Said Nursi Gerçeği Belgeseli (Gerçeklerle yüzleşmekten korkmayanlar için)

Bekir kardeş bak ne güzel bütün tağutları red yazmışsın. öyleyse bu adamıda reddetmelisin. şimdi sana araştırman için risalei nurdan delilleri sunacağım.

said nursi cebrailin hz.Alinin kucağına sayfa şeklinde vahiy indirdiği iddiasındadır.

Hazret-i Cebrail’in, Âlâ Nebiyyinâ ve Aleyhissalâtü Vesselâm huzur-i Nebevîde getirip Hazreti Ali’ye Sekîne namıyla bir sahifede yazılı İsm-i Âzam, Hazreti Ali’nin kucağına düşmüş. Hazret-i Ali diyor: "Ben Cebrail’in şahsını yalnız alâimisema (gökkuşağı) suretinde gördüm. Sesini işittim, sahifeyi aldım, bu isimleri içinde buldum. Risale-i Nur-Lem’alar-sf.338-On Sekizinci Lem’a-Yeni Asya Neşriyat

said nursi ölüden yardım dilemektedir:

Ben sekiz-dokuz yaşında iken, bütün nahiyemiz ve etrafında ahali Nakşî tarikatinde ve oraca meşhur Gavs-ı Hizan namıyla bir zattan istimdat ederken ( yardım isterken), ben akrabama ve umum ahaliye muhalif olarak "Yâ Gavs-ı Geylânî!" derdim. Çocukluk itibarıyla elimden bir ceviz gibi ehemmiyetsiz bir şey kaybolsa, "Yâ Şeyh! Sana bir Fatiha, sen benim bu şeyimi buldur." Acayiptir ve yemin ediyorum ki, bin defa böyle Hazret-i Şeyh, himmet ve duasıyla imdadıma yetişmiş. Risale-i Nur-Lem’alar-sf.77,78-Sekizinci Lem’a-Beşinci Vecih-Yeni Asya Neşriyat

said nursi Kurandan bahseden ayetin risalelerine işaret ettiğini iddia etmektedir.


Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmuştur:

Bu Kitabın indirilmesi, Aziz ve Hakîm olan Allah tarafındandır. (Zümer Sûresi 1)

Said Nursi Kurandan bahseden bu ayeti şöyle yorumlanmıştır.

Hem Sure-i Zümer, hem Sure-i Casiye, hem Sure-i Ahkâf’ın başlarında bulunan Bu Kitab'ın indirilmesi, aziz ve hakîm olan Allah’tandır âyât-ı azîmeleridir. Şu âyetler dahi yirmi ikincideki ayetler gibi Risalet’ün-Nur’un ismine ve zâtına, hem telif ve intişarına bir mâna-i remziyle bakıyorlar. Risale-i Nur-Sikke-i Tasdik-i Gaybî-sf.144- Birinci Şua-Yirmi Dördüncü Ayet ve Ayetler-Yeni Asya Neşriyat
bunlar gerçek said nursiyi tanıman için yeterli örneklerdir. hepsini araştır bak. daha fazlası belgeselde de var. artık bütün bu tabuları yıkmalıyız.

Bu mesajın yazılması da Aziz ve Hakim olan Allah tarafındandır. Çünkü bu mesajı yazmaya benim tek başıma kudretim yetmez. Ancak O (cc) dilerse yazabilirim, yazmamı murad etmişse yazabilirim. Bu halim şuan verdiğiniz zümer suresi 1. ayetine tevafuk olarak ittibaa etmişse, ne mutlu ki Kur'an ölçüsüne bir an için dahi olsa uyma şerefine nail olmuşum, değil mi.

Kaldı ki, bütün İslam alimleri, son asrın müceddidi hakkında o kadar tafsilatlı araştırmalardan sonra, evet Said Nursi gerçek bir alim ve gerçek bir zamanın arifidir diyorsa, milyonlarca insan o risaleleri okuyup, anladığı kadarı ile ufkunu açıyorsa, siz de o mübareğin yazılarını eğer okuyup da anlayamıyorsanız, ya belinizdeki zünnarı iyice gizleyip öyle gelin, yada arapça farsça ve osmanlıca eğitiminizi tamamlayıp, risaleyi okuyup ondan sonra buraya gelip "özür" mesajlarını yazın.

En zehirli et, alimin etidir. Kussanız da etinize işlediği için çıkaramazsınız o zehiri.

Adam rümuzlu şahsa: hayır ayete uymak bir yana resmen elinle yazdığın saçma sapan yorumları sende said gibi Allah'a bağlayarak O'na iftira atmışsın. şimdi senin mantığına göre Allah said ve sana haşa bunları yazdırmış öyle mi? ama sizlere o kudreti verirken demek tehdit ettiği şu taifeye o kudreti vermemiş ki onları yaptıkları iş yüzünden tehdit ediyor.

Artık vay hallerine kitabı kendi elleriyle yazıp sonra az bir değer karşılığında satmak için bu Allah katındandır diyenlere! Artık vay elleriyle yazdıklarından dolayı onlara; vay kazanmakta olduklarına! (Bakara Suresi 79)

Alimler Allahtan korkanlardır said nursinin yazdıkları Allah'tan korkmadığını gösteriyor. Kurandan bahseden ayeti risalesine işaret gören, ölüye yalvaran, hz.Aliye vahiy indirildiğini uyduran adam da Allah korkusu yoktur. dolayısıyla o alim olamaz. onu bu küfürlerine rağmen öven ilim ehli olduğu iddia edilen kişilerde ancak bir bel'amdır. birde arapça mevzuuna girmişsiniz. konuyu saptırmayın. said nursinin risalesinde kullandığı dili oraya yazdım gayette anlaşılıyor. sanki adam başka bir dil yazmış biz başka bir dilde getirmişiz. sizin hastalığınız bu adamı savunmak adına onun küfür amellerini dahi savunmak Kuranı eğip büğüp ona uydurmaya çalışmaktır. papaz zünnarıda ancak misyonerle ittifakı tavsiye eden saide ve tayfasına yakışır. hıristiyanlarla kimin sıkı fıkı olduğu ortada. risaleleri de okudum. saidin sapıklıklrından ve sizinkilerinden beriyim Allaha hamdolsun. sizin dininiz nurculuk size benim dinim İslam bana işte o kadar!

Mesajcı: Adam rümuzlu şahsa: hayır ayete uymak bir yana resmen elinle yazdığın saçma sapan yorumları sende said gibi Allah'a bağlayarak O'na iftira atmışsın. şimdi senin mantığına göre Allah said ve sana haşa bunları yazdırmış öyle mi? ama sizlere o kudreti verirken demek tehdit ettiği şu taifeye o kudreti vermemiş ki onları yaptıkları iş yüzünden tehdit ediyor.

Senin yazdığın mesaj da Aziz ve Hakim olan Allah (cc) tarafındandır. Senin yürümen de, su içmen de, konuşman da ve nefes alman da...Kainatta her ne olup biterse hepsi Yüce Allah'ın takdiridir ve iznine bağlıdır. Tabi sen at gözlüğü takar da okursan Said'i Nursi'nin yazdığını "bu Allah'ın ayetidir" demiş gibi algılarsan, ortaya da böyle cacık bir yorum yaparsın. Okumak başka bir şey okuduğunu anlamak başka bir şeydir. Sen okuduğunu anlamaktan aciz kalmışsın bir de yorum yapıyorsun. Biz, iman ettik ki en son Din ve hak Din İslam'dır. En son peygamber Hz. Muhammed'dir. En son inen ayet Madie suresi 3. ayettir ve ondan başka bir zamanda ve başka bir kişiye ayet inmemiştir, indirilmemiştir, inmeyecektir. Nur dini diye bir din yoktur İslam dışında din olarak bilinen nasrani ve musevilerin dini tahrif edildiği için zaten bu onlardan kabul edilmeyecektir. Senin ilan ettiğin ve bizlere ithaf ettiğin nur dini gibi bir din var demekten Allah'a sığınırız. Dialog taraftarlarına söyleyeceğin bir şey varsa git kendilerine söyle. Ben sana öyle cevap verdim diye kalkıp da beni dialogcu diye itham edersen, sana ancak gülerim .

Artık vay hallerine kitabı kendi elleriyle yazıp sonra az bir değer karşılığında satmak için bu Allah katındandır diyenlere! Artık vay elleriyle yazdıklarından dolayı onlara; vay kazanmakta olduklarına! (Bakara Suresi 79)

Bu ayeti alıp da buraya yazdığınıza göre bizim dediğimiz gün gibi ortada işte. Bu ayete iman eden ve demediği halde dediği iddia edilen bir insanın da hakkına girmen günah olarak sana yeter.

Alimler Allahtan korkanlardır said nursinin yazdıkları Allah'tan korkmadığını gösteriyor. Kurandan bahseden ayeti risalesine işaret gören, ölüye yalvaran, hz.Aliye vahiy indirildiğini uyduran adam da Allah korkusu yoktur. dolayısıyla o alim olamaz. onu bu küfürlerine rağmen öven ilim ehli olduğu iddia edilen kişilerde ancak bir bel'amdır. birde arapça mevzuuna girmişsiniz. konuyu saptırmayın. said nursinin risalesinde kullandığı dili oraya yazdım gayette anlaşılıyor. sanki adam başka bir dil yazmış biz başka bir dilde getirmişiz. sizin hastalığınız bu adamı savunmak adına onun küfür amellerini dahi savunmak Kuranı eğip büğüp ona uydurmaya çalışmaktır. papaz zünnarıda ancak misyonerle ittifakı tavsiye eden saide ve tayfasına yakışır. hıristiyanlarla kimin sıkı fıkı olduğu ortada. risaleleri de okudum. saidin sapıklıklrından ve sizinkilerinden beriyim Allaha hamdolsun. sizin dininiz nurculuk size benim dinim İslam bana işte o kadar!

Alimler Allah'tan senin korktuğun gibi değil, senin anladığın gibi korkmak değil, bir korkunç fırtınada dalında titreyerek duran yaprakdan daha şiddetli titreyerek korkarlar. Hele Said'i Nursi gibi alimler daha şiddetli korkarlarki bu zaten tarif dahi edilemez. Bu kadar korktuğu bir Varlığın ayetine muhalif iş yapacağını düşünmek, senin gibi acizlere, bunu savunmak da bizim gibi tenekelere düşer.
Belam'ın kim olduğunu ve ne yaptığı bilir gibi konuşmuşsun, bir de kalkıp Said'i Nursi ile kıyaslamışsın, eh o kadar da olsun bu kadar (ayet hariç) paçavra yazının elbette çökeceği noktayı da görmek diğer insanlara düşsün. Büyük lokma ye, büyük konuşma.
Said'i Nursi'nin risaleleri bastırıp da bir de bunlardan rant elde ettiği yönünde anlam sergilemişsin. Ne kadar safdil olduğunu da açıkca belirtmişsin. Niye dersen, mübarek son zamanlarında neredeyse bir kuru ekmeği bulamaz halde yaşadı. Bu etrafında kimse olmadığından değil, kimseden bir şey istemediğindendi. Nerde kaldı kitap bastırıp bir de o kitap üzerinden rant elde etmek. Kara cahil bir söz işte seninkisi.

İşte bu kaddar! varmı başka diyecen söz ?

Allah insana cüzi bir irade vermiştir. onu iyi yada kötü yönde kullanmak imtihan gereği insanın elindedir. seni mantığına göre bir katilde masumdur. çünkü nede olsa kendi gücüyle o eylemi yapmamıştır. elinizle yaptığınız uydurma şeyleri bir de utanmadan Allah'a bağlamayın. Kitabıda az bir şey karşılığında satmak için parada almak gerekmez. karşılık almak için. insanların takdiri kendine hürmet etmesi kişinin kendini özel seçilmiş biri olarakta göstermesi yeter. said nursinin küfürleri çok açıktır bunu ancak körleşmiş ahmaklar anlamaz. adam Hz.Aliye cebrail tarafından sayfa indirildiğini söylüyor, ölüleri Allaha ortak koşuyor daha ne olsun. Bu adamı hala bu haliyle savunan artık onu rab edinmiştir ve o kişi asla müslüman olamaz ancak kendini kandırır.

Mesajcı' Alıntı:

Bekir kardeş bak ne güzel bütün tağutları red yazmışsın. öyleyse bu adamıda reddetmelisin. şimdi sana araştırman için risalei nurdan delilleri sunacağım.

said nursi cebrailin hz.Alinin kucağına sayfa şeklinde vahiy indirdiği iddiasındadır.

Hazret-i Cebrail’in, Âlâ Nebiyyinâ ve Aleyhissalâtü Vesselâm huzur-i Nebevîde getirip Hazreti Ali’ye Sekîne namıyla bir sahifede yazılı İsm-i Âzam, Hazreti Ali’nin kucağına düşmüş. Hazret-i Ali diyor: "Ben Cebrail’in şahsını yalnız alâimisema (gökkuşağı) suretinde gördüm. Sesini işittim, sahifeyi aldım, bu isimleri içinde buldum. Risale-i Nur-Lem’alar-sf.338-On Sekizinci Lem’a-Yeni Asya Neşriyat

said nursi ölüden yardım dilemektedir:

Ben sekiz-dokuz yaşında iken, bütün nahiyemiz ve etrafında ahali Nakşî tarikatinde ve oraca meşhur Gavs-ı Hizan namıyla bir zattan istimdat ederken ( yardım isterken), ben akrabama ve umum ahaliye muhalif olarak "Yâ Gavs-ı Geylânî!" derdim. Çocukluk itibarıyla elimden bir ceviz gibi ehemmiyetsiz bir şey kaybolsa, "Yâ Şeyh! Sana bir Fatiha, sen benim bu şeyimi buldur." Acayiptir ve yemin ediyorum ki, bin defa böyle Hazret-i Şeyh, himmet ve duasıyla imdadıma yetişmiş. Risale-i Nur-Lem’alar-sf.77,78-Sekizinci Lem’a-Beşinci Vecih-Yeni Asya Neşriyat

said nursi Kurandan bahseden ayetin risalelerine işaret ettiğini iddia etmektedir.


Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmuştur:

Bu Kitabın indirilmesi, Aziz ve Hakîm olan Allah tarafındandır. (Zümer Sûresi 1)

Said Nursi Kurandan bahseden bu ayeti şöyle yorumlanmıştır.

Hem Sure-i Zümer, hem Sure-i Casiye, hem Sure-i Ahkâf’ın başlarında bulunan Bu Kitab'ın indirilmesi, aziz ve hakîm olan Allah’tandır âyât-ı azîmeleridir. Şu âyetler dahi yirmi ikincideki ayetler gibi Risalet’ün-Nur’un ismine ve zâtına, hem telif ve intişarına bir mâna-i remziyle bakıyorlar.Risale-i Nur-Sikke-i Tasdik-i Gaybî-sf.144-Birinci Şua-Yirmi Dördüncü Ayet ve Ayetler-Yeni Asya Neşriyat
bunlar gerçek said nursiyi tanıman için yeterli örneklerdir. hepsini araştır bak. daha fazlası belgeselde de var. artık bütün bu tabuları yıkmalıyız.

Genişletmek için tıkla ...

Sayın Mesajcı; Ben Allah'a (cc) tapıyorum,Rabb'im O'dur. Hz.Muhammed (sav)'in O'nun (cc) kulu ve Rasulü olduğuna inanıyorum. Allah'ın veli kulları olduğuna inanıyorum, bunların veli olup olmadıklarını da en iyi Allah(cc) biliyor. Saidi Nursi'nin de veli kullar arasında anıldığını duyduk, az biraz okuduk, anladıklarımıza göre güzel şeyler yazmış, anlamadıklarımıza da hüsnü zan ettik. Saidi Nursi'nin farklı bir kalemi var, o sebeple yazdıkları her şeyden ne murad ettiği tam anlaşılamıyor, buna benzer başka veliler, alimlerde var, sadece O değil. Yani bu anlaşılması zor yazıları hayra yorsan hayr, şerre yorsan şer gibi görünebiliyor. Ben bu manada Saidi Nursi'ye hüsnü zan etmeyi yeğliyor fakat O'nunla amel etmiyorum. Diğer yandan da O zatın şöhretinden saltanat sürenleri tasvip etmiyorum, O zatın ilmini paraya tebdil edenleri tasvip etmiyorum, O zatın sözlerini tevil ile zamanın erklerinin çarkını çevirenleri ve hususen İslamı tahrif noktasına gelenleri telin ediyorum.

Sizin verdiğiniz örnekleri ve fazlasını çok iyi bildiğimi düşünüyorum. Bu konuda derim ki size de, derdiniz, davanız Allah rızası ise, Saidi Nursi'nin size değişik/yanlış gelen bu yorumları nedeni ile Allah'a havale edin, tarih binlerce Saidi Nursi barındırıyor, onları bırakın, bu güne bakın...

Mesajcı' Alıntı:

Said Nursi’nin ve Risale-i Nur’un iç yüzünü ortaya koyan 3 bölümlük muhteşem eser! Bu belgeselde Said Nursi’nin söylediği ve kitabı olan Risale-i Nur’da yer alan birçok İslam dışı söylemi göreceksiniz. Said Nursi kitabının kendisine Allah tarafından yazdırıldığını iddia etmekte, ölülerden yardım dileyerek Allah’a ortak koşmakta, Hz.Ali’nin gaybı bildiğini ve bundan asırlar önce risalelerinin adlarını koyduğunu iddia etmektedir. Hatta Hz.Ali’nin Cebrail’i gördüğünü ve ondan sayfa halinde vahiy aldığını da söyleyerek Hz.Ali’ye iftiralarına devam etmektedir. Bunlarla da yetinmeyerek kuşların ve çekirgelerin risalelerini dinlemek için geldiğini de söylerken bir yandan da sobayı arkadaşı ilan edip onun da bazı şeyleri haber verdiğini iddia etmiştir. Ayrıca Amerika’yı över ve nurcularında misyonerlerle ittifak yapmasını gerekli görür. Kısacası Said Nursi’nin bunlar gibi akıl ve din dışı iddialarının hepsini burada sıralamamızın imkanı yoktur. Daha fazlasını belgeselde bulacaksınız. Ayrıca Risale-i Nur’da yer alan bütün bu iddiaların kaynakları sayfa numaraları verilmiştir. Böylelikle bunları sizlerde risalelerden kontrol edebileceksiniz. Bu belgeselde yalan ve iftiraya yer yoktur her şey açık ve net bir şekilde delilleriyle ortaya konulmuştur. indirme linkleri googleye said nursi gerçeği belgeseli yazınca çıkıyor...

Genişletmek için tıkla ...

Ne demek bu belgeselde yalan ve iftiraya yer yoktur.Siz başlı başına karalamış ve iftira atmış oluyorsunuz.Bizim bu belgeseli izleme mecburiyetimiz yok.Alim zatların tabiki kerametleri vardır.Yanlış bulduklarınızı siz burda tek tek gösterin bakalım nesi yanlışmış.

Mesajcı, bence kendin önce kendine mesaj ver. Milyonların saygı ve tazim ile andığı, günümüz alimlerinin Molla Said (k.s.) diyerek sohbetlerinde yer verdiği zamanın arifi olan bir kişi hakında çarpıtılarak da olsa elbette yayın yapılacaktır. Şeytanın bir belgesel çekmeye imkanı olsa Resulullah (s.a.v.) hakkında öyle bir belgesel çeker ki, bu güne kadar müslüman olarak yaşadığın günlere bu sefer isyan ettirecek şekilde de inandırır seni. Bunları bil, anla ondan sonra da bir alimin bütün yaşantısının ne olduğunu gör, daha sonra ilmin yeterse gel burada O'nu (k.s.) bize kötüle. Ama önce, onun ayakkabısın altında yer alan urfa tozunun bir zerre miskali kadar dahi olsabir hacimde bulun.

Adam güzel demiş, alimin etini yemeye kalkma, o eti kusarken dahi boğulursun.

Yani; kısa kes, aydın havası olsun.

çoğunluğun bir insanı övmesi o insanı doğru yolda yapmaz. "Eğer sen yeryüzünde yaşayan insanların çoğuna uyacak olursan, bunlar seni Allah'ın yolundan saptırırlar. Onlar sadece zanların, sanıların peşinde giderler, sırf tahmin yürütürler." (enam 116"

şimdi buradaki tepki gösterenlere öncelikle şunu söylemek istiyorum. ilk önce belgeselin tamamını izleyin ondan sonra konuşun. adamın biride yazda görelim demiş üstte yazdıklarımı neden okumuyorsun. adam hz.Alinin kucağına sayfa indirtiyor daha ne olsun be. ölüye yalvarıyor daha ne olsun. siz ne kadarda kör insanlarsınız. bide radikal beyefendi demişki şeytan belgesel hazırlasa böyle yaparmış. belgeseli iyice izle önce. Kuran ve Sünnetten cevaplar var her yanında. şeytan da yazsa aynı saidin kitabından yazardı. hakla batılı karıştırıp sizin gibi aklını kullanmaktan acizlere yuttururdu işte. ama gerekte kalmamış said gereğini yapmış zaten. saide şeytanın nasıl fısıldadığına bir örnek vereyim. lütfen sizde böyle ilmi delillerle konuşun. örnek risalei nurdandır.
Ben gönderilen risaleleri mütalâa ettim. Bir kısım hakikatleri mükerrer gördüm. Makam münasebetiyle tekrar edilmiş. Benim arzu ve belki ihtiyarım olmadan niçin böyle olmuş, kuvve-i hafızama gelen nisyandan sıkıldım. Birden şiddetli bir ihtar ile, "On Dokuzuncu Sözün ahirine bak!" denildi. Risale-i Nur-Kastamonu Lâhikası-sf.29- Yirmiyedinci Mektuptan-Yeni Asya Neşriyat

adama ihtarlar geliyormuşta bilmem ne. bu sapık adam kendini peygamber sanıyor ve tayfasıda bunu onaylıyor. işte son peygamber olduğuna dair risaleden örnek veriyorum. eğer bu risalelerde yoksa gelin konuşun. ilminiz yoksa da susun. hem risalenin tamamını okudum hemde bu belgeseli sizin gibi yapmayıp tamamını seyrettim. işte yine başka bir delil:

O zat (Said Nursî), hizmet-i imaniye noktasında risaletin bir mir'at-ı mücellâsı ve şecere-i risaletin bir son meyve-i münevveri ve lisan-ı risaletin irsiyet noktasında son dehan-ı hakikati ve şem-i İlâhînin hizmet-i îmaniye cihetinde bir son hamil-i zîsaadeti olduğuna şüphe yoktur. Risale-i Nur-Tarihçe-i Hayatı-sf.928-Afyon Hayatı-Risale-i Nur Nedir? Bediüzzaman Kimdir?-Risale-i Nur ve Tercümanına Gelince-Yeni Asya Neşriyat

Buranın tercümesi : Said Nursi’nin imana hizmet yönünde peygamberliğin bir cilâlı aynası, peygamberlik ağacının nurlandırılmış son meyvesi, peygamberlik lisanının vârislik noktasında son gerçek ağzı, ilâhî ışığın imana hizmet yönünde son mutlu taşıyıcısı olduğunda şüphe yoktur.

Bunları bile bile destekleyen ve söyleyen herkes şüphesiz ki kafirdir. Şimdi aklınızı başınıza alın. tekrar ediyorum bunlar risalei nurdandır. kontrol edin aklınızı kullanın araştırın düşünün. hala bu delillerlede akıllanmazsanız size artık tek diyeceğim Allah size hidayet etsindir. çünkü Allah'ın dinini tahrife kalkışan bir kafiri savunuyorsunuz ve bu yaptığınızla onun ortağı oluyorsunuz. saidin ayak tozu olmak mı Allah korusun radikal bey. bütün dünyayı verseler onun gibi tahrifatçı bir kafir olma istermiyim hiç. bu da size son hediyem olsun bu da yine risalelerden emperyalist amerikaya said den taktirler!!!

…Küre-i Arz’ın (yerkürenin) şimdiki en büyük devleti Amerika’nın bütün kuvvetiyle din hakikatlarına taraftar çıkması ve İslâmiyetle Asya ve Afrika’nın saadet ve sükûnet ve musalâha (barış) bulacağına karar vermesi ve yeni doğan İslâm devletlerini okşaması ve teşvik etmesi ve onlarla ittifaka çalışması, kırkbeş sene evvel olan bu müddeayı (iddia edileni) isbat ediyor, kuvvetli şahid olur. Risale-i Nur-Tarihçe-i Hayatı-sf. 88-İlk Hayatı-Arabî Hutbe-i Şamiye Eserinin Tercümesi-Birinci Kelime-Hâşiye-İctimâi Reçeteler II, sf.101, Arabî Hutbe-i Şamiye Eserinin Tercümesi-Birinci Kelime-Hâşiye-Tenvir Neşriyat

Bu deliller artık akıl sahipleri için yeterli olduğundan bundan sonra artık yazmayacağım sizlerin iyiliğini arzulayan bir müslüman olarak size tavsiyem belgeseli mutlaka baştan sona kadar izleyin gerçeklerden korkmayın. Kuran ve Sünnete aykırı her şeyi atın gitsin. ​

Yahu sen tasavvufu bilmezsin, anlamazsın, yaşamazsın, ondan sonra kalkarsın tasavvuf yolunda bin canım olsa yoluna binler canım feda diyen bir insana, "kendini peygamber ilan etmiş" diye yaygara yaparsın. Hadi be oradan cühela.
Senin gibi adamlar; Hallac'ı da kendini Allah (Celle celaluh) ilan etti deyip katl etmişti. Beyazıd'i Bestami de senin mantığın ile yine ilahlığını iddia etmişti, değil mi.
Hadi canım, basmayan konulara girme, burası alim arif ve evliyalara saygısını kaybetmeyen, onların işaretlerini yüreğinde taşaımaya çalışan insanların sitesi, yani senin yerin değil burası.
Anlamaya çalışırsan, çok kolay anlarsın. Anlamak istemezsen şayet, istedikten sonra bin tane kulp da bulursun.
Bu sitede herkes bilir ki, son peygamber Hz. Muhammed (s.a.v.), son Din; islamiyettir. Bunları bilen insanlar halen Said'i Nursi (k.s.) gibi alimlere tazim ile yaklaşıyorsa, senin de O mübareği kendine alet etmeye çalışan ve bu yolda O'nu (k.s.) kendine siper ederek menfaat sağlamaya çalışan insanlardan hiç bir farkın yok.

Arifler ve alimler Peygamber'in (s.a.v.) varisleridir. "Bilmiyorsanız zikr ehlinden sorun..." Ankebut 43 ile size yardımcı olalım. daha da ileri gidecek olursanız sizin için istiğfarda bulunalım. Daha da ileri gidecek olursanız, üzgünüm ama elimden başka da bir şey gelmez.

Bakın radikal bey size tasavvuf ilmi ile bir örnek vermiş. Hallac'ı Mansur da Beyazıt'ı Bistami de sizin bu düşüncenize göre küfür mü etmişlerdir ?

İlmi diyorsunuz ama, ilmen kendinize ait bir şey getirmiyorsunuz. O'nun bunun yaptığını getirip burada savunuyorsunuz. Nasıl ki sizi Saidi Nursi hazretleri ilgilendirmiyorsa, bizi de o video ilgilendirmiyor ki...Bize ne ? Niye dediğinizi ispatlamaya gayret ediyorsunuz. Farzedelim ben yanılgı içindeyim, benim inancım sizi neden ilgilendiriyor. Çünkü, sizin inancınız beni hiç ilgilendirmiyor. Sizin günahınızı ben değil, benimkini de siz çekmeyeceksiniz.

Rahat olun yani.

adam' Alıntı:

Bu mesajın yazılması da Aziz ve Hakim olan Allah tarafındandır. Çünkü bu mesajı yazmaya benim tek başıma kudretim yetmez. Ancak O (cc) dilerse yazabilirim, yazmamı murad etmişse yazabilirim. Bu halim şuan verdiğiniz zümer suresi 1. ayetine tevafuk olarak ittibaa etmişse, ne mutlu ki Kur'an ölçüsüne bir an için dahi olsa uyma şerefine nail olmuşum, değil mi.

Genişletmek için tıkla ...

Yapılacak işlerde karar verme yetkisi insana aittir.. Her şeyi insan kendisi yapar .Allah kuluna akıl irade vermiş ve yaptığı işin sonucundan kendisini mesul tutmuştur

Kamer suresi:52: "Onların yapmış oldukları" her şey defterlerdedir."

Şura suresi 30: " Sizin başınıza gelen kötülükler ancak elinizle kazandıklarınızın, yaptıklarınızın sonucudur. "

adam' Alıntı:

Kaldı ki, bütün İslam alimleri, son asrın müceddidi hakkında o kadar tafsilatlı araştırmalardan sonra, evet Said Nursi gerçek bir alim ve gerçek bir zamanın arifidir diyorsa, milyonlarca insan o risaleleri okuyup, anladığı kadarı ile ufkunu açıyorsa, siz de o mübareğin yazılarını eğer okuyup da anlayamıyorsanız, ya belinizdeki zünnarı iyice gizleyip öyle gelin, yada arapça farsça ve osmanlıca eğitiminizi tamamlayıp, risaleyi okuyup ondan sonra buraya gelip "özür" mesajlarını yazın.

En zehirli et, alimin etidir. Kussanız da etinize işlediği için çıkaramazsınız o zehiri.

Genişletmek için tıkla ...

Hem mütedeyyin bir kadın, yine hadiseden sonra görüyor ki, semavattan mübarek kâğıtlar yağıyor. Soruyorlar: "Bu nedir?" Rüyada demişler: "Risale-i Nur’un sayfalarıdır." Yani, tabirce Risale-i Nur, Kur’ân’ın tefsiri olduğu cihetle, vahy-i semavî olan Kur’ân’ın semavî ve ilhamî bir tefsiridir. Hem yağmur gibi, insanlara kesretli bir rahmettir.

Risale-i Nur Enstitüsü | Risale-i Nur Külliyatı

(Risale-i Nur, Kur’ân’ın tefsiri olduğu cihetle, vahy-i semavî olan Kur’ân’ın semavî ve ilhamî bir tefsiridir.Hem yağmur gibi, insanlara kesretli bir rahmettir. )

Bu cümle anlaşılamıyormu acaba..

Hadi anlamadık diyelim... Ne diye anlaşılmayan bir şeyi topluma kabul ettirmek için bu kadar uğraşıyorlar .

Allah cc selamı tüm inananların üzerine olsun..
bismillah.
said nursi r.h hakkında konuşacak olursak o zat ve esrleri islama ve gençlere çok faydalıdır.müslüman kardeşler ile nurcuların ve diğer inananların arasında bir husumet olamaz.şahıs olarak kendini öne çıkarmayan bir zatı muhterem..vahy aldım demiyor,ilhamı ilahi ile yazdım eserleri diyor.amenna.müceddid mi Allah bilir,kim olursa olsun faydalı eserler ortaya koyduğunu tarihteki ihvanla ilşkilerinden teyit ediyoruz.

kuranda biz arıya vahy ettik diyor,haşa arı peygamber mi

Alemleri yaratan ALLAH (cc) elbetteki her şeyi yönetir. Ayetler İbret alması ve tefekkür etmesi için insanlara gönderilmiştir.


(68-69) Rabbin bal arısına: «Dağlardan, ağaçlardan ve (insanların senin için yapacakları) çardaklardan evler (kovanlar) edin, sonra meyve (ve çiçek) lerin her birinden ye de Rabbinin (bal imâlinde öğretdiği ve) kolaylıklar gösterdiği yaylım yollarına git» diye ilham etti. Onların karınlarından (ağızlarından) renkleri çeşidli şerbet (bal) çıkar ki onda insanlar için şifâ vardır. İşte bunda da tefekkür edecek bir zümre için elbette bir âyet var.



“Onlar ayakta, oturarak ve yanları üzerine yatarken ALLAH’ı anarlar, gözlerin ve yerin yaratılışı üzerinde tefekkür ederler (düşünürler). Rabbimiz (derler), bunu boş yere yaratmadın, sen yücesin, bizi ateş azabından koru!..” (Âl-i İmrân, 3/191).

mecnun' Alıntı:

Terim olarak, “Allah’ın, doğrudan veya melek aracılığıyla iyilik telkin eden bilgileri insanın kalbine ulaştırması” diye tanımlanabilir. Bilgi kaynaklarını kullanmadan insanın zihninde (kalbinde) aniden ortaya çıkması ilhamın esasını teşkil eder.

Peki bu kelimeler bu kitapta ne ifade ediyor

Genişletmek için tıkla ...

Siz yukarıdaki cümlenizde izah etmişsiniz işte !

O kelimeler kitapta "ilahi ilham'ı" ifade ediyor. Sinan'ın dediği gibi, Rabbimiz arıya da ilham ediyor. Salih bir müslümanın arı kadar da mı kıymeti yok Allah (Celle celaluhu) nazarında. Neden şaşırdınız ki ?

Bu arada, risale okuyan şakirt kardeşlerimiz nerede ? ben mi göremiyorum, yoksa kafalarını bir yerlere gömdüler de oradan çıkamıyorlar mı ? Fetullah cemaatini kasd etmiyorum. Gerçek şakirtleri soruyorum.

Yardım için çağırmıyorum ha yanlış anlamayın, evelallah Üstad'ı (k.s.) savunmaya yetecek gücümüz var, nasiplenin diye sesleniyorum. Çünkü; O'nu sevmek demek illa kitaplarını okuyacağız demek değildir, bilakis; O'nu sevmek demek, manevi şahsiyetini korumaktır aynı zamanda.

“Biz bu Kur’an’ı bir dağa indirseydik, ALLAH’ın korkusundan onu, baş eğmiş, parça parça olmuş görürdün. Bu misalleri, tefekkür etsinler diye insanlara veriyoruz” (el-Haşr, 59/21)