Rüzgar ardından kasırgalar koparacak gibi.
Sanki bendeki bu suskunluk ,fırtına getirecek
Bir nebze olsun üzülür şu garibe bir sadaka verirmisin,
Yoksa uçurumlara mı sürüklersin?
Dalga kıranlar bile engel bana,
Dalyanlar güler halime,akşamdan sabaha
Vicdanım acıyor,canım yakılıyor bir kibritin ucunda,
Gözünü kırpmadan çakarmısın son kez,
Vicdanım acıyor beyazım canım yakılıyor,
Gel otur yanıma benimle ağlarmısın
Umman devirsin dertlerimi
Varmısın benimle bir uçurum boyu ağlamalara,
Bir sefil gibi yaşarken günü birlik,
Ufalandım,inan ömrüm kısaldı.
Seni terk edişlerim gelir aklıma,
ve bir damla geçmeden geri dönüşlerim.
Aldanışlarım ve yaralarım,kanı durmayan,
Ve ebediyyen çağlıyacak olan,
Bir nehir misali göz yaşlarım.
Vaz geçmelerim senden ve bir adım geçmeden
sana geri,dönmelerim gelir aklıma.
Yanılmalarım,güpe gündüz ölümlere gitmelerim,
Ebediyyen vaveylanın ocağına düşmüş gözyaşlarım,
Seni sevmelerim ve bir damla geçmeden yine sevmelerim gelir aklıma.
Sana olan tiryakiliğim ve seni severken,
Zamanın ezip geçmeleri gelir aklıma.
Sende boğulmalarım,sana sığınmaları,
Bir sözünle şu gövdeme bir yer arayışım,
Ve kendimi öylece yerlere bırakışım gelir aklıma.
Ben galiba hayatın sen tarafını sevdim,
Ölümüne yaşıyorum.
En son hasret girdabında bırakmıştın,
Hiç bilmediğim yerlerde.
Sensizliğe adım atarken,yoksulluğa demir attım,
Mevsimler dönüyor bense hala aynı yerdeyim.
Hiç değişmedim hala senin yasını tutuyor,
Ve deli deli susuyorum.
Dilsizim artık inan çıtımı çıkarmıyorum.
Seni ağlamadan,seni ölmeden sevemedim,
İşte hiç arama kalemin ucundayım şimdi,
Noktasında virgülünde,belkide yanlış kurulacak bir cümledeyim,
Satırların vahşi duruşu ,hani anlamsız oluşu,
Ve içimi kemiren beni korkutuşu,
Satırların öç alışı,harflerin yırtık sayfalara sığmayışı,
Ve..Nedametin bir ömür boyu canıma saplanışı
Seni sadece ben değil içimdeki,
zavalli çocukta sevmişti.
Sen benim kabuğum zırhımdın.
Oysa şimdi sandığından daha yalnızım,
daha karanlıktayım.
İnan ki ölümün tam kıyısındayım....!
Mücahid