TÜRKLERİN İSLAM MEDENİYETİNE KATKILARI
Türklerin İslam davasına sahip çıkmasıyla İslâm medeniyetinde büyük gelişmeler olmuştur. Batıda unutulmuş olan Yunan ve Helen medeniyeti Haçlı Seferleri sayesinde İslâm medeniyeti ile birlikte tekrar Avrupa'ya taşınmıştır. İslâm medeniyetinin öncüleri durumunda olan Türk bilginler bütün dünya tarafından tanınmış ve eserleri yüzyıllarca bilime rehberlik etmiştir.
Türkler, Müslüman oluşlarının daha ilk yıllarından itibaren İslam kültür ve medeniyetini yüceltmek için çalışmaya başladılar. Emeviler ve Abbasiler döneminde yüksek bir seviyede olan İslam Medeniyeti, Türklerin ilim, kültür ve sanat alanında ortaya koydukları eserlerle daha da yüksek bir seviyeye çıkmıştır.
Miladi X. asırla birlikte İslama girmeye başlayan Türkler, İslam medeniyetinin neredeyse tüm alanlarında hizmet üretmişlerdir. Bilim, sanat, edebiyat ve mimari alanlarında eserleriyle dünyanın tanıdığı Türk sanat ve bilim adamları sayılıverse sadece isimleri sayfalara sığmazdı. Mimar Sinanın camilerini;
yüzyıllardır adı dillerden düşmeyen Yunusun şiirlerini; Mevlanaları yetiştiren Anadolu mutasavvıflarını; Fârâbîleri, Ali Kuşçuları, Birunileri yetiştiren medreseleri bilmeyen yoktur. Yüce Kuranın en güzel şekilde yazıldığı şaheserleri meydana getiren hattatları; dinlendikçe içimizi titreten tekbiri besteleyen Itrîyi de unutmamak gerekir.
Türklerin kurdukları medreselerde tefsir, hadis, fıkıh, kelam, tasavvuf gibi dinî ilimlerle, matematik, astronomi, tıp, fizik gibi müspet bilimler alanında da çalışmalar başlatılmıştır. Buralardan Ebu Hanife, Maturîdi, Zemahşerî, Razî gibi din âlimleri, Harezmî, Bîruni, Uluğ Bey, Ali Kuşçu gibi müspet ilimlerle ilgilenen bilim adamları yetişmiştir.
Türklerin edebiyat alanında İslama büyük hizmetleri olmuş. Dinî konuları Türkçe işleyerek insanlara, İslamı sevdirmişlerdir. Hoca Ahmet Yesevî, Hacı Bektaş Veli ve Yunus Emre gibi din büyükleri yetiştirmişlerdir. Türkler 600 yıldan fazla İslamın bayraktarlığını yapmış, gittikleri her yere de Türk-İslam medeniyetinin izlerini ve eserlerini bırakmışlardır.
Türklere has bir sanat olan minyatür İslam âlemine Türkler vasıtasıyla yayılmıştır. Nakşî, Levni ve Nigari, Türklerin bu alandaki ünlü minyatürcüleridir. Tezhip (süsleme), Kitap kenarlarının ve satır aralarının altın tozu, çiçek ve nakışlarla süslenmesidir.
DİNİ İLİMLER ALANINDA YETİŞEN ÂLİMLER
Ebu Hanife: Asıl adı Numan olan Ebu Hanife, dinî bilimler alanında geniş bir bilgiye sahiptir. Akla ve mantığa çok önem vermiş, kıyas metodunu geniş bir şekilde uygulamıştır. Fıkıh alanındaki görüşleri zamanla bir ekol hâlini almış ve Hanefî mezhebi olarak anılmıştır.
Maturîdi: Semerkantın Maturîdi bucağında dünyaya gelmiştir. Ehli Sünnet mezhebinin itikadı (inanç) konularındaki esaslarını ortaya koymuştur. Kelam ve tefsir konularında eserler vermiş
Zemahşerî: Asıl adı Mahmuttur. Har zeme bağlı Zemahşerde doğmuştur. Tefsir, edebiyat alanında yetişmiş büyük bilginlerdendir. Keşşaf isimli tefsiri büyük ün yapmıştır.
Razi: Fahrettin Razi olarak da bilinir. Rey Şehrinde dünyaya gelmiştir. Büyük bir kelam âlimidir. Tanınmış eseri Mefatihul Gaybdır.
Harezmî: İlk büyük Müslüman Matematikçidir. Türkistanda dünyaya gelmiştir. Matematiğin yanında astronomi, coğrafya ve takvim konularında da orijinal buluşları vardır. Harezmî Latin dünyasında Algorismus adıyla tanınır. Cebir diye adlandırılan Matematik dalı da onun tarafından yazılmış olan bir kitabın başlığındaki el-cebr kelimesinden gelmektedir.
Bîruni: Har zemin Kas kasabasında doğmuştur. Fizik, matematik, astronomi, tarih, coğrafya, eczacılık, gibi dallarda eserler vermiştir. Ünlü bilim tarihçisi Sartoy onun yaşadığı asra Biruni asrı adını vermiştir. Biruninin bilime pek çok katkıları olmuştur.
Ali Kuşçu: Fatih Sultan Mehmet döneminin gözde bilim adamlarından birisidir. Uluğ Beyin öğrencisidir. Uluğ Bey Zici diye adlandırılan cetveller üzerinde bir açıklama ( şerh) yazdı. Bu açıklama Zicdeki sav (tez) başlarının ispatını yüksek matematikle yaptığı için büyük önem taşımaktadır. Türkler İslam inancını sanat eserlerinde somutlaştırmış, sanatla İslamı kaynaştırmışlardır. İslam sanatlarında, sonsuzluk ifade eden girift çizgiler, soyut kavramlar kullanmışlardır.
Türklerin İslam davasına sahip çıkmasıyla İslâm medeniyetinde büyük gelişmeler olmuştur. Batıda unutulmuş olan Yunan ve Helen medeniyeti Haçlı Seferleri sayesinde İslâm medeniyeti ile birlikte tekrar Avrupa'ya taşınmıştır. İslâm medeniyetinin öncüleri durumunda olan Türk bilginler bütün dünya tarafından tanınmış ve eserleri yüzyıllarca bilime rehberlik etmiştir.
Türkler, Müslüman oluşlarının daha ilk yıllarından itibaren İslam kültür ve medeniyetini yüceltmek için çalışmaya başladılar. Emeviler ve Abbasiler döneminde yüksek bir seviyede olan İslam Medeniyeti, Türklerin ilim, kültür ve sanat alanında ortaya koydukları eserlerle daha da yüksek bir seviyeye çıkmıştır.
Miladi X. asırla birlikte İslama girmeye başlayan Türkler, İslam medeniyetinin neredeyse tüm alanlarında hizmet üretmişlerdir. Bilim, sanat, edebiyat ve mimari alanlarında eserleriyle dünyanın tanıdığı Türk sanat ve bilim adamları sayılıverse sadece isimleri sayfalara sığmazdı. Mimar Sinanın camilerini;
yüzyıllardır adı dillerden düşmeyen Yunusun şiirlerini; Mevlanaları yetiştiren Anadolu mutasavvıflarını; Fârâbîleri, Ali Kuşçuları, Birunileri yetiştiren medreseleri bilmeyen yoktur. Yüce Kuranın en güzel şekilde yazıldığı şaheserleri meydana getiren hattatları; dinlendikçe içimizi titreten tekbiri besteleyen Itrîyi de unutmamak gerekir.
Türklerin kurdukları medreselerde tefsir, hadis, fıkıh, kelam, tasavvuf gibi dinî ilimlerle, matematik, astronomi, tıp, fizik gibi müspet bilimler alanında da çalışmalar başlatılmıştır. Buralardan Ebu Hanife, Maturîdi, Zemahşerî, Razî gibi din âlimleri, Harezmî, Bîruni, Uluğ Bey, Ali Kuşçu gibi müspet ilimlerle ilgilenen bilim adamları yetişmiştir.
Türklerin edebiyat alanında İslama büyük hizmetleri olmuş. Dinî konuları Türkçe işleyerek insanlara, İslamı sevdirmişlerdir. Hoca Ahmet Yesevî, Hacı Bektaş Veli ve Yunus Emre gibi din büyükleri yetiştirmişlerdir. Türkler 600 yıldan fazla İslamın bayraktarlığını yapmış, gittikleri her yere de Türk-İslam medeniyetinin izlerini ve eserlerini bırakmışlardır.
Türklere has bir sanat olan minyatür İslam âlemine Türkler vasıtasıyla yayılmıştır. Nakşî, Levni ve Nigari, Türklerin bu alandaki ünlü minyatürcüleridir. Tezhip (süsleme), Kitap kenarlarının ve satır aralarının altın tozu, çiçek ve nakışlarla süslenmesidir.
DİNİ İLİMLER ALANINDA YETİŞEN ÂLİMLER
Ebu Hanife: Asıl adı Numan olan Ebu Hanife, dinî bilimler alanında geniş bir bilgiye sahiptir. Akla ve mantığa çok önem vermiş, kıyas metodunu geniş bir şekilde uygulamıştır. Fıkıh alanındaki görüşleri zamanla bir ekol hâlini almış ve Hanefî mezhebi olarak anılmıştır.
Maturîdi: Semerkantın Maturîdi bucağında dünyaya gelmiştir. Ehli Sünnet mezhebinin itikadı (inanç) konularındaki esaslarını ortaya koymuştur. Kelam ve tefsir konularında eserler vermiş
Zemahşerî: Asıl adı Mahmuttur. Har zeme bağlı Zemahşerde doğmuştur. Tefsir, edebiyat alanında yetişmiş büyük bilginlerdendir. Keşşaf isimli tefsiri büyük ün yapmıştır.
Razi: Fahrettin Razi olarak da bilinir. Rey Şehrinde dünyaya gelmiştir. Büyük bir kelam âlimidir. Tanınmış eseri Mefatihul Gaybdır.
Harezmî: İlk büyük Müslüman Matematikçidir. Türkistanda dünyaya gelmiştir. Matematiğin yanında astronomi, coğrafya ve takvim konularında da orijinal buluşları vardır. Harezmî Latin dünyasında Algorismus adıyla tanınır. Cebir diye adlandırılan Matematik dalı da onun tarafından yazılmış olan bir kitabın başlığındaki el-cebr kelimesinden gelmektedir.
Bîruni: Har zemin Kas kasabasında doğmuştur. Fizik, matematik, astronomi, tarih, coğrafya, eczacılık, gibi dallarda eserler vermiştir. Ünlü bilim tarihçisi Sartoy onun yaşadığı asra Biruni asrı adını vermiştir. Biruninin bilime pek çok katkıları olmuştur.
Ali Kuşçu: Fatih Sultan Mehmet döneminin gözde bilim adamlarından birisidir. Uluğ Beyin öğrencisidir. Uluğ Bey Zici diye adlandırılan cetveller üzerinde bir açıklama ( şerh) yazdı. Bu açıklama Zicdeki sav (tez) başlarının ispatını yüksek matematikle yaptığı için büyük önem taşımaktadır. Türkler İslam inancını sanat eserlerinde somutlaştırmış, sanatla İslamı kaynaştırmışlardır. İslam sanatlarında, sonsuzluk ifade eden girift çizgiler, soyut kavramlar kullanmışlardır.