Ayet ne demek? Sakın ola ki ''Kuran sürelerini oluşturan kısımlardan her biri'' demeyin. O kadarını sözlükten bakabiliyorum. Allahın Cebrail aracılığı ile Hz. Muhammede söylediği her cümle/kelime/paragraf/konuşma ayet değil midir? Cebrail Allah'tan izin almadan keyfi olarak Hz. Muhammed ile konuşmuş mudur? Cebrail sadece ve sadece Allah'ın söylediklerini Hz. Muhammed'e iletmemiş midir ve bunlar da ayetleri oluşturmaz mı? Ayetlerin tamamı da Kuran'da yazmıyor mu?
En çok da şunu merak ediyorum. Peygamber efendimiz namazın nasıl kılınacağını nereden öğrendi? Namaz kılmayı kim öğretti ona? Eğer Cebrail öğretti ise; Cebrail'in söyledikleri/öğrettikleri Kuranda ayet olarak yer alması gerekmiyor muydu?
Anlayamadığım şeylerden biri de bu surelerin isimleri nasıl oluşmuş? Cebrail ayeti söylemeden önce surenin ismini mi söylüyor?
Kuran okumayı bıraktım. Şu yazdıklarınızı da okudum. old preacher doğru söylüyor. Hadisler günümüze kadar Kuran gibi korunmamıştır. Hadislerin 200 yıl sonra yazıya geçirildiğini söylüyorsunuz. O kadar önemli olsalardı Kuran yazılırken onlar da yazılırdı.
Kuran okurken de bir sürü şey kafamı kurcaladı. Beklediğim şey bu değildi. Neyi, nasıl yapmamız gerektiğinden çok; hikaye anlatılmış. Firavundan, yahudilerden bahsedilmiş.
Bugün namazın nasıl kılınacağını yazmaya kalksak 2 sayfada yazarız. Allah için 2 sayfayı ayet olarak indirmek çok mu zordu? İslamın şartı dediğimiz namazın nasıl kılınacağının, kafalarda soru işareti bırakmayacak şekilde tüm ayrıntıları ile Kuranda yazması gerekmiyor muydu?
Aynı şekilde nasıl oruç tutulacağının, neyin günah, neyin sevap, neyin farz olduğunu kafalarda soru işareti kalmayacak şekilde Kur'anda yazması gerekmiyor muydu?
Kur'anın kusursuz olması demek kafiyeli ve ahenkli olması demek mi? Kimse bana Kur'an kusursuzdur demesin. Kur'an kusursuz olsaydı 4 tane mezhep olmazdı, bunlara da hak mezhep denilmezdi. Kur'an kusursuz olsaydı hadislere gerek kalmazdı.
Bakara suresinin ilk ayeti:
1. Elif, Lam, Mim
Kur'an okumaya başladığım zaman bu ayet beni çok şaşırttı. Bu ayetten ne anlamam gerekiyor. Bu ayet bana hangi dini görevimi yapmamı söylüyor. Cebrail gelmiş Hz. Muhammed'e Elif, Lam, Mim demiş ve gitmiş. Hz. Muhammed de hiç soru sormamış bu ne demek diye ve daha sonra bu cümle Bakara suresinin 1. ayeti olmuş. Tabi Cebrail önceden de bunun Bakara suresi olduğunu söylemiştir.
Ben nasıl ibadet edeceğimi öğrenmek için Kur'an okuyorum. Neyin günah, neyin sevap, neyin farz olduğunu öğrenmek için Kur'an okuyorum. Ama anlıyorum ki Kur'an okumaya gerek yok. Hadisleri okumamız ve Nihat Hatipoğlu'nu dinlememiz yeterli. Tüm sorularımızın cevapları Kur'anda yok ama din alimlerinde var. Hangisini dinleyeceğimiz de meçhul. Nihat Hatipoğlu başka söyler, Yaşar Nuri Öztürk başka söyler, Zekeriya Beyaz başka söyler, Cübbeli Ahmet Hoca başka söyler. Hangisinin doğru olduğunu bulmak için, paramız çoksa işi gücü bırakıp ömrümüzü doğruyu bulmaya adıyacağız. Delilleri, belgeleri tek tek araştıracağız. Ömrümüz yeterse doğruyu bulacağız, bir de bulduğumuz doğruyu insanlara kabul ettirmeye çalışacağız. Paramız yoksa araştıramayacağız. Kur'an okuyarak zaten anlayamıyoruz. Hangi hadis doğru hangi hadis yanlış nereden bileceğiz. Annemiz babamız bize ne anlatıyorsa ona inanacağız ve onun peşinden gideceğiz. İnandıklarımız uğruna tarikatlar kuracağız ve uğrunda savaşacağız. Sonra da bize şehit diyecekler. Çok mantıksız.
Kur'anı hiç kimse okumuyor mu? Ya da bazı şeyleri kimse görmek mi istemiyor? Nisa suresi 75. ayete kadar okudum. Dayanamadım artık. Çok mantıksız, çok saçma. Hiç huzurlu değildim bu süreç içinde.
Allah kolaylık versin ya da Allah kurtarsın...
Her işte bir sistem vardır, en basit gördüğünüz konuda/işte bile. Dini anlamada da işte sistem dışında, herkesin kafasına göre izlediği usûl neticesinde böyle ucube manzaralar çıkar ortaya. Buna sebep; din ilmini hiçe saymak, kendi nefsi ve kafasına güvenip kibir içinde din ulemasını göz ardı etmektir. Gerçekten de bu yol üzere olanları ve bu yolu iddia edip, dayatanları Allah kurtarsın, kulların gayreti boşa...