Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sevelim Sevilelim

silverhand

New member
Katılım
11 Ocak 2006
Mesajlar
30
Tepkime puanı
23
Puanları
0
Yaş
44
Konum
istanbul
Kaldigim bir misafirhanede odamda bir Yunus Emre Hazretleri portresi vardi gectigimiz yaz. Ve resmin altinda bu sade ama gecmise ve gelecege seslenen bir bilgelikte her seyi ozetleyen bu iki kelime yaziyordu Sevelim Sevilelim.

Dile dokemeyecegim kadar buyuk bir sozdu bu oyle buyuk bir nefis terbiyesi oyle buyuk bir sevgi hosgoru ve ask ki hayatimi cok kolaylastirdi bu iki soz...

Once sevelim demis hazreti Yunus sevmek kolay is degildir makamsiz olmaktir en basta yargilamamaktir eksik gedik gormemektir. nefsin en tehlikeli cilvesi olan sohretperestlik ve begenilme merkezde olma arzusuna karsi cikmaktir. Karsilik beklememektir zaten bu buyuk sultanlar sevmekle baslamislar ve bizim inancimizda olan insanlarin sevgisini kazanmis ALLAHA dost olmuslardir.

Insan severek egilerek deger vererek nefsini terbiye eder sevgi yikar ve arindirir bizi sevmek siradan olmaktir dogru olmaktir ici disi bir olmaktir.

Sevelim sevilelim dostlar kimi kime sikayet edecegiz?

Adimiz Miskindir bizim,
Dusmanimiz kindir bizim
Biz kimseye kin tutmayiz
Kamu alem birdir bize...

Biz dunyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun...
Bilmeyen ne bilsin bizi...
Bilenlere selam olsun...
Yunuz(k.s)
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Devam edelim ey sevgili Bekir bu söze: Sevmek; anlamakla başlar. Sevilmek de, anlaşılmak ile devam eder. Anlamak ve anlaşılmak nasıl ki sonsuz bucaksızsa, sevgi de sonsuzdur. Belki de; sonsuzluğa açılı duran tek kapıdır.

Rabbimiz, sevdi ve sevdiğini yaratıp, onun tarafından sevilmeyi murad etti. Oysa, Rabbimizi o an dahi seven bir çok kulları vardı. Fakat cüzzi dahi olsa irade ile sevilmeyi murad etti. Bu murad neticesinde buyurdu ki yerler ve gökler bu hitap ile sallanıp aşka geldi : "ben bir halife yaratacağım!" İradesiz olsa da sevgiyi her daim yaşayanlar korktu, "Ey Rabbimiz ! yine yeryüzünü fesada verecek, birbirlerinin kanını dökecek kullar mı yaratacaksın ? Oysa, bizler seni her an şanını yücelten tesbihler ve tehliller ile seviyoruz." Buyurdu O Yüce Aşk makamının yegane ve eşsiz sultanı olan Rabbül Alemin (Celle celaluhu) : "Şüphesiz, sizler benim bildiklerimi bilmezsiniz"

O nedenle br Kudsi Hadis'te bize şöyle sesleniyor Rabbimiz: "Ben bir sırr'idim, bilinmek istedim." "Ne yerler ve ne de gökler, beni (sevgisi ile) kuşatamadı; ancak müğmin kulumun kalbi istiab etti."

Büyük gönül işidir sevmek. Bedel ister. Makam ister, derin bir arzu, şiddetli bir iştiyak bekler. Haddi zatında; sevilen, çok yücedir seven tarafından. Şimdi düşünelim; biz seven miyiz ? sevilen miyiz ?

Fikri olan var mı ?

Teşekkürler sevgili Alp, sevgili Bekir. Derin kuyulara saldınız bizi yine. Dibinde bulmak/buluşmak üzere...
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden

Budur işte o sevi'li fiillerin esrarı
Her sevgi bedel ister, hemde gayet aşırı
Ne hakim, ne de yetmez devlet hatırı
Sev gör dünya kaç bucakmış Üstad'ım...

Üstad, açtıracaksın yine ağzımızı,
bedeli de göreceğiz, esrarı da,
durduk yerde gönül kovanına daldırıyorsun muhabbet çomağını,
balı da dökeceğiz ortaya, balmumunu da...

Bakalım hele bedelden başka ne varmış. Sevmek, makam ister, demişiz. Makam ? Kün makamı, yani; olmak makamı. Kün ne demektir ? Ol demektir. Ol ! yani; Kün ! ne ol ? "kul ol !"

Önce sevgiliye, Aşk için talip olalım. "La İlahe illallah" diyerek talip olalım Aşk'ına. Aşık olduk mu ? Nerdeeee ! Daha çok yolumuz var. Ama yorulmak yok. Kimisi ben ilan ettim tevhid kelimesi ile, der. Oysa Kur'an bu söze "la !" diyerek cevap verir. "Henüz ilan etmiş olmadınız."

"Bedeviler: 'İman ettik' dediler. De ki: 'Siz henüz iman etmediniz, fakat henüz iman kalplerinizin içine girmemiş olduğu halde İslama girdik deyin'. Eğer Allah'a ve peygamberine itaat ederseniz, size amellerinizden hiçbir şey eksiklemez; çünkü Allah çok bağışlayıcıdır, merhamet edendir." ( Hucurat : 14 )

Sonra, adını sayıklayalım dilimizle, gönlümüzle, her zerremizle.Öyle ki; O'nun adını her anışımızda, yaprak gibi titreyelim: "Ey iman edenler! Allah'ı çokça anın." ( Ahzap : 41 )

Sonra, üstümüzü başımızı düzeltip ziyaretine gidelim: "Temizlik imandandır" hadisi şerifi ile bizlere O'nun hakkında bilgi verene selatü selamlar ederek.

Bir demet çiçek götürelim giderken; çiçek nedir ? Güzel koku demektir. O halde en güzel kokuyu ağzımızda götürelim :"Oruçlunun ağız kokusu ALLAH indinde misk kokusundan daha hoştur." O halde, en güzel kokular ile gidelim.

Bizi kendisine çekmeye çalışanların sözlerine kulak asmayalım. Bizi, bu Aşk yolundan döndürmek için çeşitli diller dökerler, kulak vermeyelim ve hep O'nu düşünelim : "Allah'tan korkanlar, kendilerine şeytandan bir vesvese iliştiği zaman, durup düşünürler de derhal kendi basiretlerine sahib olurlar." ( Araf : 201 ) diyerek önümüze bakalım.

Korkalım, Aşk'ı ziyan etmekten. Korkalım o makam Sahibini incitmekten, O'nunla bir yerde buluşurken hata edip de ziyana uğramaktan, zira Aşk; korkmaktır diyerekten mırıldanalım : "Rabbinin makamından korkan kimseler için iki cennet vardır" ( Rahman : 46 )

Utanalım; zira Aşk, utanmaktır, utanılacak kişlerin telkinlerine kulak vermektir : "Ey o bütün iman edenler. Şeytanın adımlarına uymayın, her kim Şeytan adımlarına uyarsa şübhe yok ki o çirkin ve utanılacak şeyler emreder, eğer üzerinizde Allahın fadl'ü rahmeti olmasa idi, içinizden hiç biri ebeda temize çıkamazdı ve lakin Allah, dilediğini temize çıkarır ve Allah, semi'dir alimdir" ( Nur : 21 )

Huzuru İlahi'ye vardığımızda, boncuk boncuk akan terlerin dolaştığı sararmış alnımızı secde makamına koyalım. "Rabbim ! ben geldim, bütün pisliklerimle, bütün fahşalarım ile, bütün nankörlüklerim ile, bütün küfrlerim ile. Ama; seni sevdim. Sadece sevdim. Sevmeye çalıştım, sever gibi yaptım. Sevmeye gücüm yetmedi belki, ama en azından sevmeyi diledim. Hani diyor ya Resulun Muhammed Mustafa : "Allah'a bir adım gelene, Allah o kişiye on adım gelir" diye. Hani öyle buyuruyor ya Resulu Zişan ! İnandım ben de bu söze ve öylece geldim."

"Aşk; bir makammış ya hani. Hani, yine buyuruyor ya Habibin (s.a.v.): 'Peygamberi seven musibetlere, Rabbini seven belalara hazır olsun', diye. Hazırmıyım onu dahi bilmeden geldim. Ben geldim. Tek başıma, bir başıma. Kainatı arkama attım, tek celsede; 3'den 9'a şart koşup boşayarak, şu yorgun ayaklarımla koşarak, ben geldim. Sen; gel dedin ! ben de geldim ! " diyelim.

Aşk makamına bir hediye sunalım, bir sunak, bir kurban koyalım. Ruhumuz adağımız olsun, nur tabaklarında sunalım O Aşk makamına. Rabbini zikreden bir ruh hediye edelim secde makamında, Öl ! desin ölelim hiç duraksamadan, Ol desin, kün emr'ine müteali Aşık olup da dönelim, Kul olalım aşk makamında.

Aşk; kul olmaktır zira.
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Çok güzel ifade ettin. Rabbimiz bir şey murad ederse; "kün !" der, oluverir. Herşey için der, her şey için diyebilir. Ama; "aşk" için demez. Herşeye ol diyen Rabbim, kuluna bana aşık "ol" demez. Bir gönül yaratmıştır, bu gönül tarafından sevilmek ister, kendine aşk olunsun ister, aşk olup huzuruna gelinsin ister, lakin iradeyi kuluna bırakıp, kendi isteği ile aşık olmasını diler. Oysa; dilese, benim gönlüm gibi milyarlarca gönül yaratır, bir saniyede, saniye çok uzun oldu bu istek karşısında, hatta "o an'da" demek daha doğru olur. Milyarlarca gönlü o an yaratan Rabbim, içini o yarattığı kulun iradesinin neticesinde dolmasını bekler. Şehevi bir aşk mı ? ulvileşen, ulvilik ile mayalaşıp kendisinin sevgisi ile bezenip dolup taşan bir aşk mı ?

Aşk, doldukça genişler gönül kabı, doldukça hacmi büyür, kendini o Sultanlar Sultanı'na (Celle celaluhu) hazırlar. En güzel hat san'at'ı ile zikirler yazılır duvarlarına. En güzel hal san'at'ı ile hallenir iç odaları. Mahremiyet kapısını diker tek kanatlı. Bu kapı; sadece içeri açılan cinsten olur. Bir defa giren, bir daha çıkmasın diye. En ortada nazargah'ı İlahi ayna kurulur, Sevgililer sevgilisi'nin tecelliyatı aks etsin, bu aks nuru ile odaların içi dışı pür nur olsun diye. Bir varlık sığmalıdır buraya, Tek Varlık ! başka yer yok. O yüzden öyle bir varlık olmalıdır ki; hem sevgisi ile orada muhkem olmalı, sevgisi ve varlığı ile doldurmalı, başkasına ihtiyaç bırakmamalı, hemde gayrısına kapalı durmalı ! içeriye almamalı !

Aşk olmalı, olanlara da; aşkolsun ! denilmeli...


Kul olmak makam ister, aşk ister,
Kul olmak, had bilmektir, had de; gayrısına red ister,
O ki; Aşk'ın kendisidir, gönülde mihrabın ister,
Sen ayna ol ki; şavk'ı gönülde kalmak ister..!


Kim, kimi seviyor ? Kim; kime aşık acaba ?...
 

sumisali

New member
Katılım
3 Nis 2009
Mesajlar
1,903
Tepkime puanı
2,112
Puanları
0
” Aşk nedir? dediler Mansur’a. Sabredip bekleyin dedi.
Üç güne varmaz görürsünüz. Önce kollarını ayaklarını kestiler
Her uzvu Aşk dedi. Astılar, bedenini o yine Aşk dedi.
Yakıp küllerini nehre saçtılar
Her bir zerresi Aşk ile Enel-Hak dedi.”
 

gelincik çiçeði

New member
Katılım
13 Ağu 2011
Mesajlar
291
Tepkime puanı
228
Puanları
0
Yaş
33
Yüreğine sağlık abi...

Kul olmak makam ister, aşk ister,
Kul olmak, had bilmektir, had de; gayrısına red ister,
O ki; Aşk'ın kendisidir, gönülde mihrabın ister,
Sen ayna ol ki; şavk'ı gönülde kalmak ister..!
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
Elin memleketlerinden selam etmişsin üstad..
A.Selam...

Allah'a emanet ol.

selametle..
 
Üst Alt