Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Mananin Avucundaki Madde

hanif_bir_kul

New member
Katılım
22 Mar 2007
Mesajlar
182
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yaş
64
S.A

Inananlarin inanmayanlara sagladiklari üstünlüklerden biride süphesiz maddenin.Dolayısıyla bedenin-
Ardindaki gerçek gücü sezmeleridir. Ilahi sirlari tasiyan ruha gerçek manada inanmak yeri ,
Geldiginde maddeyi asabilmenin anahtaridir.Yurdumuzun pek çok yöresinde hala canli olan,
Destanlari dinledikce daha iyi anlariz.Dünya hayatinin en çetin imtihanlarindan biride bu gerçege-
Yaklasmakta çekilen zorluklardir.Çünkü beyinlerimiz maddi olaylarla yikanmis gözler görmedigine-
Inanmaz olmus. Bu yüzdende dualarimiz samimiyetini kaybetmistir.Aslinda her insan basta rüya gerçegi olmak üzere bir çok kere madde ötesindeki esintileri farkeder .veya bir çok kere madde
ötesinden yansiyan mana gücünü varligina sahit olur.fakat kuvvetli bir imana sahip olmayan insan-
madde ötesi gerçekleri nefsin ve seytanin tesiri ile ya görmezlikten gelir ya da tesadüf der geçer.
ben kirk yillik bir kanser uzmani olarak maddeyi asan sayisiz olayla karsilastim ve bunlari o olaya-
sahit olanlarla birlikte belgeleyerek özel bir arsiv yaptim.bunlardan 1976 yilinda yasanmis bir olayi-
size anlatmak istiyorum.kanser hastanesinde bashekimken. serap adinda genç bir hastam vardi
bu hastamgögüs kanserine yakalanmis ve tedavi için yurt disina gitmek istemesine ragmen,
bazi formaliteler sebebiyle o imkani bulamamisti.serap'in özel bir ilgiyle bizzat ben tedavi altina-
aldim.Ve kisa bir süre sonrada Allah'in izni ile iyilestigini gördüm.Ancak serap'inda bütün diger-
kanserliler gibi ilk bes yillik süreyi çok dikkatli geçirmesi gerekiyordu.bir is kadini olan serap dört-
yil kadar sonra bir ihale için izmire gitmek istedi .kis aylarinda oldugumuz için uçakla gitmesi-
sartiyla kabul ettim. malesef bilet bulamamis ve benden habersiz bimdigi otobüsün kaza geçirmesi
üzerine 6 saat karda mahsur kalmis.dönüsünden kisa bir süre sonra kanser kemik ve akcigerlerine
yayildi.serapbacak kemiklerindeki metastaz dolayisiyla yürüyemez hale gelirken hastaligin
akcigerlerindeki tezahür sebebiyle de devamli olarak oksijen cihazi kullaniyor ve söyledigi her,
kelimeden sonra o cihaza yapistirarak nefes almak zorunda kaliyordu.evine gittigim gün yine
güçlükle konusarak doktor bey dedi ben size darginim. niçin diye sordum. siz dindar bir insanmissiniz
niçin banada Allah'i ölümü ve ahiret anlatmiyorsunuz.dini inançlarin çok zayif oldugunu bildigim için
bu teklifi karsisinda oldukça sasirmistim.onu üzmemeye çalisarak.doktorlara ulasmak kolaydir.dedim
parayi bastirdinmi istedigine tedavi olursun.ancak iman tedavisi için gönüldenistek duymalisin -
konusmaya mecali olmadigindan ben o istegi duyuyorum manasinda basini salladi.artik ümitsiz bir
tibbi tadavinin yanisira ebedi haytin ve saadetin reçetesi olan iman derslerimiz baslamis ve son
günlerini yasayan serap için bu dersler hizlandirilmis ögretime dönüsmüstü .anlattigim iman
hakikatlerini bütün ruhuyla ögreniyor ve arada bir soru soruyordu.vefatina bir hafta kala, doktor bey
dedi ben ölürken ne söylemeliyim? senin durumun çok özel dedim. kelimei sehadet getirmen sana
çok uzun gelir. o ani hissedince "muhammed "s.a.v,de yeter.o haliyle tebessüm ederek yine
basini salladi. çok istirabi oldugu için serap'a sürekli olarak morfin yapiyor ve onu uyutmaya çalisiyorduk. ben bir is seyahati sebebiyle bir müddet ziyaretine gidemedim.dönüsümde annesi
telefon ederek serap bir haftadir morfin yaptirmiyor dedi.sabahlara kadar inliyor ve aci çekiyor
hemen evine gittim ve igne yaptirmamasinin sebebini sordum .aldigim cevaphala unutamiyor ve
hatirladikca ürperiyorum.Ya morfin tesiriyle ölüme uykuda yakalanip ve son nefeste "muhammed"
diyemezsem? iste serap böyle bir hanimdi. bu arada benden istihareye yatmami ve eger bir kaç gün
daha ömrü varsa son günü uyanik kalacak sekilde morfin yaptirilmasini rica etti.ben adetim olmadigi
halde cuma gününe rastlayan o gece istihareye yattim ve serap'in acizligi hürmetine olacakki
sali gününe kadar yasayacagina dair bir isaret sezdim.ertesi gün ona hiç korkma dedim igneyi vurdurabilirsin.ve serap bir veda niteligi tasiyan bu görüsmemizde son sorusunu sordu. doktor bey
azrail bana nasil görünecek. kizim dedim o bir melek degilmi? hiç merak etme sana yakisikli bir
prens gibi gelecektir.sali günü serap'in agirlastigini haberini alinca hemen evine gittim.ancak vefatina
yetisemedim.ailesi tam manasiyla perisandi. sadece kendisine uzun müddet bakan dindar bir hanim akrabasi ayaktaydi ve beni görünce yanima gelerek . doktor bey biliyormusunuz bu evde biraz önce bir mucize yasandi dedi ve devam etti: serap bir saat önce oksijen cihazini atti ve yataktan kalkmasi
imkansiz denmesine ragmen kalkarak abdest aldi iki rekat namaz kildi. bütün ev halki hayretten
donup kaldik . ve kelimei sehadet getirerek vefat etmeden biraz önce de doktor beye söyleyin dedi
azrail onun söylediginden de güzelmis.serap son yolculugunu iste böyle tamamladi . bu hadiseyi
aile fertleriyle birlikte kaleme aldim ve onun son andaki mucuzevi hallerini bir zabit halinde tesbit ettim
serap'i rahmetle anarken sizlere soruyorum? dogdugu andan itibaren ümmetim ümmetim diyen
ve ümmeti için her zorluga katlanan peygamber efendimiz(sav) o nun ismini söyleyebilmek için
korkunç acilara ragmen morfin yaptirmayan bir insani son nefesinde yalniz birakirmi hiç?
SAYGILARIMLA
 
Üst Alt