Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Taharet Hakkinda Cok Onemli

berfut

New member
Katılım
23 Kas 2007
Mesajlar
2,167
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Yaş
44
Konum
istanbul
Dini vazifeleri öğrenmek hususunda utanç yoktur kaidesince lütfen herkes en az bir kere şu aşağıda yazılan ve çok iyi bildiğimizi zannettiğimiz fıkhî mütalaları okusun....
Bedenimizi ve libasımızı necasetten temizlediğimizde şu kaideye riayet etmeliyiz:
Necasetin izalesinde daima, temizleyici olan suyu, temizlenen yerin üstünden akıtmalıdır.
Mesela mendilimizi yıkadığımızda, mus­luğun, hortumun veya ibrik gibi herhangi bir kabın yani mecrasının altında bulundurma­lıyız.
Elimizi yıkadığımızda kabın içine sokmayıp, yine su mecrasının altında temizleyeceğiz. Bu keyfiyetle temizlenen şey suyun altında olup, üzerine suyun devamlı veya musluk olmadığında kesik kesik gelmesi ge­rekir. Ayrıca necaseti izale eden suyun, tekrar olarak yıkanan şeye dönmemesi şarttır. Burada ince bir nokta var; o da, medenî ve dînî olan taharetlenmedir. Maalesef gençlerimizden daha ziyade birçok ihtiyarlarımız, hatta imam ve müezzinlerimiz, taharetlenme ibadetini , gayrı müslimlerin temizlenmelerinden ayırt etmemektedirler.

Mesela gayrı müslimlerin taharetlenmelerinde, necasetin altta veya üstte kalması şart olmayıp, hatta eserinin izalesi bile söz konu­şu olmadığından, musluğun karşısında oturur, ön ve arkasına bol su döker, el değdirmez. Bu keyfiyet mecusîlerin ve rafizîlerin taharetlenme usulüdür. Ehli kitab ise, neca­set eserinin izalesini bilmediğinden, sağ ve­ya sol eliyle kap veya musluktan su alır; alt­tan necaset mahalline vurur; tırnaklarıyla necaseti oradan alır; musluğa götürür. Kul­landığı elini temizlerken, musluğun altını pisler. Şimdi musluktan akan su, necaset üzerine geldiğinden pislenmiş olur. Ondan sıçrayan, elbiseyi de pisler. Bu takdirde, taha­retlenmemiş olur ve temiz elbiseleri de necis olur. Mecradan aldığı suyun necaset mahal­line değmesiyle necaset mahallinden el ve suyadamlayanla elde getirdiği su da necis oluyor. Her iki takdirde de elindeki necis su ile necaseti izale edemez. İşte taharetlenme­de temizlik de olmamıştır.
Öyleyse şu kaideye de riayet etmelidir:
Her halde, sol el sağa hizmetçi; taharetlen­mede, sağ el sola hizmetçidir. Binaenaleyh kaza-i hacetten sonra, hortum veyahud ib­riğin kulpu sağ elle tutulup, önden, kasıkla hayalar arasından su akıtılır.. Bu arada sol el, sol ayağın dışından, baldırla uyluk arasına sokulur ve onunla oğuşturularak necaset izale edilir. Hortum, ibrik veya herhangi bir kap bulamayan, yine sol elini sol ayağının dışından, uylukla baldır arasına sokar, hazır bulundurur, yani değdirmez. Ancak musluk­tan veya kabın içinden sağ eliyle suyu getirip, haya ile kasık arasından döktükten sonra sol elle necaseti izale eder. Bu keyfiyetle su necasetin üstünden gelmiş ve onu yerinden izale etmiş olur. Yani bu surette sağ el sey­yar olur. Her iki surette de sol el sabit kalır. Şu halde, necasetin zevali değil, izalesi şarttır. Sol elin sabit kalmasıyla, avuç içi de temizlenmiş oluyor. Fakat sol elin arkası, ay­rıca temizlenir
Erkeklerde bilhusus istibra meselesinde şu kolaylık var: Mendil veya herhangi taharet bezi veya tuvalet kağıdı alınır, sol elle makaddan itibaren kamışın ucuna kadar sıkılır. Eğer bezsiz yaparsa yine çıkmaz. Eğer bezi yoksa, pamuk kullanmak müstehab olur.
Şimdi tahareti olmayanın namazı yoktur mealindeki hadîsin hikmeti beyan olundu.
 
Üst Alt