Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Mustafa İslamoğlu

  • Konbuyu başlatan zeynep_hearty
  • Başlangıç tarihi
Z

zeynep_hearty

Guest
GÜNEŞTEKİ LEKELER.

Bugün ihanet günüdür
güller kendi dikenlerince kanatılsın
şairler öz elleriyle boğsunlar şiirlerini
söyleyin akrebe bugün ihanet günüdür

aşıklar çiçek sunarken sevdalılarına
siyanür damlatsınlar şebnem yerine
kahramanlar kurtardıkları vatanın
dönüp kendileri geçsinler ırzına

gravatlar boyunlara,darağaçları cellatlarına
bir kerecik göstersinler öteki yüzlerini
duyurmak için geceleri ağlayan anaların sesini
ihanet etsin bugünde koyunlar çobanlarına

ey yüreğime giyindiğim insanlar
bir çeşni katın kronik ihanetinize
yürek üşürse titrer o titrerse gök sallanır
bir kerecik sizde ihanet edin ihanetinize

seni anınca köpekler ve atlar hatırlanacak
ardından korumaya alacaklar neslini
"sen de mi ey!..demeyecek artık kimse
sezar sevinecek brütüs şapka çıkaracak

intihar ağacımısınki herkes kendini sende öldürüyor
kan çanağı gözlüm benim Karacaahmed'im
seni ağlatan o nesne alemi güldürüyor
kaç insan soyundun gönlüm kaç ihanet gördün bugün?



sevgili üstad Mustafa islamoğlu nun tüm kitaplarını tavsiye edrim arkadaşlar selam ve dua ile...
 

vatansever

New member
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
71
Tepkime puanı
1
Puanları
0
ağıt ve raks

ben oyumu felakete veriyorum şeyda
sana dönük yanımda çengiler mat oluyor
saadet-zedelerin morga çevirdiği bir dünyada
bana alevden kostümlerle dans etmek düşüyor
ve şeyda ben oyumu felakete veriyorum

yolum uzadıkça kabaran direncimi
her düştüğüm yeri öperek bileyliyorum
kolay gele demek de nerden çıktı şeydam
gürbüz doğumlarda bir nice ananın harcandığını
imbatla gelenin kabayelle gittiğini biliyorum

senin aldanmak dediğin bana merhem oluyor
gördüm kışı zorlu geçmeyen yılın baharını da
saksıya dikme gülleri ilk güneşle soluyor
işte bu kısrak yokuşta çatladı demen için şeyda
dünyanın tüm düzlüklerine kin besliyorum.

geç bi yol, nazlı güleryüzlü şiirler yazamam ben
esenlik şölenleri bitti vakt-i cerağanda
vakt-i kahırda hüzün fasılları demidir bu dem
gör ki raksederek ağlamak da varmış hesapta
ama ne raks'ı ne ağıt'ı ben endülüs'ü evetliyorum

artık bol kahkahalı çok şükürleri bıraktım
esenlik bildirilerini harcıalem mutlulukları
denizi uslu gösteren kartpostalları yaktım
fakat şeydam bir avuç külü yakamadığım için
ben oyumu felakete veriyorum.
 
Z

zeynep_hearty

Guest
Mustafa İslamoğlu

GÜNEŞTEKİ LEKELER..
bugün ihanet günüdür

güller kendi dikenlerince kanatılsın

şairler öz elleriyle boğsunlar şiirlerini

söyleyin akrebe bugün ihanet günüdür


aşıklar çiçek sunarken sevdalılarına

siyanür damlatsınlar şebnem yerine

kahramanlar kurtardıkları vatanın

dönüp kendileri geçsinler ırzına


kıravatlar boyunlara, darağaçları cellatlarına

bir kerecek göstersinler öteki yüzlerini

duyurmak için geceleri ağlayan anaların sesini

ihanat etsin bugün de koyunlar çobanlarına


ey yüreğime giyindiğim insanlar

bir çeşni katın kronik ihanetinize

yürek üşürse titrer o titrerse gök sallanır

bir kerecik siz de ihanet edin ihanetinize


seni anınca köpekler ve atlar hatırlanacak

ardından korumaya alacaklar neslini

“sen de mi ey!..” demeyecek artık kimse

Sezar sevinecek Brütüs şapka çıkaracak


intihar ağacı mısın ki herkes kendini sende öldürüyor

kan çanağı gözlüm benim Karacaahmed’im

seni ağlatan o nesne alemi güldürüyor

kaç insan soyundun gönlüm kaç ihanet gördün bugün?
M. İSLAMOĞLU..
selam ve dua ile...
 

vatansever

New member
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
71
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Nuveyba

Öfkemin hançerine su ver sen

kalkalım bir seher vakti Nuveyba

işgaledilmiş topraklarımız üstüne

güneş doğmadan önce

her taşın dibine bir yıldız gömmüşler

şu denizden hala kırbaç sesi gelir

atlıları en son ne zaman görmüştün Nuveyba

nezaman öpmüştün ayağını Selahaddin’in

kol kırılır yen içinde kalır

ya baş koparsa Nuveyba

bu gövde bir düşerse yere ya

kan tutar dağları, atom santrallerini

yeryüzünü ve umutları sel alır

geriye andın, aşkın ve adın kaldı

andını çocuklar içti Nuveyba

aşkın yüreklere düştü

adın cellatların kirli elinde

Filistin askısına dönüştü

kan akacak bu topraklarda kan

kendileri benimkini

demirden atları seninkini içecek

bir can düşecek toprağa

Sabra

bir can kalkacak.

Ramallah’ta tarlalara çocuk ektik Nuveyba

taşlarıyla ebabiller dönüştü tomurcuğa

güz ekinidir bilirsin verirse Mevla

yüreklerin buz kestiği bir mevsimin ardından

her bir çiçek kesebilir çocuğa


sihirbazın çırağını hatırlarsın Nuveyba

o hendekte hala tüter annelerin şarkısı

o gün bu gün hala utanır güneş

adın ateş, andın ateş, aşkın ateş.
 

vatansever

New member
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
71
Tepkime puanı
1
Puanları
0
TAKDİM

Özlemekten yorulmuşum, kapında durdur beni

Ucu sana dek ulaşan bir zincire vur beni

Beni çöllerden sorma, ki sonra Mecnun yerinir

Aşksızlıktan taş kesilmiş şehirlere sor beni

Karanlık yerlerimi bir bir soyundum asfaltlara

Şimdi yüreğim üşüyor, giyindir ey nur beni

Ben Leyla’ma gidiyorum, çekil önümden Leyla

Gayrı, cennet olsan durmam, bak çağırıyor beni

Toprağımın gözlerinden çöllerin yanağına

Süzülen bir damlayım yar, kabul buyur beni

Hangi denize attımsa tutuştu saçlarından

Bir kez bak, yoksa bu yürek yarı yolda kor beni
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
Allah razı olsun...
değerli paylaşım olmuş kardeşim...

selametle...
 
Z

zeynep_hearty

Guest
Ağıt ve Raks

Ben oyumu felakete veriyorum seyda
sana dönük yanımda çengiler mat oluyor
saadet-zedelerin morga çevirdiği bir dünyada
bana alevden kostümlerle dans etmek düşüyor
ve seyda ben oyumu felakete veriyorum

Yolum uzadıkça kabaran direncimi
her düştüğüm yeri öperek bileyliyorum
kolay gele demek de nerden çıktı seydam
gürbüz doğumlarda bir nice ananın harcandığını
imbatla gelenin kabayelle gittiğini biliyorum

senin aldanmak dediğin bana merhem oluyor
gördüm kışı zorlu geçmeyen yılın baharını da
saksıya dikme gülleri ilk güneşle soluyor
işte bu kısrak yokuşta çatladı demen için seyda
dünyanın tüm düzlüklerine kin besliyorum.

Geç bi yol, nazlı güleryüzlü şiirler yazamam ben
esenlik şölenleri bitti vakt-i cerağanda
vakt-i kahırda hüzün fasılları demidir bu dem
gör ki raksederek ağlamak da varmış hesapta
ama ne Raks’ı ne Ağıt’ı ben Endülüs’ü evetliyorum

Artık bol kahkahalı çok şükürleri bıraktım
esenlik bildirilerini harcıalem mutlulukları
denizi uslu gösteren kartpostalları yaktım
fakat seydam bir avuç külü yakamadığım için
ben oyumu felakete veriyorum.

Mustafa İslamoğlu

selam ve dua ile..
 

Mücahid

New member
Katılım
17 Mar 2007
Mesajlar
2,553
Tepkime puanı
223
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Tr


gök gürültüsü-

dolu dizgin sevdalarımızla

pimi çekilmiş bomba gibiydik

kaç heyecan istif ettik meydanlara

kaldırımlar rapraplarımızla uyandı kaç kez

asfaltları kanattık körkütük hıncımızla

sloganlar tilavet ettik ezberden

göndere pankartlar çektik mealler eşliğinde

otağ-ı humayuna ayarlı bileklerimiz

yerinden fırlayabilirdi bir emirle

eklem yerlerinden gelen

civata seslerini gizleyemedik

zihninin ve kalbinin olanca yoğunluğunu

adalelerine aktarmış atletler

yüreklerini molotof kokteyli diye attılar lağımlara

on soruda kellesiz savaşmanın yolları konulu

bilimsel dersler verdik

hem defterimiz hem kitabımızdı duvarlar

öğretmeni ve öğrencisi olduğumuz sınıfın

dost avına çıktığımız günler

bir çay içimi muhabbet

üçüncü hamur seviyesinde ülfet


tersine dönen çarkıfeleğin yüreğini aradık

kendimizi aradığımızı bilmeden

fecirle tehtid ettiklerimiz

üstümüzü örtüyorlardı gün doğarken

bülbüller gibi
 

hasret

New member
Katılım
26 Kas 2006
Mesajlar
709
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Yaş
37
emeğinize sağlık hepinizin...Rabbim razı olsun...
 

hannane

New member
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
1,172
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kayýp þehirden
Haki Zamanlar

Haki Zamanlar

Haki Zamanlar

Bu zeytuni, bu mecbur edildiğim

Öylesine aşufte bir hayatı

Çıkarttım gözümden

Çektirdiğim resimleri, cop izlerini…

Koynuma iki yılan gibi sokulan o yıllar

Hayatımın hava parasıydı, ödedim

Konuş dediler konuştum, sustum sus dediler

Bana hainliğin yakıştığını söylediler

Gereği gibi oynadım verilen tüm rolleri

Yuhalandım ve alkışlandım, ama şimdi

Söndü sahne ışıkları

Ardımda kötü bir isim

Dostlar,

Sessizce terkediyorum burayı

Bir haki zamanın sır tutanağı

Bu belgeyi bırakıyorum geleceğe

Kafesler içinde kafesler

İniltiye dönüşen ninniler var şimdi içimde

Bir ihtilal gibi yayılıyor acı

Geçmişime

Geleceğime

Kalbimle aramdaki o girilmez vadiye

Ben bir yasak işledim, sorgum yapıldı

Suçsuzum dedim, ama değildim:

İmrenerek bakmıştım uçan bir kuşa

Katilini emziren bir ananın acısı bendeki

Bir seyyahın ki ölümümü sırtımda taşıyorum

Sanki yaşıyorum bu minval üzre

Bir gün bana darağacı olacak

Bu söğüdü sulamak zorunda kalışım

Çaresizliğim

Çaresizliğim

Kendimi vuracak bir kıyı bulursam

Biraz daha kahır yüklenirim

Sokaklara çıkmam ne de balkonlara

Çekilirim gönlümün sıkıyönetim olmayan diyarına


M. İslamoğlu
 

talha_

New member
Katılım
6 Mar 2007
Mesajlar
1,184
Tepkime puanı
264
Puanları
0
Konum
simeranyadan..!
seni anınca köpekler ve atlar hatırlanacak
ardından korumaya alacaklar neslini
"sen de mi ey!..demeyecek artık kimse
sezar sevinecek brütüs şapka çıkaracak

...........................................
seni ağlatan o nesne alemi güldürüyor
kaç insan soyundun gönlüm kaç ihanet gördün bugün?

s.a..zeynep kardesim Allah razı olsun üstadın siirleri de bir başka oluyor kitapları gibi...selametle
 

Mücahid

New member
Katılım
17 Mar 2007
Mesajlar
2,553
Tepkime puanı
223
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Tr
Allah razı olsun emeğine sağlık kardeşim
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
kaleminize sağlık sayın İSLAMOĞLU..

Allah razı olsun..

selametle...
 

vatansever

New member
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
71
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Heyelan 1

Heyelan 1

[FONT=arial,helvetica]-havada bulut var-
[FONT=arial,helvetica] [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]geceleri gündüzlere örten [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]yılanlar gibi [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]örttük üstümüze muttasıl uykuları [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]yorgan yerine [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]Eshab-ı Kehf’in paylaşılan mirasından [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]yalnız uykusu kaldı bizde [/FONT]

[FONT=arial,helvetica]atımızın terkisinde kızılelma çıkını [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]ayışığında koyulduk yola [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kanımız damarlarımıza tıkıştırılmış delilerdi [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]hayaller denizine açıldığımız sallarla [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]heyamola çekiyorduk harikalar diyarına [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]onyedibin alemi bir pula sattık [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]çiğnediğimiz her yasakla onurumuz yükseldi [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]gün oldu [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bir pula onyedibin takla attık [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kıyametin konuk olduğu diyarda [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kartalları vurduk [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bizi geçmesinler diye [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]ahir zamanda [/FONT]

[FONT=arial,helvetica]rüyamızı kanla bölen ayetlere kızarak [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]uyandık [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kendinde ve agâh her şeye lanetler yağdırarak [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]tüm işe yarar organlarını kaybeden ben [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bir kasap çengelinde bulduğum kalbime [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]müşteri oldum yeniden [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kellemi rehin bırakarak [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]uykunun bilmem kaçıncı haline ulaşmak için [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]onlara karşı yürüyerek onların yolunda [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]gecenin müntehasına dayandık [/FONT]

[FONT=arial,helvetica]haykırmanın kutsal büyüsü [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]işledi iliklerimize [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bağırdık anlamadığımız sözleri [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bağırdık sözlerimiz anlaşılmasın diye [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]karaya yüklediğimiz anlamı gözümüze alarak [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]daldık boyumuzu aşan suların körfezine [/FONT]
[/FONT]
 

vatansever

New member
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
71
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Heyelan 2

Heyelan 2

[FONT=arial,helvetica]-gök gürültüsü-

[FONT=arial,helvetica] [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]dolu dizgin sevdalarımızla [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]pimi çekilmiş bomba gibiydik [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kaç heyecan istif ettik meydanlara [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kaldırımlar rapraplarımızla uyandı kaç kez [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]asfaltları kanattık körkütük hıncımızla [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]sloganlar tilavet ettik ezberden [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]göndere pankartlar çektik mealler eşliğinde [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]otağ-ı humayuna ayarlı bileklerimiz [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]yerinden fırlayabilirdi bir emirle [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]eklem yerlerinden gelen [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]civata seslerini gizleyemedik [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]zihninin ve kalbinin olanca yoğunluğunu [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]adalelerine aktarmış atletler [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]yüreklerini molotof kokteyli diye attılar lağımlara [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]on soruda kellesiz savaşmanın yolları konulu [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bilimsel dersler verdik [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]hem defterimiz hem kitabımızdı duvarlar [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]öğretmeni ve öğrencisi olduğumuz sınıfın [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]dost avına çıktığımız günler [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bir çay içimi muhabbet [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]üçüncü hamur seviyesinde ülfet [/FONT]

[FONT=arial,helvetica]tersine dönen çarkıfeleğin yüreğini aradık [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]kendimizi aradığımızı bilmeden [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]fecirle tehtid ettiklerimiz [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]üstümüzü örtüyorlardı gün doğarken [/FONT]
[FONT=arial,helvetica]bülbüller gibi [/FONT]
[/FONT]
 

vatansever

New member
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
71
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Ifk Gazeli

Ifk Gazeli

ifk gazeli

eteğinde çamur anne, eteğinde ateş
sanki Kudüs oldun anne, yüzün bir güneş

o ne avuçladığın anne ellerin yanmış
ruhlar ağlaşıyor yine, melekler ayaklanmış

denizler kabardı sen dur, denizler kabardı
bu ırmaklar yokken anne gözlerin vardı

kundaklanmış saçlarından kıvılcım düştü
yaralanmış tüm aşıklar ona üşüştü

yıldızları mı küstürdük uçup giden ne?
belki yoruldu melekler göğü tut anne

eteğinde çamur anne, eteğinde ateş
sanki Kudüs oldun anne, yüzün bir güneş




II
sarı şiir

sen güneşin yıkandığı denizsin
hüzünlerin cennetisin ey sahra
vahaların olsun cümle ormanlar
sen de şiirlerin ormanısın ya
bir deve kervanı çöl sükutunda
velut bir anadır şiir doğurur
artık kelimeler bir bedevidir
her ayak sesinden şiir yoğurur
şairin ölümü bir fırtınadır
bu sarı denizde kopar vaveyla
kaybolan şiiri çağırmak için
şairler Mecnun’dur sahra bir Leyla
hasna bir devenin tek vuruşundan
kaş vezin doğurdun ve de kaç hüzün
sesini alırım hüma kuşundan
failatün failatün failün


zeyl-a

çöllerin benzi sarıdır
veremli bir gelin gibi
anne elin kınalıdır
yüreğin de elin gibi

III
gerdanlık

Beni Mustalık bir hüzün seferi
göklerin gelini kum denizinde
yüzüyor,yüzüyor ışıktan gemi
bir ay taşınıyor hevdec içinde
gün batımı vakti göğün perçemi
kumlara değerken bir iniltidir
-ey hevdec bir kere göster annemi
duaların tam icabet vaktidir
göklerin gelini bir hüma kuşu
aydan önce doğan bir ay gibidir
sarı şiir şimdi sermest bir halde
asılmakta göğün halkalarına
ve kader bıçağı ipe değince
sırça bir kalp çarpar hüzün dağına
güneş o var diye terkeder çölü
ay sessizce gelir durur yanına
ufuk bahtı gibi karaya çalar
artık erişilmez gam kervanına
göklerin gelini uykuya dalar

zeyl-b

hüznü hüzne vurdun anne
yüreğe dert kurdun anne
gözyaşını Yusuf diye
rüzgara savurdun anne


IV
zafir taşı

Kervan gelir Yemen’den yükü zafir taşıdır
tüm gelinlik kızların ilk gençlik rüyasıdır

bu taş bir parça siyah bir parça kan kırmızı
belki Salih Nebi’nin devesinin kanıdır

o siyah bir belayı gerdanlara taşıyan
gerdanlıklar belki de bir gazap nişanıdır

nice gafil davranıp geçirmişim boynuma
bu takı değil sanki bir bela tasmasıdır

kırılan ip ip değil pak yüreğimmiş benim
dökülen de taş değil gözlerimin yaşıdır

ve “fe sabrun cemilun v’Allah’l-müsteanu…”
ki O biliyor bir tek,bu iffet savaşıdır


V
ifk

nur ordusunun bir soylu neferi
çöl serinliğinde nur aramakta
Saffan ibni Muattal es-Sülemi
gecenin göğsünden huzur sağmakta
içinde bir deniz sakin mi sakin
birden kabarmakta,dalgalanmakta
-O’ndan geldik O’na döneceğiz biz
ey annemiz işte devem,buyur,bin
kutsal emaneti o taşımakta
kafile görünür tan ağarırken
emaneti ulaştırır şafakta
bazı gözler ihanete ayarlı
bazı gözler takılmıştır çapakta
göklerin gelini yalnız sorudur
düşman sınanmakta,dost sınanmakta
atılmıştır pak damene bir çamur
Allah yıkamağa hazırlanmakta
düşman atsın taşlarını gam değil
dostun attığı gül yaralamakta
göklerin gelini baba evinde
çektiği ah yeri göğü sarsmakta

VI
muştu

Ümmü Rûman sanki kurumuş çınar
Sıddîk dostluk için bedel ödüyor
gelin gözlerini dikmiş o nura
nur da her an göğe nazar ediyor
bir Yusufcuk konmuş hurma dalına
telaşlı telaşlı bir şeyler diyor
halden anlamayan zavallılara
aldığı haberi tefsir edeyor:
bakma insanlara göğün gelini
sen göğünsün,göğe aç ellerini
eğer kullanırsan kor yüreğini
v’Allahi sallarsın arş direğini
ve göğün gelini yüzünü döner
meleklerde sükut fırtına diner
bir yaralı gönle hassas kapılar
açılır,açılır ardına kadar
gözyaşından kanat dua kuşuna
ışık hızı erişmez uçuşuna
nur sevgili gelir:müjde Hümeyra
Rab akladı seni senâ et O’na
birden aydınlanır yüzü Sıddîk’ın
ve Ümmü Rûmân’a taze can gelir
yüreğin umudu emdiği bu an
Yakub’un gözünün gördüğü andır
Adem’in Havva’ya kavuştuğu dem
Nuh’un toprağa yüz sürdüğü andır
İbrahim’e ateş cennet kesildi
İsmail’in kurtulduğu zamandır
ebeveynin gözü güne can verir
ve derler,teşekkür etmelisin sen
tek cevap göklerin hür gelininden:
Rabb’ime teşekkür ediyorum ben
Meryem saflığında bir de itiraf:
vahiy benim için inmez sanmıştım
binler şükür olsun ben aldanmıştım
ey yerin annesi gökler gelini
Yusuf’u zamandan çekme elini
ey yerin annesi gökler gelini
Yusuf’u zamandan çekme elini



zeyl-c

örtüne çiçek düşürdüm
namluya duanı sürdüm
sen ağlamasaydın anne
gül mevsiminde üşürdüm


VII
güneşimi vurdular

dalgalar sırılsıklam, dökülmüş elleri kolları
yorgun argın, güneşi kıyıya sürüklüyorlar
kıran kırana vuruşuyor hüzün mavisi ışıkları
ıskalayan tüm kurşunlar onda karar kıldılar
çoktan gelmiş olmalıydı göğün ak kanatlıları
beni alıp götürmedi, neden bu sabah sular
sahi,
unutmuşum,
güneşimi vurdular

denize düşerken gördüm aldırmıyordu insanlar
bulutların arasından yuvarlandı koya
önce burna çarptı çığlık çığlığa kayalıklar
sonra can havliyle devrildi suya
ah…bayram etti cümle balıklar
ama bir gariplik var, hiç ağlamazdı kuşlar
sahi,
unutmuşum,
güneşimi vurdular

ışıktan öpücük konduruyor sahile sular
ellerim hatırassı, güneş bulaşıığı ellerim
abdest organlarımda hâlâ izi var
şafağın bitmesini boşuna beklemişim
gözlerime ne oldu, neden bir tuhaf oldular
sahi,
unutmuşum,
güneşimi vurdular

ne geceler atardım önüne,hepsini de yerdi
ayrılığı felaket, yanımdayken burnuma tüterdi
eyvah ki yalnız beni değil yıldızları da kırdılar
onlarsız yapamaz, bilirim, hep koynunda yatardı
geç oldu, hâlâ anlayamadım, saati niçin sordular?
Sahi,
unutmuşum,
güneşimi vurdular

tam alır yerinden yemiş kurşunu güneş
melekler her ahından bir cehennem yontarlar
güneş ki masum kadınların iffetine eş
göklerin maksadı ne ki kırılıyor gerdanlar
neden beni okşayan melekler uykudalar
sahi,
unutmuşum,
güneşimi vurdular.
 
Üst Alt