Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Harvard 'a Göre Şeriat.....

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Evet....Ankarada 2 milyon ilk okul çocuğu var....:D

Evet, Anıtkabiri de zaten sadece Ankaralılar gezer. Diğer okullardan, üniversitelerden hiç gezi düzenlenmez. :D

Bir de şey dikkatimi çekti, ilk mesajda 3 milyon dediniz, sonra birden 2 milyona düştünüz. 1 milyon kişinin lafı mı olur canım, hadi benden de 5 milyon olsun. :D

Demek ki Mustafa Kemal, Yüce Allahın yardımı ve görevlendirmesi ve isteği olmadan, o mucize istiklal
savaşını kazandı,muvaffak oldu..Yüce Allah ta sadece seyretti....!!!!!

Hmm çok mantıklı. Bu mantığa göre demek ki Uhud Savaşında da Allah müşriklerin yanındaydı. Binlerce müslümanın katledildiği Bosna katliamında da Sırplara yardım etti. Şu an da İsrail e yardım ediyor gibi gözüküyor. E sizin mantığa göre her kazanılan savaş Allah ın yardımı ile oluyor ya, o bakımdan. :D

Büyük Taarruz, herşeyini, açlıktan ölen çocuklarını dahi bırakarak cepheye koşan ve kelime-i şehadet getirerek ölen insanların yarattığı mucizedir; başkasının değil. Atatürk, kaderin bir cilvesi olarak, yaşadığı zaman gereği o savaşta komutanlık yapmıştır. Aksi halde Atatürkün kaybettiği savaşları nasıl açıklayacaksınız? Hani şu Trablusgarp, Filistin cephesi (ki 1. dünya savaşını kaybettiren çarpışmadır) savaşları. Ha bir de Sakarya muhaberesinde neden düşmandan 2 kat fazla kaybımız oldu? Allah pek de yardım etmiş görünmüyor merhum Atatürke sanırım? :)

Mustafa Kemal Anadolunun yüz karası, on binlerce kişinin yuvalandığı, çalışmadan müslüman üretici halkın emeğini ürününü sömüren tekke ve zaviyelere yuvalanmış, din adamı kılığındaki insanların, tekke ve zaviyeleri kapatarak düşmanlığını kazanmıştır...Bunlara eski saltanat sömürücüleri,eski imam-kadılar ve bunlar gibi eski
saltanat mensupları da şüphesiz ki Atatürk düşmanı olacaklardır...

Öyle olsun. Pekiiii, Atatürk Samsun a çıktıktan sonra, hani pek tanınmıyor ve umursanmıyorken, niçin o din adamlarıyla birlikte oldu, resim çektirdi, vaaz bile verdi? Din adamı kılığındaki fotoğrafını görmediniz herhalde Atatürkün.

Ve bir zaman sonra, hani iktidarı eline alıp 'tek adam' olduktan sonra, niçin çoğunu vatan haini ilan etti, şapka giymeyi reddeden din adamlarını astırdı? A pardon bunları ilkokullarda anlatmıyorlar tabii, unutmuşum. :)

Allah Atatürk düşmanlarını affetsin diyelim...

Allah, kendisine ''uydurma, masal'' diyenleri sevenleri, hatta ona tapanları affetsin diyelim...

Not: Soruma cevap vermediniz diye nakarat yapacağınıza ,sorunuzu bir yazın da anlayalım...Neymiş...??

Durmadan kıvıracağınıza cevap verirseniz, biz de tekrarlamayız.

Sorularım şunlar;

1. Bilindiği gibi kurtuluş savaşından sonra ''yenik devlet'' statüsünden ''kazanan devlet'' statüsüne yükseldik ve lozan masasına bu şekilde oturduk. Savaş kazanan devlet olarak masaya oturmamıza rağmen, bir de başımızda Atatürk gibi Allah ın yardımını arkasına almış büyük bir adam varken, niçin Musul ve Kerkük gibi dünyanın en zengin petrol yataklarını ve Ege de bir sürü adayı düşmanların kucağına hop diye bırakıverdik?

2. Atatürk gibi Allah ın yardımını almış büyük bir askeri deha, niçin Trablusgarp savaşını, Sina ve Filistin cepheleri savaşını kaybetmiş, ve niçin Sakarya meydan savaşında kendi ordumuza düşmanın 2 katı kayıp verdirmiştir?

3. Atatürk gibi Allah ın yardımını almış mübarek bir insan, niçin Kanuni zamanından beri kaybettiğimiz, 3 kıtadaki topraklarımızı geri alamamıştır da ufacık Anadolu ile yetinmiştir?

4. ''... İşte bundan dolayı Allah'ın laneti kâfirleredir.'' 2-89
''
...Can yakıcı azap asıl kâfirler içindir.'' 2-90
''Ama âyetlerimizi inkar etmiş ve kâfir olarak can vermiş olanlara gelince, işte Allah'ın laneti, meleklerin laneti ve insanların laneti hep onların üzerine olsun.'' 2-161
''...Kâfirlere gelince, onlar zalimlerdir.'' 2-254
''
Kâfirler için hazırlanmış olan ateşten sakının.'' 3-131
''...Biz kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırladık.'' 4-37
''
Onlar, müminleri bırakıp kâfirleri dost ediniyorlar. Onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? '' 4-139
''
Allah size Kitab (Kur'an)da: "Allah'ın âyetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, başka bir söze geçmedikleri müddetçe, o kâfirlerle oturmayın. Aksi halde siz de onlar gibi olursunuz" diye hüküm indirdi. Muhakkak ki Allah, münafıkların ve kâfirlerin hepsini cehennemde toplayacaktır.'' 4-140

ve bunun gibi yüzlerce ayet daha.


Şimdi bu ayetleri tekrar okuyun. Siz, Allah ın hakkında bu şekilde hüküm verdiği bir kişi hakkında diyorsunuz ki ''gerçek müslümanlar onu sevmeli'', ''Allah ona yardım etti'' falan filan. Siz hayatınızda hiç Kuran okudunuz mu? Okuduysanız, hala bu savunduğunuz saçmalıkta diretmenizin sebebi nedir? Okumadıysanız da en kısa zamanda okumanızı, okumadan din konusunda böyle yalan yanlış konuşmamanızı öneririm.

Sorularım bunlar. Kıvıracaksanız hiç cevap yazmayın. İlk 3 soru çok zorladıysa da 4. yü cevaplamanız yeterli. Kolay gelsin. :D
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Anadolu nun kurtarılması, yalnız Atatürk ün istemesiyle olmadı. İşgal esnasında zaten her bölgede birbirinden bağımsız direniş cemiyetleri kurulmuştu. Nitekim Anadolu nun güney bölgesindeki mücadelelerin Atatürk ile bir alakasının olmaması, halkın kendi iradesinden kaynaklanması bunun göstergesidir. Atatürk sadece bu cemiyetleri birleştirmek gibi bir çalışma yapmıştır, onu da zaten tek başına değil, halk içinde itibarı olan pek çok asker ve politikacının yardımıyla yapmıştır.

Fatih ise İstanbul un alınışının kaynağıdır. İstanbul un alınmasına bizzat o karar vermiştir, ordusunun başında bizzat bulunmuştur. ''Ya ben İstanbul u alırım, ya o beni'' diyerek herşeyini bu savaşa vermiş, ve başarmıştır. Elbette tek başına yapmamıştır, fakat sebepler ve gelişmeler kıyaslandığında ''İstanbul u Fatih aldı'' demek diğerinden daha uygun olur. Mantıktan bahsetmeden önce bazı ayrıntılara girmeniz gerekir. Yüzeysel bir yaklaşımla mantıktan bahsedemezsiniz.



Çerkes Ethem, materyal ve genel durumlar açısından düşük seviyedeki Kuva yı Milliye birliklerinin komutanıdır, düşmana karşı daha ilkel silahlara ve az sayıda askere sahip olmasına rağmen pek çok kez zafer kazanmıştır. Yozgat İsyanı çıktığı esnada, ülkede bu isyanı bastırabilecek bir kuvvet yoktu ve isyan hızla Ankara ya, meclise ilerliyordu. Atatürk bu isyanı bastırması için Çerkes Ethem den bizzat rica etmiştir, çünkü aksi halde meclis yıkılacaktır. Ethem, bu isyanı başarıyla bastırır. Madem Atatürk o kadar muhteşem ve kusursuz bir lider, madem Allah ın yardımını arkasına almış, niçin kendisi halledemiyor da Ethem den istiyor?

Bu arada Atatürk ün bizzat yönettiği savaşlar,

-Trablusgarp Savaşı (kaybetmiştir.)
-Bitlis ve Muş topraklarının kurtarılması
-Sina ve Filistin cepheleri (burada ağır bir yenilgiye uğramış ve barış istemek zorunda kalmıştır.)
-Sakarya Muharebesi(Kazanıldığı söylense de Yunanlılardan iki kat fazla kaybımız olmuştur, ve düşman geri çekilmemiş sadece yavaşlatılmıştır.)
-Büyük Taarruz

Görüldüğü gibi Atatürk ün bizzat yönettiği savaşların yarısı kaybedilmiştir. Yani Atatürk yerine o zamanda Çerkes Ethem olsaydı çok büyük ihtimalle o savaşlar kaybedilmezdi.

Peki o halde neden Atatürk bize dünyanın en büyük askeri dehası olarak tanıtılmaya çalışmaktadır?

Kurtuluş Savaşı esnasında kazanılan büyük başarılar sadece Atatürk e aitmiş gibi anlatılmaktadır, halbuki değildir.(Atatürk iktidarı ele geçirdiği için Karabekir, Fevzi Çakmak, Ali Fuat Paşa, Çerkes Ethem ve daha nice paşanın kazandığı zaferler de otomatikman Atatürk e mal edilmiştir.) Çanakkale Savaşlarını kazanan Atatürk değil, orduyu komuta eden Alman general Liman Von Sanders tir. Bu başarı da Atatürk e maledilmiştir. Güney bölgelerindeki işgalcilerin çekilmesinin de Atatürk ile bir alakası yoktur. Tamamen halkın kendi iradesiyle mücadelesi sonucu olmuştur. Zaten İtalyanlar hiç savaşmamış, İtilaf devletleri arasındaki anlaşmadan memnun olmadıkları için kurşun bile sıkmadan geri çekilmişlerdir.

Tarihi olaylar dikkat ve tarafsızlık gerektirir. Siyasi görüşün ya da başka bir şeyin etkisinde kalırsanız, objektif doğruya değil kendi doğrunuza ulaşırsınız.



Öncelikle Allah, ''gökten indiği sanılan kitaplar'' ya da ''Arap uydurması'' diyen birine yardım etmez. Eder diyorsanız inancınızı ve Kuran ı, Allah ın kafirler hakkındaki hükümlerini tekrar gözden geçiriniz. Bu bir.

İkincisi, yukarıda da açıkça görüldüğü gibi, mucize başarı falan gerçekleştirmemiştir. Yönettiği savaşların yarısı kaybedilmiş savaşlardır.(Kazanılmış bir savaş olarak gösterilen Sakarya muharebesinde Yunanlılardan yaklaşık iki kat fazla kaybımız vardır.)

Bu arada ben de size bir soru sormuştum. Bakarsanız sevinirim.



Bu arada ben de size bir soru sormuştum. Bakarsanız sevinirim.


Bu arada ben size bir soru sormuştum diyorsunuz.....

Bu sorduğunuz ''BİR SORU'' 'yu alıntı yaparak gösterir misiniz....???

Ben yukarıda ''BİR SORU'' göremedim de.....!!!
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
32 nolu mesajda sorduğum soru son mesajda ilk soru olarak tekrarlandı.

Siz uzun bir süre cevap vermeyince de yenilerini ekledim, belki birini cevaplarsınız diye.

Şimdi ise sadece 4. soruyu soruyorum. Cevap verin diyeceğim ama veremezsiniz, bu sorunun cevabı belli ve Kuran da yazıyor çünkü.

Kısacası nasıl isterseniz öyle yapın, ister sorularımı cevaplayın ister hiç sormamışım farzedin. Daha fazla üstünüze gelmeyeceğim, bazı tarihi gerçekleri insan hemen içine sindiremez çünkü, zaman gerekir. Şunu söyleyeceğim, önümüze koyulanları hemen kabul etmemeli, bize bahşedilenlerin süzgecinden geçirmeliyiz.
 

gizem

New member
Katılım
31 Ocak 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
istanbul
Sorularım şunlar;

1. Bilindiği gibi kurtuluş savaşından sonra ''yenik devlet'' statüsünden ''kazanan devlet'' statüsüne yükseldik ve lozan masasına bu şekilde oturduk. Savaş kazanan devlet olarak masaya oturmamıza rağmen, bir de başımızda Atatürk gibi Allah ın yardımını arkasına almış büyük bir adam varken, niçin Musul ve Kerkük gibi dünyanın en zengin petrol yataklarını ve Ege de bir sürü adayı düşmanların kucağına hop diye bırakıverdik?

2. Atatürk gibi Allah ın yardımını almış büyük bir askeri deha, niçin Trablusgarp savaşını, Sina ve Filistin cepheleri savaşını kaybetmiş, ve niçin Sakarya meydan savaşında kendi ordumuza düşmanın 2 katı kayıp verdirmiştir?

3. Atatürk gibi Allah ın yardımını almış mübarek bir insan, niçin Kanuni zamanından beri kaybettiğimiz, 3 kıtadaki topraklarımızı geri alamamıştır da ufacık Anadolu ile yetinmiştir?

1. Evet kazanan devlet olarak masaya oturduk. Musul ve Kerkük'ü kaybettik ama tüm ülkeyi kaybetmediğimiz için kazanan devlet olduk. Kazanan devlet olduğumuz için şuan kiliselerden daha çok cami var ülkemizde. Aksi takdirde kiliseler daha fazla olurdu. Niçin Musul ve Kerkük'ü bıraktık, niçin adaları bıraktık diyorsunuz. Atatürk olmasaydı daha mı iyi olacaktı? Atatürk olmasaydı tüm ülkeyi kaybedecektik. Atatürk olmasaydı Türkiye diye bir şey olmayacaktı, Anadolu'daki zenginlikler ve madenler bizim olmayacaktı. Gerçi şuan yine bizim değil. Tüm zenginliklerimiz yabancılara peşkeş çekiliyor. Yabancılara özelleştiriliyor. 90 yıl önce Atatürk varken yapamadıklarını, şuan çok rahat savaşmadan elde edebiliyorlar yabancılar. Kim verdi onlara bu hakları???

2. Neden iki katı kadar kayıp verdik diyorsunuz. Onlardaki donanım, onlardaki silah ve mühimmat bizde var mıydı? İki kat kayıp vermemiz gayet doğal. Bu şartlarda nasıl kazandık demiyorsun, neden kayıp verdik diyorsun. Bir de bunu inanca bağlıyorsun. Savaş kazanıp kaybetmek inançla ilgili ise Uhud Savaşını neden kaybettik o zaman? İnançlı olmanın savaş kazanıp kaybetmekle ne alakası var? O kadar inançlı olduğunu düşünüyorsun Amerikayla, Rusyayla savaş ve kazan da görelim. Bir orduya komutanlık yapmanın ve savaş kazanmanın çok kolay olduğunu düşünüyorsun. Kendi ordunu kur da görelim kumandanlık nasıl yapılıyor bilelim. Trablusgarp'tan Filisten'den bahsediyorsun. Neden Araplar müslüman kardeşlerine kazık attılar ve İngiliz saflarında bizimle çarpıştılar peki? Allah'a yakın oldukları için mi?

3. Amacın ne? 3 kıtaya sahip olmak mı? İnsanları bu uğurda savaşa sokmak mı? 3 kıtayı Atatürk mü kaybetti ki Atatürk geri alsın? Kanuni'den sonraki padişahlar neden kaybetmişler 3 kıtayı? inançları zayıf olduğu için mi? Irak'taki insanlar neden direnemedi Amerikaya ve tüm petrolü Amerikaya kaptırdı? İnançları zayıf olduğu için mi?
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Gizem Hanım,

Konuyu anlamamışsınız. Burada Atatürk ü ''Allah ın yardımını almış mükemmel bir insan'' zanneden biri var, ben de bunun olmadığını belirtiyorum. Nitekim soruların amacından uzak biçimde verdiğiniz cevaplar da bunu destekler nitelikte.

1. Evet kazanan devlet olarak masaya oturduk. Musul ve Kerkük'ü kaybettik ama tüm ülkeyi kaybetmediğimiz için kazanan devlet olduk. Kazanan devlet olduğumuz için şuan kiliselerden daha çok cami var ülkemizde. Aksi takdirde kiliseler daha fazla olurdu. Niçin Musul ve Kerkük'ü bıraktık, niçin adaları bıraktık diyorsunuz. Atatürk olmasaydı daha mı iyi olacaktı? Atatürk olmasaydı tüm ülkeyi kaybedecektik. Atatürk olmasaydı Türkiye diye bir şey olmayacaktı, Anadolu'daki zenginlikler ve madenler bizim olmayacaktı. Gerçi şuan yine bizim değil. Tüm zenginliklerimiz yabancılara peşkeş çekiliyor. Yabancılara özelleştiriliyor. 90 yıl önce Atatürk varken yapamadıklarını, şuan çok rahat savaşmadan elde edebiliyorlar yabancılar. Kim verdi onlara bu hakları???

Burada benim sorumun cevabı yok.

Yanlış biliyorsunuz. Lozan masasına oturulduğunda biz kazanan devlettik, çünkü kurtuluş savaşını kazanmıştık. Dolayısı ile devletin tümünü kaybetmediğimiz için kazanan devlet olduk savı yanlıştır.

Atatürk olmasaydı şöyle olurdu, böyle olurdu, ülke elden giderdi gibi söylemler eski statükocu zihniyetin ilkokuldan beri çocukların beynine zerkettikleri bir uydurmadır. Atatürk çok başarılı bir komutan değildir, nitekim Trablusgarp Savaşı nı ve Sina ve Filistin Cepheleri Savaşı nı kaybetmiştir. Filistin deki savaş kaybedildiğinde Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesi ni imzalamak zorunda kalmıştır. O günlerde Atatürk değil de X şahıs olsa, belki bu savaşlar da kaybedilmeyecek, belki kaybedilmiş toprakların bir kısmı da geri alınacaktı. Bilemezsiniz.

Neden iki katı kadar kayıp verdik diyorsunuz. Onlardaki donanım, onlardaki silah ve mühimmat bizde var mıydı? İki kat kayıp vermemiz gayet doğal. Bu şartlarda nasıl kazandık demiyorsun, neden kayıp verdik diyorsun. Bir de bunu inanca bağlıyorsun. Savaş kazanıp kaybetmek inançla ilgili ise Uhud Savaşını neden kaybettik o zaman? İnançlı olmanın savaş kazanıp kaybetmekle ne alakası var? O kadar inançlı olduğunu düşünüyorsun Amerikayla, Rusyayla savaş ve kazan da görelim. Bir orduya komutanlık yapmanın ve savaş kazanmanın çok kolay olduğunu düşünüyorsun. Kendi ordunu kur da görelim kumandanlık nasıl yapılıyor bilelim. Trablusgarp'tan Filisten'den bahsediyorsun. Neden Araplar müslüman kardeşlerine kazık attılar ve İngiliz saflarında bizimle çarpıştılar peki? Allah'a yakın oldukları için mi?

İnançlı olmanın savaş kazanmakla ne alakası var? Bunu, bu soruları sorduğum şahısa soracaksınız, zira Allah ın Atatürk e yardım eli uzattığını ve Atatürk ün bu sayede yurdu kurtardığını söyleyen o. Ben ise böyle bir şeyin olmadığını, Allah ın Atatürk e yardım falan etmediğini, Sakarya Muharebesinin de zaferle sonuçlanmadığını söylüyorum.

Onlardaki donanım bizde var mıydı, pek sayılmaz. Ama bu Atatürk gibi bir askeri deha için engel miydi? Büyük İskender 40 bin kişilik ve sadece piyadelerden oluşan ordusuyla 250 bin kişilik devasa pers ordusunu nasıl yoketti? Ve sadece 8 yıl içinde Makedonya dan başlayarak Hindistan ve Kuzey Afrika da dahil olmak üzere Avrasya nın yarısını nasıl ele geçirdi? Çünkü İskender bir askeri dehaydı, ama Atatürk değil.

Sakarya Muharebesi bizlere kazanılmış harp olarak anlatılsa da pek öyle değildir. Düşman herhangi bir yerden kovulmamış, sadece bir süreliğine yavaşlatılmıştır. Bu da kendi ordumuza onların 2 katı kayıp verdirilerek gerçekleştirilmiştir. Mevzu bahis Atatürk olmasaydı ve siz buna kazanılmış harp deseydiniz size gülerlerdi. Ama işin içinde Atatürk olduğu için elbette kahramanca kazanılmış bir harp oldu.

3. Amacın ne? 3 kıtaya sahip olmak mı? İnsanları bu uğurda savaşa sokmak mı? 3 kıtayı Atatürk mü kaybetti ki Atatürk geri alsın? Kanuni'den sonraki padişahlar neden kaybetmişler 3 kıtayı? inançları zayıf olduğu için mi? Irak'taki insanlar neden direnemedi Amerikaya ve tüm petrolü Amerikaya kaptırdı? İnançları zayıf olduğu için mi?

Amacım Atatürk ün bir tanrı olmadığını, herkes gibi bir insan olduğunu, muhteşem bir askeri deha olmadığını anlatmak. Yani gerçekleri tarafsızca anlatmak. Bu soruyu sorarken de amacım buydu, padişahlar ve onların niçin kaybettiklerinin konumuzla ilgisi yok. Ben Atatürk niçin alamadı diyorum, madem Allah ona yardım ediyordu ve o bir askeri dehaydı, niçin alamadı?

Birini sevdirmek ya da saydırmak için onun hakkında kahramanlık hikayeleri uydurmaya gerek yoktur, gerçeği tarafsızca anlatırsınız ve sevecek olan yine sever, ve bu sevgi yalanların üzerine kurulmamış, saf bir sevgi olur. Ama böyle hikayeler uydurursanız ve onu bir tanrı ilan ederseniz, günün birinde bu yalanlar ortaya çıkar ve hiç hoş olmaz.

İslam hakkında ''Gökten indiği sanılan kitap'' , ''Arap Uydurması'' diyen biri hakkında dindardı, ya da peygamberimizi severdi gibi komik iddialarda bulunmak da aynı şeydir, günümüzde hala bunları araştırıp öğrenmeyen cahillere Atatürkçülük enjekte etmeye çalışmaktır ve yalancılığın alasıdır. Bırakın, çocuğunuza yalanları değil gerçekleri anlatın ve sevip sevmemeyi de ona bırakın. Aksi yalancılık olur çünkü.

Bu arada 4. sorumu es geçmişsiniz. Bence ona da bakın ve düşünün. Bana cevap vermenize gerek yok, sadece düşünün.
 

gizem

New member
Katılım
31 Ocak 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
istanbul
Gizem Hanım,

Konuyu anlamamışsınız. Burada Atatürk ü ''Allah ın yardımını almış mükemmel bir insan'' zanneden biri var, ben de bunun olmadığını belirtiyorum. Nitekim soruların amacından uzak biçimde verdiğiniz cevaplar da bunu destekler nitelikte.



Burada benim sorumun cevabı yok.

Yanlış biliyorsunuz. Lozan masasına oturulduğunda biz kazanan devlettik, çünkü kurtuluş savaşını kazanmıştık. Dolayısı ile devletin tümünü kaybetmediğimiz için kazanan devlet olduk savı yanlıştır.

Atatürk olmasaydı şöyle olurdu, böyle olurdu, ülke elden giderdi gibi söylemler eski statükocu zihniyetin ilkokuldan beri çocukların beynine zerkettikleri bir uydurmadır. Atatürk çok başarılı bir komutan değildir, nitekim Trablusgarp Savaşı nı ve Sina ve Filistin Cepheleri Savaşı nı kaybetmiştir. Filistin deki savaş kaybedildiğinde Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesi ni imzalamak zorunda kalmıştır. O günlerde Atatürk değil de X şahıs olsa, belki bu savaşlar da kaybedilmeyecek, belki kaybedilmiş toprakların bir kısmı da geri alınacaktı. Bilemezsiniz.



İnançlı olmanın savaş kazanmakla ne alakası var? Bunu, bu soruları sorduğum şahısa soracaksınız, zira Allah ın Atatürk e yardım eli uzattığını ve Atatürk ün bu sayede yurdu kurtardığını söyleyen o. Ben ise böyle bir şeyin olmadığını, Allah ın Atatürk e yardım falan etmediğini, Sakarya Muharebesinin de zaferle sonuçlanmadığını söylüyorum.

Onlardaki donanım bizde var mıydı, pek sayılmaz. Ama bu Atatürk gibi bir askeri deha için engel miydi? Büyük İskender 40 bin kişilik ve sadece piyadelerden oluşan ordusuyla 250 bin kişilik devasa pers ordusunu nasıl yoketti? Ve sadece 8 yıl içinde Makedonya dan başlayarak Hindistan ve Kuzey Afrika da dahil olmak üzere Avrasya nın yarısını nasıl ele geçirdi? Çünkü İskender bir askeri dehaydı, ama Atatürk değil.

Sakarya Muharebesi bizlere kazanılmış harp olarak anlatılsa da pek öyle değildir. Düşman herhangi bir yerden kovulmamış, sadece bir süreliğine yavaşlatılmıştır. Bu da kendi ordumuza onların 2 katı kayıp verdirilerek gerçekleştirilmiştir. Mevzu bahis Atatürk olmasaydı ve siz buna kazanılmış harp deseydiniz size gülerlerdi. Ama işin içinde Atatürk olduğu için elbette kahramanca kazanılmış bir harp oldu.



Amacım Atatürk ün bir tanrı olmadığını, herkes gibi bir insan olduğunu, muhteşem bir askeri deha olmadığını anlatmak. Yani gerçekleri tarafsızca anlatmak. Bu soruyu sorarken de amacım buydu, padişahlar ve onların niçin kaybettiklerinin konumuzla ilgisi yok. Ben Atatürk niçin alamadı diyorum, madem Allah ona yardım ediyordu ve o bir askeri dehaydı, niçin alamadı?

Birini sevdirmek ya da saydırmak için onun hakkında kahramanlık hikayeleri uydurmaya gerek yoktur, gerçeği tarafsızca anlatırsınız ve sevecek olan yine sever, ve bu sevgi yalanların üzerine kurulmamış, saf bir sevgi olur. Ama böyle hikayeler uydurursanız ve onu bir tanrı ilan ederseniz, günün birinde bu yalanlar ortaya çıkar ve hiç hoş olmaz.

İslam hakkında ''Gökten indiği sanılan kitap'' , ''Arap Uydurması'' diyen biri hakkında dindardı, ya da peygamberimizi severdi gibi komik iddialarda bulunmak da aynı şeydir, günümüzde hala bunları araştırıp öğrenmeyen cahillere Atatürkçülük enjekte etmeye çalışmaktır ve yalancılığın alasıdır. Bırakın, çocuğunuza yalanları değil gerçekleri anlatın ve sevip sevmemeyi de ona bırakın. Aksi yalancılık olur çünkü.

Bu arada 4. sorumu es geçmişsiniz. Bence ona da bakın ve düşünün. Bana cevap vermenize gerek yok, sadece düşünün.

4. soruyu anlamadığım için cevap vermedim. Ayetler sıralamışsınız. onun bir soru olduğunu bile anlamadım. Yine de cevap vereceğim. Onun dışında merak ettiğim bazı şeyler var. Tarihçi misiniz? Söylediğiniz şeyleri nereden biliyorsunuz? Madem yıllarca bize bu bilgileri enjekte ettiler, siz doğrusunu nasıl öğrendiniz? Sizin okuduğunuz farklı bir tarih kitabı mı var? Yoksa sadece Atatürk'ün dine bakış açısından dolayı mı bu şekilde yazıyorsunuz? Son olarak Şeyh Sait ayaklanması hakkında kısaca ne düşündüğünüzü özetler misiniz?
 

gizem

New member
Katılım
31 Ocak 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
istanbul
old_preacher

4. sorunun cevabını vereyim. Benim yazdıklarımı CENGİZHAN ın yazdıklarından bağımsız düşün. Ben Atatürk'ü tanrısallaştırmıyorum, ona tapmıyorum. Sadece Atatürk'ü çok fazla küçümsediğini gördüm, o yüzden cevap yazma gereği duydum.

Atatürk olmasaydı ne olacaktı bilemeyiz diyorsun. Belki de kaybettiğimiz toprakların bir kısmını geri alacaktık diyorsun. Ben söyleyeyim neler olacağını. Atatürk olmasaydı Samsun'a, padişaha itaat eden padişahın güvendiği başka bir komutan gönderilecekti. Padişah Atatürk'ü direnişi durdursun diye gönderdi. Atatürk padişahın emirlerini dinlememiştir ve direnişi devam ettirip örgütlemiştir. Başarısız olursa idam edileceğini bile bile bunu yapmıştır. ''Ya ölüm, ya istiklal'' kendisinin hayat felsefesidir zaten. Başka bir komutan gönderilseydi; padişahın istediği gibi direnişi durduracaktı.

Zaten I. Dünya Savaşından ülke yenik çıkmış ve silahlarını itilaf devletlerine teslim ediyordur, aynı zamanda Sevr Antlaşması gereği ülkenin çeşitli bölgeleri saçma sapan bahanelerle işgal ediliyordu. Sınırlar çoktan çizilmiş. Padişah da kendisini ve saltanatını kurtarmak için ülkeyi çoktan peşkeş çekmiş. Bize de küçücük bir yer bırakmışlardır. O da sözde, belki de bizi komple haritadan sileceklerdi. İlk önce az bir toprak parçasına bizi sıkıştıracaklardı daha sonra II. Dünya Savaşında bizi komple haritadan sileceklerdi. Ne de olsa Malazgirt zaferiyle birlikte onları Anadoludan kovmuştuk. Onları yurtlarından ettik. Tekrar Anadoluya sahip olmak istiyorlar. Anadolunun zaten onlara ait olduğunu düşünüyorlar.

Atatürk olmasaydı belki de daha güzel olacaktı diyorsun. O dönem daha iyisini yapacağına inanan olsaydı zaten Atatürk'ü saf dışı bırakır ve yapardı. Atatürk zaten tek başına yapmamıştır kurtuluş savaşını. En büyük gücü halktan alarak; İsmet İnönü, Kazım Karabekir, Rauf Orbay gibi yol arkadaşları sayesinde kazanmıştır bu ülke kurtuluş mücadelesini. İsmet İnönü, Kazım Karabekir veya başka biri daha iyisini yapacağına inansaydı, zaten Atatürk'ün mücadelesine ortak olmazlar kendi mücadelelerini verirlerdi.

Ha sen bunların da dışında birinden bahsediyorsan, Ülkeyi Ordu mensubu dışında birinin örgütleyip kurtarması pek mümkün gözükmüyor. İş padişaha kalsaydı zaten ülke kurtulamazdı. O olmasaydı belki daha güzel olurdu demek biraz kendini avutmak gibi geliyor bana.

Ona bakarsan Filistin Cephesinde Araplar bizim yanımızda yani müslüman kardeşlerinin yanında savaşsaydı Musul ve Kerkük şuan bizim olacaktı. Ama onlar İngilizlerin yanında müslüman kardeşlerini öldürerek mücadele vermeyi tercih ettiler. Bu olaya ne diyeceksin peki?
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Atatürk ve "Gökten İndiği Sanılan Kitap" ???


http://www.youtube.com/watch?v=Kvp5-PE-J9k&feature=related


Yukarıdaki videoda anlatılan şey basit...

Atatürk kimleri mağdur etti:

1) Tüm saltanat mensupları ,saltanattan maddi istifade sağlayanlar..
2) En önemli kesim tekke ve zaviyelere dolan din adamı imam,hoca kisvesi altında çalışmadan, çalışıp üreten fakir Anadolu halkının emeğini sömüren sülükler
3) Milli mücadele içinde olupta, mücadele sonrası verilen görevi beğenmeyip,çok daha büyük
hayalleri olupta sukutu hayale uğrayanlar...

Bunlardan mesela Kazım Karabekir detaylarını bilmiyoruz getirildiği görevi beğenmeyen, ve Atatürke muhasım olan kişilerden...

Kazım Karabekir hatıratında şöyle dedi böyle dedi...

Neden İsmet inönü,fevzi çakmak,Rauf Orbay bie şey demiyor da kazım Karabekir demiş....???

Şüphesiz ki yukarıda 3 maddede saydığımız kişiler ve onların ahfadından Atatürkü sevmelerini bekleyemeyiz...
Sevmesinler ..Onu seven Türk milletinden Allah Razı olsun....

Amin....
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Gizem Hanım,

Tarihçi misiniz? Söylediğiniz şeyleri nereden biliyorsunuz? Madem yıllarca bize bu bilgileri enjekte ettiler, siz doğrusunu nasıl öğrendiniz? Sizin okuduğunuz farklı bir tarih kitabı mı var? Yoksa sadece Atatürk'ün dine bakış açısından dolayı mı bu şekilde yazıyorsunuz? Son olarak Şeyh Sait ayaklanması hakkında kısaca ne düşündüğünüzü özetler misiniz?

-Tarihçi değilim, ama merakım vardır.
-Doğrusunu öğrenmek için birazcık araştırma ve birazcık mantık yeterlidir. Misal Atatürk ün komuta ettiği savaşları ve sonuçlarını incelediğinizde askeri deha olmadığını, normal bir subay olduğunu ve savaşlar kaybettiğini göreceksiniz. Nitekim ''Atatürk yurdu düşmandan kurtardı'' söyleminin yanlış olduğu, sadece Batı Anadolu nun bir bölümünü düşmandan kurtardığı bir gerçektir. Fakat herkesin başarısı Atatürk e maledildiğinden ve araştırmadan ve şüpheden yoksun nesil bunu hemen kabul ettiğinden çoğu insan gerçeği anlamaz, anlamak istemez. Gibi gibi...
-Atatürk ün dine bakışının bunlarla ilgisi yok, bunlar tarihi gerçekler. Din konusu ayrı bir konu, benim Atatürk ü sevmemem için kendimce yeterli gördüğüm bir neden.
-Şeyh Sait isimli biri ve etrafındakiler, merkezi yönetime karşı ayaklandılar. Bu ayaklanma tüm Dersim yokedilerek bastırıldı, ayaklanmayla ilgisi olmayanlar, kadınlar ve çocuklar katledildi. Emrin altında Atatürk ün imzası vardı. Bu katliam okulda öğretilen tarih kitaplarında yazmaz, bugüne dek gizlenmiş olan belgelerin ortaya çıkmasıyla anlaşılmıştır. Bundan dolayı, statükocu zihniyetin öğrettiği tarihe güvenmem, yalanlarla doludur.

Başka bir komutan gönderilseydi; padişahın istediği gibi direnişi durduracaktı.

Bu şahsın ille de padişahın göndereceği biri olması mı gerek? Anadolu dan çıkamaz mıydı? Bence çıkabilirdi, nitekim Atatürk işlemlere başlamadan daha öncelerinde bölgesel direniş cemiyetleri kurulmuştu ve mücadeleye başlamışlardı.

Atatürk olmasaydı belki de daha güzel olacaktı diyorsun. O dönem daha iyisini yapacağına inanan olsaydı zaten Atatürk'ü saf dışı bırakır ve yapardı. Atatürk zaten tek başına yapmamıştır kurtuluş savaşını. En büyük gücü halktan alarak; İsmet İnönü, Kazım Karabekir, Rauf Orbay gibi yol arkadaşları sayesinde kazanmıştır bu ülke kurtuluş mücadelesini. İsmet İnönü, Kazım Karabekir veya başka biri daha iyisini yapacağına inansaydı, zaten Atatürk'ün mücadelesine ortak olmazlar kendi mücadelelerini verirlerdi.

Ama yapmamış ya da yapamamış. Belki de bir dalavereye kurban gitmiş ve geç kalmış. O yıllarda perde arkasında yaşananları tam olarak bilmediğimiz için bu konuda kesin bir şey söyleyemeyiz.

Nitekim Atatürk ün önerisiyle bir muhalefet olarak kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası, kısa zamanda çok sevilmiş ve Atatürk ün partisinden daha büyük destek toplamıştır. Her ne hikmetse Atatürk bundan pek rahatsız oldu, parti lideri ve Atatürk ün çok yakın dostu Ali Fethi Bey, bu durumdan sonra ''partiyi feshetti.'' Bize de bunu ''gericiler ve dinciler partiyi sardı, o yüzden kapatıldı'' diye yutturdular. Atatürk ün önerisiyle kurulan ve tamamı Atatürk ün yakın dostlarından ve aynı zihniyetteki insanlardan oluşan bir partinin gerici parti haline gelmiş olmasına kim inanır? Elbette tüm ülkeyi Atatürk ün kurtardığına inananlar inanır.

Ona bakarsan Filistin Cephesinde Araplar bizim yanımızda yani müslüman kardeşlerinin yanında savaşsaydı Musul ve Kerkük şuan bizim olacaktı. Ama onlar İngilizlerin yanında müslüman kardeşlerini öldürerek mücadele vermeyi tercih ettiler. Bu olaya ne diyeceksin peki?

Demek ki Atatürk ne bir askeri deha imiş ne de tüm savaşları kazanmış muhteşem bir komutanmış. Arapların taraf değiştirmesi bir şey değiştirmez, Atatürk savaşı kaybetmiştir ve bu kayıp bizi Mondros Anlaşmasını imzalamak zorunda bırakmıştır. Atatürk ü yurdun kurtarıcısı olarak görenler her nedense bu olaydan pek rahatsız olur, hiç dile getirmezler. Arapların taraf değiştirmesi, karektersizliklerinden kaynaklanmıştır ve konumuzla ilgisi yoktur.

Bu arada 4. sorumu tekrarlayayım. Sevgili CENGİZHAN, gerçek müslümanların Atatürk ü sevmesi gerektiğini, aksinin nankörlük olduğunu, Atatürk ün Allah ın yardımını almış mübarek bir kurtarıcı olduğunu iddia ediyor. Bilindiği üzere Atatürk ateist ya da dinsiz bir insan. Dinler konusunda ''gökten indiği sanılan kitap'' ve ''Arap uydurması'' diyen bir insan zaten başka bir şey olmaz. Ben de yukarıdaki ayetleri veriyor, Allah ın kafirler ve inkarcılar hakkındaki hükümlerini gösteriyorum ve soruyorum, ''Madem Allah onlar hakkında böyle düşünüyor ve onlardan tiksiniyor, ben neden sevmek zorunda oluyorum? Gerçek bir müslüman, Allah ın lanetlediği ve nefret ettiği kimseleri sevmeli midir?''

ve CENGİZHAN,

Öyle bir noktaya gelmişsin ki, söylediğine kendin de inanmadığına ve gerçeği bilmene rağmen kendi kendini kandırmayı tercih edebiliyorsun.

Şimdi ''Gökten indiği sanılan kitaplar'' lafının gerçekten bu sıraladığın maddelere gönderme olarak söylendiğini, aslında İslam dinine herhangi bir şey söylenmediğini mi söylüyorsun? Lütfen sabah sabah daha fazla güldürme beni.

Neden İsmet inönü,fevzi çakmak,Rauf Orbay bie şey demiyor da kazım Karabekir demiş....???

Bu olay ilkokul muhabbetine döndü. Daha sağlam şeyler bul, kendi sanrılarını değil.
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
ve CENGİZHAN,

Öyle bir noktaya gelmişsin ki, söylediğine kendin de inanmadığına ve gerçeği bilmene rağmen kendi kendini kandırmayı tercih edebiliyorsun.

Şimdi ''Gökten indiği sanılan kitaplar'' lafının gerçekten bu sıraladığın maddelere gönderme olarak söylendiğini, aslında İslam dinine herhangi bir şey söylenmediğini mi söylüyorsun? Lütfen sabah sabah daha fazla güldürme beni.



Bu olay ilkokul muhabbetine döndü. Daha sağlam şeyler bul, kendi sanrılarını değil.



Kardeş,

yukarıda ülkemizde Atatürkün mağdur ettiği insanları 3 madde halinde sıraladım...
Atatürk düşmanlarının kimler olduğunu ve kimler olabileceğini çok iyi biliyoruz...
Türk insanı da Atatürkü bilir ve O 'na nankörlük etmez...Etmiyor da...

Atatürkü iyi tanıyanlar yalnız Türkler değildir......O büyük insanı yalnız bizler değil tüm dünya çok iyi tanır......
Birazcık ta sen tanıyıver....Benden değil yabancılardan....



[h=3]ATATÜRK HAKKINDA YABANCILARIN SÖYLEDİĞİ SÖZLER[/h]http://www.islamforum.net/#edittitle


* A.B.D.

Atatürk bu yüzyılın büyük insanlarından birinin tarihi başarılarını, Türk halkına ilham veren liderliğini, modern dünyanın ileri görüşlü anlayışını ve bir askeri lider olarak kudret ve yüksek cesaretini hatırlatmaktadır. Çöküntü halinde bulunan bir imparatorluktan özgür Türkiye' nin doğması, yeni Türkiye' nin özgürlük ve bağımsızlığını şerefli bir şekilde ilan etmesi ve o zamandan beri koruması, Atatürk' ün Türk halkının işidir. Şüphesiz ki, Türkiye' de giriştiği derin ve geniş inkilaplar kadar bir kitlenin kendisine olan güvenini daha başarı ile gösteren bir örnek yoktur.
John F. KENNEDY (A.B.D. Başkanı, 10 Kasım 1963)

Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzumun gerçekleşmesine artık imkan kalmamış olmasıdır.
Franklin D. ROOSEVELT (A.B.D. Başkanı, 10 Kasim 1963)

Asker-devlet adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biri idi. Kendisi, Türkiye' nin, dünyanın en ileri memleketleri arasında hak ettiği yeri almasını sağlamıştır. Keza O, Türklere, bir milletin büyüklüğünün temel taşını teşkil eden, kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir.
General Mc ARTHUR

Sovyet Rusya Hariciye Nazırı Litvinof ile görüşürken kendisine onun fikrince bütün Avrupa' nın en kıymetli ve en ziyade dikkate değer devlet adamının kim olduğunu sordum. Bana Avrupa' nın en kıymetli devlet adamının Türkiye Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal olduğunu söyledi.
Franklin D. ROOSEVELT A.B.D. Başkanı, 1928

Dünya sahnesinden tarihin en dikkatli, çekici adamlarından biri geçti.
Chicago Tribune

Savaş sonrası döneminin en yetenekli liderlerinden biri.
New York Times

İnsanı teslim alıcı fevkalade önderlik kuvveti vardır. O, tetiktir, hazır cevaptır, dikkati çekecek kadar zekidir.
Gladys Baker(Gazeteci)


* ALMANYA

O kişisel kazanç ve ün peşinde koşan basit bir diktatör değil, gelecek kuşaklar için sağlam temeller atmaya uğraşan bir kahramandı.
Prof. Walter L. WRIHT Jr.

Atatürk Türkiye' yi tek düşman kalmaksızın bırakmıştır. Bu zamanımızın hiçbir devlet şefinin başaramadığıdır.
Alman Volkischer Beobachter Gazetesi

Almanya, ATATÜRK' ün eserine ve mücadelesine hayrandır. Onda, tarihi eseri, özgürlüğü seven bütün milletler için bir sembol olarak kalacak kudretli bir kişilik görmektedir.
Berlin, Alman Ajansı

Istırap çeken dünyada barış ve esenliği yeniden kurmak ve insanlığın yalnız maddi değil, manevi gelişmesini sağlamak isteyenler Atatürk' ün iman verici ve yön göstericiliğinden örnek ve kuvvet alsınlar.
Profesör Herbert MELZIG(Tarihçi)

Kendisinin tarihi büyüklüğü, eseri olan yeni Türkiye' ye bakılarak bu günden ölçülebilir. Çelik gibi azim ve gayreti, uzağı gören akıl ve hikmetle birleşmiş olan bu gerçek halk önderi ve devlet adamı; Anadolu dağlarının en uzak ve ıssız köşesindeki köylere bile başka bir ruh aşılamıştır.
Illustrierte Dergisi

O, kendi milleti ve beşeriyet alemi için beslediği muhabbetle, bir dahinin neler yarattığına dair, cihana fevkalade heyecanlı bir sahne seyrettirmektedir.
Herbert MELZIG


* FRANSA

İnsanlığın bütün belirtileri Onda kendini hemen gösteriyor.
Noelle Gazetesi

Eski Osmanlı İmparatorluğu bir hayal gibi ortadan silinirken, milli bir Türk Devleti'nin kuruluşu, bu çağın en şaşırtıcı başarılarından birisidir. Mustafa Kemal, yüce bir eser ortaya koymuştur. Atatürk' ün parlak başarısı bütün sömürgeler için bir örnek olmuştur.
Maurice BAUMANT(Profesör)

Çok büyük bir adamdı...bir siyasi dahiydi.
Excelsior Gazetesi

Dünyanın, çağdaş, en büyük kişilerinden biri.
Le Jour-Echo de Paris

Atatürk' ün yurt kurtarıcı olduğunu, milletlerin en vefalısı olan Türkler asla unutmayacaklardır.
Noell Roger Gazetesi

Karşımdaki bu büyük adamda, keşfettiğim bu büyük meçhulde maharet ve karakter o kadar iyi işlenmişti ki, sözlerinde hiçbir şüphe aranamazdı.
Claude Farrer (Yazar)

Bu günün Türkleri, yüzyıllar önce Avrupa' yı titreten canlı millet durumuna erişmiştir. Ve bu aksam O büyük ulunun başında bekleyen Türkiye, güçlü ve dipdiri Türkiye' dir.
Pierre Dominique(Gazeteci)

Asırları asan adam !..
Fransa, Paris Basını

Akıllı ve barışçı yöntemlerle gerçekleştirdiği eseri halkların tarihinde izlerini bırakacaktır.
Albert LEBRUN, Fransız Cumhurbaşkanı

Mevcut rütbelerin hepsini kaldırdığı bir memlekette, bu adam, bütün rütbeleri, kazanmıştır. O memlekete, bulabilecek en şerefli isim Ona verilmiştir.
Mercel Sauvage(Gazeteci)

Bu, insanlığa denenmiş bir felsefe örneği olarak sunulabilir. Atatürk yüz yıllara sığabilecek işleri on yılda tamamladı.
Gerrad Tongas(Yazar)

Atatürk öldü. Barış kubbesinin Doğu sütunu yıkıldı. Artık evrende barışı kimse garanti edemez. Nitekim Avrupalı devlet adamları; O' nun 1930'da yaptığı uyarı ve tavsiyeleri dinlememiş ve dünyayı 1939 yılında ikinci büyük savaş felaketinin içine sürüklemişlerdir.
SANERWIN Gazetesi

Atatürk, bir milleti, birkaç yılda asrileştirmek mucizesini göstermiştir.
Paris-Le Temps Yeni Türk Devleti ile Ankara Antlaşması' nın imzalanması nedeniyle; "Bizi arkadan vurdu, dağ başındaki haydutlarla, Mustafa Kemallerle anlaştı" diyenlere Fransız Başbakanının Mecliste verdiği cevap:
Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O' nun tüm askerleri burada olsalardı teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman bir antlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum. (1921)
Fransız Başbakanı BRIAND

Sırasıyla ihtilalci ve asi, sonradan muzaffer bir kumandan olan "Türklerin babası" Yeni Türkiye' yi yarattı, sultanları kovdu, kadınlara hürriyet verdi fesi kaldırdı, ülkesinde radikal bir inkilap yaptı.
Paris-Soir' den

Denilebilir ki onsuz, İslam alemi yolunu bulabilmek için elli yıl daha bekleyecekti.
Berthe Georges-Gaulis

O, yüce bir dağa benzer. Eteğinde yaşayanlar bu yüceliği fark edemezler. Bu dağın azametini kavrayabilmek için, Ona çok uzaklardan bakmak gerekir.
Claude FARRER / Fransız Edibi

Türkiye tarihi, bugün her zamandan çok Batı ve Avrupa tarihinden ayrılmaz bir haldedir. Ve Atatürk' ün bu yöndeki gayretleri sonuçsuz kalmamıştır.
Memleketlerimiz arasındaki yüzyılları aşan dostluk, bu gelişmenin temel öğelerinden biridir.
Charles De GAULLE

Kemal Atatürk' ün karakterinin bir cephesini göstermek itibariyle bir noktayı hatırlatmak isterim. Bize savaşlarından birini anlatıyordu. Birdenbire durdu: Görüyorsunuz ya, dedi: birçok zaferler kazandım. Fakat bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum. Cesaret ve zekasından başka yüreği bu kadar yüce olan böyle bir Şef' in, yurdu için mucizeler yaratmış olmasına şaşılabilir mi?
George BENNES, Vu Gazetesi-1938

Devrin yüksek şahsiyetleri kitaplarda, konferanslarda Türkiye' nin asla değişmeyeceğini ve değişmeden öleceğini ilan etmişlerdi. Halbuki ölmeden değişti. Hem de kökünden ve baştan aşağı değişti. İnançlar, gelenekler, yöntemler yıkıldı. Son döküntülerini de yabancı zırhlıları ve kapitülasyonlar gibi memleketten sürüp attılar. Türkiye, ruhunu değiştirmişti. Tamamen ve tasavvur edilmesi mümkün olduğu kadar.
Raymond CARTIER, Le Nouvelliste Gazetesi


* İNGİLTERE

Savaş sonrasının en ileri gelen devlet adamlarından biri. Kendi başına bir klas oluşturuyordu ve hemen her açıdan tekti.
The Fortnightly, Londra

Avrupa, savaştan sonra belirmiş az sayıdaki yapıcı devlet adamlarından birini kaybetti.
Spectator

Çağımızda hiçbir isim Atatürk'ün adı kadar büyük saygı yaratmamıştır.
Observer

İngiltere önce, cesur ve asil bir düşman, sonra da sadık bir dost olarak tanıdığı büyük adamı selamlamaktadır.
Sunday Times

O, benzeri olmayan bir devlet adamı idi. Diktatörlerin tahammül edemediği serbest bir nizamla, başaramadığı ve başaramayacağı işler yapmıştır. Tarihte böyle adamlar devirlerine kendi adlarını vermişlerdir.
Word Price

O, Türkiye' nin önceki kuşaklarından hiçbirine nasip olmayan özgürlük ve güven dolu bir hayat sağladı. Başarıları, Türkiye' nin Avrupa devleti olmasını sağladı, yakın doğunun tarihini değiştirdi.
Times Gazetesi

Savaş Türkiye' yi kurtaran, Savaştan sonra da Türk Milletini yeniden dirilten Atatürk' ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıf halkın O' nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahraman ve modern Türkiye'nin Ata' sına değer bir görünümden başka bir şey değildir.(1938)
Winston CHURCHILL İngiltere Başbakanı

Atatürk, Türk Milleti'nin ruhunda Türk Bayrağı gibi dalgalanan bir baştı.
Daily Telegraph

Cumhuriyet Türkiye' sinin Devlet Başkanı Kemal Atatürk, diğer önderlerde görmeye alışmadığımız şu değerli nitelikleri kişiliğinde toplamış bulunuyor: alçak gönüllülük, yeterlik ve başarı.
The Truth Dergisi

O genç ve dahi Türk Şefi'nin o esnada Çanakkale de bulunması, müttefikler bakımından tarihin en acı darbelerinden biridir.
Alan Moorehead (Yazar)

Atatürk, eskimiş bilimlerle boş yere kafasını yormamış olduğundan daha taze ve cesur düşünen bir önderdir. Kendisi için, bugünkü Avrupa' nın en güçlü Devlet Adamıdır diyebileceğimiz Atatürk, hiç şüphesiz devlet adamlarının en cesur ve orijinalidir.

Herbert Sideabotham (Yazar)

Herhangi bir olayı derinliğiyle kavramak, çıkar yolu görüp birdenbire harekete geçmek iktidarı, O' nun eşsiz otoritesinin başlıca kaynaklarından biridir.(1923)
Grace Ellison (Gazeteci)

* AFGANİSTAN

O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün doğu milletleri için de en büyük önderdi.
Emanullah HAN, Afgan Kralı


* ARNAVUTLUK

Bu Türk Milleti yastadır. Çünkü yeni Türkiye' nin yaratıcısı olan eşsiz şefini kaybetmiştir.
Stipsi Gazetesi



* AVUSTURYA

Büyük düşüncelerin adamı, bir devlet mimarıydı.
Neue Freie Presse, Viyana

Atatürk öyle bir insandır ki, hayali değildir. İstediğini bilir, bildiğini yapar, yapamayacağı bir şeyi de istemez.
Avusturyalı Heykelci KRIPPEL


* BELÇİKA

Atatürk, yirminci asrın en büyük gerçeğini yaratan adamdır.
Kopenhag-Nasyonal Tidende

Milletine bu kadar az zamanda bu ölçüde hizmet edebilen tek devlet adamı Atatürk' tür.
Libre Belgique gazetesi

* BULGARİSTAN

Hiçbir memleket, yeni Türkiye' nin Ata' sı tarafından başarılan kadar güçlü, hızlı ve kökten bir yenilik hamlesine erişmemiştir.
Bulgar Dness Gazetesi

* ÇİN

Mustafa Kemal yeni Türkiye'nin kalbidir. Eski, yıpranmış bir toplumdan yepyeni, güçlü bir millet yaratmış, eşsiz kişiliğiyle kendini herkese saydırmış, enerjisiyle herkesi kendine inandırmıştır.
Ma Shao-Cheng (Yazar)

* DANİMARKA

Atatürk, şahsiyet ve yeteneğin dev gibi bir simgesi idi, O, yirminci yüzyılın en görkemli olayını yaratan adamdı.
National Tidence Gazetesi


* FİNLANDİYA

Atatürk, olağanüstü nitelikte bir devlet adamı, savaş sonrası dünya tarihinin en önemli simalarından biri idi.
Hufvud Stadbladet Gazetesi



* HİNDİSTAN

Dünyanın yetiştirdiği en büyük insanlardan biri.
Star of India

Atatürk, yalnız Türk Milleti'nin değil, özgürlüğü uğruna savaşan bütün milletlerin önderiydi. O' nun direktifleri altında siz bağımsızlığınıza kavuştunuz. Biz de o yoldan yürüyerek özgürlüğümüze kavuştuk.
Bayan Sucheta KRIPALANI, Hint Parlamento Heyeti Başkanı

* İRAN

Atatürk gibi insanlar bir nesil için doğmadıkları gibi belli bir devre için de doğmazlar. Onlar önderlikleriyle yüzyıllarca milletlerin tarihinde hüküm sürecek insanlardır.
Tahran Gazetesi

Atatürk yalnız kahraman milletinin büyük bir Şef'i olmakla kalmamıştır. O, aynı zamanda insanlığın da en büyük evladı olmuştur.
İran Gazetesi


* İSRAİL

Dünya, çağımızın en dikkati çekici adamlarından birini kaybetti.
Palestine Post

Mustafa Kemal Atatürk, kuşkusuz 20. yüzyılda dünya savaşından önce yetişen en büyük devlet adamlarından biri, hiçbir millete nasip olmayan cesur ve büyük bir inkilapcı olmuştur.
Ben Gurion İsrail Başbakanı (1963)


* İSVEÇ

O olmasaydı modern Türkiye olmazdı. O' nun sayesinde Türkler, O' nun olağanüstü eserini izleyebilecekler ve zaten dünyaca pek yüksek olan onurlarını daha fazla yükseltebileceklerdir.
Nya Dagligt Gazetes

* İSVİÇRE

Türkiye' yi yaratan, tarihimizin bu en Büyük Adam' ını başımı en derin hürmetle eğerek selamlarım.
Profesör MORRF

Yalnız bir asker değil, aynı zamanda yüzyılımızın bir daha göremeyeceği bir dahi idi.
Profesör SEKRETAN



* İTALYA

Hayatının sonuna kadar milleti' nin mutlak güveni ile kurduğu devletin başında muzaffer kumandanının kişiliği, eşi görülmemiş bir karakter örneğidir.
C.C.SFORZA

Üstün iradesi, tükenmez cesareti ve eşsiz sezişi ile hasımlarını dize getirdi. Fazilet ve ciddiyeti, üç yılda memleketine yalnız askeri değil, aynı zamanda tam ve doyurucu bir siyasi zafer kazandırdı.
F.Perrone Di San Martino (Yazar)

Atatürk'ün ölümü ile Yakın Doğu' nun gelişmesine birinci derecede etken olan son derece kuvvetli bir şahsiyet kaybolmuştur.
Tribuna Gazetesi



* JAPONYA

Şaşırtıcı ve çekici bir kişi. Asker olarak büyük, fakat devlet adamı olarak daha büyük.
Japon Times

Yüzyıldan beri Küçük Asya'nın çıkardığı en büyük lider.
The Japon Chronicle

* LÜBNAN

Büyük adamlar, kuşaklarının başındadır. Türk Milleti'nin başındaki büyük ve dahi Atatürk, politika ve savaş alanlarında yılmayan büyük ve yurtsever bir insandı.
Kerama, Lübnan Başbakanı, (10 Kasim 1963)

Kelimenin tam anlamıyle bir yapıcı ve yaratıcı olan Atatürk, dünya haritasında memleketine yepyeni bir sınır çizmiştir.

Loryan Gazetesi (1938)

Atatürk, dünyanın çok nadir yetiştirdiği dahilerdendir. O, bütün bir tarihin seyrini değiştirmiştir.
Ennehar Gazetesi (1938)

Dünyanın çok nadir yetiştirdiği dahilerdendir. Dünya tarihinin gidişini değiştirmiştir.
An Nahar

* MACARİSTAN

Yüzyılımızda, "olmayacak hiçbir şey yoktur" şeklindeki tarihi gerçeği ıspatlayan ilk adam olmuştur.
Esti Ujsag.Macar.

Dünya, bu savaş ve barış kahramanı büyük adamın ölümü ile yoksul düşmüştür.
Pester lioyd Gazetesi

Türkiye'yi bir arı kovanına ve bütün Türkleri de bal aramağa çıkmış çalışkan arı' lara benzetiyorum. Nasıl arı' lar beylerinin etrafında toplanıp çalışırlarsa bütün Türk Milleti bu gün büyük dahi Mustafa Kemal etrafında toplanmışlardır.
Prof. M. Zaajti Frane

* MISIR

Çağının, belki de tüm tarihin en olağanüstü kişilerinden biri.
Egyptian Gazete
* NORVEÇ

Atatürk, tarihte, memleketinin en büyük adamlarından biri olarak kalacaktır.
Le Morgen Bladet Gazetesi

* PAKİSTAN

Kemal Atatürk, yalnız bu yüzyılın en büyük adamlarından biri değildir. Biz Pakistan'da, Onu geçmiş bütün çağların en büyük adamlarından biri olarak görüyoruz. Askeri bir deha, doğuştan bir lider ve büyük bir yurtsever.
Eyüp Han, Pakistan Cumhurbaşkanı

Bizim aslımız rengi uçmuş bir kıvılcım iken, O' nun bakışı ile cihanı kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik.
İkbal (Şair)

* POLONYA

O' nun yaratıcı ruhunun ve ateşli yurtseverliğinin harekete geçmemiş olduğu hiçbir alan yoktur.
Gazeta Polska
* ROMANYA

Atatürk, tarihte teşkilatcı bir dahi, bir milletin harikalar yaratan yöneticisi ve memleketinin kurtarıcısı olarak kalacaktır.
Independance Romaine Gazetesi (12 Kasım 1938)

Bir milleti, uçurumun kenarından sarsılmaz azmiyle kurtaran, kuvvetlendiren, yükselten yöneticiler arasında Atatürk, en birincisidir.
Timpul Gazetesi (12 Kasım 1938)

* SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİğİ

Şöhreti bütün cihana yayılmış olan tecrübeli başkanın yönetimi herkesin sevgi ve saygısını çeken büyük Türk Milleti'nin milli bağımsızlığını devamlı bir başarı ile kuvvetlendirmiş ve yeni milli yapısını yaratmıştır.
SSCB Başbakanı Kalinin


* SURİYE

Vatanını muhakkak bir parçalanmaktan kurtararak devlet gemisini güvenilir bir limana götürdükten sonra milletinden bir taht istemedi. O, kelimesinin bütün anlamıyla bir insan, eşsiz bir dahi, kahraman bir asker ve siyaset adamı idi.
Elifba Gazetesi

Atatürk'ün başardığı işler mucize ve harika kabilindedir. Birkaç yıl içinde memleketinde yaptığı inkilaplar, birkaç yüzyılda gerçekleştirilmeyecek işlerdir.
El Tekaddum Gazetesi

* YUGOSLAVYA

Atatürk'ün dehası, tarihte Türk Milleti'nin taşıdığı ruhun faziletine en yüksek örneklerinden birini teşkil edecektir.
Branko Aczemovic (Elçi)

Tarih, silinmez harflerle bu devlet adamının ismini hak edecektir. Atatürk bir halk adamıdır. Kırılmaz azmi, keskin zekası ve kudreti kendisini yendiği alın yazısının önüne getirmiş, böylece yeni Türkiye'nin yaratıcısı olmuştur.
Politika Gazetesi


* YUNANİSTAN

Türkiye, dost ve düşmanlarının hayran olduğu bir deha adama, malik bulunmak bahtiyarlığına erişmiştir.
Katimerini




Selam kardeş....;)
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Selam kardeş....;)

Aleyküm Selam.

Yani diyorsunuz ki Kuran dan banane, ayet mayet beni ilgilendirmez. Ben yabancı gazeteler ne diyorsa ona bakarım arkadaş, Allah ne demiş banane. E yok öyle değil demeyin bariz öyle diyorsunuz, baksanıza size ayetleri yazıyorum, siz bir cevap bile vermeden (hoş veremezsiniz zaten de) geçiyorsunuz, şu öyle demiş bu öyle demiş bilmem ne.

Yalnız İngiltere Kralı nın Atatürk ün elini öptüğü olayını unutmuşsunuz. Kemalistlerin öyle bir iddiası var malum. :D
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Türk insanı da Atatürkü bilir ve O 'na nankörlük etmez...Etmiyor da...

Hah bak düzeltmişsin, bu sefer olmuş. Müslümanlar deyince olmuyor çünkü, malum dinlerine ''masal, uydurma, gökten indiği sanılan kitap'' diyen birini sevmedikleri için birine nankör demek nasıl bir kafayla olur bilinmez.
 

gizem

New member
Katılım
31 Ocak 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
istanbul
Kendi görüşüm:

Siz; Atatürk o kadar da iyi bir komutan değildi diyebilirsiniz ve buna inanabilirsiniz; Atatürk yerine başka biri olsaydı da yine aynı başarıyı hatta daha iyisini başarabileceğine inanabilirsiniz. Ben Atatürk'ten başkası gelseydi daha iyisini yapabileceğine/başarabileceğine inanmıyorum. Bence Atatürk olmasaydı ne Osmanlı kalırdı ne de Anadolu Türklerin olurdu. Atatürk olmasaydı Anadolu'da azınlık olurduk. Belki de haritadan tamamen silinirdik. Size göre başarılı veya başarısız olabilir. Ben başkasının daha iyisini yapamayacağına inanıyorum. Atatürk dile kolay 74 sene önce vefat etti. Madem ki Atatürk engeldi her şeye 74 senedir daha iyisini yapan çıktı mı? Atatürk öldükten sonra Türkiye çok mu ilerledi? 74 senedir Atatürk'ün partisi iktidar oldu mu? Madem daha iyisi yapılabilirdi, 74 senedir niye kimse bir şey yapamadı?

Atatürk'ün 5 vakit namaz kılıp kılmaması, oruç tutup tutmaması, dini inancı veya inançsızlığı beni ilgilendirmiyor. Bu ülke için yaptıkları beni ilgilendiriyor. Enver Paşa 90.000 askerin donarak ölmelerine sebep olan emri vererek Sarıkamış destanını yazdı. Atatürk Suriye Cephesinden askerlerini çekerek, boşa kaybedecek tek bir askerinin olmadığını söyledi. Bence bu yeterli. Daha iyisinin olup olmayacağı inanç meselesi ise ben daha iyisinin geleceğine inanmıyorum.

Siz sadece savaş kısmına takıldıysanız sonrasına da bakın. Atatürk'ün getirdiklerini koruyabildik mi? Uçak fabrikamız vardı, şuan var mı? Atatürk'ün yaptığı devrimleri nasıl görmezden gelebiliyorsunuz. Şuan Atatürk dirilse Türkiye'nin bulunduğu tablodan utanır. Siz daha iyisinin yapılabileceğine inanıyorsunuz. Şuan Atatürk dirilse ve başa geçse Türkiye çağ atlar. O öldükten sonra onun gibi bir tane daha gelmedi. Daha iyisinin yapan çıkmadı. Atatürk 15 sene daha yaşasaydı Türkiye şuankinden çok daha farklı olurdu, çok daha özgür, çok daha medeni olurdu, çok daha zengin olurdu. Keşke Atatürk yaşasaydı :(

Bunların hepsi benim kendi görüşümdür. Ben böyle düşünür ve böyle inanırım. Daha iyisini yapabileceğine inanan varsa meydan boş çıksın yapsın. Daha iyisini yapabileceğine inanan varsa halkı örgütlesin ve direnişi başlatsın. Varsa çıksın !
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Gizem Hanım;

74 senedir daha iyisini yapan çıktı mı diye soruyorsunuz. 74 senedir kurtuluş savaşı ayarında bir savaş mı oldu ki bu konuda yorum yapabilelim? Evet savaş konusunda Atatürk ü bir deha olarak görmüyorum, tarihimizde çok daha iyileri vardı. Fakat diğer konularda da fazla ehemmiyet yüklenmektedir kendisine; zira Atatürk kanun yapmadı, Avrupa kanunlarını olduğu gibi getirdi. Kılık kıyafet ve eğitim konularında yapılan inkılaplar da aynı şekilde, hepsi Avrupa dan olduğu gibi kopyalandı. Bunu o makamda olsanız siz de yapabilirdiniz, ya da herhangi biri de. Yani Atatürk kendi adına pek bir şey getirmiş değil.

Atatürk ün partisi halkın oyu ile iktidara gelmedi, 1950 ye kadar dikta yönetimi ile iktidarda kaldı. Bugüne dek ülkenin belini büken ve uluslararası platformda prestij kaybına uğratan devasa borçlar da o dönemde İnönü tarafından alındı. Ancak gelecek yıl gibi bitmesi planlanıyor.

Ondan sonra halkın oyu ile iktidara gelen partilere de ya darbe yapıldı ve suçsuz insanlar asıldı, ya da iktidardan düşürüldü. Bunları yapan da hep aynı zihniyetti, kemalist zihniyet, ve bu yüzden 2 kez ülke onlarca yıl geriye götürüldü. Bugün ''ordu göreve'' diye anıranlar da aynı statükocu zihniyetin elemanlarıdır. Halbuki onların partisi değil miydi ülkeye demokrasi ve özgürlük getiren? Bu ne çelişki böyle?

Savaş sonrasında dediğim gibi, Atatürk pek bir şey getirmemiştir. Yaşarken elinde bulunan ve haberlere konu olan bitmez tükenmez mal varlığı haricinde tabii, gerçi onu bağışlamak için de ölmeyi bekledi, halbuki yaşarken bağışlaması kendisine daha çok yakışırdı. Bugün bu mal varlığını ''Atatürk onu devlete bağışladı'' diyerek meşrulaştırmaya çalışıyorlar ya, çok gülüyorum. Acaba yasal bir mirasçısı vardı da ona mı bırakmadı, ya da dediğim gibi bağışlamak için niye ölmeyi bekledi? Firavunlar gibi mezarına mı gömdürecekti? Valla bana o kadar mal versinler söz ben de ölürken devlete bağışlayacağım. :)

Yapılan özelliştermeler hakkında da ''ülke yabancılara pazarlanıyor'' tarzındaki basit zihniyetten kurtulmanızı öneririm. Zira bunun adı özelliştermedir ve günümüzde küba, kuzey kore gibi ortaçağ ülkeleri haricinde hemen her ülke bu sistemle işler, bu bir dünya konjonktürüdür, çünkü devlet tüccar değildir, devletin işlevi yönetmek ve korumaktır. Devlet her işi yapamaz, yapmaya kalkarsa Sovyet Rusya gibi paramparça olur.

Son olarak, Atatürk ün yaptıklarını ülkesi için olduğu kadar kendisi için yaptığını düşünüyorum, zira mal varlığı hususu, kendine muhalif olan ve kendinden daha çok sevilen partileri bahanelerle kapattırması, iş bankası ortaklığı vsvs.. bunun apaçık kanıtları zaten.

Bir de daha iyisi varsa halkı örgütlesin falan demişsiniz de, halkı neye karşı örgütleyecek orasını pek anlamadım. Savaşta falan mıyız? Neye karşı direneceğiz? Seçim sonuçlarına göre halk hayatından son derece memnun. %20 lik bir kesim var sadece, onlar da ne hikmetse İzmir in ve İstanbul un en pahalı semtlerinde otururlar, en lüks arabalara binerler, yurdum insanı rakı içerken onlar Jack Daniels ya da Black Label falan içerler. :)
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Anlaşılan o ki ,konu İHL sözlükten alıntılayacağımız ,büyük şairlerimizden

Neyzen Tevfik 'in meşhur şiiriyle bitecektir....



Esir iken mümkün mü ki ibadet,
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet.

İşgaldeki hali sakın unutma,
Atatürke dil uzatma gereksiz,
Sen anandan yine doğardın amma
Baban kimdi bilemezdin ********.


Selam ve dua ile.....
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Anlaşılan o ki ,konu İHL sözlükten alıntılayacağımız ,büyük şairlerimizden

Neyzen Tevfik 'in meşhur şiiriyle bitecektir....



Esir iken mümkün mü ki ibadet,
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet.

İşgaldeki hali sakın unutma,
Atatürke dil uzatma gereksiz,
Sen anandan yine doğardın amma
Baban kimdi bilemezdin ********.


Selam ve dua ile.....

Sonunu biplemenize gerek yoktu, alınmazdım üstüme. :)
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Öyle olsun.

Bu arada bizim sorular arada kaynadı yine, Gizem Hanım ın muhabbete girmesini değerlendirip konuyu değiştirivermişsin. Bir sürü hakaret, boş ve klişe laf, üstüne de üçüncü sınıf kalitesiz bir şiir. Sonra da pardon soru mu sormuştun? :)

Sen şimdi yine hangi soru falan diyeceksin ve yine konuyu dağıtacaksın, o yüzden ben yine yazayım;

Gerçek müslümanlık Allah ın nefret ettiği, tiksindiği, lanetlediği kimseleri sevmek midir? Çünkü sen öyle diyorsun, senin dinine uydurma masallar diyen birini sevmezsen gerçek müslüman olamazmışın, öyle diyorsun. Bu işte bir terslik mi var, yoksa benim mi anlayışım kıt? Şu meseleyi bir açıklığa kavuşturuver bir zahmet. :)
 

CENGÝZHAN

New member
Katılım
15 Ara 2011
Mesajlar
297
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Konum
Ankara
Öyle olsun.

Bu arada bizim sorular arada kaynadı yine, Gizem Hanım ın muhabbete girmesini değerlendirip konuyu değiştirivermişsin. Bir sürü hakaret, boş ve klişe laf, üstüne de üçüncü sınıf kalitesiz bir şiir. Sonra da pardon soru mu sormuştun? :)

Sen şimdi yine hangi soru falan diyeceksin ve yine konuyu dağıtacaksın, o yüzden ben yine yazayım;

Gerçek müslümanlık Allah ın nefret ettiği, tiksindiği, lanetlediği kimseleri sevmek midir? Çünkü sen öyle diyorsun, senin dinine uydurma masallar diyen birini sevmezsen gerçek müslüman olamazmışın, öyle diyorsun. Bu işte bir terslik mi var, yoksa benim mi anlayışım kıt? Şu meseleyi bir açıklığa kavuşturuver bir zahmet. :)



Yukarıdaki sorunuzun cevabını, herkesin hayran olduğu büyük şair (üçüncü sınıf kalitesiz bir şiir...:D)
Yukarıda verdiğim şiirin baş tarafında vermiş....


İyi anlaman için şiirin tamamını vereyim bari....





BE HEY DÜRZÜ

Ne ararsın tanrı ile aramda
Sen kimsin ki orucumu sorarsın
Hakikaten gözün yoksa haramda
Başı açığa niye türban sorarsın.

Rakı şarap içiyorsam sanane
Yoksa sana zararım içerim.
İkimizde gelsek kıldan köprüye
Ben dürüstsem ,sarhoşkende geçerim.

Esir iken mümkün mü ki ibadet
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet.

İşgaldeki hali sakın unutma
Atatürk'e dil uzatma sebebsiz
Sen anandan yine çıkardın amma
Baban kimdi bilemezdin ********.





Selam Kardeş....​
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
Yine geçiştirme, yine kıvırma. Ben artık sıkılmaya başladım.

Bakalım ne demiş şiirin ilk kıtası;

Esir iken mümkün mü ki ibadet,
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet.

Herhalde cevaptan kastın ilk satır, çünkü diğerleri standart kemalist kuruntusu. Hmm, Atatürk olmasaydı esir olacakmışız, bunu söylüyor, tüh bu da o kuruntulardan çıktı. Halbuki Atatürk olmasaydı şöyle olurdu, böyle olurdu tarzındaki söylemlerin sadece ilkokul çocuklarını kandırabilecek saçma söylemler olduklarını yukarıda açıklamıştık. Atatürk olmasaydı onun yerine bir başkası bu mücadeleyi verecekti, nasılsa direniş cemiyetleri kurulmuş vaziyetteydi ve direnişe başlamışlardı da. Atatürk sadece bu cemiyetleri birleştirdi, bunu da yanındakiler sayesinde ve uzun bir sürede başardı. O olmasaydı bunu muhtemelen o yanındakilerden biri yapacaktı, ya da herhangi başka biri, e zaten Atatürk ü Atatürk yapan da ilk etapta ona çıktığı destekle Karabekir değil mi? Evet, Karabekir Atatürk e arka çıkmasa bugün Atatürk diye birini tanımıyoduk. E Atatürk yönettiği savaşların yarısını da kaybettiğinden, bu kişi çok büyük olasılıkla daha fazla başarı elde ederdi, hani en azından Musul u Kerkük ü adaları falan kazanmış devlet sıfatıyla gidip de 'yendiği' devletlere vermezdi.

Beynine çimento dökülmüş kemalist tayfa bu kadar ince düşünemediğinden gel senin dediğini doğru kabul edelim. Atatürk olmasaydı, şairin de dediği gibi bizi ibadetimizden alıkoyacaklarını, camilerimizi yıkacaklarını falan varsayalım (Gerçi bir saniye, bizim dinimizde ibadet için cami şart değil ki, Allah ı düşünmek, O'na şükretmek bile ibadettir yahu, bu şair şiiri güzel kafayla yazmış galiba..). Bu durumda ibadet edemezdik, ama içimizdeki inancı da alamazlardı (seninki için bişey söyleyemem), dolayısı ile müslümanlığımızda birşey kaybetmiş olmazdık. Bunun için de Allah bize hesap sormazdı, çünkü ne de olsa zorla ibadet hakkımızı almışlar.

Ee sonra? Bak inanç açısından değişen bir şey olmadı, biz yensek de müslümanız, yenilsek de, esir düşsek de. Bu şiiri yazan adam gibi dinimiz satılık değil, zora gelince paçayı kurtarmak için dönmeyiz dinimizden. Bu yüzden de ''dinimizi inancımızı Atatürk e borçluyuz'' gibi aşağılık söylemlerde bulunmayız ve bu zihniyetle yazılmış ezik şiirleri de okumayız.

CENGİZHAN, gördüğün gibi bu noktada Atatürk e bir şey borçlu değiliz. Biz derken gerçek müslümanları kastediyorum, hani esir düşünce dininden dönenlerden değil. Bak gene cevap veremedin soruya. E zaten ben de sana bunu sormamıştım, bu yazıyı biraz düşün diye yazdım. Aslında sorumun bununla alakası yok.

Ben sana açık şekilde ''Allah ın lanetlediği, nefret ettiği, tiksindiği kimseleri sevmek nasıl olur da gerçek müslümanlık olur?'' diye sordum. Hadi şimdi kıvırmadan, sapmadan, saptırmadan cevap ver. Senin müslümanlığın Kuran da değil de nutukta falan mı yazıyor? Çünkü Kuran da senin dediklerinin tam olarak aksi yazıyor, ben Kuran diye başka bir şey okumadıysam tabii. :)
 
Üst Alt