Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kulluk çilesi

samanyolu

New member
Katılım
19 Mar 2007
Mesajlar
2,063
Tepkime puanı
2,696
Puanları
0
Yaş
49
Konum
istanbul
insanoğlunun alnındaki kader çizgisi kıvrım kıvrım ve nice olay ve hâllere gebedir ki ancak ALLAH Tealâ bilir. Kulluk kolay değildir. Bu âlemde helâl ve sıdk dâiresinde yaşamanın bedeli ise o âlemdedir. Muhammedî şuûrla kulluk baştan sona çiledir. Çile ise derd (tasa, gam, keder, kaygı, ağrı, acı) ve keder olmayıp hakkın ve hayrın zuhûru için zor zevklerdir. Bir düşün ve bak ki en büyük çileyi Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Nebîler, Ehl-i Beyt ve sahabeler çekmişlerdir. Çile, meyveleri olgunlaştıran güneşin sıcaklığı, bulutun rahmeti, toprağın bereketi ve havanın can diriliğine hizmeti gibidir Muhammedî Tasavvufta...
Çile (çille): kulluk kemâlâtı için gerken teslimiyyet ve istikamet seyr-ü- sülûk sıkıntılarına sabırdır.
Mus'ab İbni Sâd babasından naklen der ki: "Yâ Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) insanlardan kimler en çok belâya uğrar? Kimin belâsı şiddetli olur?" dedim. Buyurdu ki: "Nebîler sonra onların emsalleri (kemâlâtta onlara yakın olanlar). Kim dininde salabette (din sağlamlığı) şedid (sert, katı, sıkı, şiddetli) ise onun belâsı da (o nisbette) şiddetli olur. Kimin dininde rikkat (incelik, yufkalık, zayıflık) varsa ALLAH onu da diyâneti nisbetinde imtihan eder. Belâ (çile) kulun peşini bırakmaz. Ta ki o kul, hatasız olarak yeryüzünde yürüyünceye kadar." buyurdu. (Tirmizî, Zühd 57 (2400)
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Şüphesiz ki mükâfâtın büyüklüğü belânın büyüklüğü ile (orantılı) dir. ALLAH bir kavmi (cemâatı) sevdi mi onları musibete (derdlere, imtahanlara, çilelere) mübtelâ eder. Kim bundan (olan hükmü hakdan) razı olursa ALLAH'da ondan razı olur, kim de hoşlanmaz (razı olmaz) ise ALLAH da ondan hoşlanmaz (razı olmaz) ve gazab eder." buyurdu. (Enes (ra)dan; Tirmizî, Zühd 57 (2398)
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Mü'min erkek ve kadının nefsinde, çocuğunda ve malında belâ (çile) eksik olmaz. Ta ki hatasız olarak ALLAH'a kavuşuncaya kadar..." buyurdu. (Ebu Hureyre (ra)dan; İmam Mâlik, Muvatta, Cenâiz (aleyha's-selâm) (1,236); Tirmizî, Zühd 57 (2401)
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Mü'min kişiye bir vasab (hastalık, ağrı),bir nasab (yorgunluk, hâlsizlik, bir sakam (illet, bozukluk, sakatlık) bir hüzün ve hatta bir hemm (gam, keder, tasa, kaygı) isabet edecek olsa ALLAH onun sebebiyle günahından bir kısmını örter (mağfiret buyurur)." buyurdu. (Ebu Hureyre ve Ebu Sa'it (ra)dan Buharî, Marda 1; Müslim, Birr 52 (2573); Tirmizî, Cenâiz 1 (966)
Ve daha nice hadisi şerîfler vardır. Belâ: gayet zor iş, çetin ve çözümü zor imtihan problemi, uğraştırıcı ve sıkıcı sıkıntılar ve kısacası cevr-i cihan, çark-i çile... Yaşayış işimiz imkânlarla imtihandır. Sakın çilekeşleri küçümseme... Çaresiz dertlerde kıvranıp şikayet etmeyen, dolmuş parası bulamayıp şehri bir uçtan bir uca kilometrelerce yürüyen, yaramaz çocuğuna lâf geçiremeyen ve sahtekârlar içinde sadakattan ayrılmayan niceleri var bu âlemde... Selâm olsun Muhammedî çilekeşlere... Allah Dosdlarına...
Çile, diş ağırısı gibi yaşanınca anlaşılan ilginç bir olgu, olgunlaştırıcı ve olgunluktur. Çile, çile lâfı etmek değil de esen Rıza Rüzgarına baş eğiş ve Nuh'un tufanı gibi kopan âhir zaman fitnelerinde Muhammedü'l-Emin (aleyhi's-selâm)'ın Selâmet Gemisine canını dişine takıp kulaç atış sebbahası (yüzmesi) dır.

alıntı
 
Üst Alt