sinang
New member
'بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِِ'
Ümitvar olunuz.Şu istikbal inkilabatı içinde en yüksek ve gür sâdâ, İslam’ın sâdâsı” olacaktır.” Bediüzzaman
İbn-i Hibban’ın sahihinde bildirdiği bir hadis-i şerif: “Öyle bir gün gelecek ki, bu din gece ile gündüzün ulaştığı her yere mutlaka ulaşacak ve girmediği ev kalmayacaktır.”
*Kanada’lı araştırmacı ve Ortadoğu uzmanı Danyal Baybis, El Müctemia adlı ihvanın Arapça dergisinde yayınlanan bir makalesinde şöyle yazmakta: “İslam, başta Batı ve Afrika olmak üzere bütün dünyada hızla yayılan,istisnai bir güce sahip ve mensuplarını cezb eden bir dindir.”
*Fransız Genelkurmayının stratejistlerinden General Pierre Gallois Allah’ın güneşi batıyı kör ediyor(La soleil d’Allah aveugle L’occident) adıyla yayınladığı kitabında şu hükme varıyor: “Bütün iç sarsıntılarına rağmen İslamiyet Batı âlemine hâkim olacaktır.” Bu tespit bana, ünlü İngiliz yazar Bernard Shaw’ın şu sözünü hatırlattı: “Ben, Müslümanlığın,yarının Avrupası için mutlaka kabule değer olacağı kanaatindeyim.Aslında Avrupa ,çoktan Müslümanlığı kabule değer bulmaya başladı bile.”
*ABCNEWS COM’da yayınlanan bir haberde şöyle deniliyor: “1 milyardan fazla insanın kabul ettiği İslam, dünyanın en hızlı büyüyen dini.”
*Haziran 2001’in ilk haftasındaki baskısında İslam’ı kapak yapan Alman Der Spiegel dergisi “Hz.Muhammed’in gücü” başlığı altında yayınlanan 20 sayfalık yazıda “Hiçbir din,dünyada İslam kadar hızlı yayılmıyor,İslam hoşgörü dinidir.Hz.Muhammed’in(asm) Medine’de hazırladığı anayasada tüm insan haklarına yer veriliyor” ifadelerini kullanan dergi, İngiliz felsefe profesörü Ernes Gellner’in şu sözlerini öne çıkarmış: “İslamiyet dinden çok daha fazla bir şey...Allah’ın dünya için öngördüğü bir toplum düzeni tasarısıdır.”
ABD’de 4 kuruluşun ortaklaşa yaptıkları bir araştırmaya göre ABD’de her sene 20 bin kişi İslamı seçmekte.Sadece Newyork’ta bünyesinde mescit açılan lise sayısı yetmiş beşe ulaşmıştır.
23 Ekim 2001 tarihli Newyork Times’in haberine göre 11 Eylül hadisesinden sonra ABD’de İslam’a girenlerin gündelik ortalamasında 4 kat artış meydana geldi.
.Rus araştırmacı Damir Hayrvitindov bunu şöyle özetliyor: “Son beş yüzyıldan bu yana Rusya’da İslam dinine bu kadar ilgi duyulmamıştır.” Din işleri uzmanı Aleksi Maleşinko da 1-12-2001 tarihli Fransız Le Monde gazetesine yaptığı açıklamada şunu ifade ediyor: “İstatistikler 15 sene içinde 150 milyonluk Rus halkının üçte birisinin Müslüman olacağını gösteriyor.”
Evet sunduğumuz bu ümid buketi de gösteriyor ki, Dünya İslam’a muhtaç, dünya İslam’a mecbur...Ah bir de biz gölge yapmasak...Bu gidişatı yanlış hareketlerimizle,radikal söylemlerle,sertliklerle geciktirmesek...Şu an İslam’ı temsil,tebliğin önüne geçmiş durumda...Bir gayr-i müslimin bir camide bizden göreceği şefkatli bir tebessüm o kadar önemli ki.Bakın Ernest Renan ne diyor: “Bir mescide girip de, içten etkilenmediğim ve hatta diyebilirim ki, Müslüman olmadığıma hayıflanmadan çıktığım olmamıştır.”
Örneğin eğer hakettiğiniz bir mevkiye sizin yerinize başka biri geliyorsa bu, sizin bu haksızlığa kaşrı teveküllü, sabırlı ve güzel ahlaklı karşılık verip vermeyeceğinizin denenmesi içindir. Eğer işinizi kaybettiyseniz bunun tek sebebi Allah'ın sizi denemesidir. Eğer iftiraya uğramışsanız veya ağır bir hastalığa yakalandıysanız Allah'a bağlılığınızla, güveninizle ve teslimiyetinizle deneniyorsunuz demektir. Eğer bu gerçeği unutan bir insan olursa, bu olaylar onun içinde büyük bir mutsuzluk yaratabilir veya kendisini çaresiz ve ümitsiz bir durumda görmesine sebep olabilir. Halbuki tüm bu zorluklar, o kişinin güzel ahlak göstermesi ve ahiretteki ecrinin artması içindir. Yani o insanın çok büyük bir ödül kazanması için bir fırsat, bir ümit kapısı ve yeni bir yoldur. Bu nedenle doğru olan zorluklara ümitsizlikle bakmak değil aksine Allah'a şükrederek ümitle yaklaşmaktır.
Ümitvar olunuz.Şu istikbal inkilabatı içinde en yüksek ve gür sâdâ, İslam’ın sâdâsı” olacaktır.” Bediüzzaman
İbn-i Hibban’ın sahihinde bildirdiği bir hadis-i şerif: “Öyle bir gün gelecek ki, bu din gece ile gündüzün ulaştığı her yere mutlaka ulaşacak ve girmediği ev kalmayacaktır.”
*Kanada’lı araştırmacı ve Ortadoğu uzmanı Danyal Baybis, El Müctemia adlı ihvanın Arapça dergisinde yayınlanan bir makalesinde şöyle yazmakta: “İslam, başta Batı ve Afrika olmak üzere bütün dünyada hızla yayılan,istisnai bir güce sahip ve mensuplarını cezb eden bir dindir.”
*Fransız Genelkurmayının stratejistlerinden General Pierre Gallois Allah’ın güneşi batıyı kör ediyor(La soleil d’Allah aveugle L’occident) adıyla yayınladığı kitabında şu hükme varıyor: “Bütün iç sarsıntılarına rağmen İslamiyet Batı âlemine hâkim olacaktır.” Bu tespit bana, ünlü İngiliz yazar Bernard Shaw’ın şu sözünü hatırlattı: “Ben, Müslümanlığın,yarının Avrupası için mutlaka kabule değer olacağı kanaatindeyim.Aslında Avrupa ,çoktan Müslümanlığı kabule değer bulmaya başladı bile.”
*ABCNEWS COM’da yayınlanan bir haberde şöyle deniliyor: “1 milyardan fazla insanın kabul ettiği İslam, dünyanın en hızlı büyüyen dini.”
*Haziran 2001’in ilk haftasındaki baskısında İslam’ı kapak yapan Alman Der Spiegel dergisi “Hz.Muhammed’in gücü” başlığı altında yayınlanan 20 sayfalık yazıda “Hiçbir din,dünyada İslam kadar hızlı yayılmıyor,İslam hoşgörü dinidir.Hz.Muhammed’in(asm) Medine’de hazırladığı anayasada tüm insan haklarına yer veriliyor” ifadelerini kullanan dergi, İngiliz felsefe profesörü Ernes Gellner’in şu sözlerini öne çıkarmış: “İslamiyet dinden çok daha fazla bir şey...Allah’ın dünya için öngördüğü bir toplum düzeni tasarısıdır.”
ABD’de 4 kuruluşun ortaklaşa yaptıkları bir araştırmaya göre ABD’de her sene 20 bin kişi İslamı seçmekte.Sadece Newyork’ta bünyesinde mescit açılan lise sayısı yetmiş beşe ulaşmıştır.
23 Ekim 2001 tarihli Newyork Times’in haberine göre 11 Eylül hadisesinden sonra ABD’de İslam’a girenlerin gündelik ortalamasında 4 kat artış meydana geldi.
.Rus araştırmacı Damir Hayrvitindov bunu şöyle özetliyor: “Son beş yüzyıldan bu yana Rusya’da İslam dinine bu kadar ilgi duyulmamıştır.” Din işleri uzmanı Aleksi Maleşinko da 1-12-2001 tarihli Fransız Le Monde gazetesine yaptığı açıklamada şunu ifade ediyor: “İstatistikler 15 sene içinde 150 milyonluk Rus halkının üçte birisinin Müslüman olacağını gösteriyor.”
Evet sunduğumuz bu ümid buketi de gösteriyor ki, Dünya İslam’a muhtaç, dünya İslam’a mecbur...Ah bir de biz gölge yapmasak...Bu gidişatı yanlış hareketlerimizle,radikal söylemlerle,sertliklerle geciktirmesek...Şu an İslam’ı temsil,tebliğin önüne geçmiş durumda...Bir gayr-i müslimin bir camide bizden göreceği şefkatli bir tebessüm o kadar önemli ki.Bakın Ernest Renan ne diyor: “Bir mescide girip de, içten etkilenmediğim ve hatta diyebilirim ki, Müslüman olmadığıma hayıflanmadan çıktığım olmamıştır.”
Son düzenleme: