Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

''Rabbimizin Razı Olduğu Kullar''

sumisali

New member
Katılım
3 Nis 2009
Mesajlar
1,903
Tepkime puanı
2,112
Puanları
0
Kulluk nedir,Ne değildir,Her yaratılan Kul sıfatını taşımaktamıdır.Yoksa sonradanmı Kul olunmaktadır.Rabbimiz kimlere Kulluk vasfını vermiştir ve kimleri Kul olarak görmektedir.Bizler Rabbimiz diyoruz acaba O bizlere Kulum diyormu.Gelin hep birlikte Vahyin Penceresinden bakarak bizlerinde gerçek bir Kul olup olmadığımızı hep birlikte cevaplayalım.



Kuranı Kerimin geneline baktığımız zaman ve Kulluğun ne olduğunu Kurana sorduğumuz zaman Kuranın bize kısaca şöyle cevap verdiğini görürüz:


''Kulluk Hakkıyla iman Hakkıyla ibadet etmek demektir''.


Rabbimiz birçok ayetlerinde Razı olduğu Kul sıfatına layık olanların vasıflarını ve gereğini apaçık belirtmiştir.


''Onlar,Rablerinden bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler ancak onlardır''(Bakara Suresi 5.ayet)
Yani Rabbimiz ayetinde belirttiği gibi, onlar birtek Rabblerine kulluk ettiği için böylece hidayete kavuştular ve böylece kurtuluşa erdiler. Hidayete ve kurtuluşa ermenin yolu,birtek kullluğu Rabbimize yapmaktır ve işte bu ana hatları belirtilen kulluğa giden yoldur.


Kuran bizlere kısaca cevap olarak ''Kulluğun Hakkıyla bir iman hakkıyla ibadet ettikten sonra aldığımız ünvan olduğunu,bize verilen en büyük sıfat,en büyük hediye olduğunu özetle geçmişti.


Tekrar Kurana Kulluk nedir diye soracak olursak ve bu sefer ayrıntılı bir şekilde açıklamasını istersek Hikmet dolu Kuran bizlere şöyle bir cevap verdiğini görürüz :
Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşıyan,kendisini yaratanın ve Rabbinin Allah olduğuna hakkıyla iman eden,Onun emir ve yasaklarına hakkıyla yerine getirmeye çalışıp çaba sarfeden,Onun azabından sakınan,Allah'ın koymuş olduğu sınırları aşmaktan sakınan,bırakın yaklaşmayı o sınırları aşmaktan kaçınırlar.Nefis ve arzularının istediği gibi günah yoluna girmeyip,Rablerinin istediği dosdoğru yola,Rablerinin razı geldiği davranışlara hakkıyla uygulayan,günaha düşme korkusuyla hertürlü haramdan sakınan ve ''Allaha Hakkıyla bir İman,Hakkıyla ibadet eden kimseler, Allah'ın gerçek Kulları olup ve kurtuluşa erenler oncak onlardır''.
Kulluğun sırlarını özetle Rabbimiz Hikmet dolu Kitabında bu şekilde açıklıyor.


Ve Kulluk sıfatına bizlerinde layık olabilmesi için Rabbimiz Hikmet dolu Kitabında Kul olmanın sırlarını,Kul olmanın ipuçlarını bizlere açık bir şekilde gösteriyor:
Kuranın geneline baktığımız zaman Rabbimiz birçok ayetinin başında,ortasında ve sonunda ''Kulluğu sizleri yoktan var eden,birtek ilah olan,sizleri öldükten sonra hesaba çekecek olan birtek Rabbinize Kulluk Ediniz''buyuruyor Rabbimiz.Rabbimiz asla kendisine (şirk)ortak koşulmasını asla bağışlamayacağını belirtmektedir.Ve çok kızmaktadır.
Rabbimiz Kulluğu yanlızca kendisine yapmamızı emreder.


''Kulluğu birtek Rablerine değil ona ortak koşup İblisede kulluk etmektedirler''.Yani hem iblisin emir ve yasaklarına uyup onun vesveselerine kulak verip hemde bunları yaparkende ''La ilahe illallah'' demekteler.Allaha Ortak (Şirk)koşmak sadece putlara tapmak değildir.O dönemde putlar okimselerin önlerindeydi,ona dokunup onu görebiliyorlardı.Fakat şimdi ise o putlar önlerinde,ellerinde değil kalplerine yerleşmişlerdir.Görmeseler bile Nefislerini ilah edinip hem iblisin dediklerini yapıp hem Rabbimize ibadet etmekteler.Rabbimiz asla bundan Razı değildir.Tamamen Ortak koşulmaktadır.


İşte Rabbimiz bizleri bu gizli şirkten kurtarmak için,bizleri uyarmak için ayetlerini büsbütün açıklarki düşünüp öğüt alalım ve bu gibi iblisin vesveselerine kanmayalım.Hamd olsun Rabbimizeki ayetlerini bizlere apaçık belirtmiştir.


Rabbimiz ayetlerinin bir çoğunda :
''Kulluğu yanlzıca bana yapın,birtek benim emir ve yasaklarıma uyun,şeytanı dost edinmeyin şüphesizki o sizin apaçık düşmanınızdır''şeklinde sürekli Rabbimiz belirtmiştir.
 
Son düzenleme:

betül

New member
Katılım
13 Eyl 2007
Mesajlar
113
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
34
Müminun Suresi ilk 11 ayet

Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.
Onlar ki, namazlarında saygı dolu bir korkuyla eğilirler.
Ve o mü'minler ki onlar, her lüzumsuz şeyden yüz çevirirler.
Onlar ki zekâtı verip (emredildiği şekilde) yerine getirirler.
Ve onlar ki ırzlarını korurlar
Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar.
Kim de bundan ötesini ararsa işte artık onlar haddi aşanlardır
Ve o mü'minler ki, onlar, emanetlerine ve ahdlerine riayet edenlerdir.
Onlar ki, namazlarını (vaktinde kılıp) koruyarak gözetirler.
İşte bu vasıfları toplayanlar, varis olanlardır.
Onlar Firdevs cennetlerine varis olurlar. Onlar orada ebedî kalacaklardır.

Allah gerçek mumin olmayı nasip etsin inşaallah.
 

sumisali

New member
Katılım
3 Nis 2009
Mesajlar
1,903
Tepkime puanı
2,112
Puanları
0
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif](Ey ibadet edenler!) İyi ve erdemli olmak (yalnızca) yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Fakat iyi ve erdemli (muttaki) kişi Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitab'a (Kur'an'a) ve peygamberlere inanıp malı(nı), sevgisine rağmen (veya Allah rızası için) akrabaya, yetimlere, yoksullara ve yolda/sokakta kalmışlara, dilenenlere ve boyunduruk altında bulunanlara (kurtulmaları için) veren, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren, ahitleştiği zaman sözlerini yerine getiren, sıkıntıda, hastalıkta ve savaşın şiddetlendiği anda sabredendir. İşte (imanlarında, iyilik ve taatta) doğru olanlar onlardır. Ve takvaya erenler de onlardır.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]bakara / 177[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif] [/FONT]
 

betül

New member
Katılım
13 Eyl 2007
Mesajlar
113
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
34
Kur'an ayetlerine göre, Yüce Allah, hangi özelliklere sahip olan kullarını sever?

Bakara suresi:

1. "Elif. Lâm. MÎm." 2. "O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir."

3. "Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar."

4. "Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar."

5. "İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır."


195.
"(Mallarınızı) Allah yolunda harcayın. Kendi kendinizi tehlikeye atmayın. İyilik edin. Şüphesiz Allah iyilik edenleri sever."

222. "Sana kadınların ay halini sorarlar. De ki: "O bir ezadır (rahatsızlıktır). Ay halinde kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit, Allah'ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şüphesiz Allah çok tövbe edenleri sever, çok temizlenenleri sever."

Al-i İmran suresi:

76. "Hayır! (Gerçek, onların dediği değil.) Kim sözünü yerine getirir ve Allah'a karşı gelmekten sakınırsa şüphesiz Allah da sakınanları sever."

134. "Onlar bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever."

146. "Nice peygamberler var ki, kendileriyle beraber birçok Allah dostu çarpıştı da bunlar Allah yolunda başlarına gelenlerden yılmadılar, zaafa düşmediler, boyun eğmediler. Allah sabredenleri sever."


148. "Allah da onlara hem dünya nimetini, hem de ahiretin güzel mükafatını verdi. Allah güzel davrananları sever."

159. "Allah'ın rahmeti sayesinde sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. Artık sen onları affet. Onlar için Allah'tan bağışlama dile. İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kere de karar verip azmettin mi, artık Allah'a tevekkül et, (ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever."


Maide suresi:

13. "İşte, verdikleri sözlerini bozmaları sebebiyledir ki onları lanetledik, kalplerini de kaskatı kıldık. Kelimeleri yerlerinden kaydırarak (tahrif edip) değiştiriyorlar. Akıllarından çıkarmamaları istenen şeylerden önemli bir kısmını da unuttular. (Ey Muhammed!) İçlerinden pek azı hariç, onların daima bir hainliğini görüyorsun. Yine de sen onları affet ve aldırış etme. Çünkü Allah iyilik yapanları sever."

42. "Onlar, yalanı çok dinleyen, haramı çok yiyenlerdir. Eğer sana gelirlerse ister aralarında hüküm ver, ister onlardan yüz çevir. Onlardan yüz çevirecek olursan sana asla hiçbir zarar veremezler. Eğer hükmedecek olursan aralarında adaletle hükmet. Çünkü Allah, âdil davrananları sever."

54. "Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse, (bilin ki) Allah onların yerine öyle bir topluluk getirir ki, Allah onları sever, onlar da Allah'ı severler. Onlar mü'minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı güçlü ve onurludurlar. Allah yolunda cihad ederler. (Bu yolda) hiçbir kınayıcının kınamasından da korkmazlar. İşte bu, Allah'ın bir lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir."

93. "İman edip salih ameller işleyenlere; Allah'a karşı gelmekten sakındıkları, iman ettikleri ve salih amel işledikleri, sonra Allah'a karşı gelmekten sakındıkları ve iman ettikleri, sonra yine Allah'a karşı gelmekten sakındıkları ve iyilik ettikleri takdirde, daha önce tatmış olduklarından dolayı bir günah yoktur. Allah iyilik edenleri sever."


Tevbe suresi:

4. "Ancak Allah'a ortak koşanlardan, kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz, sonra da antlaşmalarında size karşı hiçbir eksiklik yapmamış ve sizin aleyhinize hiç kimseye yardım etmemiş olanlar, bu hükmün dışındadır. Onların antlaşmalarını, süreleri bitinceye kadar tamamlayın. Şüphesiz Allah, kendine karşı gelmekten sakınanları sever."

7. "Allah'a ortak koşanların Allah katında ve Resûlü yanında bir ahdi nasıl olabilir? Ancak Mescid-i Haram'ın yanında kendileriyle antlaşma yaptıklarınız başkadır. Bunlar size karşı dürüst davrandığı sürece, siz de onlara dürüst davranın. Çünkü Allah kendine karşı gelmekten sakınanları sever."

108. "Onun içinde asla namaz kılma. İlk günden temeli takva (Allah'a karşı gelmekten sakınmak) üzerine kurulan mescit (Kuba mescidi), içinde namaz kılmana elbette daha layıktır. Orada temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da tertemiz onları sever."


Hucurat suresi:

9. "Eğer inananlardan iki grup birbirleriyle savaşırlarsa aralarını düzeltin. Eğer biri ötekine karşı haddi aşarsa, Allah'ın buyruğuna dönünceye kadar haddi aşan tarafa karşı savaşın. Eğer (Allah'ın emrine) dönerse, artık aralarını adaletle düzeltin ve (onlara) adaletli davranın. Çünkü Allah, âdaletli davrananları sever."


Haşr suresi:

9. "Onlardan (muhacirlerden) önce o yurda (Medine'ye) yerleşmiş ve imanı da gönüllerine yerleştirmiş olanlar, hicret edenleri severler. Onlara verilenlerden dolayı içlerinde bir rahatsızlık duymazlar. Kendileri son derece ihtiyaç içinde bulunsalar bile onları kendilerine tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden, hırsından korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir."

Mümtehine suresi:

8. "Allah sizi, din konusunda sizinle savaşmamış, sizi yurtlarınızdan da çıkarmamış kimselere iyilik etmekten, onlara âdil davranmaktan men etmez. Şüphesiz Allah âdil davrananları sever."

Saf suersi:

4. "Hiç şüphe yok ki Allah, kendi yolunda, duvarları birbirine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlayarak çarpışanları sever."


ALINTIDIR (SORULARLA İSLAMİYET)
 

betül

New member
Katılım
13 Eyl 2007
Mesajlar
113
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
34
Kur'an ayetlerine göre, Yüce Allah, hangi özelliklere sahip olan kullarını sever?

Bakara suresi:

1. "Elif. Lâm. MÎm." 2. "O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir."

3. "Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar."

4. "Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar."

5. "İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır."


195.
"(Mallarınızı) Allah yolunda harcayın. Kendi kendinizi tehlikeye atmayın. İyilik edin. Şüphesiz Allah iyilik edenleri sever."

222. "Sana kadınların ay halini sorarlar. De ki: "O bir ezadır (rahatsızlıktır). Ay halinde kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit, Allah'ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şüphesiz Allah çok tövbe edenleri sever, çok temizlenenleri sever."

Al-i İmran suresi:

76. "Hayır! (Gerçek, onların dediği değil.) Kim sözünü yerine getirir ve Allah'a karşı gelmekten sakınırsa şüphesiz Allah da sakınanları sever."

134. "Onlar bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever."

146. "Nice peygamberler var ki, kendileriyle beraber birçok Allah dostu çarpıştı da bunlar Allah yolunda başlarına gelenlerden yılmadılar, zaafa düşmediler, boyun eğmediler. Allah sabredenleri sever."


148. "Allah da onlara hem dünya nimetini, hem de ahiretin güzel mükafatını verdi. Allah güzel davrananları sever."

159. "Allah'ın rahmeti sayesinde sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. Artık sen onları affet. Onlar için Allah'tan bağışlama dile. İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kere de karar verip azmettin mi, artık Allah'a tevekkül et, (ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever."


Maide suresi:

13. "İşte, verdikleri sözlerini bozmaları sebebiyledir ki onları lanetledik, kalplerini de kaskatı kıldık. Kelimeleri yerlerinden kaydırarak (tahrif edip) değiştiriyorlar. Akıllarından çıkarmamaları istenen şeylerden önemli bir kısmını da unuttular. (Ey Muhammed!) İçlerinden pek azı hariç, onların daima bir hainliğini görüyorsun. Yine de sen onları affet ve aldırış etme. Çünkü Allah iyilik yapanları sever."

42. "Onlar, yalanı çok dinleyen, haramı çok yiyenlerdir. Eğer sana gelirlerse ister aralarında hüküm ver, ister onlardan yüz çevir. Onlardan yüz çevirecek olursan sana asla hiçbir zarar veremezler. Eğer hükmedecek olursan aralarında adaletle hükmet. Çünkü Allah, âdil davrananları sever."

54. "Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse, (bilin ki) Allah onların yerine öyle bir topluluk getirir ki, Allah onları sever, onlar da Allah'ı severler. Onlar mü'minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı güçlü ve onurludurlar. Allah yolunda cihad ederler. (Bu yolda) hiçbir kınayıcının kınamasından da korkmazlar. İşte bu, Allah'ın bir lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir."

93. "İman edip salih ameller işleyenlere; Allah'a karşı gelmekten sakındıkları, iman ettikleri ve salih amel işledikleri, sonra Allah'a karşı gelmekten sakındıkları ve iman ettikleri, sonra yine Allah'a karşı gelmekten sakındıkları ve iyilik ettikleri takdirde, daha önce tatmış olduklarından dolayı bir günah yoktur. Allah iyilik edenleri sever."


Tevbe suresi:

4. "Ancak Allah'a ortak koşanlardan, kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz, sonra da antlaşmalarında size karşı hiçbir eksiklik yapmamış ve sizin aleyhinize hiç kimseye yardım etmemiş olanlar, bu hükmün dışındadır. Onların antlaşmalarını, süreleri bitinceye kadar tamamlayın. Şüphesiz Allah, kendine karşı gelmekten sakınanları sever."

7. "Allah'a ortak koşanların Allah katında ve Resûlü yanında bir ahdi nasıl olabilir? Ancak Mescid-i Haram'ın yanında kendileriyle antlaşma yaptıklarınız başkadır. Bunlar size karşı dürüst davrandığı sürece, siz de onlara dürüst davranın. Çünkü Allah kendine karşı gelmekten sakınanları sever."

108. "Onun içinde asla namaz kılma. İlk günden temeli takva (Allah'a karşı gelmekten sakınmak) üzerine kurulan mescit (Kuba mescidi), içinde namaz kılmana elbette daha layıktır. Orada temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da tertemiz onları sever."


Hucurat suresi:

9. "Eğer inananlardan iki grup birbirleriyle savaşırlarsa aralarını düzeltin. Eğer biri ötekine karşı haddi aşarsa, Allah'ın buyruğuna dönünceye kadar haddi aşan tarafa karşı savaşın. Eğer (Allah'ın emrine) dönerse, artık aralarını adaletle düzeltin ve (onlara) adaletli davranın. Çünkü Allah, âdaletli davrananları sever."


Haşr suresi:

9. "Onlardan (muhacirlerden) önce o yurda (Medine'ye) yerleşmiş ve imanı da gönüllerine yerleştirmiş olanlar, hicret edenleri severler. Onlara verilenlerden dolayı içlerinde bir rahatsızlık duymazlar. Kendileri son derece ihtiyaç içinde bulunsalar bile onları kendilerine tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden, hırsından korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir."

Mümtehine suresi:

8. "Allah sizi, din konusunda sizinle savaşmamış, sizi yurtlarınızdan da çıkarmamış kimselere iyilik etmekten, onlara âdil davranmaktan men etmez. Şüphesiz Allah âdil davrananları sever."

Saf suersi:

4. "Hiç şüphe yok ki Allah, kendi yolunda, duvarları birbirine kenetlenmiş bir bina gibi saf bağlayarak çarpışanları sever."


ALINTIDIR (SORULARLA İSLAMİYET)
 
Üst Alt