Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Milyonlarca Yıldır Bizim İçin Çalışan İşçiler

cihan32

New member
Katılım
8 Nis 2007
Mesajlar
47
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
Konum
ANTALYA
İnsanoğlu yaratıldığı ilk andan itibaren vücudunda hatasız olarak görev yapan kusursuz sistemleri barındırmaktadır. Hiçbir zaman görmediğimiz, sesini duymadığımız ve karşılaşmadığımız mikro boyuttaki canlılar günlük hayatımızı kolaylaştırmaktadırlar. Bu canlılar üstün bir yaratıcı olan Allah'ın bizim emrimize verdiği sayısız nimetlerden yalnızca birkaçıdır.

Bağırsaklarımızda birçok bakteri çeşidi içeren küçük bir ekosistem bulunmaktadır. Bu bakterilerin her çeşidinin görevi farklıdır ve besinlerin sindirilmesinden, vitaminlerin emilmesine kadar her türlü işi yerine getirmektedirler. Bağırsaklarda yaşayan bu bakterilere genel olarak Escherichia coli adı verilmektedir. Escherichia coli, tek bir kromozom sarmalında yaklaşık olarak 5,000 gene sahiptir. Bu da yaklaşık olarak 3 harften oluşan 1 milyon kodona eşittir. Yani bir milyon tane özel olarak kodlanmış şifre, bakterinin tüm özelliklerini ve yapacağı tüm faaliyetleri belirlemektedir. Söz konusu bakterinin DNA ' sında taşıdığı bu olağanüstü bilginin miktarı ve niteliği evrimci bir kaynakta şu şekilde ifade edilmiştir.

DNA şifresi, hücreye bilgiyi ileten genetik bir dildir. Hücre her fonksiyonunu denetlemek için DNA bilgilerini kullanan çok karmaşık bir yapıdır. Tek hücreli bir bakteri olan E. coli'nin DNA'sındaki bilgi miktarı gerçekten çok fazladır. Dünyanın en büyük kütüphanelerinin herhangi birindeki tüm kitapların içerdiği bilgiden çok daha fazladır. (Design and The Origin of Life / Charles B. Thaxton, Ph. D. )

Bu canlının söz konusu işlemleri nasıl meydana getirdiği ve bu simbiyotik yaşamdan bir fayda elde edip etmediği ise tam olarak bilinmemektedir. Bakterilerin edindikleri faydalarla ilgili elde edilen tek bilgi bu canlıların bazılarının bağırsak hücrelerine kendi gereksinimlerini ileterek, onların şeker salgılamasını sağladıkları ve bu şekeri besin olarak kullandıklarıdır. Bakterilerin edindikleri faydalarla ilgili bilinenler bu kadardır ama bu ortak yaşamın insana son derece önemli etkileri vardır.

Bakteriler, insan bağırsağında bulundukları süre boyunca sindirim ve vitamin emilimi gibi birtakım işlemler gerçekleştirirken aynı zamanda zararlı bakterilerin hastalık yapmalarını da engellerler. Bakterilerin yardımı ile bağırsaklar, işlevsellik kazanırken, bağışıklık sistemi de güçlenir. Bu bakteriler insanda ve bazı memeli hayvanlarda K vitaminini üretme görevi de üstlenmişlerdir. K vitamini insanlar ve geviş getiren bazı canlılar için son derece büyük bir öneme sahiptir. Çünkü bu canlılar K vitaminini yiyeceklerden alamazlar. Oysa vücudun bu vitamine ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaç bakteriler sayesinde sağlanır. Bakteriler canlının vücuduna aldığı sebzelerdeki selülozu parçalayarak sindirilebilir glukoz haline getirir ve vücuda K vitamini sağlarlar.

Yapılan bu işlemler elbette son derece detaylı ve hayati önemi olan kimyasal işlemlerdir. Bu işlemler yeryüzünde var olan her insanda aynı kusursuzluk ve aynı mükemmellikle yine bakteriler tarafından gerçekleştirilir. Ancak bu işlemlerin o kadar çok detayı vardır ki bunların hepsi, sırrı günümüzde bile halen çözülememiş ayrı birer şuur gösterisidir.

Dildeki Bakteriler

Çeşitli besinlerle vücudumuza nitrat alırız. Nitrat vücuda girdiğinde, içerdiği bir oksijen molekülünü kaybederek nitrite dönüşmektedir. Nitratın kolaylıkla nitrite dönüşebilmesi insan vücudu için bir kaygı sebebidir. Nitrit rahatça kimyasal tepkimelere girebilmekte ve yiyeceklerle alınan aminlere bağlanarak nitrozamin denilen bir maddeye dönüşmektedir. Bu kimyasal bilgilerin verilmesinin sebebi vücuda bu yollarla kolayca girebilen nitrozaminlerin insanlar için son derece önemli olmasıdır. Nitrozaminler, mide kanseri gibi önemli hastalıkların başlıca sebeplerinden bir tanesidir. (Harun Yahya, Mikro Dünya Mucizesi)

Ancak kimi zaman vücuda doğrudan alınan, kimi zaman da vücutta üretilen nitrozaminler vücuda zarar vermeden ortadan kaldırılırlar. Bunun sebebi insan bedenini korumakla görevli olan bakterilerdir.

Araştırmacılar bir süre önce besinlerle vücuda alınan nitratın %25 ' inin nitrite dönüştürülmek üzere tükürüğe karışarak ağızdaki hücrelere geri döndüğünü fark ettiler. Bunun nedeni önceleri anlaşılamamıştı çünkü nitrit potansiyel olarak zararlı bir madde idi ve zararlı bir maddenin vücutta üretilmesinin de bir anlamı yoktu. Bunun sebebi daha sonra anlaşıldı. Nitrit tükürükteki asitle birleştiğinde vücutta nitrozaminin oluşumunu engelliyordu. Bu birleşme aynı zamanda vücuda zararlı bazı bakteriler için de çok zehirliydi. Dolayısıyla nitrit, yediğimiz yiyeceklerle karışması için ağzımızda özellikle yapılıyordu. Ağza gelen besin bizim için zararlı bir madde olmaktan çıkıyor, aynı zamanda içinde barındırdığı tüm zararlı mikroplar da vücuda girer girmez bu yöntemle ölüyordu.

Nitratı Dönüştüren Bakteriler

Peki, vücutta nitrit nerede üretilmekte ve nerede tutulmaktadır? Nitrit, bakteriler tarafından dilde üretilmektedir. Nitrat, dilin en arka tarafında bakterilerin oldukça yoğun olduğu bir bölgede nitrite çevrilmektedir. Nitratı dönüştüren bakteriler, dilin arka kısmında tat tomurcukları arasındaki oksijen erişmeyen yarıklarda yaşamaktadırlar. Bunlar, fakültatif anaeroblar adı verilen hem oksijensiz hem de oksijenli ortamda yaşayabilen bakterilerdir.

Bakteriler yukarıda anlattığımız tüm bu işlemleri dişetlerinin çevresinde de gerçekleştirirler. Onların bu faaliyetleri aynı zamanda dişlerin de çürümesini engellemektedir.

Buraya kadar bahsettiklerimiz tümüyle kimyasal olaylardır ve insan vücudunda bakteriler sayesinde gerçekleşmektedir. O halde şimdi şunu soralım: Nitratı et ve salata gibi en temel besinlerle vücudumuza sürekli olarak alırız. Acaba bakteriler hangi kararla bu maddenin vücuda zararlı olabileceğini düşünmüş ve bunu ortadan kaldırabilmek için kendilerine bir karargah edinmişlerdir?

Darwinistlerin Yanılgısı

Darwinistlere göre bunu yapan evrim ya da başka bir deyişle tesadüflerdir. Hayali evrim sürecinde, insanın gıdalardan dolayı hastalanıp ölmesini engelleyecek bu bakteriler de tesadüfen yerlerini almışlardır. Kimisinin vücuttaki konumundan dolayı solunum yapmadan yaşayabilmesi gerekmektedir. Tesadüfen bu sorun da halledilmiştir! Vücuttaki bağışıklık sisteminin bu bakterileri birer tehlike olarak görüp onlarla savaşmasının da engellenmesi gerekmektedir. Her nasılsa bağışıklık sisteminin bu canlıları yadırgama tehlikesi de tesadüfen ortadan kalkmıştır! Oysa bir bakterinin tesadüfen tüm mucizevi özellikleri ile birlikte insanın dilindeki tat keseciklerine yerleşmesinin ve vücudu zehirli maddelerden korumasının tesadüflerle açıklanması kuşkusuz mümkün değildir. İnsan gibi, insanın vücudundaki bu hassas sistem de yeryüzünde aklını kullanabilen tüm varlıklara şu gerçeği göstermek için vardır: Allah birdir ve O ' ndan başka Yaratıcı yoktur.

“O, Evveldir, Ahirdir, Zahirdir, Batındır. O, herşeyi bilendir. Gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra arşa istiva eden O'dur. Yere gireni, ondan çıkanı, gökten ineni ve ona çıkanı bilir. Her nerede iseniz, O sizinle beraberdir, Allah, yaptıklarınızı görendir.” (Hadid Suresi, 3–4)
 
Üst Alt