Tevhidhakimolanakadar
New member
- Katılım
- 21 Kas 2008
- Mesajlar
- 111
- Tepkime puanı
- 30
- Puanları
- 0
- Yaş
- 41
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]İnsanları delilsiz tekfir etmek haricilere ait bir özelliktir.Hz Ali’nin kendisine haricilerin durumunu sorana ‘’bizimle savaşan bir gruptur’ ’ dediğini onları tekfir etmediğini kaynaklar aktarıyor.
Şimdi elimizde imamı Azam’ın ‘’tekfir edileni tekfir etmek’’ gerektiğini anlatan bir fetva var.( Şunu söyleyeyim ki İmamın yazılı bir eseri yoktur ona ait olduğu söylenen kitaplar ona izafe edilen ve öğrencileri tarafından derlenmiş kitaplardır böyle olmakla birlikte gene de fetvanın varlığını kabul edelim)
Eğer büyük İmam bu kuralı biliyorsa sahabe haliyle bilmelidir.Şimdi haricilerin tekfirine bakalım
1 ihtimal : Hariciler (haşa) haklıdır ve tekfir doğrudur o vakit Ali ve taraftarları haşa kafir olur.Tekfir edileni tekfir etmeyen kafir oluyorsa ashabın hz Ali’yi kafir olmamak için tekfir etmeleri gerekir ama böyle bir bilgi yok ashabın ( onunla savaşanların dahi )onu tekfir ettiği vaki değil
2.ihtimal : Haricilerin tekfiri hatalıdır.O zaman tekfirin kendilerine dönmesi ve kafir olmaları gerekiyor . Hz Ali’nin de onları bu sebepten tekfir etmesi gerekiyor ama etmemiş İmamı Azam’ın fetvasına kaynaklık eden ‘’kafire kafir demeyen kafir olur ‘’ hükmü nerde?
Bir kişinin 2 sebeple küfrüne hükmedilir.
1.Kişinin küfrünü açıkça izhar etmesi: İbrahimin babası gibi.Bu durum Kuran da açık.AArtık biz vahyi bilgi sebebiyle hayır o kafir değildir diyemeyiz.Ayet yakin ifade eder ve biz artık ilmel yakin biliyoruz ki O kafirdir.O kafir değildir demek ayeti inkar etmek ve küfre düşmektir.
2. Kişinin söz ya da eyleminin yapılan yargılama neticesinde küfür olarak kabul edilmesi:
Bunun için 1. hakim 2 Mahkeme 3 Hüküm gerekir.
Hakim bu işte ehil mezun ve yetkili olmalı , kişinin sözleri yada eylemi hakkında yargılama yapmalı savunmasını almalı ve hükmünü açıklamalıdır.Burada söz ya da hareket mümkün mertebe imana tevil edilir beraatı zimmet asıldır ve şüphede sanık yararlanır.Daha önemlisi gıyapta yargılama yapılmaz.
Şimdi kişinin küfrü kazai bir kararla sabit olunca, bunun ilk sonuçları, bu dünyada ortaya çıkar.Artık gayrimüslim statüsündedir .Vergi verir.şahitlik edemez –erkekse- Müslüman bir kadınla evli kalamaz.Arkasında namaz kılınmaz.Tekfir statüyü belirleyen bir hukuki işlemdir.Böyle bir karar verildikten sonra hiç kimse, ‘’ben bu adamın küfrüne inanmıyorum, onun ardında namaz kılarım, kızımı veririm, şahitliğini kabul ederim’’ diyemez bu şeriatı, mahkeme hükmünü tanımamaktır ve küfürdür.İmamın bahsettiği husus bu durumdur.Hakim velev ki hata yapmış da olsa hüküm budur.’’Hakim hata yaptı, yanlış yargıladı bu adam kafir değil’’ denmez.
[/FONT]
Şimdi elimizde imamı Azam’ın ‘’tekfir edileni tekfir etmek’’ gerektiğini anlatan bir fetva var.( Şunu söyleyeyim ki İmamın yazılı bir eseri yoktur ona ait olduğu söylenen kitaplar ona izafe edilen ve öğrencileri tarafından derlenmiş kitaplardır böyle olmakla birlikte gene de fetvanın varlığını kabul edelim)
Eğer büyük İmam bu kuralı biliyorsa sahabe haliyle bilmelidir.Şimdi haricilerin tekfirine bakalım
1 ihtimal : Hariciler (haşa) haklıdır ve tekfir doğrudur o vakit Ali ve taraftarları haşa kafir olur.Tekfir edileni tekfir etmeyen kafir oluyorsa ashabın hz Ali’yi kafir olmamak için tekfir etmeleri gerekir ama böyle bir bilgi yok ashabın ( onunla savaşanların dahi )onu tekfir ettiği vaki değil
2.ihtimal : Haricilerin tekfiri hatalıdır.O zaman tekfirin kendilerine dönmesi ve kafir olmaları gerekiyor . Hz Ali’nin de onları bu sebepten tekfir etmesi gerekiyor ama etmemiş İmamı Azam’ın fetvasına kaynaklık eden ‘’kafire kafir demeyen kafir olur ‘’ hükmü nerde?
Bir kişinin 2 sebeple küfrüne hükmedilir.
1.Kişinin küfrünü açıkça izhar etmesi: İbrahimin babası gibi.Bu durum Kuran da açık.AArtık biz vahyi bilgi sebebiyle hayır o kafir değildir diyemeyiz.Ayet yakin ifade eder ve biz artık ilmel yakin biliyoruz ki O kafirdir.O kafir değildir demek ayeti inkar etmek ve küfre düşmektir.
2. Kişinin söz ya da eyleminin yapılan yargılama neticesinde küfür olarak kabul edilmesi:
Bunun için 1. hakim 2 Mahkeme 3 Hüküm gerekir.
Hakim bu işte ehil mezun ve yetkili olmalı , kişinin sözleri yada eylemi hakkında yargılama yapmalı savunmasını almalı ve hükmünü açıklamalıdır.Burada söz ya da hareket mümkün mertebe imana tevil edilir beraatı zimmet asıldır ve şüphede sanık yararlanır.Daha önemlisi gıyapta yargılama yapılmaz.
Şimdi kişinin küfrü kazai bir kararla sabit olunca, bunun ilk sonuçları, bu dünyada ortaya çıkar.Artık gayrimüslim statüsündedir .Vergi verir.şahitlik edemez –erkekse- Müslüman bir kadınla evli kalamaz.Arkasında namaz kılınmaz.Tekfir statüyü belirleyen bir hukuki işlemdir.Böyle bir karar verildikten sonra hiç kimse, ‘’ben bu adamın küfrüne inanmıyorum, onun ardında namaz kılarım, kızımı veririm, şahitliğini kabul ederim’’ diyemez bu şeriatı, mahkeme hükmünü tanımamaktır ve küfürdür.İmamın bahsettiği husus bu durumdur.Hakim velev ki hata yapmış da olsa hüküm budur.’’Hakim hata yaptı, yanlış yargıladı bu adam kafir değil’’ denmez.
[/FONT]