Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Bugün; bütün ağaçlar yüreğimdeydi. Bütün çiçekler gözlerimde. Güneş, ışıklarını dudaklarıma kondurmuştu. Neydi kanımı kaynatan bu güzelliğin adı? Mutluluk muydu?
Bugün, Ne varsa hüzünden yana denize fırlattım az önce. Sanki beklermiş gibi hepsini, hop hop hoplatıverdi dalgalarında. En güzel maviliğiyle oynaşıp durdu. "Bak" dedi "fırlattığın hüzünlerine... İşte; onların bendeki hükmü sadece bu!"
Sonra, şakalaşırcasına bir kaç tuzlu damlasını sıçratıverdi yüzüme. Gülümsedim mahcup mahcup, onun bu neşesine... Duruldu. Bir deniz yıldızı bıraktı avuçlarıma. Yoksa mutluluk bu muydu?
Herkes kalabalıkken, içimdeki yalnızlığı alıp, gidiverdi sihirbaz martılar! Bir de arkasından o bildik şen kahkahalı bağırışmalar! Hiç bu kadar güzelini görmemiştim. Beyazmış meğerse beni, onlarla bütünleştiren mucize! Kanat çırpa çırpa, yüreğimdeki isyanları uçurdular... Yaşamaktan aldığım tad; işte buydu! Yoksa mutluluk bu muydu?
"Sen mutluluğun resmini çizebilir misin Abidin?" Evet... Adım İNSAN... Ya, tabii ki, çizerim!
Az önce; ağaç oldum, çiçek oldum, güneş oldum, deniz oldum, martı oldum, ölümsüzleştim...
Meğerse, hep yanıbaşımdaymış bu güzel resim! Ben çizdim. Adı umudum'du! Yoksa tüm umutlarım beni hiç terketmeyen mutluluğum muydu?
* * *
Mutluluk, hepimize sadece kendi çizdiğimiz resimler ve uzaklıklar kadar yakındır!