Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Yardım Edebilirmisiniz Çok İhtiyacım Var

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
1)

4)Kuranda ramazan aylarında oruç için şöyle diyor:

Bakara / 187 Sabahın beyaz ipliği (aydınlığı), siyah ipliğinden (karanlığından) ayırt edilinceye kadar yeyin, için, sonra akşama kadar orucu tamamlayın

fakat bilindiği üzere kutuplarda 6 ay gündüz 6 ay gece olur bu ayet sadece arap yarımadasını ilgilendiriyor olabilir mi?Ya da nasıl yorumluyorsanız anlatır mısınız?


Bu konuya benzer durumlar ile alakalı hadisler ve fetvalar vardır. Bu müşgilin "takdir etmeye" dayalı bir şekilde, gün doğuşu ve batışı olan en yakın yere göre uygulanması ile çözümü mümkün denmiştir.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
1)
5)Namaz şekilleriniz neye göre belirlenmiştir kişiden kişiye farklı yorumlanıp farklı uygulanabilir mi?Sonuçta namazın şekliyle ilgili bir ayet yok?

Cebrail (as) Allah'ın emirlerini Peygamberlerine iletmekle mükellef meleğidir. Abdestinde, namazın da nasıl olacağını Cebrail (as) (insan suretine büründürülerek) Peygamber Efendimize göstermiş, öğretmiş, talim ettirmiştir. Bunlar Peygamberimizin beyanları (Hadis) ile sabittir.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
1)

6)Alevi müslümanlarlarla benzer ve farklı yönleriniz nedir?

Bu konu çok uzun ve teferruatlı bir konudur. Biz, İslamı, Allah'ın emirlerini, Peygamberin hayatını dosdoğru, ilavesiz ve eksiksiz, zansız, şüpheden en uzak, ilim ve irfan ile kavranmak ve idrak edilmek üzere yaşayanlara "Ehli Sünnet" deriz. Ehli Sünnet itikadı dışında bir çok yolda vardır. Ancak bunlar "Ehli Sünnet" e göre yanlışlıklar içermektedir.

Mesela Alevilerin bir kısmına göre Kur'an da namaz denilen ibadet, niyaz yani dua demektir ve namaz kılmazlar. Dediğim gibi bu konu çok derin ve teferruatlıdır. Bir Alevilikte bile farklı bir çok kol oluşmuştur. Bu konu ile alakalı detay sorularınız olursa inşallah cevaplandırabiliriz.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
1)

7)Cuma namazıyla ilgiili bir ayette şöyle diyor:
Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağırıldığı (ezan okunduğu) zaman, hemen Allah'ı anmaya koşun ve alış verişi bırakın Eğer bilmiş olsanız, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır

Burada kadın veya erkek dememiş sadece iman edenler demiş ozaman neden sadece erkekler namaza gidiyor?


Biz, İslamı Allah'ın Kur'an ı ve O Kuranı bize anlatan/öğreten/izah eden Hz. Muhammed Mustafa (sav) den öğreniriz.

Cuma günü, Cuma Namazını kimin kılıp kılmayacağı hakkında da Peygamberimizin emri bu şekilde olmuştur...
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
1)

8)Bir ayette(emin değilim yanlışsam düzeltin) ey muhammed karılarının istediğinin sırasını değiştirebilirsin .. bu ayeti nasıl yorumlarsınız

Ahzap 51

Ey Muhammed! Bunlardan (hanımlarından) dilediğini geri bırakırsın, dilediğini yanına alırsın. Uzak durduklarından dilediklerini yanına almanda da sana bir günah yoktur. Bu onların gözlerinin aydın olması, üzülmemeleri ve hepsinin de kendilerine verdiğine razı olmaları için daha uygundur. Allah, kalplerinizdekini bilir. Allah, hakkıyla bilendir, halîmdir. (Hemen cezalandırmaz, mühlet verir.)


[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif] "Onlardan dilediğini geriye bırakırsın. Dilediğini de yanına alırsın. "

Birden çok hanımı olanlara sıra ile bir nöbet izlemek vaciptir. Buna "Kasm" denilir. Fakat Peygamberin özelliklerinden olmak üzere ona "Kasm" vacip kılınmayıp kendi dilemesine bırakılıyor. Azlettiğin, yani bıraktığın yahut boşadığından arzu ettiğine dönmen durumunda da üstüne bir günah yoktur. Bu hüküm, yani tertib üzere nöbetle "Kasm" sana vacip kılınmayıp böyle senin arzu ve dilemene bırakılması onların gözlerinin aydın olmasına ve gözleri aydın olup da üzülmemelerine ve senin kendilerine verdiğin ile yaptığın davranış ve ihsan ile hepsinin hoşnud olmalarına daha elverişlidir. Çünkü o, bir kere hepsinin eşit oldukları bir hükümdür, sonra sen aralarını eşit tutar "Kasm" yaparsan, onu senin bir ihsanın bilerek sevineceklerdir. Ve eğer bazısını tercih edecek olursan, onu da Allah'ın bir hükmüyle yaptığını bilecekler, yine gönülleri hoş olacaktır. bundan anlaşılır ki hanımları sevindirmek, gönüllerini hoş etmek de şeriatın gözettiği maksatlardandır. Kalblerinizdekini Allah bilir. Hatırınızdan neler geçiyor, gönüller neler istiyor, ne duyguda, ne niyette bulunuyor hepsini bilir. Onun için kalplerinizi de güzel tutmaya çalışın. "Allah her şeyi bilir ve yumuşak davranır."
[/FONT][FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]ALÎM, mübalağa ile alîm, çok, pek çok bilir; onun için gizli açık neyiniz varsa bilir. Fakat halimdir, ceza vermekte acele edivermez, mühlet verir, ihmal etmez; o halde cezanın geri bırakılmasından dolayı aldanmamalı ve çok titizlik etmemelidir. [/FONT]
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
9)islamiyette çok eşliliği nasıl yorumlarsınız bu hala geçerli midir geçerliliğini yitirmiş midir?

Bu Allah'ın yapılmasını emrettiği bir durum değil, yapılmasına belli şartlarla ruhsat verdiği bir durumdur.

Meseleye ön yargılı bakmamak için sadece bu günün içtimai şartlarını değil, yüzyıllar evveline de ve tüm Dünyaya da göz gezdirmek lazım.

Öyle coğrafyalar ve tarihler vardır ki, benzeri bu gün dahi mümkün, bir ev tek kadın ile dönmez; çocuklara bakamaz, ev ile baş edemeyebilir, hayvanlar ile, temizlik ile, hizmet ile başa çıkamayabilir, başka çeşitli de sebepleri olabilir. Her erkeğe tek kadın yetemeyebilir, hastalığı var, sakatlığı var, daha bir çok sebebi olabilir, kadın da bir illet olur, erkekle yakın olamaz, olsa da makbul olamaz, e ne yapsın bu kadın, hastalık bu, erkek ne yapsın, kadını kapıya mı koysun?.. Kadın iki çocukla dul kalır, bakacak kimse olmaz, bir erkek himayesi gerekir, savaş olur, bir yörede elli kız, yirmi erkek kalır, eşleşilemez... Say sayabildiğin kadar. Yani bu duruma sadece keyfi, şehevi manada bakmak çok kusurludur.

Şartlar Allah'ın emirleri, Peygamberin sünneti çerçevesinde tabii ki hala geçerlidir. Kur'an kıyamete kadar hükümlerinde hiç bir eksik olmayandır.
 
Son düzenleme:

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
10)İslam lailkiğe ve özgürlüğe nasıl bakar?(yada siz nasıl bakarsınız)

Bir Müslüman olarak bizim kendi şahsi görüşümüz olamaz. İslam nasıl bakıyorsa öyle bakmalıyız ki; İslam da laiklik diye bir kavram vücut bulmamıştır, bulmaz...

Özgürlüğe gelince, Müslüman olan insan mutlak özgür olamaz, zira İslamiyetin emirleri kişiyi belli konu ve miktarlarca kısıtlar, yönlendirir, yönetir. Ama İslam, İslamı kabul etmeyenleri (kimseye zarar vermemek kaydı ile) şahsi hür/özgür iradesi ile baş başa bırakır.
 
Son düzenleme:

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
12)arapça bilmeyen birisi için Kuranın mealini okumak mı daha faydalı ve sevaptır yoksa orjinalini okumak mı daha faydalı ve sevaptır?

Her ikisinde de ayrı ayrı hassalar vardır. Ehli Sünnet itikadınca ayetler okunması gerektiğinde Arabça okunmalıdır. Dua yı istediğiniz lisan ile yapabilirsiniz. Meal okumak mutlak yapılması gereken bir fiildir. Kur'an ı anlamak lazımdır. Ancak meal ile Kur'an mutlak olarak biz gibi avam kesimce anlaşılamaz, yanlış yorumlarımız olabilir ve bu bize fayda değil zarar verir. Kur'an ın Arabça okunmasında da çok faydalar mevcuttur ki hatta bu konuda günümüz de bilim dünyası somut veriler dahi elde etmiş durumdadır.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
13)namaz değişik şekillerde kılınabilir mi? Örneğin mevlana celaleddin-i ruminin bir sözü:

NAMAZ KILMAK DEMEK, BAŞI YERE EĞİP, KIÇI HAVAYA KALDIRMAK DEMEK DEĞİLDİR

Namazın maddi ve manevi şekli vardır. Namazda ki fiziki biçimlerin kaynağını evvel ki mesajlarda bildirmiştik. Bunun yanında namaz, tabiri caiz ise "Allah ile konuşmak" gibidir, manevi yönü asıl ağırlıklıdır. Mevlana Hazretleri bu kısma dikkat çekmiştir zahir.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
14)İslam Dininde ibadetin şekli, zamanı, sayısı yoktur. Kuran-ı Kerim’de şöyle ibadet edeceksiniz şeklinde bir Ayet yoktur.

Sözünü nasıl değerlendirirsiniz..


Eksik bir bakış olarak değerlendirebiliriz bu ifadeyi.
Kur'an da bir kısım ibadetlerin yeri de zamanı da miktarı da bildirilmiştir. Ancak önceden de dediğimiz üzere bunları bize daha iyi/en iyi anlayan Peygamber (sav) zaten yirmi üç yıllık risalet hayatında örnekleri ile anlatmış, izah etmiştir. Zaten Kur'an da O (sav) na uymamızı defaatle ikaz ve ihtar etmiştir.
 
Üst Alt