Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kitab-ı Mukaddes' deki Mantık Hataları

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
evet, madem kitapları inceliyoruz, bir de kitab-ı mukaddes'e bakalım, burada göze çarpan bazı hataları işleyelim, hristiyanların Tanrı kelamı dedikleri metindeki mantık hatalarını görelim.

PART-1

Tanrı'ya yakaran herkes kurtulacak mı? hem evet hem hayır...


RAB'be yakaran herkes kurtulacak.RAB'bin dediği gibi, Siyon Dağı'nda ve Yeruşalim'de kurtulup Sağ kalanlar arasında RAB'bin çağıracağı kimseler olacak. (Yoel 2-32)
Kutsal Yazı, «O'na iman eden hiç kimse utandırılmayacak» der. Çünkü Yahudi ve Grek ayrımı yoktur, aynı Rab hepsinin Rabbidir. Kendisine yakaranların hepsine karşı eli açıktır. «Rab'be yakaran herkes kurtulacaktır.»(Romalılar 10-11,12,13)
----
Gün gelecek RAB'be yakaracaklar.Ama O yanıt vermeyecek,Yüzünü onlardan gizleyecek. Çünkü kötülük yaptılar.

(Mika 3-4)
«Beni, `Rab! Rab!' diye çağıran herkes Göklerin Egemenliğine girecek değildir. Ancak göklerde olan Babamın isteğini yerine getiren girecektir. (Matta 7-21)

Tanrı, yüreklerde gizleneni bilmekte midir? hem evet hem hayır...

Sonra şöyle dua ettiler: «Ya Rab, sen herkesin yüreğini bilirsin. Yahuda'nın, ait olduğu yere gitmek için bıraktığı bu hizmeti ve elçilik görevini üstlenmek üzere bu iki kişiden hangisini seçtiğini göster bize.»(Acts 1-24,25)
Tanrı bunu ortaya çıkarmaz mıydı? Çünkü O yürekteki gizleri bilir.(Mezmurlar 44-21)
----
Tanrınız RAB'bin sizi kırk yıl boyunca çölde dolaştırdığı uzun yolculuğu anımsayın! Buyruklarına uyup uymayacağınızı, amacınızın ne olduğunu öğrenmek için sizi sıkıntılara sokarak sınadı.(Deuteronomy 8-2)
O peygamberi ya da düş göreni dinlememelisiniz. Tanrınız RAB kendisini bütün yüreğinizle, bütün canınızla sevip sevmediğinizi anlamak için sizi sınamaktadır.(Deuteronomy 13-3)

Tanrı'nın ilk oğlu kimdir?

Söz insan olup aramızda yaşadı. Biz de O'nun yüceliğini, Baba'dan gelen, lütuf ve gerçekle dolu olan biricik Oğul'un yüceliğini gördük.(Yuhanna 1-14)
Tanrı'yı hiçbir zaman hiç kimse görmemiştir. O'nu, Baba'nın bağrında bulunan ve Tanrı olan biricik Oğul tanıttı.(Yuhanna 1-18)
«Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlunu verdi. Öyle ki, O'na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, ama hepsi sonsuz yaşama kavuşsun.(Yuhanna 3-16)
----
Kulum Davut'u buldum,
Kutsal yağımla onu meshettim. Elim ona destek olacak, Kolum güç verecek. Düşman onu haraca bağlayamayacak, Kötüler onu ezmeyecek. Düşmanlarını onun önünde kıracağım, Ondan nefret edenleri vuracağım. Sadakatim, sevgim ona destek olacak, Benim adımla gücü yükselecek. Sağ elini denizin, Irmakların üzerine egemen kılacağım. 'Babam sensin' diye seslenecek bana, 'Tanrım, kurtuluşumun kayası.' Ben de onu ilk oğlum,
Dünyadaki kralların en yücesi kılacağım.(Mezmurlar 89-20-27)
----
Ağlaya ağlaya gelecekler,Benden yardım dileyenleri geri getireceğim.Akarsular boyunca tökezlemeyecekleri düz bir yolda yürüteceğim onları. Çünkü ben İsrail'in babasıyım, Efrayim de ilk oğlumdur. (Yeremya 31-9)
----
Sonra Firavun'a de ki, 'RAB şöyle diyor: İsrail benim ilk oğlumdur. (Mısır'dan çıkış 4-22)

Kaç Tanrı var? belli değil...

“Bu olaylar Yahve'nin Tanrı olduğunu ve O'ndan başkası olmadığını bilesiniz diye size gösterildi.(Deuteronomy 4-35)
"Bunun için, bugün Yahve'nin yukarıda göklerde, aşağıda yeryüzünde Tanrı olduğunu, O'ndan başkası olmadığını bilin ve bunu aklınızdan çıkarmayın.(Deuteronomy 4-39)
----
Şükredin tanrılar Tanrısı'na, Sevgisi sonsuzdur; Şükredin rabler Rabbi'ne, Sevgisi sonsuzdur (Mezmurlar 136-2,3)
"O gece Mısır'dan geçeceğim. Hem insanların hem de hayvanların bütün ilk doğanlarını öldüreceğim. Mısır'ın bütün ilahlarını yargılayacağım. Ben RAB'bim. (Mısır'dan çıkış 12-12)

Hz. İsa nın son sözleri ne idi?


Saat üçe doğru İsa yüksek sesle, «Elî, Elî, lema şevaktani?» yani, «Tanrım, Tanrım, beni niçin terk ettin?» diye bağırdı.(Matta 27-46)
----
İsa yüksek sesle, «Baba, ruhumu senin ellerine bırakıyorum!» diye seslendi. Bunu söyledikten sonra son nefesini verdi.(Luka 23-46)
----
İsa şarabı tadınca, «Tamamlandı!» dedi ve başını eğerek ruhunu teslim etti.(Yuhanna 19-30)

Yahuda nasıl öldü? kendini mi astı, başaşağı mı düştü???

Yahuda paraları tapınağın içine fırlatarak oradan ayrıldı, gidip kendini astı.(Matta 27-5)
----
Bu adam, yaptığı kötülüğün karşılığında aldığı ücretle bir tarla satın aldı. Sonra baş aşağı düştü, bedeni yarıldı ve bütün bağırsakları dışarı döküldü. (Elçilerim işleri 1-18)

Hz. İsa vaftizden sonra nereye gitti? çöle mi, düğüne mi?

Tam sudan çıkarken, göklerin yarıldığını ve Ruh'un güvercin gibi kendi üzerine indiğini gördü. Göklerden, «Sen benim sevgili Oğlumsun, senden hoşnudum» diyen bir ses geldi. O an Ruh, İsa'yı çöle gönderdi. İsa çölde kaldığı kırk gün boyunca Şeytan tarafından sınandı. Yabani hayvanlar arasındaydı ve melekler O'na hizmet ediyordu. (Markos 1-10-13)
----
Yahya ertesi gün İsa'nın kendisine doğru geldiğini görünce şöyle dedi: «İşte, dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı Kuzusu!Kendisi için, `Benden sonra biri geliyor, O benden üstündür. Çünkü O benden önce vardı' dediğim kişi işte budur. Ben O'nu tanımıyordum, ama İsrail'in O'nu tanıması için ben suyla vaftiz ederek geldim.»
Yahya tanıklığını şöyle sürdürdü: «Ruh'un güvercin gibi gökten indiğini, O'nun üzerinde durduğunu gördüm.

Ben O'nu tanımıyordum. Ama suyla vaftiz etmek için beni gönderen, `Ruh'un kimin üzerine inip durduğunu görürsen, Kutsal Ruh'la vaftiz eden O'dur' dedi. Ben de gördüm ve `Tanrı'nın Oğlu budur' diye tanıklık ettim.»...Üçüncü gün(vaftizden sonraki) Celile'nin Kana köyünde bir düğün vardı. İsa'nın annesi oradaydı. İsa ve öğrencileri de düğüne çağrılmışlardı. Şarap tükenince İsa'nın annesi O'na, «Şarapları kalmadı» dedi.(Yuhanna 1-29,2-3)

evet bu günlük bu kadar, devam edeceğiz, daha o kadar çok hata var ki bitecek gibi değil :) ...
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Sayın old_preacher,

Biz müslümanlar indirilen dört kitaba da şek ve şüphesiz iman eden bir ümmetiz. Biz; İslam ümmetiyiz. Her ne kadar tahrif edilmiş olsa da, inancımız bu kitaplara saygıyı gerektiriyor. Diyeceksiniz ki, sadece incil 4 kitaptan oluşuyor hangisine saygı göstereceğiz ? Cevaben derimki; dördüne de! Neden ? Çünkü, her ne kadar dördünde yer yer tahrifat olsa da, hepsinin içinde Yüce Rabbimizin kelamları da mevcuttur. Hangi bölümün neresinde hangi kelime kul elinden çıkmış, hangi kelime Allah (Celle celaluhu) kelamıdır tam olarak bilinmesi mümkün değildir. Konu sadece "baba, oğul, kutsal ruh" argümanlarından ibaret değildir. Evet, sizin gibi dikkat sahibi insanlar, incil içinde yer alan mana ve anlam bozukluklarını bularak bunları ayırt edebilirler. Fakat, herkes sizin gibi dikkat sahibi olmadığı gibi, olmasını da bekleyemezsiniz. Bu sadece İncil için değil, özellikle Tevrat içinde geçerlidir. En azından, bu tarz eleştirel bir inceleme ile Tevrat ve İncil gibi kutsal kitapları ayet ayet irdelemek, bilmeyen insanlar nazarında itibarını zedelemeye girer ki, sonuç olarak Rabbimizin katından indirilme bu kitaplara iman etmek; iman dusturlarımızı oluşturmaktadır. Bu da itikadımızın zayıflamasına yol açar.

Yahudiler ve hrıstiyanlar, son günlerde sizin de yakinen şahit olduğunuz gibi sayısız defalarda Kur'an'a saldırmışlar, her seferinde en ufak bir açık bile olsa (ki elhamdülillah yok) eleştiri ve alayvari sözler ile bizleri rencide etmeye, mukaddes kitabımızı insanlarımız nazarında şüphe ve basit bir konuma düşürmeye çalışmışlardır. Bunu ataları ibn'i sebe'den beri yapmaktadırlar. Bu onlar'ın itikadıdır, bizleri bağlamaz. Sonuçta cennet ve cehennem boşuna yaratılmadı. Kaldı ki, onların bu hucumları ümmeti Muhammed (sav.)'in daha da çok Kur'an'a sarılmasına ve bu sebeple itikadını gözden geçirmesine sebep olması nedeni ile ayrıca yine bize hizmet etmiştir. Bırakın, onlar her defasında saldırsın, bizler de her defasında; uğuna kurban olduğumuz ve her an kurban olacağımız Mukaddes kitabımızı bildiklerimiz ile savunalım. Hak, sonunda inşaallah tecelli edecektir. Bizim bundan hiç bir zaman şüphemiz olmadı.

papa'lığın elinde sadece dört incil değil, barnabas incilinden daha ziyade ve kıymetli el yazması tek nüsha gerçek incil de bulunmaktadır. Bu İncil, hristiyanların bütün ezberlerini ve itikadlarını yerle bir edeceği için, papa'lık tarafından özenle ve itina ile saklanmakta ve varlığı red edilmektedir. Bu sonuç dahi gerçeği değiştirmeyecektir ve insanlık hızla İslam'a doğru yol almaktadır. Çünkü, Rabbimiz nurunu kıyamate kadar koruyacağına ve yayacağına iman etmemizi buyurmaktadır. Biz iman ediyoruz ve tecelliyatı görmek için dua ediyoruz.

Biliyoruz ki, hristiyanlar ve yahudiler, her seferinde iman gücümüzü görerek ve her görmelerinde öfkeden tabiri caizse kudurarak saldıracaklar ve her seferinde tokat gibi cevaplarla arkalarına bile bakmadan geri döneceklerdir. Sonra, bir daha, sonra bir daha, bir daha...Ama biz müslümanlar, her seferinde Hz. İsa (as.)'a, Hz. Musa (as.)'a, Hz. İbrahim (as.)'a, Hz. Davut (as.)'a imanımızdan zerre dahi ödün vermeden, bu mübarek Peygamberler (aleyhissalatüvesselam)'e inen kitaplara da aynı ölçüde saygı ve tazimlerimize devam ederek hakk olana ve Tek Olan Allah'u Zülcelal'e ulaşacağız. Ayrılığa düştüğümüz konular hakkında hüküm verecek yegane ve mutlak O'dur (Celle celaluhu).

O halde, "ya eyyühellezine amenu, amenu billahi ve resulihi vel kitabillezi nezzele ala resulihi ve kitabillezi enzele min kabl. Ve men yekfur billahi ve melaiketihi ve kütübihi ve resulihi vel yevmil ahiri fe kad dalle dalalen baida" Nisa 136 ayetini bir kere daha okuyalım.

(Ey o bütün iman edenler ! Allah'a ve Resulüne de, Resulüne tenzil buyurduğu kitaba da, daha evvel inzal buyurduğu kitaba da iman getirin, her kim Allah'a ve meleklerine ve kitablarına ve Resullerine ve ahiret gününe kafirlik ederse, uzak pek uzak bir dalal ile sapmış, sapmış gtimiştir.)

İnşaallah kalblerimize yerleşen iman ile Rabbimizin hoşnutluğu, rızası bizim üzerimizde tecelli edecektir.

Rabbim sapmaktan ve saptırmaktan muhafaza buyursun cümle inanan müslümanları.
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
sayın raşid,

elbette ki bizler tüm kitaplara ve peygamberlere iman ediyoruz, bizim inancımızın farkı ve gerçekliğini kanıtlayan hususlardan biridir zaten bu, benim buna katiyen itirazım olamaz.

fakat bugünlerde internet ortamı çok kötü bir hal aldı. hristiyanlar, ateistler vsvs yüzlerce site kurup daha kendi dinini kitabını bilmeyen insanları kandırmaktadır. hoş bunun asıl sorumlusu bilmeyen kişinin kendisidir ya, bu ayrı mesele. bir tane İslam sitesi varsa, 50 tane İslam ı yoketmeye çalışan site var. ve bu sitelerin tümü de maalesef araştırmaktan, okumaktan yoksun vatandaşlara hitap ediyor, yani halkın büyük çoğunluğuna. ve maalesef de başarılı oluyorlar, bu siteler sayesinde inancını kaybeden, başka dinleri benimseyen o kadar çok insan var ki.. genç nesil artık tüm zamanını internette geçiriyor, bilemiyorum hiç ateist, deist, hristiyan vs sitelerini gezdiniz mi, o kadar sistemli bir şekilde çalışıyorlar ve herşeyi öylesine saptırıyorlar ki, kendi dinini ve kitabını iyi bilmeyen bir müslümanın, hele gençse, dinden çıkması işten bile olmuyor.

işte bu yüzden, neyin ne olduğunu elimizden geldiğince ortaya koymalıyız diye düşünüyorum ki arkadaşlar da en azından kendilerine saldıranların argümanlarının mantıksızlığı hakkında bilgi sahibi olsunlar, gerçeği mantıklarıyla görsünler.

görmüşsünüzdür, Yaşam veren ruh isimli bir misyoner başka bir başlıkta, bizleri de o gençler gibi dinimiz hakkında bilgi sahibi olmayan insanlar zannedip aklı sıra Kuran daki çelişkileri ortaya koydu, hepsinin mantıklı cevabını da verdik. belirttiği bu çelişkileri, derinlemesine araştırma yapmayan, Kuran'ı açıp okumayan birisi görse inanabilirdi, çünkü yer yer kafasına göre değiştirmiş, yer yer türkçenin arapçayı karşılayacak zenginlikte olmamasını fırsat bilip mealleri çelişki yaratacak biçimde çevirmiş.

işte insanları böyle kandırıp hristiyan yapıyorlar. zaten çocukluğundan beri hristiyan dizileriyle filmleriyle büyüyen, beynine her daim koyu kemalist-sözde modern çevre tarafından İslam düşmanlığı zerkedilen genç, bir de bu sitelere girince ne yapacağını şaşırıyor. bu bakımdan buna devam etmeliyiz diye düşünüyorum, insanlara yardımcı olmak bakımından. yoksa haşa, diğer peygamberlere ve kitaplara inanmıyor değilim, diğer türlü İslamiyet i de reddetmiş olurum zaten...
 

raþid

New member
Katılım
18 Eki 2011
Mesajlar
120
Tepkime puanı
56
Puanları
0
Konum
yan odadan
Sizin bakış açınız da hak çerçevede değişik bir yorum. Kabul etmek gerekir bir noktada.

Şöyle bir öneri getirsem o zaman size; İncillerin arasında (herhangi bir konuda) çelişkiyi ortaya koyarken, sağlama yapmak açısından da "Kur'an'ın; o an yazdığınız konuya ne şekilde baktığını" da Kur'an dan bir ayet ekleseniz. Hani en azından burada çelişkiler olmasına rağmen, "doğrusu da budur" gibisinden bir tarzı ortaya koysanız.

Bir tavsiyedir, daha bir akıla ve mantığa hoş gelir, gibi düşündüm.
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
evet gayet mantıklı, bundan sonraki çalışmalarda bu konuya da dikkat edelim.

teşekkürler...
 

old_preacher

New member
Katılım
6 Eyl 2011
Mesajlar
271
Tepkime puanı
40
Puanları
0
PART-1 devam..

Tanrı nın kanunları mükemmel midir?

Tanrı'nın yolu kusursuzdur, RAB'bin sözü arıdır. O kendisine sığınan herkesin kalkanıdır.(Mezmurlar 18-30)
RAB'bin yasası yetkindir, cana can katar, RAB'bin buyrukları güvenilirdir, saf adama bilgelik verir. (Mezmurlar 19-7)
----
Şimdiyse, İsa daha iyi vaatler üzerine kurulmuş daha iyi bir antlaşmanın aracısı olduğu kadar, daha üstün bir göreve de sahip olmuştur. Eğer o ilk antlaşma kusursuz olsaydı, ikincisine gerek duyulmazdı. (İbraniler 8-6,7)
(yukarıdaki ayetlere göre Tanrı nın buyrukları hem güvenilir, hem değildir, çünkü ilk ahitten sonra ikinci ahite gerek duyulmuştur. Halbuki Tanrı kusursuz olduğundan, her bir buyruğu da kusursuzdur.

''Bu, Allah'ın daha önce gelip geçmişlerde işleyen tavrı-tarzıdır. Allah'ın tavrında herhangi bir değişiklik asla bulamazsın.'' Ahzab Suresi-62)

Hz. İsa nın ne kadar yetkisi vardır?

İsa onlara, «Elbette benim kâsemden içeceksiniz» dedi, «ama sağımda ya da solumda oturmanıza izin vermek benim elimde değil. Babam bu yerleri belirli kişiler için hazırlamıştır.»(Matta 20-23)
----
İsa yanlarına gelip kendilerine şunları söyledi: «Gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi. (Matta 28-18)
(Yukarıdaki ayetlerden ilkine göre Hz. İsa bazı konularda sınırlıdır, karar kendinde değildir, fakat ikincisinde yetkisinin sınırsız olduğu ifade edilmektedir, bariz çelişki mevcuttur. halbuki hz. isa, kendinden öncekiler ve sonrakiler gibi bir peygamberdir.

''Şüphesiz, `Allah, Meryem oğlu mesihdir` diyenler andolsun ki kâfir olmuşlardır''...(Maide Suresi 17)
"Hatırla ki,
Meryem oğlu İsa: 'Ey İsrailoğulları! Ben size Allah'ın elçisiyim, benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed adında bir peygamberi de müjdeleyici olarak geldim', demişti. Fakat o, kendilerine açık deliller getirince: Bu apaçık bir büyüdür
, dediler."(Saff Suresi 6))

Hz. İsa saat kaçta çarmıha gerildi?

Sonra O'nu çarmıha gerdiler ve kim ne alacak diye kura çekerek giysilerini aralarında paylaştılar. İsa'yı çarmıha gerdiklerinde saat dokuzdu. (Markos 15-24,25)
----
O gün Fısıh bayramına hazırlık günüydü. Saat on iki sularıydı. Pilatus Yahudilere, «İşte, sizin Kralınız!» dedi. Bunun üzerine Pilatus İsa'yı, çarmıha gerilmek üzere onlara teslim etti. (Yuhanna 19-14,16)
(aslında, ileride de göreceğimiz gibi hz isa nın çarmıha gerilişi konusunda farklı incillerde onlarca çelişki mevcuttur. görüldüğü gibi markos incilinde saat dokuzda, yuhanna ya göre saat oniki suları, çelişki mevcuttur. Kuran'a göre zaten hz isa çarmıha gerilmemiştir.)

Hz İsa nın çarmıhını kim taşıdı?

Askerler İsa'yı alıp götürdüler. İsa çarmıhını kendisi taşıyıp Kafatası - İbranicede Golgota - denilen yere çıktı.(Yuhanna 19-17)
----
Dışarı çıktıklarında Simun adında Kireneli bir adama rastladılar. İsa'nın çarmıhını ona zorla taşıttılar.(Matta 27-32)
Kırdan gelmekte olan Simun adında Kireneli bir adam oradan geçiyordu. İskender ve Rufus'un babası olan bu adama İsa'nın çarmıhını zorla taşıttılar.(Markos 15-21)
Askerler İsa'yı götürürken, kırdan gelmekte olan Simun adında Kireneli bir adamı yakaladılar, çarmıhı sırtına yükleyip İsa'nın arkasından yürüttüler.(Luka 23-26)
(görüldüğü gibi yuhanna ya göre hz isa çarmıhını kendisi taşırken, diğerlerinde simun adında bir adama taşıtılmıştır.)

Çarmıhta asılı halde dururken, Hz İsa ile asılan diğer iki kişiden hangisi hz isa ya hakaret etti?

«İsrail'in Kralı Mesih şimdi çarmıhtan insin de görelim ve iman edelim.» İsa'yla birlikte çarmıha gerilmiş olanlar da O'na hakaret ettiler.(Markos 15-32)
İsa'yla birlikte çarmıha gerilmiş olan haydutlar da O'na aynı şekilde hakaret ettiler.(Matta 27-44)
----
Çarmıhta asılı duran suçlulardan biri O'na, «Sen Mesih değil misin? Haydi, kendini de bizi de kurtar!» diye küfür etti.
Ne var ki, öbür suçlu onu azarladı. «Sende Tanrı korkusu da mı yok?» diye karşılık verdi. «Sen de aynı cezayı çekiyorsun.
Nitekim biz haklı olarak cezalandırılıyor, yaptıklarımızın karşılığını alıyoruz. Oysa bu adam hiçbir kötülük yapmamıştır.»(Luka 23-39,42)
(görüldüğü gibi ilk ayetlerde mahkumların ikisi de ona hakaret ederken, diğerinde yalnızca biri hakaret ediyor.)

Hz İsa çarmıha gerilirken kadınlar neredeydi?

Orada, olup bitenleri uzaktan izleyen birçok kadın vardı. Bunlar, Celile'den İsa'nın peşinden gelip O'na hizmet etmişlerdi.(Matta 27-55)
Olup bitenleri uzaktan izleyen bazı kadınlar da vardı. Aralarında Mecdelli Meryem, küçük Yakup ile Yose'nin annesi Meryem ve Şalome bulunuyordu.(Markos 15-40)
Ama İsa'nın bütün tanıdıkları ve Celile'den O'nun peşinden gelmiş olan kadınlar uzakta durmuş, olanları seyrediyorlardı. (Luka 23-49)
----
İsa'nın çarmıhının yanında ise annesi, annesinin kızkardeşi, Klopa'nın karısı Meryem ve Mecdelli Meryem duruyordu. (Yuhanna 19-25)
(görüldüğü gibi kadınların nerede durduğu belli değildir.)

Dünya sonsuza dek kalacak mıdır?

Kuşaklar gelir, kuşaklar geçer, ama dünya sonsuza dek kalır.(Vaiz 1-4)
Size ve sizden sonra gelen çocuklarınıza iyilik sağlaması ve Tanrınız RAB'bin sonsuza dek size vereceği bu topraklarda uzun yıllar yaşamanız için bugün size bildirdiğim RAB'bin kurallarına, buyruklarına uyun."(Deuteronomy 4-40)
----
Onlar gidici, ama sen kalıcısın; Hepsi bir giysi gibi eskiyecek. Onları bir kaftan gibi değiştireceksin, Geçip gidecekler. (Psalms 102-26)
Gök ve yer ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.(Matta 24-35)
(görüldüğü gibi gök ve yerin sonsuzluğu konusunda çelişki mevcuttur. halbuki gökler ve yer geçicidir, zamanı gelince hepsi yok edilecektir.

O gün Evren’i kitabın sayfalarını katlar gibi düreriz. Ve onu yaratılışa ilk başladığımız duruma iade ederiz. Bu, üzerimizdeki bir vaattir. Elbette, gerçekleştireceğiz.(Enbiya Suresi 104)

devam edeceğiz...








 
Üst Alt