Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Tevhid ilmi

EHLÝ-SUNNET

New member
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
223
Tepkime puanı
45
Puanları
0
Yaş
46
Web sitesi
www.dinimislam.com
Hamd alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsusutur. Peygamber efendimiz Hz. Muhammed’e salat ve ve selam olsun. Allah’ım bize bizim için hayırlı olan ilmi öğret ve bize öğrettiklerinle bize fayda ver.

Allah’u Teala Kuran’ı kerimde şöyle buyuruyor
إِنَّ الدِّينَ عِندَ اللهِ الإِسْلاَمُAnlamı: Allah indinde hak din İslamdır.

Allah’u Teala ilk peygamber Hz. Adem’den son peygamber Hz. Muhammed’e kadar bütün peygamberleri tek bir din ile; İslam dini ile göndermiştir. Allah katında İslam dininden başka kabul gören bir din yoktur. İslam dininden başka doğru bir din yoktur. Hz. Adem’in dini islamdır. Hz. İdris’in dini islamdır. Hz. Nuh’un, Hz.Hud’un, Hz Salih’in, Hz. İbrahim’in Hz. İsmail’in Hz. İshak’ın Hz. İlyas’ın Hz. Musa’nın Hz. Muhammed’in ve diğer bütün nebi ve rasüllerin dini İslamdır. Bu büyük din Allah’ın kulları için razı olduğu ve bizlere uymayı emrettiği dindir. Allah’u Teala Ali İmran süresinin 85. ayetinde


وَمَنْ يَبْتَغِ غَيْرَ الْإِسْلَامِ دِينًا فَلَنْ يُقْبَلَ مِنْهُ وَهُوَ فِي الْآخِرَةِ مِنَ الْخَاسِرِينَ

Buyurmuştur.
Meali: her kim İslam dininden başka bir din edinirse ondan kabul olunmayacaktır ve (o kişi) ahrette husrana uğrayanlardandır.

İslam’dan başka semavi bir din yoktur. Semavi din tektir O da İslam dinidir. Bu yüzden semavi dinler demek caiz değildir. Çünkü bu söz Hz. İsa’nın, Hz. Muhammed’e, Hz Musa’ya, Hz. Adem’e ve Hz. Nuh’a gelen dinden başka bir din ile geldiği anlamındadır. Fakat Semavi Kitaplar ya da semavi şeriatlar demek caizdir. Peygamber efendimizin dediği gibi

أنا أولى الناس بعيسى بن مريم في الدنيا والآخرة، الأنبياء إخوة لعلات أمهاتهم شتى، ودينهم واحد، وليس بيني وبين عيسى بن مريم نبي

Bu hadiste söylendiği gibi bütün peygamberlerin dini aynıdır o da İslam dinidir. Peygamber efendimiz bu hadisi şerifte peygamberleri dini aynı fakat şeriatları farklı olduğu için babaları aynı fakat anneleri farklı olan kardeşlere benzetmiştir. Peygamber efendimizden önceki bazı şeriatlarda müslümanlar su bulamadıkları zaman teyemmüm etmezlerdi. Teyemmüm etmek Hz. Muhammed’in şeriatına has olan bir ameldir. Abdest almak ise diğer şeriatlarda da mevcut idi. Aynı zamanda Müslümanlar peygamber efendimizden önce namaz için ayrılmış yerlerin dışında başka bir yerde namaz kılmazlardı. Biz bugün bu gibi yerlere mescit diyoruz. Onlar evlerinde veya yolda namaz kılmazlardı. Sadece namaz kılmak için tahsis edilmiş bu mekanlarda namaz kılarlardı. Peygamber efendimizin şeriatına göre ise vakit girdikten sonra temiz olan her yerde namaz kılınabilir. Bu yer ister açık ister kapalı, ister bir gemi isterse bir uçakta dahi olabilir. Evde, mescitte, camide vakit girmiş ise temiz olan her yerde namaz kılınabilir.

Oleyse din birdir o da islamdır; Fakat şeriatlar arasında farklılıklar vardır. Hepsinde olan temel şey ise sadece Allah’a ibadet etmek ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmamaktır.

Hz. İsa aleyhisselam da İslam dini ile gelmiştir. Allah O’nu diğer peygamberler gibi mucizelerle desteklemiş ve İncil’i O’na indirmiştir. Hz. İsa Allah’ın salat ve selamı Onun üzerine olsun tevhit ile gelmiş ve insanlara tek olan, ortağı olmayan, çocuğu veya eşi olmayan Allah’a ibadet etmelerini emretmiştir. Buhari ve Müslim’in rivayet ettiği bir hadisi şerifte

‏مَنْ شَهِدَ أَنْ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ وَأَنَّ ‏ ‏مُحَمَّدًا ‏ ‏عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ وَأَنَّ ‏ ‏عِيسَى ‏ ‏عَبْدُ اللَّهِ وَرَسُولُهُ وَكَلِمَتُهُ أَلْقَاهَا إِلَى ‏ ‏مَرْيَمَ ‏ ‏وَرُوحٌ مِنْهُ وَالْجَنَّةُ حَقٌّ وَالنَّارُ حَقٌّ أَدْخَلَهُ اللَّهُ الْجَنَّةَ عَلَى مَا كَانَ مِنْ الْعَمَلِ

Buyurmuştur.

Bu hadiste itikatla ilgili önemli işaretler vardır. Bu hadiste her kim Allah’tan başka ilah olmadığına, O’ndan başka hiç kimsenin ibadet edilmeye layık olmadığına şehadet ederse ve Hz. Muhammed’in Allah’ın kulu ve rasulu olduğuna O’nun diğer peygamberler gibi İslam dini ile gönderildiğine şehadet ederse, Hz. İsa’nın da Allah’ın kulu ve rasulu olduğuna ve İslam ile gönderildiğine, meleklerin Hz. Meryemi İsa ile müjdelediğine ve Hz. İsa’nın Allah’ın mülkü olan ruhtan olduğuna, cennetin ve cehennemin hak olduğuna şehadet ederse üzerine bulunduğu amel ile cennete gireceği buyrulmuştur. Allah’u Teala Hz. İsa’yı babasız olarak yaratmıştır. Allah’u Teala her şeye kadirdir. O Hz. Adem’i hem anasız hem de babasız olarak yaratmıştır. Aynı zamanda Hz. İsa’yı babasız olarak yaratmaya kadirdir. Melekler Hz. Meryemi İsa ile müjdelemişlerdir. Hz. Meryem Allahın izni ile Hz. İsay’a hamile kalmıştır. Cebrail Aleyhisselam Hz. İsa’nın ruhunu üflemiştir. Hz. Meryem tahir, temiz, veli ve sıddıktır. O zina yapan biri değilidir. Bu da Allah’u Tealanın kudretinin bir göstergesidir.

Hadisi şerifte geçen ruhumuzdan kelimesinin anlamı haşa Hz. İsa’nın Allah’ın bir parçası olan bir ruhtan yaratıldığı manasında değildir. Bu söz Allah’ın mülkü olan O’nun yarattığı bir ruh anlamındadır. Böylece Hz. İsa bu sözle yüceltilmiştir.

Her kim bunlara şehadet eder ve bu şehadet üzerine ölürse Allah’u Teala onu cennete girdirecektir.


Hz. İsa Aleyhisselam etten kemikten kandan ve ruhtan oluşan bir insan idi. O yemek yer ve içerdi. Allah’u Teala O’nu seçip nebi ve peygamber kıldı. İnsanları İslama davet etti. Büyük mucizeler gösterdi . O’na bir kısım insan iman ederken bir kısmı küfür etti. İman etmeyenler Hz. İsa aleyhisselamı öldürmeyi denediler. O’nun İslam davasını kabul etmeyip kıskandılar, kızdılar, inatlaştılar ve öldürmek istediler. Geçerli bir mazeretleri yoktu. Hz. İsa’nın İslam ile getirdiklerini kabul etmediler ve O’nu öldürmek istediler. Fakat Allah’u Teala onlara bu fırsatı vermemiştir. Allah’ El Nisa süresinde Hz. İsa hakkında şöyle buyurmuştur.

وَقَوْلِهِمْ إِنَّا قَتَلْنَا الْمَسِيحَ عِيسَى ابْنَ مَرْيَمَ رَسُولَ اللَّهِ وَمَا قَتَلُوهُ وَمَا صَلَبُوهُ وَلَكِنْ شُبِّهَ لَهُمْ وَإِنَّ الَّذِينَ اخْتَلَفُوا فِيهِ لَفِي شَكٍّ مِنْهُ مَا لَهُمْ بِهِ مِنْ عِلْمٍ إِلَّا اتِّبَاعَ الظَّنِّ وَمَا قَتَلُوهُ يَقِينًا-

Meali : Ve ‘Allah elçisi Meryem oğlu İsa’yı öldürdük’ demeleri yüzünden (onları lanetledik) halbuki O’nu ne öldürdüler ne de astılar. Fakat ( öldürdükleri) onlara İsa gibi gösterildi O’nun hakkında ihtilafa düşenler bundan dolayı tam bir kararsızlık içindedirler, bu hususta zanna uymak dışında hiçbir sağlam bilgileri yoktur ve kesin olarak O’nu öldürmediler.


Peygamber Efendimizin amcasının oğlu Abdullah Bin Abbas’ın Hz. İsa hakkında haber verdiğine göre Hz. İsa havarilerle (eshabından oniki kişiyle) bir araya geldi. Onlara içinizden birileri bana iman ettikten sonra küfre düşecektir dedi ve hanginiz benim benzerliğimin verilmesini ve benim yerime öldürülmeyi ister de cennette benim arkadaşım olur? diye sordu. İçlerinden yaşça en genç olanı ayağa kalkarak ben diye cevap verdi. Hz. İsa otur dedi ve soruyu tekrarladı. Hanginiz benim benzerliğimin verilmesini ve benim yerime öldürülmeyi ister de cennette benim arkadaşım olur? diye sordu. Yaşça en genç olan yine ayağa kalkarak ben dedi. Hz. İsa otur dedi ve soruyu üçüncü kez tekrarladı. Hanginiz benim benzerliğimin verilmesini ve benim yerime öldürülmeyi ister de cennette benim arkadaşım olur? Diye sordu. Yaşça en genç olanı yine ben dedi. Hz. İsa O’na o kişi sensin dedi. Allah’u Teala Hz. İsa’nın öğrencisi olan bu müslüman gence Hz. İsa’nın benzerliğini verdi. Melekler gelerek Hz. İsa’yı alıp Gökyüzüne yükselttiler. Hz. İsa’yı öldürmek isteyen kafirler içeri girip bu genci buldular. Allah’ın Hz. İsa’nın benzerliğini verdiği bu genci Hz. İsa zannettiler. O’nu alıp öldürdüler ve çarmıha gerdiler. Hz. İsa aleyhisselam ise Öldürülmedi ve çarmıha gerilmedi. Gökyüzüne canlı olarak cesedi ve ruhu ile uyanık olarak yükseltildi. O kafirler ise o genci İsa zannederek öldürdü ve çarmıha gerdi.

Daha sonra aralarında ihtilaf çıktı. bazıları biz burada Hz. İsa ve oniki havarisinin olduğunu biliyorduk dediler. Şu an onbir kişi gördüğümüze göre onikinci nerede diye sordular. Bazılarıda bu İsa değildir dediler. Bazıları ise bu İsanın yüzüdür fakat aralarındaki en genç havarinin bedenidir dediler. Bazılarıda hayır bu havarinin yüzü fakat İsa’nın bedenidir dedi. Aralarında ihtilafa düştüler. Bazıları Hz. İsa’nın haber verdiği gibi küfre girdiler ve haşa bu Allah’ın oğludur dediler. Bazıları haşa hayır bu Allah’tır dediler. Bu küfre girenlerden bazıları Hz. İsa’ya iman edenlerdi. Bazılarıysa soyları tükenene kadar Müslüman olarak yaşadılar.

Allah’u Teala Hz. İsa’yı gökyüzüne canlı ve uyanık olarak yükseltmiştir. Hasan, İbni Abbas, Dahhak ve selef alimleri böyle söylemişlerdir. Doğru olan da budur. Bazı insanlar öldürülen kişinin kafir biri olduğunu ve Allah’u Teala’nın bu yahudiyi Hz. İsa’nın yerini diğer kafirlere söylediği için onu Hz. İsa’ya benzettiğini söylemişlerdir. Fakat bu olay sabit değildir. Doğru olan peygamber efendimizin amcasının oğlu kuranı kerimin tercümanı lakaplı Abdullah bin Abbas’ın dediği gibi Hz. İsa’nın yerine öldürülen kişi bir Müslümanlardan birisi idi. Çünkü bu kişi Hz. İsa’nın dediği gibi onun cennetteki arkadaşı olacaktır.

Hz. İsa’nın ayeti kerimede sabit olduğu gibi gökyüzüne yükseltilmesindeki maksat haşa Allah’u Teala’nın yanına yükseltilmesi değildir. Çünkü Allah’u Teala mekansız olarak vardır. Gökyüzü ise fanidir. Allah’u Teala El Enbiya süresi 104. ayetinde.

يَوْمَ نَطْوِي السَّمَاء كَطَيِّ السِّجِلِّ لِلْكُتُبِ

Buyuruyor.
Allah’u Teala bu ayeti kerimede gökyüzünü kağıtların tomarını dürer gibi düreceğini belirtmiştir. Bu da gökyüzünün fani olduğunu ve Allah’ın gökyüzünde bulunmadığını bir kez daha göstermiştir.

Allah ise fani değildir. O yüzden ayetteki “bana” kelimesi “kerametimin yerine” anlamındadır. Bütün ehli sünnet alimleri bu konuda ittifak etmişlerdir.
 

EHLÝ-SUNNET

New member
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
223
Tepkime puanı
45
Puanları
0
Yaş
46
Web sitesi
www.dinimislam.com
Senin istediğin olur Rabbim,
Ben istemesem de.
Sen istemezsen eğer,
Olmaz benim isteğim...

Rabbim,kullarını sen
bildiğin üzere yarattın
Yaşlı,genç...kim ve ne varsa alemde,

Döner dururlar senin
Bilgin dahilinde...

Şuna ihsanda bulunur,
Bunu yüz üstü birakırsın.
Ona yardım eder,
Şundan esirgersin yardımını.

Bazı kulların var ki senin,
Sapık ve kafir...
Bir kısmı da onların
Bahtiyar mümin...

Şu çirkindir,kötüdür,lakin
Bu da hoş ve güzel!..
 
Üst Alt