Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sefine-i Rabbaniyenin Kaptani

Uhud daðý

New member
Katılım
2 Tem 2007
Mesajlar
796
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Yaş
40
ALLAH... Her Zaman Diridir,...Ne uyuklama tutar O'nu, ne de uyku...Gökten yere her işi O evirip düzene koyar...her şeyi gözetiminde bulundurur...O, her gün kendini bambaşka (şaşkınlık verici) bir yolla ifade eder....doğruluk ve dürüstlük yolu sırat-ı müstakim üzerindedir...Yolun doğrusunu göstermek Allah’a aittir...indirdiği zikri koruyacak olan da O dur...

Yolun doğrusunu göstermek Allah’a aittir.


Biz O'na İshak ve (İshak'ın oğlu) Yakub'u da armağan ettik; hepsini de doğru yola ilettik. Daha önce de Nuh'u ve O'nun soyundan Davud'u, Süleyman'ı, Eyyub'u, Yusuf'u, Musa'yı ve Harun'u doğru yola iletmiştik; Biz iyi davrananları işte böyle mükafatlandırırız....Zekeriyya, Yahya, İsa ve İlyas'ı da (doğru yola iletmiştik). Hepsi de iyilerden idi...İsmail, Elyesa', Yunus ve Lut'u da (hidayete erdirdik). Hepsini alemlere üstün kıldık...Onların babalarından, çocuklarından ve kardeşlerinden bazılarına da (üstün meziyetler verdik). Onları seçkin kıldık ve doğru yola ilettik...


Hikmet dolu Kur'an hakkı için...Rabbinin nimeti sayesinde, sen bir mecnun değilsin.... Sen elbette gönderilen resullerdensin...Dosdoğru bir yol üzerindesin...eğer doğru yola ermiş isen bu da Rabbinin sana vahyettiği şey sebebiyledir...Bu, Üstün ve Rahim olanın indirdiği bir vahiydir...Yolun doğrusunu göstermek Allah’a aittir...Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen, dosdoğru yoldasın...


''seyyarattan olan gemimiz, yani küre-i arz,'' ... seyahat eden güzel bir gemi ... gayet muntazam, musahhar, mükemmel, hoş, emniyetli bir seyahat gemisi, tenezzüh ve keyif ve ticaret için müheyyâ edilmiş bir şekilde ... Cin ve insi ve hayvanâtı fezâ-i âlem denizinde seyir ve seyahat ettiren ve bir sefine-i Rabbâniye olan koca zeminin üstüne bindirip, ... pek büyük bir hizmet için, bir uzun seyr ü seyahat ona ettiriliyor....


Şu acâib-i masnuât ile dolu sefine-i Rabbâniyeyi bir meşher-i acâib yaparak,yirmi dört bin sene bir mesafede bir senede süratle çevirip,onun yüzünde dizilmiş eşyadan hiçbir şey düşürmesin?

Hem, zemin yüzündeki acîb san’atlara bak; anâsırlar ne derece hikmetle tavzif edilmişler,bir Kadîr-i Hakîmin emriyle zemin yüzündeki Rahmân misafirlerine nasıl güzel bakıyorlar, hizmetlerine koşuyorlar.


Hem, acîb ve garip san’atlar içinde rengârenk acîb hikmetli zemin yüzünün sîmâsındakibu nakışlı çizgilere bak; nasıl sekenelerine enhâr ve çayları, deniz ve ırmakları,dağ ve tepeleri ayrı ayrı mahlûklarına ve ibâdına lâyık birer mesken ve vesâit-i nakliye yapmış.

Sonra, yüz binler ecnâs-ı nebâtât ve enva-ı hayvanâtı ile kemâl-i hikmet ve intizam ile doldurup,hayat vererek şenlendirmek, vakit bevakit muntazaman mevt ile terhis ederek boşaltıp yine muntazaman ba’sü ba’de’l-mevt sûretinde doldurmak, bir Kadîr-i Zülcelâlin ve bir Hakîm-i Zülkemâlin vücûb-u vücuduna ve vahdetine yüz binler lisânlarla şehâdet ederler.


''Kaptan dahi, eğer seni bu halde görse, ya divânedir diye seni tard edecek, ya 'Hâindir, gemimizi ittiham ediyor, bizimle istihzâ hapis edilsin' diye emredecektir
__________________
 
Üst Alt