"(Aşure günü oruç tutan o yıl tutamadığı [nafile> oruçlarının sevabına kavuşur.) [Deylemi>
(Aşure günü bir gün önce, bir gün sonra da tutarak Yahudilere muhalefet edin.) [İ.Ahmed>
(Aşurenin faziletinden faydalanın! Bu mübarek günde oruç tutan, melekler, peygamberler, şehidler ve salihlerin ibadetleri kadar sevaba kavuşur.) [Şir’a>
[Yalnız Aşure günü oruç tutmak mekruhtur. Bir gün öncesi veya bir gün sonrası ile tutmalı!>
Peygamber efendimiz bir gün öğleye doğru buyurdu ki:
(Herkese duyurun! Bugün bir şey yiyen, akşama kadar yemesin, oruçlu gibi dursun! Bir şey yemeyen de oruç tutsun! Çünkü bugün Aşure günüdür.) [Buhari, Müslim, Ebu Davud>
selefi salifin bu günlerde hep oruç tutardı..
Peygamber efendimiz, bugün bir hurmayı mübarek ağzında ıslatıp çocukların ağzına verirdi. Çocuklar, Resulullahın mucizesi olarak akşama kadar bir şey yiyip içmezlerdi. Bugün bazı hayvanların bile bir şey yemediği bildirilmiştir. Bir avcı, Aşure günü, bir geyik yakaladı. Geyik, yavrularını emzirip akşamdan sonra dönmek üzere, avcının izin vermesi için, Resulullah efendimizden, şefaat istedi. Avcı, geyiğin akşama kalmadan hemen gelmesini isteyince, geyik, (Bugün Aşure günüdür. Bugünün hürmetine yavrularımızı emzirmeyiz. Onun için akşamdan sonra gelmek için izin istedim) dedi. Bunu duyan avcı, geyiği Resulullaha hediye etti. O da, geyiği serbest bıraktı.
Peygamberimiz, mü'minin aile efradına Âşure Gününde her zamankinden daha çok ikramda bulunmasını tavsiye etmiştir.Bîr hadiste şöyle buyurular:
"Her kim Aşura Gününde ailesine ve ev halkına ikramda bulunursa, Cenab-ı Hak da senenin tamamında onun rızkına bereket ve genişlik ihsan eder."(
2- Sıla-i rahim yapmalı. Yani akrabayı ziyaret edip, hediye ile veya çeşitli yardım ile gönüllerini almalı.
Fe hel aseytüm in tevelletüm en tüfsidu fil erdı ve tügaddııııı ü erhameküm * Üla ikellezine leanehümüllahü fe.....esammehüm ve e'ma ebsarahüm ...ve e'ma ebsarahüm...
47/22- Demek, yüz çevirdiğinizde yeryüzünde bozgunculuk çıkaracak ve akrabalık bağlarını koparacaksınız, öyle mi? İşte bunlar, ALLAH'ın lânetleyip, kulaklarını sağır, gözlerini kör ettiği kimselerdir...
Kurtubi Tefsirinde...
Müslim'in, Sahih'inde yer alan rivayete göre Ebu Hureyre şöyle demiştir: Rasûlullah (sav) buyurdu ki:
"Şüphesiz yüce ALLAH yaratıkları var edip onların yaratılışını bitirince rahim kalkıp dedi ki: Bu (duruşum), bağımın koparılmasından (sana) sığınanın ayakta duruşudur. Yüce ALLAH da: Peki seni bitiştireni bitiştirmeme, senin bağını kopartanı da koparmama razı olmaz mısın? diye buyurdu. Rahim, olurum dedi. Yüce ALLAH da: Bunu sana verdim, diye buyurdu.
Tefsirül Münir de
Buhari ve Müslim'in Ebu Hüreyre'den onun da Efendimiz'den rivayet ettiği bir hadiste ALLAH Rasulü (s.a.) şöyle buyurmuşlardır: "ALLAH mahlû-katı yaratmıştır. Bu yaratma işini bitirdiği vakit, rahim (akrabalık) ayağa kalkmış ve Rahmanın belini..tutmuş. Bunun üzerine Rahman (rahime) "Sen sus" buyurmuştur.
Rahim de, "Bu, ilginin kesilmesinden sana sığınanın makamıdır." demiştir. Yüce ALLAH da, "Evet, sana sıla yapana, benim sıla yapmam, senden alâkayı kesene, benim de alâkayı kesmemden hoşnut olur musun?" buyurmuş. Rahim, evet razıyım demiş. ALLAH Tealâ hazretleri de: Bu sana verilmiştir, buyurmuştur."