Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kuran Hakkinda Ne Biliyorsunuz

fetih

New member
Katılım
16 Şub 2007
Mesajlar
1,994
Tepkime puanı
355
Puanları
0
Yaş
45
Konum
Uzay Ýstasyonundan Alooooo Kimse Yokmuuuuu :)
Kuran Hakkında Ne Biliyorsunuz?
Çoğu kişi bu soruya şöyle bir cevap verir: Kuran, dinimizin mukaddes kitabıdır. Bu elbette doğrudur; ancak Kuran asıl olarak Allah´ın tüm insanlara gönderdiği ve onları sorumlu tuttuğu bir kitaptır. Öyleyse insanların Kuran´ın içeriği, emirleri, tavsiyeleri, hükümleri ile ilgili herşeyi bilmeleri gerekir. Ama bu noktada önemli bir eksiklik karşımıza çıkar, pek çok insan Kuran´ın içeriği hakkında pek bir fikir sahibi değildir.

Kuran hakkında halk arasında yaygın pek çok eksik inanç vardır. Kuran, genellikle evlerin duvarlarında süslü bir muhafaza içinde asılı durur. Ve yine genellikle yaşlılar tarafından okunur. Fakat okuyanlar da Kuran´ın yalnızca Arapçasını okurlar ve Arapça bilmediklerinden dolayı da doğal olarak içeriği hakkında hiçbir şey öğrenemezler.

Kuran´ın bazı yararları olduğu da düşünülür. Arasıra okunduğunda, okuyan kişiyi -ve de okuduktan sonra okuyup-üflediği yakınlarını- "kazadan-beladan" koruyacağı umulur. Bu yönüyle Kuran, bir nevi belalara karşı muska gibi görülür.

Kimi insanlar da etraflarından gördükleri bazı Kuran dışı geleneksel kuralları, Kuran kaynaklı zannederler.

Peki Kuran´ın gerçek mahiyeti nedir? Bunu, Kuran´ın kendisinden (ayetlerinden) öğrenmek gerekir:

İşte bu (Kur´an) uyarılıp korkutulsunlar, gerçekten O´nun yalnızca bir tek ilah olduğunu bilsinler ve temiz akıl sahipleri iyice öğüt alıp düşünsünler diye bir bildirip-duyurma (bir belağ)dır. (İbrahim Suresi, 52)

Andolsun Biz Kur´an´ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? (Kamer Suresi, 32)

Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kur´an) düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, herşeyin ´çeşitli biçimlerde açıklaması´ ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir. (Yusuf Suresi, 111)

Bu, kendisinde şüphe olmayan, muttakiler için yol gösterici olan bir kitaptır. (Bakara Suresi, 2)

Bu ayetlerde ve daha bunlara benzer pek çok ayette Kuran´ın indiriliş amacının; insanları düşünmeye yöneltmek, onlara kendilerini yaratan ve yaşatan Allah´ı tanıtmak, onlara "kılavuz" olup yol göstermek olduğu vurgulanır. Kuran, vicdanları açık olan insanlara hitap eden bir kitaptır. Ancak öğüt alabilmek için, öncelikle Kuran´a yönelik olan yanlış bakış açısı düzeltilmelidir. Kuran sadece belli bir dönemde yaşamış insanlara değil, her dönemde bütün dünya insanlarına hitab eden bir kitapdır. "Allah´a iman ediyorum" diyen herkes Kuran´ı okumalı ve ayetlerini anlamaya çalışmalıdır. Allah "�Ve Kuran´ı belli bir düzen içinde oku." (Müzzemmil Suresi, 4) ayeti ile bunun önemini bildirmiştir. Ayrıca Allah Kuran´da ayetler üzerinde derin derin düşünülmesini de özellikle vurgulamıştır:

Onlar hala Kuran´ı iyice düşünmüyorlar mı? (Nisa Suresi, 82)

Andolsun Biz Kuran´ı zikr (öğüt alıp düşünme) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? (Kamer Suresi, 17)

Allah´ın bu emri uygulanmadığı, Kuran ayetleri gereği gibi okunup öğrenilmediği takdirde, sayısız hurafenin dinin içine girmesi de elbette kaçınılmaz olur. Kuşkusuz Kuran´ın öğrenilmesinin ardından da uygulanması gelir. Kimileri Kuran´ı yalnızca okumakla yetinir, böylece üstüne düşen görevi yerine getirdiğini düşünür. Halbuki Kuran okumak başlıbaşına ibadet olsa bile, asıl yapılması gereken kitapta okunanları uygulamak, günlük hayata geçirmektir. Çünkü, "�insanları yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım." (Zariyat Suresi, 56) ayetinde bildirildiği gibi Allah, bütün insanları bu dünya hayatında Kendisi´ne kulluk etsinler diye yaratmıştır. Kulluk etmek isteyenler için de bir rehber olarak Kuran´ı indirmiştir:

(Bu Kur´an,) Ayetlerini, iyiden iyiye düşünsünler ve temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. (Sad Suresi, 29)

Kuran, insanın dünyada ve ahirette kurtuluşu için gerekli tüm bilgileri içerir. Allah´ın emirlerini bildirir, O´nun hoşnut olacağı ahlakı, ceza ile karşılık görecek tavırları, ahiret ve dünya hayatı ile ilgili tüm gerçekleri, karşılaşılabilecek her türlü insan karakterini, Allah korkusunu, Allah sevgisini kısacası ihtiyaç duyduğumuz herşeyi Kuran´dan öğreniriz. Allah´ın sözlerinin yazılı olduğu bu kitap, vicdanen cevabını aradığımız herşeyi bize açıklar. Ancak bazı insanlar; kendilerine hayat verecek, onları "karanlıklardan aydınlığa çıkaracak" olan bu kitabı uygulamaktan, hatta öğrenmekten kaçınırlar. Oysa Kuran hükümleri, tüm insanlar için dünyada ve ahirette yegane kurtuluş yolunu gösterirler.

Kuran´ın, insanın hayatındaki önemini fark eden Müslümanın ise, Allah´a gerektiği gibi kulluk edebilmesi ve bütün hayatını Kuran´a göre yaşaması için iyi bir Kuran bilgisine sahip olması gerekir. İşte elinizdeki bu kitap, Allah´ı gereği gibi tanıyıp takdir edebilmeyi, kulluk görevini eksiksiz yerine getirmeyi, Allah´ın rızasına, rahmetine ve cennetine kavuşmayı hedef edinenlerin Kuran bilgilerini güçlendirmek amacıyla hazırlanmıştır.
 
T

Tanyeri

Guest
Kur'an'ı anlamak ve anlatabilmek adına rehberimiz, tereddütsüz Hz. Muhammed (s.a.v) dir. O ne yapmış, nasıl yaşamışsa, bizde öyle yapmalı ve yaşamalıyız, çalışmalıyız inşaAllah.
 

barbie

New member
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
167
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
40
ben cehennemle ilgili bişiler okudum çok korkunç benim babam iyi bir kul değil mesela alkol alıyo kumar oynuyo bencil bide .ama o benim babam ve aslında tertemiz bi kalbi var bunu biliyorum onu çok seviyorum sadece babamın geçmişinde yaşadığı bazı olaylar onun şimdiki halini oluşturdu tabi herşey insanlar için güçlü olmak lazım ama babam güçlü olamadı anneme rağmen bize rağmen inşallah babamın günahları affedilir babamla kaçdefa konuştum ama bildiğini okuyo yine işte cehennemle iligili şeyleri okuyunca kendimide geçtim babam için endişelendim keşke onun günahları bana geçse ...
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Kuran´ın bazı yararları olduğu da düşünülür. Arasıra okunduğunda, okuyan kişiyi -ve de okuduktan sonra okuyup-üflediği yakınlarını- "kazadan-beladan" koruyacağı umulur. Bu yönüyle Kuran, bir nevi belalara karşı muska gibi görülür.



Yunus 57
Ya eyyühen nasü kad caetküm mev'izatüm mir rabbiküm ve şifaül lima fis suduri ve hüdev ve rahmetül lil mü'minin

Ey insanlar! Size Rabbinizden bir öğüt, gönüller derdine bir şifa, müminlere bir hidayet ve rahmet geldi.


İsra 82
Ve nünezzilü minel kur'ani ma hüve şifaüv ve rahmetül lil mü'minine ve la yezidüz zalimine illa hasara

Biz Kur'ân'dan, iman edenler için bir şifa ve rahmet kaynağı olan âyetler indiriyoruz. Zalimlerin de ancak zararını artırır.

[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]Hak ne ile geldi, denecek olursa, işte cevabı şudur: Biz Kur'ân'dan öyle âyetler indiriyoruz ki, müminler için şifa ve rahmettir. Burada dünya türlü türlü kaygı ve hastalıklar, bela ve sıkıntı ile dolu bir hastahaneye, Peygamber bir doktora, Kur'ân da şifa verici ilaç ve yeterli gıdaya benzetilmiş oluyor. Şüphe ve iki yüzlülük, kâfirlik ve uyuşmazlık, zulüm ve haksızlık, hırs, ümitsizlik, işsizlik , cahillik, taklid, bağnazlık, kötü niyetli olmak gibi ahlâkî ve sosyal, psikolojik hastalıklara karşı Kur'ân'ın şifa ve rahmet olduğu kesin bir gerçektir. Bundan başka maddî hekimliğin, tedavisinde aciz kaldığı nice vücut hastalıklarına karşı da Kur'ân'ın şifa bağışlayan özellikleri, yetkili kimselerin öteden beri gördükleri bir husustur. Bununla beraber zalimlerin ise, ancak zararını artırır. Hakkı sevmeyenler inanmazlar da o şifa ve rahmetten faydalanamazlar ve bu şekilde zararlarını artırmaktan başka bir şey yapmazlar, kendi nefislerine zulmederler. [/FONT]





Fussilet 44
Ve lev cealnahü kur'anen a'cemiyyüv ve arabiyy kul hüve lillezine amenu hüdev ve şifa' vellezine la yü'minune fi azanihim vakruv ve hüve aleyhim ama ülaike yünadevne mim mekanim beiyd

Eğer biz onu yabancı dilden bir Kur'ân yapsaydık onlar mutlaka: «Bu kitabın âyetleri genişçe açıklanmalı değil miydi? Arap bir peygambere yabancı dil, öyle mi?» derlerdi. Sen de ki: «O, iman edenler için bir hidayet ve şifadır.» İman etmeyenlerin kulaklarında ise bir ağırlık vardır. Kur'ân onlara göre bir körlüktür. Sanki onlar uzak bir yerden çağrılıyorlar (da duymuyorlar).


Evet, burada kasdedilen şey, Kur'an ın şifa etmeyeceği şeklinde değildir tabii ki. Fetih kardeşim bunu kasdetmiyor. Ben de bunu tebarüz ettirme manasında bu mesajı yazmayı uygun buluyorum. Kur'an her derde şifadır.
 

sumisali

New member
Katılım
3 Nis 2009
Mesajlar
1,903
Tepkime puanı
2,112
Puanları
0
Kuran Hakkında Ne Biliyorsunuz?

Kuran Hakkında Ne Biliyorsunuz?

Çoğu kişi bu soruya şöyle bir cevap verir: Kuran, dinimizin mukaddes kitabıdır. Bu elbette doğrudur; ancak Kuran asıl olarak Allah´ın tüm insanlara gönderdiği ve onları sorumlu tuttuğu bir kitaptır. Öyleyse insanların Kuran´ın içeriği, emirleri, tavsiyeleri, hükümleri ile ilgili herşeyi bilmeleri gerekir. Ama bu noktada önemli bir eksiklik karşımıza çıkar, pek çok insan Kuran´ın içeriği hakkında pek bir fikir sahibi değildir.

Kuran hakkında halk arasında yaygın pek çok eksik inanç vardır. Kuran, genellikle evlerin duvarlarında süslü bir muhafaza içinde asılı durur. Ve yine genellikle yaşlılar tarafından okunur. Fakat okuyanlar da Kuran´ın yalnızca Arapçasını okurlar ve Arapça bilmediklerinden dolayı da doğal olarak içeriği hakkında hiçbir şey öğrenemezler.

Kuran´ın bazı yararları olduğu da düşünülür. Arasıra okunduğunda, okuyan kişiyi -ve de okuduktan sonra okuyup-üflediği yakınlarını- "kazadan-beladan" koruyacağı umulur. Bu yönüyle Kuran, bir nevi belalara karşı muska gibi görülür.

Kimi insanlar da etraflarından gördükleri bazı Kuran dışı geleneksel kuralları, Kuran kaynaklı zannederler.

Peki Kuran´ın gerçek mahiyeti nedir? Bunu, Kuran´ın kendisinden (ayetlerinden) öğrenmek gerekir:

İşte bu (Kur´an) uyarılıp korkutulsunlar, gerçekten O´nun yalnızca bir tek ilah olduğunu bilsinler ve temiz akıl sahipleri iyice öğüt alıp düşünsünler diye bir bildirip-duyurma (bir belağ)dır. (İbrahim Suresi, 52)

Andolsun Biz Kur´an´ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? (Kamer Suresi, 32)

Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kur´an) düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, herşeyin ´çeşitli biçimlerde açıklaması´ ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir. (Yusuf Suresi, 111)

Bu, kendisinde şüphe olmayan, muttakiler için yol gösterici olan bir kitaptır. (Bakara Suresi, 2)

Bu ayetlerde ve daha bunlara benzer pek çok ayette Kuran´ın indiriliş amacının; insanları düşünmeye yöneltmek, onlara kendilerini yaratan ve yaşatan Allah´ı tanıtmak, onlara "kılavuz" olup yol göstermek olduğu vurgulanır. Kuran, vicdanları açık olan insanlara hitap eden bir kitaptır. Ancak öğüt alabilmek için, öncelikle Kuran´a yönelik olan yanlış bakış açısı düzeltilmelidir. Kuran sadece belli bir dönemde yaşamış insanlara değil, her dönemde bütün dünya insanlarına hitab eden bir kitapdır. "Allah´a iman ediyorum" diyen herkes Kuran´ı okumalı ve ayetlerini anlamaya çalışmalıdır. Allah "�Ve Kuran´ı belli bir düzen içinde oku." (Müzzemmil Suresi, 4) ayeti ile bunun önemini bildirmiştir. Ayrıca Allah Kuran´da ayetler üzerinde derin derin düşünülmesini de özellikle vurgulamıştır:

Onlar hala Kuran´ı iyice düşünmüyorlar mı?� (Nisa Suresi, 82)

Andolsun Biz Kuran´ı zikr (öğüt alıp düşünme) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? (Kamer Suresi, 17)

Allah´ın bu emri uygulanmadığı, Kuran ayetleri gereği gibi okunup öğrenilmediği takdirde, sayısız hurafenin dinin içine girmesi de elbette kaçınılmaz olur. Kuşkusuz Kuran´ın öğrenilmesinin ardından da uygulanması gelir. Kimileri Kuran´ı yalnızca okumakla yetinir, böylece üstüne düşen görevi yerine getirdiğini düşünür. Halbuki Kuran okumak başlıbaşına ibadet olsa bile, asıl yapılması gereken kitapta okunanları uygulamak, günlük hayata geçirmektir. Çünkü, "�insanları yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım." (Zariyat Suresi, 56) ayetinde bildirildiği gibi Allah, bütün insanları bu dünya hayatında Kendisi´ne kulluk etsinler diye yaratmıştır. Kulluk etmek isteyenler için de bir rehber olarak Kuran´ı indirmiştir:

(Bu Kur´an,) Ayetlerini, iyiden iyiye düşünsünler ve temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. (Sad Suresi, 29)

Kuran, insanın dünyada ve ahirette kurtuluşu için gerekli tüm bilgileri içerir. Allah´ın emirlerini bildirir, O´nun hoşnut olacağı ahlakı, ceza ile karşılık görecek tavırları, ahiret ve dünya hayatı ile ilgili tüm gerçekleri, karşılaşılabilecek her türlü insan karakterini, Allah korkusunu, Allah sevgisini kısacası ihtiyaç duyduğumuz herşeyi Kuran´dan öğreniriz. Allah´ın sözlerinin yazılı olduğu bu kitap, vicdanen cevabını aradığımız herşeyi bize açıklar. Ancak bazı insanlar; kendilerine hayat verecek, onları "karanlıklardan aydınlığa çıkaracak" olan bu kitabı uygulamaktan, hatta öğrenmekten kaçınırlar. Oysa Kuran hükümleri, tüm insanlar için dünyada ve ahirette yegane kurtuluş yolunu gösterirler.

Kuran´ın, insanın hayatındaki önemini fark eden Müslümanın ise, Allah´a gerektiği gibi kulluk edebilmesi ve bütün hayatını Kuran´a göre yaşaması için iyi bir Kuran bilgisine sahip olması gerekir. İşte elinizdeki bu kitap, Allah´ı gereği gibi tanıyıp takdir edebilmeyi, kulluk görevini eksiksiz yerine getirmeyi, Allah´ın rızasına, rahmetine ve cennetine kavuşmayı hedef edinenlerin Kuran bilgilerini güçlendirmek amacıyla hazırlanmıştır.
 
Son düzenleme:
Üst Alt