YECÜC MECÜC
Yecüc ile Mecüc Kuran dahil tüm kutsal kitaplarda yer alan ve
insan ırkını ortadan kaldırmaya kadar ileri gidip bozgunculuğa çalışacakları söylenen bir ırk.
Dünyaya büyük zarar verecekleri ve önlerine gelen herkesi öldürecekleri söylenen
bu ırkın kıyamet alameti olduğu kesindir. Günümüzde Yecüc ve Mecüc ü çok net görmekteyiz.
YECÜC VE MECÜC LE İLGİLİ AYETLER.
KEHF SÛRESİ
83. (Ey Muhammed!) Bir de sana Zülkarneyn hakkında soru soruyorlar. De ki: “Size ondan bir anı
okuyacağım.”
84. Biz onu yeryüzünde kudret sahibi kıldık ve kendisine her konuda (amacına ulaşabileceği) bir yol
verdik.
85. O da (Batı’ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.
86. Güneşin battığı yere varınca, onu siyah balçıklı bir su gözesinde batar (gibi) buldu. Orada (kâfir) bir
kavim gördü. “Ey Zülkarneyn! Ya (onları) cezalandırırsın ya da haklarında iyilik yolunu tutarsın”
dedik.
87. Zülkarneyn, “Her kim zulmederse, biz onu cezalandıracağız. Sonra o Rabbine döndürülür. O da
kendisini görülmedik bir azaba uğratır” dedi.
88. “Her kim de iman eder ve salih amel işlerse, ona mükâfat olarak daha güzeli var. (Üstelik) ona
emrimizden kolay olanı söyleyeceğiz.”
89. Sonra yine (doğuya doğru) bir yol tuttu.
90. Güneşin doğduğu yere ulaşınca, onu kendileriyle güneş arasına örtü koymadığımız bir halk üzerine
doğar buldu.(Ormanlık olmayan çıplak bir arazide yaşayan kavim)
91. İşte böyle. Şüphesiz biz onun yanındakileri ilmimizle kuşatmışızdır.
92. Sonra yine bir yol tuttu.
93. İki dağ arasına ulaşınca, bunların önünde, neredeyse hiçbir sözü anlamayan bir halk buldu. (farklı lisanda konuşan bir kavim)
94. Dediler ki: “Ey Zülkarneyn! Ye’cüc ve Me’cüc (adlı kavimler) yeryüzünde bozgunculuk yapmaktadırlar.(Bozgunculuk çok önemli bir kelimedir. Dikkat ediniz.)
95. Zülkarneyn, “Rabbimin bana verdiği (imkân ve kudret, sizin vereceğiniz vergiden) daha hayırlıdır.
Şimdi siz bana gücünüzle yardım edin de, sizinle onların arasına sağlam bir engel yapayım” dedi.
96. “Bana (yeterince) demir madenigetirin” dedi. İki yamacın arasındaki boşluğu (dağlarla) bir hizaya
getirince, “körükleyin!” dedi. Demiri eritip kor (gibi) yapınca da, “Bana erimiş bakır getirin, bunun
üzerine boşaltayım” dedi.
97. Artık onu ne aşabildiler, ne de delebildiler.
98. Zülkarneyn, “Bu, Rabbimin bir rahmetidir. Rabbimin vaadi (kıyametin kopma vakti) gelince onu yerle
bir eder. Rabbimin vaadi gerçektir” dedi.
99. O gün biz onları bırakırız, dalga dalga birbirlerine karışırlar. Sonra sûra üfürülür de onları toptan bir
araya getiririz.
100,101. O gün cehennemi; gözleri Zikr’ime (Kur’an’a) karşı perdeli olan ve onu dinleme zahmetine dahi
katlanamayan kâfirlerin karşısına (bütün dehşetiyle) dikeriz!
Bu ayetler çok açıktır. Açıklamaya gerek duymamaktayım.İnsan olan iki kavimden bahsedilmektedir. O bölgede bozgunculuk yapmaktadırlar. İnsanları birbirlerine kışkırtarak savaş çıkartmaktadırlar. Zulkarneyn peygamber tek ulaşım yeri olan o kavmin önüne set yapmıştır.
Cahş (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir gün korkulu bir vaziyette odaya girdi. Şöyle diyordu: "Lâ ilâhe illallâh, yaklaşan bir belâdan Arabın vay hâline. Bugün, Ye'cüc ve Me'cüc'ün seddinden şöyle bir gedik açıldı." baş parmağı ile şehâdet parmağını halka yaparak gösterdi. Ben:
-"Ey Allah'ın Resulü, yani içimizde sâlih kimseler olduğu halde toptan helâk mı olacağız?" dedim.
-"Evet, dedi, fenalıklar artarsa öyle olur."
Peygamberimiz rüyasında gördüğü bu durum yecüc ve mecüc ün önündeki engellerin yavaş yavaş kaldırıldığına işaret etmektedir. Şöyle ki rüyada görülen ‘Ye'cüc ve Me'cüc'ün seddinden şöyle bir gedik açıldı’ ifadesi gerçek bir gedik ve toprak taş parçası değildir. Allah yavaş yavaş ,zamanla onların büyümesine izin verdiğine , Bu kavimleri ekonomik olarak veya sayıca büyüyeceğine ve dünyaya farklı beldelere yayılmanın ilk başlangıcını yapmış olduklarına işaret etmektedir. Bunun üzerine caşh sorar ‘içimizde sâlih kimseler olduğu halde toptan helâk mı olacağız?" der. Yani hepimiz ölecek miyiz der.Peygamberimiz"Evet, dedi, fenalıklar artarsa öyle olur. Fenalıklar artarsa ifadesi çok önemlidir.
Buhârî, Enbiyâ 7, Menâkıb 20, Fiten 4, 28; Müslim, Fiten 1, (2880); Tirmizi, Fiten 23, (2188).
696 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), (Zülkarneyn'in inşa ettiği) sed hakkında buyurdular ki: "(Ye'cüc ve Me'cüc) onu hergün oyuyorlar. Tam delecekleri sırada başlarında bulunan reis: "Bırakın artık, delme işini yarın yaparsınız" der. (Onlar bırakıp gidince) Allah, seddi, daha sağlam olacak şekilde eski hâline iâde eder. Böylece günler geçer, kendilerine takdir edilen müddet dolar ve onların insanlara musallat olmalarını Allah'ın arzu ettiği vakit gelir. O zaman başlarındaki reis: "Haydi dönün, yarın inşaallah bunu deleceksiniz" der -ve ilk defa inşaallah tabirini kullanır-."
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) devamla der ki: "Dönüp giderler. Ertesi gün geldikleri vakit seddi ne halde bırakmışlarsa öyle bulurlar ve (o günkü çalışma sonunda) derler. Açılan delikten insanların üzerine boşanırlar. (Önlerine çıkan) suları içip kuruturlar. İnsanlar onlardan korkup kaçar.
Yecüc ve Mecüc ün Her gün delmesinin ardından set tekrar hatta daha sağlam olarak eski halini alır ifadesi bildiğimiz seddin tekrar düzelmesi değildir. Allah mucizeleriyle iş yapmaz. Adeti üzerine gerçeklerle iş yapar. Yani burada anlatılmak istenen Büyümek ve Genişlemek için yeryüzüne fitne ve fesadı yaymak için mücadele eder. Ancak Allah onlara güç vermez. Yapmış oldukları küçük işleri bozar. Ülkelerinin dışına çıkacak güce kavuşamazlar. Belli bir zamana kadar bekletmektedir. Ne zaman ki Allah dilerse demişlerdir , o zaman Allah onları bulundukları beldeden yani ülkeden dışarı çıkıp yayılmalarına ,dağılmalarına izin verir.
(Önlerine çıkan) suları içip kuruturlar. İnsanlar onlardan korkup kaçar. İfadesi de gittikleri her yerdeki nimetleri alırlar.madenleri çıkartırlar, petrolü ,altını ve daha nice nimetleri çıkartırlar bununla elde ettikleri kazancı yerler şeklinde anlaşılır.
Ye'cüc ve Mecüc göğe bir ok atar. Bu ok kana bulanmış olarak kendilerine geri döner. Şöyle derler: "Arzda olanları ezim ezim ezdik, semâda olanları da alçaltıp alt ettik."
Allah onları enselerinden yakalayacak bir kurt gönderir. Bu kurt onları toptan helâk edip, herbirini parçalanmış halde yere serer."
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) sözünü şöyle tamamladı: "Muhammed'in nefsini elinde tutan Zât'a kasem olsun, yeryüzündeki bütün hayvanlar, onların etinden yiyerek canlanır, sütlenir ve semirir."
Tirmizi, Tefsir, Kehf, (3151); İbnu Mâce, Fiten 33, (4080).
Yecüc ve mecüc Şöyle derler; yeryüzünü mahvettik , hiç kimse bizim karşımızda duramıyor. Her kıtayı , Orta doğuyu, nice Ülkeleri ,insanları ne hale getirdim. Bu benim gücüm. Melekler de ,Allah da benim kim olduğumu gördü. Benim gücüm nasılmış anladılar mı derler. Büyüklenirler. Allah a bile meydan okumuşlardır. Bunun üzerine çorap söküğü gibi her şey gerçekleşir.
Çok yakın zamanda , Şimdi, Allah onları Enselerinden yakalayacaktır. Sonra enselerini kaşımaya başlayacaklar. Sonra şiddetlice kaşıyacaklar, sonra yaralar çıkmaya başlayacaktır. Bir de bakacaksınız ki yere düşmüşler. Ölmüşler. Yeryüzünün üçde biri bu hastalıktan ölür. Bazı Ülkelerde az ölümler olurken bazı ülke ve beldelerde çok az ayakta kalan olur. Öyle bir hal alır ki Yeryüzü ,atmosfer kokmaya başlar. Akbabalar ve diğer et yiyiciler iyice beslenirler. Boyunları deve boyunları gibi olur. İrileşirler ,memeleri sütle dolar.İnsana kıran girmiştir. Kokudan şikayet ederler. Sonra İSA Allah a dua eder. Rabbim bu leşlerin kokusunu kaldır. Allah yeryüzünü kaplayan bir bulut peydah eder. Uzaydan dünyaya baktığında dünyayı mavice değil beyaz bir küre sanırsın.İyi bir yağmurla atmosfer temizlenir. Artık dünya da yeni bir düzen başlamıştır. Herkes Rabbin büyüklüğünü görmüştür. Göksel gerçeklerin varlığına inanmışlardır. Sonra İSA yeni düzeni ,Huzuru, Birlikteliği , Kardeşliği inşaa eder.
Mirac gecesi Allah beni Yecüc ve Mecüclerin yanlarına gönderdi; Onları dine davet ettim; kabul etmediler.. Onun için onlar, Adem ve İblis neslinden Allah’a asi gelenlerle birlikte cehenneme gireceklerdir.21
Bu hadisten Yecüc ve Mecüc ün Allah a inanmadıkları. İnkarcı bir toplum olduğu görülmektedir. İnsan ve şeytanın çocuklarıdır. Peygamberin teklifini reddetmişlerdir.
• Hadislerde bildirildiğine gibi, "Fesat çıkaran bir topluluktur." 14
• 22 kabileden oluşan bir topluluktur: “Yecüc ve Mecüc yirmi iki kabileden ibarettir.” 15
“Ye’cüc ile Me’cüc, vaktiyle bir veya iki kavmin özel ismi olsa da, doğrusu herkesin bildiği mana şudur: Aslı ve soyu belirsiz, din vu ulus tanımaz karma bir insan topluluğudur ki, çıkmaları Kıyamet alametlerindendir. Yeryüzünü bozacaklardır.Peygamberimizin insanlar ve iblisin neslindendir demesi de sadece iki ırktan ibaret olmadığı anlaşılmaktadır. Karma bir toplumdur.
Yecüc ile Mecüc Kuran dahil tüm kutsal kitaplarda yer alan ve
insan ırkını ortadan kaldırmaya kadar ileri gidip bozgunculuğa çalışacakları söylenen bir ırk.
Dünyaya büyük zarar verecekleri ve önlerine gelen herkesi öldürecekleri söylenen
bu ırkın kıyamet alameti olduğu kesindir. Günümüzde Yecüc ve Mecüc ü çok net görmekteyiz.
YECÜC VE MECÜC LE İLGİLİ AYETLER.
KEHF SÛRESİ
83. (Ey Muhammed!) Bir de sana Zülkarneyn hakkında soru soruyorlar. De ki: “Size ondan bir anı
okuyacağım.”
84. Biz onu yeryüzünde kudret sahibi kıldık ve kendisine her konuda (amacına ulaşabileceği) bir yol
verdik.
85. O da (Batı’ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.
86. Güneşin battığı yere varınca, onu siyah balçıklı bir su gözesinde batar (gibi) buldu. Orada (kâfir) bir
kavim gördü. “Ey Zülkarneyn! Ya (onları) cezalandırırsın ya da haklarında iyilik yolunu tutarsın”
dedik.
87. Zülkarneyn, “Her kim zulmederse, biz onu cezalandıracağız. Sonra o Rabbine döndürülür. O da
kendisini görülmedik bir azaba uğratır” dedi.
88. “Her kim de iman eder ve salih amel işlerse, ona mükâfat olarak daha güzeli var. (Üstelik) ona
emrimizden kolay olanı söyleyeceğiz.”
89. Sonra yine (doğuya doğru) bir yol tuttu.
90. Güneşin doğduğu yere ulaşınca, onu kendileriyle güneş arasına örtü koymadığımız bir halk üzerine
doğar buldu.(Ormanlık olmayan çıplak bir arazide yaşayan kavim)
91. İşte böyle. Şüphesiz biz onun yanındakileri ilmimizle kuşatmışızdır.
92. Sonra yine bir yol tuttu.
93. İki dağ arasına ulaşınca, bunların önünde, neredeyse hiçbir sözü anlamayan bir halk buldu. (farklı lisanda konuşan bir kavim)
94. Dediler ki: “Ey Zülkarneyn! Ye’cüc ve Me’cüc (adlı kavimler) yeryüzünde bozgunculuk yapmaktadırlar.(Bozgunculuk çok önemli bir kelimedir. Dikkat ediniz.)
95. Zülkarneyn, “Rabbimin bana verdiği (imkân ve kudret, sizin vereceğiniz vergiden) daha hayırlıdır.
Şimdi siz bana gücünüzle yardım edin de, sizinle onların arasına sağlam bir engel yapayım” dedi.
96. “Bana (yeterince) demir madenigetirin” dedi. İki yamacın arasındaki boşluğu (dağlarla) bir hizaya
getirince, “körükleyin!” dedi. Demiri eritip kor (gibi) yapınca da, “Bana erimiş bakır getirin, bunun
üzerine boşaltayım” dedi.
97. Artık onu ne aşabildiler, ne de delebildiler.
98. Zülkarneyn, “Bu, Rabbimin bir rahmetidir. Rabbimin vaadi (kıyametin kopma vakti) gelince onu yerle
bir eder. Rabbimin vaadi gerçektir” dedi.
99. O gün biz onları bırakırız, dalga dalga birbirlerine karışırlar. Sonra sûra üfürülür de onları toptan bir
araya getiririz.
100,101. O gün cehennemi; gözleri Zikr’ime (Kur’an’a) karşı perdeli olan ve onu dinleme zahmetine dahi
katlanamayan kâfirlerin karşısına (bütün dehşetiyle) dikeriz!
Bu ayetler çok açıktır. Açıklamaya gerek duymamaktayım.İnsan olan iki kavimden bahsedilmektedir. O bölgede bozgunculuk yapmaktadırlar. İnsanları birbirlerine kışkırtarak savaş çıkartmaktadırlar. Zulkarneyn peygamber tek ulaşım yeri olan o kavmin önüne set yapmıştır.
YECÜC MECÜC LE İLGİLİ HADİSLER
Cahş (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir gün korkulu bir vaziyette odaya girdi. Şöyle diyordu: "Lâ ilâhe illallâh, yaklaşan bir belâdan Arabın vay hâline. Bugün, Ye'cüc ve Me'cüc'ün seddinden şöyle bir gedik açıldı." baş parmağı ile şehâdet parmağını halka yaparak gösterdi. Ben:
-"Ey Allah'ın Resulü, yani içimizde sâlih kimseler olduğu halde toptan helâk mı olacağız?" dedim.
-"Evet, dedi, fenalıklar artarsa öyle olur."
Peygamberimiz rüyasında gördüğü bu durum yecüc ve mecüc ün önündeki engellerin yavaş yavaş kaldırıldığına işaret etmektedir. Şöyle ki rüyada görülen ‘Ye'cüc ve Me'cüc'ün seddinden şöyle bir gedik açıldı’ ifadesi gerçek bir gedik ve toprak taş parçası değildir. Allah yavaş yavaş ,zamanla onların büyümesine izin verdiğine , Bu kavimleri ekonomik olarak veya sayıca büyüyeceğine ve dünyaya farklı beldelere yayılmanın ilk başlangıcını yapmış olduklarına işaret etmektedir. Bunun üzerine caşh sorar ‘içimizde sâlih kimseler olduğu halde toptan helâk mı olacağız?" der. Yani hepimiz ölecek miyiz der.Peygamberimiz"Evet, dedi, fenalıklar artarsa öyle olur. Fenalıklar artarsa ifadesi çok önemlidir.
Buhârî, Enbiyâ 7, Menâkıb 20, Fiten 4, 28; Müslim, Fiten 1, (2880); Tirmizi, Fiten 23, (2188).
696 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), (Zülkarneyn'in inşa ettiği) sed hakkında buyurdular ki: "(Ye'cüc ve Me'cüc) onu hergün oyuyorlar. Tam delecekleri sırada başlarında bulunan reis: "Bırakın artık, delme işini yarın yaparsınız" der. (Onlar bırakıp gidince) Allah, seddi, daha sağlam olacak şekilde eski hâline iâde eder. Böylece günler geçer, kendilerine takdir edilen müddet dolar ve onların insanlara musallat olmalarını Allah'ın arzu ettiği vakit gelir. O zaman başlarındaki reis: "Haydi dönün, yarın inşaallah bunu deleceksiniz" der -ve ilk defa inşaallah tabirini kullanır-."
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) devamla der ki: "Dönüp giderler. Ertesi gün geldikleri vakit seddi ne halde bırakmışlarsa öyle bulurlar ve (o günkü çalışma sonunda) derler. Açılan delikten insanların üzerine boşanırlar. (Önlerine çıkan) suları içip kuruturlar. İnsanlar onlardan korkup kaçar.
Yecüc ve Mecüc ün Her gün delmesinin ardından set tekrar hatta daha sağlam olarak eski halini alır ifadesi bildiğimiz seddin tekrar düzelmesi değildir. Allah mucizeleriyle iş yapmaz. Adeti üzerine gerçeklerle iş yapar. Yani burada anlatılmak istenen Büyümek ve Genişlemek için yeryüzüne fitne ve fesadı yaymak için mücadele eder. Ancak Allah onlara güç vermez. Yapmış oldukları küçük işleri bozar. Ülkelerinin dışına çıkacak güce kavuşamazlar. Belli bir zamana kadar bekletmektedir. Ne zaman ki Allah dilerse demişlerdir , o zaman Allah onları bulundukları beldeden yani ülkeden dışarı çıkıp yayılmalarına ,dağılmalarına izin verir.
(Önlerine çıkan) suları içip kuruturlar. İnsanlar onlardan korkup kaçar. İfadesi de gittikleri her yerdeki nimetleri alırlar.madenleri çıkartırlar, petrolü ,altını ve daha nice nimetleri çıkartırlar bununla elde ettikleri kazancı yerler şeklinde anlaşılır.
Ye'cüc ve Mecüc göğe bir ok atar. Bu ok kana bulanmış olarak kendilerine geri döner. Şöyle derler: "Arzda olanları ezim ezim ezdik, semâda olanları da alçaltıp alt ettik."
Allah onları enselerinden yakalayacak bir kurt gönderir. Bu kurt onları toptan helâk edip, herbirini parçalanmış halde yere serer."
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) sözünü şöyle tamamladı: "Muhammed'in nefsini elinde tutan Zât'a kasem olsun, yeryüzündeki bütün hayvanlar, onların etinden yiyerek canlanır, sütlenir ve semirir."
Tirmizi, Tefsir, Kehf, (3151); İbnu Mâce, Fiten 33, (4080).
Yecüc ve mecüc Şöyle derler; yeryüzünü mahvettik , hiç kimse bizim karşımızda duramıyor. Her kıtayı , Orta doğuyu, nice Ülkeleri ,insanları ne hale getirdim. Bu benim gücüm. Melekler de ,Allah da benim kim olduğumu gördü. Benim gücüm nasılmış anladılar mı derler. Büyüklenirler. Allah a bile meydan okumuşlardır. Bunun üzerine çorap söküğü gibi her şey gerçekleşir.
Çok yakın zamanda , Şimdi, Allah onları Enselerinden yakalayacaktır. Sonra enselerini kaşımaya başlayacaklar. Sonra şiddetlice kaşıyacaklar, sonra yaralar çıkmaya başlayacaktır. Bir de bakacaksınız ki yere düşmüşler. Ölmüşler. Yeryüzünün üçde biri bu hastalıktan ölür. Bazı Ülkelerde az ölümler olurken bazı ülke ve beldelerde çok az ayakta kalan olur. Öyle bir hal alır ki Yeryüzü ,atmosfer kokmaya başlar. Akbabalar ve diğer et yiyiciler iyice beslenirler. Boyunları deve boyunları gibi olur. İrileşirler ,memeleri sütle dolar.İnsana kıran girmiştir. Kokudan şikayet ederler. Sonra İSA Allah a dua eder. Rabbim bu leşlerin kokusunu kaldır. Allah yeryüzünü kaplayan bir bulut peydah eder. Uzaydan dünyaya baktığında dünyayı mavice değil beyaz bir küre sanırsın.İyi bir yağmurla atmosfer temizlenir. Artık dünya da yeni bir düzen başlamıştır. Herkes Rabbin büyüklüğünü görmüştür. Göksel gerçeklerin varlığına inanmışlardır. Sonra İSA yeni düzeni ,Huzuru, Birlikteliği , Kardeşliği inşaa eder.
Mirac gecesi Allah beni Yecüc ve Mecüclerin yanlarına gönderdi; Onları dine davet ettim; kabul etmediler.. Onun için onlar, Adem ve İblis neslinden Allah’a asi gelenlerle birlikte cehenneme gireceklerdir.21
Bu hadisten Yecüc ve Mecüc ün Allah a inanmadıkları. İnkarcı bir toplum olduğu görülmektedir. İnsan ve şeytanın çocuklarıdır. Peygamberin teklifini reddetmişlerdir.
• Hadislerde bildirildiğine gibi, "Fesat çıkaran bir topluluktur." 14
• 22 kabileden oluşan bir topluluktur: “Yecüc ve Mecüc yirmi iki kabileden ibarettir.” 15
“Ye’cüc ile Me’cüc, vaktiyle bir veya iki kavmin özel ismi olsa da, doğrusu herkesin bildiği mana şudur: Aslı ve soyu belirsiz, din vu ulus tanımaz karma bir insan topluluğudur ki, çıkmaları Kıyamet alametlerindendir. Yeryüzünü bozacaklardır.Peygamberimizin insanlar ve iblisin neslindendir demesi de sadece iki ırktan ibaret olmadığı anlaşılmaktadır. Karma bir toplumdur.