Yetmişiki Fırka

Mücahid' Alıntı:

Ehli sünnet bağlısı bir müslüman olarak bu tavrınıza katılmadığımı bilmenizi isterim.Bu bir asabiyetir.Tezinizi tersten okuyalım birde
Ehli sünnet olupta
1-Aşırı gidenler olmadımı
2-Ehli sünnetim deyip hal ve kaal ile inkara yönelenler yokmu
3-Ehli sünnetten hiçmi akılperest yoktur
4-Ehli sünnetten hiçmi feylesof yoktur
5-Hristiyan ve yahudi oyunlarına alet olup halkını inleten ne kadar çok zalim idareci var onlarda ehli sünnetteniz derler
6-Bu ülkede zenginliğine güvenerek şımaran ne kadarda çok ehli sünnet vardır bi düşünün
7-Koskoca ilahiyet proflarını bi düşünün hem ehli sünnet olup hemde nasıl fetvalar verdiğini

Sevgili bekir burada anlaşıması gereken şumudur anlamak istediğim için soruyorum.Ehli sünnet olsun ne olursa olsunmu?Bu mutlaka değildir.Peki bi insanın imanının sıhhati ehli sünnet olamasına mı bağlıdır.Yani akide olarak ehli sünnetten bazı noktalarda ayrılan insanları velev ki takvada hal ve kaal de çok ileri olsalar bile sapıklıkla tekfir etmek caizmidir.Küfür tek millet olmuşken müslümanların önünde duran bu tür ayrılıklar vahdetin en büyük engelleyicisi değilmidir.
Madem sadece kurtulanlar yani fırkai naciye ehli sünnettendir ,Ehli sünnet ve şia alimleri neden bir vahdet deklerasyonu yayınladılar. Selam ile

Genişletmek için tıkla ...

bekir' Alıntı:

Sevgili Mücahid;


Tabii ki, ehli sünnet olsun, ama ne olursa olsun değil, sadece ehli sünnet olsun, bu öncelikli temennimiz. Son noktaya gelirseniz eğer, bir hıristiyanı, bir ateiste tercih ederim.

İmanlı insan en doğru itikadı ehli sünnet yolunda bulur dostum. Ehli sünnetten daha itikadı üstün yoktur. Eğer öyle bir insan varsa, itikaden ehli sünnet yolundadır zaten.

Genişletmek için tıkla ...

Mücahid' Alıntı:

Fırka-i Naciye:

Allah’ın insanlar için seçip gönderdiği Din ortadadır. Onu anlamanın, onu yaşamanın yolu ve şekli Hz. Muhammed’in sünnetinde ortaya çıkmıştır. Peygambere samimiyetle tabi olan sahabeler ve onları ihlaslı bir şekilde izleyen Islâm bilginleri o dinin anlaşılması için çalıştılar, çaba gösterdiler. Iyi niyetli olanların farklı görüşleri, farklı ictihatları dinde ayrılık değil, dinde kolaylıktır. Dinde ayrılık olan şey özellikle Islâm’ı anlama noktasında ve inanç konularındadır. Öyleki ortaya çıkan fırka, başta inanç konuları olmak üzere, Islâmın dünya, hayat ve Ahiret görüşünde çok farklı, bir başka fırkadan çok ayrı, sahabelerin Peygamberden öğrendikleri dinden çok uzak ise; bu dinde fırkalaşmadır.

Islâm’ı Kur’an’da anlatıldığı, Peygamberimizin tebliğ ettiği ve yaşadığı, sahabelerin ve doğru yolda olan selefin (sahabeyi izleyen ilk nesillerin) uyguladığı gibi anlayıp-yaşayanlar, Islâma samimiyetle bağlananlar, ihlasla amel işleyenler, Islâmı kendine değil de fikrini, davranışlarını, ahlâkını, sistemini, düzenini, dünya görüşünü, hükümlerini ona uygun hale getirmeye çalışanlar fırka-i naciyedir. Islâmın bir kısmını alıp bir kısmını terkedenler, onu kendi pozisyonuna uyduranlar, ya da kendi konumunu desteklemek için ondan yararlananlar, onu bir kavmin, bir bölgenin ya da geçmiş zamanların hayat düzeni sananlar, onu bir ilâhí hayat proğramı değil de bir ahlâk ve kültür sayanlar, ona inandığını iddia ettiği halde, hayata yön veren bütün hükümleri başka kaynaktan alanlar; kurtulmuş fırka, kurtulmuş kimse olamazlar.

Genişletmek için tıkla ...

bekir' Alıntı:

Aleykümselam Ehli Furkan kardeş

Sen bu konunun beyyinelerini benden iyi bilirsin. Beyyinesini bulamazsan, reddiyesine bir beyyine sen yaz.

Genişletmek için tıkla ...

metin mete' Alıntı:

Konuyu acan ve yazan sensin buyur yaz hangi ayetler senin bu iddiani destekliyor?Hangi Allahin beyyinesi Fikra-i Naciye diyor?Hangi ayet fikralari mesru kiliyor?Sen destekleyenleri yazki yazinla mutmain olalim degilmi Ehli Sünnet Kardesim..

Genişletmek için tıkla ...

Caferi' Alıntı:

Selamun aleykum,

Ben de bir zamanlar bekir kardeşin söylediklerinin aynısını şia' için düşünüyordum.

Allah(c.c.)' e şükürler olsun ki, benim doğru insanlarla oturup kalkmamı nasib etti.

Üstünlük ve kurtuluş, itikad ile değil, iman ve ameller iledir.

Genişletmek için tıkla ...

bekir' Alıntı:

Sevgili metin

ben bazı delillere dayanmışım ve yazmışım. Eğer sen reddediyorsan, reddinin ispatlarını, senin çok kullandığın deyimle, beyyineni getir. Mutmain olman konusu ise, ne benim vereceğim beyyine ile, ne de bir başkasının vereceği beyyine ile mümkün değil. Bu senin inanmak istemediğin bir mevzuu çünkü.

Genişletmek için tıkla ...

72 fırka, Yüce Peygamberimizin ve ashab-ı kiramın bildirdigi hak yoldan ayrılan ve cehenenemlik oldukları hadis-i şerifde bildirilen sapık fırkalardır.

Yüce Peygamberimiz (s.a.s) buyurdu ki:
(İsrailogluları 71 fırkaya ayrıldı. Bunlardan 70`i cehennemlik oldu; ancak biri kurtuldu.)
(Hiristiyanlar da 72 fırkaya ayrıldı. Bunlardan 71' i cehennemlik oldu, ancak biri kurtuldu.)
(Bir zaman sonra benim ümmetim de 73 fırkaya ayrılır, bunlardan ancak bir tanesi kurtulur.)
Ashab-ı Kiram; bu bir fırkanın hangisi oldugunu sorunca:
(Cehennemden kurtulan fırka; benim ve ashabımın gitdigi yolda olanların fırkasıdır.) buyurdu.
72 fırkaya mensub olanlar:
Yüce Kur´an-ımızın bazı ayetlerını ve sevgili peygamberimizin bazı hadislerini yanlış anlayıp yorumlayanlar, yani EHL-i SÜNNET alimlerinin anlatıkları gibi inanmayanlardır.


Kimi aşırılıga saptı.
Kimi inkara yöneldi.
Kimi aklına kul oldu.
Kimi felsefeye yar oldu.
Kimi hıristiyan, bilhassa yahudilerin ağına düştü.
Kimi de zenginliğe güvenerek şımardı, sefahete daldı
Nicesi de İslam´da olmayan, hatta yasak olan şeyleri Hakk'dan gelendir dedi.


ve böylece azabı tadanlardan oldular. Bu nedenle, EHL-i SÜNNET inancını hiç unutmamak, ona dikkatle riayet etmek umulurki Allah'ın rızasına ulaşmanın en emin yoludur.

Genişletmek için tıkla ...

bekir' Alıntı:

Güzel Kardeşim

Senin için boş söz olsun, sen boş söz de, hiç gocunmam. Bilsem ki inanansın, sabaha kadar sana delil toplar, sunarım. Ama nasıl olsa reddetmek adına, her şeye bir bahane bulabilirsin. O kadar müçtehidlere inanmamış seni, benim acz kalemim ile doyurmak mümkün değil. Burada inanan insanlarla bildiklerimizi paylaşıyoruz. Yazdıklarımızda hata var ise, sende İslamiyet adına hatayı düzelt.

Genişletmek için tıkla ...

bekir' Alıntı:

Sevgili Caferi

İtikad ve iman aynı şeydir. İkisi de inanmak demek. Birisi inanmak, birisi gönülden inanmak demektir

Ehli sünnet itikadı, markalanmış, özel bir takım hususiyetlerle donatılmış bir inanç mevzuu da değildir. Allah'ın Kur'an ı ve Peygamber Efendimizin sünnetinin doğru yorum ile beyanıdır.

Tabii ki bu beyana inanmak ve buna göre de amel etmek... Amelsiz iman? Allah bilir nereye kadar...

Genişletmek için tıkla ...

Caferi' Alıntı:

Saygıdeğer abim, Şia' da gerçek ehli sünnet biziz der. Peygamberin sünnetini onun pak ve temiz ehlibeytinden gelen imamlardan öğrendik diyor. Dolayısıyla gerçek Ehli'sünnet Şiadır.

Diğer bütün fırkalar da, her biri gerçek sünneti yaşadığını iddaa eder.

Dolayısı ile gerçek sünneti yaşadığını iddaa eden kişi bunun kanıtını getirmelidir.

Konuyu tartışma boyutuna çekmek istemiyorum, zira tartışmak ta istemiyorum.

Genişletmek için tıkla ...