Erkeğin hanımı üzerindeki hakları

Duha' Alıntı:

Hiyerarşik derken neyi kast ettiniz?

Genişletmek için tıkla ...

Duha' Alıntı:

Ne yani bizim dinimiz kadının amelinin erkeğin vicdanına mı terk etmiştir. Neyani kadının isteksiz ve imansız olarak kocasının emri ve zorlaması ile başını kapatması onu cennete mi götürecek?
Demek aslolan hürriyettir.

Genişletmek için tıkla ...

Duha' Alıntı:

Bekir kardeş demiş;
Evet, Allah kadına bu nazik fıtratı vermiş, farklı hususiyetler vermiş, maişet ve müdafasını erkeğe yüklemiş ve bu sebeple de erkeğe yüklenen bu yükten dolayı erkeği kadına bir derece üstün kılmış. Bunu allah böyle dilemiş ve böyle emretmiş. Siz ne derseniz deyin ama zaten dünya da böyle dönmekte.

Bir kişinin diğerinden bir hususta üstün kılınması herşeyde üstün olmasına delalet etmez.

Erkek kadından güç olarak üstün ise, kadında erkekten şefkat noktasında üstündür.

Şefkat ise en hakiki bir gerçektir. En hakiki bir üstünlüktür.

Genişletmek için tıkla ...

Duha' Alıntı:

Erkeğe kadını bir ömür boyu, yedirir, içirir, giyindirir, barındırır, korur. İnsan çalıştığı işinde ki işverene bile, aldığı ücretin karşılığını çalışarak ödediği halde, bir memnuniyet, vefa ve minnettarlık olarak saygı duyar, önüne çıktı mı kendine çeki düzen verir, bir isteği oldumu " hay,hay" der. Bu insani hasletlerden doğan bir haldir. Şimdi bir ömür kadınını yedirip, içirip, giyindirip, barındırıp, koruyan erkeğe biat etmesinin ifratlı taasub ile ne alakası var.

Köleliğe gelince, tarihte kadınlar kadar erkekler de köle olmuşlardır. Bu farklı bir meseledir.

Benim bahsettiğim ifrat kadına söz hakkı vermeyen, ahiretine lazım olan ilim öğrenmesine dahi izin vermeyerek "hiç bilenle bilmeyen üstün olur mu" emrine imtisaline meydan vermeyen, korumak adına evinde hapseden, köle gibi ev işleri yapması için zorlayan , sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyen, şefkat khramanı anayı ayaklar altına alan, köle gibi istediği ile evlendiren ve saire kişileredir.

Buna karşı diyorum, kadın kraliçedir. Erkek ona hizmet ile mükelleftir. Zira, kadına geçimini sağlayacak rızkın Adetullah dairesinde kazanma şartı dış dünyadır. Kadın ise nazenin fıtratı gereği dış dünyanın vahşi boğuşmaları ile mücadele edemez. Bu mücadele için donanıma sahip olan ve bu konuda üstün olan erkektir. Elbette o vazife ona aittir.

Yoksa erkek başkaca bir konuda üstün yapmak, bütün bütün Kur'ana ve sebebsiz bir şeye üstünlük verilemez kaidesine muhaliftir.

Genişletmek için tıkla ...

Duha' Alıntı:

Evet, bu son pasajı bayanlar okursa, bir kısmının çok hoşuna gidecektir muhakkak, belki muradınız da budur ama şunu bilmekte fayda var her kraliçenin muhakkak bir kralı vardır

Kadınların hoşuna gitsin diye yazmadım. Ancak o kral İngilizlerin mütehakkim, zorba kralları gibi işleyen değil. Belki gerçek krallar gibi kraliçesine hizmet edendir.

Genişletmek için tıkla ...

Sevgili Duha, bilmiyorum, kitaplarda, lügatlarda bakmak lazım. Kral kim, kraliçe kim?...

Duha' Alıntı:

Bekir kardeşe cevaplara devamdır...

Evet erkeğin kadından üstünlüğü bir kısım dünyaya ait, maddi güç ile alaklı Adetullah kaideleri ve ölçüleri nispetindedir. Yoksa ahirete taalluk eden hiç bir şeyde erkek kadından üstün değildir. Uhrevi üstünlük takvadadır.

Genişletmek için tıkla ...

safinaz' Alıntı:

Her kraliçenin bir kralının olması demek,ondan hiyerarşik olarak üstü olduğu anlamına gelmez...

Genişletmek için tıkla ...

Kesinlikle Sayın Safinaz Hanım. Tabii bilmek lazım ki, istisnalar kaideyi bozmaz...

bekir' Alıntı:

Kesinlikle Sayın Safinaz Hanım. Tabii bilmek lazım ki, istisnalar kaideyi bozmaz...

Genişletmek için tıkla ...

Kesinlikle Bekir Hocam.Zaten bu forumlarda evde yemeğinden,ütüsünden her nevi işleri "sen emret yeter karıcğım,yeterki terliğin ayağında kalsın"diyen üyelerden hiç yok,forumda yazmak serbest...

İstisnalar kaideyi bozmaz...