Sevgili bekir:
Bir tek soru soracağım. Peygamberin Allah gibi hüküm verme yetkisi varmıdır yokmudur? Lütfen cevabınız var ya da yok şeklinde olursa sevinirim....
Hepiniz Allaha emanet olasınız....
Sayın bergüzar hüküm derken anladığınız acaba verilen emrin yada tavsiyenin müslüman erkek ve kadınların muhayyerliğini ortadan kaldıran sözlermidir.Evet diyorsanız ayet aşağıda. Bu arada elbette ALLAH c.c nin elçisinin hükmü nefsinden değil vahy den kaynaklıdır.Bu hükme uymakta insanı müşrik yapmaz.Zira öyle olsaydı ALLAH teala aşağıda ki ayeti vahyedermiydi Selametle
"Allah ve resulü bir işte hüküm verdiklerinde, inanmış bir erkekle inanmış bir kadının, işlerini kendi isteklerine göre belirleme hakları yoktur. Allah'a ve resulüne isyan eden, açık bir sapıklığa batıp gitmiş demektir. AHZAB-36 Yaşar Nuri Öztürk meali
Sevgili bekir:
Bir tek soru soracağım. Peygamberin Allah gibi hüküm verme yetkisi varmıdır yokmudur? Lütfen cevabınız var ya da yok şeklinde olursa sevinirim....
Hepiniz Allaha emanet olasınız....
Peki sevgili mücahid:
Kuranın eksiksiz, çelişkisiz bir kitap olduğuna inanıyormusunuz?
Muhterem Muhabbetci
Hulasa, siz Kur'an ın yedi değişik anlamı olduğunu iddia ediyorsunuz. Yedi değişik insan, yedi değişik anlam, yedi değişik hüküm. Maşaallah, olduysa mübarek olsun.
İşin en fenası, bu hükmünüze bir de rağbet etmediğiniz " hadis "ekliyorsunuz.
Ve üstelik hadisi de değiştirip, kendinize mesned etmeye çalışıyorsunuz. Çok manidar!?
Ve de sorsam size ( o ki, hadis, Kur'an ile çelişmez) bu iddia ettiğiniz hadis, Kur'an ın hangi ayetinde var? gerçi siz bu feraset ile onada bir içtihad yaparsınız ya, neyse...
Ben size önce, kendi fikirlerinize mesned ettiğiniz hadisin, doğrusunu vereyim inşaallah.
921 - Omer Ibnu'l-Hattab (radiyallahu anh) anlatiyor: "Hisam Ibnu Hakim Ibni Hizam'i, Furkan suresini farkli sekillerde okurken dinledim. Resulullah ( aleyhissalatu vesselam) bana bu sekillerden hicbiriyle okumamisti. Namazin icinde adamin uzerine atilacak oldum. Kendimi zorla zabtedip namazi bitirmesini bekledim. Selami verir vermez ridasindan tutup kendime dogru cektim ve: "Sana bu sureyi (boyle okumayi) kim ogretti?" diye sordum. Hisam: "Onu bana Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ogretti!" demez mi! (Tepem atti):
"- Yalan soyluyorsun, onu Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bana da ogretti, ama senin okuduguna hic benzemiyor!" dedim. Adami derdest edip dogru Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a goturdum.
"- Ey Allah'in Resulu, dedim, bu adami Furkan suresini, bana hic okumadigin cok farkli sekillerde okuyor gordum!"
Resulullah, sukunetle: " Hele yakasini sal!" diye emretti ve ona donerek:
" Ey Hisam oku bakalim!" dedi. Hisam, kendisinden isittigim sekilde, sureyi yeniden okudu. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bana yonelerek:
" Evet, sure bu sekilde indirildi!" buyurdu. Sonra bana: " Ey Omer, dedi. Sen de oku!"
Ayni sureyi ben de, bana ogretmis oldugu sekilde okudum. Bunun uzerine Resulullah (aleyhissalatu vesselam) su aciklamayi yapti:
" Evet sure bu sekilde (de) nazil oldu. Biliniz ki, bu Kur'an yedi harf (sekil) uzere indirilmistir. Bunlardan hangisi kolayiniza gelirse onunla okuyun."
Buhari, Fedailu'l-Kur'an 5, 27, Husumat 4, Tevhid 53; Muslim, Musafirin 270, (818); Ebu Davud, Salat 357, (1475); TirmizI, Kira'at 2, (2944); NesaI, Salat 37, (2, 150-152); Muvatta, Kur'an 5, (1,102).
Bu hadisi açıklayan ilim ehli, ittifaken ve ağırlıklı olarak; bu yedi harf üzere olmanın, lehçe olarak, lafz olarak algılanması gerektiği ve mana olarak her hangi bir değişikliği ifade etmediğidir...
Yani siz hem hadis kabul etmiyor, hem hadisleride kendinize göre manalandırıyor, üstelik birde kendinize şahid tutuyorsunuz...
Bakın hazır siz hadisten ahkam keserken, sizin durumunuza ışık tutacak bir hadis bildireyim.
Mikdam Ibnu Ma'dikerib (radiyallahu anh) anlatiyor: Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Haberiniz olsun, rahat koltugunda otururken kendisine benim bir hadisim ulastigi zaman kisinin: "Bizimle sizin aranizda Allah'in kitabi vardir. Onda nelere helal denmisse onlari helal biliriz. Nelere de haram denmisse onlari haram addederiz" diyecegi zaman yakindir. Bilin ki, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in haram kildiklari da tipki Allah'in haram ettikleri gibidir"
Ebu Davud, Sunne, 6, (4604); Tirmizi, Ilm 60, (2666); Ibnu Mace, Mukaddime 2, (12).
Ebu Davud'un rivayetinin bas kisminda su ziyade vardir: "Haberiniz olsun, bana Kitap ve bir o kadar da (sunnet) verildi." Rivayetin gerisi yukaridaki manada devam eder.
Ebu Davud'un rivayetinin sonunda su ziyade de mevcuttur: "Haberiniz olsun (Kur'an'da zikri gecmiyen) ehli esegin eti de size helal degildir, vahsi hayvanlardan parcalayici disi (kopek disi) olanlar, keza muahedeli olanlarin yitikleri de haramdir. Ancak esya sahibi, ihtiyaci olmadigi icin, kasden terketmisse o mustesna. Bir kimse bir kavme ugradigi zaman, ona ikram etmek, o kavme vazife olur. Sayet ikram etmezlerse, o kimse, hak ettigi ikramin mislince onlari cezalandirir."
Allah hidayete erdirsin...
Sayın berguzar
Bu kadar teknik ve derin ayrıntıdan sonra bu sorduğunuz soru, münazarayı "demagojik" üsluba dönüştürür sadece. Sorduğunuz soruya var-yok demek o kadar yüzeysel kalır ki, sadece sizi tatmin eder belki. O yüzden var yada yok diye kabul edin, hangisi sizi memnun ederse.
Mütemadiyen sizin sorularınıza cevap verdim, siz ise benim sorularımı cevapsız bırakıyorsunuz. Bir soru da siz cevaplayın, alıntısız, sade sizin düşünceniz olan da, bende bir yere varabileyim. Ne diyor aşağıda ki ayet, kime diyor, ne emrediyor.
Selam ile
Nisa 80 : "Resule itaat eden Allah'a itaat etmiş olur. Yan çizen çizsin, biz seni onlar üzerine bekçi göndermedik."
Bu sorunuzu yanıtlamayı İMAN'ıma saygısızlık addediyorum.Selametle
Mesela elifnisa sordu, peygamber şöyle abdest almıştır bize de öyle öğütlemiştir diye. Ben de şiddetle şunu savundum, Allah maide 6 da abdesti hangi hallerde ve nasıl alacağımız bize tariflemiş, bunun üstüne peygamber asla birşey katmamıştır diyorum. Ve ben sünnete uygun değil de kurana uygun abdest aldığım zaman bu abdestim sahih değil diye kim diyebilir dedim. Bu yüzden resule itaat, kurana itaattir.... Ancak kurana uygun olmayan sünnet ve hadisi red ettiğimiz zaman da peygamber redcisi, hatta bazı arkadaşlar tarafından daha farklı isimlendirmeler ile karşılaştık. Son kez söylüyorum, resule itaat, kurana itaatir. Çünkü o kuran ekseninden şaşmamıştır.
Hepiniz Allaha emanet olasınız...
Bu tür söylemler insanları inciten, insanlar üzerinde itham ağırlıklı söylemlerdir, ben bunları söylemekten kaçınırım, çünkü iyi bilirimki kalplerdekini en iyi bilen Allahtır, Allahın esas aldığı takva giysisidir. Bu yüzden beni bu tarz yargılamak ne sizin haddiniz ne de hakkınız diyorum....sevgili bergüzar abla,
ben şunu söylüyorum, kuranda yüzünüzü yıkayın demiştir fakat yüz yıkama adeti insanlara göre değişiklik gösterir. yüzden maksat nedir? her kez yüzünü farklı şekil ve biçimlerde yıkar. peygamber efendimiz bize yüzümüzü yıkamayı öğretmiştir.
diyelimki siz ehliyet almak için kitap aldınız ve teoriyi öğrendiniz peki pratiğe nasıl geçeceksiniz? teoriyi öğrendim ben verin ehliyetimi araba kullanıcam diyebilirmisiniz?
hayır teoriden sonra pratigide ogrenmelisiniz. ve bir ogretmen size direksiyonda ders verir. teoride direksiyonu tutun der, pratikte ögretmen direksiyonu nasıl tutacagınızı gosterir.....Güzel kardeşim, yeni doğmuş bir bebek 1 yaşlarında yürümeye başlar ve kimse ona bak böyle yürüyeceksin de demez, bu kendiliğinden gelişir, verdiğiniz örnek oturmuyor konuya. Birine yüzünü yıka desen, yüzünün neresi olduğunu biliyorsa zaten yıkar, ama insan yüzünün neresi olduğunu bilmiyorsa buna yapılacak birşey yoktur.
peygamberimiz postacı değildir kuranı alın okuyun ben gidiyorum dememiş pratikte hayat biçimi haline getirmiştir ve insanlara neyi nasıl yapacaklarını öğretmiştir. ....Peygambere postacı kelimesini senin gibi düşünenler bizim söylemimizmiş gibi lanse ediyor ve sende bunlara alet oluyorsun maalesef. Peygamber elçidir, Allahın hükmünü bize ileten kişidir ancak hiçbirimizin yapıp ettiklerinden sorumlu olmadığı da kuranla sabittir....
ayrıca makyaj konusuna değinmeyecektim ama kuranı referans aldığınızı söylüyorsunuz ama makyajımı yaparım diyorsunuz?
ben bir bayan olarak makyajın neden yapıldığını iyi bilirim bakımlılıkla filan alakalı değil bu...Bu sadece senin şahsına münhasır bir görüş. Bu konuda mücahide dedim ki sen niye traş oluyorsun,erkeğin bakımının cinsellikle alakası olmadığını söyledi, yani sende bir bayan olarak ne yaparsan yap cinsel objesin, bunu göremiyorsan daha ben sana ne diyeyim.... hacı şakirle yüzünü yıkayan ve nurlu bir yüze sahip olan kadın bakımlıdır yoksa 10 ton boyalı yüzle sokaga cıkan bayan sadece kendini cazibeli göstermeyi amaç edinir.... Bu görüş de seni bağlar, cumhurbaşkanının ve başbakanın eşleri tesettürlü, ancak ikisi de makyaj yapıyor ve sen diyorsun ki onlar bile cinsel cazibelerini ön plana çıkarıyorlar, oldumu şimdi senin savunduğun buraya bak. Yüzündeki nur yüzünü yıkadığın sabuna değil, senin takvana bağlıdır, ah bunu bir kavrayabilseniz.... kuranda boyanın sacınızı acın....kuranda başınızı örtün de zorlama bir yorumdur, ancak inanan kadın hürdür, ister kapatır başını ister açar, Allahın istediği insan kimliğini ön plana çıkarmasıdır cinselliğini değil... bakımlı kadın budur diye bir ibare geçmez. ... Bunları bulamazsın kuranda, çünkü kişinin insiyatifine bırakılmıştır....Kuranda hayızlı iken namaz kılmayın ibaresi geçmez ama sen kılmıyorsun hadislere sarılarak... Bu kurana nasıl baktığına bağlıdır....insanlara hadislerin yanlışlarını anlatmaya başlamadan önce, önce kendi nefsimizi bir terbiye edelim gerçekten kuran ahlakına uyuyormuyuz bir bakalım ondan sonra kalkıp ahkam keselim lütfen.
insanlara hadislerin yanlışlarını anlatmaya başlamadan önce, önce kendi nefsimizi bir terbiye edelim gerçekten kuran ahlakına uyuyormuyuz bir bakalım ondan sonra kalkıp ahkam keselim lütfen.
Bu tür söylemler insanları inciten, insanlar üzerinde itham ağırlıklı söylemlerdir, ben bunları söylemekten kaçınırım, çünkü iyi bilirimki kalplerdekini en iyi bilen Allahtır, Allahın esas aldığı takva giysisidir. Bu yüzden beni bu tarz yargılamak ne sizin haddiniz ne de hakkınız diyorum....
Güzel kardeşim, yeni doğmuş bir bebek 1 yaşlarında yürümeye başlar ve kimse ona bak böyle yürüyeceksin de demez, bu kendiliğinden gelişir, verdiğiniz örnek oturmuyor konuya. Birine yüzünü yıka desen, yüzünün neresi olduğunu biliyorsa zaten yıkar, ama insan yüzünün neresi olduğunu bilmiyorsa buna yapılacak birşey yoktur.
Peygambere postacı kelimesini senin gibi düşünenler bizim söylemimizmiş gibi lanse ediyor ve sende bunlara alet oluyorsun maalesef. Peygamber elçidir, Allahın hükmünü bize ileten kişidir ancak hiçbirimizin yapıp ettiklerinden sorumlu olmadığı da kuranla sabittir....
Bu sadece senin şahsına münhasır bir görüş. Bu konuda mücahide dedim ki sen niye traş oluyorsun,erkeğin bakımının cinsellikle alakası olmadığını söyledi, yani sende bir bayan olarak ne yaparsan yap cinsel objesin, bunu göremiyorsan daha ben sana ne diyeyim....
Bu görüş de seni bağlar, cumhurbaşkanının ve başbakanın eşleri tesettürlü, ancak ikisi de makyaj yapıyor ve sen diyorsun ki onlar bile cinsel cazibelerini ön plana çıkarıyorlar, oldumu şimdi senin savunduğun buraya bak. Yüzündeki nur yüzünü yıkadığın sabuna değil, senin takvana bağlıdır, ah bunu bir kavrayabilseniz....
kuranda başınızı örtün de zorlama bir yorumdur, ancak inanan kadın hürdür, ister kapatır başını ister açar, Allahın istediği insan kimliğini ön plana çıkarmasıdır cinselliğini değil...
Sevgili Bekir:
Resule itaat kurana itaattir, baştan beri bunu savunuyorum ben burada. Aynen öyle kimsenin üzerine bekçi değildi, ancak hadis ya da sünnet adı altında kuranla çelişmeyen şeyleri dayatma mantığı burada da karşımıza çıktı. Mesela elifnisa sordu, peygamber şöyle abdest almıştır bize de öyle öğütlemiştir diye. Ben de şiddetle şunu savundum, Allah maide 6 da abdesti hangi hallerde ve nasıl alacağımız bize tariflemiş, bunun üstüne peygamber asla birşey katmamıştır diyorum.
Yani Maide suresinden sonra siz diyorsunuz hayır maide suresine göre değil, resul önceden nasıl abdest alıyorsa yine öyle almıştır.Olmuyor işte Sayın berguzar, olmuyor!
Kendi kafanıza göre ahkam kesiyorsunuz, sonra da ben etmedim, ben demedim deyip, ispat istiyorsunuz. Nerde demişim ben etmedim, ben demedim diye, yapmayın lütfen.....
Ayet, Rasüle itaat, Allah'a itaattir, diyor, siz tahrif edip, Resule itaat Kuran'a itaattir diye dayatıyorsunuz. Nedir burada yaptığınız? Yani şunu tebarüze çalışıyorsunuz. Şimdi Rasül yok, Kur'an var. Yanlış mı bu cümle, resul bu dünyadan göçeli kaç asır olmuş....Rasül'ü yok say, Bizim resulu yok saydığmız tamamen sizin düşünceniz, bize mal etmeyin, benim babam öleli 22 yıl oluyor, o şu an yeryüzünde yok ama benim için sizce yokmu? Aynı şey, buradan yola çıkın....Kur'an dan idrakin kadar ahkam çıkar, amel et. İnanın böyle bir önerme olamaz, inanın. Bir söyleyin bana, hangi ilim, hangi vicdan ile, nasıl değiştirebiliyorsunuz bu ayeti?
İkincisi, Maide Suresi inzal olana kadar, Hz.Peygamber abdest almadı mı? Allah O'na yanlış abdestle mi namaz kıldırdı? Lütfen, sayın berguzar, bu iddialarınız bu forumda çok hafif kalıyor...
Sevgili bekir:
Resule itaat, kurana itaattir, kurana itaat, Allaha itaattır. Bu bu kadar akla yakın, akıl sahipleri için kurulmuş bir cümledir.
Evet sayın berguzar
Sizin Kur'an ayetlerini nasıl çözdüğünüz belli oldu. Alinin küllahı veliye...
"Resule itaat, kurana itaattir, kurana itaat, Allaha itaattır." Güzel önerme...
Ne güzel, olduysa mübarek olsun.
Ben bu mantıkla her şeyi helal veya haram kılablirim, mazallah... sizin yaptığınız gibi... Gülmekten başka bir şey gelmiyor içimden...
Sevgili bekir:
Sorularıma cevap vermeyip başka başlıklarda dişine uygun konularda polemik yapmaya devam ediyorsun bu yüzden sorumu buraya alıyorum. (Bu soru başka bir başlıkta fetih e sorulmuştu, özür dilerim ancak ben ikinizi karıştırıyorum hala, kusuruma bakmayınız ancak aynı soruyu size de sormuş olayım ki konu daha iyi anlaşılsın)
Sen abdesti maide 6 ya göremi alıyorsun, Resul şöyle abdest alırdı diye maide 6 nın dışında uygulanan rivayetlere dayanan şekle göre mi alıyorsun?
Resule itaat kurana itattir, kuranda haram-helal-günah-sevap hükümler bellidir bunun üstüne sen bu cümleden nasıl ben de her şeyi helal veya haram kılabilirim gibi bir yöne gittin anlamış değilim, sanırım bu da her zamanki taktik, yani çamur at izi kalsın, yakışmıyor bekir bey hiç yakışmıyor size.....
Biliyorum son paragrafa yine hemen cevaba yelteneceksin, ama yağma yok, önce abdest ile ilgili sorduğum soruya cevap verki sen neye iman ediyorsun biz onu bir görelim.... İman konusunu yanlış anlama, tabi ki Allaha iman ediyorsun ancak biz Resule itaatten ve Allaha itaatten ne anlıyorsun onu görmek için dedim bunu yoksa altında başka birşey yok. Selametle....