hannane
New member
Hiç bitmeyen şarkıları çocukların;
Yani toprak, yani ağaç.
Bir demli çay, ikindi serinliğinde,
Hoş bir sohbet, dostlar meclisinde.
Nevruz:
Asırlardır hiç kopmayan köprüsü yüreklerin;
Yani sevinç, yani umut.
Yani tohum, yani bereket,
Işığa uyanmak,
Işığa uyandırmak yani.
Bahar bu;
Kaldırım taşlarında
Yavaş yavaş yürümeyi hatırlatan,
Masum olan.
Umulmadık mavi günler getiren birden bire.
Milattan önce, milattan sonra.
Bugünün mayasında,
Tarihin altın şafağında.
Bahar bu ;
Güldüğünde gül pembeleri açtıran
Gittiğinde dağları dumanlı bırakan
Bahar bu;
Alabildiğine cömert olan
Ve durmadan bir şeyler fısıldayan
“Açın kalplerinizi ben geldim” diyen
Ey bahar!
İşte, açtık kalplerimizi sana.
Uyandır muson rüzgarlarına kaptırdığımız
Benliğimizi Yeni Günle,
Çünkü; insan var bugün,
İnsanlığın mönüsünde.
Nevruz:
Eskiyen tüm gemilere inat,
Limanda sabırla bekleyen
Vefakar sevgili,
En sevgili,
Ey sevgili;
Aaah sevgili…
Alinti
Yani toprak, yani ağaç.
Bir demli çay, ikindi serinliğinde,
Hoş bir sohbet, dostlar meclisinde.
Nevruz:
Asırlardır hiç kopmayan köprüsü yüreklerin;
Yani sevinç, yani umut.
Yani tohum, yani bereket,
Işığa uyanmak,
Işığa uyandırmak yani.
Bahar bu;
Kaldırım taşlarında
Yavaş yavaş yürümeyi hatırlatan,
Masum olan.
Umulmadık mavi günler getiren birden bire.
Milattan önce, milattan sonra.
Bugünün mayasında,
Tarihin altın şafağında.
Bahar bu ;
Güldüğünde gül pembeleri açtıran
Gittiğinde dağları dumanlı bırakan
Bahar bu;
Alabildiğine cömert olan
Ve durmadan bir şeyler fısıldayan
“Açın kalplerinizi ben geldim” diyen
Ey bahar!
İşte, açtık kalplerimizi sana.
Uyandır muson rüzgarlarına kaptırdığımız
Benliğimizi Yeni Günle,
Çünkü; insan var bugün,
İnsanlığın mönüsünde.
Nevruz:
Eskiyen tüm gemilere inat,
Limanda sabırla bekleyen
Vefakar sevgili,
En sevgili,
Ey sevgili;
Aaah sevgili…
Alinti