ruhundan üfledi ve sizin için kulaklar, gözler ve gönüller yarattı. Ne kadar az şükrediyorsunuz? secde



 
Üst Alt