Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
Imanin şartlari
- Konbuyu başlatan rusen_alp
- Başlangıç tarihi
H
Allah(cc)razi olsun
Selamün Aleyküm! Değerli Kardeşim!
Allah Razı olsun. Rabbim ilminizi artırsın.
Tüm Kardeşlerimize!
Bir öneride bulunmak istiyorum.
Gelin Kardeşlerim!
İmanın esaslarını altı ile sınırlamayalım.
İmanın esaslarına;
Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah'ın vahyettiği,
Peygamberimiz Hazreti Muhammed'in tebliğ ettiği
tüm "KUR'AN AYETLERİ" dir diyelim.
Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
En doğrusunu bilen Allah'tır.
Kitaplara iman deyince zaten Kuran-ı Kerim'de geçen her şeye kayıtsız şartsız inanmak , iman etmek de kastediliyor ,yani bu dediğinizi zaten kapsıyor.
Farklı bir şey söylemek istiyorsanuz, onu anlayamadım.Biraz daha açar mısınız?
Selam,ben baskaca bir sey söylemedim.Yani dedimki Hepsi yani saydiklarinin hepsi zaten Kitabullahin ayetlerinde mevcut bunu böyle acsa idik olmazmi dedim.Yani genel"KELIMULLAH"Iste iman iste sart..
İşte benim de amacım size bu çelişkiyi gösterebilmek, imanın şartları içerisinde hem kitaplara iman var, hem de Allah'ın rasülüne iman var, hem Kuran-ı Kerimde ne geçiyorsa kayıtsız şartsız ona inanmak gerekiyor, hem de Peygamber efendimiz ne buyurduysa O'nu da yapmak gerekiyor, bunlar birbiriyle çelişmez, bunu demek istedim
1- Allah'ın varlığına ve birliğine inanmak.
2- Allah'ın meleklerine inanmak.
3- Allah'ın kitablarına inanmak.
4- Allah'ın peygamberlerine inanmak.
5- Ahiret gününe inanmak.
6- Kadere, hayır ve şerrin yaratıcısının Allah (Celle Celâlühû) olduğuna
Madem kitapta geçen herşeye iman, bunu 6 ile sınırlandırmanın manası nedir, şu saydığın maddenin hepsi zaten kitapta mevcut, imanın şartı birdir, Allah'ın Peygamberimiz vasıtasıyla gönderdiği Kitabın tümüne iman.. Bu kadar..
2- Allah'ın meleklerine inanmak.
3- Allah'ın kitablarına inanmak.
4- Allah'ın peygamberlerine inanmak.
5- Ahiret gününe inanmak.
6- Kadere, hayır ve şerrin yaratıcısının Allah (Celle Celâlühû) olduğuna
Madem kitapta geçen herşeye iman, bunu 6 ile sınırlandırmanın manası nedir, şu saydığın maddenin hepsi zaten kitapta mevcut, imanın şartı birdir, Allah'ın Peygamberimiz vasıtasıyla gönderdiği Kitabın tümüne iman.. Bu kadar..
İşte benim de itirazım bu noktada, peygamber efendimizin söylediği sözleri kaynak kabul etmiyorsunuz ya ( Çünkü öyle dediniz )
Peki o zaman Kuran-ı Kerimde neden hem kitaplara iman edin diyor, hem de rasüle iman edin, rasüle itaat edin diyor =?
Madem ki hadislerin sizin nazarınızda bir önemi yok, peki o halde Kuran-ı Kerim de rasüle itaat edin diye neden emrediyor,
madem hadislerin bir önemi yok o halde sadece kitaplara iman edin yazar, rasüle itaat edin yazmazdı.
Selam,
Ben de farklı bir açıdan bakayım:
Nisa 136: Ey iman edenler, Allah'a, elçisine, elçisine indirdiği kitaba ve bundan önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, elçilerini ve ahiret gününü inkar ederse, şüphesiz uzak bir sapıklıkla sapıtmıştır.
Bakara 177: Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.
Üstteki ayetlerde nedense beş adet geçiyor. Kader kısmı yok.
Ayrıca başka ayetlerde özellikle sadece Allah'a ve ahiret gününe iman etmek olarak ikiye düşüyor.
Allah'ın iman etmemizi istediği her şeye iman etmek, bunları sayılarla sınırlamamak en iyisi.
Selamlar!
Ben de farklı bir açıdan bakayım:
Nisa 136: Ey iman edenler, Allah'a, elçisine, elçisine indirdiği kitaba ve bundan önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, elçilerini ve ahiret gününü inkar ederse, şüphesiz uzak bir sapıklıkla sapıtmıştır.
Bakara 177: Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.
Üstteki ayetlerde nedense beş adet geçiyor. Kader kısmı yok.
Ayrıca başka ayetlerde özellikle sadece Allah'a ve ahiret gününe iman etmek olarak ikiye düşüyor.
Allah'ın iman etmemizi istediği her şeye iman etmek, bunları sayılarla sınırlamamak en iyisi.
Selamlar!
Selam,yani simdi söyle düsünelim;
Imanin sarti Kitablara iman e efendim zaten hepsi kitabin icindeyse neden ayiralim mesela Meleklere diye veya Resullere diye zaten elimizde bu Vahy var Illaki disinda bir seyler eklemekmi lazim veya parcalamakmi.Simdi ben desem kardesim ben imanin sarti olarak Kitabi aldim digerleri sizin olsun bana sen kafirmi diyecen?Bakiniz Resule iman dersen is degisir Allah Resullere diyor.Ben tabiki Hepsini kabul ediyorum.Zaten Resul Muhammed S.A.V.bu kitabi getirmis Vahyi o almis(digerleride var ve onlarida mesela Musa almis Isa almis) Eger sadece benim dese idi iste sen hakli idin dememis demiski Vahy e iman edin bende ona iman ediyorum,acaba yanlislik nerede...
İMAN İLE İLGİLİ AYETLER
BAKARA SURESİ
97- De ki: "Cibril'e kim düşman ise, (bilsin ki) gerçekten onu (Kitabı), Allah'ın izniyle kendinden öncekileri doğrulayıcı ve mü'minler için hidayet ve müjde verici olarak senin kalbine indiren O’dur.
98- Her kim Allah'a, meleklerine, elçilerine, Cibril'e ve Mikail'e düşman ise, artık şüphesiz Allah da kafirlerin düşmanıdır."
121- Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona iman edenler bunlardır. Kim de onu inkar ederse, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
136- Deyin ki: "Biz Allah'a; bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene, Musa ve İsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz O'na teslim olmuşlarız."
137- Şayet onlar da, sizin inandığınız gibi inanırlarsa, kuşkusuz doğru yolu bulmuş olurlar; yok eğer yüz çevirirlerse, onlar elbette bir (çelişki ve) aykırılık içindedirler. Sana onlara karşı Allah yeter. O, işitendir, bilendir
143- Böylece Biz sizi, insanlara şahid (ve örnek) olmanız için orta bir ümmet kıldık; Peygamber de üzerinizde bir şahid olsun. Senin üzerinde bulunduğun (yönü, Ka'be'yi) kıble yapmamız, elçiye uyanları, topukları üzerinde gerisin geri dönenlerden ayırt etmek içindir. Doğrusu (bu,) Allah'ın hidayete ilettiklerinin dışında kalanlar için büyük (bir yük)tür. Allah, imanınızı boşa çıkaracak değildir. Şüphesiz, Allah, insanlara şefkat edendir, esirgeyendir.
146- Kendilerine kitap verdiklerimiz, onu (peygamberi), çocuklarını tanır gibi tanırlar. Buna rağmen içlerinden bir bölümü, bildikleri halde gerçeği gizlerler.
153- Ey iman edenler, sabırla ve namazla yardım dileyin. Gerçekten Allah, sabredenlerle beraberdir.
177- Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.
285- Elçi, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Tümü, Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve elçilerine inandı. "O'nun elçileri arasında hiçbirini (diğerinden) ayırt etmeyiz. İşittik ve itaat ettik. Rabbimiz bağışlamanı (dileriz). Varış ancak Sanadır" dediler.
--------------------------------------------
BAKARA SURESİ
177- Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.
Sözün özü bu ayet galiba. Bu ayet sanki Kuran-ı Kerimde geçen bütün ÖĞÜTLERİ içeriyor gibi.
EN'AM SURESİ
126- Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alıp düşünmesini bilen bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıkladık.
127- Onlar için Rableri Katında barış yurdu vardır ve O, yapmakta oldukları dolayısıyla onların velisidir.
---------------------------------------------
İBRAHİM SURESİ
24- Görmedin mi ki, Allah nasıl bir örnek vermiştir: Güzel bir söz, güzel bir ağaç gibidir ki, onun kökü sabit, dalı ise göktedir.
25- Rabbinin izniyle her zaman yemişini verir. Allah insanlar için örnekler verir; umulur ki onlar öğüt alır-düşünürler.
BAKARA SURESİ
97- De ki: "Cibril'e kim düşman ise, (bilsin ki) gerçekten onu (Kitabı), Allah'ın izniyle kendinden öncekileri doğrulayıcı ve mü'minler için hidayet ve müjde verici olarak senin kalbine indiren O’dur.
98- Her kim Allah'a, meleklerine, elçilerine, Cibril'e ve Mikail'e düşman ise, artık şüphesiz Allah da kafirlerin düşmanıdır."
121- Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereği gibi okuyanlar, işte ona iman edenler bunlardır. Kim de onu inkar ederse, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
136- Deyin ki: "Biz Allah'a; bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene, Musa ve İsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz O'na teslim olmuşlarız."
137- Şayet onlar da, sizin inandığınız gibi inanırlarsa, kuşkusuz doğru yolu bulmuş olurlar; yok eğer yüz çevirirlerse, onlar elbette bir (çelişki ve) aykırılık içindedirler. Sana onlara karşı Allah yeter. O, işitendir, bilendir
143- Böylece Biz sizi, insanlara şahid (ve örnek) olmanız için orta bir ümmet kıldık; Peygamber de üzerinizde bir şahid olsun. Senin üzerinde bulunduğun (yönü, Ka'be'yi) kıble yapmamız, elçiye uyanları, topukları üzerinde gerisin geri dönenlerden ayırt etmek içindir. Doğrusu (bu,) Allah'ın hidayete ilettiklerinin dışında kalanlar için büyük (bir yük)tür. Allah, imanınızı boşa çıkaracak değildir. Şüphesiz, Allah, insanlara şefkat edendir, esirgeyendir.
146- Kendilerine kitap verdiklerimiz, onu (peygamberi), çocuklarını tanır gibi tanırlar. Buna rağmen içlerinden bir bölümü, bildikleri halde gerçeği gizlerler.
153- Ey iman edenler, sabırla ve namazla yardım dileyin. Gerçekten Allah, sabredenlerle beraberdir.
177- Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.
285- Elçi, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Tümü, Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve elçilerine inandı. "O'nun elçileri arasında hiçbirini (diğerinden) ayırt etmeyiz. İşittik ve itaat ettik. Rabbimiz bağışlamanı (dileriz). Varış ancak Sanadır" dediler.
--------------------------------------------
BAKARA SURESİ
177- Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.
Sözün özü bu ayet galiba. Bu ayet sanki Kuran-ı Kerimde geçen bütün ÖĞÜTLERİ içeriyor gibi.
EN'AM SURESİ
126- Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alıp düşünmesini bilen bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıkladık.
127- Onlar için Rableri Katında barış yurdu vardır ve O, yapmakta oldukları dolayısıyla onların velisidir.
---------------------------------------------
İBRAHİM SURESİ
24- Görmedin mi ki, Allah nasıl bir örnek vermiştir: Güzel bir söz, güzel bir ağaç gibidir ki, onun kökü sabit, dalı ise göktedir.
25- Rabbinin izniyle her zaman yemişini verir. Allah insanlar için örnekler verir; umulur ki onlar öğüt alır-düşünürler.
:4_12_11: :23_43_14:
Halen kader konusu açıklığa kavuşmadı mı?
Dikkat edersek bazı yerlerde gelecekten haberler verilmiş ve bunlar o devirlerde çıkmıştır. Ne dersiniz?Kur’anı insanlara açıklayasın diye sana indirdik.) [Nahl 44]
(İhtilaflı şeyleri insanlara açıklayasın ve iman eden bir kavme de hidayet ve rahmet olsun diye bu Kitabı sana indirdik.) [Nahl 64]
(Aralarındaki anlaşmazlıkta seni hakem tayin edip, verdiğin hükmü tereddütsüz kabullenmedikçe, iman etmiş olmazlar.) [Nisa 65]
(Allah’a ve ümmi nebi olan Resulüne iman edin!) [Araf 158]
(Resulullahta sizin için [uyulması gereken] güzel örnekler vardır.) [Ahzab 21]
(Allah, dilediğine hikmeti verir. Hikmet verilene de, çok hayır verilmiştir.) [Bekara 269]
(Size kitabı, hikmeti getiren ve bilmediklerinizi öğreten bir Resul gönderdik.) [Bekara 151
Allah’a ve Resulüne itaat edin!) [Enfal 20] (Sadece Allah’a değil, Resulüne de itaat şarttır.)
(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80] (Resule uymak, Allah’a uymak demektir.)
(Allah’a ve Resulüne karşı gelen, bilsin ki, Allah’ın azâbı çok şiddetlidir.) [Enfâl 13] (Sadece Allah’a denmiyor, Resulüne de karşı gelen buyuruluyor.)
(Allah ve Resulüne itaat eden cennete, isyan eden cehenneme gider.) [Nisa 13,14] (Sadece Allah’a denmiyor, Resulüne de buyuruluyor.)
(Allah’a ve Resulüne karşı gelen, apaçık bir sapıklıktadır.) [Ahzab 36] (Sadece Allah’a denmiyor, Resulüne de karşı gelen buyuruluyor.)
(İhtilaflı bir işin hükmünü Allah’tan [Kur’andan] ve Resulünden [Sünnetten] anlayın!) [Nisa 59]
(O Peygamber, güzel şeyleri helal, çirkin, pis şeyleri haram kılar.) [Araf 157] (Haram etme yetkisini Allah, Resulüne de vermiştir.)
(Aralarında hüküm verilmek üzere Allah’a ve Peygambere çağırıldıkları vakit: “İşittik, itaat ettik” demek, ancak müminlerin sözüdür.) [Nur 51] (Mümin olan, sadece Allah’a değil, Resulüne de uyar.)
(Allah’a ve Resulüne itaat edin! [uymayıp] yüz çeviren [kâfirdir] Allah da kâfirleri sevmez.) [A. İmran 32] (Demek ki sadece Allah’tan değil, Resulünden de yüz çeviren kâfirdir.)
(Allah ile resullerinin emirlerini birbirinden ayırıp ikisi arasında bir yol tutmak isteyen kâfirdir.) [Nisa 150,151] (Yalnız Allah’ın değil, Resulünün emrine uymayan da kâfirdir.)
(Allah ve Resulü, bir işte hüküm verince, artık inanmış kadın ve erkeğe, o işi kendi isteğine göre, tercih, seçme hakkı kalmaz.) [Ahzab 36] (Sadece Allah değil, Resulü de bir hüküm verince, kimsenin söz söylemeye hakkı kalmaz.)
(Allah’a ve ümmi nebi olan Resulüne iman edin!) [Araf 158] (Demek ki Resule de iman şart.)
(Allah’a ve Resulüne inanmayan [kâfir olur] kâfirler için de çılgın bir ateş hazırladık.) [Feth 13] (Resulüne inanmayan da kâfirdir.)
(Allah ve Resulüne itaat eden, en büyük kurtuluşa ermiştir.) [Ahzab 71] (Sadece Allah’a inanan değil, Resulüne de inanan kurtulmuştur.)
Allahü teâlâ, Resulünü hep kendi ile beraber de bildirirken aşağıda ise sadece Resulünü bildiriyor:
(Resulüm de ki; “Bana uyun ki, Allah da sizi sevsin!”) [Al-i İmran 31]
(Ona [Resulüme] uyun ki, doğru yolu bulasınız!) [Araf 158]
(Onun sözü vahiyden başka şey değildir.) [Necm 4]
(Peygamberin verdiğini alın, yasak ettiğinden sakının!) [Haşr 7]
(Kimi, ona [Resulüme] iman etti, kimi de, ondan yüz çevirdi. Bunlara çılgın ateşli cehennem yetti. Âyetlerimizi inkâr ederek kâfir olanları elbette ateşe atacağız.) [Nisa 55-56] (Resulünün hadislerinden yüz çeviren kâfirdir.)
(Hayır, Rabbine andolsun ki ihtilaflarda seni hakem edip verdiğin hükmü tereddütsüz kabullenmeyen iman etmiş olmaz.) [Nisa 65] (İmanlı, Resulullahın hükmüne razı olur
Efendim, şimdi bu ayet-i celilerde sadece Kuran'da ne yazıyorsa ona itaat edin diye yazmıyor, peygamber efendimizin sünnetine, hadisine de açıkça işaret ediyor, ve Peygamber efendimize itaat edilmesini emrediyor, yine bu ayetlerde , Peygamber efendimizin söylediklerinin kendi nefsani sözleri olmadığını, ayetleri açıklayıcı konuşmalar yaptığını, islam'ın daha iyi anlaşılması için bilmeyen insanlara bir takım sözler söylediğini ve çevresindeki insanların da buna inanması gerektiğini emrediyor, Zaten o yüzden yine Kuran-ı Kerim de Rasül'e itaat eden Allah'a itaat etmiş olur , diye geçiyor.
Siz ısrarla şunu iddia ediyorsunuz
eygamber Efendimiz vahiyden başka bir şey dememiştir, Kuran'da da anlatılmak istenen budur.Benim de itirazım : Madem ki sizin teziniz bu, yukardaki ayetlerde de hadis ve sünnete uyulması gerektiğini işaret ediyor.Yani bu teziniz Kuran-ı Kerim'e aykırı bir tez değil mi ?
Kur’anı insanlara açıklayasın diye sana indirdik.) [Nahl 44]
(İhtilaflı şeyleri insanlara açıklayasın ve iman eden bir kavme de hidayet ve rahmet olsun diye bu Kitabı sana indirdik.) [Nahl 64]
(Aralarındaki anlaşmazlıkta seni hakem tayin edip, verdiğin hükmü tereddütsüz kabullenmedikçe, iman etmiş olmazlar.) [Nisa 65]
(Allah’a ve ümmi nebi olan Resulüne iman edin!) [Araf 158]
(Resulullahta sizin için [uyulması gereken] güzel örnekler vardır.) [Ahzab 21]
(Allah, dilediğine hikmeti verir. Hikmet verilene de, çok hayır verilmiştir.) [Bekara 269]
(Size kitabı, hikmeti getiren ve bilmediklerinizi öğreten bir Resul gönderdik.) [Bekara 151
Allah’a ve Resulüne itaat edin!) [Enfal 20] (Sadece Allah’a değil, Resulüne de itaat şarttır.)
(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80] (Resule uymak, Allah’a uymak demektir.)
(Allah’a ve Resulüne karşı gelen, bilsin ki, Allah’ın azâbı çok şiddetlidir.) [Enfâl 13] (Sadece Allah’a denmiyor, Resulüne de karşı gelen buyuruluyor.)
(Allah ve Resulüne itaat eden cennete, isyan eden cehenneme gider.) [Nisa 13,14] (Sadece Allah’a denmiyor, Resulüne de buyuruluyor.)
(Allah’a ve Resulüne karşı gelen, apaçık bir sapıklıktadır.) [Ahzab 36] (Sadece Allah’a denmiyor, Resulüne de karşı gelen buyuruluyor.)
(İhtilaflı bir işin hükmünü Allah’tan [Kur’andan] ve Resulünden [Sünnetten] anlayın!) [Nisa 59]
(O Peygamber, güzel şeyleri helal, çirkin, pis şeyleri haram kılar.) [Araf 157] (Haram etme yetkisini Allah, Resulüne de vermiştir.)
(Aralarında hüküm verilmek üzere Allah’a ve Peygambere çağırıldıkları vakit: “İşittik, itaat ettik” demek, ancak müminlerin sözüdür.) [Nur 51] (Mümin olan, sadece Allah’a değil, Resulüne de uyar.)
(Allah’a ve Resulüne itaat edin! [uymayıp] yüz çeviren [kâfirdir] Allah da kâfirleri sevmez.) [A. İmran 32] (Demek ki sadece Allah’tan değil, Resulünden de yüz çeviren kâfirdir.)
(Allah ile resullerinin emirlerini birbirinden ayırıp ikisi arasında bir yol tutmak isteyen kâfirdir.) [Nisa 150,151] (Yalnız Allah’ın değil, Resulünün emrine uymayan da kâfirdir.)
(Allah ve Resulü, bir işte hüküm verince, artık inanmış kadın ve erkeğe, o işi kendi isteğine göre, tercih, seçme hakkı kalmaz.) [Ahzab 36] (Sadece Allah değil, Resulü de bir hüküm verince, kimsenin söz söylemeye hakkı kalmaz.)
(Allah’a ve ümmi nebi olan Resulüne iman edin!) [Araf 158] (Demek ki Resule de iman şart.)
(Allah’a ve Resulüne inanmayan [kâfir olur] kâfirler için de çılgın bir ateş hazırladık.) [Feth 13] (Resulüne inanmayan da kâfirdir.)
(Allah ve Resulüne itaat eden, en büyük kurtuluşa ermiştir.) [Ahzab 71] (Sadece Allah’a inanan değil, Resulüne de inanan kurtulmuştur.)
Allahü teâlâ, Resulünü hep kendi ile beraber de bildirirken aşağıda ise sadece Resulünü bildiriyor:
(Resulüm de ki; “Bana uyun ki, Allah da sizi sevsin!”) [Al-i İmran 31]
(Ona [Resulüme] uyun ki, doğru yolu bulasınız!) [Araf 158]
(Onun sözü vahiyden başka şey değildir.) [Necm 4]
(Peygamberin verdiğini alın, yasak ettiğinden sakının!) [Haşr 7]
(Kimi, ona [Resulüme] iman etti, kimi de, ondan yüz çevirdi. Bunlara çılgın ateşli cehennem yetti. Âyetlerimizi inkâr ederek kâfir olanları elbette ateşe atacağız.) [Nisa 55-56] (Resulünün hadislerinden yüz çeviren kâfirdir.)
(Hayır, Rabbine andolsun ki ihtilaflarda seni hakem edip verdiğin hükmü tereddütsüz kabullenmeyen iman etmiş olmaz.) [Nisa 65] (İmanlı, Resulullahın hükmüne razı olur
Efendim, şimdi bu ayet-i celilerde sadece Kuran'da ne yazıyorsa ona itaat edin diye yazmıyor, peygamber efendimizin sünnetine, hadisine de açıkça işaret ediyor, ve Peygamber efendimize itaat edilmesini emrediyor, yine bu ayetlerde , Peygamber efendimizin söylediklerinin kendi nefsani sözleri olmadığını, ayetleri açıklayıcı konuşmalar yaptığını, islam'ın daha iyi anlaşılması için bilmeyen insanlara bir takım sözler söylediğini ve çevresindeki insanların da buna inanması gerektiğini emrediyor, Zaten o yüzden yine Kuran-ı Kerim de Rasül'e itaat eden Allah'a itaat etmiş olur , diye geçiyor.
Siz ısrarla şunu iddia ediyorsunuz
Benim de itirazım : Madem ki sizin teziniz bu, yukardaki ayetlerde de hadis ve sünnete uyulması gerektiğini işaret ediyor.Yani bu teziniz Kuran-ı Kerim'e aykırı bir tez değil mi ?
Selam,ayetler icin tesekkürler hala seni anlamakta zorlaniyorum.benim size bir teklifim oldu siz red ettiniz basit bir indirgemeyle her neyse biz bunlari zaten her gün tartisiyoruz.Kardesim ben kabul etmedigimi söyleyeli cok oluyor yani senin anldigin bazda ben sünneti ve hadisi red ediyorum.Ama senin anladigin sekilde olani.Senin isaret ediyor dedigine gelince bunu daha bu sabah Duha ilede yazistik elindeki veriler senin anlayisindir cünki disina cikma imkanin yok.O nedenle ben sana yazmiyorum benim bir teklifim vardi geri cektim.Sendeki bilginin karsisinda sustum.
Öyle mi diyorsunuz, bunlar benim görüşüm yani ?, bunlar benim inandığım değerler olduğu doğrudur, ama bu fikirler benim şahsi özel fikirlerim değildir.
Kendime münhasır fikirler olmadığını ispat etmek için size bir kaç isim zikretmek istiyorum hadislere inanan ve sünneti kabul eden : EN BAŞTA SAHABİLER, TABİİN, TEBİÜT TABİİN, İBN-İ TEYMİYYE, İMAM GAZALİ, MUHYİDDİN-İ ARABİ, İMAM RABBANİ, İMAM GAZALİ, ON İKİ İMAM, BUHARİ, MÜSLİM, TİRMİZİ , MEVLANA, YUNUS EMRE, AZİZ MAHMUD HÜDAYİ, BEDİÜZZAMAN SAİD-İ NURSİ, SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN, MEVDUDİ, HACI BEKTAŞ-I VELİ ve daha binlerce Hakk erleri...Benim takip ettiğim yol bu velilerin yollarıdır.İman, görmediğine inanmaktır, biz bunlar ve bunun gibi Hakk erlerinin aydınlattığı yolda ilerlersek işte o zaman gerçek islamı tadacağımızı düşünürüz.
Aslında benim size " bunlar sizin düşündükleriniz " demem lazım, çünkü arkanıza baktığınız zaman , sizden başka bir kişinin olmadığını göreceksiniz...!
Selam,kardesim dedimya benim senin bilgilendigin seylere pek aklim ermiyor ne yaparsin iste yaslilik diyelim.Insallah öyledir kimse olmasin ardimizda son girelim ama imanimizla girelim Insallhu Teala.Var sen toplu gir...
Estağfirullah, birincisi yaşlı hiç değilsiniz,ikincisi de konunun yaşla bir ilgisi yok.
Sözün özü : Bu muhteremler islam ehli olduğuna göre ve yaşantılarını da islama göre şekillendirdikleri ve hayat çizgilerinde Kuran ve sünneti takip ederek bizler için örnek telakki edilebilecek bir hayat yaşadıklarına göre ; Metin Mete sen bize neyi savunuyorsun?
İslamı mı yoksa başka bir şeyi mi ? Yoksa 1400 yıllık geçmişi olan ve kıyamete kadar devam edecek olan islamiyet hakkında reformist düşünerek yolunu mu şaşırdın?
Hayırlı geceler.
Selam,Önce teveccühün icin tesekkür ederim.
Ben Allahin Vahyini savunuyordum.Nereden cikardin simdi bu dedigin zatlarin nasil yasadigini?Ben yine diyorum senin anladigin tarzda bir sünnet tanimiyorum.Yineliyorum Vahyin disinda bir savunma söz konusu bile degil.
Senin görüsüne göre evet cünki senin tanidigin Islamla benimki ayri tek ortak noktamiz ikimizde ayni Kitaba inandigimizi söylüyoruz.Dinde reforma ihtiyacmi var dedin?Bizde aksini idiaa ediyoruz.Bizim savunmamiz Resulün getirdigi Islama dönüs yani Vahye dönüs ama senin dedigin gibi 150-200 yil sonra icad edilenlere degil....Bir daha tekrarla benim bilgi seviyem size yetisemez o nedenle sizinle tartismak istemiyorum...