Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Manevi Yolculuğun Başlangici Ve Sonu

fetih

New member
Katılım
16 Şub 2007
Mesajlar
1,994
Tepkime puanı
355
Puanları
0
Yaş
45
Konum
Uzay Ýstasyonundan Alooooo Kimse Yokmuuuuu :)
Yüce Allah’a yolculuk devamlıdır. Bunun bir bitiş noktası yoktur. Çünkü Yüce Allah’ı tanımanın, sevmenin, kudret ve rahmet tecellilerini seyretmenin bir sonu yoktur. Hz. Peygamber s.a.v. Efendimiz’e bile Kur’an’da “Rabbim ilmimi artır” (Taha, 114) duası öğretilmiştir. Ayette artması istenen ilim, Yüce Allah’ı tanıma ilmidir. Buna marifetullah ve “yakîn ilmi” denir. Peygamberler bile devamlı manen yükselme, ilerleme ve Yüce Allah’a yaklaşma halindedirler.

İnsan için Yüce Allah’a yolculuk, ruhlar alemindeki elest bezminde ilâhi sözleşme ile başlamıştır. Dünyada devam etmektedir. Ahirette de ebediyyen devam edecektir.

Manevi yolculuk birkaç safhada gerçekleşir. Birinci safha her türlü günah ve gafletten uzaklaşmaktır. Bu safha samimi bir tevbe ile tevbe etmek ve kalbi gafletten uyandırmaktır. Yani kalbi ve bedeniyle Allah’a dönmektir. Bu olmadan ilerleme başlamaz, hedefe varılmaz. Samimi bir tevbe bir anda gerçekleşmeyebilir. Onu elde edene kadar çalışmalı ve sabretmelidir.

İkinci safha, kalbi dünya hırsından, aşırı mal, mülk, makam ve itibar sevgisinden arındırmaktır. Böylece hiçbir şey Yüce Allah’ın zikrine engel olmaz, ilâhi sevgiyi zedelemez, kalbi endişe ve korku ile meşgul etmez. Buna zühd denir. Zühd, elindeki mala değil, Yüce Mevlâ’ya güvenmektir. Zühd, dünyadan elini değil, gönlünü çekmektir.

Üçüncü safha, nefsin kötü sıfatlarından ve kalpte yerleşen manevi hastalıklardan kurtulmaktır. Buna “tezkiye” yani manevi temizlik denir. Bu, kalbin gaflet, gösteriş, benlik, kin, kibir, haset gibi gizli hastalıklarından kurtulmasıdır. Bu temizliği, güzel ahlâkla süslenme takip eder. Manevi terbiyede önce temizlik, peşinden güzellik gelir. Bunu başaran kul, takva dairesine girmiş ve Yüce Allah’ın özel dostluğuna adım atmış olur.

Dördüncü safha, kalbin müşahede haline ulaşmasıdır. Hadislerde anlatılan “ihsan makamı” budur. Ariflere göre ihsan makamı, her şeyde Yüce Allah’ın tecellilerini seyretmektir. Kalp gözüyle mülk aleminden ötelere, melekût alemine bakabilmektir. Her yerde, her şeyde, her işte, her harekette Yüce Allah’ın tecelli ve sanatını görebilecek bir kalbe sahip olmaktır. Bu, “her nereye yönelseniz, Allah’ın zatı oradadır” ayetinin sırrını çözmektir.

YOL BİR, YOLCULAR FARKLI

Manevi yolculuk, herkesin meşrebine göre farklı olur. Bunda kula verilen fıtrat, kabiliyet ve yaradılışın etkisi büyüktür. Bazı hak yolcularında ilâhi aşk, cezbe ve coşku hakim olur. Onlar, az amelle yetinir. Sadece farzları yerine getirir, haramlardan çekinir. Ondan sonra kalp safası ve gönül hoşluğu ile meşgul olur. Buna “aşk tariki” denir. Bu kimselerin içinden veli çıkar, fakat insanları irşad eden kâmil-mükemmil mürşid çıkmaz.

Bazı hak yolcuları mücahede yolunu tutar. Amele yönelir. Devamlı zikir, fikir ve ibadetle meşgul olur. Fakat ilâhi aşk ve cezbeden pek nasipleri yoktur. Buna “mücahede tariki” denir. Bunlar içinden de veli çıkar, fakat ilâhi aşk ve cezbe yönleri eksik olduğu için kâmil mürşid çıkmaz.

Bazı hak yolcuları da, Yüce Allah tarafından özel olarak seçilmiştir. Onlar mahbub, yani sevgililer sınıfına girer. Onların gidişatına “mahbublar tariki” veya “ahyar tariki” denir. Onlar manevi seyirlerine aşk içinde başlar, cezbe içinde adım atar, ibadet, amel ve mücahede ile devam ederler. Her meşrebin halinden nasipleri vardır. Cezbeleri gizlidir, ilâhi aşkları saklıdır. Amel ve ibadet halleri süreklidir. Onlar Hz. Peygamber s.a.v.’in gerçek vârisidirler. Çünkü Hz. Rasululah s.a.v. Efendimiz son derece güzel ahlâkı yanında, amel ve kullukta da zirvede idi. Aynı zamanda yüksek bir aşk ve cezbe sahibiydi. Gerçek alimler Efendimiz’deki bu güzelliklerden büyük ölçüde pay sahibi olmuşlardır. Onun için kâmil mürşidler bu gruptan çıkar. Onlar ilâhi huzurda kabul gördükten sonra insanlara bu yolu öğretmek için halkın içine gönderilmiş ve irşadla görevlendirilmiş salihlerdir. (Sühreverdi, Avarif)


menzil netten alınmıştır
 
Üst Alt