Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
müzik ve çalgı aletleri dinlemek caizmi ??
- Konbuyu başlatan Allahýnaskeri
- Başlangıç tarihi
T
Hersey iki tarafli kullanilir hersey Allah in haram saymadigi hersey iki tarafli da kullanilir. Müzikle insan tedavisi bile olurken kalkip haram demek hangi akla hizmet. Kuran müziki bir sekilde neden okunuyor o zaman ?
Biz Kuran a göre yargilanacagiz her insan Kuran a baglidir her insan icin yeni kitap icat etmeye tabi gerek yok.
T
Ben kanit istiyorum kardesim. Kanitsiz x bir insan yemek yemede haram kilinmistir der.
T
Kardesim ben kimse ile yarisma derdinde degilim konustugun un biraz tutarli olmasina dikkat et sadeBenimle yarışmayınız kaybedersiniz
hanefi, şafi, maliki ve hanbeli mezheplerinin meşhur olanb görüşlerine göre ud, tambur,saz,davul,zurna,rebab,kemençe,telli çalgılar vb. telli çalgılarla ney ve bütün üflemeleri çalgıları kullanmak haramdır. bunları dinlemeye ve çalmaya devam eden kimselerin şahidlikleri kabul edilemez.
Ebu malik yada Ebu Amirden rivayet edilene göre hadisi şerifte
'' Ümmetimden bir topluluk olacak. Onlar zinayı, ipeği, içkiyi, çalgı aletlerini helal sayacaklar.''
SEYDA MUHAMMED KONYEVİ(k.s) FETVALAR shf242
Peygamberimizinde az da olsa bu ahir zamandan bahsediyo, ama biz haram olan şeylerle helal olsun ilahi bile yapıyoruz. ALLAH sonumuzu hayır etsin
Ebu malik yada Ebu Amirden rivayet edilene göre hadisi şerifte
'' Ümmetimden bir topluluk olacak. Onlar zinayı, ipeği, içkiyi, çalgı aletlerini helal sayacaklar.''
SEYDA MUHAMMED KONYEVİ(k.s) FETVALAR shf242
Peygamberimizinde az da olsa bu ahir zamandan bahsediyo, ama biz haram olan şeylerle helal olsun ilahi bile yapıyoruz. ALLAH sonumuzu hayır etsin
Cümlemizden Kardeşim Ahir Zamandayiz Rabbimizin Emirlerine Ne Kadar çok, özenle Uyarsak O Kadar Kardayiz. Resulullah şefaatcimiz Olsun Inşallah. Insanlari Namaza Davet Etmek Islama Dinini Yayamak Gerekir. Burada Bulunmamizin Amacida Bir Nevi Islama Hizmet Değil Midir?
Allah Hepimizden Razi Olsun, Yar Ve Yardimcimiz Olsun Inşallah
Allah Hepimizden Razi Olsun, Yar Ve Yardimcimiz Olsun Inşallah
çalgi
çalgi
İMAM GAZALİ ----KALPLERİN KEŞFİ
DUA VE SELAMLA...
Kadi Ebû Tayyib Taberi, Safii\'den, Mâliki´den, Ebû Hanife\'den ve bunlardan baska daha bir gurup âlimden çalgi dinlemenin haram oldugunu bildiren sözler rivayet etmektedir.
Imâm-i Safii «Adâb-Ül Kaza» adli eserinde
«Sarki söylemek bâtila yakin, makruh bir eglencedir. Onun ile çok mesgul
olan, sahidligi kabul edilmez bir sefihdir» buyurur.
Ebû Tayyib buyurdu ki:
«imâm-i Sâfii ve arkadaslarina göre, insanin yakini olmayan bir kadinin sesinden sarki dinlemesi kadin ister meydanda, Ister perde arkasindan söylesin, ister hür, ister köle olsun kesinlikle caiz degildir»
Safii\'nin kendisi
«Halki toplayip cariyesinden sarki dinleten kimse, sahidligi kabul edilmez bir sefihdir» der.
Yine bildirildigine göre Imâm-i Safii , kamisla tirampet çalmayi kerih görür. Bu Kur\'an-i Kerim\'i dinlemekten alakoymak için, zindiklarin icâd ettigi bir hareketdir demistir.
Bu bahisde Imâm-i Safii buyurdu:
Peygamber´imizin Sünneti\'nin isigi altinda diger oyunlara nazaran tavla oynamak daha mekrûhdur. Satranç oynamayi da hos karsilamam. Bütün oyun çesitlerini mekruh görürüm. Çünki oyun, dindarlara ve mürüvvet sahiplerine yakisan bir is degildir.»
Imâm-i Mâlik sarki söylemeyi yasaklayarak «Insan bir câriye satinalsa da sarkici oldugunu görse, yaptigi alis-verisi tek tarafli olarak bozup cariyeyi geri verebilir»
Imâm-i Mâlik\'ih bu kanâatini. Ibrahim Ibni Sâid hariç, diger Medine âlimleri paylasmaktadir.
imâm-i Azâm\'a (Allah Ondan razi olsun) gelince. O da sarki dinlemeyi günâh görüp, mekruh saymistir. Süfyan-Üs Sevrî, Hammad, Ibrahim. Sabi ve benzeri Küfe\'li âlimler de (Allah cümlesinden razi olsun!} bu görüstedirler.
imamlarin yukardan beri siralanan görüsleri. Kadi Ebû Tayyib-ut Taberi\'den nakledilmistir.
Ebû Tâlib-i Mekkî ise, bazi âlimlerin sarki dinlemeyi mubah saydiklarini naklederek «Sâhâbilerden Abdullah Ibni Cafer. Abdullah Ibni Zübeyr. Mugire Ibnî Sube. Muâviye ve baskalari sarki dinlemislerdir.
Ilk müslümanlar arasinda sahâbi ve tabiinden bir çoklari bunda bir mahzur görmemislerdir. Ileri gelen Hicâzlilar simdi de Mekke\'de Tesrik günleri gibi Allah\'in ibâdet ile geçirilmesini emretmis oldugu belirli günlerde bile sarki dinlerler.
Medine\'liler de bu konuda Mekkeliler gibi davranmaktadirlar. Bu is zamanimiza kadar böyle gelmistir. Görev zamanina kavustugum Kadi Ebû Kervan\'in halka sûfiler için hazirlanmis besteler çalan cariyeleri vardi.
Ata\'nm sarki söyleyen iki cariyesi vardi. Dostlari bunlari dinlerdi. Ebû Kasan Ibni Seiim\'e «Sen sarki dinlemeyi nasil yasaklarsin ki, Cüneyd-ül Bagdadî, Sirri Sakati ve Zunnûn-u Misrî sarki dinlerlerdi» denilmis, o da: «Ben onu nasil haram görebilirim ki, benden daha hayirli olanlar bile bunu caiz görerek dinlediler, demistir.
Abdullah Ibni Cafer sarki dinler, sadece sarki dinlerken oynamayi caiz görmezdi.»
Rivayete göre Yahya Ibni Muâz buyurdu ki: «Biz üç seyi kaybettik, onlari göremiyoruz, ben bunlari tek - tük görüyorum:
1 — Iffet ile birlikte yüz güzelligi,
2 — Dine baglilikla birlikte güzel söz,
3 — Vefa ile birlikte dostluk»
Ben bu naklettiklerimi aynen Haris El - Muhâsibî\'ye dayanarak belirten bir kitabdan okudum. Bu sözlerinden, onun takva sahibi, dini bahislerde titiz ve ehil olmasina ragmen, sarki dinlemeyi caiz gördügü anlasilir.
Sarki dinlemeyi izin veren Ibni Mucahid haksiz davetlere icabet etmezdi. Buradan bir takim ulemanin lehde, aleyhde sözleri çikarilmistir.
Ibni Cûreye sarki dinlemeye ruhsat vermis. «Kiyamet günü sarki dinlemek seveplardan mi, yoksa günahlardan mi sayilir» diye bir soruya su cevabi verir, ne sevap amellerden sayilacak ve ne de günâh olan amellerden. Çünki bu bos söz söylemeye benzer. Ulu Allah (C.C) «Allah, maksatsiz yere yaptiginiz yeminlerden dolayi sizi mes\'ûl tutmaz» buyurmustur.
Bu husûsde çesitli görüsleri naklettik. Uygulayacagi gerçegi arayanlar söz uzadikça görüslerin çatistigini görerek ya hayrette kalirlar yahud da kendi arzulari istikametinde olan bir görüse meylederler. Bu davranislarin her ikisi de kusurludur. Isin dogrusu, hakki, hakikat usulü ile aramaktir. Bu da mahzurluk ve mübâhlik bakis acisi altinda yürütülecek arastirmalarla olur. (Bu hususda, kesin hüküm bildiren Hadis\'i Serifler mevcuddur, lâkin buraya alinmamis. Bununla birlikte, eserin tamâmi, hattâ bir sonraki bölümü okundugunda, bu husûsda kesin hükmün mevcûd oldugu görülecekdir: Münekkid)
çalgi
İMAM GAZALİ ----KALPLERİN KEŞFİ
DUA VE SELAMLA...
Kadi Ebû Tayyib Taberi, Safii\'den, Mâliki´den, Ebû Hanife\'den ve bunlardan baska daha bir gurup âlimden çalgi dinlemenin haram oldugunu bildiren sözler rivayet etmektedir.
Imâm-i Safii «Adâb-Ül Kaza» adli eserinde
«Sarki söylemek bâtila yakin, makruh bir eglencedir. Onun ile çok mesgul
olan, sahidligi kabul edilmez bir sefihdir» buyurur.
Ebû Tayyib buyurdu ki:
«imâm-i Sâfii ve arkadaslarina göre, insanin yakini olmayan bir kadinin sesinden sarki dinlemesi kadin ister meydanda, Ister perde arkasindan söylesin, ister hür, ister köle olsun kesinlikle caiz degildir»
Safii\'nin kendisi
«Halki toplayip cariyesinden sarki dinleten kimse, sahidligi kabul edilmez bir sefihdir» der.
Yine bildirildigine göre Imâm-i Safii , kamisla tirampet çalmayi kerih görür. Bu Kur\'an-i Kerim\'i dinlemekten alakoymak için, zindiklarin icâd ettigi bir hareketdir demistir.
Bu bahisde Imâm-i Safii buyurdu:
Peygamber´imizin Sünneti\'nin isigi altinda diger oyunlara nazaran tavla oynamak daha mekrûhdur. Satranç oynamayi da hos karsilamam. Bütün oyun çesitlerini mekruh görürüm. Çünki oyun, dindarlara ve mürüvvet sahiplerine yakisan bir is degildir.»
Imâm-i Mâlik sarki söylemeyi yasaklayarak «Insan bir câriye satinalsa da sarkici oldugunu görse, yaptigi alis-verisi tek tarafli olarak bozup cariyeyi geri verebilir»
Imâm-i Mâlik\'ih bu kanâatini. Ibrahim Ibni Sâid hariç, diger Medine âlimleri paylasmaktadir.
imâm-i Azâm\'a (Allah Ondan razi olsun) gelince. O da sarki dinlemeyi günâh görüp, mekruh saymistir. Süfyan-Üs Sevrî, Hammad, Ibrahim. Sabi ve benzeri Küfe\'li âlimler de (Allah cümlesinden razi olsun!} bu görüstedirler.
imamlarin yukardan beri siralanan görüsleri. Kadi Ebû Tayyib-ut Taberi\'den nakledilmistir.
Ebû Tâlib-i Mekkî ise, bazi âlimlerin sarki dinlemeyi mubah saydiklarini naklederek «Sâhâbilerden Abdullah Ibni Cafer. Abdullah Ibni Zübeyr. Mugire Ibnî Sube. Muâviye ve baskalari sarki dinlemislerdir.
Ilk müslümanlar arasinda sahâbi ve tabiinden bir çoklari bunda bir mahzur görmemislerdir. Ileri gelen Hicâzlilar simdi de Mekke\'de Tesrik günleri gibi Allah\'in ibâdet ile geçirilmesini emretmis oldugu belirli günlerde bile sarki dinlerler.
Medine\'liler de bu konuda Mekkeliler gibi davranmaktadirlar. Bu is zamanimiza kadar böyle gelmistir. Görev zamanina kavustugum Kadi Ebû Kervan\'in halka sûfiler için hazirlanmis besteler çalan cariyeleri vardi.
Ata\'nm sarki söyleyen iki cariyesi vardi. Dostlari bunlari dinlerdi. Ebû Kasan Ibni Seiim\'e «Sen sarki dinlemeyi nasil yasaklarsin ki, Cüneyd-ül Bagdadî, Sirri Sakati ve Zunnûn-u Misrî sarki dinlerlerdi» denilmis, o da: «Ben onu nasil haram görebilirim ki, benden daha hayirli olanlar bile bunu caiz görerek dinlediler, demistir.
Abdullah Ibni Cafer sarki dinler, sadece sarki dinlerken oynamayi caiz görmezdi.»
Rivayete göre Yahya Ibni Muâz buyurdu ki: «Biz üç seyi kaybettik, onlari göremiyoruz, ben bunlari tek - tük görüyorum:
1 — Iffet ile birlikte yüz güzelligi,
2 — Dine baglilikla birlikte güzel söz,
3 — Vefa ile birlikte dostluk»
Ben bu naklettiklerimi aynen Haris El - Muhâsibî\'ye dayanarak belirten bir kitabdan okudum. Bu sözlerinden, onun takva sahibi, dini bahislerde titiz ve ehil olmasina ragmen, sarki dinlemeyi caiz gördügü anlasilir.
Sarki dinlemeyi izin veren Ibni Mucahid haksiz davetlere icabet etmezdi. Buradan bir takim ulemanin lehde, aleyhde sözleri çikarilmistir.
Ibni Cûreye sarki dinlemeye ruhsat vermis. «Kiyamet günü sarki dinlemek seveplardan mi, yoksa günahlardan mi sayilir» diye bir soruya su cevabi verir, ne sevap amellerden sayilacak ve ne de günâh olan amellerden. Çünki bu bos söz söylemeye benzer. Ulu Allah (C.C) «Allah, maksatsiz yere yaptiginiz yeminlerden dolayi sizi mes\'ûl tutmaz» buyurmustur.
Bu husûsde çesitli görüsleri naklettik. Uygulayacagi gerçegi arayanlar söz uzadikça görüslerin çatistigini görerek ya hayrette kalirlar yahud da kendi arzulari istikametinde olan bir görüse meylederler. Bu davranislarin her ikisi de kusurludur. Isin dogrusu, hakki, hakikat usulü ile aramaktir. Bu da mahzurluk ve mübâhlik bakis acisi altinda yürütülecek arastirmalarla olur. (Bu hususda, kesin hüküm bildiren Hadis\'i Serifler mevcuddur, lâkin buraya alinmamis. Bununla birlikte, eserin tamâmi, hattâ bir sonraki bölümü okundugunda, bu husûsda kesin hükmün mevcûd oldugu görülecekdir: Münekkid)
ama imamı rabbani her türlü nağmeyi haram kılması haram olduğundan değil harama teşvik yolunda kapı olduğundadır. mesela ilahilerin haram olmadığını söyler lakin haram olan ezgilere açılan kapı odluğu için yani nefis kendini muhafa edemez ona kayr cihetinde ondanda uzak durulması gerektiğini söylemiştir.. aslında haramda helalde belli zira zatlar takvası nispetinde amel ettikleri için böyle güzel açıklamalr yapıp bize takva ehlinin yolunu göstermişlerdir..
T
Kainatda bir nota oldugunu söylüyor bilim adamlari siz müzigi haramlastira durun.
''nikahı ilan ediniz ve nikahlarınızda def çalınız'' saygıdeğer arkadaşım şu hadiste nikahın bir merasim halk dili ile düğün ile yapılması önerilmiş.Tabiki herşeyin bir adabı vardır.Nikah taraflar için mutluluk verici bir durumdur.burada uygun ölçüler içinde eğlence yapılmalıdır.burada gözümüze çarpan iki kelime vardır. bunlar ilan etmek,duyurmak ve def çalmak,birşeyi duyurmanın yolu,ilan etmek için baş vurulucak olay o döneme göre def çalmaktır. yani burada ve bu konudaki nikahta ilan başlığı altındaki hadislerde Peygamber efendimiz sav. nikahın açıklanması ilanı üzerinde durmuştur.def çalmak ise o dönemin neticesidir.diğer hadislerinde de ensarın eğlenceyi sevdiğinden bahs eder.bu içtimai hayatın bir sonucudur.insanlar böyle günlerde bir araya gelme fırsatına nasiptir.tabiki böyle bir kutlamanın,eğlencenin tertibeden gelen misafirleri hoşnut etmek açısından önemlidir.buradaki def çalmak,meşru eğlencedir,buradan başka bir şey biz çıkaramayız.Bu önemli bir husustur günümüzde,aslında bu düzenleme topluma ve çağa göre değişsede meşru olma durumu,şunlar olsa gerektir.
1-kadın-erkek karışmamak
2-müzikte küfür,yahut,insanı şehevi arzulara götürecek ses,aynı zamanda öfkelendirme veyahut aşırı üzme,kederlendirme,isyan sözleri,
3- müzikle beraber açık saçık gösteriler,danslar.
4-ikramların helal oluşu
biz açıkça bunları gözetmeye çalışırız.
bu ve benzeri hadislerde ilan etme şart,meşru eğlencenin ise tavsiye olduğunu düşünürüz.
birde konu hakkında icma kararı varsa ona uyulur,birtek kıyas ölçü olmaz.icma yoksa istediğin bir görüşü uygularsın.önemli olan nastır.Kuran ve sünnettir.bunlarından çıkan icmadır.ilan hususu icma ile sabittir.ama kutlamanın tarzı nass ters düşmeyen hertürlü kıyas ile olur.
biz bu kadar biliriz.selametle..
1-kadın-erkek karışmamak
2-müzikte küfür,yahut,insanı şehevi arzulara götürecek ses,aynı zamanda öfkelendirme veyahut aşırı üzme,kederlendirme,isyan sözleri,
3- müzikle beraber açık saçık gösteriler,danslar.
4-ikramların helal oluşu
biz açıkça bunları gözetmeye çalışırız.
bu ve benzeri hadislerde ilan etme şart,meşru eğlencenin ise tavsiye olduğunu düşünürüz.
birde konu hakkında icma kararı varsa ona uyulur,birtek kıyas ölçü olmaz.icma yoksa istediğin bir görüşü uygularsın.önemli olan nastır.Kuran ve sünnettir.bunlarından çıkan icmadır.ilan hususu icma ile sabittir.ama kutlamanın tarzı nass ters düşmeyen hertürlü kıyas ile olur.
biz bu kadar biliriz.selametle..