rusen_alp
New member
Bundan 1400 yıl kadar önce Peygamberlerin sultanı, en şanlı en şerefli insan Mekke Topraklarında filizlendi ve ALLAH’ın dini olan islamı yaydı, şüphesiz ki , Hz. Muhammed ( s.a.v.) , insanlık için en güzel bir örnekti, nitekim de öyle oldu, onun ahlakıyla ahlaklananlar örnek bir insan oldu, onu reddedenlerse zaman içinde rezil rüsva olup gitti.
O en güzel şekilde sabırla en yakınında başlayarak bu dini tebliğ etti, önce Hz. Hatice’den başladı ve sonra sınırları aşan bir ivmeyle bu mesajlar zamanın tüm süper güçlerine tebliğ oldu,başlangıçta 3,5 kişilik bir topluluktu , sonra Veda hutbesinde bu ümmet 100 binleri aşıyordu.
Acaba neydi bunun arkasındaki güç?
Öyle ya tarih neler görmüştü, fakat her büyük ihtişam belirli bir zaman sonra son buluyordu,
Öyle değil mi? Önce bir şehir , sonra şehirler , sonra Suudi Arabisten, sonra Irak, Suriye , Mısır, İran, sonra Kuzey Afrika, Endülüs, Maveraünnehir, Anadolu, Viyana , Ukrayna, Dağıstan, Endonezya ve daha sayamadığım nice yerler , bu kadar güçlü bir kaynaktan gelen ışık tüm Dünya’yı etkisi altına alıyordu, tüm Dünya O’ndan gelen mesajlarla aydınlanıyordu, bugün de aynı şekilde bu islam güneşi dünyanın her yerinde yeni taze dimağlar buluyor , ve gün geçtikte İslam’a sarılanlar artıyor.
Buna bir dur demek gerekiyordu fakat işe nereden başlamak gerekiyordu, öyle ya İnsanlığın en üstün ırkı ve kendilerini Dünyanın efendisi kabul eden Yahudiler’i bu korkutuyordu, Sahih-i Müslimde de geçen bir hadise göre de , ahir zamanda Müslümanlarca Yahudiler Yeryüzünden ortadan kaldırılacaktı.
Evet tüm bu tehlikeler Yahudileri olabildiğince korkutuyordu ve Abdullah bin Sebe kanıbozuğunun başlattığı İslamda Yahudi oyunu bugün de aynı şekilde tezgahda pazarlanıyor.
Ve düşündükleri gibi ilk iş olarak dinimizden Rasulullah’ın sünnetini çekmeye karar verdiler, öyle ya , Rasulullah’a ne gerek var, Kuran-ı Kerim var, gerisi ne işe yarar ki, Alimleri de at çöpe , sünneti de at, hiç acımadan , O’nun aziz hatırasını yerlere at….
Evet planı istedikleri gibi yürürlüğe koydular, fakat unuttukları bir şey vardı, ALLAH ( c.c.) bu dini kıyamete kadar koruyacağını vaat etmişti, bu din sıradan bir din değildi, ne hristiyanlıktı, ne Yahudilikti , zaten bu iki din de beşeri bir dindir, her ne kadar temelleri ilahi bir emre dayansa da , zamanla insanların elinde bir oyuncak haline gelmiş, dinin tüm sistemlerini değiştirmişlerdi, Öyle ya değişmeseydi şu İncil veya Kambala’nın yazdığı Tevrat, bugün tüm insanlık islamla müşerref olacaktı.
Fakat değiştirdiler, çünkü bunlar dönek insanlardı, kendi dinlerini değiştirenler, bugün islama da aynı şekilde el atmak istiyorlar, fakat başarılı olmaları mümkün değil, çünkü İslam’ın yanında ALLAH ( c.c.) var, başarılı olamazlar.
Hz. Muhammed ( s.a.v.) örnek bir hayat yaşadı, ve sahabiler sayesinde O’nun nasıl ve ne şekilde yaşadığını bugün çok rahat bir şekilde öğrenmekteyiz, O ırk , millet kavramlarının üstünde bir ümmet anlayışıyla tüm insanlığı ortak bir noktada buluşturmayı başarmıştı, Oysa bugün bazı nifak sahipleri Rasulullah’ın sünnetini reddetmekteler, kendi akıllarını koyuyorlar O’nun yerine.
Bu anlayışa göre dünyada Müslüman sayısı kadar, islam anlayışı olacak, bu şekilde islam temelsiz , nizamsız olacak ve ortalığı bir hengame bir karışıklık alacak, bu şekilde zamanla islam dejenere edilecek ve onlara göre zararsız (!) bir din haline gelecek.
Ben onlara tek bir hadis-i şerifi söylemek istiyorum, her ne kadar inanmasalar da yine de okunmasında fayda var
“ Müminin ferasetinden korkunuz.” Hz. Muhammed (s.a.v.)
O en güzel şekilde sabırla en yakınında başlayarak bu dini tebliğ etti, önce Hz. Hatice’den başladı ve sonra sınırları aşan bir ivmeyle bu mesajlar zamanın tüm süper güçlerine tebliğ oldu,başlangıçta 3,5 kişilik bir topluluktu , sonra Veda hutbesinde bu ümmet 100 binleri aşıyordu.
Acaba neydi bunun arkasındaki güç?
Öyle ya tarih neler görmüştü, fakat her büyük ihtişam belirli bir zaman sonra son buluyordu,
Öyle değil mi? Önce bir şehir , sonra şehirler , sonra Suudi Arabisten, sonra Irak, Suriye , Mısır, İran, sonra Kuzey Afrika, Endülüs, Maveraünnehir, Anadolu, Viyana , Ukrayna, Dağıstan, Endonezya ve daha sayamadığım nice yerler , bu kadar güçlü bir kaynaktan gelen ışık tüm Dünya’yı etkisi altına alıyordu, tüm Dünya O’ndan gelen mesajlarla aydınlanıyordu, bugün de aynı şekilde bu islam güneşi dünyanın her yerinde yeni taze dimağlar buluyor , ve gün geçtikte İslam’a sarılanlar artıyor.
Buna bir dur demek gerekiyordu fakat işe nereden başlamak gerekiyordu, öyle ya İnsanlığın en üstün ırkı ve kendilerini Dünyanın efendisi kabul eden Yahudiler’i bu korkutuyordu, Sahih-i Müslimde de geçen bir hadise göre de , ahir zamanda Müslümanlarca Yahudiler Yeryüzünden ortadan kaldırılacaktı.
Evet tüm bu tehlikeler Yahudileri olabildiğince korkutuyordu ve Abdullah bin Sebe kanıbozuğunun başlattığı İslamda Yahudi oyunu bugün de aynı şekilde tezgahda pazarlanıyor.
Ve düşündükleri gibi ilk iş olarak dinimizden Rasulullah’ın sünnetini çekmeye karar verdiler, öyle ya , Rasulullah’a ne gerek var, Kuran-ı Kerim var, gerisi ne işe yarar ki, Alimleri de at çöpe , sünneti de at, hiç acımadan , O’nun aziz hatırasını yerlere at….
Evet planı istedikleri gibi yürürlüğe koydular, fakat unuttukları bir şey vardı, ALLAH ( c.c.) bu dini kıyamete kadar koruyacağını vaat etmişti, bu din sıradan bir din değildi, ne hristiyanlıktı, ne Yahudilikti , zaten bu iki din de beşeri bir dindir, her ne kadar temelleri ilahi bir emre dayansa da , zamanla insanların elinde bir oyuncak haline gelmiş, dinin tüm sistemlerini değiştirmişlerdi, Öyle ya değişmeseydi şu İncil veya Kambala’nın yazdığı Tevrat, bugün tüm insanlık islamla müşerref olacaktı.
Fakat değiştirdiler, çünkü bunlar dönek insanlardı, kendi dinlerini değiştirenler, bugün islama da aynı şekilde el atmak istiyorlar, fakat başarılı olmaları mümkün değil, çünkü İslam’ın yanında ALLAH ( c.c.) var, başarılı olamazlar.
Hz. Muhammed ( s.a.v.) örnek bir hayat yaşadı, ve sahabiler sayesinde O’nun nasıl ve ne şekilde yaşadığını bugün çok rahat bir şekilde öğrenmekteyiz, O ırk , millet kavramlarının üstünde bir ümmet anlayışıyla tüm insanlığı ortak bir noktada buluşturmayı başarmıştı, Oysa bugün bazı nifak sahipleri Rasulullah’ın sünnetini reddetmekteler, kendi akıllarını koyuyorlar O’nun yerine.
Bu anlayışa göre dünyada Müslüman sayısı kadar, islam anlayışı olacak, bu şekilde islam temelsiz , nizamsız olacak ve ortalığı bir hengame bir karışıklık alacak, bu şekilde zamanla islam dejenere edilecek ve onlara göre zararsız (!) bir din haline gelecek.
Ben onlara tek bir hadis-i şerifi söylemek istiyorum, her ne kadar inanmasalar da yine de okunmasında fayda var
“ Müminin ferasetinden korkunuz.” Hz. Muhammed (s.a.v.)