Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Yanıltıcı bir akım:"Risale-i Nur Tefsirciliği"

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
Elkaria senin derdin nedir ben anlamadım...Neden bu Risale düşmanlığı.Kardeşim birbirimizle uğraşmayalım lutfen...Destekleyin kösteklemeyin.Biz hepimiz bir olan Allaha ve Kurana ittiba ediyoruz daha neyin kavgasını yapıyorsunuz.


selam asilnur

siz neden itiraz ediyorsunuz bende anlamadım mademki kurana itibasınız ben de sadece kuranı savunuyorum
 

asilnur

New member
Katılım
18 Eki 2007
Mesajlar
168
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Yaş
52
Konum
Istanbul
Risale i Nur Kurana karşımı peki.Bence siz fesat oluşturuyorsunuz ,Risaleİ NUR bize kimse ile münazara etmemeyi öğretti bu yüzden ben sizin bu çırpınışlarınızı Allah havale ediyorum.O size hakikati göstersin.Allah size bunu yüreğinizde hissettirsin Kardeşim.Sizinle tartışmak bir dinsizle tartışmakdan daha tehlikeli.Çünkü siz Kurana ve imana gönül vermiş RisaleiNur talebelerini şu an itham ediyorsunuz.Dikkat edin Şefkat tokadı yemeyin......
selam asilnur

siz neden itiraz ediyorsunuz bende anlamadım mademki kurana itibasınız ben de sadece kuranı savunuyorum
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
Risale i Nur Kurana karşımı peki.Bence siz fesat oluşturuyorsunuz ,Risaleİ NUR bize kimse ile münazara etmemeyi öğretti bu yüzden ben sizin bu çırpınışlarınızı Allah havale ediyorum.O size hakikati göstersin.Allah size bunu yüreğinizde hissettirsin Kardeşim.Sizinle tartışmak bir dinsizle tartışmakdan daha tehlikeli.Çünkü siz Kurana ve imana gönül vermiş RisaleiNur talebelerini şu an itham ediyorsunuz.Dikkat edin Şefkat tokadı yemeyin......

selam ile

risale Kuran ın malı asla olamaz. şirk katan kitapların Kuran la işi yoktur..

Kuran eksik değilki risaleye ihtiyaç duyalım. ve de Allah, dini ı anlamak için risale gibi kitaplara ihtiyacımız olmadığını , Kuran ın yeterli olduğunu söylüyor.. çünkü KURAN DA HERŞEY (TABİYATTAKİ OLAYLARDA DAHİL )AYRINTILI OLARAK YETERİNCE AÇIKLANMIŞTIR.



NAHL SURESİ 89 ''Biz bu kitabı sana , herşeyin ayrıntılı açıklayıcısı, bir doğruya iletici,bir rahmet, müslümanlara bir müjde olarak indirdik.''

ANKEBUT 51 ''Kendilerine okunmakta olan Kitab ı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu ?'' evet ALLAH SORUYOR size yetmiyor mu

Kuran ı anlamak sandığınızdan zor değil. düşüncenizin tam tersi risaleyi anlamaktan daha kolaydır Kuran ı anlamak.. aslında Kuran anlaşılmaz diyenler anlamamak için çaba harcayanlardır..
evet risale şirk katarakta olsa herşeyi dini, tabiatı ATOMU dengeyi açıklamaya çalışıyor ancak Kuran zaten bu görevide üstlenmiştir. çünkü Allah bizi başkalarının açıklamasına mahkum etmemek için herşeyi açıklamıştır..

İSRA SURESİ 89 ''And olsun bu Kuran da her örnekten insanlar için türlü türlü açıklamalarda bulunduk. insanların çoğu ise tanımamakta ayak diretmektedirler.''

ENAM SURESİ 38 ''Kitap ta hiç bir şeyi eksik bırakmadık.''

İSRA SURESİ 41 ''Bunları Kuran da türlü türlü şekillerde açıkladık ki öğüt alıp hatırlasınlar. Fakat bu sadece kaçışlarını arttırıyor.''


kuranla risalecileri uyarmak onlara YETMİYOR.. yetersiz kalıyor.. tatmin olamıyolar.SÖNÜK KALIYOR... Allah ın yüce Kelam ı Kuran herşeyi türlü türlü açıklıyor ama onları tatmin etmiyor.. çünkü :

gruplaşmış ve güçlü bir birliktelik içindeler. CENNETLE MÜJDELENMİŞLER (!). risaleye tabi olmayanlara acıyası gözlerle bakıyorlar ama ...

6 ENAM SURESİ 159 Dinlerini parça parça edip hiziblere bölünenler varya, senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur.Onların işi Allah’a kalmıştır. Allah onlara yapıp ettiklerini haber verecektir.

aslında kendileri bi nevi acınacak haldeler. neden risale onları tatmin ediyor ? çünkü

risale-i nur kendisine hizmet edenleri , başta talebelerini mutlaka cennete götürecek.(sikke-i tastiki gaybi)



cenneti garantiye aldıkları için (!) risalelere güvenleri tamdır..


(Müminûn 23/52-54) ''Sonra insanlar, bir takım kitapların etrafında kümelenip din konusunda bölük bölük oldular. Her bölüğün, kendi yanındakine güveni tamdır. Onları, daldıkları hayalleri içinde bırak; bir süre böyle gitsin...”



ayrıca risalenin cennetle ilgili gaybi bir bilgi vermesi s.nursi nin peygamberlik iddaasının kanıtıdır.. Kuran da gaybi bir bilginin kime açıklanacağını ilgili ayetten öğrenebiliriz.

ALİ İMRAN 179 ‘ Allah, müminleri içinde bulunduğunuz şu durumda bırakacak değildir, pisi temizden ayıracaktır. Ve Allah sizi gayba vakıf kılacak da değildir. Fakat Allah, peygamberlerinden dilediğini seçip (gaybı bildirir). O halde Allah'a ve peygamberlerine iman edin. Eğer iman eder ve günahlardan korunursanız, sizin için büyük bir mükafat vardır.’


sonuç itibariyle insanlar aklı ön plana almak zorunda..

ENFAL 22 ''Şüphesiz , yeryüzündeki hareket eden canlıların Allah katında en kötüsü aklını işletmeyen sağır ve dilsizlerdir
 

bcetin811

AMEL-Ý SALÝH
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
1,495
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Yaş
43
Konum
Hayatýn içinden
risale Kuran ın malı asla olamaz. şirk katan kitapların Kuran la işi yoktur..

Kuran eksik değilki risaleye ihtiyaç duyalım. ve de Allah, dini ı anlamak için risale gibi kitaplara ihtiyacımız olmadığını , Kuran ın yeterli olduğunu söylüyor.. çünkü KURAN DA HERŞEY (TABİYATTAKİ OLAYLARDA DAHİL )AYRINTILI OLARAK YETERİNCE AÇIKLANMIŞTIR.

"Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onun (Kur'an'ın) bazı ayetleri muhkemdir ki, bunlar Kitab'ın esasıdır. Diğerleri de müteşabihtir. Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onu tevil etmek için ondaki müteşabih ayetlerin peşine düşerler. Halbuki Onun tevilini ancak Allah bilir. İlimde yüksek payeye erişenler ise: Ona inandık; hepsi Rabbimiz tarafındandır, derler. (Bu inceliği) ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar"(Ali İmran 7)

Yahu kardeşim sen bırak Risale-i Nur'u da kaç defa eline Kur'an-ı Kerim'i alıp okudun??"Müteşabih" demek yoruma açık olan ayet demektir..Bu ne demek oluyor biliyormusun?Kur'an-ı Kerim'i herkez aynı derecede anlayamaz..Sadece "ilimde yüksek payeye erişen kimseler" bu ayetleri doğru şekilde yorumlayabilir..Eğer ortada yorumlanabilecek bir ayet söz konusu ise nedir tefsir alimleriyle alıp veremediğin???
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
risale Kuran ın malı asla olamaz. şirk katan kitapların Kuran la işi yoktur..

Kuran eksik değilki risaleye ihtiyaç duyalım. ve de Allah, dini ı anlamak için risale gibi kitaplara ihtiyacımız olmadığını , Kuran ın yeterli olduğunu söylüyor.. çünkü KURAN DA HERŞEY (TABİYATTAKİ OLAYLARDA DAHİL )AYRINTILI OLARAK YETERİNCE AÇIKLANMIŞTIR.

"Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onun (Kur'an'ın) bazı ayetleri muhkemdir ki, bunlar Kitab'ın esasıdır. Diğerleri de müteşabihtir. Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onu tevil etmek için ondaki müteşabih ayetlerin peşine düşerler. Halbuki Onun tevilini ancak Allah bilir. İlimde yüksek payeye erişenler ise: Ona inandık; hepsi Rabbimiz tarafındandır, derler. (Bu inceliği) ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar"(Ali İmran 7)

Yahu kardeşim sen bırak Risale-i Nur'u da kaç defa eline Kur'an-ı Kerim'i alıp okudun??"Müteşabih" demek yoruma açık olan ayet demektir..Bu ne demek oluyor biliyormusun?Kur'an-ı Kerim'i herkez aynı derecede anlayamaz..Sadece "ilimde yüksek payeye erişen kimseler" bu ayetleri doğru şekilde yorumlayabilir..Eğer ortada yorumlanabilecek bir ayet söz konusu ise nedir tefsir alimleriyle alıp veremediğin???


hangi tefsir aliminden bahsediyorsun anlayamadım risaleler kesinlikle kuranın tefsiri değillerdir içinde sadece bazı ayetlerin tefsiri vardır
hangi müfessir hakkında ne demişim bi söylermisin

ayrıca ayeti yanlış yorumluyorsun muteşabih ayetleri ilimde yüksek erişenler yorumlar demiyor bak ne diyor tevilini allah bilir diyor. onlar ayetin zahiri şekliyle inanıp rabbimiz tarafındandır derler diyor.

kuranı kerimi kac sefer okudun klasik sorusu yine karşımıza çıktı sen nerden bileceksinki kaç sefer okuduğumu


bak ne güzel ayetten delil getiriyorsun
sana bişey soracam ayete ters durumla ilgili risalelerde gecen ifadelere neden ses çıkarmıyorsun

misal hz alinin kucağına cebrailin bırakmış olduğu ve içinde geçmiş ve gelecek bütün ilimlerin yer aldığı sahifeyle ilgili tek satır kelam etmedin

ve yahut hz alinin abdulkadir geylaninin gaybden haber verdiğine ilişkin idaalar hakkında bir şey söylemedin


ve yahut cifir hesabıyla gaybten haber vermesiyle ilgilide bir şey söylemedin

sen diyebilirmisinki bunlar kurana uyuyor yanlıştır diye



Cifr =Ebced; Kutsal kitaplardaki harflere heva ve heves doğrultusunda anlamlar yüklemek suretiyle gaybden haber verme yöntemidir..

(NİSA SURESİ 4/46) 'Kimi Yahudiler kelimeleri yerlerinden tahrif ederler (yerleşik anlamlarından kaydırırlar..Bunu dillerini bükerek ve dine saldırarak yaparlar. ….”


cifirin=ebced hesabını esasen yahudiler yapmış ve Kuran da bunları yapanları işaret etmiştir..

Hûd Suresi’nin 105’inci ayetinde, ‘ O gün gelince Allah'ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onların kimi bedbaht, kimi de mutludur. ‘


Said sözcüğünün, Arapça’da mutlu anlamına geldiğini öğreniyoruz. Nursi, bu ayette, “said” sözcüğünün yer almasına dayanarak, kendisinden söz edildiği sonucuna varmaktadır.

Enam Suresi’nin 161 inci ayeti Peygambere hitaben, “De ki: Şüphesiz Rabbim, beni doğru yola iletmiştir” denilmektedir.

Nursi, burada da kendisine hitap edildiği kanısındadır. Bu kanısının ilginç bir dayanağı vardır. Bu ayetin sayı değeri, “cifir” hesabına göre 1316’dır. Bu da Said’in Nur Risalelerini hazırlamaya başladığı tarihtir; bu ayette kendisinin kastedildiğini rahatça söylemekte , ayetin manasını başka boyutlara taşımaktadır.

risaledeki Secde suresi cifri : " Kuran-i Kerim ve Risale-i Nur'un indirilisi aziz ve hakim olan Allahtandir....iste o nur hem Kuran-i Kerim dir hem de Risale-i Nurdur...." " Risale-i Nur'un 129 parcasi Kuran'dan uzanan elektrik telinin ucuna takilan 129 elektrik lambasi gibidir...Bu oyle bir kitaptir ki insanlari karanliktan isiga cikarsin diye sana indirdik



 

bcetin811

AMEL-Ý SALÝH
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
1,495
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Yaş
43
Konum
Hayatýn içinden
ayrıca ayeti yanlış yorumluyorsun muteşabih ayetleri ilimde yüksek erişenler yorumlar demiyor bak ne diyor tevilini allah bilir diyor. onlar ayetin zahiri şekliyle inanıp rabbimiz tarafındandır derler diyor.

“Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.” (İsra,17/36)

Öncelikle bu ayeti kılavuz edinmen temennisiyle...

misal hz alinin kucağına cebrailin bırakmış olduğu ve içinde geçmiş ve gelecek bütün ilimlerin yer aldığı sahifeyle ilgili tek satır kelam etmedin

İlgili metin 18.Lema’da geçmektedir. Bediüzzaman Hazretleri bu Lema’nın önsözünde : “Risale-i Nur şakirtlerine işaret eden Hazret-i Ali'nin (r.a.) bir keramet-i gaybiyesidir …. Gizli kalmış gaybî mühim bir mucize-i Ahmediyeyi (a.s.m.) beyan eder” diyerek konunun öncelikle Efendimiz (SAV) ‘min bir mucizesi ve “Ben ilmin şehriyim. Ali ise, onun kapısıdır." (1) işaretine mazhar Hz.Ali (K.V)’nin bir Kerameti olarak takdim etmektedir.

Soruda sorulan Metin şu şekildedir ;

“Sonra Hazret-i Cebrail'in, Âlâ Nebiyyina (a.s.m.) huzur-u Nebevide getirip Hz. Ali'ye Sekine namıyla bir sayfada yazılı İsm-i Âzam, Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına düşmüş. Hz. Ali diyor: "Ben Cebrail'in şahsını yalnız alâimü's-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum"(18.Lema)

Görüldüğü üzere , Hz.Ali’ye (K.V.) inen bir Sekine’den bahis vardır ,yoksa –haşa- Peygamberane bir vahiyden değil ! Bahse konu Sekine , Mecmuatü'l-Ahzabta “Kaside-i Ercûze” şeklinde geçmektedir. (2) Allah’ın altı İsm-i Azamı olan “Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs” isimleri ile bir dua-yı münacattır. Bediüzzaman Hazretleri bu "Sekîne" tâbir edilen İsm-i Âzamın okunma şeklinide “yetmiş bir âyet ile yüz yetmiş bir defa dâimî vird edinmeli” (Lemalar:Sayfa 425) şeklinde dile getirmektedir.

İtiraz edilen husus ; ifadede geçen “ Sekine namıyla bir sayfa” ise , Sayfa’dan murat İlahi bir ilhamvari mesajdır , yoksa Efendimize (SAV) inen “vahiy sayfaları” ile karıştırılmamalıdır. Şayet itiraz Cebrail (AS) mı görmüş olma Keyfiyeti ise, başta Hz.Aişe , Hazret-i Ömer , İbni Abbas , Üsame bin Zeyd , Ümmü Seleme, Sa’d ibni Ebî Vakkas gibi pek çok Sahabe Cebrail (AS) mı Dıhye veya bir süvari veya başka keyfiyette gördüklerini ilan etmektedirler. (3)

Şayet itiraz Sayfa’nın kucağına düşme keyfiyeti ise, İmamı Gazali bu hususu veciz bir şekilde açıklamıştır: "Onlar vahiyle Peygambere (a.s.m.) nazil olduğu vakit, İmam-ı Ali’ye (r.a.) emretti, ’Yaz’; o da yazdı, sonra nazmetti."(Şualar:635)
Konuyu özetlemek gerekirse ; Cebrail (AS) Peygamberimizin (SAV) huzuruna geldiği vakit altı İsm-i Azam’lı münacat duasını , murad-ı ilahi gereği , İlim Şehrinin Anahtarı Hz.Ali’ye (K.V.) nazmetmesi için getirmiş , Efendmiz’de (SAV) Hz.Ali’ye Sekineyi bir Kaside şeklinde düzenlemesi için bildirmiştir. Murad-ı İlahi , nazmetme işlevini Hz.Ali’nin yapması istediğinden , Bediüzzaman Hazretleri “Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına düşmüş” şeklinde belirtmektedir.“Sekine” hakkında Kur’an-ı Kerimde geçen ;

“Mü'minlerin kalplerine, imanlarına iman katıp-arttırsınlar diye, Sekine(güven duygusu ve huzur) indiren O'dur.” (Fetih Suresi , 4)
Ayetin tefsirinde Elmalı Hamdi Yazır ; Hz. Ali'nin “Sekine” ile neyi kast ettiğini şöyle açıklamaktadır : "Sekîne müminin kalbine sakin olup onu güvenli kılan melektir."

“Sekine” ifadesini pek çok Hadis-i Şerifte de görmek mümkündür :

Bir zat Kehf suresini okuyordu. Yanında da iki uzun iple bağlı olan atı duruyordu. Derken etrafını bir bulut kapladı. Ve bu bulut ona yaklaşmaya başladı. At da bu durumdan huysuzlanmaya, ürkmeye koyuldu. Sabah olunca adam Resulullah (sav)'a gelip vak'ayı anlattı. Hz. Peygamber (sav) ona şu açıklamada bulundu: "Bu sekine idi, Kur'an için inmişti" (4)

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Bir grup, Kitabullah'ı okuyup ondan ders almak üzere Allah'ın evlerinden birinde bir araya gelecek olsalar, mutlaka üzerlerine sekine iner ve onları Allah'ın rahmeti bürür. Melekler de kanatlarıyla sararlar. Allah, onları, yanında bulunan yüce cemaatte anar."(5)

Ben şehadet ederim ki Ebu Hüreyre ve Ebu Said (ra) Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğine şehadet ettiler: "Bir cemaat oturup Allah'ı zikrederse, mutlaka melekler etraflarını sarar, Allah'ın rahmeti onları bürür, üstlerine sekine iner ve Allah onları yanında bulunan (büyük melek)lere anar." (6)

Netice olarak , Hz.Ali’nin Sekine mahiyetinde İsm-i Azam duasını nazmetme keyfiyetine mazhar olmasının Ehl-i Sünnet perspektifinde bir sakıncası yoktur. Bu Hz.Ali’ye inen bir vahiy değildir , Efendimiz (SAV) ‘me inen İsmi Azam duasının, Hz.Ali’ye bildirilerek onun nazmetmesidir.

Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’de buna isnaden olsa gerek , “Sekine insanını” şu şekilde tarif etmektedir :

Sekîne’ye mazhar bu âhenk ve huzur insanı, davranışları itibâriyle vakûr, emniyet telkîn edici, inandırıcı ve ciddî, iç âlemi itibâriyle ve Allah’la münâsebetleri açısından da temkinli, dikkatli, benlik, çolpalık ve şatahat düşüncesinden uzak ve bektâşiyâne hezeyanlara karşı da hep kapalıdır. Her vâridat ve her inşirâh veren esintiyi O’ndan bilir, edep ve şükranla iki büklüm olur, her huzursuzluk ve tatminsizliği de mahiyetindeki boşluklarla irtibatlandırır, kendini sorgular ve nefsiyle hesaplaşır.(7)

(1) Tirmizî, Menâkıb: 20; el-Hakim, el-Müstedrek, 3:126

(2) Ahmet Gümüşhanevi Hazretleri, Mecmuatul Ahzab , Sayfa 582-597.

(3) Buhârî, Fedâilü’l-Eshâb: 30; el-Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, 9:276-277; Ahmed İbni Hanbel, Fedâilü’s-Sahâbe (tahkik: Vasiyyüllah), no. 1817, 1853, 1918; Müsned, 1:212; el-Askalânî, el-İsâbe, 1:598. ; Buharî, Mağâzî: 18, Libas: 24; Müslim, Fedâil: 46, 47, no. 2306; Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:361. ; Buharî, İmân: 37; Müslim, İmân: 1-7.

(4) Buhari, Fedailu'l-Kur'an 11; Müslim, Müsafirin 240, 241, (795); Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 6, 2887

(5) Ebu Davud, Salat 349, 1455

(6) Müslim, Zikr 39, (2700); Tirmizi, Da'avat 7, (3375)

(7) Sızıntı, Nisan 1991, Cilt 13, Sayı 147
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
“Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.” (İsra,17/36)

Öncelikle bu ayeti kılavuz edinmen temennisiyle...



İlgili metin 18.Lema’da geçmektedir. Bediüzzaman Hazretleri bu Lema’nın önsözünde : “Risale-i Nur şakirtlerine işaret eden Hazret-i Ali'nin (r.a.) bir keramet-i gaybiyesidir …. Gizli kalmış gaybî mühim bir mucize-i Ahmediyeyi (a.s.m.) beyan eder” diyerek konunun öncelikle Efendimiz (SAV) ‘min bir mucizesi ve “Ben ilmin şehriyim. Ali ise, onun kapısıdır." (1) işaretine mazhar Hz.Ali (K.V)’nin bir Kerameti olarak takdim etmektedir.

Soruda sorulan Metin şu şekildedir ;

“Sonra Hazret-i Cebrail'in, Âlâ Nebiyyina (a.s.m.) huzur-u Nebevide getirip Hz. Ali'ye Sekine namıyla bir sayfada yazılı İsm-i Âzam, Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına düşmüş. Hz. Ali diyor: "Ben Cebrail'in şahsını yalnız alâimü's-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum"(18.Lema)

Görüldüğü üzere , Hz.Ali’ye (K.V.) inen bir Sekine’den bahis vardır ,yoksa –haşa- Peygamberane bir vahiyden değil ! Bahse konu Sekine , Mecmuatü'l-Ahzabta “Kaside-i Ercûze” şeklinde geçmektedir. (2) Allah’ın altı İsm-i Azamı olan “Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs” isimleri ile bir dua-yı münacattır. Bediüzzaman Hazretleri bu "Sekîne" tâbir edilen İsm-i Âzamın okunma şeklinide “yetmiş bir âyet ile yüz yetmiş bir defa dâimî vird edinmeli” (Lemalar:Sayfa 425) şeklinde dile getirmektedir.

İtiraz edilen husus ; ifadede geçen “ Sekine namıyla bir sayfa” ise , Sayfa’dan murat İlahi bir ilhamvari mesajdır , yoksa Efendimize (SAV) inen “vahiy sayfaları” ile karıştırılmamalıdır. Şayet itiraz Cebrail (AS) mı görmüş olma Keyfiyeti ise, başta Hz.Aişe , Hazret-i Ömer , İbni Abbas , Üsame bin Zeyd , Ümmü Seleme, Sa’d ibni Ebî Vakkas gibi pek çok Sahabe Cebrail (AS) mı Dıhye veya bir süvari veya başka keyfiyette gördüklerini ilan etmektedirler. (3)

Şayet itiraz Sayfa’nın kucağına düşme keyfiyeti ise, İmamı Gazali bu hususu veciz bir şekilde açıklamıştır: "Onlar vahiyle Peygambere (a.s.m.) nazil olduğu vakit, İmam-ı Ali’ye (r.a.) emretti, ’Yaz’; o da yazdı, sonra nazmetti."(Şualar:635)
Konuyu özetlemek gerekirse ; Cebrail (AS) Peygamberimizin (SAV) huzuruna geldiği vakit altı İsm-i Azam’lı münacat duasını , murad-ı ilahi gereği , İlim Şehrinin Anahtarı Hz.Ali’ye (K.V.) nazmetmesi için getirmiş , Efendmiz’de (SAV) Hz.Ali’ye Sekineyi bir Kaside şeklinde düzenlemesi için bildirmiştir. Murad-ı İlahi , nazmetme işlevini Hz.Ali’nin yapması istediğinden , Bediüzzaman Hazretleri “Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına düşmüş” şeklinde belirtmektedir.“Sekine” hakkında Kur’an-ı Kerimde geçen ;

“Mü'minlerin kalplerine, imanlarına iman katıp-arttırsınlar diye, Sekine(güven duygusu ve huzur) indiren O'dur.” (Fetih Suresi , 4) Ayetin tefsirinde Elmalı Hamdi Yazır ; Hz. Ali'nin “Sekine” ile neyi kast ettiğini şöyle açıklamaktadır : "Sekîne müminin kalbine sakin olup onu güvenli kılan melektir."

“Sekine” ifadesini pek çok Hadis-i Şerifte de görmek mümkündür :

Bir zat Kehf suresini okuyordu. Yanında da iki uzun iple bağlı olan atı duruyordu. Derken etrafını bir bulut kapladı. Ve bu bulut ona yaklaşmaya başladı. At da bu durumdan huysuzlanmaya, ürkmeye koyuldu. Sabah olunca adam Resulullah (sav)'a gelip vak'ayı anlattı. Hz. Peygamber (sav) ona şu açıklamada bulundu: "Bu sekine idi, Kur'an için inmişti" (4)

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Bir grup, Kitabullah'ı okuyup ondan ders almak üzere Allah'ın evlerinden birinde bir araya gelecek olsalar, mutlaka üzerlerine sekine iner ve onları Allah'ın rahmeti bürür. Melekler de kanatlarıyla sararlar. Allah, onları, yanında bulunan yüce cemaatte anar."(5)

Ben şehadet ederim ki Ebu Hüreyre ve Ebu Said (ra) Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğine şehadet ettiler: "Bir cemaat oturup Allah'ı zikrederse, mutlaka melekler etraflarını sarar, Allah'ın rahmeti onları bürür, üstlerine sekine iner ve Allah onları yanında bulunan (büyük melek)lere anar." (6)

Netice olarak , Hz.Ali’nin Sekine mahiyetinde İsm-i Azam duasını nazmetme keyfiyetine mazhar olmasının Ehl-i Sünnet perspektifinde bir sakıncası yoktur. Bu Hz.Ali’ye inen bir vahiy değildir , Efendimiz (SAV) ‘me inen İsmi Azam duasının, Hz.Ali’ye bildirilerek onun nazmetmesidir.

Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’de buna isnaden olsa gerek , “Sekine insanını” şu şekilde tarif etmektedir :

Sekîne’ye mazhar bu âhenk ve huzur insanı, davranışları itibâriyle vakûr, emniyet telkîn edici, inandırıcı ve ciddî, iç âlemi itibâriyle ve Allah’la münâsebetleri açısından da temkinli, dikkatli, benlik, çolpalık ve şatahat düşüncesinden uzak ve bektâşiyâne hezeyanlara karşı da hep kapalıdır. Her vâridat ve her inşirâh veren esintiyi O’ndan bilir, edep ve şükranla iki büklüm olur, her huzursuzluk ve tatminsizliği de mahiyetindeki boşluklarla irtibatlandırır, kendini sorgular ve nefsiyle hesaplaşır.(7)

(1) Tirmizî, Menâkıb: 20; el-Hakim, el-Müstedrek, 3:126

(2) Ahmet Gümüşhanevi Hazretleri, Mecmuatul Ahzab , Sayfa 582-597.

(3) Buhârî, Fedâilü’l-Eshâb: 30; el-Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, 9:276-277; Ahmed İbni Hanbel, Fedâilü’s-Sahâbe (tahkik: Vasiyyüllah), no. 1817, 1853, 1918; Müsned, 1:212; el-Askalânî, el-İsâbe, 1:598. ; Buharî, Mağâzî: 18, Libas: 24; Müslim, Fedâil: 46, 47, no. 2306; Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:361. ; Buharî, İmân: 37; Müslim, İmân: 1-7.

(4) Buhari, Fedailu'l-Kur'an 11; Müslim, Müsafirin 240, 241, (795); Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 6, 2887

(5) Ebu Davud, Salat 349, 1455

(6) Müslim, Zikr 39, (2700); Tirmizi, Da'avat 7, (3375)

(7) Sızıntı, Nisan 1991, Cilt 13, Sayı 147


sekineyle ilgili ancak bu cevabı verebilirdiniz klasik diyalogcu tevili ve hiç ilgisi olmayan yorumlar

sekine kalbe inen huzur guven duygusuysa bu huzur kucaga nasıl düşüyor kalbe gelen ilham ise ha keza sekine kucaga nasıl düşüyor acıklamada bizzat sayfa diyor kucagına düşmüş diyor insanlarda bunu paklamak için olmadık yorumlar yapıyor

demmekki bazı alevilerin hz alinin vahiy almıştır idaası bı iddaalarla doğruluklarını ispatlıyor

size bir soru sorayım cihad terormudur?
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
s.a.

sayın bcetin811 bu cevabı aldığınız yerden zannedersem gencadam.net sitesinden alınmadır

dr.emin şimsek imazalı olması lazım.

bi soramısınız dr emin şimşeğe mehdi geldiği zaman ne üzere hareket edecek diye

benim bu soruma yanıtı ne oldu biliyormusunuz risalei nur üzere hareket edeceği

siin düşünceniz ne ?
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Mehdi müslümanlari dogru yola getirmek icinmi geliyor yoksa hristiyanlarin o yanlis inancini düzeltmek icinmi geliyor veyahut söyle düsünürsek daha mantikli olur


60 sene yasayan bir insan mehdiyi görmeden ölüyor ise kime uymus oluyor

Yani Kuran ,sünnet,icma,kiyas yolundan ayrilmadikca bisey olmaz ama su söz gercekden dogru

Birak mehdi nin gelmesinide geldiginde seni calisiyor görsün bu gibi meselerle kafani mesgul görmesin
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
Mehdi müslümanlari dogru yola getirmek icinmi geliyor yoksa hristiyanlarin o yanlis inancini düzeltmek icinmi geliyor veyahut söyle düsünürsek daha mantikli olur


60 sene yasayan bir insan mehdiyi görmeden ölüyor ise kime uymus oluyor

Yani Kuran ,sünnet,icma,kiyas yolundan ayrilmadikca bisey olmaz ama su söz gercekden dogru

Birak mehdi nin gelmesinide geldiginde seni calisiyor görsün bu gibi meselerle kafani mesgul görmesin

hangi söz doğru mehdinin kuranı bırakarak risalelere uyacağı sözümü doğru

mehdiyi görüp görmemek neden bu kadar önemli oluyor ki

muslumanın zaten kıyamete kadar gecerli olacak kuratarıcısı var yeter ona emaniyelere sahip cıktığımızdan daha fazla sahip cıkarsak kurtuluşa erecez zaten
bazı emaniyecilere kuran sünnet yeterli gelmiyor galiba
 

alptraum

New member
Katılım
1 Ocak 2005
Mesajlar
2,908
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Aþk`dan
Web sitesi
www.muhakeme.net
Hickimse mehdinin kurani birakip risaleye uyacagini onu kutsal kitap edinecegine dair birsey söylemedi ve ondan sonrasindada siz yazilanlari okumuyorsunuz galiba

rabbim hidayet versin size
 

bcetin811

AMEL-Ý SALÝH
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
1,495
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Yaş
43
Konum
Hayatýn içinden
s.a.

sayın bcetin811 bu cevabı aldığınız yerden zannedersem gencadam.net sitesinden alınmadır

dr.emin şimsek imazalı olması lazım.

bi soramısınız dr emin şimşeğe mehdi geldiği zaman ne üzere hareket edecek diye

benim bu soruma yanıtı ne oldu biliyormusunuz risalei nur üzere hareket edeceği

siin düşünceniz ne ?

Yaw kardeşim o kadar basitleşiyosun ki inan adamda tartışacak maneviyat bırakmıyosun!..Şimdi sana ben o yaptığım alıntının benim düşüncem olduğunu söyledim mi?Hayır!...Yahu benim ilmim ne ki sen Bedüzzaman Said Nursi'nin ilmini benden soruyorsun??Sana verilen cevabın illaki benim düşüncem olması neyi değiştirecek?Tatmin olmuyorsan eğer gideceksin benim alıntı yaptığım kişiden bu soruların cevaplarını öğreneceksin..Dr.Emin ŞİMŞEK'e ulaş, randevu al, git bir çay bahçesine Üstad ile ilgili kafanda ne kadar soru varsa sor!...Ne forumda vakit kaybediyosun..

Elkaira efendiye düşünce beğendiremiyoruz, işe bak yahu!..Sen aldığın sonuçtan tatmin olmaya bakacaksın...Kimin nerden ne alıntı yaptığı kimseyi bağlamaz..Sen Kur'an ayetlerini aklındanmı yazıyosun yoksa meal sitelerinden kopyala yapıştırmı yapıyosun onu de bakayım hele!...Hepimiz bir yerden alıntı yapıyoruz mutlaka..Bunun bir önemi yok..Sen aldığın cevabların içeriğine bakacaksın alim kardeşim!...
 

elkaria

Member
Katılım
25 Kas 2007
Mesajlar
271
Tepkime puanı
3
Puanları
18
Yaş
43
Hickimse mehdinin kurani birakip risaleye uyacagini onu kutsal kitap edinecegine dair birsey söylemedi ve ondan sonrasindada siz yazilanlari okumuyorsunuz galiba

rabbim hidayet versin size


hem söz doğrudur diyorsun hem gelip kızıyorsun


rabbim sanada hidayet versin
 
Üst Alt