Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İstikamet üzere olmak...

fetih

New member
Katılım
16 Şub 2007
Mesajlar
1,994
Tepkime puanı
355
Puanları
0
Yaş
45
Konum
Uzay Ýstasyonundan Alooooo Kimse Yokmuuuuu :)
İstikamet üzere olmak...

Sırat-ı Müstakim, ismiyle müsemma bir yoldur.
Ucu cennete çıkan bir yol.

Bizler bu geniş arz üzerine başıboş salıverilmiş,
cennet önünüzde,nasıl giderseniz gidin denilmiş varlıklar değiliz.

Yol var,yolun haritası,yolculuğun pusulası.

Bu yola iletildiğimiz andan, Kelime-i Şahadet'i en son kelâmımız
olarak söyleyeceğimiz ana kadar, bu yol üzereyiz.

Yolların hiç bir devirde olmadığı kadar çoğaldığı bu zamanda
dosdoğru yol üzere bulunmak, ne olursa olsun yoldan çıkmamak,

yürümek, yürüyebilmek ne büyük nimet!

Yollar nefeslerin adedi kadar çok. Ama kim, hangi yolun sahibi
şu müjdeyi veriyor:

“Rabbim Allah'tır deyip, sonra da dosdoğru yolda
yürüyenlerin
üzerine melekler iner. Onlara: ‘Korkmayın, üzülmeyin, size
vaadolunan cennetle sevinin.' derler.” (Fussilet, 30)

Müminler olarak her namazda Cenab-ı Hakk'ın huzuruna
her durduğumuzda Yüce Kitabımız'ın bize öğrettiği bir duayı
tekrar ederiz:

“ İhdina's-sırate'l-müstakîm : Bizi Sırat-ı Müstakim'e ilet.”

İstikamet üzere olmak, hayatın her anına hakkını vermektir.

Hayatımızın her saniyesini kısacık bir çizgi ve ömrü bu
çizgilerin uç uca eklenmesinden oluşan bir hat olarak
düşünürsek,bir anlık gafletin oluşturduğu “sapma”,
bu hat üzerinde bir kırılma meydana getirecektir.
Bu hat üzerindeki sapmaların sayısı ne kadar çoksa,
kırılma ve aşınma noktalarımız o kadar fazla olacaktır.

Hayatımızı oluşturan “an”ları bir teyakkuz,muhasebe ve
murakabe şuuruyla disipline ettiğimizde ise, uç uca eklenen
o kısacık çizgiler uzun ve “dosdoğru” bir seyir oluşturacaktır.
İşte muhtaç ve muhatap bulunduğumuz “istikamet” budur.
 
Üst Alt