Namazda Seyhi Düsünmek !?

Kişi; namazda eşi de olsa, çocuğu da olsa, her kim olursa olsun zihninden kovmalıdır. Eğer bunu yapmaz ise, namazının bir faydasını göremez. Bu aynı zamanda çok tehlikeli bir davranış olup kişiyi helaka kadar da götürür.

O nasıl bir hocaymış ki; bunu soran kişiyi bu davranışından men etmemiş, hayret!

Evet, bu güzel bilgiler ışığında mizanseni de beraber yaşayalım.

Örnekteki şahısın adı Hasan olsun. Hasan AllahuEkber diyerek tekbirini aldı. Önce subhanekeyi okudu, arkasından euzu besmele çekerek fatiha suresini okumaya başladı. "İhdinas sıraaet el müstakıym" bölümüne geldiğinde sıratı müstakim üzere olan şeyhi, mürşidi hatırına geldi. Yarab! O ne güzel insandır ki her daim Allah (cc) ile beraber, o ne kemalattır ki, her a'nı O'nunla! Ya Rab! bizi de sıratı müstakim üzere olan kullarının yoluna eriştir diye de içinden geçirmeye başladı. Zaten mürşidi gözünün önüne geldiği zaman içi bir hoş oluyordu. Gerçi mübarek son zamanlarda biraz zayıflamıştı. Zahiren adettullaha uymak niyeti ile gittiği doktoru da ayaklarının ağrısına herhangi bir çare de bulamamıştı. Ayak dedim de, yahu benim şu başmarğımın tırnağı sanki içine doğru gömülüyor gibi. Olmazsa pazartesi günü bir doktora gideyim de gösterelim bakalım. Belki tırnak batması olabilir. Hiç olmazsa daha çok ilerlemeden önlemini almış oluruz. (veladdallin, amin) Kul ya eyyühel kafirune,...

Bu mizanseni değişik yollara da gönderebiliriz. Hayal dünyamız ne kadar geniş ise, o kadar çeşitlendirebiliriz. Burada vurgulamak istediğim şu: Allah'tan gayrısı her kim ve kişi ise, o an senin için hayrlı bir düşünce olamaz.

Bizim mürşidimize sorulmuş duymak bize de nasip oldu, cevap daha güzel bir akıbete yol açtı. "Sizi çok değişik yerlerde rabıta ediyoruz faydasını görüyormuyuz acaba?"

Mürşidim soran kişiye bakıyor ve aynen şunu soruyor:

- Eee..sofi sen saadatı nerede rabıta ediyorsun ?
- Efendim biz namazda iken, hatmede iken, hacda iken rabıta ediyoruz.
- Peki saadatı nerede rabıta etmiyorsun ?
- Efendim, af buyurun ayak yoluna giderken, banyoda iken bu gibi necis yerlerde saadatı rabıta etmiyoruz.
- Sofi, inşaallah bu güne kadar rabıta ettiğin yerlerde etme, rabıta etmediğiniz yerde özellikle rabıta edin.



Şuan nerde okuduğumu hatırlayamadım, aradım ama bulamadım. Bilen varsa ayrıca kaynak gösterirse sevinirim. Ya Kudsi hadis veya hadis tam bilemiyorum ama hatırladım kadarı şöyleydi:

Kul namaza kalktığı zaman Allah'u Teala meleklerine seslenir "Kulum benim için namaza duruyor. Aramızdaki hicap perdelerinikaldırın kulum ile başbaşa kalacağım" buyururmuş. Tabi kul namazda Allah'tan (celle celaluhu) gayrı her şeyi düşünmeye başlayınca, Rabbül Alemin meleklerine buyurarak "Kulumu sevdikleri ile başbaşa bırakın, o; benden başkaları ile olmaya daha layık, hicap perdelerini geri indirin"

Bu da bizim anlatmak istediğimiz. Eğer Hazreti Ali (k.v.) gibi havas-ül havas'lar bile ayağındaki nalın türü terliği ayağından fırlatıp "beni Allah'tan gayrısına yönlendiriyor" diyerek kızgınlığını bu şekilde ifade etmiş ise, yani nalını bile fırlatıp atıyorsa, bizim gibi avamlar hayli hayli dikkat etmelidir, diyorum.

mavigezegen' Alıntı:

Namazda Allah'tan gayrısını düşünmek tehlikelidir ve doğru değildir.

Genişletmek için tıkla ...

Allahı düşünmek nedir ? Nasıl olmalıdır ?

iki kere yazmışım özrümü bildiririm..... burası silinirse sevinirim...

Şimdi mübarekler Allah'dan gayrısını düşünme demek kolay, Hz Ali dahi resulullahın bu konudaki teklfini kabul etmiş lakin muaffak olamamışken, burda kardeşlere hadi bunu yapın demek biraz yanlış olur. Evet gönül ister ki mevladan gayrısını düşünmeyelim. Gönül isterki huşu içinde kılalım, ama hergünümüz dünya hayatı ile koşturmaca olduğundan , namaz sırasından dünyadan soyutlanıp , ahrite yönelmek mevla ile yeksan olmak mümkün olmuyor. Bunn için kamil bir iman şart olsa gerek sizi tenzih ederim ama ben daha o mertebeye ulaşamadım. Benim gibi biçare kardeşim namazda ya cehennemi ya cenneti yahut benzeri ahiret nişanlarını kullanıp huşu sağlamaya çalışıcaktır, çünkü insan görür gibi imana ermedikce ki bu tahkiki iman , o vakit taklidi iman gereği, bir vasıta ile mevlaya varıyor. Onun için bu durumda. Kimi şeyhi ile birlikte mevlaya yakarır gibi namaz kılar. Kimi namazını resulullah ile kıldığını hayal ederek, o atmosferi biraz daha manevi alana taşır.
Zira siz kardeşlerim, yalnız başınıza kıldığınız namaz ayrıdır, bir mürşide tabi iseniz onunla kıldığınız namaz ayrıdır. Artık buna ne derseniz diyin ister riya ister himmete binaen başkalaşım. Ama şu bir gerçek ki hakka giden yollardan biri riya kapısıdır. Kul bir süre bu şekilde kendini modda tutar öyleki kendinde bu yer eder artık eski halini hatırlamaz ve dönmesine imkan kalmaz. O vakit artık bir basamak daha atlar Resulullah ile birlikte olduğunu hayal etmeye başlar öyleki o haz daha da artar artık mevlanın huzurunda resulullah ile birlikte miraçta secde eder gibi düşünen insan bu halde onda devamlı hale gelince. Artık hiçbir vasıtaya bel bağlamadan direk Miraçta Allahın karşısında muhatap olmanın verdiği zevkle mevlayı görür gibi huşu içinde namaz kılar. Tabi bunun ayarına ve yönetimine dikkat edilmezse şirke kapı açıcağı kesin olucaktır. Gönül ister ki keşke direk son hedefi evvelinde yaşasak ama benim gibi acizlere bu iş çok zor. O vakit dünya nimetlerini zihininde koşturmak yerine resulullahın ardınca namaz kılıyormuş gibi hayal bana daha sıcak geliyor ki ben dünya işleri zihnimi kurcaladığında öyle yapıyorum . Şüphesiz namazda asılhe­def ilahi huzurda huşu ile durmakdır. Bu manada başarılı olamayan kimselerin kendilerine örnek olarak seçtikleri mürşidlerini, önlerinde namaz kılar şekilde, hayal etmelerinin başka dünyalık şeyler düşün­mekten daha faydalı olduğunu düşünüyorum.Şunuda belirteyim bu söylediklerimi ne bir yerden okudum nede bir yerde işittim. Tamamen benim fikrimdir . Aslını ve fıkhi boyutunu araştırmadan bu anlattıklarıma uymayın. Ehli sünnet alimleri ne demiş ona bakın inşallah. Mevla en doğru olanını bilir.

Meva kardeşim yazılarını okudum ve gerçekten güzel cevapların olmuş, yazımı konu başlığını ve ilk konuyu okuyarak oluşturdum, cevap verdikden sonra konu ile ilgili fikirlerini okudum, zira yazımdan önce okumuş olsaydım bu yazıyı asmaz sadece yazından alıntı yapıp duayı bir borç bilirdim. Mevla gönül gözünü ziyade eylesin...

Bu resmi ve bize bıraktığı manayı düşünmek çok mu zor ki, Allah'ın (Azze ve celle) her hangi bir kulunu düşünmek gibi bir zorunuluk ve gereklilik içerisine giriyoruz ?

mavigezegen Nickli Üyeden Alıntı
Namazda Allah'tan gayrısını düşünmek tehlikelidir ve doğru değildir.


Allahı düşünmek nedir ? Nasıl olmalıdır ?

Namazlarımızda düşünmediğimiz pek bişey kalmıyor. Hatta gitmediğimiz yerde yok..
Ancak; Şeyh'i düşünmekle, Şeyh'i düşünmeyi Allah'a giden yolda vesile yapmak ayrıdır. Heralde teraziyi iyi ayarlamak lazım. Çünkü burada düşünülen şey bir canlı... Kimse borcunu düşünerek gizli şirke düşmeyecektir ama Şeyh'i düşünerek buna düşebilir. Zannediyorum eleştiriler de bu yönde..

Yoksa herşeyi Allah'a yönelmeye vesile kılmak zaten "Tefekkür" demektir... Hani 1 saati bin yıldan hayırlı olan ibadet.. İnşaAllah öyle oluruz. Salih Amel işleyenlerden oluruz, diyelim.

selametle..

Namazda okuduğu ayetlerin anlamını bilen ve ilahi vahyi kalben tekrarlayan bir mü'min için düşünülecek başka birşey kalmamıştır..