Kur’an’ın en önemli ve aynı zamanda çetrefil anahtar kavramlarından biri de hiç şüphesiz ‘şirk’tir. Çetrefildir, zira şirk daima kendisini tevhidden bir perde ile gizlemesini bilmekte, kendisini olabildiğince ‘hak’ suretinde göstermektedir. Bir başka adlandırmayla şirk koşanlar, bir biçimde dinle ilintili insanlardır. Bunlar ‘dinsiz’ değil, ‘dindar’ insanlardır. Allah’a inanma iddiasında olan ‘dindarlar’ ancak şirk koşmaktadırlar. İşte şirkin çetrefilliği buradan kaynaklanmaktadır. Peygamberlerin, müşrik/kafir kavimlerine tevhîdi anlatmak, şirkle tevhîdin farkını kavratabilmek için verdikleri mücadele, kastettiğimiz bu çetrefilliği yeteri kadar izah etmektedir.
Arap dilinde şe-ri-ke fiili bir şeyi paylaşmak, bölüşmek, ortağı olmak, ortaklaşa kullanmak anlamına gelmektedir. Bir kimsenin ortağına, hissedarına ‘şerîk’ denmektedir. Çoğulu ‘şurekâ’dır. Kur’an’da miras hukuku anlatılırken ‘şurekâ’ kelimesi tam olarak ‘ortaklar’ anlamında kullanılır. (4/Nisa, 12). ‘Şâ-re-ke’ fiili, aralarında ortaklık oldu, ortaklaştılar demektir. ‘Eş-ra-ke’, birini kendi işine ortak yaptı, pay/hisse verdi demektir. Kur’an’da bu fiil kullanılır ve şöyle denilir: “Allah kendi hükmünde hiç kimseyi ortak etmez (lâ-yüşrik).” (18/Kehf, 26). ‘İştirak’, bir ortaklığa katılmak, katılım demektir. Bu fiilin emir kipi olan ‘eşrik’, Kur’an’da sözlük anlamında kullanılır: Musa (a.s) Firavun ve kavmine tebliğ göreviyle görevlendirildiğinde Rabbi’nden, bazı taleplerle birlikte kardeşi Harun’u da kendisine yardımcı olarak görevlendirmesini ister ve şöyle der: “Onu işime ortak kıl.” (ve eşrik-hu fî-emrî) (20/Taha, 32). Şeytan, kulları Allah yolundan saptırmak üzere Allah’dan izin isteyip de kendisine bu izin verildiğinde ona, “…mallarına evlatlarına ortak ol” denilir. (17/İsra, 64). Şirk kökünden türeme ‘müşterek’, ‘ortaklaşa’ demektir. Türkçe’de ‘müşterek yol’, ‘müşterek görüş’ gibi deyimler bir yolun ve fikrin paylaşılmasını ifade eder. Şirket: ortağın payı anlamına geldiği gibi, esas olarak iki payın birleşmesi/katılımı, iki mülkü karıştırmak (haltul milkeyn) anlamına da gelir. Müşrik ismi faili ise basitçe, ‘ortak koşan’ demektir. Yani Allah’a zatında ve sıfatlarında ortaklar izafe eden kimseye müşrik denir.
Arap dilinde şe-ri-ke fiili bir şeyi paylaşmak, bölüşmek, ortağı olmak, ortaklaşa kullanmak anlamına gelmektedir. Bir kimsenin ortağına, hissedarına ‘şerîk’ denmektedir. Çoğulu ‘şurekâ’dır. Kur’an’da miras hukuku anlatılırken ‘şurekâ’ kelimesi tam olarak ‘ortaklar’ anlamında kullanılır. (4/Nisa, 12). ‘Şâ-re-ke’ fiili, aralarında ortaklık oldu, ortaklaştılar demektir. ‘Eş-ra-ke’, birini kendi işine ortak yaptı, pay/hisse verdi demektir. Kur’an’da bu fiil kullanılır ve şöyle denilir: “Allah kendi hükmünde hiç kimseyi ortak etmez (lâ-yüşrik).” (18/Kehf, 26). ‘İştirak’, bir ortaklığa katılmak, katılım demektir. Bu fiilin emir kipi olan ‘eşrik’, Kur’an’da sözlük anlamında kullanılır: Musa (a.s) Firavun ve kavmine tebliğ göreviyle görevlendirildiğinde Rabbi’nden, bazı taleplerle birlikte kardeşi Harun’u da kendisine yardımcı olarak görevlendirmesini ister ve şöyle der: “Onu işime ortak kıl.” (ve eşrik-hu fî-emrî) (20/Taha, 32). Şeytan, kulları Allah yolundan saptırmak üzere Allah’dan izin isteyip de kendisine bu izin verildiğinde ona, “…mallarına evlatlarına ortak ol” denilir. (17/İsra, 64). Şirk kökünden türeme ‘müşterek’, ‘ortaklaşa’ demektir. Türkçe’de ‘müşterek yol’, ‘müşterek görüş’ gibi deyimler bir yolun ve fikrin paylaşılmasını ifade eder. Şirket: ortağın payı anlamına geldiği gibi, esas olarak iki payın birleşmesi/katılımı, iki mülkü karıştırmak (haltul milkeyn) anlamına da gelir. Müşrik ismi faili ise basitçe, ‘ortak koşan’ demektir. Yani Allah’a zatında ve sıfatlarında ortaklar izafe eden kimseye müşrik denir.