Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Şehid ve Şehadet Ayı ::Şubat::

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Ölüm asla yokluk degildir. Ölüm, su fani dünyadan ebedi hayata geçis köprüsüdür. Her canli varlik o köprüden mutlaka geçecektir. Yani ölümü tadacaktir. Vasif itibariyla ölüm iki çesittir: Cahiliye ölümü ve serefli ölüm. Islam düsmanlariyla savasilmadan, cihad niyeti tasinmadan ve zulme, dayatmaya, baskiya seyirci kalinarak nemelazimca hareket etme sonucunda gelen ölüme cahiliye ölümü denir. Bu çesit ölümle bu dünyadan ayrilan bir kimsenin kiyamet gününde hiçbir degeri olmadigi gibi Allah (c.c.)'in gerçek müminlere hazirlamis oldugu nimetlere de nail olamaz.

Zulüm, baski ve dayatmalara boyun egilmeden i'layi kelimetullah için verilen hizmet ve mücadele sonucunda gelen ölüme serefli ölüm denir. Ancak i'layi kelimetullah için Islam düsmanlariyla yapilan savas sirasinda savas meydanlarinda veya Islam düsmanlarina karsi verilen mücadele sebebiyle kafirlerin ve zalimlerin zindanlarinda iskence sonucunda gelen ölüm en serefli ölümdür. Bu Kur'an ve sünnet dilinde de sehadettir. Bu durumda hayatini kaybeden Müslüman sehittir.

Sehitler sagdirlar. Sehitler Allah'in misafirleridirler. Sehitler Allah katinda riziklandirilirlar. Sehitler için peygamberlerin bile gipta ettikleri makamlar vardir. Sehitler cennette diledikleri yerlere gidebilirler. Sehitlerin sefaati makbuldür. Sehitler kiyamet gününde gördükleri ikramdan dolayi tekrar diriltilip Allah yolunda savasarak tekrar sehid olmayi arzulamaktadirlar.

Sehadetin önemini ve sehitlere yapilan ikrami bildiren ayet ve hadisleri okuyan sahabilerin (r.a.) sehit olmak için hep savas meydanlarina kostuklarini görmekteyiz. Evlendigi gecenin sabahinda cihada çagrildigini duyup, sabah erkenden yikanma firsati bulamayarak cünüb olarak Uhud meydan muharebesine sehadete kosan, müsriklerle gögüs gögüse çarpisarak sehid olan ve sonra gökyüzünde melekler tarafindan yikanan el-Gasil lakapli Hz. Hanzala (r.a.)'in hayati bütün Müslümanlar tarafindan bilinmektedir. "Yarin savas olsa, ben de o savasa katilsam. Kafirler tarafindan sehit edilsem. Sonra karnimi yarsalar, cigerimi çikarsalar, burnumu ve kulaklarimi kesseler sonra kiyamet gününde "niçin bunlar sana yapildi?" dense, ben de: "Ya Rabbi! Senin için" desem! Bu benim için her seyden daha sevimlidir" diyerek Allah'a yalvaran Abdullah (r.a.) adindaki sahabinin dualari; günlerce aç oldugu halde avucundaki birkaç hurmayi yemek için geçecek vaktin, sehadetinin dolayisiyla cennete girmesinin gecikmesine sebep olacagini düsünerek avucundaki hurmalari yemeden atan ardindan da kilicini çekip müsriklerin arasina dalarak sehit düsen Hz. Umeyr adindaki sahabinin kahramanligi ve sehit olup sakat ayagiyla cennete adim atmasina engel olan ogullarini sikayet etmek üzere aglayarak Resulullah (s.a.s.)'e gelen ve Resulullah (s.a.s.)'den savasa çikma izni aldiktan sonra Uhud vadisinde sehit olan Hz. Amir ibnu'l-Cemuh adindaki sahabinin sehadet ve cennete girme aski güvenilir bütün siyer kaynaklarimizda mevcuttur.

Hz. Halid ibnu Velid yaklasik yüz savasa katilmistir. Bu savaslarda vücudunun çesitli yerlerinden yaklasik yüz yara almistir. Ölümcül hastaliga yakalanarak cihad meydanlarinda degil de yataginda ölecegini anlayan Halid (r.a.), ölümden korktugu için degil sehit olamadigi için aglamistir.

20. asrin ortalarinda peygamberler diyari Filistin'de Müslüman Kardesler'e mensup gönüllü Müslümanlar sehadete kosmada adeta birbiriyle yaristilar. Bölge ülkelerinin atanmis bir kisim idarecilerinin hiyanetleri olmasaydi sehadet asiklarinin sayesinde belki bugün Israil isgal devleti olmayacakti. Ihvan'a mensup Müslümanlar gösterdikleri fedakarliklarla tarih yaptilar. Bilindigi üzere, önemli olan tarih okumak ve yazmak degil tarih yapmaktir. Ihvan da bugüne kadar hep tarih yapmistir. Islam aleminin çesitli bölgelerinde dün, Afganistan ve Bosna gibi yerlere akin eden, sehadet askiyla tutusan Müslümanlar bugün de Çeçenistan gibi yerlere akin etmektedirler. Allah (c.c.) böyle Müslümanlarin sayisini ve kuvvetini artirsin.
Sehadet ve Sehitlerle Ilgili Bazi Ayetlerin Mealleri

1. "Eger Allah yolunda öldürülürseniz veya ölürseniz, Allah'in size lütfedecegi magfiret ve rahmet onlarin biriktirdiklerinden daha hayirlidir. Andolsun, ölseniz de öldürülseniz de muhakkak ki Allah'in huzurunda toplanacaksiniz." (Ali Imran, 3/157-158)
2. "Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanmayin. Aksine onlar diri olup Rableri katinda riziklandirilmaktadirlar. Allah'in lütfundan kendilerine vermis olduklariyla sevinç içindedirler ve arkalarindan henüz onlara kavusmamis olanlari, kendilerine bir korku olmayacagi ve üzülmeyecekleri üzere müjdelerler." (Ali Imran, 3/169-170)
3. "... Süphesiz hicret edenlerin, yurtlarindan çikarilanlarin, benim yolumda kendilerine eziyet edilenlerin, çarpisanlarin ve öldürülenlerin kötülüklerini örtecek ve kendilerini altindan irmaklar akan cennetlere sokacagim. Bu Allah katindan bir karsiliktir. Karsiligin en güzel olani Allah katindadir." (Ali Imran, 3/195)
4. "Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyin. Aksine onlar diridirler ancak siz fark edemiyorsunuz." (Bakara, 2/154)
5. "O halde, dünya hayatini ahiret hayati karsiliginda satanlar, Allah yolunda çarpissinlar. Kim Allah yolunda çarpisir sonra öldürülür veya üstün gelirse ona büyük bir ecir verecegiz." (Nisa, 4/74)
6. "Allah, Allah yolunda çarpisip öldüren ve öldürülen mü'minlerden, karsiligi cennet olmak üzere, mallarini ve canlarini satin almistir. Bu O'nun üzerine, Tevrat, Incil ve Kur'an'da vadedilmis olan bir haktir. Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterebilen kim vardir? Su halde yapmis oldugunuz bu alisverisinizden dolayi sevinin. Iste büyük kurtulus budur." (Tevbe, 9/111)
7. "Allah yolunda hicret edip sonra öldürülen veya ölenlere gelince; Allah onlari muhakkak güzel bir rizikla riziklandiracaktir. Süphesiz Allah rizik verenlerin en hayirlisidir." (Hacc, 22/58)
8. "Inkâr edenlerle (savasta) karsi karsiya geldiginizde hemen boyunlarini vurun. Sonunda onlari yenik düsürüp üstünlük sagladiginizda (esirleri) siki baglara baglayin. Artik bundan sonra ya lütufta bulunu(p serbest biraki)n veya fidye karsiligi saliverin. Savas agirliklarini birakincaya kadar (böyle sürdürün). Iste böyle. Allah dileseydi onlardan öç alirdi. Ancak sizi birbirinizle imtihan etmek için (böyle emrediyor). Allah yolunda öldürülenlerin ise (Allah) amellerini bosa çikarmayacak." (Muhammed, 47/4)
Sehadet ve Sehitlerle Ilgili Bazi Hadislerin Manalari

1. Resulullah (s.a.s.) mealen söyle buyurmaktadir: "Allah (c.c.), yolunda cihad için çikan kimseye kefildir. Kim sadece benim yolumda cihad etmek ve bana iman ettigi ve peygamberlerimi tasdik ettigi için evinden ayrilirsa, bu kimse onu cennete koyacagimi veya elde edecegi mükafatiyla evine çevirecegimi garanti etmis olur."
2. "Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, Allah yolunda alinan herhangi bir yara kiyamet gününde ayni sekilde görülecek. Rengi kan renginde ve kokusu misk kokusunda olacaktir." (Buhari, Müslim)
3. "Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, eger Müslümanlar için zorluga sebep olmasaydim, Allah yolunda cihad eden hiçbir müfrezeden geri kalmazdim." (Buhari, Müslim)
4. "Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, isterdim ki Allah yolunda cihad edip öldürüleyim, sonra yine cihad edip öldürüleyim, sonra yine cihad edip öldürüleyim." (Buhari, Müslim)
5. "Sehit öldürüldügünde, sizden birinin pirenin isirmasindan duydugu rahatsizlik kadar rahatsizlik duyar." (Tirmizi, Nesai ve Darimi rivayet etmistir.)
6. Sehl ibnu Hanif (r.a.)'den Resulullah (s.a.s.)'in söyle dedigi rivayet edilir: "Allah Teala'dan samimiyetle sehadeti talep eden kimse yataginda ölse de Allah onu sehitler makamina ulastiracak." (Ebu Davud, Müslim, Tirmizi, Nesai ve Ibnu Mace)
Imam el-Benna ve Sehadet

Imam sehit Hasan el-Benna (r.a.) dava arkadaslarini cihad ruhu ve sehadet aski üzerine yetistirdi. El-Benna, davanin o meshur bes esastan besincisini "En yüce temennimiz Allah yolunda sehid olmaktir" seklinde ifade etmistir. Ayrica el-Benna (r.a.) cihad risalesini yazmistir. Bu risalede cihad, sehadet ve sehitlerin faziletini bildiren otuz bir tane hadis nakletmektedir. Imam el-Benna davanin besinci esasini açiklarken söyle diyor: "Biz ölümün, tehlikelerle dolu bir hayattan ebedi nimet ve saadetlerle dolu gerçek bir hayata geçis köprüsü oldugunu biliyoruz. O halde biz ölümden nasil korkariz?... Ey Müslümanlar! Sunu da bilmek gerekir ki, ölümden korkana ayeti celilelerin bir tesiri olmaz. O ayeti kerime ne kadar yüce, ne kadar ulvi olsa da...
Ölümü hayata tercih eden kimse için ölümle hayat müsavidir. Peygamberimiz (s.a.s.), bize hak ugrunda ölmekten korkmamayi ögretmistir. Hiçbir sey bizi korkutamayacaktir. Ölümü hayata tercih eden bir milletin önünde hiçbir sey duramayacaktir..." Ve o sonunda davasi ugruna kendisi de sehit oldu. Allah rahmet eylesin.
Sehitler Üç Kisimdir

Sehitler üç kisimdir. Dünya ve ahiret sehidi, dünya sehidi ve ahiret sehidi. Allah yolunda Islam düsmanlariyla çarpisarak savas meydaninda sehid olan kimse dünya ve ahiret sehididir. Dünya sehididir, çünkü cumhura göre üzerine namaz kilinmaz ve yikanmaz. Ancak Imam Ebu Hanife'ye göre yikanmaz ama üzerine namaz kilinir. Ahiret sehididir, çünkü kiyamet gününde sehitlere vadedilen nimetler ona da verilir. Dünya sehidi, görünüs veya ganimet gibi seyler için kafirlerle savasarak öldürülen kimsedir. Yani yikanmaz ve üzerine namaz kilinmaz. Ancak ahirette ona hiçbir mükafat yoktur. Suda bogularak, bir duvar enkazi altinda kalarak (trafik kazasinda ölen kimse de öyledir), taun gibi salgin hastaliklar sonucunda ölen veya dini, mali ve namusu için öldürülen kimseler de ahiret sehididirler.
Sehidlerle ilgili hükümler ayrintilariyla fikih kaynaklarimizda anlatilmaktadir. Ancak su hakikati dile getirmekte fayda görüyorum. Son zamanlarda sehid ve sehadet çokça istismar edilmektedir. Sehadeti hiç hak etmeyen kimselere sehitlik unvani verilmektedir. Adam hayati boyunca yazdigi bütün yazilarinda Allah'a, Peygamber'e, Islam'a, Kur'an'a ve diger mukaddesata saldirmaktan geri kalmiyor ama öldügünde veya herhangi bir nedenle öldürüldügünde ona sehid deniyor. Bazilari batil inanç, fikir ve düsünceler ugruna canini feda ediyor onlara da sehid deniyor. Birileri pavyondan, gazinodan, bardan, soygundan veya yüz kizartici bir suç islemek için gittigi yerden dönerken kaza geçirerek ölüyor ona da sehid deniyor. Bu durumlarda ölen kimselerin uzaktan yakindan sehadetle hiçbir ilgileri yoktur. Lütfen bundan vazgeçin ve bu mübarek sifati asil sahipleri olan gerçek Müslümanlara birakin ve kendinize baska sifatlar bulun.
Subat Ayi Sehadet Ayidir

Subat ayi sehadet ayidir. Çünkü bu mübarek ayda yüzlerce alim ve dava lideri sehid olmustur. Subat ayi san ve seref ayidir. Çünkü bu ayda zulüm, baski ve dayatmalara boyun egmeyerek Müslümanlarin izzet ve sereflerini korumaya çalisan gerçek Müslümanlar zalimlerin gaddar ve hain mermilerine hedef olmuslardir. Subat ayi ayni zamanda bereket ayidir. Su halde bu mübarek ayi güzel bir sekilde degerlendirelim. Bu mübarek ayda çok önemli ve degerli sahsiyetler sehid edilmislerdir.
 
Üst Alt