Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Neden ateist oldum

Nichola

New member
Katılım
25 Ocak 2013
Mesajlar
4
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Öncelikle şunu söyleyeyim çocuklu yaşlardan itibaren dine çok düşkün biriydim ailem o kadar dindar olmasada kur'an kursundan çıkmaz namazları bırakmazdım ama bana gelen bir maille her şey bir anda değişmeye başladı maili açmıştım ve baktığımda kur2an mucizlerinden bahsediyordu kendi kendime sordum ya dedim bu hristiyanlar filan hiç görmüyormu bunları nasıl bu adamlar islamı seçmiyor sonra kendi kendi me düşündüm onlarında böyle kuvvetli delilleri vardır diye sonra 1-2 gün bu konu üzerinde kafa yordum amaaaan dedim hak din islam işte hiç düşünme sen bunları dedim kendi kendime... neysearadan 1-2 sene geçti ve çok yakın birini kaybettim onu mezara gömerken kendi kendime dedimki bu dünya boş her şey boş bu dünyaya gelmemizin bir amacı olmalı.. ve her nek adar hak din üzere olduğuma inansamda manevi bir arayışa girdim. diğer bütün dinler saçmaydı ortada da iki gerçek vardı benim için ya islam ya ateizm islamın hak din olduğunu biliyordum ya da kendi kendimi ikna etmeye çalışıyordum sürekli kafamda sorular vardı ya allah yoksa ya her şey yoksa kendi kendime diyordum saçmalama alla aşkına madem allah yok bu kusursuz evren nasıl var oldu bak aç ellerini ellerinde bile allah yazıyor aç kuranı mucizelerle dolu ama sürekli aklımda allahın varlığı konusu vardı bu arada sürekli namaz kılıyordum her namaz kıldığımda allah yalvarıyordum lütfen ben sana inanmak istiyorum bana varlığını belli et kalbimi mühürleme lütfen hayatın boş olduğunu anladım tek istediğim sensiz bana yardım et çok ufakta ola bir işaret hayat benim için anlamsız sen varsın biliyorum lütfen kafamda senin var olum olmadığına dair şüpheler var bu kuruntulardan beni kurtar diyordum yaklaşık 4 senedir bu kuruntularla yaşıyorum daha bir kaç gün öncesine kadarda her gece ağlaya ağlaya allaha dua ediyordum lütfen ben artık sana inanmak istiyorum bana bir delil göster tek bir işaret ve haytımı senin yolun üzerine geçireyim. ama 4 senedir tek bir işaret bile yok şimdi allah aşkına sormak istiyorum sizlere bir ilah nasıl olurda sırf kendine ibadet etmek için yarattığı bir kulun kendisine inanması için verdiği bu çabayı görmezde ona yardım etmez senelerdir tek istediğim sensin yalan düya boş bana varlığını bir şekilde belli et diyorum en ufak bir işaret bile yok nasıl bir allahtır ki bu kullunu her gece gözyaşları içinde bu çırpınışlarına cevap vermez benim tek istediğim sensin diyorum kalbime iman yerleştir yok olmuyor. şimdi siz bir daha sormak isitiyorum ben senelrdir allahı aradım bana iman vermesini istedim ona yalvardım sürekli benim kalbime iman vermesi için yalvardım ama o bana ne hikmetse iman nasip etmedi şimdi benim suçum ne de ben öbür tarafta yanacağım ben seni istiyorum diyorum bana yardım et diyorum amanamaza duruyorum namazda bile sürekli allahın varlığıyla ilgili şüpheler.. gerçi nasılateistim onu da bilmiyorum çünkü yüreğimin derinliklerinde bir ses o hala var diyor ama hiç bir şekilde ondan vazgeçemiyorum bir şekilde yardım eder diyorum ama hiç yadım etmeyincede insan bıkıyor bu kalbimdekilerin vesvese olmasından da korkuyorum çünkü gerçekten çok imanlı biriydim 4-5 senedir bu kuruntular var ama bu kuruntular arasında bile namazı bırakmamıştım ki artık canıma tak edene kadar şimdi sizden isteğim ben hala gerçek bir müslüman olmak istiyorum ama allah nedense beni kendi dinine istemiyor ne yapmam lazım çünkü cehennemde de yanmak istemiyorum :D
 

Nichola

New member
Katılım
25 Ocak 2013
Mesajlar
4
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap verecek biri yok mu ya hala kurtulma ümidim var
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Nichola, eğer Allah (cc) her isteyene, istediği gibi bir delil, işaret, hüccet gösterseydi zaten Dünya yüzünde O'na (cc) inanmayan hiç kimse kalmazdı.

Allah'ın (cc) Dünya hayatı için kurmuş olduğu düzende koymuş olduğu kurallar vardır ve bunlar değişmez. İstisnadır, mücizeler yaratır, eğer gerekli ise.

Allah (cc) insanların kendine inanması için insanlara akıl ve bu aklın erebileceği deliller zaten vermiştir. Peygamberleri, kitapları delildir. Kurulu Dünya hayatı delildir. Bunlar ile tatmin olmayanın isyan etmek yerine ısrar etmesi doğru olacaktır. Ama vesveselerle dolu yüreklere bu deliller yetmeyebilir. O taktirde hususi deliller bekleyeceğine veseveselerini yenmeyi dene...
 

Kalpteniman

New member
Katılım
18 Ara 2008
Mesajlar
589
Tepkime puanı
587
Puanları
0
Web sitesi
www.kalpteniman.com
Evlât;
Aslında sen ataist olmamışsın h.z Allaha inanıyorsun
bu yazdığın mesajdan belli oluyor.
H.Z Allahtan işaret beklemekle Ona itimat etmediğini göstermiş
oluyorsun.

Birde şöyle demiş oluyorsun, bana işaret göster ki sana inanayım
sana ibadet yapayım.
Sanki h.z Allah senin inanmana Ona ibadet yapmana haşa muhtaçtır.

Bu halinle Ondan işaret beklemekle belki de H.z Allahı kendinden
nefret ettiriyorsun çünkü bilmeden h.z Allahı haşa kendine muhtaç
addetmiş oluyorsun.
O yüceler yücesi ki, Onun hiç bir şeye ihtiyacı yoktur
biz yaratılmış kulların Ona ihtiyaçları vardır.

İşarete gelince:
Temiz bir kalp, halis niyet, her emrine riayet hem h.z Allahın emirlerine
hem Resulullah s.a.v Efendimizin emirlerine sıdkı sadakatle teslim olmanla
beklediğin işareti alırsın.
Kaç yaşındasın bilmiyorum, ben on yaşımda namaza başladım
kuran kuran kursunu bitirmiş beş vakit namazı kılıyordum
çocuk aklımla bazen, kılıp duruyoruz Allah var diyorlar fakat nerede
hiç bir işaret yok.
Bu Allah var diyenler kendileri gerçekten HZ. Allahın varlığına
inanıyorlar mı diye şüpheye giriyordum
böyle düşünmeme rağmen ibadetimi bırakmıyordum.
Dini sohbetleri kaçırmıyordum böyle bir sohbette içkinin yasak konusu
anlatılıyordu sohbet bitti dağılırken elime küçük bir kitap verdiler.
Kitaba göz gezdirirken içkinin yasak oluşunu açıklayan bir yazı okudum.
Şöyle yazıyordu;
Vücudu sarhoş eden içkiler küllühun haramdır , ben o zaman onaltı veya onyedi
yaşındaydım ve kesin karar verdim hayatım boyunca ağzıma içkinin hiç çeşidini
koymayacağım.

İşte tam o zamanda düğüne davet edildik düğünde içki serbest olmamasına rağmen
düğün evinin maseninde içki sofrası kurulmuş benim haberim yoktu rahmetli babam
da düğün sahibinin baskısı ile o meclise katılmış benim onu bulmam lazımdı bana
orayı gösterdiler bende kapıya vurdum içeriye girdim.

Tam babama bir şey soracaktım ki beni yakaladılar içki masasına oturttular,
hadi bakalım koca delikanlı oldun iç bakalım dediler elime rakı bardağını
verdiler ben hayır deyip masaya koydum onlar yine alıp elime verdiler.
Baktılar olmuyor babama söylesene içsin deyinçe rahmetli ben karışmam
deyince yakamı bıraktılar.


O gece köyde kaldık sabah şehre döndük eve geldim kardeşim hayatımın
müjdesini verdi.
Anlatırken heyecandan zor konuşuyordu abi akşam rüyamda bizim eve padişah

kılığında birisi geldi ben benden su istedi bardaklı elimi iki elinin arasına alarak
suyu içti, içtikten sonra da ben kimim biliyormusun dedi ve, siz Lâilaheillallah
Muhammederresulullah diyorsunuz ya Ben O Muhammedim abine selâmımı söyle

ayrıca siz erkek çocuk bekliyorsunuz fakat h.z Allah size kız evlad verecek diyerek
gitmiş.

Kız evlâd konusuna gelince,Annem hamileydi benden sonra dört kız kardeş doğurmuştu
bu hamileliğinde biz hepimiz erkek kardeş bekliyorduk.
Ve kısa zaman sonra rahmetli annem bize bir kız kardeş daha doğurdu.

1958 yıllarından bahsediyorum o zamanlarda doğacak bebeğin cinsiyetinin ne olacağı
bilinmiyordu.
Nur Peygamberimiz Muhammed Mustafa s.a.v. doğacak bebeğin cinsiyetini söylemekle
rüyanın sahih olduğunu bildirmiş oldu.
İşte 1959 yıllarında ki, askere gitmeme iki yıl vardı bana gelen Nurun selamı imanıma
iman kattı.

Yani ilâhi emirlere sadakat ile sabır ile yaşarsan kâlp misafir haneni şeytandan boşalttığın
zaman YERE GÖĞE SIĞMADIM MÜMİN KULUMUN KÂLBİNE SIĞDIM,kudsi hadisin sırrına
erersin işaretler gelmeye başlar.
Sen sabırla ibadetlerine devam et fakat işaret bekleme sen O na teslim ol gözlerini haramdan
dilini yalandan boğazını haram lokmalardan temiz tut çokça tevbe istiğfar ve zikir yap en yakın
zamanda Nur Peygamberimizden s.a.v. den işaret gelir çünkü Onun bedeni toprakta Ruhu ise
sağlığında olduğu gibi aynen hayattadır irşadına devam etmektedir.

H.Z Allahın izniyle ümmetine yardım etmektedir.
Selâtı selamla çok çok meşkul olmanı tavsiye ediyorum.
Allahümme Salli Alâ Seyyidina Venebiyyina Muhammedin Ve Alâ Ali Muhammed.
 

Nichola

New member
Katılım
25 Ocak 2013
Mesajlar
4
Tepkime puanı
0
Puanları
0
teşekkür ederim sağolun cevaplarınız için Allah(c.c)'den ümit kesilmez niyeti iyi olanın akibetide iyi olurmuş inşallah gönlüme bir gün imanı nasib eder çünkü tek istediğim gerçekleri öğrenmek ve bu gerçekte cidden Allah(c.c)'nin var olduğu gibi gözüküyor :D
 

Kartalbibaktý

New member
Katılım
6 May 2012
Mesajlar
64
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ýstanbul
bunlar çok saçma hiç sevmiyorum yok zikirde bir kademe yükselme böle bişe varmı onu bile bilmiyorum yok Allah neden şöle böle falan filan alayınız boş beleş bunlarla uğraşıyonuz cevaplar arıyonuz delikanlı gibi Allaha iman edip emirlerine uyun lan harbiden çok sinirlendiriyonuz adamı sizin gibiler yüzünden bırakacam islamı en sonunda o olacak tabiki bırakmam lan şaka güzelim dini bırakıcama gidip kendimi uçurumdan bırakırım haydee Allah yardımcın olsun evlat.


Not: Kibar kibar sakin sakin iyi güzel adam olacağıma dini savunan delikanlı olmayı tercih ederim evlat.
 

Safa22

New member
Katılım
28 Ocak 2013
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Allah'ın varlığı ile ilgili şüphen var sanırım.. Belki önereceğim videoyu daha öncede seyretmişsindir ama ben yine de videonun ismini söyleyim " Müslüman olan Avustralyalı genç..." bu şekilde aratırsan ulaşabilirsin. Bu video belki sana bir ışık olur.
O da senin gibi Allah'tan bir işaret bekliyormuş.. Sonlara doğru bunu açıklıyor.
 

sýyah_

New member
Katılım
13 Ağu 2010
Mesajlar
454
Tepkime puanı
222
Puanları
0
Yaş
51
Kuran-ı Kerimde vallahi ALLAH Samedtir. Vallahi ALLAH rahimdir gibi ayetler vardır. Allah tümüyle kendi kelamı olan kuran-ı kerimde bazı yerlerde bizzat kendisi yemin eder. Allah (c.c) yüce şanı yüce makamı biz aciz kullarından etkilenmez. Hiç kimse onun makamına ulaşamaz evet doğru ancak ALLAH biz insanlardan bir tanesini huzuruna çıkarmıştır buradan yola çıkarak onun iradesinde hükmünde ne kadar önemli olduğumuzu bil. ALLAH (c.c) hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Ancak tüm yaratılanlar ona muhtaçtır. Buradan yola çıkarak ALLAH (c.c) kendi yeminini baz alarak ona dua ediniz. İsteyiniz. “benden isteyiniz” buyurmuştun bende istiyorum siz buyurdunuz bende istedim. Diyerek kalben tüm varlığınızla ondan başka hiçbir yerden yardım gelmeyeceğine inanarak isteyiniz. Ama dikkat ediniz isterken bana kendini göster gibi kendi hayalinizde canlandırdığınız birini değil. Samimiyetle gerçekten inanarak. Burada istemesini bileceksin ki almasında bileceksin gibi bir düşünce oluşmasın zihninizde, ben bunu anlatmıyorum sana istemesini öğretmeyi değil, ben size samimi değilsin demiyorum. Söylemek istediğim ALLAH’ı sına değildir. Kuranda yazanlar ALLAH kelamıdır. Buradan ALLAH’ın yalan söylemediğini görmen ve tatmin olman için sana yol gösteriyorum. ALLAH’ın kendi kelamını öğren kuranı okumayı bilmiyorsan öğren, Peygambere indirildiği dil ile öğren, yazanları o dille oku. Sonra yine tekrar oku. ALLAH (c.c) Cebrail (as) ile Peygamberimize hangi dilde okuduysa sen hem o dille oku hemde kendi dilinde mealini oku. Kendini bu konuda geliştir bilgi birikimini arttır. Fatiha suresi ve Vallahi diye başlayan ayetlerle ALLAH’a dua et. Bütün bunlardan sonra ALLAH’a yaklaşmak istediğinde yine yaratanın seni muhatap almadığını düşünürsen o zaman tekrar yaz. Saygılar ve sevgilerle…
 

araf01

New member
Katılım
17 Eyl 2012
Mesajlar
17
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
adana
:Dilim okumakla,dinlemekle,düşünmekle,izlemekle olur.
 

Z4F3R_

New member
Katılım
8 Şub 2013
Mesajlar
3
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kendinle çelişiyorsun,hem Allaha inandım mucizeleri gördüm diyorsun hemde ateist oldum diyorsun demek ki imanın tam olmamış
kuranda da geçer,müşriklere onlar inanmaları için kendielrine özel bir mucize mi bekliyorlar mealinde,

Yaptığın hatalar,öncelikle hiçbir müslüman manının tamam olup olmadığını kesin bi biçimde bilemez umutla,korku arasındadır
ya da kıldığın namazların kabul olduğunu bilemezsin

bunların hepsinden emin dahi olsan Allahı bişeyi yapmaya zorlamaya hakkın olamaz

sen zaten Allah bişeyleri yapmak,göstermek zorunda demenle imanındaki noksanlıkları döktün ortaya

iman Allaha teslimiyettir,Allaha tevekküldür

islamiyet ders çalışmak değildir ki çalıştığın derslerden geçiyorsun diye islamda da müslüman olman gerekiyor?

dinde zorlama yoktur,Allahın varlığına inanmışsan buna uygun düşüneceksin
aksi taktirde islam senin kafanda mutlak doğru değilmiş diyebiliriz
 

gizem

New member
Katılım
31 Ocak 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
istanbul
İslamın 5 şartından önce herkesin öğrenmesi gereken bir şey var. Önce inanmayı öğrenmek gerekiyor. Öğrenmeyi öğrenmek gibi. İnanmayı öğrenmeden yaptığımız ibadetlerin bir anlamı yok. Şüphe varken ibadet edebiliriz ama şüphe varken inanıyorum demek saçma olur. İnanmak öğrenilebilir bir şey mi o da ayrı bir muamma.
 

Kalpteniman

New member
Katılım
18 Ara 2008
Mesajlar
589
Tepkime puanı
587
Puanları
0
Web sitesi
www.kalpteniman.com
[QUOTE=gizem;177915]İslamın 5 şartından önce herkesin öğrenmesi gereken bir şey var. Önce inanmayı öğrenmek gerekiyor. Öğrenmeyi öğrenmek gibi. İnanmayı öğrenmeden yaptığımız ibadetlerin bir anlamı yok. Şüphe varken ibadet edebiliriz ama şüphe varken inanıyorum demek saçma olur.

İnanmak öğrenilebilir bir şey mi o da ayrı bir muamma.

İnanmak çok zor, inanmış görünen bir çok kişiler tereddüd içindedirler
fakat belli etmezler.
Çünkü her kişinin içinde h.z Allahı inkâr eden kâfir nefs var.
Resulullah s.a.v Efendimiz hadisi şerifinde;
Nefsini bilen Rabbini bilir buyurmasının sırrını öğrenmek ve nefsimizi bilmemiz lâzım.
Ancak o zaman Rabbimizi bilir O,na kalpten iman ederiz.

Biz şimdi bu hakikatı buraya yazıyoruz, içinde terbiye görmemiş h.z Allaha inanmıyan
nefs taşıyan, nefsini bilmeyen birisi bu yazıyı okuduğu zaman, bu yazıyı yazan bizden tiksinir.

Ne diyor bu yobaz, insan içinden gelen duyguları ile hareket etmeli diye düşünür ve bu işlerden
uzak durur ilgi duyanlara da düşman olur.
Çünkü içinden gelen arzunun şeytanın arzusu olduğundan habersizdir.
Az evvel, h.z Allaha nasıl iman edilir, çaresi nedir diye düşünmüştük ve nefsini bilen
Rabbini bilir hadisi şerifine tutunmuştuk.

O zaman biz kendisine uyduğumuz irademizi ki bunun adı nefstir onu kontrol altına alacağız.
Burada bizim en kıymetli olan cevherimiz aklımızdır onu devreye sokacağız nefsimizin irademizin
hükmettiği işleri akıl süzgecinden geçireceğiz nefsimizin hükmünü aklımızla uygulayacağız.
Bu çalışmayı yaparken kuran ve sünnet ışığından ayrılmayacağız.

Eğer kuran ve sünnet ışığı olmazsa akıl da yanılır.
Hadisi şerifte Resulullah s.a.v. Efendimiz;
En şiddetli düşmanın iki yanınız arasındaki nefsindir.(Beyhaki)
Buyurduğuna göre, Peygamber Efendimize iman eden bir mümin
nefsinin kendisine düşman olduğunu öğrenmiş olur.
Nefsinin kendisine düşman olduğunu öğrenen de nefsini bilmiş olur.

Ayeti kerimede;
Rabbimin merhameti olmadıkça,nefs olanca şiddetiyle kötülüğü emreder.(Yusuf 53)
Emri İlâhiyesini duyan da, nefsin şiddetinden kurtulmanın ancak h.z Allaha iman etmekle
O,ndan yardım almakla mümkün olacağını da bilmiş olur.
Yani nefsinin düşman olduğunu bilmeyen Rabbine kalpten iman edemez ancak dil ile söyler.
Ayeti kerimede;
Nefsini tertemiz yapıp arındıran felâh bulmuş kurtulmuştur.
Onu kirletip örten kişi ise,ziyana uğramıştır.(Şems 9-10)

Varın siz düşünün nefsini bilmeyen insanların akibetini,
Şu anda yeryüzünde yaşayan insanların çoğu nefsini
ilâh edinmiş nefslerine tapmaktadırlar.

Diyeceksiniz nefsine tapıyor bu kişi allaha nasıl inansın.
İçinden gelen arzuya karşı gelemiyor inanmadığı için de h.z Allahtan yardım alamıyor.

Aklını kullanacak, düşünecek ki, bu zamana kadar nefsime uydum başım belâdan
kurtulmadı, bundan sonra dikkat etmeliyim nefsine uyanlardan uzak olmalıyım,
beni insan yaratan Allahın sevdiği imanlı kişilerle irtibat kurmalıyım.
Kişi yaratıcısınını aradığı müddetçe bu yolda sebat ettikçe bir gün gelir h.z Allah
ona kendisini bulacak bir vesile nasip eder.

Hadisi şerifinde Resulullah s.a.v. Efendimiz buyuruyor.;
Vallahi ben,vefatımdan sonra, Allaha şirk koşmanızdan korkmuyorum,
Fakat nefslerinize uyacağınızdan korkuyorum. (Buhari 661)

H.z Allah c.c cümle ümmeti muhammedi nefslerini şeytana kaptıran kullarından
eylemesin Zatına has kul, Peygamberi Muhammed Mustafa S.A.V.Efendimize
ümmet etsin inşaAllah..
 

gizem

New member
Katılım
31 Ocak 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
istanbul


İnanmak çok zor, inanmış görünen bir çok kişiler tereddüd içindedirler
fakat belli etmezler.

Ben de tam da bundan bahsediyordum. İnanmak o kadar kolay değil. Ama inanmış gibi görünmek çok kolay. İnanmış gibi görünen bir çok kişinin tereddüt içinde olduğunu biliyoruz. O yüzden ''şüphe varken inanıyorum demek saçma olur'' dedim.

O yüzden ibadet etmeden önce inanmayı öğrenmek gerekiyor. Bunun bir tekniği yok. Herkesin içsel dünyası farklıdır. İnsanların içinden ne düşündüğünü asla bilemezsiniz. İbadet edipte içinde kafir olabilir. Yüzünüze gülüp içinden küfredebilir ya da türlü türlü şeyler düşünebilir. Bir insan diğerlerini kandırabilir ama kendini hiçbir zaman kandıramaz. İnanıp inanmadığını bir tek kendisi bilir. İnanmıyorsa da yapacak bir şey yoktur, bunu ancak kendi kendine aşabilir. Başkalarının baskıları onu inanıyormuş gibi görünmekten öteye geçiremez.

Birisi daha tehlikeli ama çözemedim. İnanmamak mı yoksa inanıyormuş gibi görünmek mi?
 

Kalpteniman

New member
Katılım
18 Ara 2008
Mesajlar
589
Tepkime puanı
587
Puanları
0
Web sitesi
www.kalpteniman.com
Ben de tam da bundan bahsediyordum. İnanmak o kadar kolay değil. Ama inanmış gibi görünmek çok kolay. İnanmış gibi görünen bir çok kişinin tereddüt içinde olduğunu biliyoruz. O yüzden ''şüphe varken inanıyorum demek saçma olur'' dedim.

O yüzden ibadet etmeden önce inanmayı öğrenmek gerekiyor. Bunun bir tekniği yok. Herkesin içsel dünyası farklıdır. İnsanların içinden ne düşündüğünü asla bilemezsiniz. İbadet edipte içinde kafir olabilir. Yüzünüze gülüp içinden küfredebilir ya da türlü türlü şeyler düşünebilir. Bir insan diğerlerini kandırabilir ama kendini hiçbir zaman kandıramaz. İnanıp inanmadığını bir tek kendisi bilir. İnanmıyorsa da yapacak bir şey yoktur, bunu ancak kendi kendine aşabilir. Başkalarının baskıları onu inanıyormuş gibi görünmekten öteye geçiremez.

Birisi daha tehlikeli ama çözemedim. İnanmamak mı yoksa inanıyormuş gibi görünmek mi?


İnanmadığı halde inanmış görünmek daha tehlikeli, Çünkü münafıklık yapıyor.
 

gizem

New member
Katılım
31 Ocak 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
istanbul


İnanmadığı halde inanmış görünmek daha tehlikeli, Çünkü münafıklık yapıyor.

Haklısınız...Ben de inanmadığı halde inanmış gibi görünmenin daha tehlikeli olduğuna kanaat getirdim. Her şeyden önce inanmadığı halde inanmış gibi görünmek, dürüstlük değildir. Dolayısıyla kendi içinde ahlaksızlıktır. Baskı altında inanmış gibi görünen birinin, baskı ortadan kalktığında neler yapabileceğini düşünemiyorum bile. Diğeri ise daha dürüst. En azından kendi içinde iki yüzlü değil.
 

Kalpteniman

New member
Katılım
18 Ara 2008
Mesajlar
589
Tepkime puanı
587
Puanları
0
Web sitesi
www.kalpteniman.com
Gizem ve çakır iyi ki varsınız,
En azından fikir teatisi yapabiliyoruz.
Diğer kardeşlerin sesleri çıkmıyor hep dinlemedeler sebebini anlıyamadım.

Üç sene kadar evvel böyle değildi çok hararetli yazışmalar yapılıyordu.
Şimdi ise gizem, çakır. bazen de radikal nickli kardeşimizin adına rastlıyoruz.

Halbuki siteye girdiğimiz zaman gözlerimiz yeni bilgiler görmek istiyor.
Bu iş bekir kardeşimize düşüyor, buraya üye olan kardeşler takımı teşkil
ediyor, bekir kardeşimiz ise bu takımın idarecisi, bizlere konular üretecek
biz de o konulardan bilmediklerimizi öğreneceğiz.

Acizane fikrim bu.
 
Üst Alt