Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sayılı Günler

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Hayatımıza ışık tutan ve renk katan, geçmişten bu güne kadar yaşanmış hayatların kazanılmış kültürlerin özetledi şeylerden birisi de, hava durmları ile alakalı ve "sayılı günler" diye tabir ettiğimiz ve üç aşağı beş yukarı denk gelen , özel durum arz eden hava halleridir.

Bununla alakalı bazı örnekler verdikten sonra, sizlerde bildiklerinizi ekleyin lütfen. Bakalım ne neymiş....



9 Ocak Zemheri Fırtınası

27 Ocak Kara Kış (Zemheri)

30 Ocak Zemherinin Sonu
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Amansız Elli: Karakışın 20. gününden (Miladi 4 ocak) başlayıp, Gücüğün 9. gününe (miladi 22 şubat) kadar sürer.

Hıdırellez Yelleri-Hıdırellez Fırtınası: Baba hesıbına göre Zemheri ayının 18’i ile 28’i (miladi takvime göre 31 ocak-10 Şubat) arasında devam eden rüzgarlardır.

Vakit Yeli: Gücük ayının yedisinde (miladı 20 şubat günü) vakit yeli eser ve cemile havaya düşer.

Saya Gezme Günü: gücük ayının 10’u (miladi 23 şubat) yahut da 12’sinde (miladi 25 şubat) saya gezilir. Davarın karnındaki kuzunun belli olması demektir.

Birinci Cemile (Cemre): Gücük ayının 7. Gününde (miladi takvime göre 20 şubat’ta) cemile havaya düşer.

İkinci Cemile (Cemre): Gücük ayının 14. gününde (miladi takvime göre 27 şubat’ta) cemile suya düşer.

Üçüncü Cemile (Cemre): Gücük ayının 21 gününde (miladi takvime göre 6 Mart’ta) cemile yere (toprağa) düşer.

Gâvurun Küfrü-Gâvurun Günü: Gâvurun günü, Gücüğün çıkımı ile mardın girimi arasında (tahminen miladi 10-14 mart arasında) olur.

Beldir Aciz (Berdel Acuzun)-Kocakarı Soğukları: Gücük ayının 26. günü ile mart ayının 4. günleri (miladi 11 mart-17 mart) arasında devam eden sayılı fırtınadır.

Sultan Navruz: Miladi takvime göre, Mart ayının 21. günü “Nevruz”dur.

Haftı Hambal-Mart Dokuzu-Leylek Fırtınası: Mart ayının 9. günü (miladi 22 mart) Haftı Hambaldır.

Abrıl Beşi Fırtınası: Abrıl ayının beşinci gününde (miladi 18 Nisan’da) görülen sayılı fırtınadır.

Sitte Sevir (Sittei Sevr): Abrıl ayının 7. günü ile 12. günü (miladi 20 nisan-25 nisan) arasında altı gün süren sayılı fırtınadır.

Çiçek Fırtınası: Abrılın 21. günü (miladi 4 mayıs günü) Çiçek Fırtınasıdır.

Hıdırellez: Abrılın 23. günü (miladi 6 mayıs) “Hıdırellez” günüdür. Hıdırellez seneyi ikiye böler.

Eğrilce: Hıdırellez (miladi 6 mayıs) gününün mahalli adıdır.

Sıçancık: Hıdırellez gününden bir hafta sonra (miladi 13 mayıs’ta) Sivas il merkezinde kutlanan bir gündür.

Ülger Doğumu Fırtınası: Ülger (Ülker) yıldızı, Mayıs’ın 18. günü (Miladi 31 mayıs’ta) doğar.

Gündönümü: Haziranın 12. günü (Miladi 25 Haziran günü) gün döner.

Kuyruk Doğumu: Haziran’ın 18. günü (Miladi 1 temmuz’da) Kuyruk doğar.

Terazi Doğumu: Terazi Yıldızı Tomus’un 18 günü (Miladi 31 Temmuz) doğar.

Mihrican –Bostan Bozan: İlkgüz ile Ortagüz arasında (miladi 14 eylül-14 ekim) görülen fırtınadır. Gündönümü: Karakışın 12’sinde (miladi 25 aralık’ta) döner.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Gün Dönümü: Gün dönümü kiraz ayının 9. günüdür (22 Haziran). Bu tarihten sonra hava iyice ısınır. Bu nedenle sebze ekimi bu tarihten sonra yapılır.

Eyyam-Bahur: Halk takvimine göre kotan ayının 18. günü başlayan (Ağustosun ilk haftası) haftada bunaltıcı sıcaklar yaşanır. Bu günlerde çobanlar sürülerini gölgelik yerlerde tutmaya çalışır.

Erbain: Kasım mevsiminin ilk 44 gününde havalar pek sert olmaz ve bu döneme “pastırma yazı” denir. Bu tarihten sonra başlayan ve 40 gün süren kuru ayaz ve şiddetli soğukların yaşandığı “Erbain” dönemi (Kara kışın 9. günü) başlar. Ölümlerin en çok bu dönemde yaşandığına inanılır.

Hamsin: Erbainden sonra gelen 50 günlük dönemdir. Havalar bu dönemde oldukça değişkendir. Halk arasında “Hamsin, kâh üşü,kah ısın.” sözü buradan doğmuştur. Halk takvimine göre zemheri ayının 18’ inde (31 Ocak) başlar, döl dökümünün başında (21 Mart) sona erer.

Hıdrellez Tipisi:Halk takvimine göre zemheri ayının 27’sinde (10 Şubat) başlayan ve yaklaşık 1 hafta süren tipilere “Hıdrellez Tipisi” denir.

Cemreler: ilkbaharda yaşanan; havada, suda ve toprakta meydana geldiğine inanılan sıcaklık yükselmelerine denir. Birinci cemre gücük ayının 13’ünde (20 Şubat) havaya düşer. Havada bir hafta kaldıktan sonra gece yarısı suya düşer. Suda bir hafta kaldıktan sonra toprağa düşer ve bu tarihten sonra havalar ısınır.
Berd’ül Acüz- Kocakarı Soğukları- Nenenin Gıdikleri- Harç-Borç:Bu dönem gücükün son dört günü ile döldökümünün (mart) ilk üç gününü kapsar. Normalde havaların ısınmaya başlamasına rağmen bu haftada hava çok soğuk olur. Bunun da bir hikayesi vardır:
”Çok eski tarihlerde, bir köyde oğlakları (Gıdik) çok sevdiği için koyun yerine keçi besleyen bir nine yaşarmış. Her yaz yaylaya çıkan nine, bir sene zamanı gelmediği halde havaların ısınmasına aldanarak gücük ayının sonunda yaylaya çıkar. Bir iki gün yaylada kalır ve havaların sıcak olması hoşunagider. Bunun üzerine kış ayı ile alay eder ve kış ayı 4 gün 4 gece kar yağdırıp tipi estirir (gücükün son dört günü). Ancak nine ve oğlakları (Gıdik) ölmeyince kış, döl dökümü ayından (mart) üç gün borç alır, 7 gün 7 gece fırtına estirir, nine ve gıdikleri ölür.

Mart’ın Dokuzu- Leylek Fırtınası: Halk takvimine göre döl dökümü (mart) ayının sekizini dokuzuna bağlayan gece Hacı Leylek gelir. Gelirken de beraberinde kar ve tipi getirir. Bir gün önce iyi olan havalar o gün soğuk olur.

Abril’in Beşi :Yağmur ayının beşi (18 Nisan) hava çok soğur. Bu gece genç hayvanlar hariç, bütün hayvanlar ahırlarda beslenir. Zira bu soğukta kıştan yeni çıkan ve bünyeleri zayıf olan hayvanların dayanamayacağına inanılır. Bu günün diğer bir ismi de Camuş (Manda Kıran) dır.

Sitte-İ Sevr:Yağmur ayının 9’unda (21 Nisan) başlayan ve 6 gün süren soğuk ve fırtınalı günlere denir. Bu günlerle ilgili olarak “Sitte-i Sevür, kapıyı çevür.” diye bir cümle bulunmaktadır.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
ocak - zemheri ayı

şubat - gücük ayı

mart - mart ayı

nisan - abrul ayı

mayıs - mayıs ayı

haziran - kiraz ayı

temmuz - orak ayı

ağustos - ağustos ayı

eylül - isavrit ayı

ekim - darı ayı

kasım - koç ayı

aralık - karakış ayı
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Giresun'da ayların daha farklı adlandırılmış

Zemheri (Ocak)
Gücük (Şubat)
Mart (Mart)
Abrul (Nisan)
Mayıs (Mayıs)
Kiraz (Haziran)
Orak (Temmuz)
Ağustos (Ağustos)
Haç Ayı (Eylül)
Avara (Ekim)
Koç Ayı (Kasım)
Karakış (Aralık)
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Gün Adları (Uşak - Dişkaya Köyü):

Pazar:Girey

Pazartesi:Gula Bazarı

Salı:Gula Bazar Ertesi

Çarşamba:Eşme Bazarı

Perşembe:Cumaşamı.

Cuma:Cuma

Cumartesi:Cumartesi
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Üzümlü'de halk takviminde ayların adı: Ocak Zemheri (Kanu-i Sâni)
Şubat Gücük
Mart Mart
Nisan Abrul
Mayıs Mayıs
Haziran Gündönümü
Temmuz Temmuz
Ağustos Orak Ayı
Eylül Eylül
Ekim Teşrin
Kasım Teşrin-i Sâni
Aralık Karakış (Kanun-u Evvel)
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Çile (Ayının İne Girmesi): 20 Aralık’ta soğukların başlayıp, ayının inine girerek kış uykusuna yatıp üç ay sonra, Sultan Nevruz da (21 Mart) uyanmasıdır. Ayı, ilk elli gün bir yanına, ardından kırk günde diğer yanına yatıp Sultan Nevruz da dışarı çıkar. Yiyecek bir şey bulabilirse ine geri dönmez. Eğer bulamazsa ine geri dönüp on beş gün daha yatar.
Nahir Govan: 15/ 21 Aralık’ta, kışın geldiğinin belirtisi olan sert fırtınalardır. Artık kış başlamıştır. Hayvanlar ahırlara sokulur.

Haç (Haç Çıkarmak): 20/ 21 Ocak’ta, Ortodoks Hıristiyan olan Ermenilerin bölgede yaşadığı zamanlarda ya*pılan bu uygulamayla, Van Gölü’ne “Haç”ı atarak soğuğu ölçmeye çalışıp, eğer haç gölden çıkarıldığında buz tutuyorsa o yılın bereketli geçeceğine inanılırmış.
Hıdırnebi: Havaya cemre düştüğü vakit olan 21 Şubat, fırtınaların başladığı dönemdir.

Hıdırnebi de gençler genellikle değişik kıyafetler giyinerek yüzlerine un sürerler. Koyun yününden sakal ve bıyık yaparak tanınmayacak hale gelip, akşam namazından sonra yanlarına teneke parçası gibi ses çıkaracak cisimler alarak ev ev gezip hediye isterler.
Gençler (genellikle erkekler) ellerinde sopalarla, yanlarındaki poşet ya da torbaları gittikleri evin kapısına takarlar. Daha sonra bir yere saklanarak evin kapısına taş veya odun parçası gibi şeyler atarlar. Ev sahibi dışarı çıkıp da torbayı fark edince, saklanan gençler şöyle bir tekerleme söylerler:
Hıdırnebi, Hıdırellez,
Geldi geçti bahar yaz.
Verenin bir oğlu olsun,
Vermeyenin bir keçel (kel) kızı olsun,
O da düşsün tendir de yansın.
Çömçe gelir çöm ister,
Allah tan bir yağmur ister.
Verenin güzel bir oğlu olsun,
Vermeyenin çirkin bir kızı olsun,
O da düşsün tendir de yansın.
Ev sahibi poşetin içine erik, ceviz, şeker, kuruyemiş, para gibi şeyler koyarak ka*pıya asar ve kapıyı örter. Toplanan erzak veya para gibi şeyler gençler arasında paylaşılır.
Cemre: Cemreler üçe ayrılır:

Birinci cemre, 20 Şubat’ta havaya düşer. Bu vakitten sonra hava ısınmaya başlar.
İkinci cemre, 27 Şubat’ta suya düşer. Bu vakitten sonra sular ısınmaya başlar.
Üçüncü cemre, 6 Mart’ta toprağa düşer. Bu vakitten sonra toprak ısınmaya başlar.



Zipler: 10 Mart’ta başlayıp bir hafta süren şiddetli soğuklardır. Bu soğukların Peygamberi*miz tarafından da belirtildiği ve bir kimsenin bu soğuklarda tedbirsizce ölürse imanının zayıflığına delalet ettiğine inanılır.

Koca Karı Soğukları: 14/ 17 Mart’ta şiddetli soğuklar olur ve bu soğuklar bir hafta sürer. Bu ismin verilmesinin hikayesi ise şöyledir: Yaşlı bir kadın, oğlakları yaza yetiştirdim diye sevinir ve oğlakları otlatmaya çıkarır. Bu arada soğukların bitmesine de sevinerek mart ayına lanet eder. Bunun üzerine mart ayı, şubattan birkaç gün ödünç alır ve yaşlı kadının oğlakları so*ğuktan, fırtınadan telef olur.

Sultan Nevruz: 21 Mart tarihi, baharın ilk günüdür.

Hacı Leylek (Leylek Karı): 22 Mart’ta başlayıp bir haftaya yakın devam eder. Leylekler gelmeye başladığı zaman soğuk ve yağışın başlamasından dolayı bu isim verilmiştir.
Aşure Günü: Mart’ın üçüncü haftası aşure yapılarak on fakire dağıtılır.

Eşek Kırpma Zamanı (Kernebut): 2 Nisan’da havanın ısınmasıyla birlikte eşekler kırpılmaya başlanır.
Camış Kıran: 20 Nisan’da insanlar havanın ısınmasına aldanarak hayvanlarını (camışlarını) ot*latmak için dağa götürmüş, ama birden çıkan tipiyle beraber yağmaya başlayan karla bir*likte soğuktan tüm camışlar telef olmuş ve o tarihten itibaren nisan ayındaki şiddetli soğuklara bu isim verilmiş.

Hıdırellez: 6 Mayıs’ın gelmesi, yazın müjdeleyicisidir. Meyve ağaçları çiçek açmaya başlar.
6 Mayıs’ta ilkindi vaktinde nehir veya göl ke*narına gidilip boş bir kağıda dilek yazılıp suya atılır. Bunu atarken içinden dilek tutulur ve yazılıp suya atılan bu dileklerin gerçekleşeceğine inanılır. Suyun kenarında arzula*nılan şeyin resmi taşlarla çizilir. Çizilen resmin ortasına mum dikilip, dilek tutulur ve yakılan mum bitene kadar başında beklenir.
Gece yatarken de yine aynı dilek tutulur. Sabah namazına kalkılır. Namaz kılana ka*dar kimseyle konuşulmaz. Namaz kılındıktan sonra pişmemiş yumurtaların üzerine (yumurtada hiçbir iz ya da leke olmamalı) dilek tutan kişi, isminin baş harfini kurşun kalemle yazar. Şayet 3- 4 kişi birlikteyse farklı yumurtalara isimlerinin baş harfleri yazı*lır. Bu yumurta, bozuk parayla birlikte dilek tutularak bir gül fidesinin dibine gömülür. Akşam olunca gömülen bu yumurta çıkartılır. Eğer yumurtanın üzerinde herhangi bir iz ya da leke oluşmuşsa dileğin kabul olacağına inanılır. Bozuk paralarda çıkartılıp kır*mızı kurdeleyle boş bir kağıda sarılır. Paranın çamurları silinmez. Bu parayı bir dahaki Hıdırellez’e kadar saklarlar (Bunun bereket getireceğine inanılır).
Çömçe Gelin: Haziran’da yağan yağmura denir. Yağmur yağınca çocuklar evleri gezip aşağıdaki tekerlemeyi söyleyerek yiyecek ve para toplayıp aralarında paylaşırlar.

“Çömçe gelin çöm ister,

Allah’tan yağmur ister.

Verenin bir oğlu olsun,
Vermeyenin topal bir kızı olsun,
O da düşsün tandırda yansın”
Kurt Doğdu: Temmuz ayında yağan yağmura denir. Bu ismin verilmesinin sebebi; temmuz ayında yağan yağmurdan sonra çıkan gökkuşağının altında kurtların yavruladığının düşünülmesidir.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Kış ve Yaz Tahmini

Kış Tahmini
Kış 99 gün sürer. Buna 99 Hesap adı verilir. Karakışın 1’inden başlamak üzere 99 gün sayılır ve 99 hesap bitince, ‘Dağ başı tandır başı’ olur. Yani, dağ başı tandır başı gibi sıcak olur. Yazıda (dışarıda) kalan ölmez. Karakışın başlangıcı olan 14 Aralık gününe 99 gün ilave edilirse bu süre 21 marta yani Nevruz gününe isabet eder ki zaten Nevruzdan sonraki günlerde kışın tesiri geçmiş demektir. Kış, mart 9’u ile tesirini yitirir. Abrıl beşinden sonra tehlikeli olmaktan çıkar. Mayıs ayının başlangıcı ile bitişi arasındaki bir tarihte sona erer. “Urumun kışı, ya mayısın sonu, ya mayısın başı” denilerek, gerçek anlamda kışın mayıs ayı içinde sona ereceği belirtilir. “Ver Hıdrellez’i veriyim yazı” şeklindeki deyim bu fikri destekler mahiyettedir. Kışın süresini tahmin etmeye yarayan inanış, uygulama ve tahmin metotlarından bazıları şunlardır:

“Koç katımında, koç ilk olarak kara koyuna sağerdirse (ilişirse) o yıl kış az olur. (Kara koyun ortalığın kara olmasına, yani karın az olmasına işarettir) Koç eğer beyaz koyuna sağerdirse o yıl kış uzun geçer”. (Beyaz koyun aşırı derecede kar yağışına işarettir)
“Güz mevsimi erken gelir, rüzgâr çok eserse o yıl kış uzun sürer.”
“Güzün yağmur çok yağarsa kış uzun geçer”
“Ağaçlar yapraklarını erken dökerse kış çok olur”
“Kavakların yapraklarını tepeden dökmeye başlaması o yıl kışın uzun ve sert geçeceğine işarettir. Kavaklar yapraklarını etekten dökmeye başlarsa o yıl kış kısa geçecek demektir.”
“Irmak ve dere kenarları çok yosun bağlarsa kış erken gelir”
“Koç ayında soğuk çok olursa o yıl kış uzun ve sert geçecek demektir”
“Koç ayında davar sık yatarsa, kış uzun ve sert geçecek, seyrek yatarsa, hafif geçecek demektir”
“3. cemrenin düştüğü gün hava soğuk olursa, kış uzun sürer”

Yaz Tahmini

99 Hesaba Göre: Yukarda belirtildiği gibi 99 hesaba göre, kış mart dokuzunda (22 mart) biter. Bundan sonraki günler soğuk geçse de yaz günü sayılır.

90 Hesaba Göre: Doksan hesaba göre, kış 90 gün sürer, ondan sonraki günler hükmen yaz günleridir. Bu hesaba göre miladi 14 Mart günü yaz gelir. “Doksancıl Kuşu” adı verilen bir kuş, yanına 90 taş alarak karakışın 1. günü deliğine girer, her gün dışarı bir taş atar, 90. taşı dışarı attığı gün “Yaz geldi!” diyerek yuvasından çıkarmış.

Abrıl Beşine Göre: Abrıl beşi (miladi 18 nisan) çıkmadan yaz gelmez. Bundan sonraki günler yaz günü sayılır.
Yaz mevsimi: “Bir kuşum var ötmeyişin (ötmeyince), bir otum var bitmeyişin (bitmeyince) gelmem” dermiş. Buradaki kuş Körbağ kuşu (Baykuş) veya ibibik, ot ise, üzerliktir. Çünkü üzerlik otu geç güverir (yeşerir).

Urumun kışı, ya mayısın sonu, ya mayısın başı: Bu düşünceye göre, kış mayıs ayının başı ile sonu arasındaki bir tarihte sona ermektedir. Buradaki mayıs ayı baba hesabına göre olan mayıstır. Yani, miladi 14 mayıs ile 13 haziran arasındaki süredir. Kışın bu tarihler arasına kadar sürüp geldiğini belirten bu düşünce belki de geçmişteki acı tecrübelere dayanmaktadır.

Ver Hıdrellez’i veriyim yazı: Bu düşünceye göre, yaz mevsimi Hıdrellez’le birlikte gelir.
Gün döndü yaz, gün döndü kış: Baba hesabına göre gündönümü haziranın 12’sinde (25 Haziran) olmaktadır. “Günün dönümü, otun biçimi” denilerek biçim zamanının geldiği yani yazın geldiği vurgulanır.
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Rüzgarlar özelliklerine göre şöyle:
a)-Doğudan esen rüzgar poyraz. Bu rüzgar ağaçlara ve mahsule iyi gelir. Eskiden büyükler; “ Üç poyraz bir sulama değerine eştir. ” dermiş.
b)-Batıdan esen rüzgar karayel.. Eskiden büyükler; “ Bir karayel, üç sulamayı mahveden değere sahiptir” diye söyler.
c)-Güneyden esene lodos rüzgarı. Bu faydalı rüzgar, kar ve buzları eritir.
d)-Kuzeyden esene keşişleme denir.
 

NUAYMAN

New member
Katılım
1 May 2007
Mesajlar
530
Tepkime puanı
249
Puanları
0
Yaş
51
Çile (Ayının İne Girmesi): 20 Aralık’ta soğukların başlayıp, ayının inine girerek kış uykusuna yatıp üç ay sonra, Sultan Nevruz da (21 Mart) uyanmasıdır. Ayı, ilk elli gün bir yanına, ardından kırk günde diğer yanına yatıp Sultan Nevruz da dışarı çıkar. Yiyecek bir şey bulabilirse ine geri dönmez. Eğer bulamazsa ine geri dönüp on beş gün daha yatar.

o zaman martın sonuna doğru ormanlarda gezmemek lazım ,aç bir ayı çıkabilir karşımıza...:eek:
 
Üst Alt