Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin bir mektubu

  • Konbuyu başlatan beyaz_ýþýk
  • Başlangıç tarihi
B

beyaz_ýþýk

Guest
Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin 87 mektubu ve melfûzâtı, Kelimât-ı Tayyibât denilen kitapta vardır. Mektuplarından biri:

"Kardeşim, zamânımız talebesinin zaîfliğinden, evliyâdan keşf ve kerâmet istediklerinden ve birinci asrı göz önünde tutmadıklarından bahseden mektubunuz geldi. Biliniz ki, başka şeyhlere meyli olan sefihleri, akılsız kimseleri talebe edinmeye lüzum yoktur. Akıllı ve muhlis kimselerden, bu işe tâlib olanları kabul etmelidir. Üzülmeyiniz. Allahü teâlâ hakîkî hakîmdir. Âl-i İmrân sûresi 31. âyetinde meâlen; "Ey Habîbim! Onlara de ki, eğer Allah'ı seviyorsanız, bana tâbi olunuz. Allah da sizi sever." buyrulması, bütün yollardaki sâliklerin, talebelerin maksadı olan Allahü teâlânın sevgisini ve rızâsını kazanmağı, Peygamber efendimize tâbi olmaya bağlı kıldı. O mütehassıs doktor, kulları gaflet ve günâh hastalıklarından kurtarmak için, ilâç ve perhiz yerinde olan emir ve yasakları gönderdi. Bu reçeteyi tatbik edip, uygun ilâçları alan, perhize riâyet eden sıhhat ve şifâ bulur. Kaçınan kendini ziyân ve telef etmiş olur.

Bu reçetenin bir sûreti, bir de hakîkati vardır. Sûreti ile avâm müslümanları hareket eder. Bu da, îtikâdını düzelttikten sonra kitab ve sünnete uygun olarak amel edip, emir ve yasaklara uymakla olur. Karşılığı da Cennet'in nîmetleri ve Cehennem'den kurtulmaktır. Hakîkati ise havassa, seçkinlere mahsûs olup, kalblerin nûrlanması, parlaması ve nefslerin tezkiyesi, temizlenmesidir. Bunda bildirilmiş olan sûret bulunmakla berâber, riyâzet ve mücâhedelerde de vardır. Burada ele geçen, tecellî ve keşflerdir. Sûrete îmân ve İslâm, hakîkate ise ihsân denir. Nitekim Hadîs-i şerîfde; "İhsân; Rabbine, onu görür gibi ibâdet etmendir." buyruldu. Hakîkatsız sûret, derideki hastalıklara çâre bulmada, çıban ve yaralar üzerine konulan merhem ve ilâçlar gibidir. Yarayı iyileştirir, çıbanı geçirir. Elbette faydasız değildir. Hakîkatın ise, sûretsiz hiç faydası yoktur. Belki o hakîkat değil, mekr-i ilâhîdir. Bundan Allahü teâlâya sığınırız...
 
Üst Alt