Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ruhumun Hicran Damlaları...

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
1957 yılın da Kayseri doğumlu Mustafa Cilasun
İşletme fakültesini 2ci sınıfta,
okul heyecanı kaybolduğu için bırakmak zorunda kalır. Daha sonra ticarete başlayarak
On yıl kadar ticaretle iştigalini sürdürür.


Ulusal bir gazetenin bölge temsilciliğini yaparak yorum yapmak fiiline başlamıştır.
Aldığı olumlu bir davet ile kamuda görev yapmaya başlayan Sayın Cilasun
yönetici sıfatıyla çalışmalarını sürdürmektedir.


Yaptığı görevler itibariyle Otobüs İşletme Müdürlüğü, İtfaiye Müdürlüğü,
Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, Sivil Savunma Müdürlüğü görevlerini yaptıktan sonra
hâlihazırda İdari İşler Müdürlüğü görevini sürdürmektedir.


İzedebiyat, antoloji, edebi defter, Sanat âlemi, Türkiye şairler birliği, Hikâyeler net, Aşk medresesi, İslamiyet gen, Muttaki, Net forumlar, Kalb-i mecruh, şiirreal, Yazıhane, Felsefe, Anlamak, Cemaat ve benzeri olan, edebiyat-şiir ağırlıklı sitelerde yazmaya devam etmektedir…



Sırası ile bugüne kadar;
1 anı roman(Nakşeden izler),hikâye, makale, deneme ve
bir çok şiir çalışması bahsi geçen sitelerde okuyucuların ilgisine sunulmuştur.



Diyor ki Sayın Cilasun;


”Yazmaktan maksadım şimdiye kadar gönül hücremde hapsolan duygularımın,
dostlarla paylaşım esasına dayanmaktadır.”



Mutlu bir evliliği olan Sayın Cilasunun dört erkek ve iki kız çocuğu bulunmaktadır.



Üç çocuğunun mürüvvetini gören Mustafa Cilasun’un halen Kayseri de ikamet etmektedir.
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Kızım!

Kızım!

Sen bana
Bahşedilen, emanetle örülen
Berraklığıyla naifleşen ah u figanı nazsın

Haklısın
Ötelerden itibaren mazileşen
Senin ikliminde filizlenmelerine rağmen

Asileşen
Hakkında nizama tevessül eden
Kitabı Celili öteleyen bir girdabın sızısısın

Bizzat aşkken
Nurun haznesinde zarif nefesken
Yıldızlar misali ancak gecelerle asudeleşen

Yalnızlığında
Mahzunluğu davet eden edepsin
Filizlenene kadar, hizmete amade nefessin

Tercihlerinde
Ne derleri önemsersin zira hedersin
Sende mükellefsin, akıl zaviyesinde hürsün

Lakin taassuplar
Bağnaz korkular bir takım yasalar
Seni sana bırakmayan haksız isyanlar karşıda

Sen ne kadar okursan
Anladığını yaşarsan, Hakka ulaşırsın
Heveslerini nizam ederek te vuslata koşarsan

Hürriyetin bahtını
Atfedilen aldatmacaların sayfasını
Bir çırpıda koparıp atacaksın, hakkını alacaksın

Şimdi hepimiz
Açziyetin takatsizliğini nefesleniyoruz
Hakkı teslim etmek adına da sadece konuşuyoruz

Neden mi korkuyoruz
Bilmekten kaçıyoruz, yerel davranıyoruz
Hiçbir zaman niteliği aramıyor mevzuatta kalıyoruz

Yani seni çillerinle
Baş başa bırakarak hayırlar diliyoruz
Aşk olmadan, niyeti kuşanmadan refahı bırakmadan

Bir anlamda mahkûm
Ediyoruz seni, hali hazırdaki şartlara
Manasız uğraşlara, haksız korkulara, kalan zamana



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Niyet ilk adım!

Niyet ilk adım!

Edebi dostlar
Mütemadiyen temenni ediyorlar
Kendilerince haklılar, neden karamsarlık diyorlar

Uzun soluklu
Düşündüm, halime nazar ettim
Hazanı buldum, sararan yapraklarda konuk oldum

Yılların ömrümde
Silinmeyen izlerinde kayboldum
Umut adına kapılar zorlamaktan inanın ki yoruldum

Çorak toprakta
Sancıların arasında soluklandım
Sokaklardan medet umdum fersiz lambalara sığındım

Kalbim kimliksiz
Henüz sabi olmamda mesnetsiz
Ruhumun toprağına ekilmeyen filizler, hislere şevksiz

Özlemi yaşamadan
Hasretin demine vakıf olmadan
Sevgiyi hakkıyla tanımadan, yazmak ne kadar anlamlı

Hülyalarda dolaşmak
Düşlerin devranında izler bulmak
Hissizliğe anlam katmak, idraki beceremeden solumak

Ütopik olarak
Hazlarda mekân için zorlanmak
Bin bir çeşit hikâyeleri, halden yoksun desiseleri anmak

Yazmak adına
Yanmayı hissetmeden anlatmak
Gönüllere konuk olmak için bahaneleri koklamak sancıdır

Vicdanım için acıdır
Harç için lüzum eden donanım
Niyet ilk adım, şekliyet marazım, halis olmak tek muradım

Çünkü kalbin sahibi
Nefeslerin ahiri, tesirde ki hali
Gayrette ki rekabetin muvacehesinde sudur edecek nihayet

Ben hali hazırda
Düşüncelerimin uzantısında
Mevcut hissiyatımın akışında, sancıların inkişafında yazıyorum



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Sevgi mekânsızsa!

Sevgi mekânsızsa!

Yapraklar
Bir bir ardı sıra sararırken
Dal mahzunlaşırken, ağaç kök salarken

Ben sana
Anlatacaklarımın fırsatını
Yakalayamazken, uzakta nazar etmenin

Derlediğin
Fikri filizleri yeşertmeden
Tükenmişliğin, hali devranda ümitsizliğin

Teslimiyetteki
Ahengin, çaresiz nefeslerin
Temaşa edebilmek adına bin bir badirenin

Lakin hederliğin
Merak içinde niyaz ettiğin
Hislerin renklerinde serinlediğin sancıları

Yazacak olsam
Dağ başında nidaya koyulsam
Okyanuslarda aradığımı bulsam gam değil

Hasretin
Rüknü böyle olmamalı
Kalbi takatsizliğe gark ederek daraltmamalı

Sevgi mekânsızsa
Kalp onun için hazır hazsa
Ruhi iklimde sürur anlamı koklayacaksa ve

Hayat
Yaşamak için vuslatsa
Dareyn için sahifelerin berraklığı mutlaksa

Özlem için
Vesilelere konmak haksa
Aşk için muvazeneyi bulmak nasıl olacaksa

Sana yaklaşmak
Renginde kalarak solmak
Nefesimle derlediğim sürur buketini sunmak

Aşkla buharlaşmak
Sonsuzluğa uzanarak yaşamak
Hayatın gailesinde kaybolmadan güle varmak



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Beni benden alan yâr!

Beni benden alan yâr!

İçim içime sığmıyor
Duyduğum nida karşısında
Acizliğim farkında olmadan karşımda
Yakarışlar samimi olsa bilmem ki kim durur yamaçta

Şayet bunlar olmasa
Okunan ezanlar susturulsa
Kalbim zikrinden mahrum bırakılsa
Hissiyatın kuraklığı çıkıyor karşıma ceht anılan olsa da

Sabır haktır dirençtir
İyiliği tavsiye, kötülükten men ise
Yegâne emirdir, neme lazımcılık sefilliğin sahifeleridir
Cami cemaat içindir bundan mahrum camiler niçin fakirdir

Semaya uzanıyor haz
Niyaz niyetle kaim olan bir naz
Hak için amel, ihsan en önemli temel
Takva cihetinde ihlâs, âdem için Mürvet’tir, nura davettir

Lakin ruhum boşlukta
Kalbim bizarlığın marazlarında
Gayretim niyaz olsa da solgun umutlarla yaslanma
Meşvereti unutma, hem hal olmaktan kaçınma muhabbet ara

Vefa cihetini sorgula
Sadakatte yolculuğa uzanarak
Hilkatini anla, hissiyatın renklerinde mantığı unutma
Kitabı Celil ne diyor baksana, nesillerdir anlatıyor inansana

Şimdi her ne diyorsan sana
Tahkik için nefes almaktan bizar olma
İradenin farkına ne vakit vasıl olacaksın biraz anla
Seni takip edeni unutma, beklemediğin bir anda çıkar karşına

Vah tüh sermayedir sanma
Seni her an yolda bırakacağına yaklaşsana
Bağ bozumunu hatırla, ruhun serencamından korkma
Kalp yalana tevessül etmez onu tanısana, sahibinde kalsan ya

Düşüncelerin harmanında
Mazinin devranından hâsıl olan zamanda
Halini tanımla, edile-i şer iyeyi unutma, hukukunu da hatırla
Her ne kadar kefen beyaz olsa da, kalbi lekelerden arınmayı dile

Birkaç tahta ve çiviler
Tabut için seferber edilen aletler
Musalla neyi bekler, hakkınızı helal edin telkini ne eder
Mezar soğuk bir ter, toprak içinde ki haşaratla bin birde beter


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Muhtaçken!

Muhtaçken!

İçime
Akan bu gözyaşlarım
Yıllardır yordu billahi söz etmesem de

Kimseden
Bir şey dilenmeden
Sessizliğime demlenerek tükensem de

Yârden
Halden, kalpten hiç
Serzenişte bulunmadan nefeslensem de

Gidiyorum
İşte, nihayetin sancısıyla
Ahvalimin serencamında hadsiz kalınca

İcazet
Tavassutları varlık olunca
Fakirlik boynumda, solgun adımlarımla

Korkarım
Gaybı açılımlardan
Kalbim inkişaflara bizarlıkta muhtaçken

Hukuktan
Müstağni nefesler
Ekâbirce tasallut ederken tebaa terden

Halim
Düşüncelerde hederken
Kendimi tanıtmak için hayli seferberken

Edebe muğayyir
Onun için adap nazarlık seyir
Halinden habersizse sefil mi o kadar sefil

Vaziyet
Edenler nitelikte sorunlu
Gurur mu onurdan azade halde bulununca

Meziyet
Nüfusa hasredilen olunca
Hak, adına çok korkula, mazlum için yanıla

Yetimlik
Taş yastığa muhtaçsa
Toprak yatak olarak son yolculuksa hayrola



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Yıldıran talepler!

Yıldıran talepler!

Yahu hatun
Bilmem ki neden düşünmezsin
Hissetmeyi nefeslenirsin lakin kendi derdindesin

Yaşamanın
Bir hesap dâhilinde olacağını
Asla önemsemezsin, mütemadiyen talep edersin

Nefesin, sesin
Zevki renklerin kanaatten arî halin
Neme lazım duyarsızlığın, bir zaman sonra hırsın

Beni bana bırakmıyor
Çaresizliğe mahkûm ediyor
Yutkunmaların solgunluğunda hayat divane ediyor

Bir kez ellerimi
Boş göründe, yüzüne bakmak
Ne mümkün hiddet yanı başında adeta dürülü sökün

O vakitler
Seni kırmak için başımı eğerim
Sineme çekilerek ruhumun lekelerini tefekkür ederim

Ne deyim
Feleği yâd eder giderim
Yaşamak yalnızca hislerin ihtiyacını karşılamamı derim

Nisa kimliğinde
Neyi öncelerim ona hasret çekenim
Yaprağın zarafetindeki aşkı kabul eden bir dilenciyim

Müştereklik için
Vefada hamiyet için fedakârlık derim
Emanetin nevilerini nefeslenirim, kim kimdir onu bilelim

Muhakkak ki
Her şeyden şikâyetçi değilim
Nefesin nihayetinde ki hesaba göre hareket edelim derim

Günün aydınlığı
Anlık olmamalıdır o kuşatmalıdır
Vuslat için adımların işaretlerinde yol almayı anlamaktır

Nefs zaten iradidir
Nasıl tanzim edersen sana dönecektir
Nihayetinde tercihler iradeden arî değildir unutmamalısın



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Sessiz gidişin!

Sessiz gidişin!

Mutat
Olduğu üzere akşam
Sevinçle yine evimize gelmiştim ne hikmetse

Yorgunluk
Halime nüfus edince
Neşem sefilliğin hengâmesinde susuz iklimde

Sana karşı
Mahcubiyetim benimle
Haline refahın hasretini çektirince kendimce

Mütemadiyen
Sorardım, hani ne zaman
Nihayet bulacak diye lakin çaresizliğim demde

O akşam
Kapımı açan olmayınca
Sol yanım sızlayınca korktuğum başıma gelmişti

Günlerdir
Mesaiye kalmam bile yetmedi
Kıt kanaat geçinmek bir marifetti ama tüketmişti

Umutları
Solgunluğa terk etti
Kuraklık ilkimi ruhuma tevessül etti ne şiddetliydi

Sukut içinde
Kapıyı açına bomboş
Ve fevkalade nahoş yılgınlık başköşemde konuktu

Masanın
Üzerindeki duran pusula
Nasılsa gözüme ilişti soluksuz okurken sendelendim

Senin zarif
Halinden çıkınca kelam
Tesiri ruhumu gark ediyor vesselam lakin ne tamam

Koşar adımlarla
Kompartımana uzandım o an
Arandım, her yanı taradım, vagonlara umut bağladım

Yakarışlarım
Bir netice hâsıl etmedi anladım
Yine yıllar sonra yalnızlıkla arkadaşlığa mecbur edildim



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Dinler misin?

Dinler misin?

Hani
Bir söz vardır nesillerdir
Söz gümüşse sukut altındır diye hatırladın mı?

Anlamaya
Ulaşmadan ve kanmadan
Avuntulara bulaşmadan ve kalbide yormadan

Ruhi muvazeneyi
Zorlamadan, idrake inan
Meşveretteki taze kanlara dayan ve yılmadan

Anneni hakir görme
Babanı da asla solgun bulma
Halden uzaklaşarak, mekânsızlığa rağbet etme

Nerede gün
Orada akşam dersen rasgelesin
Bir başka ifadeyle, kimliğinden azade nefessin

Yalnızca
Bir his değilsin, zevkler için
Hasredilen bir sefil misin, hangi rengin fidesisin

Ezel ve ebet
Zahir ve batın birlikte kuvvet
İnsana tevdi edilen o akıl niye en önemli sıhhat

Bilmeden
Yol almak kimler için nazar et
Ahir için nefesin müddetini hakkıyla bir hesap et

Caziben
Bir ömürlük değil idrak et
Hücreler halinde eriyecek hisset hilme tevessül et

En az haftada
Bir gün hastaları ziyaret et
Darülacezenin müdavimleri kimler meraktan dert

Morglar
Neden boş değil sinede halvet
Kalbine rağbet et, mevt nedir onun dirliğine rağbet

Her sancı
İnşirah için sana çok yabancı
Ruhun kimliğine yabancı, sen olmayacaksın bir hancı



MuStafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Gel söyleme!

Gel söyleme!

Vazgeç
Artık, söyleme hatırlatma
Biz zamanlar yaşanan hatıralar saklı kaldı

Maceramıydı
Ömrün sayfalarında sancıydı
Ne kaldı hicran bir an durmadı hep sızlattı

Dinlediğim
Şarkılar sanki ızdırapdı
Hasrete gark ederek solgunlaşan susuzluktu

Nefesim
Yettiğince umut hazdı
Lakin varlık olmayınca acizlik hazin eserdi

Kime ne
Söylenirdi, dert benimdi
Hüzün nefesim, hasret kafesinde sessizliğim

Hayat adına
Renksiz sefilliğim neyleyim
Çaresizliği umut addedip fakirliği perçinlerim

Aklı neyleyim
Mantığı nereye sereyim
İrademe kefilim lakin şimdi solgun bir nefesim

Düşünmek mi
Güldürmeyin, neyi öncelerim
Nitelik olmazsa, vasat tefekkürü neye ekleyim

Bilirim mukallidim
Tahkike muhtaçlığı özlerim
Nereden başlayacağımı her nedense düşünürüm

İşte hal böyleyken
Sevmeyi hisseden fakirken
Hasretmeyi bilmeyen cahilken ben sana ne deyim

Senin naifliğinde
Sefilliğin eşiğinde biçareyim
Teslimiyetinde avuntularıma yönelirim ben bilirim

Nefsimi öncelerim
Hislerim renklerinde terlerim
Sadakatinde bencilliğe meylederim çünkü tacizim



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa CÝLASUN

New member
Katılım
3 Eyl 2008
Mesajlar
12
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
MustafaCilasun.blogcu.com
Ey evladı ayalim!

Ey evladı ayalim!

Sakinliğimde
Düşününce, bir hüzün
Sökün ediyor fakirliğimin dirliğine nedense

Ne öğrendiysem
Enlerim ve ön vehimlerin
Serencamında zihinlerinize sürekli işledim

Gece ve gündüz
Demedim, atiyi önceledim
Her kim ne diyor, yapıyorsa taklide sarıldım

Çünkü bir hükmün
Kelamı muazzamın akçesi
Varlığın vuzuhunda kıymet biliyordu anladım

Size akide-i hukukunu
Ve ne nemelazım yortusunu
Sadece kültür açısında sohbet mevzuu yaptım

Güya böylece cehaleti
Dışladım, her konuda fikir üretmeyi
Asliyet saydım ve arkanızdan da gururlanırdım

Hukuku sadece
Beşeri hukuk biçiminde
Tanıdım, yani İslam hukuk sistemini anlamadım

Evet evet bazen
Bende mübarek gün ve gecelerde
Cami için hazırlanıyor sizlerle namaz kılıyordum

O günden sonra
Yeniden varlığın tesisine
Yorulma bilmeden ve hiddetle koşarak gidiyordum

Sizler nihayet büyüdünüz
Serpildiniz, renklendiniz ve şendiniz
Ne zaman flörtle derde gark ettiniz hüzünlendiniz

Ardı sırta sorular
Aklın bazen kar etmediği konular
Ve hoyratça yaşanılan bir takım karanlık solumlar

Peşinden kalbi
Daralmalar, dinmeyen korkular
Huzuru tarumar eden yanılmalar yorgunluğunda ahlar

İnsan kul olduğuna
Âdemden sirayet eden duruluğa
İbrahim deki duyarlılığa, İsmail deki sadakati anlamalı

Anlamak için kanmalı
Sukutun dirliğinde vuzuh bulmalı
Mütemadiyen konuşmayı katiyen bir marifet saymamalı

Haline hasredilen
Muvazeneyi bulmalı, ahseni takvimde
Vuslatı koklamalı, eşrefi mahlûkat olduğunu unutmamalı

Hukukun yeganeliğinde
Nefes almalı, hasmının benlik olduğuna
Uyanmalı, emanetlerin nihayetinde kalan neslini tanımalı


Mustafa CİLASUN
 
Üst Alt