Vahhabilik Nedir?

elif' Alıntı:

vahabbilik nurculuğun arabçasıdır

Genişletmek için tıkla ...

Sevgili elif kim demiş bunuAnlatırsanız seviniriz.Dua ile

Mücahid' Alıntı:

Sevgili elif kim demiş bunuAnlatırsanız seviniriz.Dua ile

Genişletmek için tıkla ...

ne güzel söylemiş Mehmed Akif Ersoy!
söz bana aittir, okur yazarlığım var
böyle düşünüyorum
hani forumunuz herkese açık ya ateistlere bile

elif' Alıntı:

ne güzel söylemiş Mehmed Akif Ersoy!
söz bana aittir, okur yazarlığım var
böyle düşünüyorum
hani forumunuz herkese açık ya ateistlere bile

Genişletmek için tıkla ...

Evet haklısınız ne güzel söylemiş Akif merhum...Kastı kimdi acaba? Forumun tüm insanlara açık olmasında sizce bi sakınca mı var yoksa.Sizde bu güne kadar kimsenin iddia etmeyi bile düşünemediği bi tez ortaya attınız...VAHHABİLİK NURCULUĞUN ARAPCASIDIR..Fikrinize saygı duyarız mutlaka buna cevap gelecektir.Ayrıca okuma yazmanızın olmasıda sevindirici.Dua ile

elif' Alıntı:

vahabbilik nurculuğun arabçasıdır

Genişletmek için tıkla ...

Her şeyden önce Nur kelimesi Türkçe bir kelime değil, arapça bir kelimedir, nur kelimesinin anlamıyla vahhabi kelimesinin anlamı aynı değildir.
İkinci bir husus nurcu diye bilinen cemaat ehl-i sünnet velcemaat olup, Bediüzzaman Said Nursi'nin yazdığı risaleleri okur. Risale-i Nur da bu asra ışık tutan, bilim ve felsefeden islama gelen saldırıları def etmek için Kuran ve Hadis ışığında yazılan bir eserdir.Vahhabilik ise itikadi ve ameli nokta ehl-i sünnetten ayrılıp, kendilerine kadar geçen zamana kadar islamın doğru yaşanmadığını iddia ederler. Mevlana , Muhyiddin i Arabi gibi büyüklere de küfür ederler.

Vehabbilik de Vehab köklü ve arabça bir kelimedir,aslında ''sevilen'' manasına geliyor ki Nur kadar üzel bir manadır,ama bu akıntıların isimleri Nursi Ve Addülvehhab kazandırmış ,''hurafe akımları '' başlığı altındaki yazıyı okudum, ne güzel açıklamıştır. Sünnetisiz din olmaz ama nurcular kesinlikle ehli Sünnet değildir.

Şunu da eklemek gerekirse Bediüzzaman , müslümanların birleşmesi taraftarıdır. Her ne kadar ehl-i sünnet demişsem de , Bediüzzaman hazretlerinin alevi kardeşlerimize bakış açısı da çok güzeldir. Onlar hakkında da güzel düşünceleri vardır. Risale-i nur iman hakikatleridir. İmanını kuvvetlendirmek isteyen , risale-i nur okuyabilir.

elif' Alıntı:

Vehabbilik de Vehab köklü ve arabça bir kelimedir,aslında ''sevilen'' manasına geliyor ki Nur kadar üzel bir manadır,ama bu akıntıların isimleri Nursi Ve Addülvehhab kazandırmış ,''hurafe akımları '' başlığı altındaki yazıyı okudum, ne güzel açıklamıştır. Sünnetisiz din olmaz ama nurcular kesinlikle ehli Sünnet değildir.

Genişletmek için tıkla ...

Sorularım olacak ;
Ehl-i sünnet nedir ?
Nur cemaati niçin ehli sünnet değildir ?

çünkü Ehli Sünnet akidesine uymuyor,siz bi araştırın
ama ben uğraşamam, başka forum buldum zaten

elif' Alıntı:

çünkü Ehli Sünnet akidesine uymuyor,siz bi araştırın
ama ben uğraşamam, başka forum buldum zaten

Genişletmek için tıkla ...

Bundan sonraki hayatınızda bilmediğiniz konular hakkında yorum yapmamanızı tavsiye ediyorum.

rusen_alp' Alıntı:

Her şeyden önce Nur kelimesi Türkçe bir kelime değil, arapça bir kelimedir, nur kelimesinin anlamıyla vahhabi kelimesinin anlamı aynı değildir.
İkinci bir husus nurcu diye bilinen cemaat ehl-i sünnet velcemaat olup, Bediüzzaman Said Nursi'nin yazdığı risaleleri okur. Risale-i Nur da bu asra ışık tutan, bilim ve felsefeden islama gelen saldırıları def etmek için Kuran ve Hadis ışığında yazılan bir eserdir.Vahhabilik ise itikadi ve ameli nokta ehl-i sünnetten ayrılıp, kendilerine kadar geçen zamana kadar islamın doğru yaşanmadığını iddia ederler. Mevlana , Muhyiddin i Arabi gibi büyüklere de küfür ederler.

Genişletmek için tıkla ...

hagi noktalarda ehli sünnet itikatlarından ayrılıyorlarmış bi kaç örnek verirmisiniz

peki mevlana arabi allah küfrettiklerinden niye bahsetmiyorsunuz tabi ya ona sekr hali diyorsunuz değil mi

Forumda herkesin herşeyi yazmasına müsade etmek ne kadar doğru?
Kafası karışık olan, yeni yeni öğrenmeye başlayan her hangi biri, bu inkarcılardan birinin peşine takılıp giderse şayet, bu forum buna vesile olmuş olmuyor mu?
'Giden kendi bilir.' deyip işin içinden çıkmak, bizi bu mesuliyetten kurtarır mı?
Eğrisi yazılıyorsa, doğrusu da yazılıyor diğer yandan evet ama eğrisine uyanların hesabı bize sorulmaz mı?
Böyle bir gidişe sebep olmak, sadece sebep olmak, vebal altında bırakmaz mı bizi?

Bilmediğimden soruyorum.

Hakaret Olmadiktan Sonra , Vahyi Karşisina Almiyorsa Bir Sorun Olmamali .

Iktibasforum Bir Misal . Karşi Olsalar Bile Tasavvuf Konusunda Isteyen Istediğini Yazabiliyor . Tasavvufu Anlatabiliyor .

gerçi yazmayacaktım ama kendimi şunu yazmaya mecbur hisettim, arabi ile Hz.Mevlana (ks) aynı kefeye koymayın. Hz.Mevlana Allaha aşık büyük bir İslam Alimi, ama her ne kadar nurcular Abdülkadir Geylani (ks) ,Hz. Mevlana isimlerini kullanmaya çalışsa da hiç bir alakaları yoktur.
Bunun adı ABD -AB muradı : ''Ilımlı İslam''dır

MEVLANA'YI ESERLERİNDEN TANIMAK DOĞRUDUR

SORU : Müstehcen hikâyeler , mesnevi için "bu kitap Allah katından indirilmedir" söylemleri doğru mudur ?

oğuz bakar' Alıntı:

MEVLANA'YI ESERLERİNDEN TANIMAK DOĞRUDUR

SORU : Müstehcen hikâyeler , mesnevi için "bu kitap Allah katından indirilmedir" söylemleri doğru mudur ?

Genişletmek için tıkla ...

yalandir.böyle bir şey olamaz.

oğuz bakar' Alıntı:

MEVLANA'YI ESERLERİNDEN TANIMAK DOĞRUDUR

SORU : Müstehcen hikâyeler , mesnevi için "bu kitap Allah katından indirilmedir" söylemleri doğru mudur ?

Genişletmek için tıkla ...

ben meşhur risaleler hakkında böyle müstehcen iddaları duydum

Ama nerde duyduysanız Mesnevi hakkında bu kesinlikle yalandır.
Allahın son Peygamberi Hz.Muhammeddir(sav) ve yeryüzüne indirdiği son Kitab da Kuranı Kerimdir.

Eflaki'yi Araştirisaniz ...

oğuz bakar' Alıntı:

Eflaki'yi Araştirisaniz ...

Genişletmek için tıkla ...

o nedir veya kimdir?
nette Ahmed Eflaki buldum ama bir bilgim yok.

elif' Alıntı:

gerçi yazmayacaktım ama kendimi şunu yazmaya mecbur hisettim, arabi ile Hz.Mevlana (ks) aynı kefeye koymayın. Hz.Mevlana Allaha aşık büyük bir İslam Alimi, ama her ne kadar nurcular Abdülkadir Geylani (ks) ,Hz. Mevlana isimlerini kullanmaya çalışsa da hiç bir alakaları yoktur.
Bunun adı ABD -AB muradı : ''Ilımlı İslam''dır

Genişletmek için tıkla ...

sayın elif celaleddini rumiyi tanımadığınız anlaşılıyor geylani derseniz eyvallah lakin rumi yi ruminin kitablarından araştırmanızı tavsiye ederim


daha mesneviye başlarken edilen sözler ne denli islam dışı olduğunu göstermektedir

“Bu kitap Mesnevi kitabıdır, mesnevi, hakikate ulaşma ve yakin sırlarını açma hususunda din asıllarının, asıllarının asıllarıdır. Tanrı’nın en büyük fıkhı, Tanrı’nın en aydın yolu, Tanrı’nın en açık bürhanıdır...”
“Mesnevi Âlemlerin Rabb’inden inmedir: Bâtıl ne önünden gelebilir, ne ardından. Tanrı onu korur, gözetir.”
( Şark İslâm Klasikleri, Mesnevi, Mevlâna, M.E.G.S.B. Yayınları, İstanbul 1988 çeviren Veled İzbudak. Cilt 1. Önsözden).

MEVLANA'YI ESERLERİNDEN TANIMAK DOĞRUDUR

SORU : Müstehcen hikâyeler , mesnevi için "bu kitap Allah katından indirilmedir" söylemleri doğru mudur ?

Genişletmek için tıkla ...

Aslında bunu şöyle değerlendirin...
Celaleddin Rumi diyor ki:

"men bende-i kur'anem eger can darem
men hâk-i reh-i muhammed muhtarem
eger nakl kuned cüz in kes ez güftarem
bizarem ez u vez an suhen bizarem

"kur'an'ın kölesiyim, peygamberi'in (as) yolunun toprağıyım, benden bunun dışında bir şey naklolunursa, nakilden de şikayetçiyim nakledenden de."

Celaleddin Rumi "mesnevi"yi okuma usulünü de bize vermiş...

O halde O'nun kuran ve sünnete uygun sözlerini alırız, uygun olmayanlarını da terk ederiz. Kendisi demiyor mu "benden bunun dışında bir şey naklolunursa, nakilden de şikayetçiyim nakledenden de"...

"Mesnevi"deki sorunlu cümlelerden yola çıkıp, sorunsuz cümleleri de çöpe atmak insaf işi değildir...Toptan süpürücü bir mantık yanlıştır..."Mesnevi" düşünce ürünüdür, hakk'da vardır, batıl'da, hakkı alır, batılı terk ederiz...Hikmet mü'minin yitik malıdır, nerede bulursa alır...Hikmeti alın...

Aynı usul Şeyhul Ekber Muhyiddin İbn Arabi içinde geçerlidir...

Hikmet mü'minin yitik malıdır, nerede bulursa alır...

Dinle ney’den duy neler söyler sana,
Sızlanır hep ayrılıklardan yana:
Kestiler sazlık içinden, der, beni;
Dinler, ağlar: Hem kadın, hem er beni.

Göğsü, göz göz ayrılık delsin de bir,
Sen o gün benden işit özlem nedir.
Her kim aslından uzak düşsün: Arar;
“Asl”a dönmek için bir uygun gün arar.

Dost’a kâh yoldaş olup, kâh düşmana,
İnleyip sesler duyurdum her yana.
Dost olur –zannınca- her insan bana,
Sırlarım gel gör ki meçhûldür ona.

(celaleddin rumi)

Celaleddin-i Rumi'nin yanına Şems-i Tebrizi geldi ve
riyazat ve ilmin amacı nedir? diye sordu.
Celaleddin: Şeriat ve edebi bilmektir, dedi.
Şems: Hayır amaç; bilinene ulaşmaktır, dedi ve

ilim korumuyorsa seni senden,
çok iyidir cahillik o ilimden, diye ekledi...

"Bir toplumu bir araya getirip yeniden örgütlemek kabiliyeti,
ancak insanlığın geleceğiyle geçmişi arasındaki bağı yakalayabilen
ve böylece hatıralarıyla ümitlerini bağdaştırabilen,
başka bir deyişle, geleneklerle geleceğe yönelik projeler arasında bir köprü kurup,
herkesin özlemleriyle beklentilerine cevap verebilen insanlara özgü bir yetenektir."
(Saint Simon doktrininin açıklanması)

Sen tutup parmakla örtersen gözünü,
Ya nasıl artık görürsün gökyüzünü?
Görmüyorsan sen, yok olmaz bir cihan;
Parmağıymış nefsinin yanlış olan.
Olma engel, çek gözünden parmağı!
Gör ne istersen, ayırt et sol, sağı.
(Celaleddin Rumi)

Kendimi bir bal arısı gibi görüyor, çiçeklerden bal toplamaya çalışıyorum.
Müslüman alimlerini zehirli-zehirsiz çiçek diye bir ayrıma tabi tutacak kadar nankör olamam.
Çünkü hepsi bana göre şifa veren çiçeklerdir.
İşte ben o şifa veren çiçeklerin hepsinden bal almaya çalışıyorum.
O şifa herkese derman olacak diye bir şey elbette yok, ama muhakkak birilerine derman oluyordur.
işte bu islam'ın güzelliğidir.


“Gel, yine gel, her ne olursan gel!” diye başlayan meşhur şiirdir. Bu Mevlana’ya ait değildir, İslam inancı açısından sorunludur. İranlı Ebu Said Ebu’l-Hayr’a (öl. H. 440) ait bu şiiri ısrarla Mevlana’ya aitmiş gibi gösterip etrafında hümanizm, sulu dindarlık, ciddiyetsiz mensubiyet geliştirmenin ve Mevlana’yı böyle boş bir söylemin merkezine oturtmanın anlamı nedir? Ali Bulaç