Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

O Rasül'e Uyun!

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
(BAKARA 129)
Ey bizim Rabbimiz, bir de onlara içlerinden öyle bir peygamber gönder ki, onlara senin âyetlerini tilavet eylesin, kendilerine kitabı ve hikmeti öğretsin, içlerini ve dışlarını tertemiz yapıp onları pâk eylesin. Hiç şüphesiz Azîz sensin, hikmet sahibi Sensin.

Sadece size okuyup, duyursun değil. Ve de öğretsin…


(BAKARA 151)
Nitekim içinizden size bir peygamber gönderdik. O size âyetlerimizi okuyor, sizi temizliyor, size kitabı ve hikmeti öğretiyor. Size bilmediğiniz şeyleri öğretiyor.

Yine öyle. Sadece ve sadece bir ulaklık değil bu. Kur’an da ki hikmeti ve bilmediklerinizi öğretiyor. Nasıl öğretilir? Yaşayarak, göstererek, izah ederek, örnekler vererek… Eğer herkes okuyup ta aynı doğruları bulabilecek olsaydı O’ndan hikmeti ve bilmediklerimizi de öğretmesi neden isteniyor…


(ÂLİ IMRÂN 53)
Ey Rabbimiz, senin indirdiğine iman ettik, o peygambere de uyduk. Artık bizi şahidlerle beraber yaz.

Öylesine açık bir ifade ki… Gelen Kur’an emirlerinin senden geldiğine inandık ve Peygambere de inandık demiyor, uyduk diyor. Uymak? Tabi olmak…


(ÂLİ IMRÂN 164)
And olsun ki Allah, müminlere kendilerinden, onlara kendi âyetlerini okuyan, onları arındıran ve onlara kitab ve hikmeti öğreten bir Peygamber göndermekle büyük bir lütufta bulunmuştur. Oysa onlar, daha önce apaçık bir sapıklık içindeydiler.

Evet, yine burada da aynı ifadeler… Hikmeti öğretmek. Yani Allah(cc) ın insanlarca anlaşılamayan amacı…


(NİSA 59)
Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygambere de itaat edin ve sizden olan emir sahibine de itaat edin. Eğer herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz; Allah'a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resulüne arz edin. Bu, daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir.

Allah’a itaat edin. Peygambere de itaat edin. İtaat etmek demek, söz dinlemek, boyun eğmek, verilen buyruğa uymak demektir. Allah’a itaat edin, Peygambere de inanın demiyor, itaat edin diyor. Ve anlaşmazlık durumunda, anlaşamadığınız konuyu Peygamber’e (sav) sunun, O’nun hükmü iyi ve güzeldir emrediyor.

(NİSA 64)

Kim peygambere itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur. Kim de yüz çevirirse, biz seni onlara bekçi olarak göndermedik.

Şimdi bu ayete ne diyeceğiz. Kim peygambere itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur. İtaat, b
oyun eğmedir, uymaktır, alınan emre göre hareket etmektir. Kur’an da Allah (cc) çok açık emirler vermiş, çok genişçe her konuyu anlatmış. Hikmetine eren ve doğru tevil edebilen yaratılıştan kıyamete kadar her konuyu bulabiliyor. Kim en iyi hikmetine erer ve tevil eder. Allah (cc)’ın Rasül’ü (sav). O zaman anlaşılmayan yerde ve emirde önce O’na dönün.


(NİSA 80)
Biz hangi peygamberi gönderdikse, sırf Allah'ın izni ile itaat edilmek üzere gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan günahlarının bağışlanmasını dileselerdi ve Resul de onların bağışlanmasını dileseydi, elbette Allah'ı affedici, merhametli bulurlardı.

İtaat. Yine itaat. Allah’ın izni ile O’na itaat. Çünkü yaradan öyle istiyor. Çünkü O öyle kurmuş düzeni. Hani Allah (cc) tan bağışlanma istemede dahi Allah (cc) Rasül’ü (sav) devreye koyuyor. O’nun olmazsa olmazlığını insanlara anlatabilmek için.


(A'RAF 158)
De ki; ey insanlar! Ben sizin hepinize Allah'ın resulüyüm. O Allah ki, göklerin ve yerin bütün mülkü O'nundur. O'ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Öldüren de, dirilten de O'dur. Bundan dolayı gelin, Allah'a ve resulüne iman edin. Allah'a ve Allah'ın bütün kelâmlarına iman etmiş bulunan o ümmî peygambere, evet ona uyun ki, hidayete erebilesiniz.

Allah'a ve resulüne iman edin diyor, yani inanın. Ve bunun haricinde de ayrıca “o ümmî peygambere, evet ona uyun ki, hidayete erebilesiniz.” Diye emir veriyor. Uymak, nedir? Bir inanca, bir anlayışa, bir duruma uygun davranışta bulunmak ve riayet etmek…:


(ENFÂL 20)
Ey iman edenler, Allah'a ve Resulü'ne itaat edin. İşitip durduğunuz halde onun emirlerinden yüz çevirmeyin!

Aynı emirler. Hem Allah (cc)’a ve hem de Resul’ü (sav) ne itaat edin. Daha ne desin ki?..


(TEVBE 29)
Kendilerine kitap verilenlerden oldukları halde ne Allah'a, ne ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini din edinmeyen kimselere alçalmış oldukları halde elden cizye verecekleri hale gelinceye kadar savaş yapın.

“Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram tanımayan” Neden sadece “Allah’ın haram kıldığı” nı demiyor? Çünkü Allah (cc) burada Rasül’ü (sav) ne selahiyet veriyor. Bu selahiyeti anlamamak için kör olmak lazım. Buna rağmen Hadis’e kem bakmak için şaşkın olmak lazım, mühürlü olmak lazım…


(NÛR 51)
Aralarında hüküm vermesi için Allah'a ve Resulüne davet edildiklerinde müminlerin sözü ancak «işittik ve itaat ettik» demeleridir. İşte bunlar asıl kurtuluşa erenlerdir.

Çok, çok açık. Sorgulamayacaksınız. Allah (cc) ı sorgulayamayacağınız gibi, diyor ki - Rasül’ü mü de sorgulamayın. İleri geri laf etmeyin. O’ndan işittiğinize de aynen uyun.


(NÛR 52)
Her kim Allah'a ve Resulüne itaat eder, Allah'a saygı duyar ve O'ndan sakınırsa, işte asıl bunlar bedbahtlıktan kurtulanlardır.

Yine aynı bahis…


(AHZÂB 21)
Şanım hakkı için muhakkak ki size Resullulah'da pek güzel bir örnek vardır. Allah'a ve son güne ümit besler olup da Allah'ı çok zikreden kimseler için.

Rabb Taala buyuruyor. O’nda diyor, pek çok güzel örnek vardır. Yani benim emirlerimin Rasül (sav) ce uygulamaları. Onları alın ve kurtulun. Biz anlarız demeyin, bizim Rasü (sav) e ihtiyacımız yok diyemezsiniz yani…


(YÛNUS 39)
Hayır. Onlar bilgileriyle kavrayamadıkları, te'vili de kendilerine hiç gelmemiş olan bir şeyi yalan saydılar. Bunlardan önce gelip geçenler de yine böyle inkâr etmişlerdi, amma bak zalimlerin akıbeti nasıl oldu.

Peygamber Efendimiz (sav) e uymak, onun hadislerine itaat etmek, sünnetlerini güzel saymak ve uygulamak adına ne açık ve ne güzel bir ayeti celile… Yani siz Kur’an da yer yer anlayamadığınız konular olacaktır. Bunları anlayamadıkları için geçmiş kavimler de inkara düştüler. Peygamber (sav) kendinden bir şey katmaz. Ama sizin tevilini bilmediklerinizi O bilir ve size Allah’ın adıyla emreder. Nedir bu emirler. O’nun hadisleridir, sünnetleridir.




(YÛNUS 47)
Her ümmetin bir peygamberi vardır. O peygamberleri gelince aralarında adaletle hüküm verilir. Onlar hiç zulüm görmezler.

Evet, biz tüm Peygamber’e inandık, iman getirdik ama her ümmete bir Peygamber gönderdi Allah (cc). Bu günkü ümmetin Peygamberi Hz. Muhammet Mustafa (sav) dır. O’nun adının olduğu yerde tazim etmemiz gerekirken, O’nu dikkate almayan zihniyetler o din gününde kimin safında duracaklar?..


(AHZÂB 36)
Bununla beraber Allah ve Resulü bir işe hükmettiği zaman, gerek mümin bir erkek ve gerekse mümin bir kadın için, o işlerinde başka bir tercih hakkı yoktur. Her kim de Allah ve Resulüne âşi olursa açık bir sapıklık etmiş olur.

İşte ayet. İşte Allah’ın Rasül’ü ne verdiği yetki ve selahiyet. Şimdi siz kimin ayeti ile kimin yetkilerini görmezlikten gelmeye çalışıyorsunuz ki?..



(AHZÂB 66)
O gün yüzleri ateş içinde çevirilirken: «Ah keşke Allah'a itaat etseydik, peygambere itaat etseydik!» derler.

Yine aynı, yine çok derin ve ince bir vahy. Ama ben Allah’a uydum… Yetmedi hanif kardeş, olmadı. Diyeceksin, keşke, keşke Rasül’ü ne de uysaydım!..


(İBRÂHİM 44)
Ey Peygamber! İnsanları, azabın geleceği gün ile korkut. O gün, zalimler şöyle diyecekler: «Ey Rabbimiz! Bizi yakın bir zamana kadar ertele de senin davetine uyalım ve peygamberlere tâbi olalım.» Onlara: «Daha önce ahirete intikal etmeyeceğinize dair yemin etmemiş miydiniz?» denilir.

“senin davetine uyalım ve peygamberlere tâbi olalım” Evet. Hem senin davetine uyacağız Allah’ım, hem Rasül’üne tâbi olacağız Allah’ım. Nedir tâbiyet? O’nun kontrolü altına girmek, O’nun emirlerine ve hareketlerine bağlı olmak…


(MÜNÂFİKÛN 5)
Onlara: «Gelin, Allah'ın Resulü sizin için mağfiret dilesin.» denildiği zaman başlarını çevirirler ve onların, büyüklük taslayarak yüz çevirdiklerini görürsün.

Hani O’na biat etmiyorlar ya, şefaati yoktur diyorlar ya, işte bu ayet onun için. Evet, siz büyüklük taslayın bakalım, ruzi mahşeri bekleyelim bakalım…


(NÛR 47)
Bir de «Allah'a ve Resulüne inandık ve itaat ettik» diyorlar da, sonra bunun arkasından yan çiziyorlar; bunlar mümin değillerdir.

Evet, hem biz Allah’a ve Rasül’üne uyduk, inandık diyorlar, hem de Hadisler’e reddiye düzüyorlar. Allah cevap veriyor o gibilere! “bunlar mümin değillerdir.”


(NÛR 48)
Aralarında hükmetmesi için Allah'a ve Resulüne çağrıldıkları zaman, bakarsın ki, içlerinden bir kısmı yüz çevirip dönerler.

Hadis duyunca yüzü ekşiyenler bir güzel ayet!..


(NÛR 54)
De ki: Allah'a itaat edin; Peygambere de itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz şunu bilin ki, Peygamberin sorumluluğu kendine yüklenen, sizin sorumluğunuz da size yüklenendir. Eğer ona itaat ederseniz, doğru yolu bulmuş olursunuz. Peygambere düşen, sadece açık açık duyurmaktır.

O kadar açık ve net ki… Hem Allah’a hem de Peygamberine itaat edeceksin ey kul. Yok başka bir yol. Emri veren senin kadar bilmiyormu?..


(FURKÂN 27)
O gün zalim kimse ellerini ısıracak: «Eyvah!» diyecek, «keşke Peygamberin yanında bir yol tutsaydım!»

Evet, o hadislere inanmayan, uymayan, onları emir telakki etmeyen, sünnet neymiş ki diyen, biz Kur’an ı yaladık yuttuk, her bir hükmüne vakıf olduk, bize sadece Kur’an yeter, biz de Kur’an ı Peygamber kadar anlarız, uyarız diyenler. Eyvahlar, keşkeler, yangınlar. Allah korusun…



(MUHAMMED 33)
Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygamber'e itaat edin ve amellerinizi boşa çıkarmayın.

Gelin kardeşler, gelin amellerinizi boşa çıkarmayın. İtaat edin. O Yüce Rabbimiz, kendisine itaat edildiği gibi Rasül’üne de itaat edilmesini istiyor. Çünkü O Rasül, O yaradanın kulu ama Rasül’ü. O Rasül kendi hevasından hiç konuşmayacak şekilde yaratıldı Rabbi tarafından. Rasül olarak yaratıldı. Hususi yaratıldı. Bunu anlamak lazım. Ve bunu anlayıp, hadislere riayet etmek lazım.

Alah (cc) tüm müslümanları rızasına dahil etsin inşallah...
 

sinang

New member
Katılım
10 Eyl 2006
Mesajlar
1,628
Tepkime puanı
276
Puanları
0
Konum
bezm-i ezelden
Bir şey var ki kör olmak Kitabullahın anlayışımıza sezdirdiği görmek istememektir,kardeşim.Yani halk deyimiyle işine gelmemektir bu,bunun neticesi inkara varıyor,Allah korusun.
Şimdi Kuran kitabı mubin ,apaçık kitap,öylede ya görmek istemez isek.Bu kitabı mukaddes bize peygamberi sev,örnek al,itaat et demiş,yukarda Kardeşimiz ayetlerin terceme ve mealini yazmış,dahada vardır...
Sen bir kişiyi nasıl sevebilirsin,Evet O nun sevdiklerini seversin,Evet onu örnek alırsın,evet ona itaatte özen gösterirsin,ona itaati önemsersin.
 
Üst Alt